Katalog

9 KASIM 1991 DIŞ HABERLER CUMHURÎYET/9 Federal ordu rampalarafüzeyerleştirirken Hırvat liman kentlerini abluka altına aldı ÂT Yugoslavya'yı cezalandırdı Roh'tan nükleer jest • SEUL (AA) — Güney Kore Devlet Başkanı Roh Tae-Woo, ulkesinin, elinde bulunan tüm kimyasal ve biyolojik silahları yok edeceğini açıkladı. Woo, devlet televizyonunda yaptığı konuşmada, karann, Kuzey Kore*yi nukleer tesislerini uluslararası incelemeye açmaya yönlendirmeyi amaçladığını söyledi. Güney Kore Devlet Başkanı, konuşmasında, kuzeyin elindeki nükleer silahlann yaJnızca Kore Yanmadası için değil, Asya, hatta bütün dünya için bir tehdit oluşturduğunu belirtti. Roh Tae-Woo, açıklamasında, ABD'nin, Güney Kore'de bulundurduğuna inanılan nükleer silahlar hakkında atıfta bulunmadı. Japon ve ABD'li diplomatlar ise Roh Tae-Woo'nun açıklamasuu, "cesaret verici" olarak nitelendirdiler. İspanya'da terör korkusıı • MADRİD (AA) — Ispanya'nın, 1992 yılında iki büyük organizasyona ev sahipliği yapacak olması ülkede terör korkusunu gündeme getirdi. îspanya'nın Seville kentinde açılacak Expo-92 Dünya Fuan ile Barcelona'da yapılacak olimpiyatlarda terör örgütlerinin seslerini duyurmak amacıyla eylemlere girişebileceklerini göz önüne alan Ispanya, bu eylemleri önlemek için özel bir istihbarat teşkilatı oluşturdu. Ispanya milli istihbarat teşkilatı Cesid'in yanı sıra Içişleri ve Savunma bakanlıklarına bağlı ve terorizm konusunda uzmanlaşmış servislerin de bu özel teşkilatın emrine girdikleri öğrenildi. Batı Şeria'da Yahudi örgütü • KUDÜS (AA) — Işgal altındaki Batı Şeria'da yaşayan Israillilerin, silahlı bir yeraltı örgütü kurduklan ve Filistinlileri, "intikam saldınlan düzenlemekle" tehdit ettikleri bildirildi. Israil Hadasnot gazetesinin haberinde, Şin Bet Güvenlik Servisi'nin, polisin ve ordunun, yeni kurulan örgütün 28 ekimde öldürulen iki Israil askerinin intikamını almak üzere düzenleyebilecekleri saldınlara karşı hazırlıklı olduklan belirtildi. Gazetede yayımlanan haberde, örgütün Batı Şeria'daki Alei, Tapuach, Maale Levona ve Yitzhar'da yaşayan 25 kişiden oluştuğu ve birkaç ay önce kurulduğu belirtiliyor. Kendilerini "kurtarıcı" olarak kabul eden örgüt üyelerinin, radikal sağ görüşe sahip olduklan kaydediliyor. Beyrut'ta patlama • BEYRUT (AA) — Beyrut'taki Amerikan Üniversitesi'ne düzenlenen bombalı saldınnın, büyük hasara yol açtığı bildirildi. Görgü tanıklan, bütün Beyrut'ta hissedilen şiddetli patlamada, yönetim binası ve saat kulesiyle okul binasının Batı cephesinin yıkıldığım söylediler. Patlamada can kaybının olmadığı kaydedildi. Polis, olay yerini kordon altına alırken, patlamadan Barış Konferansı'nı protesto eden tran yanlısı köktendinci gruplann sorumlu olduğu sanıhyor. Hindistan'da zehirlenenler • YENİ DELHt (AA) — Hindistan'da son iki giinde içtikleri alkollu içkiden zehirlenerek ölenlerin sayısının 150'ye yükseldiği bildirildi. Hindistan Haber Ajansı, salı günü başlayan olaydan sonra 200'den fazla kişinin hastaneye kaldırıldıgını duyurdu. Ajans, olaya neden olan içkiyi ürettiği ya da sattığı saptanan 35 kişinin tutuklandığını kaydetti. YAPTIRIM KARARLARI 1) Yugoslavya'ya tanınan ticari ayrıcahklar askıya alındı. 2) Yugoslav tekstil ürünleri ithalatı durduruldu. 3) Yugoslavya, Doğu Avrupa'yı kalkındırma programından çıkarıldı. 4) BM Güvenlik Konseyi'ne petrol ambargosu başlatması çağrısı yapıldı. Dıs Haberler Servisi — Yu- goslavya'daki iç savaşa son ver- mek amacıyla Avrupa Toplulu- ğu (AT) bu ülkeye karşı ekono- mik yaptınm kararı alırken, fe- deral ordu Hırvatistan'a karşı yürüttüğu saldınlan yoğunlaş- tırdı. Hırvatistan'ın Adriyatik kıyısındaki kentleri ablukaya aknırken, rampalara fuze yerleş- tirildiği ve hedeflerin saptandı- ğı açıklandı. AT üyesi ülkeler, dün Italya- run başkenti Roma'da Yugoslav- ya'ya karşı ekonomik yaptınm- lan benimserken Birleşmiş Mil- letler (BM) Güvenlik Konseyi 1 ne de petrol ambargosu başlat- ması çağnsında bulundular. NATO zirvesi sırasında bir ara- ya gelen taraflar, Yugoslavya'ya karşı uygulanan tum ticari ayn- calıklan askıya aldılar, bu ülke- den tekstil ithalatını durdurdu- lar ve Yugoslavya'yı Doğu Avru- pa'yı kalkındırma programın- dan çıkarma karan aldılar. Re- uter'in haberine göre AT Dönem Başkanı ve Hollanda Dışişleri Bakanı Hans Van Den Brock, yaptınm kararlannın Yugoslav- ya'daki taraflann siyasi çözüm için gerekli çaba göstermemesi uzerine alındığını açıkladı. AT yetkilileri, BM Güvenlik Konseyi'ne, daha önce Yugos- lavya'ya karşı başlattıkları silah ambargosunun daha etkin uygu- lanması çağnsında bulundular. AT'ye arabuluculuk ettiği barış konferansı geçen salı günu, Sır- bistan'm, Yugoslavya'mn gevşek bir federasyona dönüştürulme- sine karşı çıkması nedeniyle ke- silmişti. Federal ordu, Hırvatistan'ın Adriyatik kıyısındaki kilit li- manlan Rijeka, Zadar, Sibenik, Split, Ploce ve Dubrovnik'i dün sabah TSİ 09.00'dan itibaren ab- luka altına aldı. AFP'nin habe- rine göre ordu donanması ablu- kayı delmeye çalışacak olan tüm gemilere ateş açacak. Federal ordu tarafından yapı- lan açıklamada, ablukamn, Hır- vatlann ordu kışlalan çevresin- deki kuşatmaya son vermemele- ri nedeniyle limanların abluka- ya alındığını belirtildi. Sırplann denetimindeki fede- ral ordu dün yaptığı diğer bir açıklamada, rampalara fuzelerin yerleştirildiğini ve ateşe hazır duruma getirildiklerini haber verdi. Ordu açıklamasında, fu- zelerin yerleri ve hedefleri hak- kında bilgi verilmedi. Sırplann elinde Sovyet yapımı karadan karaya Frog 7 füzeleri olduğu belirtiliyor. Yugoslav Haber Ajansı Tan- jug'dan duyurulan açıklamada, petrol stoklan ile füze siloları- nın çevresine Hırvatlann eline geçmemesi amacıyla mayın dö- şendiği de kaydedildi. Hırvat Ulusal Muhafızları Sözcüsü Davor Domazet, ordu- nun aldığı kararlann Hırvatis- tan'dan çok Avrupa'ya yönelik olduğunu savundu. Reuter'in haberine göre Domazet, "Bu, psikolojik bir şantaj. AT'nin be- nimsediği kararlar -yaptınmlar- daha çok Sırbistanı etkileyece- ğinden Hırvatistan'dan çok Av- rupa'yı hedef alıyorlar" şeklin- de konuştu. Ulusal muhafızlann sözcüsü, önceki gün federal orduya bağ- lı 100 jetin Adriyatik kıyısından Sırbistan sınınna kadar Hırva- tistan'ı bombaladığını söyledi. Domazet "Hırvatistan'a dnzen- lenen en büyük hava saldınsı" değerlendirmesi yaptı. NATO zirvesinin dün sona eren ikiöci ve son toplantısında federal ordunun Hırvat liman kentlerine düzenlediği saldınlar kınanırken, AT'nin benimsedi- ği yaptınm kararlan onaylandı. AFP'nin haberine göre NATO açıklamasında, ordunun siyasi çözüme ulaşmak amacıyla güç kullanması eleştirildi. Yunanistan, AT tarafından Yugoslavya'ya, dolayısıyla Sır- bistan Cumhuriyeti'ne karşı ekonomik yaptınmlan veto ede- ceği yolundaki haberleri yalan- ladı. MısırDışişleri Bakanu Israil veArap ülkeleri, ABD'de bir araya gelecek Barışa Washington randevusuOrtadoğu Barış Konferansı'nın ikinci aşamasmı oluşturan ikili görüşmelere iki hafta içinde Washington'da başlanacağını bildiren Mısır Dışişleri Bakanı Amr Musa, vardılar" dedi. Dış Haberier Servisi — Ortadoğu Banş Kon- feransı'nın ikinci aşamasını oluşturan ikili gö- rüşmelere VVashington'da iki hafta içinde baş- lanacağı öne sürüldu. Mısır Dışişleri Bakanı Amr Musa, Israil ile Arap ülkelerinin Washing- ton üzerinde anlaştıklannı bildirdi. Îspanya'nın başkenti Madrid'de önceki haf- ta sonunda gerçekleştirilen ikili görüşmelerin ilk turunda taraflar, ikinci turun nerede yapılaca- ğı konusunda anlaşmaya varamamışlardı. İsrail, görüşmelere Ortadoğu'da devam edilmesini is- temiş, Arap ülkeleri bu isteğe karşı çıkmışlar- dı. Reuter'in haberine göre Mısır Dışişleri Bakanı Musa dün gazetecilere yaptığı açıklamada, "ts- rail ile Arap ülkeleri, ikili görüşmelere VVashing- ton'da devam edecekler" dedi. Kahire'deki Arap diplomatlar da daha önce görüşmelere Washington'da devam edileceğini bildirmişler- di. 'Taraflar bu konuda anlaşmaya tkili göriışmelere Washington'da devam edil- mesi yolundaki öneriye Suriye'nin sıcak bakma- dığı biliniyor. Suriye, ABD tarafından "tero- rizroe destek veren ülkeler" listesinde bulundu- ğundan, görüşmelerin Madrid veya tarafsız bir yerde yapılması konusunda ısrarlı bir tuturn iz- liyordu. Ajanslar, Washington konusunda Su- riye'nin ne tür bir geri adım attığmın bilinme- diğini kaydediyorlar. Bu arada Filistin Kurtuluş örgütü (FKÖ) ile Suriye'nin, Ortadoğu'da barışın sağlanmasımn, Israil'in işgal altında tuttuğu Arap topraklann- dan topyekün çekilmesi temeline dayanması ko- nusunda göruş birliğine vardıklan bildirildi. AA'nın haberine göre Şam'da bir araya ge- len Suriye Devlet Başkanı Hafız Esad ve FKÖ lideri Yaser Arafat, ikili görüşmelerin İsrail'in banş konusundaki gerçek niyetinin açıklığa ka- vuşmasından önce başlamaması konusunda da anlaşmaya vardılar. INGİLTERE Iktidar gîdici EDtP EMtL ÖYMEN LONDRA — Erken seçim havasına giren lngiltere'de iktidardaki Muhafaza- kâr Parti, uç ara seçimi birden ana mu- halefet Işçi Partisi ve merkez partisi olan Liberal Demokratlar'a kaybetti. Gelişme, basın tarafından, "12 yülık muhafaza- kâr iktidann şündiye kadar aldığı en kö- tü sonuç" diye nitelendi. Muhafazakâr Parti, 1979 - 1990 Thatcher döneminin, "Toplum yok, sa- dece bireyler vardır" şeklinde özetlenen bireyci sosyal ve ekonomik siyasetinin fa- turasını, artık sürekli ara seçim kaybe- derek ödüyor. Kamuoyu yoklamalann- da ana muhalefet Işçi Partisi, genel ola- rak 6-10 puan önde. Bu fark, Işçi Parti- si'nin "gerçek bir altematir 1 olmasından çok, Muhafazakâr Parti'ye protesto an- lamında. Son yapılan 1987 genel seçi- minden bu yana, secmenin yuzde 5,3 ka- dan Işçi Partisi'ne yönelmiş durumda. Partinin tek başına iktidar olabilmesi için bu oranın ytizde 8'e çıkması gerek. Bu ise şimdilik mümkün görülmuyor. Ingiltere'nın yazılı bir anayasası olma- dığı ve tarihinde, İkinci Dunya Savaşı sı- rasında kurulan "mecburi" koalisyon hükümeti dışında koalisyon örneği de bulunmadığı için, seçimde iki büyük partinin çoğunlukla çıkamaması ve mer- kezdeki Liberal Demokratlar'm "ahtar" rolü ile üçuncu parti olmaları, bir koa- lisyon durumu doğması, siyasetçiler ka- dar iş dünyasını da şimdiden kaygılan- dınyor Başbakan John Major, Thatcherizmin 1980'lerdeki radikalliği ile secmenin bü- yük çoğunluğunun beklentilerine yanıt verdiği halde, artık yanıt veremez hale gelen sosyal ve ekonomik siyasetini "yumuşatmaya" çalıştı. Hatta önceki gün, temel kamu harcamalannın yeniden arttırılacağı, bazı temel hizmetlerin ye- niden destekleneceği açıklandı. İş dün- yasuun nabnnı tutan "Financiai Times" gazetesi, "Thatcherizmden geri dönuş için artık çok gec" diye yazdı. FKÖ, Israil'in karşı çıkması özerine Ortado- ğu Banş Konferansı'nın hiçbir aşamasına katı- lanuyor, ancak oluşturulan Ürdün - Filistin or- tak heyetiyle temas halinde bulunuyor. İsrail üe Ürdün - Filistin onak heyetinin görüşmelerin- den, işgal altındaki topraklarda yaşayan Filis- tinlilere özerklik verilmesi yönünde umut doğ- muştu. İsrail Sağlık Bakanı Ehud Olmert, Filistinli- lerle otonomi konusunda yapılacak göruşmele- rinin başanlı olacağını umduğunu, ancak Suri- ye ile banş konusundaki anlaşmalarda "bemen hemen üstesinden gelinemeyecek" sorunların bulunduğunu söyledi. Uluslararası tşler Kraliyet Enstitüsü'nde ko- nuşan Bakan, "Filistinlilerie anlaşmaya varaıa şansımız, Suriye ile olan anlaşma şansımızdan çok daha fazla" dedi. Olmert, Suriye'nin geri istediği Golan Tepe- leri'nin İsrail ile anlaşmaya varmayı engelleyen en büyük sorun olduğunu belirtti. Israilli yet- kili, bu ülkede tek partinin söz sahibi olmasım da önemli bir problem olarak gördüğünü söy- ledi. Ürdün Kralı Hüseyin'in de Ürdün - Filistin ortak heyeti ve Filistin Yönlendirme Komisyo- nu ile görüştüğü bildirildi. Resmi kaynaklardan edinilen bilgiye göre ön- ceki gün yapılan göruşmede, Îspanya'nın baş- kenti Madrid'de düzenlenen Ortadoğu Banş Konferansı'nın sonuçlan değerlendirildi. Kaynaklar, Hüseyin'in heyet ve yönlendirme komisyonu üyeleriyle ikili göruşmelerde sürdü- rülecek tavrı ele aidığını belirttiler. Hüseyin'in aynca konferansın sonraki aşa- masında Filistinlilerie Ürdünlüler arasındaki ko- ordinasyonun gerek ikili gerek çok taraflı gö- rüşmeler seviyesinde güçlendirilmesi gerektiği- ni ifade ettiği kaydedildi. Kral Hüseyin, ortak heyetin uluslararası du- zeyde Filistin ve Arap haklanna sağladığı des- teği takdir ettiğini ifade etti. öte yandan ABD'nin, yakın bir gelecekte Or- tadoğu ulkelerine savaş uçağı satmaya niyeti ol- madığı bildirildi. Pentagon sözcüsü Pete NVılliams, "ABD'nin önıimiızdeki aylarda Ortadoğu'ya savaş uçagı satmaya niyeti yok" dedi. Sozcü, bu acıklamayı Mc Donnell Douglas fırmasıhın "Suudi Arabistan'dan 72 F-15 uça- ğı sapirişi aidığı" yolundaki iddiasıyla ilgili bir soru uzerine yaptı. 'YAŞASIN ÇAR!' — Komünistler önceki gun Bolşe\ik Devrimi'nın 74. yıldöniunünü kutlarken, St. Petersburglular, kentierinin yeni adını buyuk bir sevinç içinde kutluyorlardı. 'Leningrad* adının uzerine bir çarpı atan binlerce kişinin arasında, 'Çok yaşa çar!' sloganları atan gruplar da vardı. Azerilerle Ermeniler arasında çatışmalar çıktı, çok sayıda ölü var Dağlık Karabağ dunılınuyorKazakistan Cumhuriyeti'nde de fiyatların serbest bırakılacağı aç.klandı. Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev, Kazakistan'da kıtlık tehlikesi bulunmadığını söyledi. Dış Haberier Servisi — Sovyetler Birliği'nin Azerbaycan Cumhunyeti'- ne bağlı Dağbk Karabağ ozerk bölge- sinde Ermenilerle Azeriler arasında şiddetli çatışmalar çıktığı, çatışmalar- da çok sayıda ölen ve yaralanan oldu- ğu bildiriliyor. AA'nm Azerbaycan haber ajansı Assa-lrade'ye dayanarak verdiği ha- bere göre Ermeni militanlar önceki gun Karabağ'daki dört Azeri köyünu kuşatarak makinali tufek ateşine tut- tular. Azeri ajansı, köylerden birinde iki yaşlı kadının öldurulduğünu duyurdu. Sovyet TASS ajansı ise bölgedeki bir Azeri köyunden Ermenilerin yaşa- dığı bölgelere ateş açıldığını ve bir Er- meninin öldürüldüğünü bildirdi. Ajans, önceki gün oğleden sonra Karabağ-Azerbaycan sınınnda şiddetli çatışmalar çıktığını ve iki taraftan da ölenler ve yaralananlar olduğunu ha- ber verdi. TASS'ın haberine göre böl- gede durum hâlâ çok gergin ve her an yeni çatışmalar çıkması bekleniyor. Sovyet İçişleri Bakanlığı kuvvetle- rinin komutanı Vasili Savin, Dağlık Karabağ bölgesinde bulunan İçişleri Bakanlığı birliklerinin orada kalmaya devam edeceklerini söyledi. Savin, Karabağ ve Azerbaycan'da yetkililerle görüştukten sonra yaptığı açıklamada, bölgede durumun gergin olduğunu belirterek İçişleri Bakanlığı birliklerinin güvenliğin sağlanması ve halkın korunmasına katkıda buluna- caklannı kaydetti. SSCB İçişleri Bakanlığı'nda yapıl- ması kararlaştınlan düzenlemeler çer- çevesinde, askeri birliklerin bir kısmı- nın cumhuriyet yönetimlerine devredi- leceği açıklanmıştı. Kazakistan'da fiyatlar ların serbest bırakılacağını açıkladı. TASS ajansına göre Nazarbayev, Alma-Ata'da gazetecilere yaptığı açık- lamada, Kazakistan'ın aslında fiyat- ları serbest bırakmayı planlamadığı- nı, ancak Rusya Devlet Başkanı Bo- ris Yeltsin'in bu yönde attığı adımdan sonra kendilerinin de aynı şeyi yap- mak zorunda olduklannı söyledi. Na- zarbayev, Kazakistan'da fıyat kontro- lüne devam edilmesi durumunda, bu cumhuriyette üretilen malların çok düşuk fıyatlarla Rusya'ya akacağını belirterek yakında fiyat serbestisine geçileceğini bildirdi. Kazakistan Devlet Başkanı, Rusya'- daki durumun aksine, bu cumhuriyet- Kazakistan Devlet Başkam Nursul- te kış aylarında kıtlık tehlikesi bulun- tan Nazarbayev, cumhuriyette fiyat- madığını da kaydetti. OSLO Türk elçîliğîne saldırıANKARA (AA) — Türkiye^ nin Oslo Büyükelçiliği'ne dün sabaha karşı kimliği belirlene- meyen kişiler tarafından bir sal- dın düzenlendi. Türkiye"nin Oslo Büyükeiçisi Ömfir Orhun AA muhabirinin sorulannı yanıtlarken sabah sa- at 06.00 sıralarında kimliği be- lirsiz bazı kişilerin, iki molotof kokteyli ve taşlarla büyükelçilik kançılaryasına saldırdıklarını bildirdi. Büyükelçi Orhun, molotof kokteylleri ve taşlann birinci ka- tın camlannı kırdığını, molotof kokteyllerinden sızan benzinin de kuçuk bir yangına neden ol- duğunu ifade etti. Olayda can kaybı ya da yara- lanma olmadığı nı belirten bü- yükelçi, meydana gelen hasann da çok büyük olmadığım söyle- di. BRÜKSEL Talabani ve Barzanî'ye davet BRÜKSEL (AA) — Kuzey Iraklı Kürt liderlerden Mesut Barzani ile Cdal Talabani, Av- rupa Parlamentosu'nun (AP) 18 kasımda yapılacak genel kuru- luna davet edildi. Karar, AP Siyasi Komisyo- nu'nun dün yapılan toplantısın- da milletvekillerinin genel iste- ği uzerine alındı. Türkiye Raportöru Belçikalı Parlamenter Raymond Dury, "Kürt liderleri Avrupa Paria- menlosu'na davet ederek Türk hukumetine ve Saddarn Hüse- yin'e Kurt meselesine atfettigi- miz önem konusunda açık bir mesaj vermeliyiz" dedi. Talabani ve Barzani'ye davet önerisinin iletildiği, ancak lider- lerin Kuzey Irak'taki durumun karışıklığı nedeniyle Strasbo- urg'da yapılacak genel kurula katılamayabüeceklerini bildir- dikleri öğrenildi. Dury, liderlerin bir sonraki toplantıya veya siyasi komisyo- nun bundan sonraki toplantısı- na katılabileceklerini söyledi. Dury, Kürtler konusunda Irak ve Turkiye'nin siyasi bir oyun oynadığını öne sürerek "Irak PKK'yı, Türkiye de Talabmni'- yi destekliyor" diye konuştu. Irak'ın PKK'yı desteklemesi- nin Kurt halkının yararına ol- madığını belirten Dury, "Bu ne- denle Türkiye, bölgedeki aske- ri önlemleri daha da sertleşüri- yor. Ancak Turkiye'nin Talaba- ni'yi desteklemesi de Kürtlere yarar sağlamıyor" dedi. KlBRIS 1992"deyapılacakABD başkanlık seçimlerinde Bush'a karşı işlenecek ana tema belirlendi Demokratlar'm kozu sağlık sigortasıBush kaygılı ABD'nin bazı eyaletlerinde yapılan seçimler 1992 seçimlerinin ilk nabız yoklaması olarak niteleniyor. Seçmen hem Cumhuriyetçiler'e hem de Demokratlar'a karşı aynı kararsızlık içinde. 1992 için zaferin tehlikeye girebileceğini gören Bush, dış politikaya verdiği ağırlıktan vazgeçti. ŞEBNEM ATİYAS NEW YORK — ABD'nin çeşitli böl- gelerinde eyalet yürütme organları ve Se- nato için yapılan seçimler 1992 için ilk nabız yoklaması olarak nitelendirildi. Seçim sonuçlan, secmenlerin iki parti için aynı kararsızlık ve mutsuzluğu ta- şıdığını yansıttı. Ban bölgelerde demok- ratlar sevinirken bazı bölgelerde bekle- nilenden kötü sonuç elde ettiler. Cum- huriyetçiler sağlık, ekonomik durgunluk ve ırkçılık konulannda secmenin son de- rece kararlı olduğunu fark ettiler. ABD Başkanı George Bush, 1992 için zaferinin tehlikeye girebileceğini fark edince dış politikaya ağırlık verdiği yo- lunda yapılan eleştirileri ciddiye aldı ve Uzakdoğu gezisini iptal ettiğini ilan et- ti. Bush, Roma'ya NATO toplantısına gitmeden önce yaptığı açıklamada Ame- rikan seçmeninin ekonomi konusunda- ki sıkıntısını anladığını belirtti ve "Da- ha fazla çalısacağız ve bu sorunu da aşacagız" dedi. Pennysylvania senatör seçimleri, se- çim günunün en ilginç ömeği idi. Ölen Senatör John Heinz'in yerini doldurmak üzere yapılan seçimlerde demokrat Har- ris VVofford, Bush'un yakın arkadaşla- nndan cumhuriyetçi yargıç Dick Thorn- burg'a büyük bir fark attı. Wofford'un bu farka neden olan kampanyası, esas olarak milli sağlık sigortasına dayanıyor- du. Wofford, kampanya boyunca sade- ce sağlık sigortasından söz etti. Demok- ratlar sağlık sigortasını 1992 seçimlerin- de Bush'a karşı ana tema olarak sapta- dılar. ABD'de sağhk sigortası en pahalı hiz- met sektorü. Sağlık sigortasını kaldıra- mayan bireyler hastane kapılannda ölümle baş başa bırakılıyor. VVofford'- un kampanyasına seçmenden gelen tepki cumhuriyetçileri son derece tedirgin et- ti. Demokratlar ise 1992 seçim kampan- yası için sağlık sigortası teması üzerin- de durmanın doğru bir strateji olduğu- na karar verdiler. Wofford'un cumhu- riyetçi rakibi Thornburg, seçim kam- panyasını Bush'un kamuo\ r u yoklama- cısı ve baş stratejisti Bob Teeter'ın tav- siyelerine göre oluşturdu. Daha sonra basına açıklama yapan Teeter, seçim so- nuçlarmdan "genel değerlendırmelere" gidilmemesi gerektiğini belirtti, ancak ekonomi ve sağlık sigortası konulannın son derece hassas seçim konuları oldu- ğunu kabul etti. 1992'de cumhuriyetçilerin zarar göre- ceği bir başka konu ırkçılık. Louisina- na Valiliği seçimlerinde eski Ku Klux Klan lideri David Duke'ün büyük des- tek görmesi cumhuriyetçileri tedirgin et- ti. Demokratlar, değişik platformlarda cumhuriyetçilerin ırkçı gnıpların deste- ğini almasım ulusal politikalannın bir parçası olarak nitelendiriyorlar ve Lo- uisiana seçim sonuçlannı örnek gösteri- yorlar. Seçimleri değerlendiren uzmaniara göre seçmenler iki partiyi de ciddi ola- rak uyardı. Uzmanlar ara seçimlerin sec- menin taleplerini sert şekilde ortaya koy- ma şansını yarattığını kaydederek önu- müzdeki bir yıl içinde ABD ekonomisin- de önemli bir değişikliğin halen yasana- bileceğini, böylece cumhunyetçilenn şansının halen çok yuksek olabıleceğini belirtiyorlar. Moskova'dan AKEL'e *kızıl dolar' LEFKOŞA (AA) — Sovyet- ler Birliği'nde yasanan son ge- lişmeler, Güney Kıbns'ta "kızü dolar" skandalının ortaya çık- masına yol açtı. Rum Komünist AKEL Parti- si'nin Güney Kıbrıs'taki şirket- lerinin, Sovyet Komünist Parti- si'nin aracılığıyla Doğu Bloku ile ticari ilişki kurduğu ve bu yöntemle Moskova'mn AKEL'e parasal kaynak sağladığı belir- lendi. AKEL, Rum kesiminde Kle- rides'in Demokratik Birlik Par- tisi'nden (DİSİ) sonra gelen ikinci büyük parti durumunda bulunuyor. Rum kaynaklarına göre olay, Rusya Cumhuriyeti Adalet Ba- kanı Nikolai Fiondorof'un, "Sovyeüer Birliği Komünist Partisi nin direktifıyle Kıbns'ta- ki bazı işletmelerin dövizle süb- vanse edildıgini" açıklamasıyia ortaya çıktı. AKEL partisi yetkilileri ola- yı doğruladılar. AKEL yetkili- leri, bu tür yardımlann ulusla- rarası dayamşma ve kardeş Ko- münist Parti ile aralanndaki iliş- kilere bağlı olduğunu söylediler.