22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/4 HABERLER 19 ARALIK 1991 ÖZGÜRCE TURKER ALKAN Komşu Huuu.. Bence, başta Türkiytfyi Tanıtma Vakfı olmak üzere bûtün ilgili kuruluşlar zaman geçirmeden yeni Türk cumburiyetlerine gidip bizi olduğumuz gibi tanıtsınlar. Komşunun tavuğu komşuya... kaz gözükür. Komşunun ka- nsı komşuya... tabii ki kız gözükür. Zina olayının en çok kom- şular arasında yer almasının başlıca nedeni de budur. Bütün bunları anlamak ve açıklamak mümkün. Ama kom- şunun enflasyonu neden komşuya kalkınma gibi gözüksün, bunu anlamıyorum. Son zamanlarda, uzak komşularımız ve akrabalarımız öz- gürlüklerine kavuşmaya başladılar. Bu arada Türkiye'ye kar- şı büyük bir ilgi ve yakınlık sergilediklerini görüyoruz. Bütün bunlar çok sevindirici gelişmeler. Benim sevinemediğim tek şey, şu "komşuluk psikolojisi". Azerisi, Kazağı, Türkmeni, Kırgızı... Ağız birtığı etmişçesi- ne hepsi de "Aman ne yahşi ekonominiz var, biz de aynı size benzemek isteriz" deyip duruyortar. Hani Türkiye'de yaşamasam, adamlann dediklerine kana- cağım. Ama durum ortada. Kamu borçları ulusal gelirin b o yunu çoktan aşmış. KİT'ler yönetilemez duruma gelmiş. Bir zamanlar dışarıdan borç bulmayı en büyük marifet sayan ve "Boş verin, devletborçla batmaz, borç yiğidin kamçısıdır" di- yen Demirel bile, "Aman bre, bu ne haldir, bu nasıl kamçtdır, bu borcun altından nasıl kalkacağız şimdi" diye feryat eder olmuş. Başta güzel bakanımız Tansu hanım olmak üzere, "zam kazığını yontma komısyonu"nu oluşturan bakanlar ge- ce gündüz harıl harıl çalışıyorlar. Hazırlanan kazığı yediği- miz zaman öyle bir feryat koparacağız kı bırakın Kafkasya: daki Azerileri, Çin'de yaşayan Türkmenler bıle çığhğımızı duyacak. Sanki bütün bunları görmüyorlarmış gibi, sevimli Türki kardeşle- rimiz dizlerimize "pat, pat" vurup, "Ahh, ah.i" diyoriar, "Ne yahşi eko- nominiz var, keşke bi- zimki de böyle olsaydı." La havle! Bizi mi ışletiyorlar, yoksa gerçekten böyle _ „ _ _ mi düşünüyorlar, anlamak zor. Yoksa bizi böyle tatlı sözlerle iyice yumuşatıp arkasından borç para filan mı isteyecekler. Hiç öyte art niyetli insanlara da benzemiyorlar doğrusu. Gene de dikkatlı olmalıyız. Bütün dünyaya, "Biz yeni Türk devledehnin abisiyiz, onlann elinden tutacağız" diye hava at- tıktan sonra küçük kardeşlerimizden birisi çıkıp, "Abi biraz yardımda bulunur musun" diyecek otursa fena halde bozum otabiliriz. (Bence bu ilişkilerde "hami" lafını pek etmeyelim. Geçen yıl Kuzey Irak Kürtlerinin hamisi olduk, adamlar peri- şan oldular. En iyisi "abi" pozu takınmak). "Komşuluk psikolojisi" ekonomide kalsa gene iyi. Türki kar- deşlerimiz bizim hemen her konuda yaman ve yahşi oldu- ğumuzu düşünüyorlar işte. "Siz laiksiniz, biz de laik olmak istiyoruz" diyoriar. Bu da sevindirici bir tavır. Ama, laik olmak isteyen kardeşlerimize nasıl yol göstereceğiz? Anayasınıza bir madde koyup din derslerini zorunlu yapın mı diyeceğız? "Devletlaik, ama ben değilim" diyen birisini cumhurbaşkanı seçmelerini mi öne- receğiz? Yoksa, "İslamiyetle laikiik çelişir" diyen Sayın Yazı- cıoğlu gibi bir Diyanet İşieri Başkanı bulmalarını mı iste- yeceğiz? Türki kardeşlerimizin bizden en çok beklediği şeylerden birisi "Batı'ya açılan pencereleri" olmamız. Tabii olalım da nasıl? Biz bir türlü kendimiz Batı'ya açıla- madık ki onlara yardımcı olalım. AT'nin ve BAB'ın kapısın- dan dönen biz değil miyiz? Kıbrıs konusunda yıllardır sesi- mızi duyurabitdik mi? Şimdi eğri oturup doğru konuşalım, Şatı ülkelerı bizi NATO dışında cıddiye almadılar. Eh, NATO : hun da ömrü doldu gibi bir şey. Yıllar yılı kendimizı Batı'da tanıtamamaktan yakındık dur- duk. Bana öyle geliyor ki kendı öz kardeşlerimiz de bizi pek tanıyamamışlar. Bence, başta Türkiye'yi Tanıtma Vakfı olmak üzere bütün ilgili kuruluşlar zaman geçirmeden yeni Türk cumhuriyetlerine gidip bizi olduğumuz gibi tanıtsınlar. Olduğumuzdan iyi gözükmenin, olduğumuzdan kötü gö- zükmek kadar sevimsiz sonuçlar dogurabileceğini düşünü- yorum. MECLİS'TE TARTIŞMALI OTURUM~ Pakdemirli DYP ve SHP'yi 'tinayeüerle' suçladı ANKARA (Cumhuriyet Bürosa) — TBMM Genel Ku- nılu'nda ekonomi ve dış poli- tika konulannda genel görüş- me açılmasırun ön görüşmeleri yapılırken eski Başbakan Yar- dımcısı Ekrem Pakdemirli'run sözleri sert tartısmalara neden oldu. Pakdemirli, koalisyon ortaklarını 12 Eylül öncesi iş- lenen cinayetlerin sorumlusu olarak niteleyince SHP ve DYP mületvekilleri kürsüye yürüdüler. Bakanlar Kurulu toplantısı nedeniyle TBMM'deki ekono- mi ve dış politika öngörüşme- lerine hükümet adına sadece Başbakan Yardımcısı Erdal taönii katüdı. Inönü, geçmiş dönemlerde genel görüşme is- teklerinin hep muhalefet tara- findan getirildiğini, ancak ik- tidann redettiğini hatırlatarak "Şimdi iktidar bazı meseleie- rin Meclis'te tartısdmasını is- tiyor. Genel görüşme açüaca- ğına gore öngörüşmeierde ko- nuyu detaylanyla tartışmanın gereği yok" dedi. înönu'nün ekonomi ve dış politika ile il- gili olarak hükümetin görüşle- rini ve düşüncelerini ortaya koymaktan kaçınması muha- lefetin tepküerine neden oldu. ANAP milletyekilleri, İnönü'- niin ekonomi ve dış politika konusunda hükümetüı görüş- Ierini açıklamasını istediler. Daha sonra kürsüye gelen eski Başbakan Yardımcısı ANAP Manisa Milletvekili Ekrem Pakdemirli, ANAP'ın parlak bir ekonomik tablo bı- raktığını belirterek "Şimdi or- tak olan ve 12 Eylül öncesi an- laşamayan bu iki parti binler- ce kişiji kışkırüp öldürttü" di- ye konuştu. Pakdemirli'nin bu konuşması üzerine DYP ve SHP'liler sıra kapaklanna vu- rarak Pakdemirli'yi protesto ettiler ve sözlerini geri almasını istediler. DYP ve SHP millet- vekillerinin kürsüye doğru yn- rümeleri üzerine, oturumu yö- neten RP'li başkanvekili Ya- sin Hatipoglu da Pakdemirli'- yi uyararak sözlerini geri al- masını istedi. Pakdemirli ön- ce sözlerini geri aldığını belirtmesine karşılık, konuş- masını, "Ama 5 bin insaa öl- dü, besabını kim verecek?" bi- çiminde sürdürünce, Hatipoğ- lu oturuma 10 dakika ara ver- di. Pakdemirli, aradan sonra yeniden kürsüye geldi ve DYP ile SHP'lilerin protestolan arasuıda konuşmasını, "Türk ekonomisi lsveç ve Norveç'ten daha iyi durumdadır" diyerek tamamladı. SHP Genel merkezin kurultay atağı ANKARA (Cumhuriyet BÜTOSB) — SHP Genel Merke- zi, 25-26 ocak tarihlerinde ya- pılacak olağanüstü kurultay öncesi, il başkanlarının deste- ğini almak için kolları sıvadı. D başkanlarının katılacağı top- lantüann ilki 25 aralıkta 25 il başkanının katılımıyla gerçek- leşecek. SHP'li bakan ve mil- letvekilleri Üe MYK üyelerinin katılacağı toplantılarda il baş- kanlarının istekleri saptana- rak, yerine getirümesine çalı- şüacak. SHP genel merkez yöneti- mi, olağanüstü kurultay mara- tonu için atağa geçti. Hükü- mette olmanın da avantajıyla il başkanlarının ve delegelerin kurultayda Genel Başkan Er- dal İnönü'yü desteklemeleri- nin sağlanmasının yolları ara- nacak. Bu amaçla il başkanlarıyla üç ayrı toplantı planlandı. Toplantüara SHP'li bakanlar ve ilgili illerin milletvekilleri de katüacak. Toplantılardan ilki 25 aralıkta plaka sırasına gö- re ilk 25 ilin başkanlarının ka- tılımıyla gerçekleşecek. Diğer il başkanlarıyla yapılacak top- lantılar ise yeni yıla sarkıtıldı. SHP*de 12 Eylül mağduriyetlerini giderme girişimleri Zorunlu emeklîye hakBaşbakan Yardımcısı înönu'nün danışmanı Gürseler, 12 Eylül'de işten uzaklaştırılan emniyet görevlilerinin göreve dönebilmeleri için yönetmelik değişikliği hazırhyor. İçel * Milletvekili Talay, 12 Eylül döneminde çıkanlan res'en emeklilik ile ilgili yasa maddesinin tüm sonuçlarını ortadan kaldıran yasa önerisi hazırladı. FARUK BtLDtRCt ANKARA — SHP'de 12 Eylül döne- minde işten uzaklaştınlanlann mağdu- riyetlerinin giderilmesi için güişimlerde bulunuluyor. SHP İçel Milletvekili tstemihan Ta- lay, 12 Eylül döneminde mernurlann re'sen emekliye sevk edilmelerine olanak tanıyan yasa hükmünün tüm sonuçlany- la kaldınlması için yasa önerisi hazırla- dı. Ankara Milletvekili Uluç Gürkan, 12 Eylül ve ANAP dönemi mağduriyetle- rinin saptanrnası, gerçekçi bir düzenle- me yapılabilmesi için SHP grubunda ge- nel görüşme açılması istemiyle önerge verdi. Başbakan Yardımalığı'nda 12 Ey- lül'de işten uzaklaştırılan emniyet men- suplannın göreve dönebilmeleri için yö- netmelik degişikligi üzerinde calışıhyor. Talay, hazırladığı yasa önerisini yann SHP grup yönetimine sunacak. Öneri- de Emekli Sandığı Yasası'nın ek geçici 2. maddesinin ve bu maddeye göre oluş- turulan işlemlerin hukuki ve fiili suçla- ruun tümüyle ortadan kaldınlması ön- görüldü. Oneride aynca özlük ve sosyal haklannın ödenebilmesi için düzenleme- lere de yer verildi. önerinin gerekçesinde 1981'de yflrur- lüğe giren re'sen emeklilik hükümleri uyannca 1322 kamu görevlisinin işleri- ne son verildiği hatırlatıldı. Bunlann bir bölümünün Damştay'da acdan iptal da- valan sonucunda görevlerine uzun yıl- lar sonra dönebildiği, ancak mali, sos- yal ve özlük haklannı alamadıklan vur- guladı. Gürkan'ın SHP grubunda genel gö- rüşme acümasına ilişkin önergesinin önümüzdeki hafta görüşülmesinin bek- lendiği bildirildi. "Matdvtyederin tam olarak saptaaabOmcsi ve giderUcbilme- si için gerçekçi bir düzenleme yapılabU- mekniıı amaytondıtı" vurgulanan öner- gede şu görüşlere yer verildi: "SHP-DYP koaüsyonu, 12 Eylül 19» aakeri müdahalesiııin Türkiye'nin demokradk yaşamı üzerlndeki agır tah- ribatmı giderraek konusanda geniş halk kitlelerinde umut yaratmışOr. Koalisyon protokolünden anlaşıMıgı kadanyta bu çerçevede 12 EytSI Anaya- saa daUl, siyaa partiJer, seçim, dcndc- ler, çalışma, yüksekögretim re benzeri çok sayıda anti-demoknıtik yasada kök- lö sayılabilecek degisikliklere gidUecek- tir. Ba geUşme, hiç knskn yok ki Tarki- ye'öe demoknsiııia geHşmesi ve kökleş- med için son derece olumn bir getişme- dir. Ancak biz sosyal demokratlann 12 EyHU'öB izkrini sfimek ve demokratik yasam iizerndeld tahribatını gidennek konnsnadaid görevi bu noktada bitme- mektedir." önergede, 1402 sayüı yasa uyannca görevden alınanlann mağduriyetlerinin tümüyle giderilemediği, görevde olma- dıkları günlerdeki özlük haklannı hâlâ alamadıklan örnek verildi. 12 Eylül dö- neminde binlerce demokrat kamu görev- lisinin çeşitli disiplin gerekçeleriyle işten atıldıklan, ordu ve emniyet mensupla- nnın 1986'daki sicil affının dışında tu- tulduklan ifade edildi. öte yandan Başbakan Yardımcısı Er- dal Înönu'nün siyasi danışmanı Güneş Gürseler'in de bir yönetmelik değişikli- ği üzerinde çahştığı, yönetmelik değişik- liğinin, 12 Eylül'de işten çıkanlan, isti- fa ettirilen emniyet mensuplarının göre- ve dönmelerini ve özlük haklannı alma- lannı sağlamayı amaçladığı bildirildi. 'Zamlar kucağımızda duruyor'Başbakan Süleyman Demirel, "Zamlar bizim kucağımızda duruyor, koyacak yer bulamıyoruz" dedi. Demirel, TMMOB'nin dün akşam TBMM'ye giren mühendis milletvekillerini tanıştırmak için Atakule'de duzenlediği kokteyle katıldı. Demirel, KİT zamlanmn pazar günkü seçimlerin sonrasma ertelenmesinin söz konusu olup olmadığını soran gazetecilere, "Olabilir de olmayabilir de. Zamları çok merak ediyorsanız, bir gün çıkar gelir 'ben buradayım' diye. Biz niye zam yapacağız ki canım? Zamlar bizim kucağımızda duruyor. 18 günlük hükümet niye zam yapsın? Bizim hangi icraatımızdan dolayı zam olacak? Zamlar olmuş, biz koyacak yer bulamıyoruz" karşılığını verdi. Demirel, "Bizler bağırmak, sesimizi duyurmak mecburiyetindeyiz, yıllardır suskunuz" diyen bir mühendise de "Anayasada meslek kuruluşlarının üzerine konmuş tehditler var. Bunları kaldıracağız. Aradığımız örgütlü toplum. Sesi çıkan toplum istiyoruz. Sessiz olarak bir yere varamadık, seslenelim bakalım" karşılığını verdi. Demirel dün Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Orhan Erinç ve sendika yöneticileri ile tstanbul Sanayi Odası Başkanı Memduh Haaoğlu ve yönetim kurulu üyelerini, il ve ilçelerden gelen heyetleri kabul etti. TGS heyetinin Demirel'e, basın özgürlüğü ve işkolunun sorunlarına ilişkin olarak hazırlanan anayasa ve yasa değişiklikleri raporunu sunduklan bildirildi. Karadeniz Ereğlisi'nden gelen heyettekilerın Demirel'e hediye ettikleri şeker kutusunun içinden kömür cıktı. (Fotograf: AA) Erbakan: Demirel PKKile bîrleşti ANKARA (Cumhuriyet Bûrosn) - Refah Partisi Ge- nel Başkanı Necmertin Erbakan, HEP kurultayına ilişkin gelişmeler konusunda Başbakan Süleyman Demi- rel'i çok sert bir dille suçladı. Erbakan, "Demirel, koalis- yonu PKK ile yapmıştır" dedi. RP lideri Erbakan, dün partisinin Meclis Grubu'nda konuşurken Etemirel'i Gü- neydoğu politikasıyla ilgili olarak şöyle eleştirdi: "Bu hükümet Türkiye'nin birliğini, beraberliğini koru- yamaz. Oradaki kardeşleri- mizi inançlarından uzaklaş- tırmak, komünizme, ırkçılığa ve bölücülüğe itmektir. Şu Demirel'in hükümete otur- mak için takındığı tavırları görüvorsunuz. Kendisi aslın- da PKK ile koalisyon yaptı. Hiç sesi çıkmıyor PKK'ya Jıarşı. Bu kadar olay oluyor, sesi çıkmıyor. Ama DYP ta- banı buna reaksiyon göstere- cektir." Partisinin Meclis Grubu'- nda zamlar konusuna da değinen Erbakan, "Özal ile Demirel arasında ne fark var? özel zamları dobra dobra y a- pıyordu. Milleti narkozsuz ameliyat ediyordu. Demirel narkoz verip öyle ameliyat ediyor, ama daha büyük par- ça koparıyor" diye konuştu. SBP GenelBaşkanı Sadun Aren'in Cumhuriyet *e demeci 4 Marksizme karşı olanlar ayrıldı9 Aren "ŞBP, başlangıçta olduğu gibi bugün de Marksist olanlar ile olmayanlann bir arada bulunup çalıştıklan bir parti kimliğini sürdürmektedir. Partiden ya da yöneticilik görevinden istifa etmiş olan arkadaşlarımız bunu Marksist olmadıkları için değil, Marksizme karşı oldukları için yapmışlardır." ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Sosyalıst Birlik Parti- si (SBP) Genel Başkanı Prof.Dr. Sadun Aren, partile- rinden aynlanlann 'Marksist olmayanlar' değil 'Marksizme karşı olanlar 1 oîduğunu söyle- di. Aren, DYP-SHP hükûme- tinin demokratikleşme programını ve Kürt sorunu- nun çözümüne ilişkin tavnnı da desteklediklerini bildirdi. Cumhuriyet'in sorulannı yanıtlayan Aren, SBP eski yö- netıcilerinden Kemal Anadol'- un, partiden aynlma nedenle- rini ortaya koyarken kamuoyunda yanlış izlenimler uyandıracak açıklamalarda bulunduğunu belirterek şöyle dedi: "SBP, başlangıçta olduğu gibi bugün de Marksist olanlar ile olmayanlann bir arada bu- lunup çalıstığı bir parti kimliği- ni sürdürmektedir. Partiden ya da yöneticilik görevinden istifa etmiş olan arkadaşlarımız bu- nu Marksist olmadıkları için değil Marksizme karşı olduk- ları için yapmışlar, yapmak zorunda kalmıslardır." Aren, Kemal Anadol'un Marksızmi, "nem daralttcı hem de yeniksme sürecine ters" olarak nitelemesinin, onun "Eski Marksist olmayan konumundan şimdi Marksizme karşı bir konuma geçtigini gös- terdiğini iddia etti. Aren, Anadol'un diğer iddia- lannı da şöyle yanıtladı: "Sov- yetler Birbği'nde darbe olduğu zaman, genel başkan olarak darbeyi kuuyaa bir deacç ya- yınlamıştun. Partili arkadaş- lardan hiç kimse buna bir tepki göstermemişti. Bu sebeple, SBP'de darbeyi onaylayan 'çok insan' oîduğunu söylemek doğru değildir. Ayrıca, anun- satmak isterim ki Sovyet modeti sosyalizmden yana olanlar, kunduşundan beri par- tiye girmenıiş, bizim çogulcu, yenUeşmeye ve başkalan ile di- yaloğa açık Marksist sosya- lizm modelimizi reddetmişkr- dir." SBP'nin Sosyalıst Parti (SP)'ye yakmlaştığı iddialannı da 'gerçek dışı' olarak nıtele- yen Aren şöyle devam etti: "Bu parti ile SBP arasında parti anlayışı ve sosyalizm mo- deli gibi temel konularda büyük farklar vardır." DYP-SHP hükûmetinin programımn özellikle demok- ratikleşme yönünde 'yeni Büronuzu Olivelti'lerle Donatma Fırsatı, - Üstelik 6 veya 12 Ay Taksitle! - OLİVETTİ BİLGİSAYARLAR iki «yn modelöe PCS 286/20-40 PCS386SX/100 OLİVETTİ FAKSLAR ÜçtynmodBld» OFX530 OFX330 OFX230 OÜVETTİ FOTOKOPİ MAKİNASI COPIA 7141 OLİVETTİ YAZtCILAR İU »yn RKKMde DM109 DM309L OLİVETTİ KELİME OÜVETTİ OAKTİLO İŞLEMCİLER İMtynmodeKte LINEA98/13 TOP100 CWP-1 Hcaa PCS 296120 PC82K/40 PCS3t6SX/100 OHIOePrinur 0H3ceLPm> OfX23CF» 0fX330Fn OR530FO UCAS6M3 TOF100 OMfl COPIA 7141 PE^IAT 1.000 000 1500 000 2,500000 700000 700000 000000 900000 1000 000 500.000 400000 1500 000 5000000 «ATTAKStr 1610000 16M000 21MO» 320000 740000 740000 960 000 1475 000 425000 150000 1175 000 3150 000 TOPUM 11010 000 11580.000 15100.000 2620 000 5140 000 52404» 6 6CO0OO »S5OÛOO 3 0 » 000 5OT0O0 «550 000 23900000 11ATTMCSİT 1.010000 1010000 12(0000 200000 450000 490000 575000 NSOOO »0000 510000 700000 1900000 TOPLAM 13120A » 134Z0.0OO 17SJ0 000 3.100.000 1100000 İ2000O0 7J0O.O0O 11620.0OO 3.620000 6.520000 S »00 000 27 B00J1OO olivelliEMLAK BANKASI TükeaaKreds DUNYA Pa/arlama A.Ş. Tcl: 159 45 30 - 158 03 57 AYHKT1U BtLGl »t KAHUH İÇİN DÛNYA B 0 R O U M : AM(AR« (4) 125 55 9SGMR (51) 25 72 57 - 25 72 58 AOANA (71) 13 34 M • 13 74 10 BURSA (24) 225 325 - 229 7»3 ESXİŞB*İR (22) 134 717)Z»*T (21) 12 36 2SAKTALYA(31)18 81 00 ADAPAZAM (261) 289 38 SAMSIN (36) 112101 - 1239M TRA8Z0N (031) 13466 MANİSA (551) 16253 GAZİANTEP (»5)109255 101999 MERSİN (74) 122 280 • 1140 01 KAYSERİ (35) 126 319 KARABÛK 1463) 265 33 0ENKU (621) 40104 KONYA [33)»1Ce3 OROU (371) 138S8 DÛZCEIfiOLUi265)3«7CI3 BAlKEStR (661) 4» U 7 K A H R M U M U U Ş (771) 22 417 AHTAKYA (891) 13 656 EflZURUM (011) 17 455 GEBZE (1991) «'.7K0TAHYA (231) 17912 ÇORLU - TBÜROAĞ (1SS) 16777 ÇORUM(469) 45772 ufuklar açacak rdtelikte' oîdu- ğunu belırten Aren, şu değer- lendirmeyi yaptı: "Yeni hükümetin işkence, hapishane koşuUan, YÖK, sendikal haklar ve benzeri de- mokratik özgürlükler konu- sundaki tutumu son derece umut vericidir. Bu konularda partimiz hükümeti vargücüyle destekleyecektir. Kuşkusuz bu destek, ber şeyden önce vaat edilen özgürlûklerin yaşama geçirilmesinin izlenmesi biçi- minde olacaktır. Ayrıca bu konuda hükümete yardımcı ol- mayı da öngörüyoruz." Ekonomi konusunda hükü- metin uzmanca yardımlar almakta sıkmü cekmeyeceği- ne inanan Aren, temel sorun olarak enflasyonun altını çiz- di: "Dileğimiz, enflasyonun en önenıli sorun olmaktan çıkanl- ması ve aşağı çekilmesinin uzunca bir döneme yaygınlaşrı- nlmasıdu-. Böyle yapılu~sa enflasyonu durdurmanın yûkü çalışao insanlarımızın daha ko- lay tahammûl edebileceği bir düzeye indirilir." Aren, son olarak hüküme- tin Kürt sorununa yaklaşırru- nı ve çözüm önenlerinidestek lediklerini kaydederek şöyle konuştu: "Hükümetin tavrı, Kürt so- rununun özünü oluşturan Kürt kimliğinin reddedilmesine son vennek biçiminde olmuştur. Yani hükümetimiz, Kurtlerin ayn bir etnik topluluk olduğu gerçeğini açıkça kabul etmiş- tir. Böylece Kürt sorununun çözümn doğru bir yola ottırtul- muştur. Artık bu yönde somut adunlar atılması gerekir." Sorunun çözümü için ilgili tüm kurum ve kuruluşlara. si- yasi partilere ve 'özellikle de HEP'e büyük sorumluluklar düştüğünü belirten Aren şöyle devam etti: "Çok olumsuz yönlere doğru gelişme olanağı da olan bu sorun, saydığun ku- nıluşların karşılıkb diyalog içinde olmaları yoluyla olumlu yönlere çevrilebilir. Bu konuda Kürt sorununun özgür bir bi- çûnde tartışılmasının, araştırıl- masının büyük önemi oîduğunu ne kadar vurgulasak azdır." Türban tartışınası • ANKARA (AA) — TBMM tnsan Haklannı lnceleme Komisyonu'nun dünkü toplantısında, bazı öğrencilerin başvurusu üzerine, üniversitelerde uygulanmakta olan basörtü takma yasağı tartışıldı. Üniversite temsücileriyle bazı milletvekilleri üniversitedeki kapalı alanlarda yasağa uymak gerektiğini savunurken, bazı milletvekilleri de yasağın kaldırılmasını istediler. 12 korucu kaçınldı • lç Politika Servisi — Maaşlannı almaya Bitlis'e giden 16 köy korucusu silahlanyla birlikte kaçınldı, daha sonra 12'si serbest buaküdı. Şırnak il merkezinde, örgütün eylemleri hakkında itiraflarda bulunmuş olan eski PKK militanı Mehmet Ike vurularak öldürüldü. öte yandan Şırnak'ın Cizre ve Silopi ilçesinde esnaf kepenk kapama eylemine son verirken eylemlerini sürdüren Şırnak merkez ve Diyarbakır'ın Silvan ilçesi esnafına Mardin'in Dargeçit ilçesi de katüdı. Fırari erler aranıyor • tSTANBUL (AA) — Genelkurmay Başkanı Orgeneral Doğan Güreş ve beraberindeki yüksek rütbeli subaylara, Istanbul'da bir birliği ziyaretleri sırasında "zehirli kahve sunulduğu" şeklinde kamuoyuna yansıyan olaydan hemen sonra firar eden 2 erin afişle aranmasına başlandı. Mustafa Akın ve Mehmet Saka adb fırari erlerin fotoğraflan ile önemli özelliklerinin yer aldığı afışler, bugün halkm yoğun olarak bulunduğu tren istasyonları, otogarlar, meydanlar ve Atatürk Havalimanı'na asıldı. Belediye borçları • ANKARA (AA) — Bayındırlık ve Iskan Bakanı Onur Kumbaraabaşı, belediyelerin lller Bankası'na olan yaklaşık 800 milyar Tiralılt borcunun 1990 yıh sonu itibarıyla ;1 9 S silinecefini bildirdi. Kumbaraabaşı, AA'nın sorulannı yanıtlarken 1.345 belediyenin çeşitli miktarlardaki borçlannın silinmesi konusunun yannki Bakanlar Kurulu'nda kesinleşeceğini kaydeyi. Aktuna'dan saglık vaatleri • tSTANBUL (AA) — Sağlık Bakanı Yıldınm Aktuna, sağlık sorunlarının, Ankara'dan "kuş bakışı bakarak" çözümlenemeyeceğini söyledi. Dün tstanbul'a gelen Aktuna, Atatürk Havalimanı'nda gazetecilerin sorulannı yanıtladı. Aktuna, sağlık teşkilatında bir sistemleşme olmaması sonucu, hastanelerde her zaman bir kargaşa yaşandığım belirtti. Aktuna, bu eksikliğin giderilmesi için bir dizi çalışma içinde olduklarını, hazırlığı süren "yeşil kart" uygulamasımn da bunun bir parçası oîduğunu kaydetti. Sağlar'ın yanıtı • ANKARA (AA) — Kültür Bakanı Fikri Sağlar, bakanlıktaki sözleşmeli kadrolara konu ile hiç ilgisi olmayan insanlann atandığını söyledi. Sağlar, sanatçı kadrolanna sanatla, notist kadrolanna da nota ile ilgisi olmayan kişilerin atandığını, olmayan müzelere de tayinler yapıldığını da kaydetti. 7 avukata beraat • ANKARA (AA) — DGM'de girdikleri bir davamn Kutlu-Sargın davasıyla birleştirilmek istenmesi üzerine verdikleri dilekçede DGM savcılan Nusret Demiral ve Ülkü Coşkun'a hakaret ettikleri gerekçesiyle haklannda 6 yıla kadar agır hapis cezası istemiyle dava açılan 7 avukat beraat etti. Ankara 7. Agır Ceza Mahkemesi'nde sanıklann katılmadığı bugünkfl duruşmada söz alan sanıklann avukatı ve lstanbul Barosu Başkanı Turgut Kazan, söz konusu dilekçenin tamamen savunma hakkım kullanmaya yönelik oîduğunu belirtti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle