Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET/4 HABERLER 10NİSAN1991
Inönü, Kuzey Irak sınırında insanlıkfaciası yaşandığını söyledi
Askeri mtidahalenin sonuçları
Üaratı
özffürlüğü
• ANKARA (AA) — PEN
Yazarlar Derneği yeni
Başkanı Şükran Kurdakul,
"TCK'nın 142. maddesi
yazarların yaratı
özgürlüğünün önünde en
büyük engeldir" dedi.
Kurdakul, PEN Yazarlar
Derneği olarak düşünce ve
yaratı özgürlüğünün
önündeki tüm engellerin
kaldınlrnası için yapılacak
çalışmalara katılacaklannı
söyledi. Kurdakul,
"Onümüzdeki günlerde
yoğunlaşacak anayasa
tartışmalarına geniş biçimde
katılacağız. Yaşadığımız
sorunların temelinde,
düşüncenin ifadesini ve
yaşama geçirilmesini
önleyen. tüm yasaların
bulunduğuna inanıyoruz"
dedi.
Alınak'dan
soru önergesi
• ANKARA (ANKA) —
HEP Kars Milletvekili
Mahmut Alınak, anti terör
yasa tasarısının kontrgerilla
tarafından hazırlandığını
iddia etti. Alınak,
Başbakan Yıldırım Akbulut
tarafından yanıtlanması
istemiyle TBMM
BaşkanhğYna verdiği soru
önergesinde, tasanyı
askerlerin hazırladığı
iddialarına açıklık
getirilmesini istedi. Alınak,
tasannın "faşist ülkelerde
bile rastlanamayacak"
ölçülerde anti demokratik
olduğunu da belirterek,
Akbulut'a "Kontrgerilla
çevrelerinin telkin ve
dayatmalan ile hazırlanmış
ise sivıl olduğunu iddia
eden hükümet bu durum
karşısında görülmeyen
birtakjm güçlere boyun
eğmiş olmuyor mu?" diye
sordu.
Yeni
Denıokrasi
i& : •••
• tç Politika Servisi —
Yeni Demokrasi dergisi
tarafından dün yapılan
yazıh bir açıklamayla dergi
Genel Yayın Yönetmeni
Mehmet Ali Eser ile
Yazıişleri Müdürü Tuncer
Dilaveroğlu'nun gözaltına
alındıkları bildirildi.
Derginin merkez bürosunun
da polis tarafından
arandığını belirten dergi
yöneticileri, Eser ve
Dilaveroğlu'nun
hayatlarından endişe
ettiklerini ve işkence
gördüklerini belirlediklerini
açıkladılar.
ANKARA
(Cumhuriyet
Bürosu) —
SHP Genel
Başkanı Erdal
İnöaü, Iraklı
Kürtlerin, ülke-
lerinden kaçışının, büyük dev-
letlerin Ortadoğu'ya yaptıklan
silahlı müdahalenin bir sonucu
olduğuna dikkat çekerek "De-
mek ki uluslararası hukuk dii-
zelmedi. Daba beter bozuldu.
Bu insanlara yukandan battani-
ye atarak eski hakları verilmiş
oluyor mu?" dedi. Inönü, hâlâ
müdahaleci tutumuna devam et-
mek isteyenlerin olduğunu,
Cumhurbaşkanı Turgut Ozal'ın
ise tek başına aldığı aceleci ka-
rarlarla Türkiye'yi zor duruma
soktuğunu ve "Ortadogu'yu tek
başına yönetmek istediğuü" söy-
ledi.
Geçirdiği fıtık ameliyatından
sonra dün ilk kez SHP grup top-
lantısınm açış konuşmasını ya-
pan İnönü, dış politika ile ilgili
şu noktalar üzerinde durdu:
Kuzey Irak sınırında yaşanan
insanlık faciası karşısında kayıt-
sız kalmaya imkân yok. Basın-
da ve TV'de izlediğimiz sahne-
ler bizi insan olduğumuzdan
utandıran olaylan sergiliyor. Bu
olaya dünyanın ilgisini çekmek
için başta BM olmak üzere bü-
tün girişimlerin yapılmasını ve
devam etmesini istiyoruz.
— Bu noktaya niçin gelindi-
ği meselesi bir tarafa bırakılarak
bu insanların sorunlarına çare
bulmaya çalışmak hepimizin in-
sanlık görevi. Ama niçin böyle
bir sorunla karşı karşıya kaldı-
ğımızı düşünmek de görevimiz-
dir. Bugün hâlâ görüyoruz, bu
sorunu insancıl yönden çözecek
öneriler yapmak yerine, bu so-
runu ortaya çıkarmış olan mü-
dahaleci, maceracı tutuma de-
vam etmek önerileri yapılıyor.
Yanlış yapüklarını söylemeden san krizden önce yığılmamıştı.
aynı yolda devam etmek isteyen- Bunlar askeri müdahaleden son-
ler var. Ama so'run böyle çözül- ra ortaya çıktı. Demek ki ulus-
mez. lararası hukuk düzelmedi. Şim-
di dağlarda, taşlarda, vadilerde
hayatlannı korumaya çalışan in-
sanlara yukandan battaniye ata-
— Kuveyt sorununu uluslara-
rası hukuk kurallan için çözmek
gerektiğini, savaşla çözülmek is-
tenirse daha büyük sorunlar çı-
kacağını söylemiştim. Eleştiri
konusu oldu. Ama şimdi görü-
yorsunuz; uluslarası hukuku dü-
zeltmek için yola çıkan büyük
güçler, Ortadoğu'daki insanlara
nasıl bir huzur getirdiler? Bugün
Örtadoğu'da yaşayan insanların
hakları müdahale yapılmadan
öncekine göre daha rru iyi koru-
nuyor? Sınırlara milyonlarca in-
rak eski hakları verilmiş oluyor
mu?
— Örtadoğu'da hukuksal bu-
nalımı çözmek isteyenler önce
kendi ekonomik çıkarlarını ko-
rumaya çalıştılar. Onun için
beklemeden askeri güçlerle gel-
diler. Onlar çıkarlannı korudu-
lar, ama sonunda ne oldu? Bu
duruma gelinmesinde Irak yöne-
timinin büyük sorumluluğû var-
SHP lideri,
Cumhurbaşkanı
ÖzaPın aceleci
kararlarıyla Türkiye'yi
Ortadoğu'daki barışçı
politikasından
ayırdığını ve şimdi de
yine kimseye
danışmadan verdiği
demeçlerle
Ortadogu'yu
yönetmeye çalıştığını
söyledi.
dır. Ama BM'nin askeri güçler-
le müdahalesinin de büyük so-
rumluluğu vardır. Şimdi bunu
da düzeltmek için askeri müda-
haleden söz edenlere şaşıyorum.
— Hükümetimiz büyük telaş
içinde, bütün dünyayı bu soru-
na çözüm aramaya çağınyor.
Ama bu noktaya nasıl geldiği-
mizi de hükümetimizin düşün-
mesini istiyorum. Sayın Ozal,
aceleci kararlarıyla bizi Ortado-
ğu'daki barışçı politikamızdan
ayırdı. Müdahaleci, maceracı bir
tavra soktu. Şimdi onun getir-
diği sorunlan çözecek havası
içinde işi daha beter kanştıran
bir havada ve yine kimseye da-
Demirellrak sınırında bekleyenlerin mülteci olarak alınmasını önerdi
Tampon bölge vahim neticeler doğunırANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) — DYP Genel Baş-
kanı Süleyman Demirel,
Saddam'dan kaçan Kuzey ı
Iraklılar için sınırda tampon I
bölge oluşturulması önerisi-'
ne karşı çıktı. Tampon böl-
genin vahim neticeler doğu-
racağını bildiren Demirel, kaçanların ülke-
lerine dönünceye kadar mülteci olarak alın-
masını istedi.
Süleyman Demirel, dün DYP gmbunda
yaptığı konuşmada, uygulanmak istenenin
Lübnan modeli olduğunu bildirdi ve şöyle
konuştu:
"Uygulanmak istenen insanların inanç ve
ırk kaynağına girip birbirlerine düşmesini
sağlamaktır. Bizim dostumuz diye baktıgı-
nız ve sanldığımz insanlar, ellerinde han-
çer olsa arkanızdan saplarlar. Hoşa gide-
cegim, seçim kazanacağım, Çankaya'da Bulgaristan'dan getene 'soydaş' dryorsunuz
oturacağım diye Türkiye'nin mukaddesle- da Irak'tan gelene 'kardeş' demiyorsunuz,
rini kullanırsanız, alacağınız oy zehir zık- diyorsanız sının açmamak ne oluyor. Bu in-
kım olsun, haram olsun. Şovenizme daya- sanlar konuştukları dil Kurtçe, Tttrkçe,
lı bir milliyetçiligi ihya ederseniz Türkiye'- Arapça ne olursa olsun bizim kardeşleri-
yi çok büyük sıkıntılara sokarsınız." mizdir. Bunlara kardeş demezseniz. aynı di-
KllVevt'İn bcdelİ " '
c u
"
a n a n
Türkiye Cumhuriyeti vatandaş-
lanna ne diyeceksiniz? Bu faeianın sorum-
Kuzey Irak'taki facianm Körfez krizinin lulan Turkiyenin mukaddeslerini anlama-
bir sonucu olduğunu belirten Demirel, Ku- mış ve bu aziz değerler üzerine kumar oy-
veyt şeyhinin yerine oturtulmasımn bedeli namışlardır". Demirel, tampon bölge öne-
olarâk, Kuzey Irak'taki insanların üzerine risini değerlendirirken ise şöyle konuştu:
Saddam'ın saünması ile karşı karşıya ka- "Tampon bölge vahim neticeler dogurur.
hndığını söyledi. Demirel, Ozal'ın 'Kuzey Bu insanlan mülteci olarak alın. Dünya ül-
Irak'taki kalkışmanın manevi sorumlusu' keleri, bu insanların ülkelerine dönmeleri
olduğunu belirtti.
Bulgaristan göçü ile Irak göçünün bir
farkı olmadığını da belirten Demirel söz-
lerini şöyle sürdürdü:
"Siz açık seçik ırkçılık yapıyorsunuz.
şarünı yerine getirinceye dek kalsınlar, bu
insanlan tampon bölgeye alırsanız, ikinci
bir Filistin sorunu çıkar. Filistin kampla-
nnda çekiten sıkıntılan, bu insanlar da çe-
ker."
nışmadan hükümetin karanna
başvurmadan yine kendi karar-
larıyla TV'lere verdiği demeçler-
le bütün Ortadogu'yu yönetme-
ye çalışıyor. Bu yönetimin bugü-
ne kadar ne getirdiğini gördük.
Irak'taki insanları perişan etti.
Kuveyt'te bütün petrol kuyula-
n ateşe verildi. Peki Türkiye
bundan ne kazandı? Türkiye,
başından beri ekonomik açıdan
büyük sıkıntı çekti. Siyasi açı-
dan herkese karışmaya çalışan
müdahaleci, kimi açıdan emper-
yalist kimi açıdan kendi çıkar-
lannı korumaya çalışan belirsiz
bir politika izleyen garip bir
manzara gösterdi. Bütün bunlar
karşısında itibanmız yükselmiş-
tir diye ABD'ye giden OzaL ora-
dan onur kıncı bir şekilde iste-
diği parayı alamadan döndü.
tnönü, hükümetin getirdiği
tecil tasarısıyla ilgili görüşlerini
de şöyle ifade etti:
"—TBMM'ye gelen çok
önemli tasanlar var Ama yakla-
şım son derece sakat. Sayın Ak-
bulut, 'Düşünce özgurlügünü
gercekleştirmek için mücadele
ediyoruz' diyor. Kimle mücadele
ediyor hükümet? Muhalefet yıl-
lardır bunu istiyor. Demek ki
kendi içinde mücadele ediyor.
— Tecili getiren parlamento,
devlet, cezaevlerindeki insanla-
rı bağışlama gereği duyuyor.
Ama devlete karşı işlenen suçlan
muaf tutuyor. Yani başkalannın
başkalanna karşı işlediği suçla-
n affediyor, tecil ediyor. Bunu
devlet gücünü göstererek yapı-
yor. Devlete karşı işlenmiş suç-
lara karşı bunu getirmiyor. Bu
nasıl devlet anlayışı, yani insan-
lar birbirlerine karşı kendilerini
korurlar, ama devlet kendisini
koruyamaz.
— Devlet kendisine karşı suç
işlenmişse, suçun mahiyetine
bakmadan o insanlan artık bir
daha Türkiye*de yaşatmaz. De-
mokrasilerde böyle şey olmaz.
Demokrasi intikam reiimi değil-
dir. lnsanlann peşine düşüp on-
lan dünyaya geldiklerine pişman
etmerejimideğüdir. Tabii en iyi-
si bu tasanyı bir tarafa bırakıp
bir af tasansı getirmektir. İnsan-
lan tam manasıyla affedelim.
SHP'DE YENİIİKÇtSOSYAL DEMOKRATLARIN BİLDİRİSİ
12 Eylül ANAP düzeni sona erdirilmelidir
İç Politika Servisi — SHP'de "Yeni-
likçi Sosyal demokratlar"m hazırladık-
ları ve onümüzdeki günlerde örgüte
dağıtacaklan bildirinin bugün son bölü-
oıünü yayımlıyoruz.
SHP'nin gerek demokratikleşme ge-
rekse cumhuriyetin yeniden yapılanma-
sı projeleri birer onanm projeleridir. Par-
timizin, özellikle demokrasinin işlerliğini
sağlamada önemli iki ekonomik önleme
öncelik vermesi gerekiyor. SHP, var olan
ekonomik olumsuzluklan düzeltme,
özellikle de enflasyonu önleme amacıy-
la sermaye gelirlerini, daha yüksek oran-
da vergılendireceğini önermelidir. Yük-
sek oranda vergileme özellikle doğrudan
üretimle ilgili olmayan sermaye gelirleri
için geçerli olmalıdır.
SHP'nin toplumsal gelişme ve bireyin
özgürleşmesi açısmdan önermesi gereken
ikinci, ancak ikincil olmayan çözüm öne-
risi, kısa dönemli iş bulma alanında ol-
malıdır. Işsizlik, toplumumuzun en ağır
ve çözümü gereken sorunudur. Yetenek-
lerine uygun iş isteyen bireylerine iş sağ-
layamayan bir toplumsal yapı hastadır ve
yüzde 20 dolayında bir işsizlikle sağlıklı
bir demokratikleşme sağlanamaz.
SHP'nin ekonomik ve toplumsal ge-
lişme için önermesi gereken üçüncü pro-
je, teknolojik yenilenmedir.
Türkiye'nin sanayileşme düzeyi, iç pa-
zannın büyüklüğü ve öbür nesnel koşul-
lan, çağdaş teknolojik gelişmeleri yaka-
lanmasmı gerekli ve zorunlu kılmakta-
dır. Son yıHarın gelişmeleri, teknolojik
gelişmenin gerçek bir "güç odağı" oldu-
ğunu, uluslann geleceğe yönelik tasanm-
lannı buna göre belirlediklerini ve bu
çerçevede "ulusal" politikalar oluştur-
duklannı kanıtlıyor. Teknoloji, yalnız
üretime katkılanyla değıl, insan beyni-
nin yarancılığını geliştirmesi, giderek da-
ha da özgürleşmesini de sağlayan boyu-
tuyla büyük önem taşıyor.
Bu nedenle SHP, ANAP'ın teknolo-
jik gelişmeyi yakalama anlayışının hak
ve özgürlükler açısından da yetersizliği-
ni vurgulayarak bu süreci özerk üniver-
site, özgür bilimsel çalışma ortamı
düzleminde ele alan öneriler yapma du-
rumundadır.
SHP'nin 12 Eylül ANAP rejiminin
kurallanna göre siyaset yapmayı bir ya-
na bırakarak bu düzenin bir an önce yı-
kılmasını sağlayacak bir çalışma süreci-
ne girmesi, çözümün gerçek düğüm nok-
tasım oluşturuyor.
SHP üst yönetimi, demokrasi için da-
yanışma sürecinde, sonunda ilk adımmı
atmış ve 1990 sonlannda DYP ile ilişki-
ye girmiştir. önemli olan, bu işbirliğinin
demokrasiden yana tüm siyasal partile-
rin katılımıyla genişlemesi ve çok daha
önemli olarak içeriğinin demokratik dö-
nüşümü sağlayacak biçimde doldurul-
masıdır. SHP'nin demokrasi projesi, bu
tür bir uzlaşma duzlemine geçişi sağla-
yacak bir işlev görmeudir.
Niteliği gereği, ANAP iktidan gelecek
günlerde yeni yasadışı, demokrasiye ge-
çişi engelleyici uygulamalara yönelecek-
tir. Örneğin başkanhk sistemine dayalı
anayasa değişikliği, yeni bir olağanüstü
hal uygulaması ya da secimlerin ertelen-
mesi vb düzenlemeler her an gündeme
gelebilir. Demokrasi için güç birliği, esa-
sen işlevini yitirmiş TBMM'den muha-
lefet milletvekülerinin tümüyle aynlması,
ortaklaşa demokrasi mitingleri düzen-
lenmesi ve benzeri kitlesel araçlarla
ANAP iktidannın demokratik yöntem-
lerle yıkımını hızlandırmalıdır.
—BtTTİ—
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMETÇETİNKAYA
İç Çatışmadan
Kurtulmamn Yolu...
Sosyaldemokrat Halkçı Parti toplumsal banşın yollarını
açacak çözüm önerileri getiriyor ama bir türlü kendi içinde
bartşı, birlikteliğl gerçekleştiremiyor...
SHP'de yenilikçi kanadın hazırtadığı bildiriye göz attığı-
nızda tanıların doğruluğuna inanıyorsunuz. Bunca birikimi
olan bir siyasal partinin, neden iç çatışmalardan kurtulama-
dtğını, kavgasız, gürültüsüz bir gün geçirmediğini merak edi-
yorsunuz.
Sosyal demokratlar arasındaki bu sevgisizlik, bu çatışma,
bu iki yüzlülük daha ne kadar sürecek?
Bildirinin bir bölümüne şöyle göz atıyoruz:
— Cumhuriyetin yeniden yapılanması yalnızca eskiyen,
aşınan kurumların yenilenmesi amacına değil, bunların de-
mokratik işleyişinin sağlanmasma da yönelik olmalıdır. Bu
süreç demokrasinin kurumlaşması için de geçerlidir...
Şimdi bu süreci Sosyaldemokrat Halkçı Parti'ye de taşı-
yarak, demokrasiyi kendi içlerinde kurumlaştırmayı sağla-
malan gerekiyor. O zaman belki, o sevgisizlik, iki yüzlülük,
•kişisel çıkar ilişkileri bitecek. Yok olan değerler, yitirilen kim-
likler sosyal demokrat hareketin çizdiğı doğrultuda kişilik bu-
lacak.
SHP genel merkezi bugüne dek siyasal iktidarla müca-
dele ederken bir de parti içi muhalefetle uğraşmak zorun-
da kaldı. Ozal'ın bir koyup üç, on, yirmi almak düşlerini açık
ya da kapalı bir biçimde savunan gruba karşı oldukça hoş-
görülü davrandı. Sonunda delege seçimleri gelip çattı. Bu
kez, parti içi hesaplaşma gündeme geldi.
SHP şimdi delege seçimlerinin sonuçlarını tartışryor...
*
SHP'de yenilikçi hareketin öncülüğünü yaptığı çağdaş, de-
mokratik anayasa taslağı acaba ne zaman örgütlere götü-
rülecek ve tartışmaya açılacaktır?
Kamuoyunun sıkça
-İHpTaS^s- Bugün Türkiye'de siyasal
temierini.bekientiierini gündemi Ozal belirliyor.
bir kenara itip sait $HP Genel Sekreteri
u
e
ğ
ra^r
SO
onun
a
için Hlkmet Çetin'in deyişiyle
de kan yitiriyor. SHP "ÖZSK kamuoyunu SÜmklİ
bu iç sorunlan aşıp, yanıltıyor." O zaman, SHP
halkın sorunlarına ne ';.,__'ı r.,-.~~ı~~~;
zaman sahip ç.kacak- siyasal gundemı
tır? yakalamalıdır. Ama nasıl?
Türk haikmın de- Kendi içinde kavga ederek
» r T Z ' S S <** ^ni politikalar
SHP pnderiik etmeii- üreterek, halkın
dir. özgür sendikai istemlerine sahip
haklardan özerk üni-
versiteye, bağımsız
yargıdan bağımsız
TRT'ye halkın varlığını kanıtlayacak bir seçim yasasına
değin pek çok konuda SHP'ye görev düşmektedir...
Yenilikçi sosyal demokratlar neler istiyor?
Sanırız yukanda anlatmaya çalıştıklanmızı. Onlar, hazır-
ladıkları bildiriyle tabandan tavana dek uzanan çizgide bir-
likteliği, sevgiyi ?HP'ye getirmek çabasındalar.
İstemlerin gerçekleşmesi o denli zor değil. Olay ortada
ve yaşananlar görülüyor. Toplum yedi yıldır çeşitli kandırma-
calarla avutuluyor.
SHP iktidara gelmenin yollarını ararken demokrasiyi ku-
rumlaştırma konusundaciddi olmak zorundadır. Onun için-
de bireysel çıkarlardan uzak, içindeki sevgiyi dışarıya aktar-
malıdır.
Bildiride bir önemli nokta da şu:
— Gerçekte bu sorun yalnız SHP'nin değil, ülkenin tüm
demokrasiden yanagüçlerinin, ezilen, yoksullaşan halk kit-
lelerinin, açıklıktan, doğruluktan ve erdemden yana olan her-
kesin sorunudur...
SHP kendi içinde alternatif programlar üreterek, kurultay
hesabı yaparak bir yere varamaz. İki başlı görünüm kamu-
oyunda hiç ama hiç ilgi görmüyor. Bu görüntü kimi çevre-
lerce desteklense bile SHP'nin kan yitimine neden oluyor.
Bugün Türkiye'de siyasal gündemi Özal belirliyor. SHP Ge-
nel Sekreteri Hikmet Çetin'in deyişiyle "Özal kamuoyunu sü-
rekli yanıltıyor." O zaman, SHP siyasal gündemi yakalama-
lıdır.
Ama nasıl?
Kendi içinde kavga ederek değil. Yeni politikalar üreterek,
halkın istemlerine sahip çıkarak...
KAMUOYUNA
Bakanlar Kurulu'ndan TBMM'ye sevkedilmiş bulunan Terörle Mücadele Yasa Tasansı eğer bu biçi-
mi ile yasalaşırsa:
— İşkence yasallaşacak, teşvık edilecek ve işkenceci devlet eliyle korunacaktır.
— Düşünce suçlan yasalardan katdırılmış olmayacak, aksine terör suçu kapsamına alınacaktır.
— Basın özgurluğu katledilecek. Tüm gazeteler "Resmi Gazete" olma koşuluyla varlıklannı sür-
dürebileceklerdir.
— Savunma hakkı yok edilecek, avukat: gardiyanın deoetimine terkedilecektir.
— Tecil Yasası. cezaevlerini boşallmayacak, aksine, ülkeyi geniş bir cezaevi haline getırecek;
tecilliler için gerçek özgürlük hiçbir zaman sağlanamayacaktır. Bu yasa ile amaçlanan, terörle mü-
cadele değil, devlet terörûnün yasallaştırılmasıdır. Diyeti, "Terörle Mücadele Yasası" olan "özgürlük"
tutuklu ve hükümlülehn talebi değildir.
Bugün Türkiye'de banş aldatmaca ile değil gercekle sağlanabilir. Bunun tek yolu KOŞULSUZ
GENEL AFTIR.
İNSAN HAKLARI DERNEĞİ, MÜLKİYEÜLER BİRLİĞİ, TÜRK TABİPLER BİRLİĞİ MER-
KEZ KONSEYİ, TÜRKİYE ZİRAATÇILAR DERNEĞİ, ÇAĞDAŞ GAZETECİLER DER-
NEĞİ, NÜKLEER SAVAŞIN ONLENMESİ İÇİN HEKİMLER DERNEĞİ, EĞİTİMCİLER
DERNEĞİ, EĞİTİM-İŞ, HALKEVLERİ, ÇAĞDAŞ HUKUKCULAR DERNEĞİ, ANK. S.
MUHASEBECİLER VE MALİ MUŞAVİRLER ODASI, VETERİNER SAĞLIK TEKNİSYEN-
LERİ DERNEĞİ, ŞEL. İŞ. ANKARA 1 NOLU ŞUBESİ, TÜM-BEL-SEN, EĞİT-SEN
KAMUOYUNA
Binlerce Kiııt sığınmacı TürkiyB ve iran sıntflarında yaşama savası verıyot Saddam insanhk dışı baskılannı sürdü-
rürken yeni bir dünya düzeni kurma iddîasmda olanlar ve bütün dunya bu zulmu seyrediyof.
Biz Türkiye'nin demokratik güçleri olarak diyoruz ki:
' Bu katliamın üurdurulması tctn Biriesmıs Mılletler ve uluslararası öteki kuruluşlar acHen olayın ûzenne eğılmelı-
.... dirter
• Yüzbjntefce insanrn yaşama savsşj venSğı sınırlar hiçbir gerekçe goslenlmeksjzın açılmalıdır.
• Sığınmacıların Insar Hakları Bıldırgesı ve uluslararası hukuk kurallan uyarınca. yaşama. beslenme ve bannma
hakları gjvence altına almmalıdır.
* ZeJ-ıırli gazların ve kimyasal silahlann korttusu ve dehşeti lande stnınmızda biriker sığınmacıların yaşama savaşı
verdiği bu günlerde. başta hekımler olmak üzere tüm sağlık personelinı gönûtlü olarak bolgeye gıtmeve ve tüm kişi.
kurum ve kurutuşları ınsani yardım (ilaç. battaniye. gıda, para vs.) yapmaya çağınyoruz. Gönüllülenn Türk Tabipler
Birliği Merkez Konseyi Başkanlığı'na ve insani yardım yapacak olanlarltı İnsan Hakları Derneği Genel Başkarılığı'na
başvurmaları gerekmektedır Bu iki kuruluşumuzun adres ve telefonlan asağıdadır.
— TÜBK TABIPLEF BİRÜGl MERKEZ KONSEYİ BAŞKANLIGI, MITHAT PAŞA CAD No. 62/18, Tlf. 1183156 -
11B396a ANKARA
— İNSAN HAKLARI DERNEĞİ GENEL BAŞKANLIĞI, ME$RUTIYET CAD. No. 17T17. Tlf. 1259547. ANKARA
İNSAN HAKLARI DERNEĞİ. MÜLKİYEÜLER BİRLİĞİ, TÜRK TABİPLER BİRLİĞİ MERKEZ KON-
SEYİ, TÜRKİYE ZİRAATÇILAR DERNEĞİ, ÇAĞDAŞ GAZETECİLER DERNEĞİ, NÜKLEER SAVA-
ŞIN ONLENMESİ İÇİN HEKİMLER DERNEĞİ, EĞİTİMCİLER DERNEĞİ, EĞİTİM-İŞ, HALKEVLERİ,
ÇAĞDAŞ HUKUKCULAR DERNEĞİ, ANKARA SERBEST MUHASECİLER ve MALİ MUŞAVİRLER
ODASI, VETERİNER SAĞLIK TEKNİSYENLERİ DERNEĞİ, BEL. İŞ. ANKARA 1 NO.LU SB. TÜM-
BEL-SEN, EĞİT-SEN.
68'liler
Edirne'den Kars'a kadar
tüm 68'li sağ kalan dostlar
tekrar merhaba diyelim mi?..
27 Nisan 1991 Cumartesi
İst. Kuruçeşme Mülkiyeliler
17.30-19.00 sohbet (68Tıler vakfı ile ilgili)
19.00-23.00 yemek
Not: Giriş davetıyelerı 27 nisan günü kapıdan
alınacaktır.
KAMUOYUNA
Kürt halkının hak ve özgürlüklerine yönelik
ihlalleri, baskı ve yok etme politikalarını protesto
ediyor, Kürt halkının taleplerinin karşılanmasını
istiyoruz.
Bizler ÖZGÜR-DER KÜRT HALKI İLE
DAYANIŞMA HEYETİ olarak 9.4.1991'de sınıra
hareket ediyoruz. Tüm demokrat kamuoyunu
duyarlı olmaya cağırıyoruz.
HAKLAR VE ÖZGÜRLÜKLER DERNEĞİ
(ÖZGÜR-DER)
SEKRETERİ NİLÜFER ALCAN
Abdullah Yılmaz (ÖZGÜR-DER Başk. Yard.), Diş
hekimi Yüksel Kabaağaç (ÖZGÜR-DER Yön. Kur.
Üyesi). Ulutan Gün (Devrimci Mücadelede
Avukatlar), Murat Özdemir (Mücadele Dergisi),
Bülent Aydın (İYÖ-DER üyesi), Sadık Çelik (FOSEM),
Cevdet Aygül (İYÖDER), Nurten Kahramanoğlu
(DEMKAD Yön. Kur. üyesi), Sadiye Uyar (TAYAD
Genel Sekreteri), Akın Çapın (TAYAD üyesi), Esin
Gedik (Hemşire-Sağlık-Sen üyesi), Aysel Sürücü
(Hemşire-Sağlık-Sen üyesi), Marsel Bosunet (Avukat-
İsviçre), Harald Doombos (Gazeteci-Hollanda),
Ursula Ünsal (Gazeteci-Almanya).
SHP delegeseçimlerigrup toplcmtısmda tartışüdı'
Tbpuz'dan BaykaTa eleştiri
Mahalle delege seçimleri parti içi tartışmaları
arttırırkerrgrup toplantısında genel merkezi
destekleyen milletvekilleri ile Baykal yanlıları
tartıştı. Tarsus'ta da ilçe başkanı Ali Şanlı
partililercedövülerek ağır yaralandı. Istanbul
delege seçimlerinde de 13 mahallede
"yenileme" kararı verildi.
İç Politika Servisi — SHP
mahalle delege seçimleri grup
toplantısında genel merkez yan-
hsı ve parti içi muhalefeti des-
tekleyen milletvekillerinin tartış-
malarına yol açtı. Son kumltay-
dan bu yana Genel Başkan Er-
dal İnönü'yü destekleyen tstan-
bul Milletvekili Ali Topuz, eski
Genel Sekreter Deniz Baykal'ı
hayatında iki hata yapmakla
suçlayarak, "CHP'de genel sek-
reterttğe, SHP'de genel başkaa-
Iığa erken aday oldunnz" dedi.
Tarsus'ta da tçel Milletvekili Is-
temihan Talay'ın düzenlediği
toplaniıda Tarsus İlçe Başkanı
Ali Şanlı çıkan kavga sonunda
partililerce dövülerek ağır şekil-
de yaralandı. lstanbul'da ise il
yönetim kunılu itirazlanm ince-
lediği 9 ilçenin 13 mahallesinde
secimlerin yenilenmesine karar
verdi.
Fıtık ameliyatından sonra
dün ilk kez SHP grup toplantı-
sına katılan Genel Başkan Erdal
tnönü, milletvekilleri arasında
delege seçimleriyle ilgiü olarak
geçen sert tartışmalan izledi. Is-
tanbul Milletvekili Ali Topuz,
ilk sözü alarak yaklaşık 1,5 sa-
at konuştu. Başına kapalı geçen
toplantıda Topuz, "Garai top-
lantısı" olarak ünlenen Istan-
bul'daki görüşmelerden sonra
hakkında sürekli aleyhte kam-
panya yürütüldüğünü öne sür-
dü. Genel başkana saygı göste-
rilmesini isteyen Topuz, eski ge-
nel sekreter Deniz Baykal'ın es-
ki arkadaşı olduğunu kaydede-
rek, "tki önemli siyasi hata yap-
mışür. Önce CHP'de genel
Türban başvurusuna ret
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) — Anayasa Mahkemesi,
kamuoyunda "türban yasası"
olarak bilinen "Kadının Statü-
sü ve Sorunları Genel
Müdurlügü" kurulmasıyla ilgi-
li yasanın iptaline ilişkin
SHP'nin yaptığı başvunıyu red-
detti. Oy çokluğu ile alınan ka-
rarda, mahkemenin daha önce
türban konusunda verdiği iptal
karan karşısında, bu yasanın
türban giyilmesine olanak tam-
dığı şeklinde yorumlanamaya-
cağı sonucuna varıldı.
Anayasa Mahkemesi, iki gün
süren incelemesi sonunda,
SHP'nin açtığı iptal davasının
raportör görüşü doğrultusunda
4'e karşı 7 üyenin oyları ile red-
detti. Ancak, bu ret kararının,
türban konusuna açıklık getiren
gerekçeleri de içeren "yorumlu
ret kararı" olduğu bildirildi.
Yasanın Yükseköğretim ku-
rumlarında kılık ve kıyafetle il-
gili olarak daha önce verilmiş
her türlü disipün cezalarımn bü-
tün hüküm ve sonuçlanyla bir-
likte ortadan kaldınlmasını ön-
gören geçici 1. maddesinin iptal
istemi ise oy birliği ile reddedil-
diAnayasa Mahkemesi Başkan-
vekili Yekta Güngör Özden'in
katılmadığı oturumda, üyeler
Mustafa Şahin, Selçuk Tüzün,
Güven Dinçer ve Ahmet Necdet
Sezer ise, sözkonusu yasanın
Anayasa Mahkemesi'nin daha
önce verdiği iptal karannı geçer-
siz kıldığı gerekçesiyle yasanın
iptali yönünde oy kullandılar.
sekreterliğe, sonra da SHP'de
genel başkanlığa erken aday ol-
muştur. Aynca erken seçim ve
Sayın Ozal'ın cumhurbaşkanb-
gında izlediğiniz poUtika da
yanlıştır. Turgnt ozal'ın yaka-
sına yapışıp indirmekten söz et-
mek de yanlış olmuştur. Sayın
Fuat Atalay sürekli gend başka-
nı eleştiriyorsunuz. O halde bu
partide isiniz ne" dedi. Baykal'a
yakın milletvekilleri de Topuz'-
un konuşmasını eleştirerek, "Ne
o döndün de tnönücü mü
oldun" diye bağırdılar.
îçel'e bağh Tarsus ilçesinde
dün milletvekili tstemihan Ta-
lay'ın ilçe merkezinde düzenle-
diği basın toplantısında kavga
çıktı. Talay, Tarsus'un Yeşil
mahallesindeki üye Ustelerinin
tüzüğe aykın olduğunu beürte-
rek, "Bu listeye itiraz
ediyorum" dedi. Tarsus İlçe
Başkanı Ali Şanlı, askıya çıkar-
ülan listelerin tüzüğe uygun ola-
rak hazırlandığını ve genel mer-
kez tarafından da onaylandığı-
nı söyledi. Şanlı'nın konuşma-
sına Talay'a yakuı olduğu bil-
dirilen Tarsus eski ilçe yönetim
kunılu üyesi Koç Ali Badem
müdahale edince ortalık bir an-
da karıştı. Genel merkezi des-
tekleyenlerle parti içi muhalefeti
tutanlar arasında kısa sürede
bağınşmalarla birlikte kavga
çıktı. ilçe Başkanı Ali Şanlı kı-
nk şişeler ve kafasına atılan kül
tablası ile ağır yaralandı. Şanlı
partililerce Omer Sayar Hasta-
nesi'ne kaldınlarak tedaviye
almdı. Olay sırasmda bir parti-
li de bıçakla yaralanarak aynı
hastanede tedaviye alındı. Mil-
letvekili tstemihan Talay'ın
olaydan sonra bir grup partiliyle
birlikte Mersin'e gittiği beürtil-
di.SHPtstanbulil yönetim ku-
nılu önceki akşam yaklaşık 8 sa-
at süren bir toplantı yaparak ni-
sapsız delege seçimlerine yapılan
itirazları inceledi. 9 ilçenin 13
mahallesinde yeniden oylama
yapüması kararlaştınldı.