Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/14 DİZİ-RÖPORTAJ 22NİSAN1991
Helsinki YurttaşlarMeclisi'nin Türkiye'dekikuruluş çalışmasınıyürüten MuratBelge örgütün amaçlannı anlatıyor
İnsanideğerlerleAvrupa Birliği— 1 —
Haber Merkezi — Helsinki
Yurttaşlar Meclisi, Avrupa'da ve
Türkiye'de adını yeni yeni duyu-
ran bir örgutienme. Bu örgütün
Türkiye'deki kuruluş çalışmala-
rını yürüten Murat Belge ile
amaçlan ve işleyiş biçimi uzeri-
ne yaptığunız söyleşiyi okuyucu-
lanmıza sunuyoruz:
— Bn yakınlarda basında iki
kere, "Helsinki Yurttaşlar
Meclisi" (HYM) adında bir ko-
ruiuşun adı geçti. Birindsi Kör-
fez savaşı başlamadan önce Sad-
dam'a ve Bush'a savaşı başlat-
mamalan için lelefon etme ya da
telgraf çekme cağrısıydı ve bu
çağn basın yoluyla yapılmıştı.
Bir de İstanbuTda, "OrtadogV
da Banş Süreci" adı altında
yurtdışından gelen konuşmacı-
ların da bulunduğu bir toplantı
düzenlendi. Her iki girişimde de
adınız gectiği için "Helsinki
Yurttaşlar Medisi'nin (HYM) ne
oldugunu size sonnak istedik.
BELGE — Bu iki girişim de
Körfez'deki savaşla ilgiliydi. Bu
bir rastlantı; şu dönemde dün-
yada patlak veren en önemli
olay bu olduğu için böyle. As-
ünda HYM, amaçlan savaşla sı-
nırlı olan bir örgüt değil; bun-
dan çok daha geniş amaçları
var. Aynca doğrudan doğruya
Ortadoğu ile değil, aslolarak Av-
rupa Birliği ile ilgili bir kuruluş.
Ben size işin tarihçesini anlata-
yım bıldiğim kadar. Bu şekilde
olayın daha kolay anlaşılaragi.
nı sanıyorum.
1977'de ünlü Prag Çağnsı
(Charter 77) yayunlanıyor. Ya-
yımlayanlar, Çekoslovakya'nın
aralarında Havel'in de bulundu-
Seksenli yıllarda bütün dünya "sivil
toplum" kavramını tartışmaya,
analizlerine veya gelecekle ilgili
düşüncelerine bu kavramı katmaya
başlamıştı. Doğu Avrupa için de
önemli bir kavramdı bu.
Derken birdenbire tarih hızlanıveriyor
1989'da. Muhalifler kendilerini.
iktidarda buluyorlar. Ütopyanm hiç
değüse bir kısmı birden gerçeklik
haline geliveriyor. O zaman "Bu
konuştuklarımızı uygulamaya koyahm"
diyorlar. Geçen yıl ekimde kuruluş
toplantısı Prag'da yapılıyor.
Helsinki Yurttaşlar Meclisi önçelikle bir
Avrupa Birliği için var. Ama Üçüncü
Dünya'ya kapalı değil, üstün beyaz
adam Avrupalıbğmdan yana değil.
HELSİNKİ YURTTAŞLAR MECIİSİ NEDtR?
MURAT BELGE — Yeni Avrupa için Ynrttaşlar tnisiyaüfi.
Hükümet dışı örgüt
Helsinki Yurttaşlar Meclisi (HYM) bütün Avrupa'nın
birliğıni gerçekleştirmek amacıyla kurulmuş, "hükümet
dışı" (NGO, Non Goverment Organization) bir örgüttür.
Düşünsel başlangıcı, 1977'deki Prag Bildirgesine kadar
uzanmaktadır.
O tarihten beri Doğu Avrupa muhahfleri ve Batı
Avrupa'nın barış dernekleri arasında, bloklardan ve
nükleer cephaneliklerden annmış tek bir Avrupa ideali
üzerinde organik bir yakınlaşrna başlamıştı.
Bu ideali savunanlar 1976'da imzalanan Helsinki
senedinin hükümlerini, kurmayı tasarladıklan uygar,
demokratik ve banşçı Avrupa Birliği'nin dayanması
gereken insani değerler için iyi bir başlangıç noktası
olarak görüyorlardı.
1989'da Doğu Avrupa rejimleri birbiri ardı sıra çökünce,
bu ideallerin gerçekleşmesi umudu güçlendi. Avrupa
Birliği'nin, onun dayanması gereken değerlerin resmi
hükümetlere, bakanlara, devletlere terk edilemeyecek
kadar önemli ve ciddi olduğunu savunan Helsinki
Yurttaşlar Meclisi, bu yeni ortamda, 1990'ın ekim ayında,
Helsinii'ye imza atmış bütün ülkelerdcn Prag'a gelen
900"e yakın delegenin katıldığı bir toplantıda kuruldu.
ğu, muhalif aydmlan. Dünyanın
ileri ülkelerinin, özellikle genel
insan haklan çerçevesinde var-
mış olduklan noktadan, kendi
rejimlerine bakıyor ve onu eleş-
tiriyorlar. Aynı zamanda blok-
lara aynlmış dünyadan hoşnut-
suzluklarını dile getiriyorlar.
Şüphesiz bu görcce küçük mu-
halif aydınlar grubunun başka
Doğu Avrupa ülkelerindeki mu-
halefet hareketleriyle de bağla-
n, ilişkileri var -resmi olmayan
bir düzeydfc 1977'den sonra bu
gruplarla Batı dünyasındaki ba-
n ilerici kişiler ve kurumlar ara-
sında ilişkiler yoğunlaşıyor.
özellikle de 80'ü yıüarda büyük
atıhmlar yapan banş hareketi
ile. Doğu Avrupa'daki muhale
fet akımıyla Batı Avrupa'daki
banş dernekleri (tabii Sovyetik
olmayanlan), bugünkü HYM*
nin Uk ayağını oluşturuyorlar.
— Nasıl bir zemin üzerinde
bir yakjnlaşma bu? Amaç ne-
dir?
BELGE — Bu yıllarda Avru-
pa kıtasında NATO var, Varşo-
va Paktı var. Aşağı yukan bü-
tün Avrupa buna göre bolün-
müş durumda. HYM'nin o gtln-
kü çekirdeğini oluşturanlar ön-
ceiikle buna itiraz ediyorlar. "Bo
bölünme yapaydır; Avrapa tek
olmalıdır" diyorlar. "Batı'daki
Avrupa Toplulugu fikri iyi ama
yetersiz, çünkü bütün Avrupa
1
yı kapsamıyor. Bütün Avrnpa-
nın birtigini konuşmalıyız."
Helsinki Anlaşması bu bağ-
lamda çok önemli bir rol oynu-
yor. Özellikle Doğu Avrupah
muhalefete ayağını basabileceği
bir zemin hazırlıyor. "Yeni Av-
rupa'nın dayanması gereken ma-
nevi değerlerin inşasına, Helsin-
ki hükümlerinden başlayabfliriz,
onu temel alabiliriz" diyorlar.
Şimdi örgütün adının "Helsin-
ki Meclisi" olması bundan ötü-
rü. Bir de şu cokönemlidüşün-
celeri var: Devletler, hükümetler
böyle bir Avrupa'nın olmasında
elbette rol alacaktır, ama bu sü-
recin başkahramanı halklar ol-
malıdır. Avrupa birliği, dayana-
ğı olacak insani değerlerle bir-
likte Avrupa halklan tarafından
aşağıdan yukanya kurulmalıdır.
Seksenli yıllarda bütün dün-
ya "sivil toplum" lcavramını tar-
tışmaya, analizlerine veya gele-
cekle ilgili düşüncelerine bu kav-
ramı katmaya başlamıştı. Doğu
Avrupa için de önemli bir kav-
ramdı bu. Dolayısıyla geleceğin
Avrupasını, sivil toplumun Av-
rupası olarak tasarlıyorlar.
Tabii o tarihlerde bütün bun-
lar ütopya. Bloklar sapasağlam
duruyor ve hiç yıkılacağa ben-
zemiyor. Biz de oturur konuşu-
ruz kendi aramızda, "Türkiye
şöyle olmalı, böyle olmalı" di-
ye; öyle olsa iyi olacağmı biliriz
de sahiden olacağına inanmak
zordur. Derken birdenbire tarih
hızlanıveriyor 1989'da. Muhalif-
ler kendilerini iktidarda bulu-
yorlar. Ütopyanın hiç değilse bir
kısmı birdenbire gerçeklik hali-
ne geliveriyor. O zaman "Bu ko-
nuştuklarımızı uygulamaya
koyalım" diyorlar. Bir hazırlık
döneminden sonra geçen yılın
ekim ayında Uk büyük toplan-
tı, kuruluş toplanüsı Prag'da ya-
pıldı.
— Siz o zaman mı bn olaydan
baberdar oldunuz?
BELGE — Biraz önce, ağus-
tosta tngiltere'den buraya gelen
bir arkadaşımdan öğrendim.
Türkiye'nin durumu her zaman-
ki gibi. Biz nasıl dışanda ne
olup bittiğini doğru dürüst bil-
mezsek, dışandakiler de burada
ne olduğunu bilmez. Yurtdışın-
da oturan, tanıdıklan bir Türke
mektup yazıp sormuşlar,
"Türkiye'den kimi çagırahm?"
diye. O da bir liste vermiş. Beni
aynca bazı tngüiz tanıdıklarım
da önermiş. O listedekileri da-
vet ettiler. Benden başka Reha
İsvan da gidecekti, ama rahat-
sızhğından ötürü gidemedi.
Böylece listeden bir tek benjit-
miş oldum.
— Nasıl bir toplantıydı?
BELGE — Prag'daki toplan-
tıda aşağı yukan 900*e yakm de-
lege vardı. Tabii aynca da göz-
lemciler, konuşmak için çağn-
lanlar, gazeteciler vb. Yani epey
kalabalıku. Helsinki temel aun-
dığı için o anlaşmaya imza ko-
yan ülkelerden insanlar çağnl-
mış, böylece ABD ve Kanada-
dan da gelenler vardı.
Açış konuşması Havel'dendi.
Bir Sovyet kadın, kuruculardan
Hollandalı MientJan Faber, AJ-
manya'dan Lafontaine konuştu-
lar. Ama bu açılışta en ilginç ko-
nuşma Almanya'da yaşayan, Pa-
kistanh kadın sinema yönetme-
ni ve gazeteci Rosan Dhunji-
boy'dan geldi. "Biz Avrupa'nın
o kadar güzet olmayan tarafla-
nnı da biliriz" diye söze başla-
dı ve bir güzel azarladı Avrupa-
hlan, Batılıları, çok da alkışlan-
dı. "\eter demesini ögrenin" de-
di. örneğin "Siz burada 'yeter'
demeyi öğrenirseniz, bizim Ulke>
krimiz de böyle talan edilmez."
HYM, dediğim gibi öncelik-
le bir Avrupa birliği için var.
Ama Üçüncü Dünya'ya kapalı
değil, bir "üstün beyaz adam"
Avrupalılığmdan yana değil.
Varın: HYM ve
Törkiye
HABERLERİN DEVAMI
Her gün 200 ton gıda yardımı
Haber Merkezi — Türkiye sı-
mrında bekleyen yüzbirûerce
Irakü sığınmacıya yönelik yar-
dımlar, bütün hızıyla sürüyor.
Sığınraaalar için bölgeye günde
ortalama 200 ton gıda maddesi
indiriliyor. Sağlık Bakanlığı'nın
sagınmacılara götürdüğü sağlık
hizmetleri için günde 3 milyar li-
ra harcama yaptığı bildirildi.
Diyarbakır Buromuzun habe-
rine göre Kuzey Iraklı sığınma-
cılar için ABD, Ingiltere, Fran-
sa ve Almanya'dan hava yoluy-
la Diyarbakır'a gönderilen yar-
dım miktannın 7 bin tona ulaş-
tığı bildirildi. Diyarbakır Askeri
Havaalanı'nda kurulan hava
köprüsüyk Aknanya, Ingiltere,
Fransa ve ABD'nin sığınmacı-
lar için gönderdiği yardım maJ-
zemeleri, bu ülkelerin kiraladı-
ğı SSCB ve Bulgaristan kargo
uçaklannca taşınıyor. Diyarba-
kır Askeri Havaalanı'ndaki ka-
lıcı ikmal istasyonunda topla-
nan yardım malzemeleri, heli-
kopterler ve Kızılay araçlanyla
sınır kesimindeki sığınmacılara
ulaştırılıyor.
KaLcı ikmal istasyonunda gö-
revli bir Türk askeri yetkili, ya-
bancı ülkelerden sığınmacılara
günde 20 kargo uçağıyla yakla-
şık 200 ton yardım malzemesi-
nin geldiğini söyledi.
Incirlik'teki Türk-ABD ortak
savunma tesisleri ile Mersin ve
tskenderun Limanı'ndaki ABD
gemilerinden Türkiye sınınnda
bekleyen Kuzey Irakhlara yapı-
lan gıda ve giyecek yardımı da
sürüyor.
AA'nın büdirdiğine göre li-
manlarda bir yandan boşaltım
işlemleri yüriltülürken, bir yan-
dan da sevkıyat yapıhyor.
4 ABD gemisinin tskenderun
Limanı'na getirdiğ^ 25 bin ton
yardım malzemesinin 14 bin 500
tonu liman sahasına indirildi. 11
bin 500 ton yardım malzemesi
ABD askerlerinin gözetiminde
Silopi ve lncirlik Ussü'ne sevk
edildi, 3 bin ton pirinç ve un da
liman depolannda muhafazaya
alındı.
ABD bandıraü 'USS Worid
Rynx'. adlı gemiden Mersin Li-
manı'na indirilen 250 konteyner
yardım malzemesinin boşaltım
ve sevkıyat çalışmalan hızla de-
vam ediyor. Yardım malzeme-
lerinin bulunduğu 28 TIR, dün
sınır bölgesine doğru yola çık-
tı.
Mersin Limam'nda, bugüne
kadar boşaltılan 42 konteyner-
deki malzeme, toplam 84 TIR
ile Şırnak ve Diyarbakır'a gön-
derildi.
Diyarbakır Buromuzun habe-
rine göre Sağlık Bakanlığı tara-
fından sığınmacılara yapılan
sağlık hizmeti için de bugüne
kadar 30 milyar lira harcandığı
bildirildi. Sağlık Bakanlığı yet-
kililerinden alınan bilgiye göre
sınırdaki 12 kampta bulunan
300 bin sığınmacıya poliklinik
hizmeti verildi. Sağlık Bakanlı-
ğı'nca Diyarbakır'da oluşturu-
lan Bölge Koordinasyon Kuru-
lu Başkanı Doç. Dr. Temel Pa-
mir, bölgedeki tüm sağhk kuru-
luşlarıyla ortaklaşa sığınmaala-
ra hizmet verildiğini belirterek
şunları söyledi:
"Sıgınmacıların sağlık biz-
metleri için günde 3 milyar har-
cıyoruz. 500 saglık personeli
bölgede görev yapmakta" dedı.
Ankara Cumhuriyet Büro-
sunun haberine göre de Birleş-
miş Milletler Çocuklara Yardım
Fonu (UNICEF) tarafından ya-
pılan açıklamada, UNICEF'in
bugüne değin 150 bin kişiye acil
sağhk kitleri, 5 bin battaniye,
100 bin aşı, 100 bin ishal tozu,
30 bin çocuk giysi khi, 22 bin
500 kadın giysi kiti, su ve sani-
tasyon aJtyapısı için nakdi yar-
dım, 400 bin çocuğun günlük
gereksinirnini karşılayacak yük-
sek proteinlik bisküvi dahil 1.4
milyon dolann üzerinde yar-
dımda bulunduğu belirtildi.
UNICEF ve tsveçü gönüllü ku-
rulusu "Umut Yüdızı" tarafın-
dan sağianan yardım malzeme-
lerini taşıyan 5 kamyonluk kon-
voyun bugün Ankara'ya gelme-
si bekleniyor.
Sığınmacı çocuklara yardım
amacıyla Ankara'daki Amerika
toplumu mensuplannın arala-
nnda topladıkları 2 bin dolar-
hk çek de dün Kızılay Derneği
temsilciierine verildi.
Almanya Federal Cumhuri-
yeti Büyükelçiliği de şimdiye de-
ğin Türkiye'den 4.2 milyon
mark tutannda konfeksiyon ve
gıda maddesi satın aldı. Alman-
ya Federal hükümetinin,
Türkiye-Irak smır bölgesindeki
mültecaere sağladığı yardım
malzemesinin değerinin 25 mil-
yon markı aştığı açıklandı.
Avrupa Toplulugu'nun Iraklı
sığınmacılara yaptığı yardımın
miktan 105 milyon ECU'ye
(125 milyon ABD dolan) ulaştı.
Merkezi Brüksel'de olan Hü-
kümet Dışı örgütler Irtibat Ko-
misyonu'na, Türkiye-Irak-lran
sınır bölgelerinde yürütülen yar-
dım çalışmalan için Avrupa Ko-
misyonu tarafından 1 milyon
ECU (1.2 müyon ABD doları)
tahsis edildi.
Türkiye'de yardım çahşmala-
nnı sürdürmek üzere, Medecins
Sans Frontieres'e (Fransa) 4.000
çadır, 84.000 battaniye, tıbbi ve
sıhhi malzeme ve gıda madde-
lerini kapsayan 3 milyon ECU
(3.6 milyon ABD dolan) tuta-
nnda ek bir tahsisat yapıldı.
Merkezi Ahnanya'da bulu-
nan ve bir Hıristiyan yardım ör-
gütü olan Deutsche Carita'a
Türkiye ve Iran'daki yardım
operasyonlannı desteklemek
üzere 1 milyon ECU (1.2 milyon
ABD dolan) tahsis edildi.
France-Libertes Vakfı, Fran-
sız Posta Servisi ve Türk
PTT'si ile işbirliği çerçevesinde
600 ton yardım malzemesini
ulaşürmak üzere 18 kamyonluk
üç konvoy düzenledi.
trlanda hükümeti de Birleş-
miş MiUetler Mülteciler Yüksek
Komiserliği'ne ve Concern adm-
daki Jrlanda yardım örgütünün
çaiışmalanm desteklemek üzere
150.000 Irlanda Poundu
(270.000 ABD dolan), Irlanda
Kızıl Haç örgütüne de 200.000
Irlanda Poundu (360.000 ABD
dolan) verdi. Concern adh ör-
güt trlanda halkından yardım
operasyonlanmn desteklenmesi
amaayla 500.000 trlanda Poun-
du (800.000 ABD dolan) tuta-
rında bir bağış topladt.
Valiligin açıklaması
Olağanüstü Hal Valiliği,
devlet-vatandaş işbirhği ile Hak-
kari'deki Iraklı sığınmacılara 5
bin 100 ton, Şırnak'taki sıgın-
maalara da 6 bin 720 ton gıda
maddesi ile giyecek, çadır, bat-
taniye, ilaç ve tıbbi malzeme sağ-
landığını açıkladı. Sığınmaala-
nn bulunduğu bölgeye 27 su
tankı gönderildi, iki seyyar has-
tane hizmete açıldı. Yetkililerin
açıklamasına göre 2 Nisan'dan
bu yana, sığınmacılara 13 ülke
145 kamyon ve 43 ucakla 1450
ton malzeme yardımı yaptı. ts-
veç 270 ton, Almanya 240 ton,
tngiltere ve Hollanda 160'ar
ton, Italya ile Danimarka 100'er
ton yardım gönderdi. Bulgaris-
tan 90 ton, Amerika ve îspan-
ya 5O'şer ton, Pakistan 40 ton,
Fransa, Macaristan, Israil de
10 'ar ton malzeme yardımı
yaptı.
AA'nın haberine göre Tugay
Komutanı Tuğgeneral Kamil
Başar, Sağlık Bakanlığı Müste-
şar Yardımcısı Süleyman Hati-
noğlu ile Hakkâri'de dün bir ba-
sın toplantısı düzenleyerek Ku-
zey Iraklılar için yapılan çalış-
malara ilişkin bilgi verdi.
Harput, sığınmacılar için ge-
len yardımlann dağıtımı ile
Yüksekova ilçesine kunılacak
yardım ve ikmal merkezmde gö-
revlendirilmek üzere 240 ABD
askerinin Hakkâri'ye geldiğini
de açıkladı. Yapılacak çalışma-
lann valilik tarafından koordi-
ne edileceğini bildiren Şehabet-
tin Harput, bu bölgedeki Irak-
lılara şimdiye kadar 37.5 milyar
liralık maddi yardım yapıldığı-
nı, bölgeye gönderilen dış yar-
dım tutarının ise 5.5 milyar lira
tutannda olduğunu anlattı.
Hakkâri Valisi Harput, sığın-
macılann sınır köylerine verdi-
ği zarann 5 milyar lira dolayın-
da olduğunu da söyledi.
Sınırdaki Iraklılann yaşlı ve
ölülerine sahip çıkıldığını da
kaydeden Harput, ölülerin dini
vecibelere göre gömühnesi için
5 din adamı görevlendirildiğini
söyledi.
Çokuluslu güç Irak'ta
Güneydoğu'ya yabancı asker
UFUKTEKİN
ADAJVA — Türkiye, sığın-
macılara yardım ve Kuzey Irak'-
ta güvenli bölgeler oluşturmak
üzere gelen çokuluslu gücun as-
kerleriyle doldu. Operasyon ne-
deniyle 7 bini Amerikah olmak
üzere yaklaşık 10 bin asker gü-
ney sınınmıza ve Irak'a kaydı-
nlırken yardım ve kuvvet sevki
içinde 50'ye yakın helikopter
operasyonda görev aldı.
ABD'nin öncülüğündeki ço-
kuluslu gücün 10 nisanda baş-
lattığı "Ortak Görev Kuvveti
Yardım SagJama Harekatı"
(Joint Task Force Provide
Comfort) dolayısıyla son 12 gün
içinde fncirlik ve Batman üsleri
aracılığıyla 10 bin asker Türki-
ye'ye geldi. Operasyonun,
Irak'ın kuzeyinde Kürtler ve di-
ğer sığınmacılar için "güvenli
bölgeler" oluşturulmasmı da
içeren bir özellik kazanmasıyla
başlangıçta Türkiye'ye geleceği
belirtilen 5500 ABD askerinin
sayısı arttınldı. Bir ABD'li as-
keri yetkiliden alınan bilgiye gö-
re sayısı önümüzdeki günlerde
15 bine kadar ulaşacağı belirti-
len Amerikan askerlerinin sayısı
dün 7 bini aştı. Askerlerin bir
bölümünün ABD'den, çoğunlu-
ğunun da Avrupa'daki Ameri-
kan üslerinden Türkiye'ye sevk
edildiği öğrenildi. Amerikaü as-
keri yetkililerden alınan bilgile-
re göre halen lncirlik 'te 4 bin,
Batman'da 200, Diyarbakır'da
490, Silopi kampmda 2240,
Irak'ın Zaho kenti yakınlann-
daki kampta da 750 kadar Ame-
rikan askeri bulunuyor. tsken-
derun'a gelen askeri malzeme ve
gıda yardımının indirilmesi ve
sınır bölgesine taşmmasma yar-
dımcı olan 200 Amerikan aske-
riyle Çukurca bölgesinde görev
yapan bir o kadar asker 7 bin
rakamına dahil değil.
Irak sınırı ve çokuluslu güç
ö N
TÜRKİYE
Gazıantep
Diyarbakır
200 ABD asken Sue Lykes
USS San Dıeogo Charleston 113
Austın gemılerı
200 ABD asker
50 Ingıliz askeri
200 ABD asken
150 Ingıliz askeri
15 Ingıliz Chınook
helıkopteri
8 Alman helikopterı
IRAK
ABD'li Korgeneral Jobn
M.Shaükashvfli başkanhğmdaki
çokuluslu gücün başlattığı ope-
rasyon nedeniyle Türkiye'ye,
deniz ve hava yoluyla 25 kadar
ABD helikopteri, Batman Üs-
sü'ne 8 Alman helikopteri De tn-
gilizlere ait 15 kadar Chinook
helikopteri geldi. Sığınmacılara
gıda ve koruyucu malzeme yar-
dımı ulaştınlması için tskende-
run Limam'nda 13 nisandan
başlayarak ABD 6. Filosu'na
bağlı USA San Diego, USS
Austin, Sue Lykes ve Charles-
ton 113 gemUeri konteynerlerle
gıda malzemesinin yam sıra as-
keri mühimmat getirdi. Sue
Lykes ve Charleston 113 gemi-
lerinin yük boşaltma işlemleri-
ne hâlâ çok özel güvenhk ön-
lemleri altında devam ediliyor.
Edinilen bilgiye göre lncirlik
Üssü'nde söz konusu operasyon
için 200 kadar tngiliz ve Fran-
sız askeri, Batman'da 150 kadar
AJman askeri, Diyarbakır'da
1100 Ingiliz, Fransız ve Alman
askeri bulunuyor. Hakkâri'nin
Çukurca ilçesi yakınlanndaki sı-
ğınmacı kamplarında da 50 ka-
dar Ingiliz askerinin görev yap-
tığı belirtildi.
Iraıı: Güvenlik bölgesi olıınılıı
TAHRAN (AA) — tran Dı-
şişleri Bakanı Ali Ekber Vd»ye-
ti, "Birleşmiş Milletler gözeti-
minde olmak kaydtyla, Irak'ın
kazevinde, Türkiye-Irak sınınn-
da bir güvenlik bölgesi kurul-
ması" fıkrini olumlu karşıladık-
larını açıkladı.
Velayeti, Tahran'da düzenle-
diği basın toplantısında, böyle
bir bölgenin Iran-Irak sınınnda
kullamlmasını ve Irak'ın toprak
bütünlüğüyle bağımsızlığmı teh-
dit etmesini ise kabullenmeye-
ceklerini bildirdi.
lran'ın yaklaşık 1 milyon
Iraklı mülteciyi kabul etmiş du-
rumda bulunduğunu da belirten
tran Dışişleri Bakanı Velayeti,
yüz binlerce Iraklının daha sı-
nırda bulunduğuna işaret ede-
rek, tran'mbu kadar buyük bir
mülteci akınına karşı hazırlıkh
olmadığını söyledi. Velayeti,
şoyle konuştu:
"Dünyadaki hiçbir ülke bu
kadar kısa bir zaman dilimi için-
de bn kadar mülteciyi ağırlaya-
cak kazırlığı yapamaz. tran, in-
sani ve İslami yaklaşınüan çer-
çevesinde Irakiılan kabul etıiüş-
tir. Ancak hiç şüphe yok ki Irak
halkına yardım etmek. tüm in-
sanlık dünyasının görevidir.
Turn ülkeler, insanlık ve nlnsla-
rarası görevleri çerçevesinde
üzerlerine düşeni yapmalı ve
yüzde 6O'ı tran'da bulunan mül-
tecilere yardım etmelidir. tran'a
son 3 hafta içinde 108 yardım
malzemesi yiıklii ucak gelıniştir,
ama bu yeterli olmaktan uzak-
tır. Bizce bu krizin yarauimasuı-
da ana rolü oynavanlar, mülte-
cilere yardım konusunda da bü-
yük rol almalıdırlar. Oysa on-
lar yapabileceklerinin en azını
yapryorlar."
ABD ile tran arasındaki iliş-
kiierin iyileşmesi yolunda olum-
lu bir hareket görmediğini de
kaydeden Iran Dışişleri Bakanı
Velayeti, şöyle konuştu:
"Amerika, yalnızca iki ülke
arasında daha iyi bir hava yara-
tılmasından bahsediyor, ama
pratikte bunun için hiçbir şey
yapmıyor. Biz, burada Ameri-
ka ile lran'ın ilişkilerinin yeni-
den kurulmasından söz etmiyo-
ruz, ancak Amerika, tran ile
arasındaki havanın değişmesini
gerçekten istiyorsa. birtakım
olumlu önlemler almalıdır."
(Baftarafi 1. Sayfada)
ması amacıyla Kuzey Irak'ta
başlatılan kamp kurma çalış-
malan kapsamında Irak'a ka-
rayoluyla da askeri araç, iş
makinesi sevkine başlandı. Sa-
bah erken saatlerde Silopi
kampı önünde sıralanan askeri
araçlar daha sonra Habur'a
hareket ettiler. Askeri araçlann
Habur'da bir süre bekledikleri
görüldü. ABD yetkilileri, bekle-
yişin nedenini "Irak'a giriş için
Habur köprüsfinün kuOandma-
sına Türkiye hükümeti henüz
izin vennedi" diye açıkladılar.
Bir süre sonra da zırhiılar, mu-
habere amacıyla kullanılan
kamyonlar, tanksavar, ucaksa-
var, iş makinesi taşıyan araçlar
Habur'dan Irak topraklanna
geçti. Kamyonlann bazüannda
tam donarumh askerlerin bulun-
duğu, araçlann tümünün maki-
neli tüfeklerle korunduğu görül-
dü. Habur'dan dün öğle saatle-
rine kadar Irak'a giren askeri
araç sayısı 52"yi buldu. Bu araç-
lardan 6'sının Fransa, 46'sının
ise ABD'ye ait olduğu belirlen-
di. Askeri araçlann geçişi sıra-
sında ABD Dışişleri Bakanlığı
yetkililerini taşıdığı belirtilen si-
vil bir araç da Irak'a girdi.
Silopi'de bir açıklama yapan
Amerikan askeri yetkililerinden
Yarbay Richard Cole, askeri
araç konvoyunun çadır, battani-
ye ve gıda yardımını Zaho'nun
doğusuna götürdüğünü bildirdi.
AA'nın haberine göre sınırı ge-
çen konvoyu Iraklı bir teğmen
ile bir astsubay ve erin karşıla-
dığını belirten Yarbay Cole, "ge-
rekii iznin alınmasından" ve sı-
nırdaki köprünün mayınlardan
temizlenmesinden sonra konvo-
yun yoluna devam ettiğini kay-
detti. Yarbay, konvoydaki aske-
ri araçlar arasında 7 lastik pa-
letli arhlı araç, bir sivil araç, 19
malzeme taşıyıcısı, 8 adet de
uçaksavar taşıyıcısı bulunduğu-
nu belirtti. Konvoyda ne kadar
asker bulunduğu ise açık-
lanmadı.
Çokuluslu güce bağlı askeri
araçlar, Habur'un Irak tarafına
geçmelerinden sonra hiçbir mü-
dahaleyle karşılaşmadı. Bu ara-
da Irak askerlerinin de belirli
bölgelerde eşyalanyla birlikte
toplandıklan ve araçlara bindik-
leri belirlendi. Irak'ın, Habur-
un kendi topraklannda bulunan
kesimindeki askerlerini iç bölge-
lere çektiği bildiriliyor.
Irak'a girişlerin başlanmastn-
dan sonra Silopi yolu üzerinde
belirli aralıklarla çokuluslu gü-
ce bağh konvoylann sıralandığı
görüldü. Bu araçlann da Irak'a
geçeceği kaydedildi.
Silopi'deki askerler
taşındı
Irak'a yönelik askeri araç ge-
çişinin başlamasından sonra bir
süre önce Silopi yakınlanndaki
kampa getirilen ve sayıları yet-
kililer tarafından 2 bin olarak
açıklanan askerlerin kaldığı ça-
dırların söküldüğü görüldü. As-
kerlerin karayolunun yanı sıra
helikopterlerle de Zaho yakınla-
nnda oluşturulacak kamp böl-
gesine taşındıklan bildirildi. öte
yandan bir Türk askeri yetkiü,
ABD'ye ait savaş uçaklannın
Irak kesiminde de uçtuklarını
öne sürdü.
Bu arada Irak, ABD ve Suu-
di uçaklannın, hava sahasını ih-
lal etmeye devam ettiğini iddia
ederek BM'ye başvuruda bulun-
duğunu açıkladı. Resmi INA
Ajansı'nın haberine göre Irak-
ın BM temsilcisi Abtfal Emir El
Anbari, Genel Sekreter Perez de
Cueliar'a konuya ilişkin bir
mektup sundu. Mektupta, Ame-
sinden üçünü Akdeniz'e gönder-
di. Gemilerin, Saddam Hüse-
yin'i Iraklı sığınmacılara yapılan
Amerikan yardımlarını engelle-
memesi konusunda uyarmak
amacıyla gönderildiği bildirildi.
ABD Deniz Kuvvetleri Mer-
kez Komutanlığı'ndan bir yetki-
li, uçak gemisinin Akdeniz'e
rikan ve Suudi uçaklannın ön- doğru yola çıkmasınm, Iraklı sı-
ceki gün 92 kez Bağdat ve Tik- ğmmacılara yardım edildiğini
rit civannda Irak hava sahasını
ihlal ettiklerini öne sürdü.
Kamplann planı
Silopi'deki ABD kampmda
bir açıklama yapan Albay Bob
Flocke, sığınmacılar için yapılan
birinci kampın tamamlandığım
söyledi. Her çadıra "5, 6 kişi dü-
şecek şekilde planlama
yapıldığım" kaydeden Flocke,
"tlk kampın çok güzel olması ve
sığınmacjan geri dönmeye cay-
dırması için elimizden gelen her
şeyi yapük. Çadırlar 12'şerti ola-
rak yerleştirildi. Her 12 çadıra
da bir ruvalet yapıldı. Kurnlacak
kamplann ber biri 20-25'er bin
IdşUik olacak" dedi. Flocke, bir
soru üzerine Zaho yakınlannda
asker veya polis olduklannı tam
belirleyemedikleri silahlı kişiler
gördüklerini, ancak herhangi bir
müdahalede bulunmadıklarını
bildirdi.
göstermek, Saddam Hüseyin ve
adamlannı da sığınmaalara sal-
dırmamaian konusunda uyar-
mak amacıyla yapılan bir hare-
ket olduğunu söyledi.
Kongre üyelerinden
Özal'a ziyaret
Cumhurbaşkanı Turgut Özal,
dün bayram tatilini geçirdiği
Antalya'dan geldiği tstanbul'da
Harbiye Orduevi'nde Amerika-
h beş Kongre üyesini kabul etti.
önceki gün Çukurca'da incele-
melerde bulunan Demokrat
Partili Tony Hall, Matbew Mo-
hangh, Howard Bern, Cumhu-
riyetçi Parti'den Mamge Rouke-
ma ve Chris Smith'den oluşan
heyet, Özal'a Kürt sığınmacıla-
nn dunımuyla ilgili izlenimlerini
aktardılar.
Bu arada Avrupa Konseyi
Parlamenterler Meclisi
(AKPM), bugün başlayacağı
ABD Deniz Kuvvetleri, Kızıl- toplantılarda Irak'tan kaçarak
Türk ve tran sınırlannda topla-
nan kişilerin durumunu ele ala-
cak. -
deniz'de bulunan Teodore Roos-
velt uçak gemisini ve beraberin-
deki sekiz Amerikan savaş gemi-
Ttardurıda çatışnıa: 1 ölü
(Baştarafi 1. Sayfada)
Hakan Aygiin ve Ergun Ak-
soy'un haberine göre dün öğle
saatlerinde kamyonlardan ek-
mek dağıtımı yapıhrken sığın-
macılar, kamyonlan yağmala-
mak istediler. Askerler, sığmma-
cılan kamyonlara yaklaştırmak
istemeyince taş yağmunına tu-
tuldular. Bunun üzerine asker-
lerin çoğunluğu havaya ateş
açarken sığınmaalann üzerine
ateş açan askerlerin de olduğu
görüldü. Sığınmacılardan bazı-
lan vurularak, bazılan da izdi-
ham sırasında ezilerek yaralan-
dılar. Bir Fransız gazeteci de ba-
şına isabet eden taşla hafif ya-
ralandı. Daha sonra Türk aske-
ri geri çekilirken yabancı gaze-
tecilerin uyansı üzerine Çukur-
ca Tabur Komutanlığı'nda bulu-
nan yaklaşık 20 ABD askeri, 49
nolu sınır taşına gelerek sığın-
macılan yatıştırdılar. Sığmmacı-
lann, ABD'li askerleri alkışlar-
la karşıladıklan gözlendi.
Hakkâri'deki 1. Dağ ve Ko-
mando Tugay Komutam Tuğge-
neral Kâmil Başar, olaylar sıra-
sında 2'si ağır olmak üzere 5
Kürt sığınmaanın yaralandığını,
bunların ikisinin Hakkâri Dev-
let Hastanesi'ne, diğerlerinin de
Çukurca'ya götürüidüğünü bil-
dirdi. Başar, askerlerin çoğunlu-
ğunun havaya ateş ettiğini, fakat
kimlikleri saptanamayan bazı
askerlerin sığınmacılara ateş et-
mesini üzüntüyle karştladığını
söyledi. Başar, sınırdaki önlem-
lerin arttınlarak sürdürüldüğu-
nü kaydetti.
Olağanüstü Hal Bölge Valili-
ği'nin konuya ilişkin açıklama-
sında da dün öğle saatlerinde
Çukurca ilçesindeki 49 No'lu
hudut taşı bölgesinde bannan
Irak uyruklu sıgınmacıların, iç-
L.lıie sızan bazı şahıslaruı da
kışkırtmalarıyla taş ve sopalar-
la kendilerine erzak getiren
kamyonlara saldırdığı ifade edil-
di. Toplama bölgesinde huzur ve
güveni sağlamak üzere fedakâr-
ca görev yapan güvenhk görev-
lilerinin tüm uyanlanna rağmen
Irak uyruklulann saldırılannı
sürdürdüğü kaydedildi.
Türkiye'nin Bağdat Büyükel-
çisi Necati Utkan da dün akşam
Diyarbakır'da düzenlediği basın
toplantısında, Çukurca'daki
olayda herhangi bir kasıt bulun-
madığını, olayın kışkırtmalar-
dan kaynaklandığını söyledi.
Tepkiler ~
Başbakan Yıldınm Akbnlut,
Çukurca'da meydana gelen olay-
la ilgili olarak gazetecilerin so-
rusunu yanıtlarken, "Bu olayda,
sığınmacılara yardım dağıtmak
üzere askerimiz görev yaparken
sığınmacılar, bizim askerimize
de karşı gelebilecek şekilde dfi-
zensiz hareket etmişler. Bu dn-
zeni sağlayabilmek amacıyla ha-
vaya ateş açmak mecburiyetin-
de kahnmış ve olay bu şekilde
cereyan etmiştir" diye konuştu.
SHP Genel Sekreteri Hikmet
Çetin de olaydan üzüntü duy-
duklanm belirterek "Türkiye bir
yandan sığmmacüara çok önem-
li vardımlarda buiunurken, bu
tür olaylar ülkenin itibannı ze-
delemektedir. Bu gibi olaylann
önlenmesini istiyor ve bekliyo-
ruz" dedi.
DYP Genel Başkanı Süley-
man Dentirel de olayı "esef ve
üzüntüyle karşdadığım" söyle-
di ve "Türkiye'nin gösterdiği in-
sani alakayla büyük fedakâriık-
lar ve görevlilerin cansiperane
gayretleri, bu şekilde münferit
olaylaıia gölgelenmemelidir" di-
ye konuştu.