Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
25 ŞUBAT 1991 HABERLER CUMHURİYET/5
Ecevitler
Londra'ya
gidiyor
• ANKARA (AA)— DSP
Genel Başkanı Bülent
Eccvit, cşi Rahşan Ecevit ile
birlikte, Körfez bunalımı
konusunda yapılacak bir
toplantıya katılmak üzere 1
man cuma günü Londra'ya
gidecek. DSP Genel
Merkezi'nden yapılan
açıklamaya göre eski Suudi
Arabistan Petrol ve Enerji
Bakanı Zeki Yamani,
başkanı bulunduğu Dünya
Enerji Incelemeleri
Merkezi'nce düzenlenen
yuvarlak masa toplantısına
Türkiye'den DSP Genel
Başkanı Bülent Ecevit'i eşi
ile birlikte davet etti.
Londra'da 2-3 mart günleri
yapılacak toplantıda,
Körfez bunalımı ve
bunalimın olası sonuçlan
görüşülecek.
Inönü
davet edildi
• MOSKOVA (AA)—
Sovyet Komünist Partisi'nin
konuğu olarak bir haftadır
SSCB'de bulunan SHP
Istanbul tl Orgütü Başkanı
Ercan Karakaş ve il
örgütünden Prof. Tolga
Yarman, KP yetkilileriyle
temasları sonunda, SHP
Genel Başkanı Erdal
tnönü'nün Moskova'ya
davet edildiğini bildirdiler.
Karakaş ve Yarman,
temaslannı tamamlayarak
Türkiye'ye dönmeden önce
AA'ya yaptıklan
açıklamada, Moskova ve
Leningrad'daki tüm KP
yetkilileriyle yaptıklan
görüşmelerde, SBKP'nin
demokratikleşme
konusunda kararlı olduğu
izlenimini edindiklerini
bildirdiler.
Sorumlu
Kenan Evren
• ANKARA (UBA)—
DYP Genel Başkan
Yardımcısı Mehmet Dülger,
halkı ülkedeki hukuk dışı
uygulamalara karşı tepki
göstermeye çağırdı. Mehmet
Dülger, Türkiye'nin
bugünkü duruma
düşmesinde, özal gibi
birinin Türkiye'nin başında
olmasında baş sorumlunun
Kenan Evren olduğunu öne
sürdü. Dülger, Semra
özal'ın hak mücadelesi
veren kadını temsil
etmediğini söyledi. Mehmet
Dülger, Cumhurbaşkam
Turgut özal'ın son günlerde
tutumu ve gelişen olaylarla
ilgili olarak UBA
muhabirine görüşleri
açıklarken Türkiye"de
yaşanan olaylann herkese
"pannak ısırttığını" belirtti.
DYP heyeti
GAFta
• DtYARBAKIR
(Cnmhuriyet) — DYP
Genel Idare Kunılu (GÎK)
üyesi ve Adana Milletvekili
Selahattin Kıbç, GAP'taki
barajlann göl suları altında
arazileri kalacak
yurttaşların mağdur
olmasına izin
vermeyeceklerini bildirdi.
Selahattin Kılıç
başkanlığında Diyarbakır
Milletvekili Ferit Bora, GlK
Oyeleri lsmail Köse,
Mahmut Nedim Bilgiç,
Ertekin Dunrtürk ve
Abdullah Uslutürk'ten
oluşan DYP heyeti, Körfez
savaşının bölgede yol açtığı
ekonomik sıkıntılarla
topraklan GAP'ta yapımı
süren barajlann göl alanı
altında kalacak yurttaşlann
sorunlannı dinlemek üzere
Diyarbakır'a geldi.
Aslanbey
seçimi
ANAP'ın
• İZMİR (Cumhuriyet) —
Izmit'e bağlı Aslanbey
kasabasında dün yapılan
belediye başkanhğı seçimini
ANAP adayı Hasan Yılmaz
kazandı. Aslanbey
Belediyesi'nin DYP'li
başkanı Mustafa Yıldız'ın
ölümü üzerine dün yapılan
seçime 6 siyasi parti katıldı.
SHP adayı Eyüp Mut'un
partisinden istifa ederek
adayhktan çekilmesi üzerine
SHP seçimlere katılamadı.
Aslanbey'de 7 sandıkta
yapılan oylamada, geçerli
1918 oyun partilere göre
dağılımı şöyle oldu: ANAP:
949, DYP: »32, DSP: 26,
RP: 76, MÇP: 22, IDP: 13.
Inönü, Ecevit'eyine çağrıyaptu
Birleşme şahsi mesele değilAdıyaman'da konuşan SHP lideri İnönü,
"Başbakan, Özal'ın her istediğini körü
körüne yapıyor. Ben en çok Başbakan'a
üzülüyorum" dedi. İnönü, böyle bir
yönetimin padişahhk döneminde bile
görülemeyeceğini vurguladı.
ALtDOĞAN
tBRAHtM KÜÇÜK
ADIYA-
MAN — SHP
Genel Başkanı
Erdal İnönü,
'"Başbakan
Akbulut'un
Cumhurbaşka-
nı'nın her emrini körü körttne
yerine getirdigini" belirterek
"En çok Sayın Akbolut'on ha-
line üzülüyonım" dedi. tnönii,
DSP Genel Başkanı Bülent Ece-
vit'e "birleşme" çağnsını yinele-
yerek "Birbirimize numara yap-
nuuıın faydas yok. Bn şahsi me-
sdc degfl. Vatandaş istiyorsa bir-
leşmek şart" diye konuştu.
SHP lideri, Güneydoğu gezi-
sinin ikinci gününde Adıyaman
Belediyesi'ni ziyaret ederek Be-
lediye Başkanı Şevket Giirsoy'
dan bilgi aldı. Bu sırada
SHP'nin seçim otobüsünden
Cumhurbaşkam Turgut Özal'ı
"ABD'nin sesi" olmakla suçla-
yan Genel Sekreter Yardımcısı
Mefamet Mof ultay'ın konuşma-
sı, güvenlik güçlerince
"sakıncalı" bulundu. Telsizden
konuşmayı yapanın kim oldu-
ğu ve gerekli işlemlerin yapılma-
sı talimatı verildi. Ancak sivil
görevliler, Moğultay'ın Istanbul
Milletvekili oldugunu öğrenince
müdahalede bulunamadılar.
inönü, belediye binası önün-
den coşkulu bir vatandaş toplu-
luğuna hitaben yaptığı konuş-
mada, halkın direnmesi sonucu
özal'ın Türkiye'nin dış politika-
sını değjştirme isteğine ulaşama-
dığını vurgulayan İnönü, "Cnm-
hurbaşkanı her saniye fikir de-
giştiriyor. Tam bir kişisel yöne-
tinı var. Özal tek başına her is-
tedigini yapıyor. Başbakana
emir veriyor, başbakan da körü
körüne Özal'ın her sövlediğini
yerine getiriyor" dedi. Tür-
kiye'deki yönetimin "padişahhk
olmadıgını" vurgulayarak
ANAP'ın halk çoğunluğunu yı-
tirdiğini, bu nedenle Cumhur-
başkam özal'dan başka dayana-
cak gücü kalmadığıru savundu.
inönü, "Bu nedenle her gün sac-
ma sapan işler yapıyorlar. Böy-
le bir devlet yönetimi, hiçbir dö-
nemde olmamıştır. Padişahhk
dönemine gitseniz de
göremezsiniz" dedi. Daha önce
hükümetten iki dışişleri, iki sa-
vunma bakanının ayrıldığını
anımsatan İnönü, "Artık sapır
sapır dökiilüyoriar" dedi. inö-
nü, sözlerine şöyle devam etti:
"Ben en çok Sayın Akbulut^
an hattne üzülüyorum. Ama
keadisi bstedi. Hükümet olurken
'Başkasının hazırladığı kabine-
yi ilan ederseniz, sizin başba-
kamığmıza kimse itibar etmez'
dedik. Savunma bakanına bir
gün önce garanti wriyor, bir gün
sonra 'azledildiniz' diyor. Sayın
özal'ın eşi lstanbul'a il başkanı
olacak, hükumetin yansı evet di-
yor, >~ansı hayır diyor. Birbirie-
rtyle kavga edryortar. Bunlar aile
meselesidir. Herkesin eşine be-
nim saygıra var. Ama herkesin
ailesi kendi meselesidir.
tnönii halay çekti
Adıyaman'dan Malatya'ya
geçen İnönü, yol üzerindeki aşa-
ğı Burunçayır köyündeki bir ni-
şan törenine katıldı. Burada
gençlerle halay çeken tnönn'ye
köy halkı büyük ilgi gösterdi.
fnönü, Besni, Gölbaşı ve Do-
ğantepe ilçelerinde halka hitap
ederken de DSP Genel Başkanı
Bülent Ecevit'e "birteşme" çağ-
nsını yineleyerek şöyle konuştu:
"Sayın Ecevit, ben
'birieşelim' dedikce kızıyor,
'birleşmeyecefim' diyor. Birle-
şemeyecegiz diye bJrbirimize nu-
mara yapmaımzın faydası yok.
Bu benim şahsi meselem degil." DAVULCUYA PARA — SHP lideri İnönü, kendisini karşılavan davnlcuya bahşiş verdL
'Gözaltında ölümlere protesto
Tabipler Odası'ndaki toplantıda son birkaç
ayda Idris Can, Haydar Arman, Kâsam
Aras, Birtan Altunbaş ve Ali Rıza
Ağdoğan'ın gözaltındayken öldükleri
belirtildi. Toplantıya katılanlar gözlerine
siyah, ağızlarına kırmızı bant takarak
"gözaltında ölümleri" protesto ettiler.
tstanbul Haber Servisi — Ağdoğan'ın yakınlanyla çeşitli
"Gözaltında gördükleri işkence- örgütlerin temsilcileri dün dü-
ler sonucu öldükleri" ilen süru- zenledikleri bir toplantıyla göz-
len Birtan Altunbaş ve Ali Rıza lerine siyah bant, ağızlarına da
kırmızı bantlar bağlayarak ^göz-
altında ölümleri" protesto etti-
ler.
Istanbul Tabip Odası toplan-
ü salonunda düzenlenen toplan-
tıya Birtan Altunbaş'ın dedesi
Mehmet Altunbaş, Ali Rıza Ağ-
doğan'ın babaannesi Elif Ağdo-
ğan, Devlet Malzeme Ofısi bas-
kını sırasında ölen Ferit Eliuy-
gun'un annesi Saniye Eliuygun
ile aynı olayda ölen Hamdi Ay-
gül'ün annesi Fatma Aygül ve
çeşitli demokratik örgütlerin
temsilcileri, üyeleri katıldı. Izle-
yenlerin gözyaşlan arasında
"temsili işkence" gösterisiyle
başlayan toplantıda, kapatılan
Tutuklu ve Hükümlü Aileleri
Yardımlaşma Derneği (TAYAD)
Başkanı Gülten Şeşen bir konuş-
ma vaptı. Şeşen, son birkaç ay-
da Idris Can, Haydar Arman,
Kasam Aras, Birtan Altunbaş ve
Ali Rıza Ağdoğan'ın gözaltın-
dayken öldüklerini belirterek
"Mahkemeye bile çıkamadılar.
Türkiye'de insanlara yaşam hak-
TEMSİLİ tŞKENCE — Tabibler Odası'da "gözaltında olüm"lere temsili protesto ve toplanü yapddı. (Fotoğraf: Esat Pala)
kı fpnınmflz oldu. 12 Eylülie y«*
şaaaya alıştıgımız bu sureç bu-
gün tekrar gündeme geMi" de-
di.
Birlik olroak
Bu araüa çeşitli demokratik
kitle örgütü temsilcilerinin ortak
olarak yaptıklan yazıh bir açık-
lamada, işkenceye karşı gerekli
önlemler alınarak birlik olun-
ması gerektiği belirtildi. Bu ara-
da Ercan Sanboga, Necla Şim-
şek, tbrahim Kara, Metin Gün-
gördü, Güler Aslan, Salih Ar-
duç ve Ali Ekber, Fahretün, Ya-
şar, Kemal adlı kişilerin halen
gözaltında tutulduklan kayde-
dildi.
İnsanlık görevi
Insan Haklan Demeği Başka-
nı Nevzat Hdvacı da İHD Ma-
riisa Şubesi Genel Kurulu'nda
yaptığı konuşmada, "işkenceye
ve savaşa karşı çıkmanın insan-
lık görevi" oldugunu söyledi.
Helvacı, konuşmasını şöyle
sürdürdü:
"Petrol paylaşımı için en ge-
Hsmiş silahlaria sivi» halkın ve
snçsaz insanlann öldürüldügü
bir dnnyada yaşıyoruz. Haksız
savaşa bir an önce son verilme-
si tüm insan haklan savnnucu-
Imrının baş görevidir. Bugün
Türkiye'de karakollarda insanlar
ölüyor. Ardudan intihar etti de-
niyor. Bu ne biçim adli uygula-
madır ki genç insanlar yaşamla-
nnı sona erdirmeyi, karşdaştık-
ları kötü muameleye tercih ede-
biliyorlar? Bugün işkence ve sa-
vaşa karşı çıkmak güncel insan-
hk görevidir."
Ceza l&sası'na yamalı çekidtizen
TURAN YILMAZ
ANKARA — Türk Ceza Yasası'nın
tümunde değişiklık amaçlayan tasanyı,
TBMM çahşmalarını "felç edecegi" ge-
rekçesiyle gündeme getiremeyen hükü-
met, bu değişiklikleri dar kapsamlı ta-
sarılar yardımı ile gerçekleştiriyor.
Bu yolla ulkücü eylemciler ile uyuştu-
rucu madde kaçakçüan için "öol af" ni-
teliğinde önemh" ceza indirimleri getiri-
hyor. Yine bu çerçevede, özelükle yurt dı-
şındaki "politik göçmenler"in yurttaşlık-
tan çıkarılmalarına dayanak oluşturan
140. madde de yürurlükten kaldınhyor.
TBMM Genel Kurulu'nun günderr.inde
bulunan tasarı paketi, cumhurbaşkanı-
na hakaret suçlan için öngörülen hapis
cezasına ek olarak ağır para cezası ge-
tiriyor.
Adalet Bakanı Oltan Sungurlu, terör
yasası taslağını hazırlamak uzere oluş-
turulan komisyonun calışmalanru ta-
mamladığını açıkladı. Sungurlu, taslak
ile terör suçlannın aynlarak cezalannın
arttınldığını bildirdi. TCK ve diğer ya-
salardaki değişiklik çahşmalarını da
anımsatan Sungurlu, "Biz hukukumuz-
da bir iyileştirmeye gidiyonız. 'Gözaltı
süreleri aşağı çekilsin, daha iyi bir sis-
tem getirilsin' diyoruz. Ama, o söyledik-
lerimizi yapamıyoruz. Çünku o sistem-
leri teröristlere tatbik etme şansı yok. Bi-
raz da böyle bir aynm yapmak amacı
var. Yani terör dışındaki suçlar hakkın-
da dtişünürken terörle işlenen suçlan ayn
tutup onun için iyileştirme yaparken bi-
ze engel çıkarmasın. Bütün çalışmalann
amacının o oldugunu zannediyorum"
dedi.
Terör yasası konusundaki çalışmala-
nn amacının teröristlere farklı tatbikat
getirmeyi amaçladığım belirten Sungur-
lu, terör suçları için bir tanım sıkıntı-
sı bulunduğunu, bu konu üzerinde çalı-
şıldığını, konunun zaman içinde mahke-
me kararlarıyla şekilleneceğini bildirdi.
Sungurlu, şu anda af konusunda her-
hangı bir çahşmalarının da bulunmadı-
ğını söyledi.
Ulkücüye özel af
Hükümet TCK'ya ilk önemli müdaha-
leyi 13 maddede yer alan suçlardaki idam
cezalarını ömür boyu hapse dönüştüre-
rek gerçekleştirdi. Uyuşturucu madde
kaçakçılığı suçlannın yanı sıra 141. mad-
dedeki birden fazla yasadışı örgüt kunıp
yönetmek eyleminin de arasında yer al-
dığı bu değişiklikten, dosyalan TBMM
Adalet Komisyonu'nda bekleyen 61 idam
hükümlüsü yararlandı. Bu hükümlüle-
re ait dosyalar, geçen günlerde
TBMM'den çekildi. TCK'mn 70, 82, 132,
138, 141, 152, 217, 403, 406, 407,418, 439
ve 499. maddelerinden hükümlü olanlar
bu değişiklikten yararlandı.
Hükumetin bu konudaki en önemli
girişimlerinden biri de MHP ve ülkücü
kuruluşlar davalarında uygulanan 313,
314 ve 315. maddelere yönelik değişiklik
çabası oldu. Adalet Komisyonu'nda be-
nimsenen bu tasan ile "suç işlemek için
örgüt kurulması"nı yaptırıma bağlayan
313. maddede önemli ölçüde ceza indi-
rimi sağlanıyor. Bu eylemi gerçekleştiren-
ler için öngörülen 2-5 yıl hapis cezası, ta-
sarı ile 1-2 yıla indiriliyor. Bu örgütün,
siyasal ve sosyal görüşlerden kaynakla-
nan amaçlarla adam öldürmek için oluş-
ması halinde öngörülen 5-8 yıllık hapis
cezasının da 1-3 yıla indirilmesi hedef-
leniyor. Kapatılan MHP Genel Başkanı
Alpaslan Türkeş'in de ceza aldığı bu
maddedeki değişikliğin gerçekleşmesi
halinde önemli sayıdaki ülkücü eylemci
için "özel af" sağlanmış olacak.
Bu örgüte bilerek ve isteyerek yardım
edenlere verilen 1-5 yıUık hapis cezası da
tasan ile 6 aydan 1 yıla kadar hapis ce-
zası olarak belirleniyor.
Tasan, 313. maddeden yargılananlann
cezalannın belirli koşullarda üçte birden,
yanya kadar arttınlmasını öngören 315.
maddeyi de ortadan kaldırıyor.
Adalet Komisyonu'nda bu maddeler
ele alınırken ANAP Rize Milletvekili
Mustafa Nazikoğlu, 7 arkadaşı ile bir-
likte verdiği bir öneriyle 313, 314 ve 315.
maddelerden mahkûm olanların cezala-
nnın bütün sonuçlarıyla birlikte affedil-
mesini istedi. Ancak bu öneri benim-
senmedi.
Tasan, cumhurbaşkanına hakaret su-
çunu yapünma bağlayan 158. madde için
de ceza arttınmı getiriyor. Bu değişiklik,
hükümet ve devlet büyükleri ile askeri ve
yargı erklerinde çalısanlara hakaret suç-
larını yaptırıma bağlayan 159. madde
için de ceza arttırımı getiriyor. Bu deği-
şiklik, hükümet ve devlet büyükleri ile
askeri ve yargı erklerinde çalısanlara ha-
karet suçlanru yaptınma bağlayan 159 ve
268. maddelerle kişilere hakaret suçlannı
yaptınma bağlayan 480. maddeyi de
kapsıyor.
ÜĞÜGUNLERÎN KÖPÜĞÜ
AHMET1AN
layıkOlduğumuz Hükümet
Ankara'da Mevcutturi..
ANKARA — Olanlar Tay-
land'ın yeni Ankara Büyükel-
çisi'ne oldu. Dayı-yeğen kav-
gası yüzünden, geçen hafta
güven mektubunu Cumhur-
başkam Özal'a sunup res-
men göreve başlayamadı.
Yeni büyükelçi elinde
mektup beklerken Dışişleri
Bakan Vekili Hüsnü Doğan
görevden uzaklaştınldı. Dip-
lomasi geleneklerine göre
yeni sefirin güven mektubu
teslim töreninde dışişleri ba-
kanının da hazır bulunması
gerek.
Sefir, bu kez Dogan'm ye-
rine Dışişleri Bakan Vekili
oian Güneş Taner'i bekleme-
ye başladı. Ta-
ner, "Semra
ûzal'ı Seçtirme
Komitesi" aşil
üyesi olarak is-
tanbul'da kulis
yapıyordu.
Tayland Sefiri
kulağı Taner'in
dönüş haberin-
de iken bir baş-
ka haber dünya
ajanslarından
gekJi. "Tayland1
da darbe. Ordu
hükümeti devi-
rip yönetime el
koydu..."
Ne demeli? Beterin beterı
var.
Kaçan fırsatlara üzülme-
meli, başa gelmeyen belala-
ra sevinmeli.
ANAP lideri ve Başbakan,
Akbulut da oyie yapıyor.
Deniyor ki Akbulut Bakan
Hüsnü Doğan'ı, halaoğlu ve
Cumhurbaşkam özal'a kar-
şı komyamadı. Böylece lider
olma fırsatım kaçırdı.
Bu değerlendirme pek
doğru değil.
Birkaç nedenle:
1- Dayı-yeğen kavgasına
bulaşıp taraf olarak lider ol-
mak akıl kârı değildir.
2- Harcanan; Akbulut'un
değil, özal'ın akrabasıdır.
3- Hüsnü Doğan, azledil-
diği koltuğa, bizzat Özal ta-
rafından getirtilmiştir. Onu
oradan alma şerefi ve önce-
liği, elbette yine Özal'ındır.
4- Muhafazakâr lider aday-
lan arasında sayılan ve bu
anlamda "rakip" olan Do-
ğan'ın bizzat halaoğlu tara-
fından safdışı edilmesine
karşı bayrak açmak, sonun-
da "Akbulut fıkrası" sayıla-
bilirdi.
5- Akbulut lider olarak,
"alttaki"lerle pazarlık yap-
maktansa, üstteki cumhur-
başkam ile uyuşmayı ANAP
ötçülerine göre daha gerçek-
çi görmüştür.
Bu nedenler-
le Başbakan'ın
lideriik fırsatım
kaçırdığı yorum-
lan, ANAP'ın fır-
satçı gelenekle-
ri ile gerçekleri-
ne pek uygun
düşmüyor. Kaldı
ki Başbakan'ın
şöyle düşün-
müş olmast bile
mümkündür:
"Meclis'teki
m u h a l e f e t i n
Cumhurbaşkam
özal'a karşı ger-
çekleştiremedi-
ği direnmeyi, onlar adına nt-
çin ben yerine getireyim?"
Kaldı ki "birinci parti" id-
diası taşıyan SHP'nin, 30 yıl-
lık lider Demırel'in, halkın
yüzde 25'inin destegine sa-
hip Meclis dışı muhalefet
partilerinin, yüksek yargı or-
ganlannın, yüksek askeri ve
sivil bürokrasinin, üniversite-
lerin, iş ve sanayi dünyası-
nın, çeşitli kitle örgütlerinin,
sendikaların seyirci kaldığı
"Turgut Özal olayı"na karşı
çıkmak, ayrıca Türk milleti ile
ters düşmek olacaktı.
Oyle ya "Her millet layık
oiduğu hükümeti (ve başba-
kanı) bulur" sözünün yanlı-
şım çıkarmak, herhalde Ak-
bulut'un üstüne vazife
değildi...
Deniyor ki,
Akbulut Bakan
Hüsnü Doğan'ı,
halaoğlu ve
Cumhurbaşkam
Özal'a karşı
koruyamadı.
Böylece lider
olma fırsatım
kaçırdı.
ANAÜST PROORAMCI
AUNACAKTIR
Zeytinoğlu Holding Bilgi İşlem Merkezi Eskişehir Bürosu için
• Cobol diline hakim
• ingilızce bilen
• En az 3 yıl deneyimli
• Askerliğini yapmış (erkek adoylar için)
• Yüksek okul mezunu
eleman alınacaktır.
Adaylann fotoğraflı özgeçmişlerini en son 10 Maıt 1991
tarihine kadar aşağıdaki adrese göndermeleri hca olunûr,
Başvurular gizli tutulocaktır
ZEYTİNOĞLU HaDİNG A.Ş. Bilgi İşlem Müdürlüğü
Ankara Asfaltı, Eston Binası Eskişehir
İLAN
ELMALI SULH CEZA
MAHKEMESİ'NDEN
1989/521 Esas, 1990/153 Karar
Suç tarihi bulunan 18.10.1989 tarihinde Gıda Maddeleri Tuzügü'-
ne muhalefet suçundan sanık Elmalı ilçesi Kocapınar köyu nufusun-
da kayulı, Yusuf ve Saliha'dan olma, 1949 D.'lu sanık Hüseyin Ka-
rakiş'm imal ettiği peynirlerin tu2 miktan yüksek olduğundan GMT
66/b maddesi gereğince taklit ve tağşış edilmiş sayildığından TCK'nın
398, 3506 sayılı yasa hukümleri, TCK'nın 19, 59/2, 647 sayılı yasa-
nın 4, TCK'nın 72, 402. maddeleri gereğince 391.666 lira ağır para
cezası ile cezalandırıldığı, 7 gün süre ile işyerinin kapatılmasına, 2
ay 15 gün sure ile cürme vasıta kıldığı meslek ve sanatın tatiline ka-
rar verildiği ilan olunur.
Basın: 20337
İLAN
ÜSKÜDAR 2. ASLİYE HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
1987/848 Esas
Davacı Maliye ve Gumrük Bakanlığı vekili tarafından davalı Gün-
gör Ekinci aleyhine açılan tescil davasının yapılan duruşmasında:
Mahkememız tarafından verilmiş bulunan 12.12.1988 tarih ve
1988/864 sayıb karan Yargıtay Hukuk Dairesi'nin 27.12.1990 tarih
ve 1990/14316 esas 1990/15508 sayılı karan ile bozulmuş olup dos-
ya mahkememize iade edilmiştir.
Davahnın adresi bütun aramalara rağmen bulunamadığından da-
va dilekçesi, mahkeme karan ve temyız dilekçesi davalıya ilanen tebliğ
edilmiş olup bu kerre de Yargıtay karannın davalıya ilanen tebliğine
karar verilmiştir. Yargıtay karannın davalıya tebliği yerine kaım ol-
mak üzere ilanen tebliğ olunur. 11.2.991
Basın: 20270
İLAN T.C ÜSKÜDAR ASLİYE 2. HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
1990/35
Davacı tstanbul, Muhakemat Müdürlüğü Vekili Avukat Billur Tıl-
faloğlu tarafından davalı Mehpare Çeviren aleyhine açılan tescil da-
vasının yapılan duruşmasında:
Davalı Mehpare Çevıren'in adresi bütun aramalara rağmen tahkik
ve tespit edilemedığınden da\a dilekçesinın davalıya ilanen tebliğ edil-
miş olup bu kere de mahkeme karannın davalıya ilanen tebliğine karar
verilmiştir.
Üsküdar, A. Dudullu köyu, 1348 nolu parselin davalı Mehpare Çe-
viren adına lapuda kayıtlı iken mahkememizin 1990/35 esas ve
1990/671 sayılı ilamı ile davacı Istanbul Muhakemat Müdürlüğü adına
tesciline karar verilmiş olup, davahnın adresi lespit edılemediğinden
mahkeme karan davalıya ilanen tebliğ olunur. 30.1.1991
Basın: 20284