25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/18 SPOR 13NÎSAN1991 Milli maçın 2. planda kalması teknik direktörü düşündürüyor Piontekdert küpüMehmet, Uğur ve Yusuf' un sakatlıklannın sürmesi Teknik Direktör Piontek'i endişelendiriyor. Alman antrenör, milli maçın futbolcular tarafından önemsenmemesini de tepki ile karşıhyor. lannm devam etmesi Sepp Piontek'i hayli düşündürüyor. Milli Takımlar Teknik Direktörü, "Mehmet'in dunı- munda iyilişme var. Uğur'n takip edi- yoruz. Onceki günkiı idmanda Gök- han'la çarpıştı ve sakatlık gecirdi. Du- rumu bugun varın belli olur. Uğur bu- gunku çahşmada duz koşu yapacak. Yu- suf un Gençlerbirliği maçındaki sakat- lığı suru>or. Dururau ciddi gibi, topla oynuyor, ancak depar durumlannda ka- sığında ağn hissediyor. Önlemler almak zomndayız " dedi. Avrupa Şampiyonası grup elemelerin- de ididasını yitiren milli takımımızın Po- lonya ile yapacağı maç bir bakıma pres- tij maçı. Bu nedenle karaptaki futbol- cular arasında bu maç önemsenmiyor. Önemsenen maç 20 nisandaki Beşiktaş - Galatasaray maçı. Bu düşünce Pion- tek'i kızdırıyor. Sepp Piontek, "Görü- )orum ki Polonya maçını kimse önem- semiyor. Oysa bu maç da 'derby' maç kadar önemli. Beşiktaş ve Galatasaray- lı futbolcular oncelikle bu maça kon- santre olmak zorundadıriar. Eğer ol- maziarsa benim yapacagım bir şey yok" diye konuştu. Değişiklikler var Turkıye'de sekızinci ayını tamamla- yan Milli Takımlar Teknik Direktöru Pi- ontek, milli takımı yavaş yavas tanıma- ya başladığını, birtakım gelişmeler kay- dedildiğini, defans ve orta sahanın iyi organize olduğunu vurguladı. Piontek, aynca milli takım kadrosunu surekli de- ğiştirmenin büyuk hata olacağını da be- lirtti. Milli Takımlar Teknik Direktörü, "Sabıriı olmayı ofrenmelisiniz" diyerek "25 yıldır başannız yok, sabıriı olmak en önemli unsurlardan biri. Söyleyin ba- na bugiın Rıdvan da sakatlandı Tanju'- dan başka formda bir forvet oyuncusu var mı? Diyeceksiniz ki Gençlerbirligi'n- den Remal Yıldınm. Kemal Yddınm'ı kadroya alayım o zaman da '33 yaşın- daki Kemal'i milli takıma aldı' diye ya- zacaksınız. Türk futbolcusu kendine bakmıyor. Milli takımı gençlerle takvi- ye eddim dedik. tşte > ansından çoğu sa- kat. Bu da bizim işitnizi zorlaşünyor. Bir de futbolculannızın inançlan yok" hi çiminde konuştu. Sol kasığındaki ağnlar yüzünden dün- kü antrenmanlara çıkamayan YusuFun durumu bugün belli olacak. Yusuf, oy- namasa bile kafıle ile birükte Polonya- ya gidecek. YusuPun yerine çağnlacak isim ise bugün açıklanacak. (A) Milli Futbol Takımı, bugün Ordu Milli Takımı ile saat lS.OO'te özel bir maç yapacak. HtLMİTÜRKAY Avrupa Şampiyonası eleme grubun- da 17 nisan günü Polonya'da Poionya ile karşılaşacak olan A milli takımımız hazırhklarıru sürdurüyor. Sepp Piontek ve Fatih Terim yönetiminde sabah ve öğ- lenden sonra olmak üzere dün iki çalış- ma yapan ayyüdızh futbolculann moral- lerinin hayli yüksek olduğu gözlendi. Milli takım kampmda "mffli maç"tan çok Beşiktaş-Galatasaray maçı konuşu- luyor. Milli takıma altışar futbolcu bir- den veren Beşiktaş ve Galatasaray'ın futbolculan 20 nisan gününü iple çeki- yorlar. Siyah-Beyazlı takımın kaptanı Rıza Çalımbay, "Bu yıl şampiyonluğu bizden başkası kazanamaz" derken Ga- latasaray'm golcusu Tanju Çolak takı- mını şansh göruyor. Futbolcular kamp- taki vakitlerini odalannda müzik, çeşitli gazete ve dergileri okuyarak geçiriyor- lar. Futbolcularla görüşmek yasak. Da- hası, yemek sonrasındaki yürüyüşleri sı- rasında bile basm mensupları futbolcu- lann resimlerini çekemiyorlar. Mehmet, Uğur ve YusuFun sakatlık- Notlar Millflerin moraliiyi MUSTAFA ERSOY • Milli Takımlar Teknik Direktörü Sepp Piontek, dun iki değişik ruh hali sergiledi. Öğleden sonrakı antrenman öncesi gazetecilerle yaptığı basın toplan- tısında oldukça sinirlenen Piontek, bir gazetecinin "tddianuz olmadıgı bir maç- ta niye takımda genç yetenekkre şans ve- riluıi>or?" sorusu üzerine "Nerede genç ve yetenekli futbolcular var? Söyle de gi- dip bakayım" şeklinde yanıt verdi. Pion- tek, antrenmanda ise futbolculara yap- tığı şakalarla millilerin gülmelerine ne- den oldu. Çalışmada millilerin moralle- rinin oldukça yüksek olduğu gözlendi. • Dün yenilen öğle yemeğinden sonra Ataköy Marina'da gezimıye çıkan mil- liler, fırsat buldukça yatlan inceleyip fı- yatlarını öğrenmeye çalıştılar. Bu gezin- ti sırasında Beşiktaşh futbolculann bir arada olması Galatasarayhlann ise ayrı ayn dolaşmalan yorumlara neden oldu. HAZIRLIKLAR SÜRÜYOR — Poionya ile karşdaşacak olan A Milli Takım adaylan hazırlıklannı sürdurüyor. MtLLl MAÇ-DERBİ TARTISMASI Denizli: Milli maçın havası yok ARİF K1Z1LYALIN "Polonya ile oynayacağımız milli ma- çın, ligin kader karşüaşmasımn hemen öncesine denk gelmesi büyük talihsizlik. Ne kadar 'her şeyi unutup milli maçı duşünün' desek de futbolcular cumartesi günku derbiyi kafalanndan silemevecek- ler." Bu sözler Galatasaray Teknik Direk- törü Mustafa Denizli'ye ait. Derimod ta- rafından duzenlenen 'Ayın Golü' yanş- masına Beşiktaş antrenoru Bahattin Bay- dar ile birlikte 'konuk jüri' olarak katı- lan San-Kırmızılı takımın teknik direk- törü cumartesi günkü Beşiktaş- Galatasaray maçının, Polonya ile oyna- nacak milli maçı ikinci plana ittiğini söy- ledi. Milli takıma çağrılan futbolculan ile hafta başı yaptığı toplantıda, onlar- dan derbi maçı unutup Polonya karşısı- na milli duygularla çıkmalanm istediği- ni beürten Denizli, "Önümuzde iki önemli maç var. Biri 55 milyonun tek- Deaizll (G.Saray Teknik Direktörü): Futbolcularım&a 'Herşeyi unutup yalnızca milli maçı düşünün' desek de derbiyi kafalanndan silemezler. Baydar (Beşiktaş Antrenörü): Futbolculann derbiye bakış açısı milli maç için iyi bir hazırlıkteşkileder. vücut olup yaşayacağı Polonya milli ma- çı, digeri de şampiyonluk >otunda ligin kaderini çizecek Beşiktaş-Galatasaray maçı. Bu derbi maç, milli maçtan son- raki bir tarihte oynanacak olmasına kar- şın daha ön planda. Basın da kamuoyu da milli maçtan çok, gelecek haftaki der- biyi konuşuyor. Şimdi milli takımın 16 kişilik kadrosunda yer alan 12 futbolcu, Galatasaray ve Beşiktaş'tan takıma çağ- nlmış. Bu futbolcular cumartesi günkü kader maçını ne kadar unutmak istese- ler de akıllanndan silemezler. Bu, milli takım için büyük talihsizlik. Bu derbi- nin milli maça hiçbir olumlu yansıması olmaz. Şimdi kampta bile milli maçtan çok cumartesiyi düşünecekler ve tam randıman veremeyecekler" dedi. Futbol- culannın 3 gun önce çok zorlu bir maç yapacak olmasının Beşiktaş karşısında kendilerini pek etkilemeyeceğini de sa- vunan Mustafa Denizli, "Biliniyor ki en agır yorgunluk bile 48 saatte geciyor. Ya- ni milli maç fizik jönünden 3 gün son- raki derbi maçını etkilemez" diye sözle- rini noktaladı. Beşiktaş antrenörü Bahattin Baydar ise derbi maçın milli maçı olumsuz yön- de etkilemeyeceği görüşünü savundu. Kulüp olarak G. Saray ile oynayacakla- n maçın ertelenmesini arzu etmedikle- rini belirten Baydar, "Sporculann derbi maça bakış açısı, milli maç için de iyi bir hazıriık teşkil eder" dedi. 20 nisan cumartesi gunü oynanacak derbi maçın değerlendirmesini de yapan iki teknik adam, bu karşılaşmadan ga- lip çıkacak tarafın hem puan hem de moral açısından büyük avantaj sağlaya- cağını söylediler. Mustafa Denizli, "Bu puan sisteminde son baftaya 4 puan ön- de giren takım için 'şampiyon' deyimini kuUanabiliriz, ama kazanan tarai bn avantajı kolay kolay bırakmaz" derken, Bahattin Baydar da "Futbolda her şey olur, ama bu maçın önemi çok büyük" diye konuştu. Gol Nerihi'den Ayın Golu Yanşmasrnda Zeytinbur- nusporlu Nezihi'nin Ankaragücü'ne at- tığı kafa golü 'ayın golü' seçildi. Nezi- hi'nin ardından, Adanalı Bülent'in G. Saray'a attığı gol ikinci, Bolulu Faruk- un da Trabzon'a attığı gol 3. sırada yer aldı. Günün içinden • Hanrük macında Zeytinbur- nuspor ile Beşiktaş 1-1 berabe- re kaldı. Zeytinbumu Stadı'- nda oynanan karşılaşmada, yedeklerden kurulu kadro ile sahaya çıkan Beşiktaş'ın golu- nü 66. dakikada Walsh, Zey- tinburnuspor'un golünü ise 79. dakikada Adnan kaydetti. • Voleybolda Devlet Bakanlı- ğı Kupası'ru Fenerbahçe'yi 3-2 yenen Sönmez Filament takı- mı kazandı. Karşılaşmadan sonra kupayı Spordan Sorum- lu Devlet Bakanı Ismet Özars- lan verdi. • Helsinld'de duzenlenen Poh- jola Turnuvası'na katılan bas- ketbol milli takımı ilk macında evsahibi Finlandiya'yı 78-70 yendi. Milliler, ilk yanyı da 36-32 galip kapadı. Günün programı Futbol T. özel Maç: tstanbul *\o (Fenerbahçe): \ 15.00 (A) Milli - Ordu Milli maçı. £. Eltopu !! Ankara (Cebeci): M lOJOHalkBanka-1 sı - Vestel (B), 12.00 Gazi Tıp - Pertevniyal (B), 13.30 TMO - THY (B), Atletizm 11.00 (Florya Atatürk Orma- oı Parkurunda): llkokullar Valilik Kupası atletizm kros müsabakalan, 14.00 (Bnrtaan Felek Atletizm Sahasında): 14.00 Üniversiteler arası Pu- anlı Atletizm Şampiyonası. Masatenisi 09.00 (Tozkoparan Spor Sa- lonunda): Federasyon Ferdi Türkiye Birinciliği (fuıal) Ma- sa Tenisi müsabakalan. PUNYADA SPOR... DUNYADA SPOR... DUNYADA SPOR... DUNYADA SPOR... DI Asyahlar futbol aSpor Servisi — Almanya'nın Arjantin'i 1-0 ye- nerek kazandığı 1990 ttalya Dünya Kupası'nın fı- nal maçını hatırlıyor musunuz? Hani kimsenin fınale çıkacağım tahmin etmediği 'dopingli çıkan Maradonalı' Arjantin, ilk maçtan beri 'kupanın en iyi futbol oynayan ekibi' olarak gösterilen Al- manya'yı 82 dakika durdurmuş, 82. dakikada Brehme'nin kullandığı penaltı atışıyla Italya 90 ikincisi olmuş, Almanya da 3. kez Dün^ Kupa- sı'nı kazandığım ilan etmişti. tşte o maç dünya- da 1 milyann üzerinde bir seyirci kitlesi tarafın- dan seyredildi. FlFA'nın yaptığı açıklamaya gö- re fınal maçı sadece Almanya'da 28 milyon tele- vizyon seyircisi tarafından seyredilmiş. FIFA, İtalya 90'ın seyirci verilerini geçen gün- lerde açıkladı. Buna göre ttalya 90"^ 52 maçı 167 ulkede toplam 26.7 milyar televizyon seyircisi ta- rafından izlenmiş. Maç başına duşen ortalama seyirci sayısı ise 513 milyon. Bu rakam 1986 Mek- sika Dünya Kupası'nın toplam seyirci sayısuun iki katına eşit. FIFA, yaptığı açıklamada Afrika kıtası ve Çin'de futbola gösterilen büyük artışın seyirci sayısmı böylesine arttırdığını belirtiyor. Dünya nüfusunun 5 katından daha fazla olan toplam seyirci sayısı bu yıl Italya'da yapılan 52 maçı izleyenleT toplanarak bulunmuş. Afrika ve Çin'de büyük ilgi FlFA'nın 2002 Dünya Kupası evsahipliği için önerdiği Çin'de futbola ilginin artış gösterdiği be- lirtiliyor. Yapüan araştırmaya göre İtalya 90, Çirf de 140 milyon aileye ulaşmış. Bu sayı Çin'de te- levizyonu olan evlerin Wt 63'ünü oluşturuyor. Di- ğer beklenmedik artış ise Afrika kıtasında görül- müş. FlFA'nın açıklaması "Kamerun'un çeyrek fınale yfikselmesi ve 'Afrika Aslanlarf olarak anılması futbolun bu kıtada benimsenmesine ya- ntrlı oldu" şeklinde. Araştırmanın ilginç sonuç- lanndan biri; Dünya Kupası finallerine katılan ABD'de Dünya Kupası'mn sadece 390 milyon toplam seyirciye ulaşmıs olması. Kıtalara göre seyirci dağılımı ise şöyle: Asya 12.3 milyar (1986 Meksika'yı izleyenlerin yakla- şık 6 katı), Doğu Avrupa 4.4 milyar, Batı Avru- pa 3.2 milyar, Merkez ve Güney Amerika 3.3 mil- yar, Afrika 2.5 milyaı, K-Amerika 390 milyon. KISA KISA.... KISA KISA... KISA KISA... Björn Börg taşınıyor « Eski tenis dünya sıralaması birincisi tsveçli tenisçi Björn Börg, tsveç'ten Monte Carlo'ya taşınıyor. 1974 yılında kariyerine başladığında Monte Carlo'ya taşınan İsveçli tenisçi 11 yıl sonra "Kalbim Isveç'te" diyerek ülkesine geri dönmüştü. Börg, Monte Carlo'da aynı zamanda 8 yıl sonra ATP tumuvası ile tenise dönuşünu kutlayacak. Spor prensi Bubka • Sırıkla yüksek atlamada dünya rekortmeni Sergei Bubka'ya gösterdiği üstün basan ve centilmenlikten dolayı "Spor Prensi" ödülü veriliyor. tspanya'nın Oviedo kentinde verilecek olan ödülün yanı sıra Bubka'ya yaklaşık 200 milyon Türk Lirası (50 bin dolar) para verilecek. Holmes, eski günlerini arıyor • Larry Holmes eski günlerini anyor. 3 yıllık bir aradan sonra tekrar profesyonel boksa dönen eski dünya şampiyonlanndan Holmes, maçtan sonra hızını alamamış olacak ki 1981 yılında ringte karşılaştığı Trevor Berbick'in sözlerine kızarak eski rakibinı kaldığı otelin önünde yumrukladı. SPORDA DİYALOG ABDÜLKADÎRYÜCELMAN ÇOK EKSİĞİM VAR -JLarry, oyuncu olarak kendi oyunundan memnun değil. " Bir buket- bolcn için en kötü taraf, 'ben iyi bir basketçiyim' inancına kapılmaktır. Bn çok yanhş" diyoc, Larry:4 yılda 3 şampiyonluk ; 3 Cumhurbaşkanlığı Kupası 1%5'te Los Angeles'ta doğdu. Çocuk yaşta evlerinin hemen arkasındaki basketbol sahasında her Amerikah çocuk giH basketbola başladı. Kendisinden 8 yaş büyük ağabeyi gibi o da Teksas Christian Üniversitesi'nden burs alarak hem eğitimıni hem de basketbolunu sürdürdü. Ancak son sömestrde, "pazarlama" bölümünde okuduğu Teksas Christian Üniversitesi'nden aynldı. Türkiye'ye 4 yıl önce gelen Larry Richard 2 yü Eczacıbaşı, 2 yıl Fenerbahçe'de basketbol oyna3ı. Kimi ayak vardır uğursuzdur, kimi ayak vardır uğurludur. Larry Richard'mki- si ise 51.5 numaradır ve galiba da uğur- lu ayaklar arasındadır. Eğer öyle olmasaydı 2 yıl oynadığı Eczacıbaşı'nda, 2 yıl oynadığı Fenerbahçe'de tam 3 kez Türkiye şampiyon- luğu, tam 3 kez de Cumhurbaşkanlığı Kupa- sı görmezdi. ' Her Amerikah çocuk gibi o da basketbola çok küçük yaşta baslamıştı ve de yine her Amerikalı basketbolcu gibi Universiteden al- dığı bursla kendi kendini yetiştirmiş, bugün- lere gelmişti. — Ayagın uğunına inananlardan mnjnm di- ye söze başlıyoruz. — Uğur değil gayret; kazanmak için gay- ret göstermek yeter. Bir de kıskanç olmaya- caksınız. Kıskançlık, sporda amaca giden yol- da bir engeldir. — Yani başannın sırn bunlar mı? — Bir takım içinde uyum çok önemli bir unsurdur. Buna ben bir de basketbola olan sevgimi eklemek isterim. Zayıf noktalanmı sü- rekli idmanlarla gidermeye çalışıyonım. Dur- madan dinlenmeden çalışmak ve daha iyi olmak için. Rakip kim olursa olsun her maç benim için yepye- ni bir olaydiT. Her maçta mutlaka bir ek- sik vardır. Onu bulmak ve gidennek... Işin püf noktası bu. — Eksiklerimi ta- mamlamaya çalışıyo- nım dediniz. Eksik yanlannız çok mu? — Oyuncu olarak kendi oyunumdan memnun değilim. O kadar çok eksiğim var ki. Bir basketbolcu için en kötü taraf 'ben iyi bir oyuncuyum' inan- cına kapılmaktır. Bu çok yanlıştır. O zaman gayret diye bir olay kalmaz. Ve her geçen gün geriye gidersiniz. — En büyuk eksigi- niz hficumda mı, sa- vnnmada mı? — Rakibe göre deği- şiyor. Bazen iyi savun- ma yapmam gerekiyor, bazen hücum ribaun- duna ağırlık vermem gerekiyor. Bu arada en güçlü yönümü söyleye- yim; ribaund. — Sizin scoutunuzu gördüm. 3'lük tek aü- - şmız yok. Hatta teşebbüsünüz bile yok. Ne- den 3'lük atısı hiç denemiyorsunuz? — Fenerbahçe'de 3'lük atan o kadar çok oyuncu var ki, bana gerek yok. Ben pota al- tında avlanıyorum. — Fenerbahçe'nin attığı toplam sayuann yüzde 25'ini yapmışsınız. Fenerbahçe'nin oyu- nuna da katkımz vüzde 25 mi? — öyle düşunmüyorum. Biz takım oyunu oynuyoruz. Ben eğer güçlü rakiplere karşı pota altında iyi savunma yapıyorsam sayı peşinde koşmuyorum, ama görevimi çok daha iyi ya- pıyorum demektir. Yani sayı yapmak takıma katkıda bulunmak demek değjldir. — Bn sezon en zorlandığınız maç han- gisiydi? — Doğrusu hepsiydi. Her maçı final maçı gibi oynadık. Ancak tsparta'da oynadığımız maç gerçekten çok zordu. Korkuluydu. — Stresten dolayı mı? — Stres vardı muhakkak. Ama ben o maçta çok yorgundum. Bir de şut atarken hep kor- ku içindeydim. Eün titrememesi gerekir. Bas- ketbolda korkunun yeri olmamalı. Bir de ka- famza taktınız mı yandınız. Ben o maçta kor- kuyu yaşadım. Antalya'da ise öyle değildi. Se- rum yaptılar, maça öyle çıktım. Zaten Hüs- nü o gün bana pek iş bırakmadı. — Biraz da eski yülara dönelim. Türkiye^ ye gelişiniz nasıl oldu? — Ben, Pete Williams (F.Bahçe'de ve son- ra G.Saray'da, son olarak da Tofaş'ta oyna- yan ABD'li basketbolcu) ile mahalle arkada- şıyız. Çocukluğumuz birlikte geçti. Hatta ben 18,19 yaşıma kadar hep Pete kadar iyi bir bas- ketçi olmayı amaçlamıştım. 4 yıl önce Türki- ye*den birileri gelmiş, Pete'i Türkiye'ye çağır- mışlar, Pete bana dedi ki: "Sen de gelir mi- sin". "Neden olmasın" dedim. Pete, Fenerbah- çe"ye geldı, ben de Eczacıbaşı'na gittim. — Desenize düşleriniz gerçek oldu. Peki da- ha önce Türkiye hakkında bir bilginiz var mıy- dı? Türkiye'nin haritada yerini biliyor muydunuz? — Biz Amerika tarihinden baskasım bilme- yiz. Türkiye'yi de Fransa'yı da Ispanya'yı da nerededir, kimse bilmez Amerika'da. Sonra ta- bii öğrendik. Şimdi Osmanlı tarihini de biraz olsun biliyonım ve tabii Ataturk'ü de... — Pete VV illiams'a karşı bu sezon 7 kez oy- nadın. Bu sizin için nasıl bir şey? — Aileme yazıyorum, onlar da şaşınyor- lar. Şimdi bir tek isteğim var, o da Pete ile aynı takımda birlikte oynamak. Bu benim belki de isteyebileceğim son şey olacak. — Amerika'nın Los Angeles'ı neresi Tür- kiye neresi?.. Üstelik çocukluk arkadaşınla karşı karşıya oynaman olağanüstu bir olay. Çocukken söyleseler inanmazdınız mutlaka. Pete W Uliams biraz içine donük, kendi halinde bir yapıda. Siz onun gibi değilsiniz. Nasıl ge- çiyor Istanbul'daki yaşanUnız? — Sosyal yaşantım gayet iyi. Ama ortalık- ta fazla görünmek de istemiyorum. Burada . herkes her şeyi başka şekilde yonımluyor. Üs- telik özel yaşantımın basketbolla kanştmlma- sını da istemiyorum. — Peki Türkiye'deki hanımlar için ne dü- şünüyorsunuz? — Sadece "nefis" diyebileceğim. — Peki tstanbul'da bayan arkadaşınız yok mn? — Yorum yok. Bu konuşma burada biter. — — — — — lehliketi soralan bıralup başka konula- ra geçelim. Türkiye'de en beğendiginiz bas- ketbolcu kim? — Bu sezon için Le- vent Topsakal. Aslında ben Fenerbahçe'nin ya- pısıaı (tabii basketbol- dan söz ediyor) beğeni- yorum. Herkes bir ek- sik dolduruyor. — Ya antrenör için ne diyorsunuz? — Benim hiç bir problemim yok, memnunum. — Biraz ABDyedo- nelim. DUnyada en be- ğendiginiz basketbolcu kimdir? — Michael Jordan. Ama Magic Johnson'- ın kazanma hırsına hayramm. Ben de Fe- nerbahçe'ye gelirken amacım, 25 yıl şampi- yonluk kazanamayan Fenerbahçe'de onlarla birlikte bir şampiyon- luk vaşamaktı. Kazan- ma hırsı müthiş bir şey. Onun için Magic Johnson diyonım. — tdeal bir basket- bolcu tipini söyleyebi- — ^ — _ _ _ ^ _ _ ür misiniz? — Yine Magic Johnson diyeceğim. Asist yapıyor, ribaund alıyor, hücumda ve savun- mada fevkalade. Uzun gibi oynuyor, kısa gi- bi oynuyor. Yani her şeyi ile dört dörtlük. Bir de kafası ile oynaması, buna kazanma hırsı- nı eklemesi. İdeal bir basketbolcu yani. — Türkiye'deki genel eksiklik konusunda gözleminiz? — Fundamental. Çok küçük yaşta antre- nörlerin bu konuda hassas davranmalan ge- rekiyor. — Amerika'da da çocuk yaştan başlanıyor. Bir de şu var, neden NBA liginde çoğnnlak siyah. Siyahlar basketbolda neden daha ba- şarılı oluyor? — Basketbol Amerika'da en ucuz spor. Her mahallede saha var. Malzemesi ucuz. Bir te- nis oynamaktan çok daha ucuz. Onun için ge- neüikle fakir ailelerin çocuklan basketbola gi- diyor. Bu bir sosyal olay. Bir neden de şu. Amerika'da her zenci çocuğun hayalinde bir Abdülcabbar yatar. Onun gibi olmak bir düş- tür. Basketbola hücumun nedeni budur. — Türkiye'yi beğeniyor musunuz desem, evet diyeceksiniz, ona hemen şunu ekleyeyim. Nesini beğeniyorsunuz? — tnsanlann her konuda yardım etme is- tekleri hoşuma gidiyor. Nedenini ben de bil- miyorum, ama her yıl yeniden Türkiye'ye dön- mek istiyorum. — Ya Türkiye'de begenmedikleriniz? — Önce trafık. Trafik bir felaket. — Fenerbahçe ile gelecek sezon için 190 bin dolara anlaştımz. Başka kulupler size 300 bin dolar önerdiler. Neden yeniden Fenerbahçe 2 ' yi seçtiniz? — Arkadaşhğunız çok iyi. Birlikte olmak- tan mutluluk duyduğum bir ortam. 30,40 bin dolar için bir başka kulübe gitmem. Çunkü Fenerbahçe Türkiye'nin en büyük takımı ve en fazla taraftan olan kulübü. Bu 30, 40 bin dolara değmez mi yoksa. Para hayatta her şey değildir. Ama sırası gehnişken şunu da söyle- yeyim. Fenerbahçe'nin seyircisi müthiş sabır- sız. Bu sabırsız oluş da takımı her zaman et- kiliyor. Fenerbahçe'de oynamak herkesin san- dığı kadar kolay bir iş değil. Ben daima zor işleri severim. Başka kulübe ghmenı 30-40 bin dolar için başka kulübe gitmem. Çünkü Fenerbahçe, Türkiye'nin en büyük kulübü. Arkadaşlığımız çok iyi. Birlikte olmaktan mutluluk duyduğum bir ortam.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle