Katalog

19 ARALIK 1991 EKONOMİ CUMHURÎYET/1S Hazine faizi ynzde 72.9 • ANKARA (ANKA) — tç borçlanmada faiz oranlan aşağı düşmeye devam ediyor. Hazine'nin dün yaptığı bir yıl vadeli tahvil ihalesinde ortalama faiz bir önceki yıl vadeli tahvil ihalesine göre 4.09 puan dtt$tü. Hazine bugünkü ihalede en düşük yüzde 70, en yüksek yüzde 75 faizle 1 trilyon 44 milyar lira tutarında tahvil sattı. Çimentoya zam • GAZİANTEP (AA) — Gaziantep Çimento Fabrikası'nda üretiJen katkılı Portland çimentonun torba flyatına yüzde 12 oranında zam yapıldı. Yeni ayarlamadan sonra 50 kilogramiık bir torba katkılı Portland çimentonun fabrika çıkış fiyatı, 14 bin liradan 15 bin 600 liraya yükseldi. Petrol Ofisi'nin igtosyon atagı • Ekonomi Servisi — Petrol Ofısi Genel Müdürü Uğur Doğan, Türkiye'de haien akaryakıt dağıtım ve pazarlamasının yaklaşık ttçte ikisini elinde bulunduran Petrol Ofisi'ne yeni bir küniik kazandıracaklannı bildirdi. Bu kapsamda mevcut akaryakıt istasyonJannın dünya standanlanna uygun, her türlü hizmeti veren "süper istasyonlar" haline dönüştürüleceğini belirten Doğan, "tlk planda bu yıl 400 istasyonu 80 milyar liralık bir harcama Ue yenileyeceğiz" dedi. Emeklilikte yaş sının • ANKARA (AA) — Eski Maliye ve Gümrük bakanlarından ANAP Istanbul Milletvekili Adnan Kahveci, işsiz gençliği ve mevcut emeklileri, erken emekliliğe karşı çıkmaya çağırdı. Kahveci "Hükümet işsizlerin geleceğini satıyor" dedi. Kahveci, hükümetin emeklilikte yaş sımrlamısını kaldıran karannı eleştirerek bu uygulamaya karşı çıkılmaması halinde emekli maaşlannın giderek azalacağı görüşünü savundu. İş Baükası raporu • ANKARA (AA) - Ekonomide yılın Uk dokuz ayında büyüme hıandaki yavaşlamanın da etkisiyle dış ticaret açığmın daralması ve ödemeler dengesinin fazla vennesine karşılık kamu finansman açığı ve enflasyonun "önemini koruduğu" biJdiriJdi. aeil§ervİ8 • Ekonomi Servisi — Halk Yaşam Sigorta "Sağlığım Sigortası" kapsamındaki müşterilerinin ücretsiz olarak yararlanabileceği Uk yardım donanımına ve sağlık personeline sahip bir ambulans servisi kurdu. "Halk Yaşam Acil Servis" adı veriien servisin Istanbul'daki 4 ambulansı 24 saat hizmet verecek ve gerektiğinde ilk müdahaleyi yaparak hastayı en yakın sağlık kuruluşuna ulaştıracak. Türk-İş'ten tehdit • İZMtR (ANKA) — Türk-lş, işveren Örgütlerinin işçi kıdem tazminatlannın kaldınlmasına yönelik girişimJeri karşısında "genel grev" tehdidinde bulundu. Türk-lş Genel Eğitim Sekreteri Mustafa Başoğlu, konfederasyonun, 15. Genel Kunılu'nda kıdem tazminatlarının kaldınlması koşuluna bağlı olarak "genel grev" karan aldığını hatırlatarak "Kıdem tazminatlarına dokundurtmayız, dokundukları an genel grevi gündeme getiririz" dedi. Kooperatifçilik günti • Ekonomi Servisi — Kısa adı ESKO olan Eskişehir ve Civarı Tüketim Kooperatifleri Birliği'ne baglı kooperatiflerde "Dünya Kooperatifçilik Gttnü" münasebetiyle indirimli ve hediyeÜ satışlar uygulanıyor. ESKO Başkanı Kenan Akm, "Gerçek anlamda tüketiciyi koruyan tek demokratik örgütleme şekJi tüketim kooperatifleridir" dedi. Petrol üvuanda Türkiye'yi devreden çıkamrak Uzakdoğupazannayöneliyor Irak'tan petrol darbesi TUNCAYARTUN Irak'ın Uzakdoğu pazanna yönelmesi, Körfez Savaşı nedeniyle sarsıntı geçiren Türkiye ekonomisine yeni ve önemli bir darbe olarak niteleniyor. TURAN YILMAZ ~ ANKARA- Körfez Savaşı nedeniyle sarsıntı geçiren Tür- kiye ekonomisine. Iraktan yeni bir "petrol darbesT daha geli- yor. Irak, petrol ihracında, Tür- kiye'yi devreden çıkararak, Uzakdoğu pazanna yöneliyor. Irak petrolünün taşındijh bonı hattının kapalı olmasından ötü- rü Türkiye'nin uğradığı zarann yanm milyar dolara yaklaştığı ve her geçen gün daha da arttığı belirtiJirken. Irak'ın yeni pazar arayışının Türkiye ekonomisi için önemii bir darbe olacağı sa- vunuluyor. Irak'ın. petrol ihracında Çin, Pakistan ve Hindistan'ı kapsa- dığı belirtilen Uzakdoğu paza- nna yönelmesinde. BM'nin bu konuda getirdiği ambargo hü- kümlerinin etkili olduğu savu- nuluyor. BM, Irak'a. 6 ay sü- reyle petrol ihraç edebileceği yönünde bir olanak sağlarken. elde edilecek gelirin yüzde 30'u- nun Körfez Savaşfndan zarar gören ülkelere tazminat olarak ödeneceği, kalan gelirin ise yal- nız gıda ve ilaç gibi maddelenn alımında kullanılması koşulunu getirmişti. Cumhuriyet'in görüşlerine Irak petrol bonı hattının 1.5 yıldır kapalı olması, Tiirki>e'nin zararını yanm milyara ulaştırdı. başvurduğu kaynaklar, Avrupa petrol pazannın Suudı Arabis- tan ve diğer Arap ülkelen ara- sında payiaşıldığını anımsata- rak, şu değerlendirmeyı yaptı- lar: •'Irak'ın, bu pazara yönelmesi, ekonomisi hemen hemen tümü> le petrole day alı bir ülke olması ne- deniyle, ekonomik bir tercih ol- mayacaktır. Çfinkü, Avrupa pazannı elinde tutan Arap ülke- leri, petrol fivatlarını da kontrol- leri altında rutuvorlar. Irak'ın, BM'nin öngördüğü 6 ay içinde bu pazara girmesi. gerekli bağlantı- ları kurması \e istediği fiyattan satışa başlaması da bu nedenle mümkün göriinmü\or. Çünkü, satış bağlantılarının kurulması için gerekli müzakereler zaten kendisine tanınan sürenin bemen hemen yarısı kadar bir zaman alır. Olayın bir de başka boyutu var. Irak, Türkiye'deki born hat- tını kuflanması balinde petrol ihracının türoüy le BM denetirni- ne gireceği düşiincesini taşıyor. Bu da, Irak'ı başka pazar arayış- larına iten önemli bir etken. öte yandan, bonı hattının geçriği Kuzey Irak'ta denerimi tOmüyle elinde tutamaması da bir başka etken olarak görünüyor." Aynı kaynaklar. Irak'ın bu nedenlerle, yeni pazar arayışına girdiğini, bu çerçevede de petrol ürünleri talebi her geçen gün da- ha da artan Uzak Doğu pazan- na yöneldiğine ilişkın bilgiler aidıklannı kavdettiler. Irak'ın özellikle, Çin. Pakistan ve Hin- distan'a petrol satmak istedıği- ni kaydeden kaynaklar, geçen günlerde bir Irak heyetinin bu amaçla Çin'e giderek görüş- melerde bulunduğunu öğren- diklerini bıldirdiler. Aynı kay- naklar, bir soru üzerine, "Irak'- ın bu ülkelere petrol satışı da >ine BM kontTolünde olacaktır. Ancak, Irak, bu satıştan Atrupa pazarında elde edeceğinden çok daba fazla gelir elde edebilecek- Hr. Çünkü. petrol fîyatları fale- bin çok fazla olduğu bu ülketerde Avnıpa'ya nazaran daha yük- sek " dediler. Türkiye'nin zaran Körfez krizinin ilk günlerin- de, Irak petrolünün taşındığı boru hattını tek taraflı olarak kapatan ve yaklaşık 1.5 yıldır da kapalı tutan Türkiye'nin bu nedenle uğradığı zarann şu anda yanm milyar dolara ulaşüğı büdirildi. Cumhuri- yet'e bilgj veren hükümete yakın kaynaklar, Türkiye'nin bu hattm kullanımından gün- lük kazancının 1 milyon dolar olduğunu anımsatarak, şu gö- rüşleri dile getirdiler: "Zarar her gün daha da ar- tarak sürüyor. Buna ek olarak, Irak'ın yeni pazar arayışına yöneierek, petrol taşıniacılı- ğında Türkiye'yi tümüyle dev- reden çıkarması bu zararı çok daha önemli boyutlara çıkara- caktır. Türkiye'nin daha yeni ikinci bir hat açmak için yaptı- ğı yatırım da gözönûnde tutu- lursa, sonuçta uğranılacak zarann boyutları daha açık gö- rülebilir." Hükümete yakın kaynak- lar, yıllık 1 milyar liralık ciro- su olan Botaş'ın, bu cirosunun üçte birinin petrol taşımacıh- ğından geldiğini anımsatarak, "Botaş'ın bu gelirden 1.5 yıldır yoksun kalması, geçen yıl için öngörülen 1 trilyon liralık yatırımın aksamasına neden oldu. Bu nedenle, Akdeniz, Ka- radeniz ve Ege bölgelerine do- ğal gaz götürülmesi, Bursa ili- nin şehir içi doğal gaz dağıtımı- nın tamamlanması gibi önemli projeler gerçekleştirilemedi. Aynı sorun, bu yıl öngörülen | yatırımlara da yansıdı." dıye konuştular. Bu gelismeleri yakından iz- leyen Türkiye'nin, önümüzde- ki aylarda devreye girmesi bekleniyor. ROSTÜRK Başkanı KöksaTdan Türkşirketlerine ilginç önerû ANAPın btirokratları Sovyetler'eEkonomi Servisi — Libya ve Suudi Arabistan'dan sonra bu kez de "Sovyetler BirUği krizi" yaşanmaması için hükümetin bu ülkeyle ticari ilişki içindeki Türk şirketlerine geçiş dönemi süresince destek vermesi isten- di. Rns-Törk tsadamlan Birliği (ROSTÜRK) ve Pet Holding YöMtim Kanılu Başkanı Gttn- tckin Köksal, Türk şirketlerinin Sovyet cumhuriyetlerindeki ye- niden yapılanma süresince ayakta kalmayı başarmalan ha- linde, iş hacminin 5 yılda 5 mil- yar dolara, 10 yılda 15-20 mil- yar dolara ulaJşabileceğini sa- vundu. Güntekin Köksal, Türk şirketlerinin, yeni hükümetin görevden aldığı "ANAP köken- ti barokratlar'ı, Sovyetler'e "mfayoner" olarak gönderrae- lerini önerdi. Sovyetler'de birüğin dağüma- sı ve cumhuriyetler arasmda ye- ni birliklerin oluşturulması ne- deniyle "ortalıgın toz dnman oMofnnu" ve ödemelerde sıkın- tı yasandığım söyleyen Günte- kin Köksal, "Türk sirketJerinin sürdürdiiklcri projeler nedeniyle •aU (îlunaza ginnemeleri için Esimbaek kredileriyle işler taiamlanmalı" mesajı verdi. Köksal, dün Istanbul'da düzen- Jediği basın toplantısında özel- likle Türk inşaat şirketlerinin üstlendikleri riske dikkat çekti ve aralannda Enka, Tekfen, Mesa, Alarko, Baytok ve Pet Konut gibi firmalann bulundu- ğu 8-10 firmanın üstlendikleri büyük projelerle bütün riski yüklendiklerini beürterek şunla- n söyledi: "Sovyetler'de ödemeler dur- da ya da gecikiyor diye ticare- tinizi durdurabilirsiniz. Ama 1 •iyar dolan aşan alınmtş ya da sirdflriUen inşaat projeleri var. Boralarda binlerce isci milyon- larca doiaruk makine parklany- la çahsıyor. Türk şirketleri yap- bklan bu büyük yaünmlar ne- deniyle bu projeleri yanm bıra- lumaz. Türkiye'de bankalardan saglanacak yüzde 115 faizti kre- dUerle bn iş olmaz. " Güntekin Köksal, Sovyetler Birliği'nin ekonomik ve siyasi giicünün nüfus, milü geür ve sa- nayinin yüzde 80-85'ini elinde tutan Rusya, Ukrayna ve Beyaz Rusya'nm olu$turduğu Birleşik Uluslar Topluiuğu'nda (BUT) toplandığım anlatan Köksal, "Tirk şirketleri daha önce iş bağlantılan yapüklan şirketle- ri, bankalan karşılannda bula- TüSİAD, TANSUÇÎLLER'LE GÖRÜŞTÜ nuyorlar. Bu şirkeüeri Rusya, Ukrayna aldığını söylüyor, ama sonrası belirsiz. Türk şirketleri- ain karşısında muhatap kal- madı" şekimde konuştu. Türk ve Müslüman kökenli cumhuriyetlerin dışında Slav cumhuriyetlerinin de Türkiye'- ye sıcak baktıkiannı, petrol ko- yolan, madenler, tekstil fabri- kalan ve diğer sayısız iş olana- ğınm Türk yatınmcüannı bek- lediğini anlatan Köksal, ancak Sovyetler ticareti hiç bilmedik- leri için iş yapmanın zor oldu- ğunu söyledi. Türkiye'nin, ANAP döneminde yoğun bir biçimde serbest piyasa deneyimi kazanmış bürokratlara sahip ol- duğunu, ancak hükümet değişi- miyle bunların "yedege alındıgım" söyleyen Köksal, "Sayüan 300-350'yi buhın bu Özerkleştirmeyej şarth destekANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — TÜSlAD Yönetim Ku- rulu Başkanı Bülent Eczacıba- şı, Klrieri "siyasi etkilerin" dı- şında tutmak için bir "ara çö- znm" olarak "özerkleştir- •nc"nm gerekli olduğunu söyle- di. Bülent Eczacıbaşı başkanlı- ğındaki TÜSlAD Yönetim Ku- rulu, dün Devlet Bakanı Tansu Çttler, Maliye Bakanı Somer Oral, Sanayi ve Ticaret Bakanı Tahir Köse ile görüştü. Eczacıbaşı, Çüler'le yaptığı görüşme hakkında bilgi verir- ken ekonomik program konu- sunda hükümetle "mutabık" olduklanm söyledi. Ocak ayın- da açıklayacakları "özelleştir- me" çaüşmaa haklanda Çüler'e bilgi verdiklerini kaydeden Ec- zacıbaşı, hükümetin "özerkleş- tinne ve özeleştirme" konula- Çiller'eTÜSÎAD'm özelleştirme çalışması hakkında bilgi veren Başkan Eczacıbaşı, "Özerkleştirmenin önemli bir konu olduğuna inanıyoruz. Ancak özerkleştirme ilk adımdır. Nihai amacın mutlaka özelleştirme olması gerektiğine inamyoruz"dedi. rındakı çalışmalannı anımsaVa- rak destek vermeye hazır oiduk- larını bildirdi. Eczacıbaşı, "Özerkleştirme fikrini benimsi- yor musunuz" sorusuna şu ya- nıtı verdi: "Biz özerkleştirmenin önemli bir konu olduğuna inanıyoruz. Çüakü KİT'leri mutlaka siyasi etkilerin dışına çıkarmak gere- kiyor. Özerkleştirme bunu ger- çekleşürecek olan adımdır. Fa- kat nihai amacın mutlaka özel- leştirme olması gerektiğine ina- nryoruz. Süratk özeüeştirileme- yecek olan kamu kuruluşlannı özerkleştirmenin bir ara çözüm olarak, bir geçici çözüm olarak benimsenmesi ve desteklenmesi gerektiğine inamyoruz." Bir soru üzerine enflasyonla ilgili olarak hükümete herhan- gi bir süre tanımadıklannı, bu konuda alınacak önlemlerin açıklanmasını bekiediklerini be- lirten Eczacıbaşı, "ekonomik ve sosyal konsey"in kurulmasıyla ilgili daha önce hazırlanmış olan bir TÜSlAD raporunu Devlet Bakanı Çiller'e sunduklanru bil- dirdi. Eczaabaşı, hükümetin de böyle bir konsey üzerinde dur- duğuna dikkat çekerek şöyle ko- nuştu: "Avrupa ve özellikle AT iil- kelerinde örnegi göriilen ve yer- leşmiş bir model olan ekonomik ve sosyal konseyin Türkiye'de de kundmasırun çok yararh ola- cağım samyoruz. Toplumun çe- şitli kesimleriyle kamu kesimi arasmda ortak bir diyakıg fonı- mu oluşturan bu konseyle ilgili olarak kendileriyle fikir birliği içindeyiz. Bu konuda bizim da- ha önce yapıbnış ve halen sür- mekte olan çalışraalanmız var!' İSO'nun raporu İSO Yönetim Kurulu tara- fından Başbakan Süleyman Demirel'e sunulan özel sektör imalat sanayiinin durumu ve çözüm önerilerine ilişkin ra- porda, 1991'degıda, otomotiv ve elektronik gibi bazı sektör- ler dışında üretimin şerilediği vurgulandı. Kredi faızlerinin, '-•nflasyonun çok üzerinde ol- ması nedeniyle, işletmelerde bir finansman krizi yaşandığı belirtilen raporda. "unalat sa- nayii bugün daralan iç talep, artan finansman ve işçilik maü- yetleri ve yüksek enflasyonun kıskacı a'itındadır" denildi. Enflasyonla MücadeleTürkiye'de "ekonomi ve siyaset tıkandı" derken yap«- lan seçimleıie "siyaset"in önü açıldı. Tıkanan ekonomi ise yeni hükümetin yeni ekonomi politikasını bekliyor. likan- mışlık ise salt ekonomiden ibaret değil; ekonomik kamu- oyunu yönlendirenler de (çoğu öğretim üyesi, üst düzey bürokrat gibi) sanırım Türkiye'nin dev ekonomik sorunla- n karşısında tıkandılar. Örneğin, temel ekonomik sorunu- muz olan yüksek enflasyon karşısında özellikle kaynak po- litikası açısından vergi düzenlemeleri dışında hiçbir çö- züm yolu üretemiyorlar, öneremiyorlar. Anti enflasyonist mücadelede vergi düzenlemelerinin önemi yadsınamaz. Özellikle olağanüstü muafiyetlerin ve istisnaların bulunduğu Türk vergi sisteminin yeniden dü- zenlenmesi bu nedenle şarttır. Ancak unutulan gerçek, vergi düzenlemelerinin yeni kaynak sağlamadaki işlevi- nin bir-birbuçuk yıl gibi oldukça gecikmeli bir biçimde or- taya çıkabileceğidir Bu ise büyük boyutlu iç borç, bütçe ve Hazine'nin iç açığı sorunları karşısında dolayısıyla enf- iasyonla mücadele politikasında yeni "yönetim"in zorlarv- ması demektir. "Bu zorluk nasıl aşılabilir", dolayısıyla "kaynak ihtiyacı nasıl giderilebilir" sorusunun kısa vadedeki tek yanrtt ise iç borçların konsolide edilmesi, yani üç-beş yıl gibi bir va- deyle ve giderekten azalan faiz oranlanyla bir odeme pla- nına bağlanmasından başka bir şey olamaz. Ulusal geli- rimizin onda biri bo- ~ " ^ yutlarına ulaşan iç borçların gerek vade ve gerekse tutar ola- rak enflasyonu uyarı- cı özelliğini ortadan kaldıracak tek çö- züm yolu, gerçekten "konsolidasyon"dur. Konsolidasyon bü- yük ölçüde Türk Banka Sistemi'ne yönelik olacağı için ilk aşamada akla ge- len bankaların arta- bilecek kâr/zarar börokratian serbest piyasa ko- nusunda eğitim vermek için bin 500 dolar maaşla bu cum- aoriyeüere gönderebittriz. Bu efftbn sırasında onlann güveni- •i kazanıp suianm ögrenir ve ti- cari ülşkfleri geaştiripticaretka- •asitenıizi artdrabuiriz. "şek- ünde konuştu. Hükümetin mal veya hizmet karşıhğında mal veya hizmet vermek anlamma gelen barter . sisteminin altyapısım bir kamu bankası yoluyla kurmasım ve ihracat sigortası sistemi getire- rek Türk işadamını "ayagı çıp- lak tarzan gibi ticaret yapmak- tan kurtannastm" da isteyen Güntekin Köksal, ROSTÜRK olarak ikili ticari ilişkilerde ko- ordinasyonu sağladıklannı ifa- de etti. İç borçların konsolidasyonu ve sermaye piyasasının geliştirilmesi koşııluyla yeni hükümetin bir-bir buçuk yıl gibi bir sürede yıllardırTürkiyemiz'in yazgısı olarak gösterilen enflasyonu 'makul' boyutlara çekebfleceğfne inanıyonım. dengesizliğinin çözümü de faizlerin düşürülmesidir. Ka- munun mali piyasalarda yaratmış olduğu "crovvding out" olayı, belli bir süre içinde ortadan kalktığında ise faiz oran- lan ona paralel olarak da diğer önlemlerle birlikte enflas- yon oranı kendiliğinde düşme sürecine geçebilecektir. Diğer taraftan fonların mali sistem dışına çıkışını önle- menin tek yolu ise hisse senedi bazına dayalı sermaye piyasasının güçlendirilmesi, geliştirilmesidir. Bu açıdan Is- tanbul Borsası'nı işlem hacmi ve işlev olarak küçümse- yerek bu borsadan yararlanmamak, tümüyle teslimiyetçi bir ekonomi anlayışının ürünüdür. Var olan sorunlarryia, boyutuyla, borsann bu işlevi yerine getirmesi kuşkusuz güç olmakla birlikte iç borçları çok rahatlıkla büyüten bir eski ekonomi politikasına karşı yeni ekonomi politikası ve uygulamalan da alacağı önlemlerie borsayı büyütebilir, on- dan temel ekonomik sorunlann çözümünde yararlanabi- lir. Hiç kuşkusuz bunun için de Türkiye'nin sermaye pi- yasası potansiyelinin bazı Avrupa Topluluğu ülkelerinden (örneğin Portekiz, İspanya, Yunanistan gibi) daha fazla olduğuna içtenlikle inanmak gerekir. İç borçların konsolidasyonu ve (özendirici/kurumsal ön- lemlerin alınarak) sermaye piyasasının geliştirilmesi ko- şuluyla yeni hükümetin bir-bir buçuk yıl gibi bir sürede, yıllardır Türkiyemizin yazgısı olarak gösterilen enflasyo- nu "makul" boyutlara çekebileceğine inanıyorum. Çünkü enflasyon doğal bir olgu değil, siyasal bir ter- cihtir. Böyle bir "tercih"i de ancak onun karşıtı bir siyasal "tercih" ortadan kaldırabilir. Geçici bütçe kabul edilcliANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — Hükümete 1992 yıhmn ilk üç aylık döneminde harca- ma ve gelir toplama yetkisi ve- ren geçici bütçe tasansı TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülerek kabul edildi. Ma- liye Bakanı Sümer Oral, "mali disipUne agırlık verileceğini" belirtirken ANAP Izmir Millet- veküi Işın Çelebi, hükümetin zamlarla ilgili tutumunu eleşti- rerek "Yapacaksanız bir an ön- ce yapın, tezgahaltı ticareti körüklüyorsunuz" diye konuştu. Maliye ve Gümriik Bakanı Sümer Oral, komisyonda yap- tığı konuşmada, ekonomideki en temel iki sorunun aşırı de- recede büyüyen kamu kesimi borçlanma gereği ve kronikle- şen enflasyon olduğunu kaydet- ti. Bu sorunlarla mücadele için bütçenin tek araç olmamasına karşın etkili bir araç olduğunu vurgulayan Oral, "Bu hükiimetimiz, bütçenin ilk uy- gulama giınünden itibaren bn anlayış içinde bareket edecek, her kuruşuo yerli yerine har- canmasına önem verilecektir" dedi. Oral, memur maaş katsayısı- nın Bakanlar Kunılu'nda görü- şülüp kararlaştınlacağını bildir- di. Oral, mali ve ekonomik dengelerin yeniden kurulması, kamu açıklanmn küçültülmesi ve kaynaklardaki dağınıklığın önlenmesinin ana hedeflerin- den biri olduğunu da belirterek bazı istisnalar dışındaki fonla- rın da bütçe disiplini içine ah- nacağını söyledi. fstanbul ANAP Milletvekili ve maliye eski bakanlarından Adnaa Kahveci, tasannm bir tür ka- nun hükmünde karamame çı- karma yetkisi niteüğinde oldu- ğunu ve Anayasa'ya aykın ola- bileceğini ifade etti. Ağabey Kuuç'tan boşalan IdareKomüesiBaşkankğı'na İnan Kuvç getirikü Koç Holdinglde yeni dönenıEkonomi Servisi — Koç Hol- ding'de Can Kıraç'ın emekliye aynlması dolayısıyla boşalan Jdare Komitesi Başkanhğı'na kardeşi İnan Kıraç getirildi. Koç Holding'de beklenen gö- rev değişikliği, holding yönetim kurulunun dün yaptığı toplan- tıda aldığı kararla gerçekleşti ve 3 kişilik ldare Komitesi 1 kişi ge- nişletildi. Ahnan kararla, son ldare Komitesi'nde de görev ya- pan Sanayi Ticaret Enerji Gru- bu Başkanı Uğur Ekşioğhı, İnan Kıraç'ın yardımcıhğına atandı. ldare Komitesi'nde görev alma- sı beklenen Otosan Grubu Baş- kanveküi Erdoğan Gönül'ün ya- nı sıra başanlı çalışmalarıyla dikkati çeken Dayamklı Tüke- tim Ürünleri Grubu Başkan Yardımcısı Hasan Subaşı'ya da idare komitesinde görev verildi. Böylece Koç Holding'in 4 kişi- lik yeni idare komitesinin, 2 üye- si sanayi, 2 üyesi de otomotiv grubunun en üst düzey yöneti- cilerinden oluşmuş oldu. Yeni ldare Komitesi Başkanı tnan Kı- raç'ın, Otomotiv Şirketleri Baş- kanlığı görevinin de süreceği açıklandı. Koç Holding Yönetim Kunı- lu Başkanı Rahmi Koç, dünkü yönetim kurulu toplantısının ar- dından yaptığı yazılı açıklama- da, üst düzey yönetim görev ve kadrolannda yapılan değişikh'k- le ilgili olarak "Bu suretle bir ta- raftan organizasyonumuzu de- ğisen şarllara uydumyonız, öte yandan kurumlaşma istikame- tinde bir adım daha atmış oluyoruz" dedi. 1991 yıhm 88 şirketinde 39 trilyon liraya ulaşan cirosu ile "özel sektörün en büyük kuruluşu" olarak kapatmaya hazırlanan Koç Holding'de, gö- rev değişimi 2 ocaktan itibaren geçerli olacak. Yeni düzenleme- ye göre Genel Idare'de planla- mayla sorumlu Başkan Yardım- cılığı'na Necati Ankan, finans- manla sorumlu başkan yardım- cılığına vekâleten Finansman Grup Koordinatörü Kutsan Çe- lebican atandı. Personel ve En- düstri İlişkileri we Dış Ticaret Şirketleri ile ilgili başkan yar- dımcılıklanna ise Erdoğan Ka- rakoyunlu ve Tnnç Ulug getiril- di. Genel îdare'de Mali Kontrol ve Koordinasyon'la ilgili başkan yardımcılığı görevine Aipay Bagnaçık getirüirken Finans- man Koordinatörlüğü'ne de Ömer Koç atandı. Reklamcılargüç birKğine gittiEkonomi Servisi — Reklam- cıiık sektörünün iki rakip ku- ruluşu olan Güzel Sanatiar/Sa- atchi ve Cenajans/Grey işbirli- ğine giderek biri halkla ilişkiler diğeri de direct-marketing (doğ- rudan pazarlama) alanında ça- hşacak olan iki şirket kurdular. Reklamcüık dışında kalan diğer pazarlama alanlannda da işbir- liğine gitmeyi genel politika olarak benimsediklerini söyle- yen her iki şirket yetkilileri, amaçlanmn Türkiye'deki paza- n büyütmek olduğunu belirtti- ler. İşbirliği çerçevesinde kurulan pazarlama şirketinin yönetim kurulu başkanlığına getirilen Güzel Sanatlar'ın Gene! Müdü- rü Yiğit Şardan reklamcılık sektörünün hâlâ gelişmekte olan bir sektör olduğunu belir- terek, "İki büyük şirket olarak işbiıüğine gitroekteki en önemli amacımız daha fazla müşteri- yi çekerek rakip şirketlerin rek- lamını yaptığımız için reklam- cılık alanında birleşme söz ko- nusu olamaz" dedi. İki ajansın yabancı ortaklarmın da katkı- sıyla kurulan halka ilişkiler şir- ketinin yönetim kurulu başkan- lığına ise Cenajans'ın Genel Müdürü Nail Keçili getirildi. 1992 yılının başlanna kadar iki yeni şirket daha kurulacağı- nı belirten ajans yetkilileri ye- ni kurulan pazarlama şirketinin Türkiye'de yeni sayılabilecek olan direct-marketing yöntem- leriyle calışarak ürünlerinin ta- nıtımını doğrudan müşterinin ayağına giderek yapacağını bil- dirdiler. YILBAŞINDA "MUHTEŞEM KISMET" MOTORLU ARAÇTm M«tW*: 3 Mercedes 200 E • 3 Ford Scorpio 2 0 GHIA • 2 Mercedes 0303 otobûs • 2 BMC Fattı komyon Yonm I U n : ' 2 Mogirus mnfeûs • 6 ienaM 21 GTS • 6 Opel Vectru A< • 6 Suzutı S«ft I 3 GTÎ t 6 Hordo Ovic Sedon • 6 Nissan Sunny EX Saion • 6 323 Mazdo H/B • 6 Toyoîa Corono XI • 6 Tempfa SX-AK Çeynk BMare: 32 Suzuti Alto Gi • 32 Reioult.9 Broodwoy • 32 Do$on • 32 fotû Tounus i 6 • 12 Tûrt Fiot Trote 2.5OO.OOO kifiye taplam 482 milyar!. MİLLİ PİyAMGO