Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
9 KASIM 1991 EKONOMI CUMHURÎYET/11
Dıracata kredi
destegi
• ANKARA (AA) —
Türkiye îhracat Kredi
Bankası (Eximbank),
bankalar aracüığı ile
kullandırdığı, ayhk sevk
öncesi ihracat kredi limitini
500 müyar lira arttırdı.
Daha önce, toplam 2.1
trilyon lira olan bankalann
sevk öncesi ihracat kredi
limitleri 4 kasım pazartesi
gttnünden geçerli olmak
ûzere 2.6 trilyon liraya
yükseltildi.
Adana'da vergi
artışı
• ADANA (Cumhuriyet)
— Bu yılın ilk 10 ayhk
döneminde Adana'nın
tahakkuk eden vergi
miktaruun bir önceki yıla
oranla yüzde 77 artüğı
açıklandı. Adana Defterdarı
Kemal Sağ, geçen yü ocak-
ekim döneminde
1.175.712.170.771 olan genel
vergi tahukkukunun bu
yılın aynı döneminde yüzde
77 artışla 2.083.087.953.100
liraya ulaştığuu bildirdi.
Şekerbank'ın
stit şirketi
• ANKARA (ANKA) —
Şekerbank, on pancar
kooperatifi ve bunlann üst
örgütü olan Pankobirlik ile
süt ve süt mamülleri
alamnda faaliyet göstermek
üzere şirket kurdu.
Faaliyetini Türhal'da
sürdürecek olan şirketin
sermayesi bir milyar 800
milyon lira olarak
belirlendi.
Türk-Bulgar İş
Konseyi
• İSTANBUL (ANKA) —
Türk-Bulgar Iş Konseyi
ortak toplantısı bugün
lstanbul Dedeman Oteli'nde
vapılacak. Türk-Bulgar tş
Konseyi toplantısına,
komisyon başkanlan Faruk
Erkoç ve Konstantin
Dimitrov ile diğer UgUiler
katılacak.
TÜRSAB'a
yeni aday
• Ekonomi Scrvisi —
Türkiye Seyahat Acentalan
Birliği'nin 12-16 kasım
tarihleri arasında
Kuşadası'nda vapılacak
genel kurulu öncesi, Seven
TVır Genel Müdürii Deniz
Tüfekçi de yönetim kurulu
için adaylığını açıkladı.
Düzenlediği basın
toplantısında TÜRSAB
yönetiminin büyük
acentelerin tekeline
alındığını savunan Deniz
Tüfekçi, bu secim öncesi
ortaya çıkan 5-6 adayın da
doğrudan başkanhk için
adaylıklarını açıklamalannı
eleştirdi.
3 Ocak davası
• İZMTR (Cumlıariyet Ege
Btrosn) — Türk-lş'in 3
Ocak 1990-da
gerçekleştirdiği eylemlerle
ilgüi dava sürüyor. Türk-
ts'e bağh şube başkanlan
ve bazı işçüerin dün
ifadeleri alındı. lfadelerin
dinlenmesinden sonra
mahkeme ileri bir tarihe
ertelendi.
KISA KISA
V
• EMEK
Slgorta,
Bursa
Tekstilciler
Ticaret Merkezi (BUTTİM)
inşaatını 225 milyara
sigortaladı.
• BOĞAZİÇİ ÜniversHesi
Mezuniar Derneği 15
kasım-21 aralık tarihleri
arasında MESSE programı
adı altında Klassis
Oteli'nde mezuniyet sonrası
eğitim amacıyla özellikle
üst düzey yöneticiler için
bir seminer düzenleyecek. •
• ANADOLU
Kredi Kartlan,
lstanbul
'•Harbiye'deki bin
metrekarelik yeni genel
müdürlük binasında hizmet
verme>'e başladı.
• BİLGİSAYARLI
Yayıncılik 91 Fuan dün
Taksim The Mannara
Oteli'nde açıldı. Pazar
gunune kadar açık kalacak
olan fuarda sistemleri
tanıtmak amaayla panel ve
özel toplantılar da
düzenlenecek.
• KAPPA 1992
tlkbahar/yaz sezonunda
Türk giyim pazaruıa
giriyor. Espo (Uluslararası
Spor Giyim) tarafından
Tûrkiye'ye getirilen Kappa,
Italyan modasımn önemli
isimlerinden.
• PLATO
Boutique
bugün
18.30-19.30
arası Bizim Tepe'de
düzenleyeceği bir defileyle
Fransız jean markası
"Chipie Jeans Wear"m
urünlerini tanıtacak.
îstikrarprogramı koalisyon protokolünün önemli maddelerinden biri
Paketten vergi çıkacak
Yeni ekonomik istikrar programı koalisyon pazarlıgmda. Vergi reformuna ağırlık verilerek zam paketinin
küçültülmesi öngörülüyor. Gelir ve Kurumlar Vergisi'ndeki istisna ve rrıuafiyetler kaldırılacak. Asgari
ücretin vergi dışı bırakılması, ücretlılerûenalınanGelirVergisi oranlarının düşürülmesi görüşü ağırbasıyor.
ANKARA (Cumhuriyet Bfi-
rosu) — DYP Genel Başkanı
Siileyman Demirel'in pazartesi
günü başlayacağı koalisyon gö-
rüşmeleri öncesinde uygulaya-
cağı yeni ekonomik istikrar
programının anahatlarıru kesin-
leştireceği öğrenildi. Vergi re-
formu ağırlıklı istikrar
programı, koalisyon protokolu-
nün önemli maddelerinden biri
olacak. Gelir ve Kurumlar Ver-
gisi'nde şirketlere tanınan mu-
afıyet ve istisnaların buyük
oranda kaldmlması, ücret ve
maaş gelirleri uzerindeki vergi
yükünün ise hafifletilmesi öngö-
rülüyor.
Demirel'in, kendisine yakın
çahşan ekonomi kurmaylarının
istikrar programı ile ilgili hazır-
ladıkları önerileri değerlendire-
rek uygulanması öngörülen
programı büyük ölçüde biçim-
lendirdiği beürtiliyor. Program
koalisyon görüşmelerinden son-
ra kesin biçimini alacak.
Edinilen bilgiye göre istikrar
programı temel olarak vergi on-
Demir-çelik teşvik istiyor
ANKARA (ANKA) — Demir-çelik sektörü,
acil koruma ve yeni teşvikler bekliyor. Demir-
Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Ha-
mi Kartay, sektörün içerisinde bulunduğu acil
sorunlann çözümu için devlet çarklarımn bir
an önce işletilmesini istedi ve ekim ayından baş-
layarak şubat ayına kadar kademeli olarak sı-
fırlanması öngorülen ihracattaki fon desteğinin
sürmesi gerektiğini savundu.
Kartay yaptığı açıklamada, demir-çelik sek-
törünun özelliği ve öntmi nedeniyle tum dün-
ya ülkelerinde kota, anti damping, telafi edici
vergi gıbi uygulamalarla korunduğunu, Turk
demir-velik sektorünun ise dünya demir-çelik
piyasasında bu tur korumacı önlemlerle karşı
karşıya bırakıldığını bildirdi. Türk demir-çelik
sektörünün de benzer şekillerde koruma ve teş-
vik beklediğini ifade eden Kartay, bu beklenti-
nin aksine Para ve Kredi Kürulu'nun 1991 yılı
sonuna kadar geçerli olması gereken ihracat-
taki destekleme fiyatı istikrar fonu ödemeleri-
nin 1 Ekim 1991'den başlayarak her ay 20'şer
puan düşürülerek şubat 1992'de tamamen kal-
dtrılmasını kararlaştırdığını hatırlattı. Kartay,
"DFİF uygulamasının kaldmlması ve yerine
benzeri bir teşvik getirilmemesi. hedeflerimizi
aksatacak. tleriki >ıllar için planlanan ihracat
bedeflerinin gerçekleştirilmesini zorlaştıracak
ve diger ülkelerle rekabet edemez duruma
getirecektir" dedi.
lemlerine dayandınlacak. KIT belirtildi.
zamlannın ise daha düşuk oran-
larda tutulması öngöruluyor. Vergi reformu
Ancak petrol ürünleri başta ol-
mak üzere gecikmiş bazı zamla-
nn ise hukümetin kurulmasının
hemen ardından yürürlüğe ko-
nulmasının kaçınılmaz olduğu
DYP kurmaylannın Demi-
rel'e sundukları vergi reformu
ile ilgili önerilerde, seçim vaat-
lerinin de göz önünde tutuldu-
ğu belirtildi. Asgari ücretin
vergi dışı tutulacağı kaydedildi.
Verilen bilgiye göre halen ayhk
54 bin lira olan ucret ve maaş
gelirlerinin vergi dışı tutulan bö-
lumü asgari ücret düzeyine yük-
seltilecek. Böylelikle asgari ücret
vergi dışı kalacağı gibi diğer uc-
ret ve maaş gelirleri uzerindeki
vergi yüku de azalacak. Ayrıca
Gelir Vergisi tarifelerinde yapı-
lacak düzenlemeyle de vergi
oranlan azaltılabilecegi gibi ver-
gi dilimlerinin arttırümasımn da
söz konusu olabileceği ifade edi-
liyor. Bu arada Gelir Vergisi'-
nde ücret gelirleri için ayrı bir
tarife uygulanmasının da gün-
deme gelebileceğı kaydedildi.
Ayrıca götürü vergi sisteminin
yeniden duzenlenerek bu vergi-
lerde artış sağlanmasının öngö-
rüldüğü, önemli vergi kaybı
olduğu gözlenen beyannameye
tabi mükelleflerin de daha ger-
çekçi vergi ödemelerinin sağla-
nabilmesine dönük bazı
önlemler getirileceği belirtildi.
Vergi reformunda yasayla ya-
pılacak düzenlemelerin yanı sı-
ra Bakarflar Kürulu'nun
yetkisinde bulunan muafiyet ve
istisna sisteminin de yeniden dü-
zenleneceği öğrenildi. Bu konu-
da da Kurumlar Vergisi'nde
özel sektöre tanınan yatırım ve
ihracat istisnalarının büyük öl-
çüde kaldırılması, teşvik siste-
minin vergi gelirlerini azaltıcı
etkisinin azaltılması öngörülü-
yor.
Ekonomi duraklama devrine giriyorEkooomi Servid — TÜSİ-
AD, öncü göstergeler endeksi-
nin değerlendirümesi sonucu,
ekonomide mayıs ayında baş-
layan canlanmanın kasımda
durduğu beUrlendi.
TÜSlAD'dan yapüan acıkla-
maya göre ağustos ayı esas alı-
narak yapüan değerlendirmeye
göre ekonomide mayısta başla-
yan canlanma, şu an durakla-
dı. öncü göstergeler endeksinin
revize edümiş temmuz ayı ra-
kamlan ve tahmini hesaplanan
ağustos verileri, iki ay öncesi-
ne göre bir azalma gösterdi.
Bunlar, ekonominin bir bekle-
me sürecine girdiğini gös-
teriyor.
Gelecek hakkında doğrudan
bilgi vermeyen, sadece içinde
bulunulan günün seviyesini be-
lirten ekonomik durum endeksi
ise ağustos ayında yükseldi.
öncü göstergeler endeksine gö-
re gecikmeli hareket eden eko-
nomik durumdaki bu artış za-
ten beklenmekteydi. Mayıs ve
hazirandaki artış da bunu doğ-
ruluyor. Ekonomik durumu en
az iki ay önceden tahmin et-
mekte kullamlan öncü göster-
geler, yaz aylannda başlayan
canlanmanın kasımda durdu-
ğuna işaret ediyor. Öncü gös-
tergeler endeksinin inise geçme-
si ekonominin iki üç ay sonra
yavaşlayacağı anlamına
geliyor.
1.6
1.4
TÜSİAD öncü göstergeler endeksi
l • j ıppj
2 3 4 5 6
Hazine'nin eli Merkez BaııkasrııclaANKARA (Cumhuriyet) —
Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Ekrem Pakdemirli'-
nin ekonominin yönetimini al-
dığı günlerden itibaren nakit
açıklannı kaşılamak için yoğun
olarak Merkez Bankası'na yük-
lenen Hazine, erken genel seçi-
min tamamlanmasından sonra
da elini Merkez Bankası'ndan
çekemiyor. Hazine bir yandan
yüzde 77'lere varan yüksek fa-
iz oranlanyla iç borçlanmayı
sürdürürken bir yandan da kı-
sa vadeli avans baskısıru ağırlaş-
tırdıkça ağırlaştınyor.
Erken genel seçimden sonra-
ki ilk hafta sonu olan 25 ekim
günü, 9.1 trilyon liraya kadar
gerileyen Hazine avansı, 1 ka-
sımda tekıar 11 trilyon liranın
üzerine çıktı ve 11.5 trilyon lira
oldu. Hazine bir haftada nakit
ihtiyacım karşılayabilmek için
Merkez Bankası'ndan net 2.3
trilyon liradan fazla para çekti.
Aynı hafta, Toprak Mahsulleri
Ofisi ve diğer iktisadi devlet te-
şekküllerinin Merkez Bankası'-
ndan aldıklan krediler ise 5.2
trilyon liraya yakın olarak ger-
çekleşti. Söz konusu hafta
TMO'nun Merkez Bankası'na
bir miktar ödeme yaptığı belir-
lendi. Böylece, bir hafta önce
14.4 trilyon liraya kadar inen
kamu kesiminin banka uzerin-
deki kredi baskısı yeniden 16.7
trilyo» liraya kadar yükselmiş
oldu. Kamu ve özel kesime açı-
lan toplam krediler de bu geliş-
melerle birlikte 18 trilyon lira-
dan 20.3 trilyon liraya çıktı.
Hazine ve TMO'nun tüm
güçleriyle Merkez Bankası'na
yüklenmelerine karşın Merkez
Bankası bu dönemde iyi bir sı-
nav verdi. Banka, toplam kre-
^T>S1
HAMSİNİN ADI KALDIYADİGÂR — Kim derdi ki Karadeniz sahillerinde satılan hamsi, Marmara'dan gelecek. 5 yıl kadar önce
böyle bir olasılık bile duşunulmüyordu belki, ama son yıllarda Karadeniz'de yaşanan hamsi sıkıntısı devam edince, bölge halkının
talebini karşılamak için bu >ıl da Marmara'dan hamsi getirildi. Marmara'dan getirilen hamsinin kilosunun S bin liraya satılması
Karadeniz halkını yine de tatmin etmiyor. Bolge halkı Marmara hamsisinin renginin daha koyu, Karadeniz hamsisine oranla biraz
daha biiyuk olduğunu ve 'kendi' hamsisinin tadını bularaadığını soyliıyor. Karadeniz'de artan kirlilige ve yanlış avlanmalann art-
masına bir çare bulunmadıgı takdirde, Karadeniz halkı balık tezgâhlannda Marmara hamsisi görmeye alışmak zorunda kalacak
gibi gözüküyor. (Fotograf: AA)
dilerin 18 trilyon lira olduğu dö-
nemde 21.3 trilyon lira düzeyin-
de olan emisyonu, kredilerin
20.3 trilyon liraya yükseldiği 1
kasunda, 20.9 trilyon liraya ka-
dar çekti. îç krediler 2 trilyon li-
radan fazla artarken emisyonun
aynı düzeyde artmak yerine
azahnası, Merkez Bankası'nın,
emisyon dışında diğer kaynak-
lardan para yaratarak kamu ke-
siminin talebini karşüadığmı or-
taya koyuyor. Bu anlamda da
Merkez Bankası, kamu kesimi-
nin tüm baskısına karşın karşı-
lıksız para basımında daha ih-
tiyatlı davranıyor.
Erken genel seçimin gündem-
de olmadığı dönemde 7-9 tril-
yon lira arasında dalgalanan ka-
mu kesiminin Merkez Bankası
uzerindeki Kredi baskısı, erken
seçimin gündeme gelmesiyle bir-
likte ANAP'ın seçim ekonomi-
si izlemeye başlaması üzerine
15-17 trilyon lira arasında dal-
galanmaya başladı. Buna bağh
olarak bankanın kamu ve özel
kesime açtığı kredilerin toplamı
da daha önce 9-12 trilyon lira
arasında dalgalanan bir seyir iz-
lerken seçim döneminin başla-
masıyla birlikte bu seyir 18-21
trilyon lira arasına çıktı.
Bu arada erken seçimden ön-
ceki ilk hafta döviz mevcutlany-
la emisyonu karşüayamaz duru-
ma gelen Merkez Bankası, son
iki haftada bu durumunu dü-
zeltti. Merkez Bankası'nın 25
ekim ve 1 kasım günkü vaziye-
tine göre bankamn döviz varük-
lan, emisyonun 1-2 trilyon lira
üzerinde bulunuyor. Uzun bir
aradan sonra ilk kez 18 ekimde
emisyon 23.8 trilyon liraya çı-
karken döviz varhklan 22.5 tril-
yon liraya gerilemişti. Bu du-
rum 25 ekimde değişti ve emis-
yon 21.3 trilyona inerken döviz
mevcutlan 22.2 trilyona çıktı.
Kasımda da emisyon 20.9 tril-
yon lira olurken döviz mevcut-
lan 23 trilyon lira oldu.
Net, darboğazı
küçülerek aştı
Net Holding Yönetim Kurulu Başkanı Besim
Tibuk, Netbank'ın yanı sıra Ataköy Galleria,
Holiday's Inn Oteli ve Ataköy Marina'daki
hisselerini zaranna da olsa satarak elde ettikleri
100 milyarın uzerindeki kaynakla borçlann
büyük bölümünü ödediklerini söyledi.
Ekonomi Ser-
visi — Körfez
krizi nedeniyle
zor duruma
düşen turizmin
büyük kuru-
luşlarından
Net Gnıbu'nun
da içinde bu-
lunduğu mali darboğazı
"küçülerek" aştığı açıklandı.
Netbank'm yanısıra Galleria,
Holiday's Inn Oteli ve Ataköy
Marina'daki hisselerinin tümü-
nü, zararına da olsa satarak
borçlarının büyük bölümünü
kapattıklannı söyleyen Net
Holding Yönetim Kurulu Baş-
kanı Besim Tibuk, hukümeti ve
bankaları suçladı.
Fınansman sektörünün knz-
lere ahşık ohnadığını ve banka-
lann Körfez krizinin ortaya çı-
kışıyla birlikte turizm sektörü-
ne "batmış" gözüyle bakıp fa-
izlerle birlikte ana para aİaca-
ğım da tahsil edebUmenin pe-
şine düştüğünü anlatan Besim
Tibuk, "Şirketimizin çok bü-
yük mal varlıgı olduğu halde,
atanan kredilerie yatınm yapıl-
mıştı. Ana para borcunu öde-
yebtlmek için bu mallann satıl-
ması gerekiyordu. Ama kriz
ohınca mali degerinden satmak
zoriaşıyor. Yaşanan sıkınö bu-
radan kaynaklandı*' şeklinde
konustu.
Dün Istanbul'da düzenlediği
basın toplantısında Körfez kri-
zini izleyen dönemde Ataköy
GaOeria'daki başlangıçta yüzde
15 olan sonra yüzde 8 e düşen
hisselerini 4 bin liradan alacaklı
FmlaltKank ve Vakıfbank'a sat-
tıklarını anlatan Besim Tibuk,
"Holidays Inn Oteli olarak bi-
linen Ataköy Otelcilik'teki his-
sderimizi 2 bin 400 ile 2 bin
600, marinadaki hisselerimizi
de 2 bin liradan sattık. Bu his-
seler zararına satıldı. Ancak
100 milyar liranın üzerinde bir
kaynak sağlayarak borçlanmı-
zu büyük bölümünü ödedik"
dedi.
Hukümetin bu dönemde hi-
be şeklinde gelen dış yardunlar-
dan bile turizm sektörüne kay-
nak aktarmadığmı ve bu para-
lann tütün, zeytinyağı gibi
ürünlere uygulanan ölçüsüz ta-
ban fıyatlara harcandığını sa-
vundu. 4 milyar dolarlık potan-
siyeli olan turizmin "oyu olma-
yan bir sektör" olarak görüldü-
ğünü ileri süren Tibuk, TÜR-
SAB Başkanı Bahattin Yücel'i
kastederek, "Sektörde sesi çı-
kan bir kişi vardı. Ona da
ANAP rüşvet vererek millerve-
kili yaptı" şeklinde konuştu.
Net Holding Yönetim Kurulu
Başkanı Besim Tibuk, bu yüz-
den hükümet kurulmasıyla il-
gili gelişmelerin sektörü ilgilen-
dirmediğini belirterek, "Hangi
hükümet gelse turizme bundan
büyük kötülük >apamaz" dedi.
Türk turizminin Körfez kri-
zinin sancılanndan kurtuldu-
ğunu ve gelecek yıl Antalya'da
büyük bir doluluk yaşanacağı-
nı ileri süren Besim Tibuk, "Is-
tanbul'da 1993'te toparianır"
görüşunü savundu. Enflasyon-
dan kaynaklanan maliyet artış-
ları nedeniyle oteller dolu olsa
bile turizm yatırımcılannın za-
rardan kurtulamayacağını be-
lirten Tibuk, bu yuzden zengin
turiste hitap eden "5 yıldızlı
lüks otellere" yönelik turizm
yatınmlanna ağırlık verilmesi-
ni istedi. Net Yönetim Kurulu
Başkanı Tibuk, gelecek sezon iş
hacminin yüzde 65'ini oluştu-
ran Denizli Tavas, Aspendos ve
Kapados mağazalanm büvüte-
ceklerini beUrterek "Gefecek yıl
parayı koyacak yer
bulamayacağız" şeklinde ko-
nuştu. "Rüzgârsız denizde kap-
tanlıgm keyfi olmaz. Fu-tınab.
havada kaptanlık yapmak da-
ha keyiflidir" diyen Besim Ti-
buk, Net Grubu'nun yaşadığı
sıkıntıdan güçlenmiş olarak
çıktığmı ve bu süre boyunca sı-
kınüya katlanan çalışanlarının
gelecek yıl bunun meyvesini
toplayacağını da sözlerine
ekledi.
TOBB'den ANA-YOL
için son çağrı
ANKARA (ANKA) —
Türkiye Odalar ve Borsalar Bir-
liği Başkanı Rona Yırcalı, DYP-
ANAP koalisyonunda ısrarlı
olduklarım açıkladı. TOBB
Başkanı Yırcalı, kendilerinin
tek parti iktidarı istediklerini
hatırlatarak, "Tek parti iktidan
olmadı. Şimdi görüşümüz, si-
yasi yelpazenin sagında yer al-
mış. özel kesimi ön planda tu-
tan, serbest piyasa ekonomisi-
ni kabul eden iki büyuk siyasi
partinin koalisyonunun en sağ-
lıklı ve uzun vadelik yol olaca-
|ı şeldindedir" dedi.
TOBB Ticaret Borsaları
Konseyi Ankara'da toplandı.
Yırcah toplantının açılışında
yaptığı konuşmada, koalisyon
tercihlerinin DYP-ANAP oldu-
ğunu hatırlattıktan sonra şöy-
le devam etti:
"Hür teşebbiisün en üst ya-
sal kuruhışnnun başkanı olarak
bnrada bilhassa siyasi yelpaze-
nin sağmda yer almış, özel sek-
törün ağırlığına ve önemine
inanmış siyasi partilerimizi, se-
çim sonuçlannı bu anlamda bir
defa daha değerlendirerek va-
kit kaybetmeden ülke sorunla-
rına köklâ çözüm yollan geti-
recek bir program üzerinde uz-
laşma sağlamaya çağırıyorum.
Önümüzdekı dönemde halkı-
mızın beklentilerine uygun
adımlann suratle atılabilmesi
için Meclis'te saglanacak ikti-
dar çogunluğu her zaman ye-
terli olmayacaktır. Liusal dü-
zeyde geniş kesimlerin güven
duymasım ve kaülunını sagla-
yacak bir ortamın yaratüması
da gerekmektedir. Bu nedenle
iktidan ve muhalefetiyk bazı
temel konularda uzlaşma sag-
hınma«anın da kaçuulmaz oMtl-
guna burada önemle isaret et-
mek istiyorum".
Türk ekonomisinin 199rüı
sonundaki durumunun iç açıcı
olduğunun söylenemeyeceğini
ifade eden Yırcalı, siyasi parti-
lerin uzlaşmada gecikmeleri ha-
linde durumun daha da ağırla-
şabileceğini belirtti. Yırcalı,
DYP Lideri Demirel'in hükü-
met kurma sürecini kısaltma
yolundaki çabalannı destekle-
diklerini bildirerek, siyasi par-
tilerin, işleyebüir ve istikrarh bir
hukümetin en kısa zamanda
kurulup işbaşına gelmesi için
gerekli siyasi fedakârlıklan yap-
malarını istedi.
TüRK-İŞ
Sözleşme
farkının
peşinedüştü
ANKARA (ANKA) — Ka-
mu kesimi sözleşmelerinden
doğan farklann bir milyarhk
bölümünün ödenmemesi, işçi-
lerde ve sendikalarda huzursuz-
luk yaratırken Denizciler Sen-
dikası eski Genel Başkam ve
ANAP Milletvekili Emin Kul'-
un devrede olduğu öğrenildi.
Türk-tş Genel Başkanı Şev-
ket Yılmaz, geçen günlerde Ce-
mil Kul ile birlikte Başbakan
Mesut Yümaz'ı ziyaret etti. Şev-
ket Yümaz'm, "Farklanmızı
ödeyin" istemine, olumlu yanıt
veren başbakarun "¥eni hükn-
mete borç devretmek istemiyo-
nım. Bu nedenle farklanmzı en
kısa zamanda ödemeye
çalışacağun" dediği bildirildi.
Imzalanan kamu kesimi söz-
leşmelerinden doğan farklann
üçte ikilik bölümü 20 Ekim ge-
nel seçimlerinden önce
ödenmişti.
Nadir'e 4 bin klasörlük şoruşturnıaEDİP EMİL ÖYMEN
LONDRA — Asil Nadir davası, soruştur-
ma aşamasmdan çıkıp, dava aşamasına ge-
çemiyor. Soruşturmayı yürüten "Ağır Dolan-
dmahk Bürosu"nun, araştırmalannı tamam-
layamadıklan gerekçesiyle yeniden süre iste-
mesi, Asil Nadir'in, kendisine yönelik suçla-
malan yanıtlamasını en azından 3 ay daha
geciktirdi. "Ağır Dolandıncüık Bürosu", Asil
Nadir hakkında ağustos 1990'dan beri sür-
dürdüğü soruşturmanın "şimdiye kadar gö-
rülmedik boyutlarda" olduğunu rakamlarla
ifade ediyor. Ancak Asil Nadir aleyhinde,
araştırmacı gazetecilik kurallan çerçevesinde
birçok iddia getiren bazı saygın lngiliz gaze-
teleri dahi, dava dosyasının bir türlu tamam-
lanamamasını, Asil Nadir'in, suçlamalara
yaklaşık 15 aydır karşıhk vermekten yoksun
bırakılmasım eleştirdi.
Polly Peck'e ait 1.3 trilyon lirayı (155 mil-
yon sterlin) zimmetine geçirmekle suçtanan
Asil Nadir ile yine şirkete ait 63 milyar lira
(yaklaşık 7.4 milyon sterlin) îçin muhasebe
kayıtlannda tahrifat yaptığı iddia edilen mu-
hasebecisi 'John "Hırner
1
evvelki gün yargıç
önüne çıktılar. Asil Nadir'in 9. kez duruşma-
ya geldiği "Bow Street" Sulh Ceza Mahke-
mesi'nin, daha önceki duruşmalarda alınan
karar gereğince, dava dosyasını bir üst mah-
keme olan "Londra Merkez Ceza Mahkeme-
si"ne aktarması bekleniyordu. "Ağır Dolan-
dırıcılık Bürosu" adma mahkemede yapüan
açıklamada, soruşturmanın tamamlanmadı-
ğı, gecikmeden kendilerinin de hoşnut olma-
dıklan belirtildi ve süre istendi. Yargıç Sir Da-
vid Hopkin, "Asil Nadir'i şimdi serbesl bı-
raksam, sizin bu suçlamalannız sonuçlanma-
dıgı için polis yeniden tutuklar" diyerek du-
ruşmayı, "büro"nun istediği 11 Şubat 1992
günürie erteledi.
"Ağu- Dolandmcüık Bürosu", soruşturma-
nın şimdiye kadar 4 bin klasör tuttuğunu, 43
bin sayfa belge toplandığını, İsviçre'de Cenev-
re'de sürdürülen soruşturma sonucunda ve
Türkiye'den buna 10 bin sayfa daha eklene-
ceğini, 120 tamğın ifade verdiğini, soruştur-
ma için 7.900 saat harcandığını, 44 banka-
daki 95 hesap için soruşturma talebi yapıl-
dığını, Isviçre'den 26 yeminli ifade talebinde
bulunulduğunu kaydetti.
Davanın ağır ceza mahkemesi olarak gö-
rev yapan 'Londra Merkez Ceza Mahkeme-
si'ne aktanlamamasına "Independent" gaze-
tesi tepki gosterdi. Bu konudaki yorumunda
gazete, "Ağır Dolandıncılık Bürosu'nun iş-
leri ağırdan alması makul değil. Büro, süre
isterken ne yazık ki dava dosyasını tamam-
lamak için daha fazla gayret sarfetmemiş.
Geçen nisan ayında büro, davanın ağır ceza-
ya 6 ay içinde aktanlabileceğini söylüyordu.
Büro tereddüt içinde>ken Asil Nadir'e ken-
dini savunma fırsatı verilmemiş oluyor. Bü-
ronun işi kolay değil ve açık gedik kalsın da
istemiyor. ancak Asil Nadir'in yargılanmasını
geciktirmek kabul edilemez" diye yazdı.
Asil Nadir'in avukatı Antbony Scrivener",
müvekkilinin, Polly Peck ka^ımlan ile bir-
likte çahşarak şirketin kurtarılmasına ilişkin
girişimler için Türkiye ve Kuzey Kıbrıs'a git-
mesi gerektiğini bir kez daha söyledi. Ağır
Dolandıncılık Bürosu ise "Kayyımlarm, Asil
Nadir'e güveni kalmamıştır" deyince, yargıç
'Sir David Hopkin', bu noktanın araştırılma-
sım ve kayyımlardan sonılmasını istedi. Polly
Peck'in iki kayyunınm "şirkette ne kurtarsak
kârdır" diye düşündükleri ve Asil Nadir'in
her türlü katkı ve yardımını istedikleri geçen
aylarda ifade edilmişti. Ancak üçüncü kay-
yımın, Asil Nadir, annesi, avukatı, bankası
ve KKTC'ye yönelik 5.2 trilyon tazminat ta-
lebiyle "ihriyati baciz tedbiri" aldırması,
Polly Peck kayyımlan arasında "Asü Nadir'e
güven" konusunda farklı görüşler bulundu-
ğunu gösteriyor. Kayyımların yarutı ilgi ile
beklenecek.
Evvelki gun "Bow Street" Sulh Ceza Mah-
kemesi'nde bir saat kadar süren duruşma sı-
rasında, Yüksek Mahkeme'de de >ine kapalı
bir duruşmada, KKTC Merkez Bankası'nın
durumu görüşüluyordu. Bankanın Londra-
daki hesabına "ihtiyati haciz tedbiri" konul-
masına ilişkin kararın surmesine hukmedil-
d l
" Ancak KKTC'nin, "egemenliği" ya da
"yasallığı" konusuna doğrudan değinen bir
karar alınmadığı anlaşılıyor. Aksine, KKTC
Merkez Bankası'ndan, "Bir Merkez Banka-
sı'nın görevlerini yerine getiren bir banka"
şeklinde söz edildiği belirtildi. Kıbns Rum yö-
netimi, iki hukukçu ile davaya mudahale ede-
rek KKTC'nin yasadışı olduğu, bankasının da
yasadışı olduğu göruşünu savunmak için gi-
rişimde bulunmuştu. Duruşmalann büyük
kısmının basına kapalı yapılması sonucu, bu
tartışmalann nasıl sonuçlandığını, bundan
sonraki aşamanın ne olacağmı anlamak
mümkün olmadı. Mahkemelerin kapalı otu-
rumları hakkında hiçbir yayın yapılamıyor.