Katalog

20 ŞUBAT 1991 EKONOMİ CUMHURİYET/13 SERBEST PİYASADA DÖVtZ ABODolan Batı Alıran Mtfta bviçf»Ff»v Hoianda Homı IngKz Stfirtını Franse Frangı 10OKalyanLiretı S.A.ftyaJi Avusturya ŞıNni Oövc InL ($) = AJtş 32S5 2195 2S5O 1935 6400 645 290 B30 308 Sabş 3265 2205 2560 194S 6470 652 297 840 313 3249 ALTK GÜMÜŞ Cumhuriyet ReşH 24ayaraltın 22 ayar bfeak 900 ayar gümûş vatafta* Altmı ZirMt Attmı HafcAton M Banus. 1 Ons S a InlertBnta » 1 Alış 251.000 285.000 38.100 34.000 423 214.000 215 000 212 000 Ham -- Satş 256 000 295 000 38.250 37 600 450 219 000 220.000 217 000 36160 < 6894 Türkiye, IFC payıııı arttırdı • ANKARA (AA) — Türkiye'nin, Uluslararası Finansman Kurumu'ndaki (IFQ payı arttırüdı. Bakanlar Kurulu'nun dünkü Resmi Gazete'de yayunlanan karanna göre, her biri bin dolar değerinde 1.5OO adet IFC hissesi satın alınarak, Türkiye'nin, Dünya Bankası'nın yan kuruluşu olan bu kurumdaki toplam payı 8 milyon 221 bin dolara yükseltildi. Almanya'dan Körfez yardımı • BONN (AA) — Almanya, Türkiye'ye, Körfez krizi ve savaşından kaynaklanan zararlarının tazmini kapsarrunda, bu yıl 150 milyon mark (101 milyon dolar) yardımda bulunacak. Almanya Kalkınma Yardımı Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, mal alım karşılığında yapılacak bu yardım, silah, askeri araç- gereç ile lüks tüketim malları dışındaki malların ithalinde kullanılacak. Almanya, Körfez krizinden en çok zarar gören ülkeler arasında bulunması nedeniyle Türkiye'ye, askeri ve diğer ekipman yardımı şeklinde toplam 1.5 milyar mark (1 milyar dolar) yardım gönderdi. Deri Fuan • Ekonomi Servisi —. Uluslararası Ayakkabı, Saraciye, Deri ve Yan Sanayileri Fuarı'nın 8'incisi yana Istanbul'da açılacak. RDF tarafından organize edilen ve FM Kültür Merkezi salonlannda açılacak fuara 119'u yerli, 115'i yabancı oLmak üzere 234 fîrmamn katılacağı bildirildi. Edinilen bilgiye göre, yabancı firmalar arasında 82 kuruluş ve temsilci ile ttalyanlar başta geliyor. Fuar 24 şubat pazar gününe kadar açık kalacak. Kıyı bankaeılıgı • ANKARA (UBA) — Istanbul Galleria'daki kıyı bankacılığı merkezine ilgi giderek artıyor. Kıyı bankacılığı yapmak için bugüne kadar Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı'na 13 Türk ve yabancı bankanın başvuru yaptığı öğrenildi. Başvurular arasında üç Körfez bankasıyla birlikte Yapı ve Kredi, Vakıfbank, Garanti Bankası, lnterbank, Demirbank, Eurotürkbank, Türk Ekonomi Bankası ve Esbank da bulunuyor. Japonya'mn büyük bankalarından Daichi Kangyu Bank da Galleria'da kıyı bankacılığı için Hazine Müsteşarlığı'na başvurdu. Bulgaristan'da devaltiasyon • SOFYA (AA) — Bulgaristan hükümeti, karaborsayla mücadele amacıyla yüzde 400 oramnda devalüasyon yaptı. Devalüasyonla, resmi döviz kuru, karaborsadakinin iki katına yükseldi. Yeni döviz kurunda 28.25 Bulgar Levası 1 ABD Dolan'na karşılık geliyor. TEB'inl990yık kân 45 milyar • Ekonomi Servisi — Türk Ekonomi Bankası'nın (TEB) 1990 yılı vergi sonrası net kân 45 milyar lira olarak gerçekleşti. TEB Genel Müdürü ve murahhas üye Dr. Akm Akbaygü'in yaptığı açıklamaya göre geçen yıl sonu itibarıyla bankanın toplam aktifleri 705 milyardan 1 trilyon 39 milyara, toplam özkaynaklan ise 121.7 milyardan 165.4 milyara yükseldi. Geçen yıl toplam 4.6 trilyon liralık menkul kıymet işlem hacmi gerçekleştiren TEB, 76 milyon dolarlık altın alım satımı yaptı. AsilNadir birkaç ay içinde toparlanacağını ilerisürdü: Şirketi küçülteceğîzNadir, İngiliz vergi dairesinin üç yıldır sürdürdüğü soruşturmanm sonunda kendisini akladığını belirterek bu kuruluş ve Londra Borsası hakkında dava açacağını duyurdu. Nadir, operasyonlarının % 98 oranında İngiltere dışında olduğunu belirterek, dört aydan önce Polly Peck'in normal çalışmasına döneceğini söyledi. EDtP EMtL ÖYMEN LONDRA— Asil Nadir, Polly Peck'in, bütün mali sorun- larının çözüleceğini, şirketin "biraz" küçülerek daha verimli bir şekilde mayıs ayına kadar to- parlanacağını söyledi. Türkiye ya da Kuzey Kıbrıs'taki işletme- lerin saülmasının söz konusu ol- madığını söyleyen Nadir, kay- yımlarla "gayet iyi bir calışma düzeni" tutturduğunu kaydetti. Türkiye'deki kişisel yatınmları arasında yer alan yayınevi ve ga- zetelerin de sağlıklı biçimde ken- di denetiminde yaşamlannı sür- düreceklerini söyledi. Nadir, "Cumhuriyef'e verdi- ği mülakatta, İngiltere Vergi lda- resi'nin 56 milyon sterlin tuta- nnda vergi borcu çıkardığını, ancak yapılan inceleme sonu- cunda sadece 5 milyon sterlin ta- hakkuk ettirdiğini kaydederek Polly Peck hakkmdaki ük dedi- kodulann, "vergi borcu söylen- tisi"nden kaynaklandığını, şimdi bu sorunun çözüldüğünü belirt- ti. Ancak vergi idaresinin bazı davramşlarınm şirketine zarar verdiği gerekçesiyle hakkında dava açmaktan söz etti. Aynı şekilde Polly Peck ola- yımn patlak verdiği Ağustos 1990'dan bu yana hakkında "asılaz" olduğunu öne sürdüğü yayınlar yaptıkları gerekçesiyle Sunday Times, Observer ve Sun gazeteleri aleyhinde de dava aç- tığını söyledi. Ağır Dolandıncıhk Bürosu'- nun Asil Nadir'e isnat ettiği suç- lann halen sonışturulmakta olu- şu nedeniyle mülakat sırasında iddianame konularına deği- nilmedi. Asil Nadir sorulanmızı şöyle yamtladı: — Gecen ağustos ayında şir- ket hakkında ciddi gazetelerde çok farklı acılardan yöneltilen iddialar vayunlandığı zaman ne- den biçbir açıklaraa yap- madınız? NADİR— Son yıllara bakar- sanız, 1983'ten beri değişik za- manlarda değişik kesimlerin et- kinhği ile gazetelerin, -biraz da bunda yabancı olmamın rolü var- saçma iddialarla bizi rahat- sız etmek ıstedikleri açık. Her geten geçersiz iddiaya oturup in- san cevap vermek isterse bugün Polly Peck'i yönlendirmekten vazgeçip bütün işlerden vazgeçip oturup devamlı gazcîelerle uğ- raşmam laam. Son 5-6 aylık ya- zılan bir düşunün. Churchill'in 1943-44 senelerinde, harp sene- lerinde hakkında yazılandan fazla. Bütün bu saçma yazılara bir bir cevap vermek, "Hayır bu da doğru değil, doğnısu budur" demek kolay bir iş değil. Vergi dairesinin hakkımızda- ki geçersiz iddiaları ve bunlara Uişkin yazılar kalm bir dosya tu- tuyor. Ben, tüm ailem, tüm şir- ketler, vakıflar, hepsinin bugü- ne kadar tamamen tertemiz ol- de çeşitii adresler verildi. İDgi- liz televizyonu bazı kişilerio pe- şine diiştü, filmkr çekti. NADtR— Ama bunların ce- vaplannı ben yazıldığı zaman da verdim. Tüm bu iddiaların asıl- sız olduğunu, sadece Vergi dai- resininkinin değil, bu, bahsedi- len şirketleri tammadığunı, bil- medjğimi, bir alakam olmadığı- nı söyledim. Londra Borsası ge- çersiz, bir sürü yalan ihtiva eden bir rapor çıkartıyor. Bu yalan ra- porun üstüne gazeteler bize hü- cuma başlıyor. Ondan evvel ver- gi idaresinin sızdırmalan ve hü- cumları. Bunlar tamamen ka- NADİR— Göriilmemiş geniş ekipler gazeteleri dava edecek. duğunu kabul ediyorlar. Normal verginin dışında ne bir faiz ne bir ceza işlemi yapmıyorlar. Demek ki 3 yıldır «raştırma yapıp son 7-8 ayda her türlü ka- nuni kuralları çiğneyen bir hü- kümet organı, sonunda gelip di- yor ki, "Asil Bey hakiıydınız, biz çekiliyoruz." Başka türlu çekil- mezlerdi. Durum böyleyken, ba- sının bunu bir buçuk satırla ge- çiştirmesi anlamlı değil mi sizce? — Şirket hisselerinin usulsiiz aiıoıp satüdığı hakkında birta- kım iddialar ortaya kondu. Bir- takım isimler soylendi, İsvicre 1 nunsuz şeylerdir. Bankaların bu dedikodulara yönelerek tüm iş- letme sermayelerini geri çekmek istemeleri. Hemen akabinde, Ağır Dolandırıcılık Bürosu'nun planlı bir şekilde 19 eylülde gü- ya hisse alım satımlarından do- layı "Sooth Audley Manage- menfe hücumu. Ertesi sabah 20 eylül tüm odak noktasıdır. Re- uter Haber Ajansı'nın bir sürü yalan ihtiva eden 30 küsur say- falık raporlannı düşünün. "Asil Nadir intihar etti... Ortadogulu- lar tarafından vuruldu... Der- dest ediMi... Türkiye'de 100 mil- yooJarca steriinlik bonolardan para kaybettL.." falan filan gi- bi. O sabah onlar bu yalan ra- porlan yayıyor. Şimdi Londra Borsası, bu yaptığı ile kalacak değil. Bunun cevabını isteyeceğiz. Vergi idare- sini yalan doküman düzenle- mekten, kanunsuz olarak dışa- nya yalan bilgiler sızdırmaktan, Ağır Doiandıncılık Bürosu ile ilişkileri olmaması gerektiği hal- de o ilişkilere girmekten suçlu- dur bugün. Hepsinin belgesi var. Avukatlanm bu konuyu bıraka- cak değiller. — "Sunday Times ve Observer" gazeteleri aleyhinde dava açtı|ınu bildirilmisti. NADtR— Doğrudur. Şu ana kadar bunlar ve "Sun" aleyhin- de Uç davamtz var. Bu davalann çoğu Vergi idaresinin tutumun- dan dolayı yazılan yazılardır. Şimdi neticeyi aldıktan sonra şimdiye kadar belki görülmemiş geniş ekipler tüm o gazeteleri bir bir dava edecekler. — Polly Peck kavyımlanyla ilişki düzeyiniz nedir? NADtR— Çok müspet, çok iyi, kayyımlann önümüzdeki üç ay içinde, dört ayı bulmayacak, Polly Peck'i, sOrunlara girdiğin- den daha sağlıklı bir şekiide normaliyete döneceğinden bir tek kuşkuları yoktur. Bunu size bir daha söyleyebilirim. Çunkü 7 aydır bu asılsız hücumlara rağ- men bugün bütün şirketlerimiz pınl pınl çalışmaktadır. Polly Peck deyince Londra'yı unutun. Londra, bir bankerlik, holding merkezi, bir de Borsa'daki his- selerimiz vardır. Onun dışında, yüzde 98 operasyonlanmız tüm dünyaya yayümış bir şekilde. Bugün Del Monte, Sansui, Ca- petronic, Imperial, Vestel, Mey- na, Unipac. aluı bütün operas- yonlan, hemen hemen hiç etki- İenmemiş gibi 7 ay Londra'dan yönlendirilmeleri olmadığı hal- de devam etmektedir. Vestel'i alın, Körfez Krizi'ne rağmen 9.500 TL'de, Vestel pınl pınl ça- lışıyor. Hepsi çahşmakta. Yani herhalde 7 aylık hücumlara rağ- men, başsızlık tutumlarına rağ- men bir şirketin ayakta kalıp sağlıklı bir şekilde hayatını ida- me ettirmesi o şirketin sağlığına delildir. Yann: KKTC ve Türkiye Aııtikalar ucııza gittiPolly Peck merkez binasındaki antikalar 5.5saatsüren müzayede sonucu 3.5 milyon sterline satıldı. EDİP EMtL ÖYMEN LONDRA — Polly Peck merkez binasının döşeme ve de- korasyonunda kullamlan antika eşya ve eserler, şirketin borçla- rını karşılamak amacıyla açık arttırma ile satıldı. 5.5 saat ara- lıksız süren satışla şirkete 3.5 milyon sterlin (210 milyar lira) gelir sağlandı. "Phillips" müza- yede şirketi de komisyon olarak yaklaşık 1 milyon sterlin kazan- dı. Açık aıttırmanın en gözcie eseri olan Fransız ressam Gero- me'un "Haremde Kuşlan Bes- leyen Kadın" tablosu, 315 bin sterline satıldı. Komisyonu ve KDV ile birlikte fıyat 397, 475 sterline geliyor. Bu, yine de 1989'da Asil Nadir'in tabloyu şirkete satın alirken ödediği 440 tikacı aldı. Satışa sunulan iki Turner tab- losundan birinin 60-80 bin ster- line satılması beklenirken, 45 bi- ne satıldı. Ancak diğer tablo için 150-250 bin sterlin değer bi- çilmişken, sadece 95 bine yük- selmesi üzerine satıştan çekildi. tzleyiciler TÜRK KÖLE PAZARI— Müzayedeye katılan eserler arasında Opitz'in suluboya bir tablosu da bulunuyordu. bin sterlinden duşük bir fıyat. Tablonun, 1989'daki değerinin üstünde satılmaması, izleyiciler- de hayal kırıklığı yarattı. Tab- loyu, Isviçre'de Osmanü-Türk sanat eserleri pazarlayan bir an- Asil Nadir'in beğenisi ile de- koratör Gulderen Tekvar tara- fından döşenen ve süslenen Polly Peck binasımn girişinde- ki resepsiyon bölümündeki eş- yalar yaklaşık 1 milyar 132 mil- yon liraya, yönetim kurulu sa- lonu ve yan odalardakiler yak- laşık 11 milyar liraya satılmış ol- du. Izleyiciler arasında özellikle Asil Nadir'in eski eşi Ayşegül Tecimer ve Semiramis Lalvani (Pekkan) ile Polly Peck'in eski ve yeni çalışanları göze çarpı- yordu. Izleyici sayısı, ük saatler- de olağanüstü boyutlara ulaşt>- ğından, "Phillips" yönetimi, açık arttırmayı, ana salona gi- remeyenlere başka bir salonda videodan izletti. Dövizde erozyon sürüyor Yıl başından bu yana döviz rezervlerindeki azalma 1.7 milyar dolar ANKARA (ANKA) — Mer- kez Bankası'nın döviz rezervle- rinde Körfez savaşı ile başlayan azalma sürüyor. ANKA'nın Merkez Bankası verilerinden yaptığı hesaplama- ya göre Merkez Bankası"run dö- viz rezervi 1-8 şubat günleri ara- sındaki bir haftalık sürede 322 milyon dolar azalarak 4 milyar 328 milyon dolar oldu. Bu azal- mayla birlikte döviz rezervleri yıl başına göre 1.7 milyar dolar geriledi. Merkez Bankası'nın altın re- zervi ise amlan hafta içinde bir milyon dolar artarak bir milyar 511 milyon dolara çıktı. Böyle- ce bankanın brüt döviz ve altın rezervi 5 milyar 839 milyon do- lar oldu. Merkez Bankası'nın brüt rezerv birikimi bir hafta öncesine göre 321 milyon dolar, yıl başına göre ise bir milyar 742 milyon dolar azalmış oldu. Altın borçlannın 4 milyon dolarlık düzeyini koruduğu şu- batın ilk haftası içerisinde, dö- viz borçlan 16 milyon dolara yükseldi. Böylece bankanın kul- lanım konusu döviz ve altın re- zervi 5 milyar 819 milyon dolar oldu. Kullanım konusu birikim, hem döviz varlıklannın azalması hem de döviz borçiannın bir ön- ceki haftaya göre artması sonu- KISA KISA • ECZACIBAŞI Yapı Grubu ile Alman Butlhaup firması, Tuzla'da kurdukları fabrikada komple mutfak ve banyo seti üretimi yapacak. Yılda 10 komple mutfak seti üretecek olan fabrika ağustos ayında üretime geçecek. • MITSUBISHI, taşmabilir faks üretiyor. 6 cm. yüksekliğinde ve 30 cm genişliğinde olan Mitsubishi faks 3 kilogramdan daha hafif. • YADAŞ Yaşar Data ve Elektronik Sanayi, Mılli Eğitim Bakanhğı'mn "Yaygın Mesleki Eğitim Projesi" çerçevesinde açmış olduğu 100 bilgisayar ihalesini kazandı. • TÜRK PAZARLAMA VAKFI tarafından duzenlenen "Menkul Kıymetler Analizi ve Borsa Eğitim" programı 25 şubat - 15 mart tarihleri arasında Ankara'da • yapılacak. • OTİS ASANSÖRLERİ, Sovyetler Birliği'nde iki Sovyet ortağıyla, asansör üretimini. monte etme, bakım - onarımı ve modernize etme işlemlerini kapsayan resmi bir anlaşrr'' ımzaladı. • O V K MENKUL DEĞEHLER, mart başında Şişli Beytem Han'daki yeni burosuna laşınacak. • EMEK SİGORTA Farsız sigorta şirketi Axa'yla işbirliği başladı. Anlaşmaya göre, Türkiye'de Emek Sigorta, Fransa ve Avrupa'da da Axa, birbirlerinin müşterilerine risk yönetimi konusunda hizmet verecekler. cu 331 milyon dolar azaldı. Merkez Bankası'nın döviz yü- kümlülükleri de azahyor. Yıl ba- şında 11 milyar 393 milyon do- lar olan döviz yükümlülükleri bir milyar 138 milyon dolar aza- larak 10 milyar 255 milyon do- lara geriledi. Negatif olan net re- zerv birikimi ise 567 milyon do- lar artarak 4 milyar 436 milyon dolara yükseldi. Krediler azahyor Bu arada Merkez Bankası'nın kredileri de kamu kesimine doğ- rudan kullandırılan kredilerde- ki azalmaya bağlı olarak gerili- yor. Ocak ayında Hazine"nin ar- tan nakit ihtiyacını karşılamak üzere Hazine avansı ve diğer na- kit işlemleriyle bu kesime sürekli para aktaran Merkez Bankası'- nın 25 ocakta 6 trilyon liraya yükselen kamu kesimine açtığı krediler, 8 şubatta 4.9 trilyon li- raya geriledi. özel kesime kul- landırılan kredilerde de fazla bir değişiklik olmadığı için Merkez Bankası'nın toplam kıedileri 11.2 trilyon liradan 10.1 trilyon liraya indi. T U K E T I C I G O Z U Y L E MERAL TAMER Ithal beyaz eşyada sorunSon 1 hafta içinde ithal malı beyaz eşya ile ilgili 2 okuyucu mektubu aldık. Okurları- mızdan biri, yeni satın aldığı, ancak bozulan BOSCH marka çamaşır makinesıne parça bulunamadığı için tamir edilemediğinden ya- kınıyor. Diğeri ise DİP-SAN firmasıyla Emİak Kredi'nin özel anlaşması sonucu açılan tak- sit kampanyasından satın almak istediği ça- maşır makinesiyle ilgili sorunları dile getiri- yor. Ithal mallarının ciddi bir denetime tabi tu- tulmadığı ve standart da aranmadığı ülkemiz- de bu yöndeki tüketici şikâyetlerinin artaca- ğını tahmin etmek için fafcı olmaya gerek yok. Dünyaca tanınmış ve ciddi Alman BOSCH fir- ,masıyla ilgili sorunlar çıktıktan sonra diğer- lerini varın siz düşünün... Istanbul'dan yazan Marmara Üniversitesi araştırma görevlisi Al- kan Soyak, 1990 yılı içinde Sırkeci'dekı bir rnağazadan satın aldf- ğı BOSCH WFK 4000 model çamaşır maki- nesinin "garantisi" nin, 30 bin lira karşılı- ğı işleme sokuldugu- nu, aradan 3 ay geç- meden de makinenin arızalandığını belirttik- ten sonra şöyle diyor: "Yetkili servisi ça- ğırdığımda motoru ve kontrol devresini sö- küp götürdüler. Daha sonraki görüşmemiz- de entegre devrenin yanmış olduğunu söy- lediler. Şu ana kadar bu devreyi temin ede- mediler. Bunun üzerine genel ithalatçı Oizel Magnet'le ilişkiye geçtim. Onlar da bu dev- renin kendilerinde bulunmadığını söylediler. Sonuçta yapacak tek şey kalmıştı, o da BOSCH'un Almanya'daki fabrikasına bu du- rumu aktarmak. Bunu da yaptım, fakat hâlâ bir yanıt alamadım. Arızanın üzehnden 2 ay- dan fazla zaman geçti. 2 milyon liraya satın aldığım bu makineyi şimdi kullanamıyorum, nasıl kullanabıleceğim konusunda bir çözüm de bulamıyorum." Arkadaşlarımız, Bakırköy Bosch Servtsi'n- den Ahmet Taşsever'le görüştüler. Taşse- ver, makinenin çok yeni bir model olduğu- nu ve bu nedenle parçasının bulunmadığını öne sürdü. Entegrenin tırnak büyüklüğünde bir parça olduğunu kaydeden Taşsever, bu parçayı Almanya'dan getirtmek için teşeb- büste bu'unduklarını anlattı. BOSCH'un Türkiye mümessili Dizel Mag- net'in Bölge Müdürü Berat Yendi ise BOSCH WFK 4000 modelinin kesinlikle res- mi yollardan gelmiş olamayacağıpı kaydettik- ten sonra, "BOSCH'un mümessili biziz. Biz de bu modeü ithal etmiyoruz. Demek ki ka- çak yollaria yurda girmiş bir mal. Fatura- sız ve garanti belgesizdir. Müşteriler, da- ha ucuza alabilmek İçin değişik yollardan ya da nakliyecilerden alıyoriar. Müşteri br- ze fatura ve garanti belgesini ibraz edebi- lirse, elimizde parça olmasa bile başka makinelerden söküp takaru" dedi. BOSCH'la ilgili ikinci sorunu eczacı ÖZ- NUR ISIK şöyle anlatıyor: Bosch bayii olan DİP-SAN Pazartama'nın açmış olduğu kampanyaya katılarak V468 model otomatik çamaşır makinesi aldım. Ama ilk günden beri pek çok sorun yaşadık. 17.11.199O'da hiç peşinsiz, ayda 355 bin lira olarak 12 ay vadede ödemek üzere Emlak Bankası tüketici kredisiyle (DİP-SAN ile Em- lak Bankası arasındaki özel anlaşmaya gö- re) makine almak için ön anlaşma yaptım. Yoğun talep dolayısıy- la makinenin 15 gün içinde elimize geçe- ceğini söylediler, an- cak makine gelmedi. Israıiı başvurularımız sonunda, bir ay geç- tikten sonra makineyi alabikjik. Ancak maki- neyi incelediğimizde anlaşmayı yaptığımız V468 değil de V1000 modelinin bize görv derildiğini fark ettik. Ayrıca malın faturası ve garanti belgesi de yoktu. Sorunumuzu bayiye aktardığımızda "2 model de birbirinin aynıdır. Sadece isimleri değişik" yanıtını al- dık. Tam tatmin olmadığımız için Bosch Türk- iye Mümessili Dizel Magnel'ı aradık. Bu kez Dizel Magnet'ten "ViOOO'ler faturasız ve ga- ranti belgesiz tapon mallardır. Bunlar Türkiye'ye kacak girer" yanıtını aldık. Yine Dizel Magnet'ten öğrendiğimize göre bize ve- rilen V10O0, bize vaat edilen V468'den çok daha ucuz bir maldı, ayrıca bozulduğu tak- dirde Türkiye'de parçası da yoktu. Tekrar Dip-San'a gittik. Dizel Magnet'tenl bize yanlış bilgi verildiğini söylediler, "Ama içiniz rahat etsin, makinenizi değiştirelim" dedıler. Yine bir hafta devamlı uğraştıktan sonra V468'ı alabildik. Fakat faturamızı ve ga- ranti belgemizi bir tıirlü alamıyorduk. Gün- lerce uğraş verdikten sonra faturamızı zoria alabildik. Fakat garanti belgesini hâlâ alabil- mış değiliz." Konuyu araştırmak isteyen arkadaşımız, DİP-SAN'ın sahibı Rafet Tuncay'la tüm ça- balarına rağmen görüşemedı. Sekreteri ara- cılığıyla mesajını aktardığında okurumuza derhal garanti belgesi de verildi. Ancak bu aksaklıkların, firmanm bakış açısıyla nasıl yo- rumlandığını öğrenemedi. T U K E T I C I N I N S E S I VAKKO'nun siyah deri montu Mevsim başında 850 bin lira vererek Suadiye'deki VAK- KORAMA'dah kızıma siyah bir deri mont aldım. Kızım mon- tu giydiğinde üzerinin devamlı olarak siyaha boyandığını gör- dük. Öyle ki içine giydiği blu- çin pa; iUtcnu ve bluzu çok kir- li bir görünüm aldığından on- ları her akşam yıkamak zorun- da kalıyordum. Sonunda aldı- ğımız yere götürdük, pek ilgi göstermediler Biz de Taksirr^ deki VAKKORAMA'ya gittik. Orada olaya biraz daha sıcak baktılar. Montu fabrikaya gön- dereceklerini ve neden boya- dığını inceleteceklerini söyle- diler. Kızımın o cekete ihtiyacı olduğu halde yine de bir haf- ta beklemeyi göze alıp ceketi bıraktık. Bir hafta sonra gitti- ğimizde bize bu sefer mevcut olan kahverengi bir mont ver- meye kalktılar. Kabul etmedik, birkaç gün daha bekledik ve neticede siyah bir mont geldi. Sevınmekle tereddüt arası ce- keti aldık. Ne yazık ki yenisi de öbüründen farksızdı. Kızımın üstü-başı yine boyanıyordu. Tekrar götürüp aynı stresi ya- şamayı doğrusu göze alama- dım. Ceketin astarı dışında vü- cuda değen her tarafına bin bir güçlükle deri üzerine astar dikmeye çalıştım. Kızım bu montu şimdi sevmeden kulla- nıyor. Saygın bir firma olarak bilip devamlı, hatta gözü kapa- lı alışveriş ettiğim Vakko'ya bu- nu hiç yakıştıramadım. Gülen Haktanır-İstanbul ionuyu VAKKO Halkla llişkiler Müdürü Deniz Adanah'ya iiettik. Önce "Siz de takdir edersiniz ki 850 bin liralık bir deri mont, Vakko'da bu sezonun fiyatı olamaz. Geçmiş dönemlerde alınmış bir maldır" dedi. Yine de araştıracağını söyledi. Bu arada gerek Adanalı'nın gerekse bızim araştırmamız sonucunda montun bu yıl satın alındığı ortaya çıktı. Adanalı, "Bizim arkadaşlanmız monttaki hatayı görmüşler ki onlara kahverengi bir mont vermek istemişler, hanımefendi neden almamış. sorun çıkmazdı" diyor. Ancak okurumuz Gülen Haktanır ise 17-18 yaşındaki kızına bu kışı geçirmek üzere ve o montla giyeceği siyah çanta ve çizme aldığım, montu kahverengisiyle değiştirdiği takdirde kızının doğal olarak bu kez kahverengi aksesuar isteyeceğini, böyle bir harcama için de bütçesinden para ayırmasının mümkün olmadığını söyledi. Adanalı, "Bazı insanlar çok terlerler, bu nedenle deri eşyada kol kenarları ve yakalar renk verir" diyor. Okurumuz ise tene değen yerleri değil, bluzuna ve pantolonuna değen yerlerinin siyah boya verdiğini söylüyor. Vakko Halkla llişkiler Müdürü Adanalı, "Deriye astar dikmeden bize başvursaydı o montu alıp inceletir, bu arada tüketiciye de yardımcı olmaya çalısır, her zaman alışveriş edebileceği bir Vakko çeki verirdik" diyor. Okurumuz ise "Bize siyah bir mont gerek, verilecek Vakko çeki işimizi görmezdi. İlk değiştirme sırasında yaşadığım stres ve kızımın 10 gün montsuz kalması nedeniyle ikinci kez aynı şeyleri yaşamayı göze alamadığım için montu götürmedim" diyor. Yerine ulaşmayan çiçek Harika ve Güray Yardım çif- ti, Koç-Amerıkan Bank'taki gö- rev değişikliği nedeniyle arka- daşlarına çiçek göndermek is- temişler, bunun için de BANU Çiçekevi'ne 60 bin lira karşı- lığı çiçek ısmarlamışlardı. An- cak kısa bir süre sonra arka- daşlarının bu çiçeği almadığı- nı laf arasmda öğrendiler. Ko- nuyu bize aktardılar. Arkadaş- larımız Çiçekevi sahibı Gönül Cimşit'le görüştüğünde, çiçe- ğin teslim edildiği belgelene- medi. Bunun üzerine BANU Çiçekevi, çiçeği yeniden gön- dererek okurlarımızın arka- daşlarına yapmak istedikleri "jesti" biraz sorunlu da olsa yerine getirdi. URETICIYE TEŞEKKUR PİLSAN'a teşekkür Haziran 1990'da 2 yaşın- daki oğluma dedesi PİL- SAN marka bir bisiklet al- mıştı. Oğlumuz kücük okJu- ğundan bisıkleti ancak 1 aydır sürebiliyor. Fakat bi- siklet, gidonuyla ön teker- leğinin bağlantı yerinden kırıldı. Oysa çok sağlam ve güzel görünüyordu. Ben PİLSAN fabrika müdürü İs- mail beyle irtibat kurdum. Örnek bir davranışla "Hiç üzülmeyin, size en yakın bayiye gidip kınlan parça- yı değiştirebilirsiniz, eğer olmazsa bir yenisini alırsınız" dedi ve ERSUN Ticaret'in adını verdi. ER- SUN'la irtibat kurduğumda da aynı ikjiyi gördüm ve oğ- lurnun bisikletine uygun renkte parça bulunmadığı için bana yeni bir bisiklet verdiler. İnci Özkan-İstanbul VARAN üzmedi Size, VARAN Turizm'den satın aldığım ve yanı gözüy- le baktığım bir bilet öykü- sünü anlatmak istiyorum. 1 şubat günü İstanbul'dan Ankara'ya 23.15'te hareket edecek otübüs için aynı gün Taksim terminalinden bilet aldım. Ancak o akşam başka işlerimin çıkması üzerine otobüsün hareket saatinden 3 saat önce Tak- sim terminaline telefon ederek biletimin ertelenme- si taJebinde bulundum, fakat kabul etmediler ve biletim yandı. Varan Turizm'in mer- kezine durumu bildiren bir mektup yazdım. VARAN temsilcisi Cemil Yavuz Bey, mektup eline geçer geçmez beni aradı. Olaya çok üzüldüğünü, terminal görevlisinin hatalı davrandı- ğını belirterek Ankara ter- minaline gittiğim takdirde biletimin açık bilete dönüş- türüleceğini söyledi. Ger- çekten de bilet 1 ay sürey- le açık bilete dönüştürüldü. Salim Kır-Ankara