Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
9 KASIM 1991 KENTOVŞAM
KONUK YAZAR
CUMHURİYET/13
I. Üniversitesi
Kanser
Araştırma
Laboratuvan
açıldı
İstanbul Haber Servisi — ts-
tanbul Üniversitesi Kanser
Araştırma Laboratuvarlan dün
düzenlenen bir törenle açıldı. İs-
tanbul Üniversitesi Rektör Yar-
dıması Prof. Dr. Sevim Biiyük-
devrim törende yaptığı konuş-
mada, Türkiye'de bu konuda
son 3-5 yılda yapılan işlerin tak-
dire değer olduğunu söyleyerek,
"BUgi itbal eden ülkelerin tul-
saklıktan kurtuldugu göriıl-
memiştir" dedi.
Türk Onkoloji Enstitüsü
Müdürü Prof. Dr. Nijad Bilge
ise, yeni laboratuvarlarla kan-
serli hastayı daha yakından in-
celeme olanağı bulunacağını
söyleyerek, laboratuvarların
kurulmasındaki amaçlarını
şöyle sıraladı:
• Kanser yapan maddderte
kanser genetiği, kanser biyolo-
jisiveimmunolojisi, kanser bi-
yokimyası ve kansere karşı ilaç
getiştirümesi konulannda aras-
tınnalar yapmak.
• Kanserli hastalann tanı ve
tedaviterinde genel laboratuvar
hizmetlerini sunmak ve böylece
klinik ile temel bilimler arasın-
da işbirligi sağlamak.
• Onkoloji konusunda yük-
sek lisans ve doktora ögrencile-
rinin uygulama yapmasına ve
genç araşünnacüann yetişroesi-
ne olanak haarlamak.
Bilge, "Bu bilimsel yuvaya
haflan vedevlet sektörünün yar-
dımlannı bekliyoruz" dedi.
Panel
Ilasankeyf
yaşamalı'
İSTANBUL (tUHA) — Gü-
neydoğu Anadolu (GAP) pro-
jesi çerçevesindeki liısu Barajı-
nın suları altında kalacak olan
Mardin'e bağlı Hasankeyfin
kurtanlması için, Eminönü ve
Hasankeyf belediyeleri işbirli-
ğiyle bir panel duzenlendi.
PekçokTurk kavminin izleri-
ni taşıyan Hasankeyfin kurta-
nlması için düzenlenen panele,
Hasankeyf i Kurtarma Komite-
si Başkanı olarak Bedri Bay-
kam, Eminönü Belediye Başka-
nı Ahmet Naci Akgün, Hasan-
keyf Belediye Başkanı Eşref Ba-
şaran ve çeşitli üniversitelerden
öğretim üyeleri katıldı.
Panelde konuşan Bedri Bay-
kam, olaya çözüm getiremeye-
ceklerini, ancak duyarlı kişiler
olarakgöruş belirttiklerini söy-
ledi.
Mimar Sinan Üniversitesi
Arkeoloji Bölümü Öğretim
Üyesi Prof. Dr. Oktay Ekinci de
tarihi ve kültürel varhklann ko-
runması için bugıine kadar ya-
pılan ve halen geçerli olan ulus-
lararası sözlesmeleri hatırlattı.
ATATURK'U ANMA HAFTASI
Atatürk etkinliklerle anılıyorHaber Merkezi — "Ata-
türk'ü Anma HaftasT etkinlik-
leri süriiyor. Kültur Bakanlığı
Atatürk filmleri projesi çerçe-
vesinde gerçekleştirilen "Meta-
morfoz" adlı fılm 10 kasımda
gösterime girecek.
Hacettepe Üniversitesi 10
Kasım'ı bir dizi etkiniikle kut-
layacak. Üniversitede ilk tören
merkez kampusunda Rektör
Veküi Prof. Dr. Ahsen Orhon^
un konuşmasıyla başlayacak.
Daha sonra Atatürk llkeleri ve
Inkılap Tarihi Enstitüsü Müdu-
rü Prof. Dr. Abdurrahman
Çaycı, "Atatürk ve Kfiltür Ala-
mnda Çağdaşlaşma" konulu
bir bildiri sunacak. HÜ Devlet
Konservatuvan Korosu ve Sen-
foni Orkestrası da bir konser
Atatürk'ü Anma Haftası süriiyor. Çeşitli
kuruluşlar Atatürk'ü anma amacıyla bir dizi
etkinlikler düzenlediler. Atatürk filmleri
çerçevesinde gerçekleştirilen Metamorfoz adlı
film 10 kasımda gösterime girecek.
verecek. Üniversitede aynca
"Fotograflarla Ataturk"ün ha-
yatının anlatüdığı bir sergi açı-
lacak.
TCDD Genel Müdürlüğü,
düzenlediği çeşitli kültur etkin-
likleri ile "Atatürk'ü Anma
Haftası"na katılıyor. Fotoğraf-
larla sürecek etkinliklerin yanı
sıra TCDD hafta boyunca her
gün Ankara-lstanbul arasında
karşılıkh çalışan Fatih Ekspre-
si'nde bir belgesel niteliği taşı-
yan "Hoş GekJin Gazi" adlı 20
dakikalık film gösterecek.
Isparta'da, Atatürk'u anma
programı çerçevesinde, 13 ka-
sım günü •'Atatiirk ve lnsanlık
tdeali" konulu konferans veri-
lecek. Isparta Mühendislik Fa-
kültesi tarafından düzenlenecek
konferansa, Atatürk Kültur,
Dil ve Tarih Yüksek Kurumu
Atatürk Araştınna Merkezi
Başkanı Prof. Dr. Utkan Koca-
türk, konuşmacı olarak katıla-
cak.
Kültür Bakanlığı Atatürk
Filmleri projesi çerçevesinde,
bakanlık ve Fbra AŞ'nin finan-
sörlüğü ile Istanbul Film Ajan-
sı'nın tamamını gerçekleştirdi-
ği "Melamorfoz" 10 kasımda
gösterime girecek.
Senaryosunu gazeteci-yazar
Refik Erduran'ın yazdığı ve
Feyzi Tuna'nın yönettiği filmin
yapıtnası Fatih Aksoy, kamera-
manı da Çetin Tunca. Filmde
başlıca roller ise şöyle: Devlet
Tiyatrosu oyuncusu Mahir
Günşiray (Atatürk), Emio Ant
(Türk doçent), Asü Öyken (In-
giliz Turkoloji öğrencisi-anne).
Çekimlerde 60'a yakın oyuncu
ve 2 bin figüran rol aldı.
Safiye Ayla, Atatürk'ü anlatıyor:
'Gözlerinebakaımyorduıri
REFİK DURBAŞ
"Mani oluyor halimi takrire
hicabım."
Hayır, bu kez Safiye Ayla-
dan şarküar dinlemeyeceksiniz.
Ayla, Atatürk'ü anlatacak...
Çavuşoğlu Lisesi, Atatürk'ü
Anma Haftası dolayısıyla Safi-
ye Ayla'yı konuk etti dün. Sa-
fiye Ayla da bir 'şarkı'sı eşliğin-
de Atatürk'ü anlattı.
Toplantı öncesi Safiye A>la
ile konuşuyoruz. Ayak bilekle-
rinin ucuna gelen bir kırmızı
pantolon giymiş, yine kırmızı
ceket ve ceketin altında siyah
bir tül bluz. Yakasında siyah bir
tnendil. Oldukça duygulu. Sık
sık kırmızı çantasından mavi-
beyaz mendilini çıkanp buğu-
lanan gözlerıni siliyor. Yaşını
sormuyorum, kendisi anlatıyor:
"1917 dogumluyum. 75'c ba-
sacağım. Ama kendimi öyle
görmüyorum. Bir on yaş Ata-
türk'ü gördüğüm için ekle, bir
yinni yaş BabıâlPde yaşadıkla-
nm için. Takvimi insanlar yap-
mış. Bn hesaba göre 120-130
yaşında da olabilirim."
Buğulu gözleriyle kürsüye çı-
kıyor. "Sevgfli çocuklar" diye
buğulu sesiyle konuşmaya baş-
layacak, duruyor. Sanki Ata-
türk'ün huzurunda. Bu yüzden
otururak değil ayakta konuş-
mayı yeğüyor.
önce çocukluğundan başlı-
yor. Danileytam, yani yetim ço-
cuklar okulundaki günlerin-
den... Bu okulu bitirince o za-
manki bir Bursa milletvekilinin
kendisini evlat edinmesinden...
Ve on dört yaşında ilk genç kız-
lığında Atatürk'ün huzuruna
çıkışından... Atatürk'ün leble-
bi ile rakı içişinden...
Kurufasulye-pilavı çok sevdi-
ğinden...
"O'nun gözlerine bakamı-
yordum. Çünkü 'Onun gözleri-
Safıye Ayla Atatürk'ün huzuruna ilk
çıkışını anlatırken, "O'nun gözlerine
bakamıyordum. Çünkü onun gözlerine
bakarsan gözlerin erir' demiş,lerdi. Kara
kuru bir kızdım. Eriyeceğimden
korkuyordum. Yüzümebaktı, birışık
halesi dolandı'
Atatürk'ü anlatan Ayla, sanki
ne bakarsan gözlerin erir' de-
mişlerdi. Kara kuru bir kızdım.
Eriyeceğimden korkuyordum.
Yüzüme baktı. Bir ışık halesi
dolandı yüzümde. Göz göze
geldik. Bir şey olmamıştı. Tit-
reyen sesimle şarkımı söyle-
Safiye Ayla 2 yıl sonra bu kez Ankara'da
karşılaşıyor. Atatürk Marmara Köşkü'nde
Safiye Ayla'dan 'Mani oluyor' şarkısını
istiyor. Ancak Ayla, bu şarkıyı bilmiyor.
Bunun üzerine Atatürk şarkıyı söylemeye
başlıyor ve Atatürk'ün ardından Safiye
Ayla başlıyor şarkıyı söylemeye.
r ye Ayla'dan "Mani oluyor" şar-
'J
' :
kısım istiyor. Bu kez yine ters-
lik var. Çünkü Safiye Ayla şar-
kıyı bilmiyor. Bunun uzerine
Atatürk şarkıyı söylemeye baş-
hyor. Fakat Ayla'nın da bir
özelliği var: Bir şarkıyı üç kez
dinledi mi hemen ezberine alı-
yor. Ve Atatürk'ün ardından
başlıyor şarkıyı söylemeye.
Konuşmasının burasında Sa-
fiye Ayla söze ara verip o gü-
nün heyecanıyla aynı şarkıyı te-
rennüme başladı.
Sahnede ney yoktu, kanun
yoktu, cumbüş yoktu, ama Sa-
fiye Ayla'nın buğulu sesi vardı
yalnız. Ve çocuklann çılgın al-
kışlan...
Konuşmasının sonunda Safi-
ye Ayla sözü gunümüze getire-
rek çocuklara kuçük bir
'nasihat' da çekti, kılık kıyafet
konusunda. Gerçi kimsenin gi-
yimine karışılmazdı, ama bizim
milli kıyafetimiz şalvar ve uzun
etekti. Kendisi de yazük evinde
şalvar giyiyordu.
Safiye Ayla kısa konuşma-
sında hem kendi yaşamından
hem Atatürk'le geçirdiği gün-
lerden küçük bir yel estirdi canlı
tanıkhğıyla.
Konuşrnası bitince kendisini
birden cıvü avıl çocuklann ara-
sında buldu. Mavi-beyaz men-
dilinde gözyaşlannın nemi ttt-
tüyordu hâlâ.
Onu çocuklarla başbaşa bı-
rakıp salondan dışan çıktım.
Kulaklanmda sesinin buğusu:
"Mani oluyor halimi takrire hi-
cabım..."
o günleri yaşryor gibiydi.
dim."
Iki yıl sonra, bu kez Anka-
ra'da karşılaşıyorlar. Atatürk,
Çiftlik'teki Marmara Köşkü'-
nde. Safiye Ayla'yı çağınyor yi-
ne. Sofra kunıhiıuş, Kılıç Ali
gibi arkadaşlan yamnda. Safı-
Etiler'deKarakolBartstanbul Haber Servisi —
Siz hiç günün )orgunluğunu
atmak için bir-iki kadeb
içmeye "Karakol"a gider
miydiniz? Unlu modacı
Neslihan Yargıcı, önceki
gün "Karakol" isminde bir
disco-bar açtı. Etiler'de eski
Ece-Bar'ın yeri "Karakol"
ismiyle açıldı. Siyah ve
beyazın hâkim olduğu
"Karakol"da slzi, postacı,
bekçi ve polis
kıyafetlerinden esinlenerek
Neslihan Yargıcı tarafından
hazırlanan kıyafetler içinde
görevliler karşılıyor.
Masalar, "Kodes" ve "Ağır
Ceza"dan oluşuyor. Aynca
duvarlarda yazılı,
Karakolda Ayna Var',
'Fosforlu Cevriye', İstedim
vermediier' şeklindeki
yazılar da dikkat çekiyor.
Modacı Neslihan Yargıcı,
Karakol ismi hakkmda şöyle
diyor: "Ben burayı aidıktan
sonra isim hakkında
arkadaşlanm tarafından bir
çok öneri geldi. Ancak ben,
siyaha olan tutkumdan
dolayı ve sürekli siyah
eldiven taktığım için isim
konusunda çıkıs noktam
'Kara' oldu. (Fotoğraf:
SUAT KOZLUKLU)
Ali ile Alis Harikalar Diyannda
HULKİ AKTUNÇ
Ali'yi hanunlar pek tanımaz.
Askerlikle ilişkisi olmuş bütün
beyler tanımasa bile bilir.
1960'larda hayli yaygın olan or-
du okuma yazma öğretim bi-
rimlerine Aü Mektebi denirdi.
Askere okuma yazma öğrenme-
den gelmiş erlere o okullarda
'Ali topu at' ve benzeri yöntem-
lerle okuma yazma belletilirdi
de ondan. Resimli resimliydi ki-
tapçıklan.
Alis'i okur yazarlann çoğu
tamr. Lewis Carroll, küçümen
kıza büyiik, harika bir yolculuk
yaptırmıştır. Harikalar diyan-
run gezgini Alis 'Resimsiz, ko-
nuşmasız bir kitap ne ise yarar?'
biçimindeki hoş sonınun da sa-
hibi. Zaten şair ne diyor: 'Bu ki-
tapta resim şart...'
Kitap fuannda Ali'yi de gör-
düm, Alis'i de. Ali topu mopu
çoktan atmış, yeni çıktıgını duy-
duğu bir kitabı almaya gehniş-
ti: Salâh Birsel'in 'Gece Mek-
roplan'nı. Eli kolu doluydu,
ama Salâh Bey o gün henüz gel-
mediği için kitabı imzalatama-
mıştı.
Alis, öteden beri âşık olduğu
'Küçük Prens'in Türkçe çeviri-
lerini toplamak istiyordu. Ali ve
Alis ile bir süre yan yana dolaş-
tık. Ali, fuarı olağanüstü bulu-
yordu. Alis'in birkaç eleştirisi
vardı: Başladığından bugüne
iyice gelişen fuar için yahn bir
kılavuza şiddetle ihtiyaç duy-
muş. Aynca bu fuar, Avrupa'-
daki benzerlerinden hâlâ niye
dar kapsamlıymış. ramam, re-
simli kitap ve dergüer artık ol-
ması gerektiği gibi varmış (ör-
neğin Hayal Mahsulleri Ofısi'-
nin girişimini çok sevmiş) ama
bir tek güz fuan koca îstanbul'a
yeter miymiş. Bir de ilk yaz fu-
an yapılsınmış.
Geze geze yorulmuş, kalaba-
lıktan ötürü iyice terlemiştik.
Bir köşeye çekildik; birer ayran
içtik. 'Siz ne dersiniz fuara?' di-
ye sordular. anlattım...
— Ben küçük yaşlardayken
ucuz kitap alrnamn yollannı çok
araştırdım. Günün birinde Us-
küdar'da ve Kadıköy'deki kese-
kâğıtçı dükkânlannı keşfettim.
Kesekâğıtçılar hurda kâğıt alıp
bunları kesekâğıdına dönüştü-
rürlerdi. Benim kitaplanm ke-
sekâğıdı yapılamayacak boyut-
ta olduğundan dükkânda bir
kenara yığılırdı. Satış fiyatı 2 li-
ra olan (şimdi 20.000 diyeUm)
kitabı, 25 kuruşa alırdım oralar-
dan (ne oluyor, şimdi 2.500 li-
ra)... Nasıl?
'Oooooo!' dedi Aü ile Alis.
Herkes bize baktı. Ben sükûnet
içinde sürdürdum.
— Bir yol da eskici esnafının
sergilerini gözlemekti. Eskicile-
rin çok ucuza alıp ucuza satma-
ya çalıştığı öteberi arasında ki-
taba da sık sık rastlamr. Hiç
unutmam, Komodor Vahid Be-
yin Türkçe-tngilizce sözlüğünü
(pek bilen yoktur bu sözlüğü)
bir eskiciden almıştım. Hurda
kâğıt fiyatına.
Başka?' dediler. Dahası?
Yoruma gerek var nıı?
Bakok, Salah Bey geliyor. AK
hemen koştu. Alis'e de söz ver-
dim: Ondaki Tomris Uyar çevi-
risini, Sehmfleriçevirisini çevir-
menlerine ben imzalatacak ve
Hayalistan'a yollayacaktım.
Başka hangi ülkenin böyle us-
talan cevirmişti 'Küçük Prcns'i?
Ah, unuttum, bu pazar fua-
nn kapanış günü. Ben de yeni
cıkan kitabımı, 'Adrcam Ayna-
lar'ı ünzalayacağım. tmzanın
bitimine doğnı Orhan Alkaya
ile bir 'otomatik silr yazma
seansı' deneyeceğiz. Ali, Alis. O
gün de gelmenizi isterdim.
TUYAPTA BUGUN
tmza günü:
TYS standı: Aziz Nesin, Salim Şengil, Tank Dursun K.,
Doğu Perinçek, Tevfik Akdağ, Necati Güngör, Üstün
Akmen, Yalvaç Ural, Orhan Ural, Ali Balkız, Gülsüm
Akyüz, Tahir Abacı, Fevzi Gönenç, Ziya Mısırlı, Yıknaz
Onay, Oktay Ekinci.
Sd Yayılan: Oktay Akbal
BUgi Yayınevi: Ayla Kutlu, Gönül Özgül.
Joker Yayınlan: Hasan Kaçan, Ramize Erer, üğur
Durak.
Gerçek Sanat Yayınlan: Asım öztürk, Hasan Devrim,
Recai Atalay, Zeynep Aliye.
Gür Yayınlan: Nail Güreli
Yılmaz Yayınlan: Müjdat Gezen.
Telos Yayıncılık: Özdemir tnce, Adnan özer.
Anadolu Sanat Yayınlan: Hilmi Yavuz.
Nâzım Hikmet Vakfı: Atila Coşkun, Samiye Yaltınm,
Avni Arbaş.
Yön Yayıncılık: llhan Güngören, Asım Bezirci.
Cem Yayınlan: Mehmet Yaşın.
Söyleşi:
"Günümüz Bulgar Edebiyatı". Blagoy Dimitrov. Saat
14.00-15.00.
"Bagımsızlık ve Türkçe" Aziz Nesin. Saat 16.00-17.00.
"Gözüra Görmesin" Semih Balcıoğlu, "Paramanı"
Ferruh Doğan. Karikaturculer Derneği Standı. Saat
14.00-19.00
TÜYAPKitap FuarCnın 'onur ozanı' Melih Cevdet Anday:
Kitapta yasak olmasınKültür Servisi — "Şiir benim
aklımdır. Şiir yazan adam sıkın-
tılı meseleler ile karşılaşır. Duy-
guyu anunsayamaz" diyor 10.
Istanbul Kitap Fuan'nın bu yıl-
ki onur ozanı Melih Cevdet An-
day.
Kitap fuannın söyleşiler zin-
cirinin konuklarından biri oldu
Anday. Alpay Kabacalfmn
kendisi ile dün yaptığı söyleşi
öncesinde ünlü yazann okurla-
n ve kitapseverler Tüyap Sergi
Salonu'nun toplantı salonunu
çoktan doldurmuş, söyleşinin
başlamasıru bekhyordu.
Bir saat süren söyleşi boyun-
ca Melih Cevdet Anday, çoğun-
luğu gençlerden oluşan okurla-
nna "kitap okuma alışkanlığı",
"sanat, şiir ve yaşam ilişkisi",
"şiir yazmak", "zaman kavra-
mı", "bihm ve sanat ilişkisi" ve
"Garip akımı şürieri" konula-
nnda amlannı da katarak dü-
şündüklerini aktardı.
Okuma alışkanlığı konusun-
da "Biz daha mDletçe okuma-
ya alışmadık. Hali vakti yerin-
de ailelerin evinde kitaplık yok.
Kitap okuma alışkanlığı çocuk-
lukta başlar. Evlerinizde çocuk-
lannızı düşünerek bir kitaplık
yapın. Çocuk görsün, alışsın"
dedi.
Araya hemen bir anı kanştı.
Yazar Milli Eğitim Bakanhğı'-
na bağlı Ankara Kitaphğı'nda
görevli iken bir gün müdürle
otunıyorlarmış. O sırada genç
bir çocuk gelmiş. Müdürden bir
kitap istemiş. Kütüphane müdü-
rü genç okurun istediği kitabı
hemen anlamış, biraz acık saçık
bir kitapmış bu, gerisini yazar
şöyle tamamlıyor: "Müdür ço-
cuga yöneldi ve ntanmıyor mu-
sun bu kitabı istemeye, hadi ba-
kalım dedi. Ben bu kez müdüre
döndüm ve kitabı niye vermedi-
ğini sordum. Müdür, çünkü ben
okuyorum diye yanıtladı"...
Melih Cevdet Anday "Ahlak
koymaya kalkarsanız kitap ya-
saklanır, kitaplarda yasak
olmamalıdır" diyerek tamamlı-
yor görüşlerini.
Genç okurlan Melih Cevdet
Anday'ın anılan ve bugünkü
görüşleri ile beslenen sıcak soh-
betini ilgiyle izhyor. Anday'ı
özellikle "çeviri kitaplar" etki-
lemiş. Yazar bir kitabın okun-
duktan sonra bir kenara atılma-
ması gerektigini vurguluyor ve
"Kitaplar, özellikle başyapıflar
tekrar okunmak üzere saklan-
malı. Çünkü bir sure sonra ye-
ni güzellikler keşfediliyor. Ho-
meros'u kaç kez okudum! Her
seferinde yeni şeyler bulayo-
rum. Cervantes'in 'Don Quijo-
te'u ise beni hüzünlendiriyor"
diyor.
"Sanat, şiir ve yaşam ilişki-
si..." Bu yazara göre yanlış an-
laşümış bir konu. Bu kez bir öy-
kü: "Ressam Degas ünlü bir
Fransız yazara şiir yazmak isti-
yorum, ama olmuyor, demiş.
Şairin ressama verdigi vanıt şöy-
le: 'Şiir keliınelerie yazuır. Duy-
gularla yaalmaz.' Melih Cevdet
Anday, duygulann şiir yazmak
için yeterli olmadıgı göraşünde.
üstelik âşık ohnak da yeterli de-
ğil şiir yazmak için. Yazar,
'Asık oldum, ayakkabı yapaca-
gım dSyebüiyor muyuz" diye so-
ruyor.
"Büim ve sanat Uişkisi" üze-
rine Melih Cevdet Anday, mü-
hendisler ve teknik adamlann,
şiir ve edebiyatı küçük gördük-
îerini söylüyor. Ancak yaratıa
bilim adamı ve şairin işinin çok
benzediğine dikkat çekiyor.
Bu kez Nobel almış bir Fran-
sız yazarla ünlü bilim adamı Al-
bert Einstein'ın bir öyküsünü
dile getiriyor: Şair, Einstein'a
hayal gücüyie yazıyornm, de-
miş. Einstein da şaire, bilim
adamlan da böyle caüşıyorlar,
diye yanıt vermiş..."
Anday, şiirin hayal gücümü-
zü arttıran bir çalışma olduğu-
nu, bu yönuyle de bilim adam-
lığı ile yakın bir konumda bu-
lunduğûnu aktanyor.
Sıra "Garip akımında." An-
day, "Garip" adlı şiir kitabının
1941'de basıldığım hatırlatarak
"Kitabın adını Orhan Veli
'Garip' koydu. Şiirierimizi oku-
yanlar 'ne garip şiirler onlar öyle'
diye duşunurlerdi." diyor.
Ve Garip akunından Anday'-
ın askerlik yülanna uzanan bir
anı. Yazar Aydın'da askerliği-
ni yapıyor. Alay komutanı bir
istihkâm subayı. Komutan ülke-
nin teknikle kalkınacağına ina-
mrmış. Melih Cevdet'in kendi-
sine verdigi "Garip" şiirlerini
okumuş. "Bu ne ya, vezin yok,
kafıye yok, mecaz yok, teşbih
yok. Anladım tegmen siz böyle
böyle şiiri ortadan
kaldıracaksuuz" demiş.
Galeri . Atölye 146 97 38 • 132 64 26
SANAT
C\LER1Sİ
EMEL
ŞAHİNKAYA
2-30 Kasım 1991
Abd Ipekc Cad 48 I
Tesvıkıy: Tel 141 04 58 F » 146 67 68
lanak' SANAT ULEMSI »
CAN
ŞAHİNGİRAY
Suluboya Resim Sergisi
4 Kasım 16 Kasım
Nnpeliye Cad 44/2
Etiler 165 19 35
Çağdaş Sovyet Ressamları
S E R G İ S İ
8 Kasım-27 Kasım 1991
BİLİM SANAT GALERİSİ
Mühürdar Cad. Akmar Pasajı No: 70 7,
Kadıköy-lst HSKI yan.ı Tel: 347 44 43 Fax: 349 26 10
.soo
ğ
Istıklal Cacdest 141
Be\-oslu Istanbul TH !52 lc 98
Retrospektif
Resim Sergisi
FÎKRETMUALLÂ
G A R A \ T İ S A S \ T G A L E R İ S İ
M a h m u t B o z k u r t
Resim Sergisi
6 :rtesvnl9°l 1! 00-18ı.V
ı Pazargunkridışmdai
\bnca
Modem Sanat
l M
\alıkonağ Caddesı \o 117 2 Nışanuşı-lstanbul ifel 150 59 80
güzel sanatlara
hazırkk.
KAZANMAK İSTEYENLER İÇİN
H.İÇİ-H.SONU
Güzel sanatlar fakültelerini birincilikier ve
derecelerle kazananlar başanlannı uzun
dönem çabşarak elde etmişlerdir. Lutfen
zaman kavbetmeden başvoırun.
istasyon sanat evi
n:ş\ IKIYE
t:Rt:\köY
GILBERT BROWNE
2-26 Kasım 91
Gravur ve Suluboya Sergisi
HOBİ
sanat oalerisi
valıkonagı Cad Pasa 7 3 ı
v
a p fvedı Sanhası Yaml Tel 146 7 2 81 146 4 1 5 4
REKLAM FOTOGRAFI
VE SIRLARI
Hüsnü ATASOY ve Mustafa KOCABAŞI
YÖNETİMİNDE
"Yaşayarak Ö ğ r e n111 r
KaradutSok. No 14 4-5
Altıyol-Kadıköy
Tel 349 50 17-337 49 47
<levent sanat
,/^alerısı
F İ G Ü R 5
R E S İ M
S E R G İ S İ
11 Ekım-11 Kasım
1. Levent SlDün Sok
No 14 170 03 62
S E R V E R D E M İ R T A Ş
8Kasım-26Arahl<
D E R İ M O D K Ü L T Ü R M E R K E Z İ
ı s ~ A N B ^ - ^ 'e ~4^ ee-
HÜSEYİN GEZER
HEYKEL SERGİSİ
I2 Kasım a kadar galenmizde izlenebilir
Nıspetiye Aytar Cad. Nil Apt. 24/6 Tel: 169 80 14
URART
SANAT GALERİLERİ
KEZBAN
ARCA BATIBEKİ
7 Kasım-26 Kasım
Resim Sergisi
Abdl ipekçı Cad No: 18
141 21 »3
SÜREÇ
AVNİ KOYUN
"SERGİ"
31 EKİM-16 KASIM 1991
ATATÜRK KÜLTÜR MERKEZİ
Taksim/istanbul, Tel: 151 56 00
NURAY ATAŞ
Resim Sergisi
24 Ekım
19 Kasım'91
Yedıkuyulır Çıkmazı 6/7
|Sw Tıyıtrosu Arkasıl
Elmadsg 132 59 59
ra
O)
ARKEONSANAT GALER1S!
ABİDİN
D İ N O (ELLER)
Desen ^e Seramık
Heykelcıkler Sergisi
16 Ekım 9 <as*m91
lık>4« Cad Sattcn* Sok. No: 19
OnokoyTel. 159 9Î57
DADYADOS-T
SANATEVÎ
KARMA
SERGİ
5 Kasım-25 Kasım
Ku»<Jılı c*d Deregazino Sok.
No: 4 Kadlköy 345 40 30
GALERİ
LEBRİZ
12. ÇALIŞMA YILI
ÇEŞİTLEMELER 3H
Abidin Dino
Alev Mavltan
Aydın Ayan
Bedri R. Eyüboğlu
Bihrat Mavitan
Burhan Uygur
Cihat Burak
Eren Eyüboğlu
E;ref Üren
Fevzi Karakoç
Gevher Bozkurt
Hale Sonlaş
Kemal önsoy
Levent Arşiray
Neşe Erdok
Nurullah Berk
Oktay Anılanmert
Şenol Yorozlu
Turan Erol
Zeki F. izer
Zühtü Müridoğlu
7 Kas/m-7 Aralık 1991
Eyum Cad «tıkh»ı «ıt
No İ6»ıunuı 140 22 82
TEOMAN SÜDOR
Resim Sergısı
8-28 Kasım'91
TUCRAY SANAT CALERİSJ
Küı^ikbebek Cad No. 7
B«bek-İST 163 32 38
GORBON
SANAT GÂTERÎSt
ABUZER
GÜLER
KKSIMSKRCIISI
•> Ka^ını - M\ K.1MH1 1
TEM SANAT GALERİSİ
TAUTENLİL
Resim Sergisi
2KosMi-30l
Vgüonojı Cod P^ DrOrlıoı mn Sok U2
147 08 «
HANDAN
BÖRÜTEÇENE
S E R G I S
AYA İRİNİ
MÜZESİ
15 EKİM • 9 KASIM
DER1/OJ
&BAR
Sanat Galerisi
BİRLEŞİK SERGİ
7-30 KASIM 1991
Salih Acar
Fatoş Akagün
Avni Arbaş
Hüseyin Baban
Cihat Burak
Mehmet Canköksai
Tank Carun
Giirdal Duyar
Leyla Gamsız
Marian Kılıçoğlu
Aytül Kipkurt
Zeynep Sanoğlu
Emel Say
Selim Turan
SaUh Zeki
Armoğan özer
ıGa/en Vonefıcısı)
PaAir hjrK hergun
I I 00-12 I») jr.ıM jı,ıklır
Abdi ip«kçi CM. 48/2
Nı»»nH*ı Td 141 18 02