Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET/10 DIŞ HABERLER 23 ARALIK 1991
DUNYADA GEÇEN HAFTA
YUNANÎSTAN
Memurun boyu
müdürlüğe yetmedi
STELYO BERBERAKİS
ATİNA — Yunanistan
başkenti Atina geçen hafta
Noel tüketiciliğiyle birlikle
siyasi ve cinayi olaylar
yaşadı. Yunanistan'ın Batı
Avrupa BirliğTne (BAB)
üyeliği, Mitsotakis'in ABD
ziyaretinden elde ettikleri ve
Brüksel'de AT dışişleri
toplantısında Yugoslavya'nın
Makedonya Cumhuriyeti ile
ilgili alınan kararlar, Yunan
diplomasisinin birer zaferi
olarak nitelendi.
Yunanistan'ın sağ eğilimli
hükümeti Yeni Demokrasi
Partısi (YDP) bu elde edilen
"diplomatik zaferleri"
Yunan halkına
"bagışladı..." Böylelikle ana
muhaiefet sosyalist PASOK
ile Sol tttifak ve Komünist
partilerinden gelecek olası
"tenkitleri" önlemeye çalıştı.
Gerçekten de YDP
hükumetinin elde etmiş
olduklan, PASOK
tarafından da "oinmla",
ancak "yetersiz" karşılandı.
Yunanistan'ın bugunlerde en
büyük "korkusu"
Yugoslavya'nın
"Makedonya"
Cumhuriyeti'nin bu isim
altında özerkliğıni ilan
etmesinden kaynaklamyor.
Yunanistan, "Makedonya"
adının kendi antik tarihini
ilgilendirdiği için bunun
başka bir devlet tarafından
kullamlamayacağında ısrar
ediyor ve bu ısranyla AT
ülkelerini de "ikna" ettiği
anlaşılıyor. Yunanistan da
diğer Hıristiyan ülkeler gibi
geçen hafta başlayan Noel
yortusunun heyecanına ve
tüketidliğine kaptırdı
kendisini. Her yer Noel
ağaçlanyla süslu Atina'da
milyonlarca nakit ve
"plastik" paralar el
değiştiriyor. Kredi
kanlanndan adını alan bu
"plastik" paralar, dar
gelirlilerin bile tüketicilik
iştahını açtınyor.. tsa
Peygamber'in 1992.
Yıldönümü'nü kutlamak için
bu hafta çeşitli eğlence
geceleri düzenleniyor.
Geçen hafta içinde en fazla
konuşulan olaylardan biri de
kuşkusuz 6 müyar lira
değerindeki bir soygun oldu.
Bu soygunda biri polis
üniforması giyen 5 kişi bir
postaneyi soyup soğana
çevirdi.. Ancak işin komik
tarafi başka yerde..
Postanenin bulunduğu
Egaleon semtinden az ötede
bulunan Merkez Bankası'nın
bir branşında çalışan bir
veznedar, bir hafta önce 10
sayfalık bir mektup aldı.. Bu
mektupta Merkez Bankasını
soymak isteyen biri,
veznedann işbirliğini
istiyordu. Veznedar olayı
güvenlik makamlanna
bildirince Merkez Bankası
yoğun koruma altına alındı..
Ancak soyguncular Merkez
Bankası'nı değil hemen yanı
başındaki postaneyi
soydular.
Geçen hafta yine postaneyle
ilgili ilginç bir haber daha
çıktı. Bu kez olay, memurun
boyu 1 metre 30 santim
olduğu gerekçesiyle servis
şefi makamına getirilmemesi
için o postane müdürünün
ulaştırma bakanhğına yazdığı
mektupla ilgiliydi.. Mektupta
söz konusu memurun
"işinde dürttst ve yeteaekli"
biri olduğu, ancak servis
şefliğine getirildiği takdirde
"kimseye söz
geçirtemeyecegi; üslelik
masalann altında
kaybolacağı" gibi komik
gerekçeler gösterildi.
Ulaştırma bakanlığı ise
konunun "araştınlacağım"
ve gerekenin yapılacağıru
bildirdi.. Bu durum doğal
olarak Yunan hukümetinin
en bilgili, ancak en kısa
boylu devlet bakanı
AtkanasMos Kanelopulos'un
siyasi-mizah dergısi
"Pontiki"nin kapak konusu
olmasına yol açtı. Pontiki,
bakanın kısa boylu olduğu
gerekçesiyle "istifa etmeye
zoriandığım" yazdı.
DANÎMARKA
Ismarlama tehdit
FERRLH YILMAZ
KOPENHAG — Danimarka,
bütün dünyada olduğu gibi
hafta boyunca Sovyetler
Birliği ve Yugoslavya'daki
gelişmeleri konuştu. Bu
tartışmalar arasında
Infonnation gazetesi,
Amerıka Bırleşik
Devletleri'nin, Danimarka'da
1988 yılındaki seçimler
öncesinde Danimarka'yı
NATO'daki savunma ve
güvenlik konularındaki
işbirliğinden izole etme
tehdidini, zamanın
hükumetinin isteği üzerine
yaptığını iddia etti.
1988 yıhndaki genel seçimler,
Danimarka karasulanna
giren bir Amerikan savaş
gemisiyle ilgili tartışmalar
üzerine ilan edilmişti.
Danimarka parlamentosu,
Danimarka sımrlan
içerisinde atom silahlan
istemiyor. Sosyal
demokratlar bu nedenle,
1988 nisan ayında
Kopenhag'a gelen bir
Amerikan savaş gemisinin
atom silahlan taşıdığı
iddialan üzerine,
Danimarka'ya gelen tüm
Amerikan gemilerinden,
atom silahı taşıyıp
taşımadıklarının
acjklanmasını istemişti.
Seeim ilanının
hemen öncesinde ABD ve
diğer NATO ülkeleri,
Danimarka'yı NATO içinde
izole etmekle tehdit
ejmişlerdi.
Geçen hafta Information
gazetesinde yayımlanan bir
haber, bu tehdidin
Danimarka hükumetinin
isteği üzerine gerçekleştiğini
öne sürüyor. Çevre örgütü
Greenpeace'in eline geçen
"giıli" damgaiı Amerikan
belgelerine göre Amerikan
Dışişleri Bakan Yardımcısı
Rozanne Ridgway, zamanın
dışişleri bakanı Shuitz'a,
"Danimarka hükıimetinin
isteği üzerine gerekli
açıklamanın yapıldıgını"
bildiriyor. Yine "gizli"
damgaiı başka bir belgede
de, Yunanistan dışındaki
diğer ülkelerden ve
NATO'dan da benzeri
açıklamalar yapılmasının
istendiği belirtiliyor.
Information gazetesinin bu
haberi üzerine Sosyal
Demokrat Parti Başkariı
Svend Auken, olayı "son
derece ciddi" bularak
hükümetten açıklama istedi.
Dışişleri Bakanı Uffe
EUeman-Jensen ise iddiayı
reddetmekle yetindi.
Tartışma garip bir şekilde,
üzerine daha fazla
gidilmeden şimdilik
kapanmış görünüyor.
'ASKERE GİTMEYİZ— Fransa'nın gune\batısında Bayonna'da bir gösteri düzenleyen Bask örgütü üyesi gençler, Fransa ve
İspama'da ujgulanan zonınlu askeriik uygulamasını protesto ettiler. Ispanya ve Fransa bayraklannı vakan göstericiler kendi
bayraklannı sallamayı da.unutmadılar. (Fotoğraf: AP)
ALMANYA
Yine aynı korku:
Ruslar geliyor
DtLEK ZAPTÇIOĞLU
BERLtN — Noel öncesi
büyük ahşveriş salgınının
veba gibi herkesi etkisi altına
aldığı şu günlerde
Almanya'da her zamanki
gibi bir "iyilik furyası"
başladı. Noel zamanı herkes,
"dnnuna bizden çok daha
kötii o l u " insanlan vicdanı
sızlayarak hatırlıyor ve en
yakın bankaya koşarak
Kızılhaç'a, yetim çocukları
koruma veya Kürtlerle
dayamşma derneklerine
bağışta bulunuyor. Bağışlar
tabii vergiden düşulüyor.
Geçen yıl olduğu gibi bu yıl
da bağışlann çoğu artık
Sovyetler'e akmakta.
Moskova ve Petersburg
kentlerinde oturanlar bu kış
da Almanya'dan TIR'larla
ve özel trenlerle gelen
suttozlannı, salam ve
sosisleri, çikolatalan yiyecek
ve kuşkusuz bu mallara
kavuşabildiğine şükredecek.
Yardım faaliyetini
örgütleyenlerin başında,
yüksek tirajlı haftahk
FRANSA
Adalet, eşcinsel katilin gözünün yaşına bakmadı
MİNE G.SAULNIER
PARİS — Fransız adaleti geçen
hafta evrensel cinayet tarihinin en
kanh katillerinden birini ömur boyu
hapis cezasına çarptırdı. Thierry
Mathurin (24), bir genel af
durumunda bile 18 yılı
indirilemeyecek cezası okunurken
sanık sandalyesinde bayıhverdi.
Thierry Matruhin'in dosyasında,
sekiz yaşh kadının boğulmus,
parçalanmış, kemiklerı kınlmış, yaşh
etlerinin ustünde sigara söndürülmüş
cesetlerinin fotoğrafları vardı.
Thierry Mathurin yalnızca sekiz
kadının olümünden suçlandı. Oysa
1984 yıhnda katledilen 27 yaşh
kadının cinayetinden sorumluydu.
Fakat diğer cinayetleri, suç ortağı,
öteki Thierry'nin, Thierry Paulin'in
ustune yıkmayı başardı.
Biri beyaz, diğeri zenci olan iki
Thierry, birbirlerine âşık, yani
eşcinseldiler. Gündüzleri uyuyor,
geceleri çıkıyor, uyuştunıcu
kullanıyor ve parasızhk çekiyorlardı.
Tutkulannı yaşamamn en kolay
yolunu, Paris'te pek bol olan, yaşh,
yalnız ve korunmasız kadınlan
oldurup paralarını çalarak buldular.
1984 yılı boyunca gerçek bir terör
esti Fransız başkentinin
sokaklannda. İki âşık, parasız
kalınca bir yaşh kadının peşine
düşüyor, kapısını zorlayarak içeri
giriyor, kurbanlarını öldurüyor,
aldıklan parayla geçinebildikleri
kadar geçiniyor, para bitince başka
bir yaşh kadının peşine duşüyorlardı.
Bazı kurbanlar, paralarını nereye
koyduklarmı hemen söylemedikleri
için ya da bir süre sonra canavarlar
için bir zevk haline gelen işkencelerle
öldurüyorlardı: Başını suya
sokuyorlar, bileklerini kmyorlar,
sigara ile yakıyorlar, makasla cinsel
organlannı kesiyorlar, sonra da işini
bitiriyorlardı. Bir yıl boyunca tam
27 insan öldurdüler. Çaldıkları
paralarla seks âlemleri yapıyorlardı.
Thierry Mathurin, âşığı Paulin'i
"sahip" diye çağrıyor, kendisi zenci
tutsak rolü oynuyordu. Polis, uzun
araştırmalardan sonra iki katili
tutukladı ve Paris'in yalnız yaşhları
rahat bir soluk aldılar. Mahkeme,
dosyanın iğrenç kalabahğı nedeniyle
hemen başlayamadı. "Sahip"
Thierry Paulin, henuz sanık
sandalyesine oturtulamadan bir Paris
hastanesinde AIDS'ten öldü.
ölmeden önce bütün cinayetleri,
âşığı ve "kölesi", siyahi Thierry'nin
üstüne yıktı tabii.
Thierry Mathurin'in davası
sırasında, suç ortağını öldüren
AIDS'ten "KuUal adalet" diye söz
etti hukuk adamlan. Sağ kalan
canavar ise yalnızca sekiz cinayetten
sorumlu tutuldu. Mahkeme, hiçbir
hafifletici neden kabul etmedi.
Annesinin on iki yaşında sokağa
terk ettiği Mathurin'in, askerliğini
yaparken silah arkadaşları
tarafından iğfal edilmesini de
"hafifletici değil, suçlunun
psikolojisini açıklajKi bir neden"
olarak tanımladı.
Thierry Mathurin'i şimdi
hapishanedeki adalet bekliyor. 24
yaşındaki cani, ömur boyu bir
hucrede yalnız yaşayacak. Çünkü
sırtında 27 yaşh kadının ö-lümünü
taşıyan bir "eşcinseP'i, raahkûmlar
da aralarına kabul etmiyorlar.
"Stern" dergisi, ikinci kanal
ZDF televizyonu ve "Care"
adh hayır kurumu geliyor.
Alman toplumu, eski
SSCB'de olup bitenlerle çok
yakından ilgûeniyor. Bunda,
"yinni milyon Rusun
bavnllannı toplayıp
Almanya'ya göç etmek özere
hazır bekledigi" türünden
söylentilerin ve büyük göç
korkusunun payı var
kuşkusuz. Ama eskiden beri
halk arasında "Rusya" diye
anılan bu koca devletin
akıbetine gösterilen yakın
ilgiyi sadece bu korkuyla
açıklamak mümkün değil.
Almanlann özellikle orta yaş
ve yaşh kuşaklan. "Rusya"
dendiğinde hemen îkinci
Dünya Savaşı'm,
Almanya'nın bölünmesini ve
tabii Mihail Gorbaçov
sayesinde yeniden
birleşmesini hatırlıyor.
Hitler'in tarihten
silinmesinde önemli basamak
olan Stalingrad bozgunu,
savaş esirlerinin Sibirya'daki
kamplarda geçirdikleri yıllar
belleklerde hâlâ çok canh.
-Ve nedense, tarihin
Rusya'yla büyük savaşlar
yaşamış Alman toplumunda
Rusya'ya karşı özel bir
sempati var.
Doğu Almanlar çoğunlukla
ne Rusları ne de
Polonyahlan seviyorlar ve
"işgaki" olarak görüyorlar.
Yine de 40 yıllık Doğu Bloğu
tecrübesi, Almanya'ya
yeniden katılan bu 16 milyon
insanda derin bağhhklara,
izlere yol açmış. Ornegin
Doğu Almanlann çoğu
hiçbir Batı dilini
konusmazken Rusça bihyor.
Okıülarda "yabancı dil"
olarak okutulan Rusça;
Rusya seyahatleri, Ruslarla
ilişki bugün inkâr edilse bile
var ve derin köklere sahip.
Bu nedenle Almanya
bugunlerde öncelikle
Rusya'nın ne olacağını,
Moskova ve Leningrad'daki
açhk tehlikesini ve Ruslara
nasıl yardım edilebileceğini
konuşuyor.
1TALY4
'Utangaç Sofia, ne büyük bir yetenek'
NİLGÜN CERRAHOĞLU
ROMA — Geçen hafta
ltal"a'nın gundemini işgal
eden en önemli konu, Boris
Yeltsin'in yaptığı ziyaret ve
görduğü "devlet bakanı"
itibarı oldu. Bazı
gözlemciler, Yeltsin'in
Rusya'ya ilişkin olarak tek
başına aldığı kararlan,
"bunlar hangi meşru
gerekçeye dayanıyor" diye
eleştirirken Rusya, ttalya
tarafından "fülen" tanındı.
Italya'nın Rusya'daki
muazzam ekonomik çıkarlan
ve yatınmlan bu hızh
kararda büyük rol oynadı.
ABD
Yeltsin gezisinin en ilgi
çekici yönu, ilk defa Batı
komuoyunun karşısına çıkan
Rus "first lady"si Anastasya
Yeltsin oldu. Raisa
Gorbaço>'un şıkhğına ve
zarafetine gönül veren
ttalyanlar, kendi halinde,
ufak tefek, hafif kilolu, 59
yaşındaki bu Rus
hanımından pek bir şey
anlamadılar. "Nerede Raisa,
•erede Anastasya" diye
yazdı. örneğin La Stampa,
"Anastasya Yeltsin olsa olsa
Barbara Bush'un Rus
versiyonu olabilir..."
Üzerinde, 70'lerin patronlu
"Burda" modellerinden
çıkmış gibi duran erkek
yakah, önden tek sıra
düğmeli bir tayyörle Italyan
başkentine inen Anastasya
Yeltsin soluğu Noel
ahşverişinde aldı. Ama
Moskova halkı açhk ve kıthk
sorunlarıyla uğraşırken şık
butikleıe girmeye cesaret
edemeyen Rus "fîrst lady"si;
torunlanna götürdüğü
hediyelere Italya'daki en
ucuz mağaza zinciri olan
"UPIM"den aldı. "Bir
Italyan diikkânuun içini çok
merâk edivordum" diye
"UPIM'den içeri giren
Yeltsin'in hanımını satıcılar
fark etmedi.
Işsiz sayısı giderek artıyor
ŞEBNEM ATİYAS
ÖPEREK KUTLADI— Fransa Cumhurbaşkanı François Mit-
terrand Elysee Sarayı'nda dıizenlenen torende Loren'i yanakla-
rından öperek kutladı. (Fotoğraf: AP)
NEW YORK — ABD'de işsizlik, 80'li
yıllann özel sektör patlamasını sıfırlayacak
boyutlara ulaştı. New York, işsizlikten en
fazla etkilenen şehirlerden. Son iki yıldır
New York'u 460 bin kişi işini kaybetmekten
ötürü terk etti. Emek bürosu istatistiklerine
göre bu rakam 1980'lerde özel sektörde
yaşanan büyümeyi tümüyle sildi. Bu hafta
New York'ta yapı isçilerince yapılan
gösterilerde, belediyeden yeni iş sahalan
yaratması istendi. Gecmiş durgunluk
dönemleri karşılaştırıldığında, ekonominin
bütün sektörlerinde işsizlik olduğuna dikkat
çekiliyor. 1970'Ierde durgunluk özellikle
imalat sektöründe kendini belli etti. New
York, endüstrinin dinamiklerinden. New
York eyaletinde gorülen durgunluğun
boyutlan, bağh bölgelerde kendisini daha
da sert bir şekilde gösteriyor. The New
York Times gazetesinin yaptığı kamuoyu
yoklamasmda cevap verenlerin yaklaşık
yüzde 50'si New York ve civannı terk etme
karan içinde olduklannı bildirdiler. Bu
nedenle ekonomi kendini yeniden düzenliyor.
Uzun süredir Roma'da
yaşayan ve ltalyanlann snob
yanlannı yakından tanıyan
eski Sovyet-yeni Rus (?)
sefiresi Oiga Adamishina
"first lady"nin yanında
refakatçi olarak dolaşmaktan
pek memnun görünmedi.
ltalyanlann medan iftihan
olan Sophia Loren'in
Fransa'da "Legion
d'honneur" ödülü alması
sevinçle karşılandı. Paris'te
ödülü veren Fransız
Cumhurbaşkanı François
Mitterand'ın "Herkes,
sanatına büyük beceriyle
hâkim olan o utangaç kızın
•e büyük bir yetenek
oldugunu biUyor" şekJinde
konuşması, siyah renkli mini
bir tayyörle ödül törenine
gelen Sophia'nın gözlerini
yaşarttı. Artık altmışına
merdiven dayanmasına
rağmen gene güzel bacaklan
ve ceketinin içinden görülen
görkemli dekoltesiyle göz
kamaştıran Italyan artisti
"ilk kez bir cumhurbaşkanı
tarafından şeref nisanıyla
ödülkndirikiiği için çok
heyecanlı oldugunu" söyledi.
Loren, Iiz Taylor ve Alain
Delon'dan sonra Mitterrand
tarafından bu nişanla
ödüllendirilen üçüncü sinema
sanatçısı oldu.
Büronuzu Olivetti'lerle Donatma Fırsatı.
Üstelik 6 veya 12 Ay Taksitle!
Yunanistan, kamuoyunu huzursuzeden Arnavut göçmenleri 'süpürmeye'çalışıyor
Atinada Arnavut sancısı
OÜVETTİ
BİLGİSAYARLAR
İki «yn rnodekJ»
PCS 286/20-40
PCS 386 SX /100
OLİVETTİ FAKSLAR
Ûçıynmodetda
OFX530
OFX330
OFX230
OLİVETTİ FOTOKOPİ
MAKİNASi
COPIA 7141
OLİVETTİ YAZ1CILAR
İMaynmodeMe
DM109
DM309L
OLİVETTİ KELİME OLİVETTİ DAKTİLO
İŞLEMCİLER
lki.ynmodetde L I N E A 9 8 / 1 3
TOP 100
CVVP-1
•ooa
PCS2M/20
PCSM6/40
PCS3«6SX/100
OM10BPM*
0M3NLPn«ı
OfX23OF«
CFX330F«
O R İ S O F K
LMEA«'13
TOP100
CW(P1
COPIA 7141
PE0NAT
1000 000
1İO0 00O
£500000
700000
700000
«x> ooo
900.000
1000.000
aooooo
4000»
1*0.000
SJOOOJOO
«AYT/UOfr
1.6» 000
16» 000
2.100000
39000
7ttOO0
7«000
960000
K7S00O
«5 000
asoooo
117S0O0
1150000
T0(UH
11 »0000
11.MO0OO
15100000
2.S20 000
1MO0O0
(600000
9 J 5 0 0 m
3.0» 000
5JOOOO0
1560000
a wo ooo
1I«TT/UCS(T
1010000
1010000
120000
200000
490000
450 000
S750OO
»000
2S0000
510000
700000
1900.000
T0FUM
13120 000
13 620 0 »
17 620 000
3.100000
(100 000
(JO0O00
7JOO0OO
11620 000
3(20000
(320000
• 900000
27 »00.000
olhfetUHLjDUNYAP;ı/arhınıa
EMLAK BANKASI
Tukeocı Kredeı
Tel: 159 45 30 - 158 03 57
A Y H i m u BtLGl «e KADUH İÇİN DÜNYA 3ÜROIAH ' AMURA (4; 125 55 95İ2MR (51)25 72
57-25 72 5» AOANA(71)13 34 5«-13 74IO BURSA (24) ?25 » 5 - 229 7M EStÜŞffllR (22)
134 717İMTT (21) 12 3S 2» AMTALYA (31) U 81 00 ADAPAZARI :X\) 299 36 SAMSUN (3C)
112101-1239MTHAH0N (031) 134*5 MANİSA (561) 162S3 GAZİANTB» (85)109255 10199»
MERStN (74) 122 290 • 114C 01 KAYSERİ (35) 126 319 KARABÛK f*63) 265 33 D E N t J (621)
40104 KONYA (33)201083 OBOU (371) 13BM DÜZCE/BOLU(26S) 34 703 BAUKESİR (66!) 41
» 7 KAHRAMANIMRAŞ (771) 22 417 ANTAKYA («91) 13 6SC ERZURUH (011} 17 455 GEBZE
(l9»t)«57KÎITAHYA (231) 17912 ÇOftLU• TBÜHDAG (1»5) 16777 ÇORUH(469) 45772
Yunan Başbakanı Konstantin Mitsotakis,
ilgili bakanlarla yaptığı toplantıda
Arnavut sorununun 'vahimliğini' ortaya
koydu ve sıkı önlemler için talimat verdi.
ATİNA (Cumhuriyet) — Ar-
navutluk'tan Yunanistan'a ya-
sadışı .yollardan goç edenlere
karşı Yunan hukumetı bazı sert
önlemler almaya hazırlanıyor.
Bu çerçevede Arnavutluk'tan
başka Bulgaristan ve Yugoslav-
ya sınırlanndaki askeri devriye-
lerin arttınlmasına karar verildi.
Arnavut göçmenlerin özellik-
le başkent Atina'daki cinayet ve
hırsızlık olaylannın oranını art-
tırmaya ve kamuoyunu son de-
rece rahatsız etmeye başlaması
Atina'nın gunluk yaşantısının
bir parçası haline geldi.
Geçen hafta bir halk otobu-
sünün içinde uç Arnavut yanke-
sicinin emekli bir Yunanhyı do-
ve döve öldurmesi bardağı taşı-
ran son damla olmuştu.
Olayı biraz da ilgisizlikle iz-
leyen halk, üç Amavuttan ancak
ikisini yakalayabildi ve polise
teslim etti. Ertesi gün yayımla-
nan butün gazetelerin ön sayfa-
lanndan verilen haberler "Arna-
vut göçmenlerin tümiınün sınır
djşı edilmesi" çağnları içeriyor-
du.
Oysa Yunan polisi, Atina'nın
Omonia Meydanı'nda iş bulmak
için toplanan Arnavut göçmen-
leri zaman zaman ve biner-iki
biner gruplar halinde yakalama
ve Tiran'a geri gonderme işlem-
lerini sürdüniyor. Son olarak iki
bin Arnavut trenlere bindirildi
ve Tiran'a yolcu edildi.
Ne var ki bu Arhavutlar ertesi
gun aynı yasadışı yollardan tek-
rar Yunanistan'a giriş yapıyor.
Yunanistan'a bu yolla gelen ve
yurdun çeşitli yerlerine dağılan
Arnavut göçmenlerin sayısının
200 binden fazla olduğu sanılı-
yor.
Bir yıl içinde Yunanistan'da-
ki cinayet ve hırsızlık oranını
arttıran bu Arnavutların çoğu-
nun Arnavutluk cezaevlerinden
"salıverilen" ve Yunanistan'a
kaçmalan "teşvik" edilen mah-
kûmlardan oluştuğu kanısı yay-
gınlaşıyor. A>TU yöntem, Küba
lideri Fidel Castro tarafından
kullanılmış ve on binlerce Küba-
h mahkûm ABD'ye (Miami)
gönderilmişti.
Yunanistan'a goç eden Arna-
vutlar açhk ve işsizlik sorunla-
rını gideremeyince hırsızlık ve
yol ortasında bıçak tehdidiyle
soygun eylemlerine başvunıyor.
Hırsızlık olaylannda paradan
başka giysi ve yiyecek maddele-
rine de gösterilen ilgi bunun bir
kanıtı.
Yunanistan Başbakanı Kons-
tantin Mitsotakis, gazetelerden
ve genel olarak kamuoyundan
yükselen bu şikâyet seslerinden
sonra Savunma ve Kamu Duze-
ni bakanlarıyla ordu yetkilileri-
nin yer aldığı olağanustü bir
toplantı duzenledı. Başbakan
Konstantin Mitsotakis durumun
"vahimliğini" ortaya koydu ve
bu sınır bölgesinde "daha sıkı
önlemler" aunması için talimat-
lar verdi. Bu 'önlemlerin' ordu
tarafından alınması beklenirken
hükümet sözcüsü Viron Polido-
ras, sınırlann "kapatılacağı" yo-
lunda çıkan haberleri yalânladı.
Toplantıda Yunanistan'ın yal-
nız Arnavutluk değil, Yugoslav-
ya ve Bulgaristan'la olan sınır
bölgelerindeki askeri devriyele-
rini arttırmaya karar verildi. Sı-
nır korumalanndaki ağırhk do-
ğal olarak Arnavutluk sınınna
verilecek. Diğer suıırlar için alı-
nan önlemler ise Yugoslavya ve
Bulgaristan'dan Yunanistan'a
başlaması beklenilen "lopln
göçlerin" durdurulmasuıı öngö-
rüyor.
Yunanistan hükumetinin ve
Yunan kilisesinin "Arnavutluk
siyaseti" böylece "iflas" etmiş
bulunuyor. Yunan Dışişleri Ba-
kanı Andonis Samaras, daha bu
yasadışı girişler başlamadan ön-
ce Arnavutluk'ta yasayan soy-
daşlarma "her an Yunanistan'a
gelebuecekJeri" yolunda çağnlar
yapıyordu. Nitekim Ramiz Aiia
yönetimi Arnavutlann yurtdışı-
na çıkmalanna "göz ynmdu.'