Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/14 HABERLERİN DEVAMI 3 ŞUBAT 1991
Kitlesel imha tehdidi
(Baftara/ı l. Sayfada)
dcnildi. Gazete,
AnMHtm'm Halti keıtİH
Ink'n
de sa-
vundu.Ba$dat Radyosu ise sivil
halkın bulunduju bölgelcre 18
yeni saldın düzenlendiğini bil-
dirdi.
Kimyasal misüleme
ABD Savunma Bakanı Dick
Cheney, Saddam Hûscyin kim-
yasal silahlaria saldırdığı takdir-
de lsraü'ın konvansiyonel
ofanayan silahlarla karşıhk vere-
bileceğini söyledi. Cheney,
CNN'de dün gece yayımlanan
röportajda Saddam HUseyin'in
kimyasal silah kullanma olası-
hguun bulunduğunu, boyle bir
durumda özellikle Israil'in ay-
oı şekilde misilkmede bulunma-
sının gtlndeme gelebıleceğini
bdinti. Cheney, kimyasal saldı-
nya ABD'nin nasıl karşüık ve-
receğine ilişkin soruya ise
"HfcMr scçcaegi 4qtamıyonız '
yamtını verdi.
ABD Baskan Yaıdımcısı Don
Q«ayie ise CNN'de daha önce
yayımlanan röportajda, "Baş-
k u B u h ' u hugi koş«l altan-
da otana oban BÜkiecr ya da
kinymsa! silah kuUaaabUecegi-
•1 MşMuaiyorum" demisti.
Hafci harekâtı
lngiliz askeri kaynakları,
Irak'ın Suudi Arabıstan'a ger-
çekleştirdiğı kara saldınsımn,
mttttefik savunma hatlannda
gedik açmaya yönelik daha bü-
yük bir tasarının parçası oldu-
ğunu belirtiyorlar. Ajanslann
bildirdiğine göre tngiliz kaynak-
lar, Suudi Arabistan'ın Hafci
kasabasının bir süre Irak birlik-
lerinin işgaünde kalmasına yol
açan Irak harekâtının, 'büyük
isüla'nın bir başlangıcı olduğu-
nu ifade edıyorlar. Tank ve top-
çu desteğindeki Irak birlikleri-
nin saldınsırun müttefik güçler-
ce püskürtülmesinin, "büyük
sakhn"yı önlediği kaydediliyor.
lngiliz askeri uzmanları,
BBC'de yayımlanan ve Irak sal-
dınsımn ele alındığı bir prog-
ramda. Hafci saldırısını, "buz-
dagının görunen ucu" olarak ni-
telendirdiler. Askeri yetkililer,
Hafci harekâtı başanlı olmuş ol-
saydı, Irak'ın Suudi topraklan
içinde önemli bir askeri merkez
elde etmis olacagını kaydettiler.
ABD'nin etkin gazetelerinden
Washington Post'ta yer alan bir
vazıda da Irak'ın Suudi Arabis-
tan'ın Hafci kentine düzenledi-
ği saldınmn, Amerikan Genel-
kurmayı'nı 'saşuttıgı' bildirildi.
Washington Post gazetesi,
kimliğini açıklamadığı askeri
yetkililere dayanarak ABD Ge-
nclkurmayı'nın Irak ordusunun
yetenekleri karşısında şaşkınlığa
düştüğünü yazdı. Gazete, Haf-
ci'ye düzenlenen ilk kara saldı-
EVtMDE
— Ailc ortamı içinde
kadın-erkek gözetmeksizin.
— Yaşlılara itinayla
bakıyorum
384 33 90
nsırun titiz bir hazırlık ve üst
dûzeyde bir eşgudüm gerektirdi-
ğini, bunun da Amerikah aske-
ri yetkilileri şaşırttığını belirtti.
Gazeteye göre Irak zırhlı birlik-
leri, Kuveyt-Suudi Arabistan sı-
rurı yakınlannda mevzilenen ilk
hattı geceleyin geçebileceklerini
gösterdiler. Oysa Irak, tran'la
yıllarca süren savaşta böyle bir
taktik uygulamamıştı.
Amerikan askeri yetkilileri,
zırhh birliklerdeki bin 500-2 bin
kadar askerin, mayınlanmış bir
bölge ile Irak ileri karakollan
arasındaki bir bölgeden üstelik
de geceleyin geçmesinin tehlikeli
bir *iş' olduğunu kaydettiler.
Irak'ın yeni hazırhğı
yok
Irak'ın Hafci'ye düzenlediği
saldınmn ardından Suudi Ara-
bistan'a yönelik geniş bir hare-
kât tehlikesinin bulunmadığı
bildirildi.
Adının gizli tutulmasını iste-
yen üst düzey bir ABD askeri
yetkilisi AP'ye verdiği demecte,
Irak birliklerinin Suudi Arabis-
tan'ın kuzey sınınna doğnı kap-
samiı bir yığmak yapmasının
söz konusu oLmadığını belirtti.
Yetkili, Hafci'nin 40-48 kilo-
metre batısındaki Wafra bölge-
sinde büyütülmeyecek düzeyde
bir harekât gözlendigıni, ancak
bir işgalin söz konusu olmadı-
ğıru kaydettı.
Bombalama süriiyor
ABD öncülüğündeki mütte-
fik güçlerin Irak'ı bombalama-
yı dün de sürdürdükleri bildiril-
di. Hava saldırılannın özellikle
Basra kenti ile Irak'ın güney böl-
gelerüıde yoğunlaştığı haber ve-
rildi. lran haber ajansı IRNA,
Basra kentinde büyük patlama-
lar duyulduğunu bildirdi.
Bu arada Fransız savaş uçak-
lannın da Irak'ın Kuveyt smınn-
daki birliklerine hava akınlan
düzenledikleri belirtildi. Fransız
Savunma Bakanhğı, Fransız
uçaklarının saldınsında Ku-
veyt'teki cephane depolannın da
hedef alındığını açıkladı.
Kara savaşı kaçınılmaz
Körfez'deki İngiliz birlikleri-
nin komutanı General Peter de
la Billiere, kara savaşının yakın
ve kaçınılmaz olduğunu, ancak
bunun, hava saldırılanyla Irak'-
ın gücü zayıflatıldıktan sonra
olacağını söyledi. Billier, "Sad-
dam'ın en fazla lahribatı yapa-
cagına inandıgı anda kimyasal
silah kullanacagını duşündü-
ğiinii" de kaydetti.
Kuveyt'te mevzilenen Irak bir-
liklerinin hâlâ etkin bir savaş gü-
cüne sahip olduklan bildiriliyor.
Reuter'in, üst düzey Pentagon
yetkililerine dayanarak verdiği
habere göre Irak birlikleri, sava-
şın başından beri süren yoğun
bombardımana karşın savaş
güçlerini koruyorlar. ABD'li
General Tom Kely, Irak ordu-
sunun savaş gücünü sıfıra indi-
remedikerini belirterek"Buna
saygı duvuyonız" dedi.
Yanlış bombalama
ABD'ye ait iki savaş uçağınm
önceki gün bir Amerikan deniz
piyadesi birliğini yanlışlıkla
bombaladığı bildirildi. Ajansla-
nn verdiği habere göre önceki
gün meydana gelen olayda, Irak
birliklerini bombalamak üzere
havaianan iki Amerikan uçağı-
nın bombaJan, yanlışlıkla deniz
piyadelerinin mevzilerine düştü.
Bir kişinin öldüğü ve iki kişının
de yaralandığı olaya ilişkin so-
ruşturma yapıldığı bildirildi.
İki uçak düştü
Körfez bölgesindeki operas-
yonlara katılan Amerikan uçak-
lanndan ikisinin dün Irak uçak-
savarlan tarafından düşürüldü-
ğü bildirildi. Açıklamayı yapan
Suudi Arabistan'daki Amerikan
komutanlığı sözcüsü General
Robert Johnston, düşen iki uça-
ğın yerini bildirmedi, ancak pi-
lotların yerinin belirlenmesi ve
kurtarılması için çalışmaların
sürdüğünü belirtti. Johnston
düşen iki uçağın A-6 ve A-10 ti-
pinde bombardıman uçağı oldu-
ğunu bildirdi.
Devriyeler çatıştı
ABD birliklerinin, Suudi
Arabıstan'a sızarak kendilerini
tuzağa düşürmeye çahsan bir
Irak devriyesi ile çatıştığı bildi-
rildi. Karşılıklı tanksavar, el
bombası ve makineli tüfek ate-
şi ile 15 dakika süren çatışma sı-
rasında her iki taraftan da ka-
yıp olmadığı, ancak 82'nci Ha-
va lndirme Birliği'nin olası bir
Irak kara saldınstna karşı alar-
ma geçirildiği kaydedildi.
Irak'ın gemileri
Iraklı deniz subaylannın,
müttefik kuvvetlerin hava ve de-
nizden düzenledikleri saldırılar
sırasında gemilerini lran liman-
larına kaçırdıkları bildirildi.
Kimliğini yalnızca "Binbaşı
Ibrahim" olarak veren bir Ku-
veytli komutan, ABD donanma-
sına ait Curtsfirkateynindega-
zetecilere önceki gün verdiği bil-
gide, Uram Kasr'da bulunan
önemli bir Irak donanma üssü-
nün boşaltıldığını ve Usteki ge-
milerin 110 km doğudaki Ban-
dar Humeyni adlı lran limanı-
na gitmiş olabileceğini kaydet-
ti.
Scud saldınları
Irak dün gece biri TSİ
20.30'da, diğeri 01.35'te olmak
üzere Israil'e iki kez füze saldı-
nsı düzenledi. tsrail ordu sözcü-
sü konvansiyonel başhklı ilk
Scud füzesinin havada vunıldu-
ğunu ve parçalannın Batı Şeri-
a'ya düştüğünü, ölen ya da ya-
ralanan olmadığını belirtirken,
ChfN televizyonu ikinci füzenin
de aynı bolgeye düştüğünü bil-
dirdi. Gazetemiz yayma verildi-
ği sırada ikinci saldırıda ölfl ve
yaralı olup olmadığı ya da füze-
de kimyasal başlık bulunup bu-
lunmadığı açıklanmamıştı.
Irak, dün gece TSI 23.40'ta da
Suudi Arabistan'a bir Scud fır-
lattı. Başkent Riyad'ı hedef alan
füzenin Patriotlarla vurulduğu,
düşen parçaların bir patlama
meydana getirdiği bildirildi.
ölen ya da yaraianan olup ol-
madığına ılışkn. açıklama yapıl-
madı.
ABD'den denge planı
DENİZ KUVVETLERİ
KOMUTANLIĞI'NDA SUBAY OLARAK
İSTİHDAM EDİLMEK ÜZERE
FAKÜLTE MEZUNLARINDAN BAY
BAYAN PERSONEL ALINACAKTIR
1. GENEL:
Aşağıda açıklanan branşlarda eleman yetiştiren en az 4 yıl süreli
fakülle ve yüksek okullan kendi nam ve hesabına bitirenleı arasın-
da sınav ve mülakatla subay olarak istihdam edilmek üzere personel
ahnacaklır.
2. ALINACAK BRANŞLAR:
a. Tabip/Uzman Tabip,
b. Diş Tabibi,
c. Bilgisayar Mühendisi,
d. Gemi İnşa Mühendisi,
e. Makina Mühendisi,
f. Matematik öğretmeni,
g. Elektronik Bilgisi Öğretmeni,
h. Rehber öğretmen, (rehberlik ve psikolojik danışmanlık bölüraü)
ı. Askeri hâkim (Sadece bayan)
3. GtRİŞ ŞARTLARI:
a. Türk vatandaşı olmak,
b. Sivil ve askeri okullardan çıkanlmış olmamak veya askeri öğ-
rencilikten ilişkileri kesilmemiş olmak,
c. Sabıkasız olmak, yaptınlacak güvenlik soruşturmasından olumlu
sonuç almak,
d. T.S.K. Sağlık Yeteneği Yönetmeliginde belirtilen sağlık şartla-
rını taşımak ve sevk edileceği askeri hastaneden "SAĞLAM MU-
VAZZAF SUBAY OLUR" kayıtlı rapor almak, 2 dereceden fazla
gözleri bozuk olmamak, erkekler için en az 1.68 cm., bayanlar için
en az 1.59 cm.'den kısa olmamak, boy ve kilo arasında asırı fark
bulunmamak,
e. Lisans öğrenimi yapmış otanlar için 30, lisanüstü öğrenimini ta-
mamlamış olanlar için 35 yaşından 31 ARALIK 1991 tarihi itibariy-
le büyük olmamak,
f. Herhangi bir işte çalısmı; veya çalışıyor ise çalıştığı işyerinden
müsbet belge almak,
g. Yedeksubayhk hizmeünin bitirilmesini müteakip en geç 1 yıl için-
de müracaat etmek (lisansüstü öğrenimine başlayan ve bu öğrenim-
lerini bitirdikten sonra müracaat edeceklerde bu süre aranmayacaktır.)
h. Halen yedeksubay olanlar bağlı bulunduğu komutanlık kanalı
ile "MUVAZZAF SUBAY OLUR" kayıtlı nitelik belgesi ile bera-
ber müracaat edeceklerdir.
ı. Mühendis ve matematik öğretmeni adaylannın İYİ derecede tn-
gilizce bilmeleri gerekmektedir.
4. İSTENİLEN BELGELER:
a. Yarım kapak dosya içinde öz geçmişini ve hangi sınıftan mu-
vazzaf subay olmak istediğini belirtir dilekçede 2 adet vesikalık fo-
tograf,
b. Noter onaylı diploma veya çıkış belgesi sureti varsa lisansüstü
öğrenimine ait belge,
c. Öğretmen adayiar için pedogoji sertifikası,
d. Askerlik durum belgesi,
e. Yetkili makamlarca onaylanmiş 1 adet nüfus hüviyet cüzdanı
sureti.
5. MÜRACAAT TARİHİ
a. Giriş şartianna uygun adaylann yukanda belirtilen belgeleri posta
ile veya şahsen Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Personel Plan Teda-
rik ve Yetiştirme Daire Başkanlığı 06100 Bakanlıklar / ANKARA
adresine MART 1991 ayı sonuna kadar ulaştınlması gerekmektedir.
(Ayrıntılı bilgi ANKARA 1176250/2332 - 2932 - 2832)
b. Noksan belge gönderen veya uygun nitelikte olmadığı halde mü-
racaat edenlerin dilekçesine islem yapılmayacakur.
6. MÜLAKAT/SINAV TARİHİ:
a. Nitelikleri uygun görülen adaylara mülakat, sınav yeri ve tarihi
hakkındaki bilgiler daha sonra adreslerine gönderilecektir.
b. Yapılacak sınavlar fiziki kabiliyet testi, genel kültür ve meslek
sınavı (mühendislik branşları için Y.dil Ingilizce) ve mülakat seklin-
de yapılacaktır. Basın: 17641
UFUK GÜLDEMİR
WASHINGTON — Körfez
savaşı henüz sürdüğü ve ne sürp-
rizler getireceği tam olarak kes-
tirilemediği için Amerika. sa-
vaş ertesinde Ortadoğu'da nasıl
bir manzara özlediği konusun-
da renk vermekten kaçınıyor.
Ancak son iki hafta içinde yö-
netimden basına yansıyan ha-
berler de bu konuda boş durul-
madığını gösteriyor.
ABD'de şu ana kadar birisi
Beyaz Saray'da, diğeri de Dışiş-
leri Bakanhğı'nda olmak üzere
iki "savaş ertesi durum" çalış-
ması yürütüldüğü biliniyor. Be-
yaz Saray'daki çalışma ekibine
Ulusal Güvenlik Danışman Yar-
dımcısı Robert Gates başkanlık
ediyor. Eski CIA Direktör Yar-
dımcısı olan Gates, Beyaz Sa-
ray'ın Sovyet konulan uzmanı.
Geçen yıîlarda lran Contra
skandalına adının karışmış ol-
ması lran konusuna yabancı ol-
madığını gösteriyor. Gates'in bu
göre\« getirilmesi Beyaz Saray'ın
savaş ertesi durum çalışmasmda
hem "Sovyel ögesinin" hem de
tran'ın stratejik öneminin göz
önünde tutulduğunu gösteriyor.
Dışişleri Bakanlığı'ndaki ça-
lışmayı ise Dennis Ross yürütü-
yor. Ross, siyaset planlamadan
sorumlu ve gücünü Baker'a ya-
kın olmasından alıyor. Geçen
yıîlarda Ross'un bilgisi dahilin-
de James Baker için hazırlanan
birkaç konuşma metni, Ameri-
ka'daki İsrail lobisinin tepkisine
yol açtı.
İsrail lobisi, ABD Başkanı
Bnsh ve Baker'ın, Ronald Rea-
ean ve George Shultz'un tersine
Fsrail'e özel bir gönül bağı bes-
lemediğine inanıyor, bu yüzden
de bu ikiliye fazla güvenmiyor.
Gecenlerde Sovyet Dışişleri Ba-
kanı ile yapılan görüşmeden
sonra yayımlanan ABD-Sovyet
ortak bildirisinde Ortadoğu
konferansı için Sovyetler'e göz
kırpılması tsrail'in Bush ve Ba-
ker'a olan güvensizliğini arttırdı.
Baker'ın bugüne kadar izledi-
ği çizgi, savaş ertesi Ortadoğu'-
da "Filistin konusunun bir da-
ha diktatörler tarafından sömii-
rülmesine olanak vermeyecek
şekilde kalıcı bir çöziime
kavuşturulması" düşüncesine
sempati besledığini gösteriyor.
Dolayısıyla ABD Dışişleri Ba-
kanlığı tarafından yapılan savaş
ertesi durum çalışmasmda Filis-
tin konusunda ilginç bazı yak-
laşımlara yer verilmesi uzak bir
olasılık biçiminde sivTİlmiyor.
Bu çalışmalarda elbette Irak'-
ın savaş ertesinde nasıl bir man-
zara göstereccjrün planda yer
alıyor. Irak'ın nüfusunun önem-
li bir bölümünün Kürt kökenli
olduğu anımsanırsa Irak ile il-
gili yapılacak düzenlemelerin
Kürt konusundan soyutlanama-
yacağı ortaya çıkıyor.
ABD'nin şu ana kadar Kürt-
lerle resmi bir teması olduğu yö-
nünde somut işaret yok. Kürtİer-
le temas etmemek konusunda
Türkiye ile bir anlaşma yaptığı
yönünde de somut işaret yok.
Ancak yazılı olmayan, hiç konu-
şulmayan bir anlayış birliğinin
varlığı da yadsınmıyor. Bunlar-
dan birisi Türkiye'nin Batı yan-
lısı politikaları nedeniyle ABD'-
nin Kürt konusunu kastmaktan
uzak durması.
Yazılı olmayan, resmi olarak
belki hiç konuşulmamış, ama
dolaylı yollardan sağlanmış bir
başka anlayış birliği de ABD ile
Kürtler arasında. Bu da Kürt
halkının temel özgürlüklerine
olan taahhüt, ülkelerinde her di-
lin özgürce konuşulduğu Ame-
rikalılar, Kürtlerin temel hakla-
nndan yoksun bırakılmasını an-
lamakta güçlük çekiyor.
ABD üst yönetimi, Baker'ın
daha önce Kongre'de yaptığı bir
konuşmada ima ettiği gibi bu
krizin oölgenin bazı temel so-
runlarına çözüm getirme fırsatı
yaratacağına inanıyor. Eğer sa-
vaştan sonra Irak ayakta kala-
caksa, NVashington'un Irak'ta
Kürtlerin de temel haklarının
gözetileceği bir siyasi sistemin
çatısının kurulmasına öncülük
edeceği ortada.
ABD, Türkiye'ye "demokrasi-
siyle, serbcst piyasa ekonomisiy-
le, laik devlet yönetimiyle" böl-
geye örnek olabilecek bir model
olarak bakıyor. Bu, Baker'ın
bizzat Cumhurbaşkanı Turgut
Özal ile görüşmesinde dile getir-
diği bir görüş dolayısıyla "Türki-
ye'nin insan hakları konusunda
çok standartlı bir ülke olarak
gözükmemesinde yarar bulunu-
yor." Bunun ne anlama geldiği-
ni sorduğumuz bir yetkili bize
"Gelişmelerin ne olacağı şimdi-
den kestirilemez" diyor.
VVashington'daki hava böyle,
ama bu duyarlı denge, Amerika-
lı yetkilinin de vurguladığı gibi
önümüzdeki günlerin getirebile-
ceği sürprizlere karşı korunma-
sız durumda. Örneğin eğer sa-
vaş Bağdat'ta bir iktidar boşlu-
ğu yaratırsa bu boşluğun, Fızik
kuralları uyarınca sınırdaş ülke-
leri emeceğini ileri sürmek
mümkün. Yani Amerika'nın
özei olarak telkinine bile gerek
yok. Hatta Amerika'nın böyle
bir boşluk yaratmamak, böyle-
ce "emiş" sürecini durdurmak
için çaba gösterecegini söylemek
bile mümkün. En azından bizim
aldığımız izlenim böyle.
ABD'nin özlemi
Irak'taki olası hava boşluğu-
na karşı duyarlı ülkelerden birisi
Suriye. Bu ülke şu anda Körfez
ittifakına dahil, ancak ABD'nin
uzun vadede Şam ile çatışmaya
girişmeyeceği konusunda kimse
.garanti vermiyor. Geriye Türki-
ye ve lran kalıyor. Her iki ülke-
nin deArapolmaması Amerika
açısından ilginç bir unsur orta-
ya çıkarıyor. Zaten ABD'nin şu
anda yürütmekte olduğu savaş
ertesi durum çalışmalannda Or-
tadoğu'da sivrileceği tahmin edi-
len beş güç odağının yalnızca
ikisini Arap ülkeleri oluşturu-
yor; onlar da Suudi Arabistan ve
Mısır. Geriye kalan üç ülke de
Türkiye, lran ve İsrail; Arap de-
ğil-
ABD, her ne kadar savaş er-
tesi bölge güvenlik rejimini Su-
udi Arabistan merkezli olarak
kurmayı düşünüyorsa da Suudi
rejiminin uzun vadede ayakta
kalabileceği sanılmıyor. Bu ba-
kımdan Türkiye ve lran'ın duru-
mu uzun vadede ayrı bir önem
kazanıyor.
ABD'nin lıan ile bir düzenle-
meye girmesi zor. Çünkü lran-
lılar Irak ile kanlı savaşlarının
arkasındaki elin Amerika oldu-
funu düşunüyor. O yüzden
ran. Amerika ile deffil güvenlik
ilişkisi, diplomatik ilişki için bile
psikolojik açıdan hazır değil. Bu
yüzden Türkiye ve İsrail, ABD-
nin gözünde Saddam Hiiseyin-
den daha tehlikeli görduğü Ha-
fız Esad'ın Suriyesini dengeleye-
cek ülkeler olarak sivriliyor.
Washington, Türkiye ile İsrail
arasında daha yakın bir işbirli-
ğini her zaman özledi. Ancak il-
ginçtir ki bu ilişki gerek Ameri-
ka'daki İsrail lobisi gerek doğ-
rudan İsrail ile en çok Özal dö-
neminde gelişti. Ama bclli bir
uzaklık hep korundu.
ClA'nın uzun dönemli haber
alma dairesinin başkanlığına ka-
dar yükseldikten sonra aynlarak
Rand Corparation'a giren Dr.
Graham Fulkr ile iki yıl önce
Türkiye üzerine bir söyleşi yap-
rmştık. Fuller bu söyleşide Ata-
türk'ün zamanında Türkiye'ye
çok güzel bir elbise diktiğini,
ama artık elbisenin küçüldüğü-
nü vurgulayan bir analiz yap-
mıştı.
Türkiye'nin şu ana kadar
Özal yönetimi altındaki perfor-
mansı, Fuller'ın kehanetini doğ-
ruluyor. Bu durum ABD'nin sa-
vaş ertesi Ortadoğu dengelerini
Türkiye merkezli kuracağı anla-
mına gelmiyor. Ama Türkiye1
nin doğrudan veya dolayb ola-
rak bu dengenin önemli bir taşı
olacağını gösteriyor.
EVET/HAYIR
OKTflYAKBAL •
(Baştarafı 2. Sayfada)
"Siyasal partiler tarihi, bir ülkenin iktidaıiarının, muhale-
fetlerinin, hürriyetlennın, kısaca uygarlığının tarihidir. Siya-
sal parti yapısal baktmdan, diğer kurum ve kuruluşlardan ay-
rılır. Örgütlenmesi, disiplini, üyeleri, seçmenler ve seçtiği ki-
şiler üzerindeki etkisi, gücünü halktan almış olması, siyasal1
anlaşmazlıklarda, yine halkı en yüksek hakem olarak benim-
semesi bu farklılıgın baslıca nedenlenni oluşturur. Bu bakım-
dan siyasal partiler, kişilerin ve toplumlann en gizli yanları-
na kadar girer."
Tunaya bu dev yapıtı $u bölümlere ayırmıştı: İkinci Meşru-
tiyet dönemi, Mütareke dönemi, Ittihat ve Terakki, Cumhuri-
yet rejimi 1923-1960, Cumhuriyet rejimi 1960-1980... Yüzyıllık
bir tarih. Yüzyıllık bir yazgınm öyküsü. Tunaya'nın kttapları
kuru bir tarih anlatımı, bir belgeler toplamı değildir. Bir usta
öykü yazarının rahat ve sıkıntısız anlatımı vardır onun yazıla-
rında. Bu da Tunaya'nın sanat, edebiyat adamı niteliğinden
gelen bir özellik...
Ne yazık ki Tunaya bilim dünyamızın önde gelen, saygın
bir kişisi olduğu halde zaman zaman acı durumlarla da kar-
şılaştı. 27 Mayıs Devrimi'nin öncülerinden biriydi, Demokrat
Parti'nin baskıcı, diktacı tutumuna karşı çıkan aydınlann ba-
şındaydı. 27 Mayıs Anayasası'nı hazııiayanlardan, savunan-
lardan, yaşamı boyunca Atatürk devrimini en güzel, en inan-
dıncı biçimde yorumlayan, anlatan bir büyük aydın...
27 Mayıs olayından sonra esen birtakım çirkin rüzgârlar
sonucu bir anda kendisini 147'ler listesinde buldu. Üniversi-
teden geçeceklerini söyleyen Türkeşçi bir takımın hazırladı-
ğı listedeydi. 12 Mart'ta da Türün Paşa'nın 'rehine'lerinden
biri olarak Davutpaşa Kışlası'nda gözaltına alındı. Bütün bu
haksız, yanlış tutumlar yüreği ulus sevgisı, bilim ve sanat tut-
kusu taşıyan bir kişiyi elbetteki yaralar. Tunaya, bütün bun-
lara kar$ı gercek bir hukuk adamının gücüyle direndi. Çalıs-
malarını sürdürdü. İstanbul Üniversitesi'ne bağlı Siyasal Bi-
limler Fakültesi'ni kurarak, yıllarca bu fakültenin dekanlığını
yaparak... Ne çare ki 12 Eylül de onu buldu. Güvendiği, sev-
digi arkadaşlarının 1402'lik olmalarına katlanamavarak vak-
tinden önce görevini bıraktı. Gercek aydın olmanın, gerçek
yurtsever olmanın bedeli budur ülkemizde...
"Atatürk'le Sozleşme" adlı yazısında büyük kurtancının şu
sözünü önemle anar:
"...kabiliyetini nefsimizde göremediğimiz hususlarda igtal
ederek geçici teveccühlercelbine tenezzül etmeyiniz. Mille-
te, adi politikacılar gibi yalancı vaatlerde bulunmaktan nef-
ret ederiz. Biz böyle gafillerin hakikat gününde yeriere ka-
pandıklarını da çok gördük"
Tunaya, Atatürk'ü 'gelecekle diyalog kurmuş' bir kişi sa-
yar, şöyle der: "O, yarının insanlarıyla bir sozleşme yapmış-t i r
"
Tunaya da öyle... Anısına saygıyla...
Zam bombası sürecek(Baştarafı I. Sayfada)
nimserunesi üzerine raporda yer
alan zam önerileri kademeli bi-
çimde uygulamaya k«nuluyor.
Bugünkü aşamada petrol
ürünlerine zam yapılmasının söz
konusu olmadığı belirtilirken en
büyük sorunun ise elekrik ve Te-
kel zamlannda olduğu kaydedi-
liyor. Bir süredir yürütülen elek-
trik fiyatlanna aylık yüzde 3
oranında zam uygulamasırun tı-
kandığını ifade eden yetkililer,
Türkiye Elektrik Kurumu'nun
(TEK) sorunlannın her geçen
gün çığ gibi büyüduğünü belir-
tiyorlar. TEK'in ağır fınansman
sorunlannın çözüJebihnesi için
öncelikle elektrik fiyatlanna
yüksek oranlı bir zammın kaçı-
nılmaz olacağı öne sürülüyor.
Yüksek oranh bir elektrik zam-
mı ve tarife sisteminin yeniden
düzenlenmesinden sonra tekrar
eskiden olduğu gibi aylık yüzde
3 fiyat ayarlama programının
sürdürülmesi öngörülüyor.
Bu arada yürürlükteki şeker
satış fıyatlarıyla Türkiye Şeker
Fabrikalan AŞ'nin her gün mil-
yonlarca lira zarar ettiği bildiril-
di. Ancak aralık ayı sonundaki
zammın ardından şeker fiyatla-
nnın yeniden yükseltilmesinin
güç olduğu belirtiliyor. Piyasa-
da halen büyük bölümü ithal ol-
mak üzere 1,3 milyon ton şeker
stoku bulunuyor. Şeker zammı-
mn, stoklann erimesi ve ithalat
rejiminde yapılacak düzenleme-
lerden sonra yürürlüğe konul-
ması bekleniyor.
Yeni fiyatlarla yaprak tütün
alımlanna başlanmasuun Tekel'in
fınansman sorunlanıu daha da
büyüttüğü belirtilerek içki ve si-
gara fıyatlannın da önümüzde-
ki günlerde yüzde 20-25 civann-
da arttınlması gerektiği bil-
dirildi.
Toplusözleşme görüsmeleri-
nin tamamlanmasıyla birlikte
kömür fıyatlanmn da yüksele-
ceği belirtiliyor.
Kâgıda zam
28 Arahk 1990 tarihinde 4.8
oranında zam ile gazete kâğıdı-
nın tonunu 1 milyon 840 bin li-
radan 1 milyon 930 bin liraya çı-
karan SEKA, dün fiyatlan yeni-
den belirledi. Bugünden geçerli
olacak zam ile kâğıt ürünlerinin
fiyatlan şöyle oldu:
Eski Yeni
Fiyatı Fiyatı Artış
TL/Ton TL/Ton Yttzdesi
Beyaz Pelür 30 gr/m' (B) "":;
Gri Karton 300-840 gr/m
2
(B)
Kraft Layner Kâğıdı
120-150 grAn
J
(B)
1. Hamur Kâğıt 60 gr/m
2
(B)
Kraft Torba Kâğıdı
70-100 gr/m
2
(B)
Beyaz Bristol Karton
180-220 gr/m
J
(B)
Gazete Kâğıdı 50+gr/m
2
(B)
2. Hamur Kâğıt
60+150 gr/m
2
(B)
Hutbak Kâğıdı 25 +gr/m
2
(B)
.4.700.000 4.940.000 «K5.1
1.080.000 1.150.000 «7o6.5
1.960.000 2.100.000 %l.l
3.850.000 4.150.000 ^ 7 . 8
2.220.000 2.400.000 V08.I
2.595.000 2.830.000 <%9.0
1.930.000 2.130.000 «&10.3
2.790.000 3.080.000 %10.4
4.240.000 4.690.000 <%10.6
T.C KAYSFRİ 2'NCt SULH CEZA
MAHKEMESİ
HÜKÜM ÖZETİ
Esas No : 1990/306
Karar No : 1990/863
Davacı : K.H.
Sanık : MAHMUT ERKILIÇ: Hasan ve Şükran'dan
olma 1958 D.lu Yeşilhisar ilçesi Camikebir
Mah. Nüf. kayıtlı olup KAYSERİ
KARPUZATAN MEVKİİNDE BULUNAN
ERCÎYES SUCUKLARININ İMALATINDAN
SORUMLU MESUL MÜDÜRÜ.
Suç : Gıda Maddeleri Tüzüğüne Muhalefet.
Suç Tarihi : 25.1.1990
Sanık hakkında açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonun-
da;
GEREGI DÜŞÜNÜLDÜ: Sanığın gıda maddeleri tüzüğüne mu-
halefet suçundan TCK'nun 3%. ı'.ıad. 398mad. 72. mad. 402/1-2. mad.
3506 sa. 647/4. mad. 2 kez uyarınca sonuçıa 980.000— Lira ağır pa-
ra cezası, 6 ay süreyle curmüne vasıta kıldığı meslek sanat ve ticare-
tinin tatiline, 14 gün süreyle işyerinin kapatılmasına, aynca karar
özelinin C.Savcılığına gönderilerek büyük harflerle yazılan karar öze-
tinin kapatılan işyerinin göze çarpan bir yerine kapatma süresi ka-
dar kalmak şartıyla yapıştırılmasına.
Aynca karar özetinin C. Savcılığına gönderilerek masraflarının bi-
lahare sanıkıan alınmak üzere Ankara, İstanbul ve Izmir'de yayınla-
nan tirajı 100 binin üzerindeki bir veya iki gazete ile suç yerinde
yayınlanan mahallı bir gazetede ilanına aynca suç yerinde münteşir
mahaili bir gazetede ilanına karar verildi. 8.11,1990
Basın: 18646
T.C.
GAZİANTEP 1. SULH CEZA
MAHKEMESİ
Esas: 1989/572
Karar: 1990/990
Hâkim: Yucel Yurdakurban-19841
Kâtip: Bilal Akgün
Sanık: Fethi Çelikaslan, Mustafa oğ. 954 D.'lu Perilikaya Mahallesi
11. Cad. No: 3/B'de oturur. Fırıncı. Gaziantep.
Suç: Gıda maddeleri nizamnamesine muhalefet.
Suç tarihi: 14.2.1989
Yukanda açık kimliği yazılı sanık hakkında; sanığın üzerine aulı
müsnet suçtan TCK'nın 396, 402 ve 647 sayılı kanun maddeleri uya-
nnca 470.000 TL ağır para ve cürme vasıta kaldığı meslek ve sanatı-
nın 3 ay tatiline, cürme vasıta kıldığı işyerinin 7 gün kapatılmasına,
karar özetinin, tstanbul, Ankara, Izmir'de yayımlanan tirajı yüzbi-
nin üzerindeki bir veya iki gazetede, aynca bir mahaili gazetede ilan
edümesine ve masrafının sanıkıan ahnmasına karar verildi. 16/1/1991
Basın: 18687
İLAN
BOLU ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
Davacı Ahmet Vardur vekili tarafından davalılar Hakkı Çelik vs.
aleyhine ikame edilen menfi tespit davası sonunda;
3.10.1990 gün ve 1988/486 esas 1990/900 sayılı kararla,
Davanın reddine,
147.000 TL vekaleı Ucretinin davacıdan alınarak davalı Hakkı Çe-
lik'e verilmçsine karar verilmiştir.
Verılen karar da davacı vekili tarafından temyiz edilmişlir.
İ>bu karar ile temyiz dilekçesi galericilik yapan ve adresi tespit edi-
lemeyen davalı Veysel Bayındır'a ilanen tebliğ olunur.
(Basın: 186%)
TÜRKİYE MUHASEBE
UZMANLARI DERNEĞİ
GENEL KURUL İLANI
Derneğimizin 1989-1990 yılı OLAĞAN GENEL KURUL toplantı-
sı 23 Şubat 1991 Cumartesi günü saat 11.00'de TEŞVİKİYE Hüs-
revgerede Cad No. 21, daire 2 adresindeki dernek merkezinde ya-
pılacaktır.
Bu toplantıda çoğunluk sağlanamadığı takdirde ikinci toplantı-
nın 2 Mart 1991 Cumartesi günü saat 11.00'de Beşiktaş Barbaros
Bulvarı No 111 adresindeki İstanbul Bayındırlık ve Iskan Müdürlü-
ğü Konferans Salonu'nda yapılması kararlastırılmıştır.
Toplantı ile ilgili gündem aşağıda arz edilmıştir
Ü^elerimizin teşrifleri ehemmiyetle rica olunur.
GUNOEM:
1) Başkanlık Divanı seçimi,
2) Yönetim Kurulu ve denetçi raporlarının okunması ve görüşül-
mesi.
3) İbralar,
4) Bütçe teklifinin gorüşülmesi ve onaylanması,
5) Yönetim, Denetim ve Disiplin Kurulları asil ve yedek üye seçi-
mi, •*
6) Dilekler ve kapanış.
BURSA BİRİNCİ İÇRA DAİRESİ
MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
1990/3558
Borçlu: Türban Giyim Sanayii Ltd. Şirketi, Dere Sokak, Hanıme-
li Apt. No: 3/4 Osmanbey-Şişli
Bursa'da Nurettin Karayaka vekili avukat Doğan Arar ve Hilal As-
lan tarafından aleyhinizde 19.738.000. TL'sının tahsili hakkında ya-
pılan icra takibi sırasında tarafınıza yukanda yazılı adrese ödeme emri
tebliği çıkanlmış, bu adreste ohnamanız sebebi bila tebliğ iade edil-
miş, bilahare polis tahkikatında adresmiz meçhul kalraış olduğun-
dan ödeme emrinin tarafınıza ilanen tebliğine karar verilmiştir.
19.738.000 TL'sını icra masraflarının ödeme emrinin gazete ilan
tarihinden itibaren yirmi beş gün içinde ödemeniz, takip dayanağı,
senet, kambiyo senedi niteliğini haiz değil ise keza takip dayanağı
senet altındaki imza size ait olmadığı iddiasında iseniz yine ilan tari-
hinden itibaren yirmi gün içinde bir dilekçe ile tetkik mercii hâkimli-
ğine bildirmeniz, aksi takdirde kambiyo senedindekı imzanın sizden
sadır olacağı, ımzanızı haksız yere inkâr ederseniz senede dayanan
takip konusu alacağın °7« 40 oranında para cezasına mahkûm edile-
ceğiniz, borçlu olmadığınız veya borcun itfa veya imhal edildiği ve-
ya alacağın zaman aşımına uğradığı hakkında veya yelki itirazımz
varsa bunu sebepleri ile birlikte yirmi gün içinde icra hâkimliğine bir
dilekçe ile bıldirerek merciden itirazınızın kabulü hakkında bir ka-
rar getirmeniz, aksi halde cebri icraya devam olunacağı, yine bu müd-
det içinde İİK'nun 74. maddesigereğince mal beyanında bulunmanız
hususu tarafınıza ilanen tebliğ olunur. 11.1.1991
Basın: 18555
KAYSERİ 1. SULH CEZA
HÂKİMLİĞİ'NDEN
Esas No: 1989/469
Karar No: 1990/261
Rutubet oranı yüksek olduğu için taklit ve tağşış edilmiş sayılan
sucuk imal edip satışa arzetmekten sanık Pınarbaşı ilçesi Han kö-
yünde nüfusa kayıtlı olup halen Kayseri Karpuzatan mevkii, No: 52'de
icrai faaliyet gösteren Özdanacı sucuk imalathanesi mesul müdürü
AIi Şahin'in müsnet suçtan dolayı yargılanması sonunda, 398, 3506
sa, TCK. 402/1-2, 72 ve 647 sayılı yasanın 4/1 maddeleri gereğince
470.000.- TL. ağır para cezası ile cezalandırılmasına, 3 ay süre ile
cürme vasıta kıldığı meslek, sanat ve ticarelinin tatiline, 7 gün süre
ile işyerinin kapatılmasına karar verilmiştir.
İlan olunur. Basın: 18648
T.C GUMUŞHACIKOY SULH CEZA
MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Esas No : 1990/79
Karar No : 1990/229
Hâkim : Feridun BAHŞİ 2797!
Kâtip : Ruhi BİLGÎLİ
Sanık : Hasan Buğa, Mustafa Hüsna oğlu 1964.
Doğumlu, Amasya Merkez Direkli, Köyü Nüf.
kayıtlı, Gümüşhacıköy Hacıyahya Mah. Sargın
Sok. No: 18.
Suç : Gıda Mad. Tüzüğüne muhalefet.
Karar Tarihi: 13.11.1990
Kesinleşme : 13.12.1990
Yapılan yargılama sonunda sanığın TCK'nun 398. 647 S.K. 4,
TCK'nın 402. maddeleri gereğince 490.000 TL. A. para cezası veril-
diği, 3 ay meslek ve sanatının tatiline, 7 gün süre ile Gümüşhacıköy
1
deki Kardeşler Ekmek Fuını'nın kapatılmasına ve karar kesinleştikten
sonra karar özetinin kapatma süresi kadar olmak üzere büyük harf-
ler ile yazılarak kapatılan işyerinin göze çarpan bir yerine yapışünl-
masına karar verildiği ilan olunur.
Basın: 19001
5 KALEMDE TOPLAM 1977 ADET FRENK
GÖMLEGİ İLE 2 KALEMDE TOPLAM 766
ADET KRAVAT SATIN ALLNACAKTIR
Şartnamesi bedelsiz olarak asağıdaki adreslerden alınabilir.
1) İSKENDERUN'da Müessesemiz Tedarik ve Ikmal Müdürlüğü
2) Ankara'da Ziya Gökalp Cad. No: 80 Kurtuluş/ANKARA adre-
sindeki Genel Müdürlüğümüz.
tsteklilerin sartnamemiz esaslanna göre hazırlayacaklan 91-840/117
no.lu dosyayla ilgilidir. Meşruhaüı kapalı teklif mektuplarmı geçici
teminatlan ile birlikte en geç 28.2.1991 günü saat 14.30'a kadar Türkiye
Demir ve Çelik Işletmeleri Genel Müdürlilğü Iskenderun Demir ve
Çelik Fabrikalan Müessese Müdürlüğü İskenderun Haberlesme ve Ar-
şiv Müdürlüğü'nde bulundurmaları ilan olunur.
Müessesemiz 2886 sayılı ihale kanununa tabi olmayıp ihaleyi ya-
pıp yapmamakta veya dileğine verip vermemekte tamamen serbesttir.
Basın: 19035
İLAN
GEREDE İCRA TETKİK MERCİİ
CEZA HÂKİMLİĞİNDEN
Dosya No: 1989/36 Esas
1990/3 Karar
Müşteki Zeki Tosunoglu tarafından Sanık Mustafa Kazkondu aley-
hine yapılan şikâyet neticesinden Sanık Mustafa Kazkondu hakkın-
da mal beyanında bulunmamak suçundan dolayı llK.nun 352. mad-
desi gereğince 10 gün müddetle hafif hapis cezasına hükmedıldigi an-
cak mahkememizce verilen 18.1.1991 tarih ve 1989/2 karar sayılı hü-
küm sanığın tüm aramalara rağmen tebliğ yapılamadığından iş bu
tıükmün Sanık Zonguldak ili Devrek ilçesi Halilbeyoğlu köyü nüfu-
suna kayıtlı Asım ve Hacer'den olma 1950 doğumlu Mustafa Kaz-
kondu'ya ilanen tebliğ olunur.
Basın: 18868
ANKARA ÜNİVERSİTESİ TÜRKÇE
ÖĞRETİM MERKEZİ İSTANBUL ŞUBESİ
Türkçe ve Yabancı Dil (tngilizce) kurslanna 1990-1991 Eğitim öğ-
retim yılında devam edilmektedir. Kurslanmız hafta içi ve hafta so-
nu açılmaktadır. Kurslarımıza basvuran adayiar seviye sınavından
sonra sınıfları belirlenerek eğitüne başlayacaklardır.
Türkçe ve Ingilizce kurslarımızın başlangıç tarihleri aynıdır.
H-Şubat 1991
Adres: Inönü Cad. Bağodalan Sok. No: 18. Tel: 152 51 54
Gümüşsuyu-lstanbul