Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/14 8 ARALIK 1991
HAVA DURUMU TURKIYE'DE BUGÛN
Ç w r e Batanlıöı Meteorolotı lş
tari Genel MüdürlüŞü nden alı-
nan brigrye göre bütün bölge-
tor yaûışlı geçecek Marmara,
iç Ege, iç Anadolu Karadefiız
1
-
in yüüsek kesmlen ıle Doğu
Anadokrda karta kanşık yağmur
göfûtecek Hava sıcaklığı tûm
yurtta azalacak. Rfaçâr, yurdun
ıç ve doöu kesımlennde gûney
ve baödan orta, bat kesmtenn-
de kuzey ve doğu yönlerden
kuvvettl esecek Demzterde rüz-
gâr Akdenız'de kıble ve lodos,
Adana
Mapazan
Myamar
AI>W
Hn
Artora
Antakya
AnUya
AıMn
Y
K
K
K
K
Y
Y W 7°Gnsun Y
Y 8° 6°Gu<nuşfıaneK
9° CDıyartator
*> PEdıme
7° 2°Erancan
3° 0°Erzurum
0°-<° Estaşetnr
3° f GazanlBP
doğu ve Karadentz'de gûndoğusu ve keşışleme, ötekı
denızJerde yıkjız ve poyrazdan saatte 27-33 dentz mılı
hcia esecek van Gölü Karla kanşık yağmurlu, rüz-
gâr kuvvetlı esecek
Mecık
BmgM
BHfc
Boiu
Buna
ÇanaHafc
Çonırı
Dand
5° 1°Hal*âr
8° <°lspara
3° 1"lstanbu(
2° 1° bmr
2° 7>Kaıs
7° Kastamonu K
K
K
Y
Y
K
4° r> KKMarelı
4°
«° 1° I
6° 2°Maiatya
7° 2°M*ıs»
0°-3° KMaras
2° 2° Meısn
2° 10°MuJla
2° 2°Muş
7» 2°Nı*)e
12° 7°0n)u
3° 1° fta»
2° 9°Samsun
3° 0°Snrt
4° PSmop
7» 3-Sıvas
1° 7»
1° 3°
5° PTünceS
0°-3° Uşak
4° 0°Vatı
3° 0°YM8Jt
3° 0° ZorguHJak
7» 2°
10° 7°
7° 4°
Y
Y
Y
Y
K 1°-6°
K f f
Y 12° 8°
Y 12° 7°
Y 12° 6°
Y 7° 3°
Y 6° 3°
K 2° 2°
K f f
Y 12° r
K 3° 0°
Y 3° 0°
K 1» 7°
K 2° 2°
Y 6° 3°
tKjluDu j yaûmurlu iss» Akartı A-açık B Dulotlu G-guneşlı K karl S-as» Y-yağmurlu
•-^(».Londra^J wf
\ Helsınkı - Q r
• Lenıngrad
Moskova
Pans
(! 1-^7
) Madrıd
•Lızbon
•Vıyana
Vç£):Be!grad *
DUNYA'DA BUGÜN
Arnııan
4°
A 20°
Y 7°
ti A 23°
Baratona S 8°
Mgrad
Brtted
Budaptşfc
Crnnt
CMto
FtaıMıt,
Sme
Kahre
Kopenhao
A 2°
S 3°
S 4°
S 5°
S 2°
S 2°
A 15°
A 23°
S 4°
A 12°
S 7°
Y 20°
S 3°
S 4°
A 13°
Moston
Müreh
Lmngrad A 2°
Londra S 5°
Makıd S 10°
Mteno S 7°
K 0°
S 0°
S 1°
S 5°
S 0°
A 25°
S 13°
K 1°
Y 19°
s o°
S 2°
s 1°
telo
Pans
Png
Roma
Sofya
Sam
Telfcıv
lunus
Var$(M
Vıyana
Zunh
BULMACA
8
SOLDAN SAĞA:
1/ Varsayımsal 2/
Pırınç ve şekerkamı-
şından elde edılen
bır tur rakı Kotu,
çırkın 3/ En arkada
bulunan Islam dı-
nıne göre ölulen me-
zarında sorguya çe-
kecek olan ıkı me-
lekten bırı 4/ Tarla
sının Posta paketı
5/ lzmır'ın bır ılçe-
sı Yanağm alt kıs-
mı 6/ Bır meyve
Sovyetler BırlığVnın
plaka ışaretı 7/
Halk dılınde bademe verılen ad
Engel 8/ Bır elektrolız aygıtındakı
artı kutup Maksım Gorki'nın bır
romanı 9/ Yazın gıyılen astarsız ha-
fıf ceket
YUKARIDAN AŞAGlYA:
1/ Ürun kaldırma Temız 2/ Ede-
bıyatta etkıyı çoğaltmak ıçın bır şe
yın tersını sö>leyerek alay etme
Dınce azız tanınan kımı kadınlara
verılen saygı sanı 3/ Yunan mıtolo-
jısınde kır tannsı Bır mağazanın >alnız bır tur eşya satılan bö-
lümu 4/ Yafaya Kemal'ın hece ölçusuyle yazdığı tek şıırı Ayak-
kabı çekeceğı 5/ Nobelyum elementının sımgesı Işaret 6/ El
ma, armut gıbı meyvelenn yenmeyen ıç bölumu Eskı ve bılın
meyen bır tarıhı anlatmakta kullanılan deyım sozu 7/ Eskı
Türklerde bır babanın taşınmaz mallanrun mırasçısı olan en ku-
çuk oğul. Kuçuk körfez 8/ Kuçuk erkek kardeş. Mantık 9/
Pasak Buyuk pulluk
60 YIL ONCE Cumhuriyet
Hitler gelecek mi?
8 ARALIK 1931
Hitler ın Londra >a memuru
mahsuslar gondermesı,
Italya dadaımımemurlar
kullanması bazı ecnebı
matbuat mümessıllennı
davet etmesı keyfıyetı,
mumaıleyhın açıkça
Brunıg'ın meşru halefı gıbı
hareket ettığını
gostermektedır Hitler ufak bır
hareketle hükümetı sarsmağa
muktedır olduğunu gızlemıyor Tempa gazetesı
Almany a'dakı harekatı munasebetıle dıyor kı Hav salaya
sığmıyanbırşeyvarsaodaM Brunıg Hitler ın kendısını
makamından ındırmesını beklı> ormuş gıbı Alman
hukümetının müfnt mıllıyetperverlenn harekatına karşı
hıçbır guna ıcraatta buunmamasıdır Fakat ış bu merkezde
ıse Alman> a'da Hıtler'ın tecrubesı pek >akında ıcra
edılecekse bugun Bale'da başlamış olan malı muzakerelerle
bunlan takıp edecek olan be>nelmılel müzakerelenn ne gıbı
bırehemmıyetı olabılır'' Bır kere daha söyhyehm, mufnt
mıllıyetperverlenn tahnkatı gerek Alman rnenafiını ve gerek
Avrupa'nın menfaatlennı tehlıkeli bır surette ıhlal
eylemektedır ' Bır kere daha söyhyehm, mufnt
mılhyetperverlenn tahnkatı gerek Alman menfaıını \e gerek
Avrupa'nın menfaatlennı tehhkelı bır surette ıhlal
eylemektedır"
Avrupa'da Türk sigarası
Tutün ınhısar ıdaresı Buyük Bntanya ve domın> onlan ıle
Amenka da fabnkalar v ucude getırmek üzere müzakereye
gınştığı ıkı büyük kumpanya ıle mutabık kalmıştı thzar
edılen mukaveleler ahıren Londra ya gondenlmış ve
kumpanyalann mümessıl ve dırektorlen tarafından 3
kanunu evvel tanhınde Londra Turkıye konsolasanesınde
ımzalanmıştır Ingıltere ve domınyonlan ıçın mukavele
aktedılen şırketın ısmı Cadogan kınvestments lımıtet ve
Şımalı Amenka ıçın olan şırketın ısmı de (Cıvıc premıer pıpe)
şırketıdır
30 YIL ONCE Cumhuriyet
Katanga'da durum
8 ARALIK 1961
BM bugun BM nın kara harekatını desteklemesı maksadıyle
BM emnndekı Hınt ve İsveç tepkılı uçaklannda,
Ehsabethvılle bölgesındekı hedeflere taarruz etmesını
bıldırdığını açıklamıştır BM Hıntlı Ghurka ve Habeşıstanlı
askerlenn dün Manono şehnnde bır Katanga jandarma
ordugahını temızledıklennı 'bıldırmıştır BMsozcusü,
Manono şehnnde bır Katanga jandarma ordugahını
"temızledıklennı' bıldırmıştır BM sozcusu Manono
hareketınde bır BM askennın olduğunu bır dıgennın ıse
yaralandığını sozlenneılaveetmıştır Katangalılann
verdıklen zavıatın ağır olduğu bılınmektedır
"Temızlemekten maksadın Katangalıjandarmalann
öldunıldüklen mı yoksa ncata mı mecbur edıldıklen
bıhnmemektedır Ötetarafta Ehsabethvılle dekı BM
temsılcısı Bnan Urquhart, BM askerlennın ıkı ambulansa
ateş açtıklan > olunda çıkanlan şayıalan şıddetle tekzıp
etmıştır Urquhart, herıkı tarafmda bırbınne havan ateşı
açtıklannı soylemıştır
GEÇEN YIL BUGÜN Cumhur.yet
Rehine sevinci
8 ARALIK 1990
Irak Parlamentosu, Devlet Bakanı Saddam Hüseyın ın, Irak
ve Kuveyt'te ahkonulan tum yabancılann serbest
bırakılması yoludakı karannı ona>ladı Saddam'ın son
karan başkentlerde 'sevınç varatırken.başta ABD
Ingıltere, Fransa olmak uzere pek çok ülke Korfez knzıne
kesın çozumun, Irak'ın Kuveyt ten çekılmesıyle
bulunabıleceğını behrterek Saddam'ın gırışımının tek başına
buyuk bır anlam taşımadığını vurguladılar Ankara, karann
ardında kotü bır nıyet aranmadığını bıldırdı Irak
parlamentosunun dunkü olağanustu oturumunda. bır
parlamento üvesı" 1200 Ingıhz ve 700 Amerıkah rehınerun
karar kapsamı dışında bırakılmasını İngıltereıleABD nın
düşman tarafın faahyetlennı yönlendınklennı behrten bır
onerge verdı Bır başka mılletvekılı, "rehınelen sahverme
ışlemının BM Güv enlık Konseyı nın Irak'a tanıdığı süre olan
15 Ocak 1991 'den sonraya ertelenmesını" ıstedı
DÜZELTME
• Gazetemızın dun bırıncı sayfasmda ver alan
habenn ust başlığında GAP Bakanı Omer Barutçu'nun
Cındoruk'a "haysı>etsız" dedığı şeklınde ıfade >anhştır
Barutçu, Cındoruk ıçın "haysıvet ve şeref celladı" demıştır
Duzeltır, özur dılenz
TARTISMA
Hukııkçuıııuı Başarısı
Yargıç, savcı ve avukatın, davalarda, hukukçu olmanın bılıncıyle,
bu olçüler ıçınde, sonucu bırlıkte oluşturma kararlılığıyla
çahşmaları, uygulamada pek çok şeyı değıştırecektır
Insanın ürettığı nesnelenn değerlendınl-
mesı kolaydır da ınsana aıt değer ıçın bellı
olçuler konulması her zaman ıçın zordur
Zordur çunku genelhkle bu değerler soyut
tur elle tutulur denenır, sınanır somut
urunlen hemen göruleme>ebılır Ustehk bu
değerlendırmelerde kullanılan olçuler kışı
lık yapılanna, dunyaya bakışa gore kışıden
kışeye değışır Bu nedenle de çeşıtlılık goste-
nr Bu çeşıtlıhğe karşın msanhk, çahşkan-
lık, başan veterhhk >aptığı ışte ıyı ohna,
guç cesaret becenklılık gıbı olçmesı tart-
ması zor olan ınsana ozgu veteneklen
değerlendırebılmek ıçın genelhkle onayla-
nan olçuler de gelıştınlmıştır
'Bılım adamlannın meslek başansını
ölçmenın sayısal yolu, çalışmalanna başka-
lannın yaptıgı atıf savısıdır değerlendır-
mesı ışte boyle bır olçüdur
Hukukdevletının vazgeçılmezlığı huku-
kun ustun kıhnması kavramlannın kav-
ram olarak sıkça kullanıldığı son zamanlar-
da, bu tur olçulenn hukuk adamı ıçın de
kullanılması, hukukçulann da başanlanna
gore değerlendınlmesı gereklılığını düşun-
duruyor
Hukuk kurallannın pratıkte uvgulamşı
hukuk devletının gunlük vaşamın ıçındekı
goruntusudur Insanlar hakka kavuşmada-
kı suratı, hakkın yennı bulmasındakı ada
letı, kendı ışlennı olçu alarak değerlendınr-
ler Vatandaşın hakkını aramak ıçın
mahkemeye gıtme karan ıle sonuca olan
guven ve saygısı. o ulkede hukuk devletının
varlığını göstenr Hukuk devletının varlığı
ıle hukukun üstunluğu kuralınin gerçeklığı
gunluk yaşam ıçınde nefes alıp vermek gıbı
>aşanırsa kanıtlanır Hukuk devletını bır
yaşam bıçımı halıne getırmek ıçın ıktıdar
polıtıkasının ve devlet anlav ışının bu v onde
olması şartı >anında teonde ve uygulama-
da başanh hukukçulara gereksınmemız
vardır Özelhkle son yıllarda fazlaca aşındı-
nlmış başanh ınsan kavramını yenıden
gozden geçınp evrensel doğruları yaka-
lajarak, ısrarh ve kararh bıçımde bu kavra-
mı yerleştırmeve çahşmahyız Çunku
toplumlardakı >aşam bıçımını behrlemede,
ınsan en onemlı unsurlardan bındır
Başanh hukukçunun belırlenmesı ıçın
hangı ölçulen kullanacağız'' Hukukun teo-
nsı ıle ılgılenen hukukçular ıçın genelde
bılım adamlan ıçın kullanılan sayısal olçu
kullanılabıhr Ancak pratıkte bazı başka
olçüler olması ışın nıtelığınden kaynakla-
nan bır zonınluluk Tumuyle hukukun
pratık yaşama geçınhşınde emeğı ve katkısı
geçen ınsanlann başan olçulennde bır fark-
lılık olmalı Uygulamaa ıçın konu>a daha
değışık >aklaşmahvız
O halde sorumuza dönelım, hukukçunun
başansını nasıl ölçeceğız9
Kuşkusuz, huku-
ka ve hukuk devletının yaşama geçınlmesı-
ne yapılan katkı ıle Bu ölçü>e gore hangı
hukukçu başanlıdır
0
Davada, bıreylenn
yaşamlanna getınlen en kalıcı ve sağlıklı
çözûme ulaşılmasını sağlayan hukukçu ba-
şanhdır Benzen davalarda o karardan soz
edıhyorsa, bu sonucu saglayan hukukçu
başanhdır "öteden ben bu böyledır'
' Temyız kararına uyacağız artık" ' Ne >a-
palım, bılırkışı raporu böyle" kolayahğı ıle
davranmayıp en doğruyu, en yararlı ve ka-
lıcıyı bulma yönunde çaba gösteren hukuk-
çu başanlıdır Toplumdakı değışme ve
gehşmelere duyarlı olup, farkh düşunce ve
değerlendırmelen goz ardı etmeksızın, mes-
lekı deneylennden de vararlanarak ulaştığı
sonucun doğruluğunda kararh ısrarh olan
hukukçu başanhdır Vatandaşın hukuka,
mahkemelere guvenını ve saygısını arttıran
hukukçu başanhdır Yargıç, savcı ve avu
katın, davalarda, hukukçu olmanın bılın-
cıyle bu olçüler ıçınde, sonucu bırlıkte
oluşturma kararlılığıyla çalışmalan uygu-
lamada pek çok şeyı değıştırecektır
Hukukun ana ışlevı toplumun çıkanvla
bıreyın çıkannı uzlaştırmaksa, davalarda
bu uzlaşmava yaklaşan hukukçu başanh
olacaktır Bır davada bu noktaya ulaşıldı
mı, kaybeden taraf da hukukçunun bu an-
lamdakı başansını anlar ve karara da
mahkemeve de hukuka da saygı duyar, so-
nucu kabullenır Insanlann kabulleneme-
dıklen, yetersızlık bılgısızhk, üstunkörücu-
lük ve hukukun herkese eşıt uygulanmadığı
kavgısıdır Insanlan hukuk dışı arayışlara
ıten de bu kabullenmezhk ve kaygılardır
Avukatını seçerken vatandaşın kullandı
ğı ölçülerden doğru>a en yakmı "ıyı avu-
kattır tuttuğunu kopanr" olçüsudür
Hukukçuva çahşması ve başanh olması
ıçın ağır sorumluluk yukler Aynı zamanda
başanh hukukçu kavramını en kısa ve özlu
şekılde anlatır Bu sorumluluğu ustlenır-
sek, bu doğrultuda çabalanmızı yoğunlaş-
tınrsak "hukukun üstunluğu ve hukuk
devletı" kavramlannı, ıçı boş kahplar ol-
maktan hep bırhkte çıkanp, temel bır
yaşam bıçımı halıne getırebıhnz
Gerçek odur kı, gün ıçınde yaşanan ufak
olaylann pratığı, genel kurallann oluşması-
nı sağlar Genel kurallan yaşama gecırecek
olan da gunluk uygulamalardır tnsanlar
gunlük olaylarda yaşamlannın her anında
hukuka ve hukukçuya guvenmek ıster
Bo>le bır güvene ulaşılması, toplumsal ba-
nşın temelının atılmasıdır Sû'nınm bu
sonucun sağlanması ve hukuk devletı kav
ramının pratığe geçınlmesınde her bınmız
sorumlu ve eorevlıyız
Av.Rezanözger
Istanbul
Avrupa'da Günün KoniLSu:
Artık Avrupa ulkelenndeki yabancı emek gucu ne "misafir
işçi" ne de "artık yeter çalıştığım, ulkeme doneceğim" diyen
"goçmen işçı". Bu yuzden Avrupa Komisyonu'nun ilk isteği
-uyum sağlama- oyle sıradan bır şey değıl.
"Doğu ulkelerı"ndekı yemden yapılanma
Avrupa ulkelerının gundemını butur, ağır
lığıyla elınde tuttu Genel olarak bu ulke-
lerın ekonomılennın özelleştınlmesı, sana-
>ulerının modernleştırılmesı herkes tarafın-
dan tartışıhrken arasıra, bazı alarmıst yak-
laşımların yanında bu ulkelerden Baf'ya
olabılecek buyuk göç akımlanndan soz edıl-
dı Söylenen sozler de sozde kaldı
îtaJya lımanlarının bınlerce Arnavut sı-
ğınmacı tarafından ıstıla edılmesınden son-
ra, e>lul ayının ortalannda Luksemburg-
da toplanan Avrupa ulkelerının göçmenhkle
sorumlu yırmı beş bakanı -Avrupa Konseyı-
kıtlesel olarak sığmmacılarla ıstıla edılen AT
uyesı ulkeye bır acıl yardım sıstemının ku-
rulmasına karar verdı
Daha sonra Ahnanya'da neo-nazılenn i
1
»-
bancı ışçılere ve sıyası sığınmacılara karşı gı-
nştıklen ırkçı saldırılar ve aynı anda hazır-
lanan yenı sığınma hakkı kanun tasansı AJ-
manya'yı Avrupa kamuoyunda kendınden
en çok konuşulan bır ulke vaptı Son ola
rak, 9 ve 10 arahkta Maastıcht'te toplana
cak olan Avrupa zırvesınde, Almanya
"samımı" olarak artık göç olgusunun, su-
nacağı raporun temelınde tartışılmasını ıs-
tıyor Avrupa Komısyonu ıse 12'lenn 1993'te
kurulacak "buyuk pazar" ve oluşturuUcak
tek dış polıtıkaya paralel olarak goç olgu-
suna bır yanıt venhnesuıın gerekhğını vur-
guladı Aynca uye ülkelere, çalıştırdıkları
kaçak olmayan -legal- goçmen ışçılerle ıl-
gıh özetle şu onerılerı -çalışma yollarını-
verdı
Göç olgusuna verılecek en onemlı yanı-
tın, durumu legal olan ve artık çalıştığı ul-
keye yerleşmış goçmen ışçılerin o ulke top-
lumuyla uyum sağlamalannın sağlanması
olduğu, AT'ye uye ulkelenn goçmen ışçıle-
rın topluluk ıçınde özgurce dolaşmalarını
sağlamalan, konut ve ış bulma sorunlarını
çozumleyecek önlemlenn ahnmasının ge-
rekiıhğı Komısyon kaçak ışçılere karşı uye
ulkelenn mucadele etmelerını onerdı
Yukandakı onenler, gercekte uzun yıllar-
dır konuşuluyor, yanlıyor, onenhyor Göç-
men ışçı çahştıran ulkelenn hukumetlerın
de gerçekçı sıyası bır tavnn ve bır çızgının
olmaması nedenıyle göçmenhk konusunda
bu ulkelerde somut bır ılerleme hayata ge-
çınlemıyor Ancak buyuk medıatık olaylar
patlak verecek kı -Arnavut sığınmacılar,
Fransa'dakı Magrep ulkelen kökenlı genç-
ler olayı, Bruksel olaylan vs sıyaset adam-
lan -ulkelerı ıdare edenler- sorunu "duşü-
nup", gereklı önlemlen alsınlar
Artık Avrupa ulkelenndeki yabancı emek
gucu ne "misafir ışçı" ne de "artık yeter ça-
hştığım ülkeme gen döneceğım" dıyen
"goçmen ışçı" Bu yuzden Avrupa Komis-
yonu'nun yukandakı ılk ısteğı -uyum
sağlama- öyle sıradan bır şey değıl Komıs-
von "artık İaflamayı bırakalım ış yapalım"
demek ıstıyor Kımsenın genye dönmeyece-
ğını artık herkes bılıyor Üstehk göç akımı
da devam edecek
Onun ıçın artık bu ınsanlara ıkmcı sınıf
ınsan gıbı bakmanın toplumsal patlamala-
ra neden olduğu ve ılerde ödenecek fatura-
nın da çok ağır olacağı anlasıldı
Yanhz unutulan onemlı bır şey var Ça-
hştıklan ülkelere tamamen yerleşmış bu ın-
sanlann o ulkede seçme ve seçılme hakları
(AT'nın 350 mılyonluk nufusunun yüzde
2,5'ı yabancı) Yapıcı bır sıyası çızgı polısı-
ye önlemler değıl, kararhhk ve cesaret ıste-
ven bır ıştır
AYCAN HAMARAT
Sosyal Hızmetler Uzmanı/Bruksel
Sagma Sarmısak Soluna Sogan
Sol, toplumun oncusu ve geleceğidir. Politikaları da buna
gore oluşturulmalıdır. Refah, barış, ozgurluk, dayanışma
yuruyuşunde sol, sağıu onunde olmahdır.
196O'h yıllann sonuna doğru Prof Dr Id-
ns Kuçukomer, sol ve sağ kavramlannı ye-
nıden gözden geçırmek gerektığını söylemış;
bır anlamda, solda sayılanların sağda, sağ-
da sayılanların solda olduklannı ılerı sur-
muştu Bunun uzenne, Dr Hıkmet Kıvıl
cımlı, "Kuçukomer sağıyla solunu karıştı-
nyor, onun ıçın sağma sarmısak soluna so-
ğan bağlasın" demıştı
Turkıye solundakı bunahmı dusunurken
bunu hatırladım
Gerçekten her şeyı baştan dıbe yenıden
gözden geçırmek gerekıyor
Turkıye solu neden boyuna valpalıyor,
neden ayağa kalkar gıbı olunca bır tokat yı
yıp yere senhyor, neden şöyle yukselen bır
çızgı ızleyemıyor9
Sol; ılerleme, özgurluk, eşıtlık ve daya
nışma demektır Tanhsel olarak bu özlem
ve ısteklere denk duşer Boyleyse, toplum-
da devamlı bır yukselme çızgısı ızlemesı
beklenır
Dunyada, demokratık toplumlarda genel
hkle gorulen de budur
Turkıye'de böyle olmuyorsa yanhşhk ne-
rede? Soldayız sanırken zaman zaman sa-
ğa mı geçıyoruz
9
Tabu, sağda sandıklarımız
da solda mı kahyorlar bıze gore7
Kuçukö-
mer haklı mı yaru9
Turkıye, çok partılı duzene fukara-gerı
bır ulke olarak gırdı TurK solu ve entelı-
jansıyası, 1950 seçımlennden kısa bu sure
sonra ıktıdardakı partıyı gerıcılık ve sağcı-
lıkla suçlamaya başladı Ulkedekı sosyo-
ekonomık gehşmelen de adam zengın etme,
ruşvet, kayırmacüık, her mahallede bır mıl-
yoner kazanma kavramlan ıle karşıladı, la-
netledı
Durum, sonrakı yıllarda da değışmedı.
Keban yapıhrken "Ne yapacaksınız bu ka-
dar elektrık enerjısını, toprağa mı
vereceksmız" denıldı Televızyona karşı çı-
kıldı Boğazıçı köprusu yerıne Zap suyuna
köpru onenldı Ereğlı Demır Çehk'ın yapıl-
ması yoksulluklar bağlamında ele alındı
Ortak Pazar'a gırışe şıddetle dırenıldı
Örneklen çoğaltmak mumkun Bunlar
solun ekonomık gehşme, yanı derleme kar-
şısındakı tavırları
Özgurlukler bahsıne gelınce. Turkıye so-
•unun burada da ılkelı bır tutum sergıledı-
ğı söylenemez Yassıada duruşmalan karşı-
sındakı tutum, 12 Mart'takı yaklaşımlar v b
pek yuz ağartıcı değıl Aynca, sol kendı ba-
şına anlamlı bır şekılde ıktıdar olmadığı
ıçın, ne kadar özgurlukçu olduğunu da sı-
nayamadık Yalnız şu kadannı söyleyebıh-
rım, solun en azından bır kesımının kesın-
lıkle özgurlukçu ohnadığını ve kendısı ıçın
hak gorduğunu başkası ıçın pek de hak say-
madığını bılıyorum
Eşıthk ve dayanışma, bır başka deyışle
sosyal adalet konusunda da solun kerım
devlet anlayışının pek ötesıne gıttığı söy-
lenemez
Böyle bakınca zaman zaman solun sağa,
sağın sola geçtığını söyleyebıhnz. Burada sa-
ğın yerı pek değışmıyor da solun yerı değış-
tığı ıçın ışler karışıyor
Kısacası sol denn bır bunalım ıçınde. Bu
bunahmı aşmak ıçınse, konumunu tartışma-
sı ve ılerleme, ozgurluk, eşıtlık ve dayanış-
ma bayrağını ele geçırmesı gerekıyor Bu da,
bu tur sozlen yıneleyerek olmaz Dunyamız-
dakı kuresel eğılımlerı dıkkate alan polıtı-
kalar oluşturmakla olur
Bunun bazı öncullen şunlar olabıhr
-Mıllıyetçı yaklaşımlar, dünyadakı kure-
selleşme eğılımı dıkkate alınarak terk edıl-
melıdır Turkıytfyı ılen dunya ıle çekınce-
sız butunleştırecek pohtıkalar benımsenme-
hdır
-Ekonomıyı buyutme programları da en
az sosyal adalet programları kadar önern-
senmehdır
-Ekonomının, esas olarak, pıyasamn be-
lırledığı bır venmlılık ve uretkenhk anlayı-
şı ıçınde gınşımcüığı destekleyerek örgutlen-
mesı kabul edılmelıdır
-Türkıye'nın çoğulculuktan kuvvet alma-
sını sağlamak ıçın, Kurtlenn ve dıncı akım-
ların kunhklenm gızlemeden toplumsal ve
sıyasal hayat ıçıne çekıhnesuıın yanında ta-
vır ahnmahdır
-Insanlanmızın nasıl yaşayacaklanna ken-
düerının karar verebıleceğı kabul edılerek,
burokratık kösteklerı çözme kararhlığı ıçuı-
de, yennden yönetımler ve kışısel gırışım-
ler desteklenmelı ve özendırılmelıdır Turk
msanımn atıhm >eteneklennı sınırlayan
ayakbağlan kırılıp atılmalıdır
Bu lıste uzatılabdır, ayrıntılandınlabılır
Ama özu şudur Sol, toplumun öncusu ve
geleceğidir Politikaları da buna gore oluş-
turulmahdır Refah, barış, ozgurluk, daya-
nışma yuruyuşünde sol, sağın önunde ol-
mahdır
Açıkçası şundı gensındedır Sadece o> ba-
kımından değıl, duşunce duzlemınde, çağı
yakalamak bakımından da öyledır Tutucu-
luk, ortadan sola doğru anmaktadır Bu-
nu görmek, ılkelerımızı ve pohtıkalanmızı
gözden geçırmek zorunludur
Bundan sonra, tekrar sola geçebılmışsek,
sağımıza sarmısak solumuza soğan bağlar,
yerımızı bır daha şaşırmayız Tutucu poli-
tikaları ılencılık dıye savunmayız
HUSEYtN ERGUN-İstanbul
TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİNİ GÜÇLENDİRME VAKFI
MİLLETİNİN BAĞIŞLARINI ORDUSUNUN 6ÜÇLENMESİNDE KULLANMAKTADIR.
TURK S a > H U KUVVETLERİNİ
GUÇLENtNRME VAKFI FILISTIN SOKAK NO- 23 06700 GAZİOSMANPAŞA/ANKARA TEL 9*4*146 12 28 (5 HAT) FAX 9*4*146 31 98
CEMIL OKTAY
Gelenekselstyasal
yaş»ımızda antrika, slyasat
teknlfi otaBshi^tir. Slyasal
IIINİ0fflİ6ŞRM fİPfŞİMİBlHllin
blr amacı ia Iştetatntrfkı
işinlra slyassti nak tutmaya
yönallktlp.
"Entrika Ipinin Ucu..."
Geçen yuzyılın son çeyreğıne gırerken Osmanlı aydınları,
yoğun olarak sıyasal rejım sorununu tartıştılar Yenı Os-
manlılardan Ahmet Mıthat Efendı, Ittıhat gazetesınde çıkan
bır yazısında, hem hararetlı ıfadelerle anayasal rejımı
savunuyor hem de boyle bır rejımın 'entrıka ıpının ucu"nu
herkese gostereceğını soyluyordu Ondan çok daha once-
lerı Zıya Paşa Hurrıyet gazetesındekı unlu makalesınde
'vukela entrıkalan"ndan açık açık yakınmaktaydı 19 yuz-
yıl Osmanlı sıyasal yaşamını çok yakırdan gozleme
olanağı bulmuş Ubıcını de Mektuplar'ında, Turklerın sa-
rayda entrıkasız sıyaset yapmadıklarını yazar II Mahmut
donemının ılk yıllarında sarayın patronu olan Halet Efen-
dı, sıyasetı entrıka ıle yurutmenın vırtuoz ısmı olarak
şohretyapmıştır
Bunlan şunun ıçın yazıyorum
Gelenekse! sıyasal yaşamımızda entrıka, sıyaset yap-
manın hep en onemlı teknığı olagelmıştır Sıyasal
modernleşme gırışımlerının bır amacı da ışte bu entrıka
ışınden sıyasetı uzak tutmaya yonelıktır Rejımı açma,
bellı kurallara bağlama, dolayısıyla keyfılığı onleme ve
hurrıyet taleplerı butun bunların ulaşmak ıstedığı hedef,
entrıkasız saydam bır sıyasal yaşamın yerleştırılmesı ara-
yışlarıydı
DYP/SHP koalısyon hukümetının kurulması sırasında
Sayın Demırel'ın ve ^ ^ ^ ^ _ _ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ _
ortaklannın ızledıklen
açıklık sıyasetının bu
geçmış açısından çok
olumlu bır gehşme ol-
duğunu duşunuyo-
rum Gerçekten de
her şey açık açık ko-
nuşulmuş, muzakere-
ler kamuoyunun
gozlerı onunde cere-
yan etmıştır Ahmet
Mıthat Efendı'nın
"entrıka ıpının ucu nu
gorme ısteğını uygulamaya geçırmenın bır yuzyıldan fazla
sure aldığını goruyoruz Bugun varılan nokta çok onemlı-
dır
Ne var kı benlıklere nufuz etmış alışkanlıklardan kurtul-
mak hemen herkes ıçm kolay olmuyor ömegın, basında
çıkan bır demeç bu konuda kımı olumsuz ızlerın hâlâ
surdüğunu dahası dırettığını ışaret edıyor Aydınlar
Ocağı nın sayın başkanı, başbakan uzerınde nufuzlarını
kullanarak ustehk ısım de vermek suretıyle ıkı ünlu Istan-
bul mılletvekılının bakan olmalarını engelledıklerını
soyluyor Demecınçokyadırgatıcı olduğunu belırtmelıyım
Bır partı lıderı on yıla yakın bır suredır dağ taş deme-
den o koy senın, bu kent benım Turkıye yı arşınlayarak
'Ulkede hılesız, hurdasız, entrıkasız hukumetlerın değış-
mesı ıçın mucadele verıyoruz" dıyecek, sonra da ılk
fırsatta karşısına gelen heyetın ısteklerı doğrultusunda
kabıne uyelerını belırleyecek
Israrla gudulen açlık sıyasetlerı orta yerde dururken
boyle bır şeye ınanmak mumkun değıldır Aydınlar
Ocağı nın her baskı grubu gıbı goruşlerını kamuoyu onun-
de soyleme hakkı vardır Ama el altından gırışımlerle kımı
mılletvekıllerının bakan olmasını engelleme hakkı yoktur
Bır kez hukümetın kımlerden olacağına, nasıl olacağına
karar verme ışı genelde seçmenın tercıhıyle olur Meclıs-
ler, partıler ve bır dızı anayasal kural bunun ıçın vardır
Eğer bakanlann saptanması, kendınde keramet goren
bazı zevata danışılarak yapılacaksa, seçımlere koalısyon
protokollerıne onca uğraşıp dıdınmeye ne gerek kalır^
Sıyasal yaşamımızda seçmen seçılmış Meclıs, partı
ve benzen dıger demokratık kurumlar yerlı yerıne oturtul-
maya çalışılıyor Bır bakıma çağdaş bır sıyasal duzenın
gereklerı yerıne getırılıyor
Böyle bır ortamda, Bız ıstemedık, bakan olamaoılar
turunden demeçler yalnızca gecmışın olumsuzluklarını
hatırlatmaktan oteye anlam taşımaz, taşıyamaz Oolayı-
sıyla kımse toplumdakı yerı ve rutbesı ne olursa olsun
kendısını sahıp olmadığı yetkılerle donatılmış gormemelı-
dır Aydınlar Ocağı başkanının demecındekı hukümetın
terkıbıne yonelık ıddıaları, bu bakımdan cıdr'ıye almamak
gerekır
Olsa olsa alışkanlıkla hava basıyor olabılırler
Prof Dr CEMİL OKTAY, îstanbul U SRF oğretım
uyesıdır
5ANLAREV
SORULARI/SORUNLARI
YHJVIAZ ŞİPAL
u
Muhasebeci olarak çalışıyorum"
SORU: Şubat 1988'den bu yana bir şirkette muhasebecı
olarak çalışı>orum.
1) Maas bordrosunda ışverenın ıstegı uzenne net ma-
aşımın yarısından da az brul maaşla çalışıvor goz-
ukmekteyım. Dava konusu olursa bunu nasıl
kanıtlayabılinm ve bangi yolları izlemeliyim?
2) Kendi ıstegımle aynlmam durumunda 4 \ıllık ça-
lışmamın karşılığında kıdem tazmınatı hakkım var
mıdır?
3) Maaş bordrosunda brut 1 milvon lira maaşla calı-
şan, 13 yıllık bır ışçı emeklı oldu. Oysa gercekte, 1
milyon lira net a)lık almaktaydı. Tazmınatını da 1
milyon brut uzerinden aldı.
Emekli olan bu işçı kesın ibraname ve makbuz im-
zaladı. Bir hak isteğinde bulunabilir mı°
S.T.
YANIT: 1) Bugun,bırçok ışveren çahştırdığı ışçılerin ucretlerı
nı asgarı ucretten göstermekte, bu nedenle de çok buyuk ölçu-
de vergı ve sıgorta prımı kaçırmaktadır Bunun faturası da bır
anlamda ışçı ucretlerının gerçek vergı ve prımını ödeyen ışve-
renlere çıkarılmaktadır Bu sorunuzun yanıtını yargı kararına
bırakalım
"tşçının aldığı ucretın ımzasını taşıyan ucret bordrosunda gös-
tenlmış mıktann ustunde bulunduğu ıddıası" Yargıtav 9 Hu-
kuk Daıresı'nın 27.10 1969 tanh, 8230 esas ve 10293 kararında
şöyle çözumlenmıştır.
(*) "( ) Davacı 20 lira uzennden tanzım edılmış bordrolan
ımza ederek ucretlenm almıştır Yevmıvesının 50 lira olduğu-
na daır ıkıncı bır bordronun ışveren tarafından tanzım edıldı-
ğı davacı tarafından ıddıa edılmış ve fakat yapılan tespıtte
ışverende boyle bır bordro bulunmamıştır Gerçı tanıklar da-
vacının 50 lira yevmıyeyle çalıştığına şahadet (tanıklık) eylemış
ıseler de davacı ımzası ıle gundehğınm 20 lira olduğunu kabul
etmış bulunmasına gore aksının tanıkla ıspatı da HMUK'nun
287 ve sonrakı maddelen mucıbınce mumkun değıldır"
2) Kendı ısteğı ıle aynlan (ıstıfa eden) ışçıye kıdem tazmına-
tı odenmesı olanaksızdır
Konu>a ılgılı yargı kararlanndan bırını, ozet olarak verıyo-
ruz.
"OZET. Istıfa ıle son bulan hızmet surelerı ıçm kidem taz-
mınatı ıstenemez"
(Yargıtay 9 Hukuk Daıresı, 4 3 1987 tanh 2341 esas ve 2617
karar)
(**) 3) "( ), (butun haklanmı aldım, başkaca hakkım kal-
madı) yolunda kapsamlı ıbra bıldırımını ıçeren ıbra belgesı, ış
kazasına dayanan tazmınat davaları da dahıl olmak uzere tıim
ışçıhk haklannı kural olarak duşurur ve bu konularda dava açıl-
masını engeller (Ozet)
(Yargıtay 9 HD, 13 12 1973 T, 11484 E 34992 K , 30 4 1973
T 40266 E , 13853 K , 5 3 1973 T, 16727 E , 3710 K , 27 2 1973
T, 29613 E , 3284 K , 18 2 1976 T, 33775 E , 6467 K )"
(•) Mustafa ÇENBERCt, Iş Kanunu Şerhı, 1978 baskı sav-
fa 1244/151, 1986 baskı savfa 753/180
(**) Mustafa ÇENBERC1 lş Kanunu Şerhı, 1986 baskı say-
fa- 738/132