Katalog

CUMHURİYET/10 DIŞ HABERLER 13NÎSAN1991 Rocard kurtuldu • PARİS (AA) — Fransa'da hilkümet hakkında verilen güvensizlik önergesi, parlamentoda kabul edilmedi. Başbakan Michel Rocard'ın hükümeti hakkında merkez ve sağ partiler tarafından hazırlanan güvensizlik önergesi lehinde 577 üyeli parlamentoda 261 oy verildı. İktidardaki Sosyalist Parti'nin milletvekillerınin yanı sıra 26 sandalye ile anahtar parti durumundaki Komünist Parti'ye bağlı milletvekilleri de oylamaya katılmadılar. SamsunYlaki ABD üssü kapatılıyor • WASHtNGTON (AA) — ABD Savunma Bakaaı Dick Cheney, dünyadaki Amerikan askeri üslerinden banlarının kapatılacağıru duyurdu. Kapatılacak üsler arasında Samsun'daki radar üssü de bulunuyor. Cheney, bakanlığının yeni bütçe raporunu açıklamak amacıyla düzenlediği basın toplantısında, ABD'nin askeri iletişim sisteminin yenilendiğini belirterek bu kapsamda aralarında Samsun'daki radar istasyonunun da bulunduğu bazı tesislere artık ihtiyaç kalmadığını söyledi. Cheney, Samsun üssünün araJık ayından başlayarak kapatılacağıru kaydetti. İtalya'da yeni hükümet • ROMA (AA) — Italya'da Ikinci Dünya Savaşı'nın sonundan bu yana SO. hükümetin, dün akşam, 7. kez başbakan olan Hıristiyan-Demokrat Giulio Andreotti (72) tarafından kurulduğu bildirildi. Resmi kaynaklar, başbakan ve yardımcısı dışında, yeni hükümetin otuz iki bakandan oluştuğu, hepsinin merkez sol koalisyonun beş partisinin (Hıristiyan Demokratlar, Sosyalist, Cumhuriyetçi, Liberal ve Sosyal Demokrat Partiler) üyesi olduğunu belirttiler. Aynı koalisyonla kurulan Andreotti'nin 6. hükümeti, 29 martta istifa etmişti. İran'da 148 Irak uçağı • LEFKOŞA (AA) — Irak, Körfez savaşı sırasında 148 adet Irak uçağının tran'a tahliye edildiğini bildirdi. Irak resmi haber ajansı INA'ya bir demeç veren Irak Dışişleri Bakanı Ahmet Hüseyin El-Hudai, bu uçaklarımn 115'inin askeri, 33'ünün de sivil olduğunu belirtti. Hudai, askeri uçakları, 24 adet Fransiz yapımı Mirage, 72 adet kısa adı SV ile biünen Sovyet yapımı Sukhoi ve 19 adet yine Sovyet yapımı Mig-29 olarak sıraladı. Dışişleri bakanı, sivil uçaklann da iki adet Boeing 747, bir adet Boeing 707, üç adet Boeing 737, beş adet Airbus A-310, bir adet Airbus A-300, 15 adet Sovyet yapımı İlyuşin 76, iki adet Falcon 20, üç adet Falcon 50 ve bir adet jet olduklarını belirtti. Yuva yıkan Scud • KUDÜS (AA) — Israilli bir işadamı, Tel-Aviv'in zengin mahallelerinden Savion'daki villasına geçen şubat ayında bir Irak Scud füzesinin düşmesinden sonra eşinin kendisini aldattığını ortaya çıkaran deliller buldu ve boşanma davası açtı. 40 yaşmdaki işadamı, patlama sırasında yatak odalarında karısına ait mücevher kutusunun kırıldığmı, saçılan mücevherleri toplarken karısına yazılmış lngilizce aşk mektuplarını ve bir yabancıyla çekilmiş fotoğraflarını bulduğunu söyledi. lşadamının eşi de ABD'ye yaptığı bir gezi sırasında tamştığı bir erkekle ilişkisi olduğunu itiraf etti. Üzgün koca, "Saddam Hüseyin evimi değil, ama yuvamı yıkmayı başardı" dedi. ABD DışişleriBakanı JamesBaker, Hafız Esad'ı ikna edemedi Suriyeden bölgesel konferansa retSuriye Devlet Başkanı ile beş buçuk saat görüşen Baker, Şam'da düzenlediği basın toplantısında bölgedeki 44 yılhk çatışmanm sona erdirilmesinin amaçlanmasını istedi. Dış Haberier Servisi — ABD Dışişleri Ba- kanı James Baker, Şam'da Suriyeli meslek- taşı ile birlikte düzenlediği basın toplantısın- da Körfez savasından sonra Ortadoğu ülke- lerine yaptığı ikinci "nabız yoklama" turu- nun ilk sonuçlarını değerlendirdi ve "Biraz iterleme kaydettik, ama yapılması gereken da- ha çok şey var" dedi. Suriye Dışişleri Baka- nı Faruk El Şara ise ülkesinin bölgedeki so- runlann çözümü için BM'nin etkin olduğu bir uluslararası konferans toplanmasından yana olduğunu bildirdi, Israil'in "bölgesel konferans" önerisine karşı çıktı. ABD Dışişleri Bakanı James Baker, Kör- fez savasından sonra Ortadoğu ülkelerine yaptığı ikinci 'nabız yoklama' turunun son durağı olan Suriye'de Devlet Başkanı Hafız Esad ile beş buçuk saat süren bir görüşme yaptı. Görüşmeleri "yararlı" olarak nitelen- diren Amerikalı bakan, ABD ve Suriye*nin bölgede banşa ulaşabilmek için bir pencere- nin açıldığını, bu pencereyi kaybetmemek ge- rektiği konusunda görüş birliğine vardıkla- nm söyledi. Suriye Dışişleri Bakanı Faruk El-Şara da "BM'nin 242 ve 338 sayılı kararlan çerçeve- sinde kalıcı ve adil bir barış için bölgedeki biitiin tarafların çaba harcamasını kabul et- tik. Banş konferana, BM'nin kararlannın uy- gulanması çerçevesinde gerçekleşmelidir" de- di. Şara, Suriye'nin yerel bir konferansa kar- şı olduğunu belirterek yapılacak olan bir ba- rış konferansmın BM'nin kararlarının uygu- lanmasını amaçlaması gerektiğini belirtti. Baker da gazetecilerin, "Nasıl bir konfe- rans konusunda uzlaşmaya vardınız" sonısu- na "Biçün önemli değil, önemli olan özdür" yanıtını verdi. Her iki bakan, üzerinde anlaş- maya varılan ve vanlamayan noktalar bulun- duğunu, ancak temasların sürdürüleceğini belirttiler. Adının açıklanmasını istemeyen bir ABD'li yetkili, Baker'ın turu sırasında ortaya çıkan en önemli sorunun "lsrail'in BM'nin 242 ve 338 sayılı kararlannın içerdiği "toprak kar- şılığı banş"ı kabul etmemesi ile söz konusu olan görüşmelerde ve konferans sürecinde Fi- listinlileri kimin temsil edeceği olduğunu söy- ledi. Şam'da gazetecilerin sorulannı yanıtlayan. ABD Dışişleri Bakanı, "Wastaington'nn BM'nin 242 ve 338 sayılı kararlannın uygu- lanması için ne yapacaktır" sorusu, "En iyisi tarafların oturup farklılıklan konusun- da göriişmeler yapmalannı sağlayabüecek bir çerçeve oluşturmaktır" şeklinde yanıtladı. Ürdiin katılacak Ürdün Dışişleri Bakanı Tahir Masri, ülke- sinin Ortadoğu konusunda bir banş konfe- ransına katılacağım söyledi. Masri, Cenev- re'de ABD Dışişleri Bakanı James Baker ile görüştükten sonra yaptığı açıkiamada, ülke- sinin ABD tarafından ortaya atılan yeni ba- nş sürecine ılımlı yaklaştığım belirtti. Görüşmede böyle bir banş konferansına katılacak Filistin heyetinin oluşumu konusu- nu da ele aldıklarını kaydeden Masri, Filis- tinlileri temsil için Ürdün-Filistin heyetinin kurulmasına karşı olmadıklannı ifade etti. Bu arada Suudi Arabistan'm FKÖ'ye yar- dımı kesmesi, Amerikalı yetkililer tarafın- dan, "Israil'e yönelik Araplann tavnnın defiş- tiğini gösteren bir işaret" olarak değerlendi- rildi. Sovyet TASS Âjansı ise yaptığı biryo- rumda, Baker'ın Ortadoğu gezisinin olumlu sonuçlar vermeye başladığı, "VVashington'jın ancak FKÖ ile ilişki kurduktan sonra" his- sedilir sonuçlar alabileceğini belirtti. 'DemokrasiMerkezVBaşkanı Allen Weinstein: ABD Kürtleri kullandı"ABD'de ve dünyada demokrasiyi geliştirmek için" faaliyet veren kuruluşun başkanı, Cumhuriyet'e verdiği demeçte, Nbcon yönetiminden başlayarak tüm Amerikan hükümetlerinin Kürtleri kullandığını ve sonra terk ettiğini belirtti ve " aynı şey tekrarlanmamah" şeklinde konuştu. SABETAY VAROL HALUK BAKIR AMSTERDAM — Faaliyetlerini VVashing- ton'da yürüten "Demokrasi Merkezi" adlı kuruluşun başkanı Profesör Allen VVetnste- in, ülkesinin Irak kürtleri konusunda izledi- ği politika ile Avrupa Topluluğu'nun bu ko- nudaki görüşleri arası da artık fark kalma- dığını söyledi. Amsterdam'da yapılan ve Cumhurbaşkanı Tnrgut Özal'ın da katıldığı "Küresel Panel"in Heny Kissinger'la birlik- te iki oturum yöneticisinden biri olan Weins- tein, hem ortadoğu ülkelerinin hem de Or- ta Asya cumhuriyetlerinin demokrasiye ge- çiş konusunda Türkiye'yi örnek almalan fik- rini de onayladığını belirtti. Amsterdam'da yapüan panelden sonra gö- rüştüğümüz yakın tarih uzmanı Weinstein, Sevr Antlaşması ve buna kaynak oluşturan ünlü başkan Wilson prensipleriyle ilgili so- rumuzu yanıtlarken, "Tarihten gelen tüm ulusal, kültiirel, etnik, dinsel sorunlan yeni- den sn yüzüne çıkanrsak dünyada eskisine oranla çok daha fazla savaş olur" dedi. "Amerika'da ve dtınyanın diger ülkelerin- de demokrasiyi geliştirmek" için faaliyet yü- rüten kuruluşun başkanı Profesör Weinste- in, Washington'da kamuoyunu etkileyen önemli şahsiyetlerden biri kabul ediliyor. Kürt sorunu Amerikalı tarihçiye, son zamanlarda Kürt meselesiyle ilgiü olarak Wilson prensipleri- nin ve Sevr Antlaşması'nın sık sık tartışıl- dığını anımsatarak bu konuda ne düşündü- ğünü sorduk. Yanıtı şu oldu: "Kendi kaderini tayin hakkı isteyen olns- lann olduğu ülkelerde bu konu her zaman kritik bir konu olmuştur. Ermenistan, Azer- baycan ya da Gürdstan'da olduğu gibi bir an- da su yüzüne çıkabilir. Tiflis, 1918'deki ba- ğımsızlığım ileri siirerek bağımsızlığını ilan ediyor. Ben Meksika'nın ne zaman bizden KaliforaivB ve Teksas'ı geri isteyecefini me- rak ediyorum." VVeinstein, tekrar Kürt meselesine dönerek "Konunun uzmanı degilim ve uzun vadede nasıl bir yön alacağını bilemiyonım. ama in- sani açıdan yaklaştığımızda şu manzara or- taya çıkıyor Nixon yönetiminden başla>-arak tüm Amerikan hükümetleri Kürtleri kullan- dı ve sonra terk etti. Olan oldu ama bu kez aynı şey tekrarlanmamah. Bu nedenle de Sa- yın ÖzaJ'ın tüm biikuroetlere yaptığı cağrı kar- şısında hayranlıgımı gizleyemem. Umarım çagn sadece bu panelde değil, biitun dünya- da yankı uyandınr ve imkânlan harekete ge- çirir." dedi. "Demokrasi Merkezi" Başkanı, birkaç hafta içinde Kurt mültecilerle ilgili "kolektif bir eylem" başlamadığı takdirde dünyanın yeni ve dev bir sbrunla burun bu- runa geleceğini de sözlerine ekledi. Allen NVeinstein'a Amerika'nm Körfez sa- vaşında oynadığı "koalisyonun liderliği" ro- lünden sonra Kuzey Irak'ta meydana gelen gelişmeler sırası da ülkesinin pasif kaldığım hatırlatarak bunun nedenlerini açıklamasını istedik. Yanıtı şu oldu: "Evet, Avnıpa'nın kısa btr süre için lider- ligi eie aldıgı dogru. Kürtlerin bu kadar hızlı bir şckilde ve bu kadar geniş boyutta bir ayaklanma başiatacaklanm hesaplayamamış- ük. Ancak birkaç günliik bocalamadan sonra onlara yetiştik. Artık ABD ile Avrupa ara- sında oİaya bakış açısından tam bir mutaba- kat var. Kurulması düşünülen güvenlik bölgesiyle ilgili olarak Allen Weinstein, Cumhurbaşkanı özal ve Ingiltere Başbakanı John Major'ın önerilerinin biraz değiştirilmiş biçimiyle uy- gulamaya konacağım söyledi ve bunun siya- si sonuçlanyla ilgili, "Irak'a karşı sadece as- keri tehdidin kendisi bile Irak ordusundaki bazı nnsurlann tutumlannı degiştirmeye yetebilecefini" öne sürdü. "Demokrasi Merkezi" Başkanı, Amerika'mn Irak'a yap- üğı yeni askeri tehdidin Irak'ı politika değiş- tirmeye hatta lider değiştirmeye yetebileceğini de vurguladı. Weinstein, "\fetmezse ne olur" sorumuza şu sözcüklerle karşılık verdi. "Yetmezse, Türkiye de dahil olmak iizere Batı, Avrupasıyla Amerikasıyla hatta Arap iilkeleriyle yeni ve zor secenekle karşı karşı- ya kalacaktır. Askeri olmasa da en anndan siyasi planda yeni bir koalisyon başlatmak ge- rekecektir." Ortadoğu ülkelerinde demokrasinin geliş- mesi için neler yapıhnası gerektiği konusun- da Allen Weinstein, Kuveyt'i örnek göstere- rek, "savaşan genç insanlann, yurttaşlık bi- lindne erişen iş adamlannın, serbest meslek sahiplerinin vs sadece emiri tahtına yeniden oturtmak iizere savaşmış oimayı kabul etme>eceklerini" belirtti. özal'ın paneldeki konuşmasını çok beğendiğini söyleyen Pro- fesör Weinstein, "Sayın Özal'ın ABD ile kur- duğu imüyazlı ilişki sadece kendi siyasi yan- daşlan için değil, hem Tttrk hem de Ameri- kan halklan için çok yararlıdır" dedi. Türkiye örneği Washington'un ileri gelen fikir üreticilerin- den olan ve Amerika anlammda "Hbenü" bir kişi olarak tanman Weinstein, Türkiye'nin son derece kısa bir süre içinde Batı ile Orta- doğu arasında "köprii-ulus" haline geldiği- ni bu panele gelmeden önce bilmediğini "iti- raf ederek", "Sayın Özal'ı dinledikten sonra bunun önemini kavradım. Bence Kuveytlile- rin yapması gereken Ankara'ya gelerek, tüm parti sonımlulanyla, çeşitli kişilerle görüş- mek ve deneyimlerinden yararlanmak olma- lıdur." dedi. Aynı benzetmenin Orta Asya cumhuriyetleri için daha da geçerli olduğu- nu belirten Weinstein, "Bu ülkelerden öğren- ci, gazeteci vs gibi elemanları davet ederek kendilerine Türki>e'deki sistemin nasıl işle- digini anlatmanız gerekir" tarzında konuştu. *• »ebek, dıgerierı TORUNA VEDA - Yaşlı Kürt, acının sıradanlaştıgı suurda 5 aylık tonınunu topraga ver- gibi soğngun, kötü koşullann, bu dünyanın kurbanı oldu. (Reuter) GOODYEAR USTİKLERİ T.A.Ş 31.12.1990 TARİHİ İTİBARIYLA ÖZET BİLANÇO (1000.- TL) AKTİF(VARUKLAR) CAHDÖNEM 31.12.1*90 ÖNCEKİDÖNEM 31 12.19*9 PASİF (KAYNAKLAR) CARİDÖNEM 31 12.1990 ONCEKIDONEM 31.12 1M9 •55J45 6S7 113547 483 4S2 348 C-K.M V a M Tcarı «iac^iaı (Net; 93 197 027 CH>$«K!!iVade!ıAlacaMs(NıQ 3539 825 E-S»U>|NM) 56 360194 $M 55.272172 1 0M.D22 37116 653 1634 873 «1595 67 720 418 4 846.363 38751.526 HOSA VAOEU BOSÇUB A-Fnvsal 8or<J* BT B N 1 '15909 964 ğ Bo-ç» 0-Ajınan &par ; Avanslv E-Baç ve G K 44 974 944 45439141 16 641871 Oi>wi Vviıldar I O U M N VARUKUR » Ü M Vadet Tcan A*ac*.ar|Ne:i B-Ckğv Uzuı Vade< AtacsKlat(Ne<) C-fnraai Dıxvı V M U » D-MKk> Dut» Vadıklv 1 786.273 1 737.5B1 65 47S137 53387 808 3-OjK Dum VartMv 48N A 30.912.49S 201J38.S93 2.980J915 182.67S.7et 11X86.988 64 603 323 17187 396 120 386 864 2143563 97 770889 10J48.529 E-Oğ«f Omn Va>lıklar 175814 52295 463 '092345 IUIZUN VADEU BOftÇLAR A-Fmarsal Borçlar BTcan Borçlar (Net) CCkğerUzjiVaıleıBorçaf D-Aiınan Sıparş Ava^sıar E-Borç ve GıoV Ka-'şıl klan •-ÖZSERMAYE A1-Saımay« A2-Hıssalene Tensrf Eoiemeyen Sc B-Samaye Taartıûc«ı(-| O-Ymdan Dagenen» Deger Anışı 2-ltıraMerdek, Oeger amsı 16224 436 3 288 038 7 309 942 35 626 458 5056 066 37.962 094 6141945 8 753039 3 738 4-0 17609 561 20 308 672 58690402 67 365 504 MDtaganûstû Yeöek F^etOonemKârı 6-D6n«ii Zan><-) ifYıiarZmrlan(-) 37 060 762 4 860317 8173591 35161724 4909091 612 999 37060.762 13033 798 32094.972 21 873 184 3993433 8.422420 23445 816 4909091 586 744 21 873 '84 AKTİF (VABLKLM) TOPLAUİ BİLAHÇODtPHOTLARl I-Stottaı <m « 4 * Bdanço kal4n<ai i* »91i Hgtar: 22082*804 166.935İ91 PASİF (KAYHAKLAfilTOPLU* 220824 804 166935291 SKU». *Ji •>» rratym w n* gvç^ıtofat* değvn dûfûk olan it dt&tmt pranstant uygunolmfc.(*» n m mj*|(ol tsası ıle hesapanmıjta bltMıJı Duran Variıhia Amrtamana Bta l U t Dmarl VarUte lnr yi ktaty* n GûnrJK BaKaV ?••' - »sbt e t j oran n esasla-a gore jftndan Jajtıtınny» tabı btjlnialt&dr. U M M Duin Varlmur V f 3 MevzuaımT öngö'dû^û şei> w ^l'arca nomal vt azalan takrfttv » t m i* amornmıru ato jıUmakadır c)Yabancı Para Esatl< KatentV. BHmçoda ~«vajl yabar» para «aslı aktf w pasıf kaltmlar yı>r> son gûnüm aıt T C Me<1wz Bankası divız alç kururteTûrk ü^asına çavnirrrçer 2-Bianço cartinden som orlaya çıkar v« açiKİarnaf çarvdren hususiaf 1 OcaV'99' ıQbarıy*eK«J«m Tazmfiatı avant seher ^ ç r J12 489 600e yüsseırrnşur 3-lş)etrrkenır gay^ı saü kir oraniarı Jzvnöe âremiı e&Jv buıuna^ muras«0e taimvn«fin4efcj deç^MMer 1990 yth ıçensnos yasaian ve 5 ay su r ei g r ev neoeo'yıe sene baştnoa paruaian atanan gayn ıak kâr orariv1 rrMni yğnda buydı farK ılıftjf göstermtş 'ina^sa rapv'arnr ;da görûlen zararlafa setlep o*nuştur 4-Ak* deÇerte- ûz^nde» e o w lutar 15 000 0C< MTJd - 5-Attf 4hğtriri" topiarr agona Ejtarı • 61 340 449 k*T. a- 6-UûJlefı»tden aiacvtar urfılığında «rot butınan towl> 12 457 I X I*TL «x«to« ı » 34 188 000 WTl'c» G0O0YEAR LASTİKLERIT A.Ş. 31.12.1990 TARIHİ İTİBARIYLA âZET GEUR TABLOSU (1000.-TL) 7- BlançonunpaaıMıyvalfnayantaalMlar alBanluaınnumlojpları 7 971.936 WTL b»Kr»o*r ,çn M m a l JtoeOjfi 8 616 037 I#TU*. 8- Bankalarda M m m n u ; kmasj oiaak mmcui ckn> mettağ 11 370 MHL'dır 9- Şrtatmıaı bağlı «taMılllanlar alacakla- 3 304 595 M T V * Bağlı OfbUara bctçlar ceman 18 317 192 UUl ok.p. bu mettağın 7 309 942 l*Tl sı d^er uzun vaos-. borçlar ıçamnl». bakıyts » »ısa vadeiı corçar araanoa 9crjme«wJ« Oak'a kısa varM bor; mtarı 12 228172 MTL'ö» IMadesı gaçmıs uacakler uarı 30295 I*TL , tvnia «ades gamatn; alacaUar oedeiy» ayrtar şûphsn sacaMar k $ 9 8 6 5O0MTl A-BRÛTSATIŞLAR B-SATIŞLAROAN INDIRMLER(-) C-NETSATIŞUR D-SAT1ŞURIN MALİYETK) BRÛT SAT1Ş KARIVEYA ZABASI EFAAUYETGtOEflLEftl EŞAS FAALİYET KARI VEYA ZARAfll F-DIĞEfl FAAUYETlEflDEN GRIRLER VE ICABUfl G-FMANSMAN GIOEftLEBl;-) FAALİYET KARI VEYA ZARAPI HOLAâANÛSTÛ GJC€RLEfl VE ZARARLAB(-) 0ONEM KAfll VEYA ZARAfll 1-ÛOENECEKVERâVEDIĞER YASAL YÛKÜMLÛLÛKLER NET DÛNEMKARIVEYAZARARI 0 0 0 0 T E M USHKLEfli TJtŞ. 1.1.1NH1 . « . m » DÖNEtH GEUR TABLOSU t*> NOTLAH 1 J*rmi ruddl HoUvı ıBnttfl ma>y« tnwn *• rammadd* M y « M oarça stoUan 1» hareMtı «lalama mauyei Matı ûıamlan r»u0armalaadır 2Topın «ıtam-an gKferton ç«rçavwr4« ba#ı onaKDra 6Mn*n iutac 1526144 MTLolupbu fmHt)tfifanı ıçansnd* gıd«r kaydstiılmıştr 3^«may«rSausırCjrLlunun1lMtri^v*rapo^arai^lk«wluralar'rıaWuriria29.1 1989 anh 11 u n n 1 No\ Mtjınn 23 maddssı çer^ıic» 1990 yi ıçsrısndtyatman 5 lytık g m rün«mnt * r sabtl ganal ür*tm g«J«r1«rr ûretn malryei»flşıtda Lıtuup çai^^nayan k d r i d ö r i CARİDÖNEM 31 12-990 427903 313 20019811 407883 502 355 975 063 51908439 23261746 28646 693 564.735 ' 10172757 19038.671 51133 643 P2 094 972) ÖNCEKIDÖNEM 31 12-989 387İS4 325 15497167 37'757'58 323-204 733 4855242S 17217 620 3- 334 605 157 554 •93Î7 069 12125290 12125290 7990-474 4134 816 »$ 1 löjran vartıklarrla son üç yılda garçaMcsiırien jenöen ae^eıktıOııiK uaları 1988 ylındai'264 0531411 1989 yılında 46 887205 UTH 19901 lında 70 344 564 U-TVoı- 12-OnakIığın «ay î. Sarmaye -avara 80 000 000 MTL'dr i3Onaklıkta yıl ıçntoçatsartarın orolama saysı 360 maaşiı. 1 761 saa: ucreft ve roaar 2121 maraıt !«!>• edim 5 olup, bu rakam 31 12.1990 gûnû çrt 352fflaaslı.17 46 saat ucreDı o<maA uzere loçlam 2 098 kısıdır t4-1389m 1990yıl<Biançoları Sermaye Pıyasası Kurulu'nun tlaı Tatno ve Papo-ara tı^lun tke ve Kt/aia'' Çerçevesinde oûzenlenrrsştr 15-Sermaye Pyasas Kuniu mevzuatjrta şöre. ayrılmas» zorunlu tfan «ıdem taz-nnatt karşılığı Ven^ Usti Karunuia ga r e verg mafa^ından ınd:rı(ememe*ted« &J karsH^a sDnadei ödenen vergı mıktarın n tazrr»natfl înlen ooeneceg yıliarda rransup edoieceŞ gonjşunder ^larekece. e^^e öoeoecek verg r«sabına oorç ve vergı nasrafı ^ıesaO'na aacan yazı -ias uygulanias a dan Sermaye Pyasas- Kjrukı ılkden-ıe uımak ve B^ançoyu daha da reHeşlrmek gayesıye 1990yt<vicavaz9eç>mış ve1969y<i< rakaHan da bu esasa gve duzetdlmsşli' BAĞIMS1Z OENETÇI RAPORU GOODYEAR LASDKLERI T.A.Ş'MN 1990 VE 1989 HESAP DÖNEMIERINE AIT BAĞIMS1Z DENETÇt RAPORU Gooflıeaı UsliRİeri T A.Ş ••vp 3- Aral* 1990ve I989lamen oba"yle dûzenlenmş ttıançoıa'ıiı vebuîarıh'e sonaefef hesap döner-ienne aı: gel'r.tonaloni sa^fları1 mairyetı tablolanrı ve dgıh cipnofları <ncetemış bukjnuvorjz lrce«memz genel Itabul görmCs denecterne ike esas ve sancariarına uygun otaran yapıliitş ve dolayısry a fresm ve şjemlene ı^ıl olarak muhasebe kayıüannn konlrotj ue ge**e«üı görduğû^ûz dığer deneDeme yöntem ve tekrvklennı ı G6>üsj"iü2e gö-e yuiarıda söz konjsu e*«n r-al atnola- Gooayea' Lasnklen T A Ş r>r î ı Aral.k 1990 ve 1989 tanNenideıt gerçek maı durj-\jnu ve ou ta'thie'Ce sona e^er hesaodöne'-le'ineatge'çekiaalye- so"w?ann Se— Pryasaa Kurmu teonj«ınd» beiırtlen jenei kaoui göinijş mufaseoe 1 keıerme uyçur »arak dogru &r yaraimaktadır Basaran Serbest Muhasabec MalıMûşavi'iıkA.Ş a-^embetol Pnce Wa9r*iouse TFMaroAno.SMMI btanoul 22 Şubat 1991 DlŞBASINDÂN €t Vlonit ABD, Kürtlere destek veriyor 10 nisan günü Beyaz Saray tarafından Bağdat'a gönderilen uyarı ve Ortadoğu turunda bulunan James Baker'ın çevresinden aynı merkeze uygulanan baskı, Irak'ın kuzeyinde zaten 'de facto' kurulmuş bulunan korumah Kürt bölgelerine yeşil ışık yakmış bulunuyor. Beyaz Saray sözcüsü Marlin Fitzwater'ın "Sığınak arayan halklar nerede bulunuyorlarsa bu halklarla bulunduklan yerlerde ilgilenmek zorundayız" sözlerine bir başka Amerikalı yetkili şu eklentiyi yaptı: "BM'nin 688 numaralı karan gereğince yardun kuruluşlan olay yerinde zorlukla karşılaşmadan görevlerini yapabilirlerse, askeri bir müdahaleye gerek duyulmaz. Ama bu kuruluşlann çalışmaları herhangi bir biçimde engellendiği takdirde yeniden Güvenlik Konseyi'ne gitmek kaçınılmaz olur!" (12 nisan) Le Monde'dan Kürtlere uluslararası güvence Türkiye, Irak'ta bir Kürt özerk bölgesi oluşmasını, milyonlarca Kürdün Türkiye'ye gelmesinden daha yeğ tuttu. Türkiye, 10 nisanda askerlerini Irak tarafma geçirtip yüz binlerce sığınmacıyı denetim altına almaya çalıştı. Amerika tarafından Irak'ta ilan edilen yasak bölge ve Türkiye'nin Irak sınınnı açması birbkte düşünüldüğünde, bazı Kürt bölgelerini Bağdat'ın denetiminden çıkartmaya yönelik bir siyasetin ilk adımları olarak görülüyor. Irak hükümeti ise bunu kendi egemenlik haklarının ihlali olarak görmekte. Buna karşın Saddam Hüseyin'in kendi halkına yönelik şiddet eylemleri, egemenlik fikrini epey tartışmalı kıldı. Fransa Dışişleri Bakanı Roland Dnmas, Almanya'mn Avmpa'daki Yahudilere karşı eylemlerinin "insanlık suçu" kavramını ortaya çıkarttığını hatırlattı. Saddam Hüseyin'in Kürtlere kötü davranışı da insan haklannın geniş çaplı ihlalini önlemek amacıyla "müdahale görevi" kavramının kabul görmesini gundeme getirmektedir. Türkiye sınınnda Gazze Şeridi'nin bir benzerinin Kürtlere önerilmesi, yapılacak işlerin asgarisidir. Ingiltere'nin önerisi Irak Kürdistanı'mn bir bölümüne "uluslararası konıma" güvencesi vermeye yakın bir anlam taşıyor. Başkan Bush ise şu sırada tam bir orta yol siyaseti izlemekte. Irak Kürtleri için bir güvenlik alamna resmen kalkışmayacak, ama askeri müdahale tehdidini sürekli sıcak tutarak Bağdat'ın Kürtlere daha insani davranmasmı sağlamaya çalışacak. Bu, kaygan bir yamaçtır. Bu kaygan yamaçtan aşağı kayılıp kayılmayacağı, Irak ordusunun Kürtlere, bundan sonraki tutumu belirleyecek. (12 nisan)