Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
27 KASIM 1991 KÜLTÜR-SANAT CUMHURİYET/9
EDEBIYAT
Nazlı Eray Caravanes'da
• ANKARA (Cumtauriyet Bürosu) — Yazar Nazlı
Eray'ın "Yılanlı İzzer Efendi" öykusü, Fransa'da geçen
ay yayunlanan "dünya edebiyatından seçmeler antolojisi"
Caravanes'da yer aldı. Caravanes'da Eray'ın edebi ve
sanatçı kimliği de tanıtılırken, oykü de Guzin Dino'nun
çevirisi ile yayımlandı. Caravanes'da bu yıl içinde Henry
Miller, Antonio Saura, Henri Michaux, Andre Dhotel,
Claude Roy, Ömer Hayyam, Korc Ribaud, Yasasi Inoue,
Jose Lezama Lima, Jean-Malaiurie, Ernest Pignon-
Ernest, Rai Juvi, Gerard Mace, Jean-Marie Le Sidaner,
Cristina Campo gibi ünlü sanatçılar yer aldı.
ÖDÜL
Akademi Kitabevi
• Kültür Servisi — Sami Karaören, Ülkü Ayvaz,
Feridun Andac, Hüseyin Haydar, Yalvaç Ural, Refik
Durbaş, Okay Gönensin, Aziz Çalışlar, Onat Kutlar'dan
oluşan seçiciler kurulu şiir, roman ve deneme-eleştiri-
inceleme-gezi-anı dallannda ödüle değer yapıt bulamadı.
Öykü dalıpda Neşe Cehiz "Evlilik Cuzdanlannı
Buruşturan Oykuler" adlı yapıtıyla "Başan", Atilla
Şenkon "Hergün Perşembe Olsa" adh kitabıyla
"Özendirme" ödulune, Çocuk Yazını dalında da Mustafa
Aslan "Ağustos Böceği Ile Kannca" adlı yapıtıyla
"Başan" ödulune değer görüldü.
TİYATRO
Izmirli tiyatroculara öchil
• tZMİR (AA) — tzmir Devlet Tiyatrosu sanatçısı
Çetın Köroğlu, Tiyatro Eleştirmenler Birliği, Dokuz
Eylul Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim
Üyesi Prof. Dr. Özdemir Nutku ise 1. Dyonizos
Ödulu'ne değer göruldüler. Tiyatro Eleştirrnenler
Birliği'nin 1990-91 yılı ödullerı belirlendi. Ödülü,
İzmir'den Devlet Tiyatrosu Sanatçısı Çetin Koroğlu,
geçen sezon sahnelenen "Altın Göl" oyunu ile
kazanırken, Ankara'dan, "Deli Dumrul" oyunu ile Yücel
Erten, Istanbul'dan ise Bakırkoy Şehir Tiyatrosu'nun
sahnelediği "Ivan lvanoviç var mıydı?" oyunu ile de
Kenan Işık aynı ödule değer goruldu. Sanatçı Köroğlu'na
ödulu, 29 kasımda Dokuz Eylul Güzel Sanatlar Fakültesi
Suat Taşer Tiyatro Salonu'nda düzenlenecek bir törenle
verilecek. 6. Salihli Tiyatro Şenliği kapsamında bu yıl ilk
kez verilen "1. Dyonizos Ödülu"nu, Dokuz Eylül
Üniversitesi Guzel Sanatlar Fakültesi Sahne Sanatlan
bölüm başkanı Prof. Dr. özdemir Nutku aldı. Prof. Dr.
Nutku, ödulun tiyatro şenliği suresince
halk arasında yapılan bir anketle verüdiğini belirterek,
"odul, bu nedenle daha anlamh" dedi.
SİRĞİ
Pericoli ve ünlüler
• Kültur Servisi — Pek çok unlünün çizeri Italyan
sanatçı Tullio Pericoli'nin 4O'ı a$kın yapıtı Torino'da
Subalpina Galerısi'nde sergileniyor. Milanohı sanatçı,
şimdiye kadar pek çok unlü yazar, muzisyen ve bilim
adamını çizdi. Pericoli, fotoğraflarla çalışan bir sanatçı.
"Zengin bir arşivim vaT. Sık sık bu arşive bakarım.
Geçmışte karşılaşılan bir ifade, ses ya da bir cumleden
kalanları çizmek uzere masamın başına geçerim" diyor.
Pericoli'nin kaleminde, Pasternak'tan Pavese'ye,
Montale'den Mozart ve Foucault'ya kadar pek çok ünlü
şekil buldu. (Fotoğraf: Tullio Pericoli'nin kaleminden
Luigi Pirandello)
Resim, kiltm, sumak
• Kültür Servisi — Rernzi tren'in resimlerinden oluşan
sergi 2 aralık pazartesi gününden itibaren Opera Sanat
Galerisi'nde yer alacak. Iren'in çalışmaları yanında
Anadolu aşiret kilimlerı, sumaklar, şahseverler, afşarlar
ve barzunlar da galeride yer alacak. Remzi lren 1970
yılında Devlet Guzel Sanatlar Akademisi Tekstil
Desenleri Bölumu'nü bitirdi. 1971 ve 1972 yıllan boyunca
Almanya'da Krefela Tekstil Desenleri ve Grafik Baskı
Atölyesi'nde çalıştı. Sanatçı 1979 yıhndan beri resim
çalışmaları yapıyor. tren'in Opera'daki yapıtlan 21 aralık
gününe dek görülebilir.
SİNEMA
Yıllık giriş, kartı
• tSTANBUL (AA)— Sinemalara, tiyatrolara ve konser
salonlanna yıllık giriş kartı uygulaması başlatıldı. Sadece
sinemalar için gerekli olan "sahne kart sinema" yılda 250
bin lira odenerek ediniliyor. Flash Turizm Organizasyon
şirketı tarafından başlatılan uygulama ile Beyoğlu Fitaş'a
çarşamba, Fitaş Cep'e perşembe, Bakırkoy 74'e cuma,
Kadıköy Moda'ya cumartesi ve Şişli Kent l'e pazar
gunleri, istenilen seansta ucretsiz giriş olanağı sağlanıyor.
Bu aradk "sahne kart genel" sistemi ile söz konusu
sinemalann yanısıra yılda 8 kez tiyatro bileti, iki kez
Devlet Opera ve Balesi bileti, bir İcez de tstanbul Film
Festivalı bıletine sahip olunabiliyor.
İLAN KAHRAMANMARAŞ
3. ASLtYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN
Davacı Kemal Dağ ile Necla Becerik, Hasan Basri Karslıoğlu, Halıl
Ibrahım Ankan \e Fevzı Kahya arasındakı Alacak ve Menfi Tespit da-
vasımn mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda 1985/359
Esas 17.2.1989 tarih ve 1989/41 karar sayüı hükümle Alacak davası
yomlnden davalı Fevzi Kahya hakkındaki dava kısmı subuta ermekle
14.000.000 lira alacağın 1.8.1985 tanhinden itibaren hesaplanacak ka-
nuni faıziyle bırlikte Fevzi Kahya'dan alınarak Kemal Dağ'a verilme-
sine, dığer davalılar Hasan Basri Karslıoğlu ve Halil Ibrahim Ankan
hakkındaki subut bulmayan davanın reddine, dava konusu Massey Fer-
guson Marka MF 44 B tipi 3020300559 şase ve seri nolu 1975 model
yukleyicinin müdahil Necla Becenk'e ait olduğunun tespitine ve bu
konudakı muarazanın men'ine; Menfi Tespit Davası yönünden dava-
cı Hasan Basn Karslıoğtu'nun davalı Fevzi Kahya hakkındaki dava kıs-
mı subuta ermekle tarihsiz alacakhsı Fevzi Kahya borçlusu Hasan Basn
Karshoğl» olan 14.000.000 lıralık senedın ternmaı senedı olduğunun
ve bu senetten dolayı Hasan Basri Karsboğlu'nun Fevzı Kahya'ya bor-
cunun bulunmadıgının hükmen tespitine Davalı Halil Ibrahim An-
kan hakkındaki subut bulmayan davanın reddine karar verilmış ve işbu
karar davacı Kemal Dağ vekilince temyız edilmıştir.
Adresı tespit olunamayan Mudahıl Necla Becerik'in ışbu karann teb-
liğ tarihinden itibaren 7 gun sonra başlamak uzere 15 gün içerisinde
temyız etmekle ve 10 gün içerisinde de davacının temyizine karşı ce-
vap vermekle muhtariyetine hususu dava dilekçesi ve temyız dilekçesi
yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur.
Basın: 504%
Ali Poyrazoğlu'nuntiyatrodakiilk rolü, oynayamadığı bir rol olmuştu
Sahnede 30 yılı devîrdiAli Poyrazoğlu tam 30
yıldır sahnede.
Poyrazoğlu'nun
tiyatrosu bu yıl 20.
yıhnıkutluyor.
Topluluğun "Çılgmlar
Kulübü" adlı oyunu ise
1500. temsili geride
bıraktı.
MERT AXJ BAŞARIR
"PolisJer tiyatroeulann peşin-
den çok gider. Bilecik'te
'Seçimler' adlı oyunu oynuyo-
ruz. Polisler sahnenin önünde
eski bir Grundig marka teyple
oynnu kaydediyorlar. Ellerinde
modası gecmiş fotoğraf makine-
leri var. ıkide birde haşır huşur
teybi çalışünp, flaş patlatıyoriar.
Seyirci çok rabataz oldu. Rah-
tnetli Altan Erbulak başta ol-
mak üzere kadroda berkes ekk-
tronik hastası. Altan, 'Şunlara
bir ders verelim' dedi. Ikinci per-
denin başjnda sahneye son ma-
del video kameralar, fotoğraf
makineieri ve teyplerie çıkıp po-
lislerin resmini ve sesini çekme-
ye başladık. Seyirciden müthiş
bir alkış geldi. Onlar da aletle-
rini toplayip gittiler." Sahnede
30, kendi tiyatrosunda 20 yıhaı
dolduran sanatçı Ali Poyrazog-
lu'nun bir anısı da tiyatroyu ye-
ni kurduğu günlerden:
"Tiyatromuz çok yeni. tzmir
Fuan'na turneye gittik. O gün-
lerde parası pulu olmayan, rek-
lam yapamayan bir tiyatroyuz.
Kenterier, Gazanfer Özcan, Ne-
jat Uygur bbyiık bahçeieri tut-
muşlar. Biz kenarda köşede bir
babçede>iz. Bizi sadece Istanbul
tiyatro seyircisi tanıyor. Işık Ye-
nersu, Korhan Abay, Aydemir
Akbaş ve ben ber akşam fuann
kapısından içeri girip kalabalı-
ğa kanşryoruz. Yüksek sesle ara-
mızda 'Yok, Kenterler'e gitmeye-
lim, oyun iyi değilmiş. Hadi
Dormenler'e gidelim, ama oyun
sıkıcıymış' diye konuşuyoruz.
Aydemir bana, 'Nereye gidelim?'
diye soruyor. Ben de ona, 'Ali
Poyrazoğlu diye bir çocuk var-
mış, oyunu çok guzelmiş' diyo-
rom. Bir ara 'Gazanferlere git-
meyelim, pîyes çok sıkıcıymış'
derken önümüzdeki insanlar bir
anda geri döndüler, Gazanfer
Özcan ve Gooül ÜlkU... O an-
da hepimizin donması müthiş
keyifliydi."
Doktor ve eczaa bir aileden
gelen Ali Poyrazoğlu, tiyatroyu
kendini rahat hissedebileceği,
rnutlu olabüeceği dttşüncesiyle
seçmiş. Yirmi yıl önce kurduğu
tiyatrosunda şimdiye dek 24
oyun sergileyen sanatçı, son oyu-
nu Çılgmlar Kulübü'nü geçen
cuma akşamı 1501. kez sahnele-
di. Bu sayınm Türk tiyatrosun-
da bir rekor olduğunu söyleyen
Poyrazoğlu, şu sıralar "Uzakta
Pryano SeslerT adlı yeni bir
oyunun provalarında. Arena,
Kent Oyuncubn, Dormen, Gül-
riz Sunıri-Engiz Cezzar tiyatro-
lannda da çalışan sanatçının
kendi tiyatrosunda sahnelediği
oyunlann bazılan şunlar: "Hak-
kımı Ver Hakla," "tpteU", "Ca-
navar Cafer", "Dur Konuşma,
Sus Söyleme", 'Isteyenin Bir
Yttzü", "O|lnm Çiçek Açü",
"Orkestra", "Seçimler", "Ya-
nımdald Yatak".
Ali Poyrazoğlu'na "Nice yir-
mi yülara" diyerek soruyoruz:
— Tiyatroda patron olmanın
oyunculuğa etkisi nedir? Bir
başka yonüyle patron tiyatrocu
ile işçi tiyatrocu arasındakı ayı-
nmlar nelerdir?
— Patron tiyatrocu, oyuncu-
luğun dışında hesaba kitaoa
bakmak, reji yapmak, tiyatro-
nun pazarlanmasını ve satışını
ayarlamak zorunda. Tiyatroda
patron oyuncu beş kat iş yapı-
yor. Bunun karşılığında eğer pi-
yes iyi giderse oyunculanm ka-
"DÜNYALAR"DA ALTAN ERBULAK'LA — Ali Poyrazoğlu, "Dünyalar" adiı oyunda, artık aramızda olmayan Altan Erbu-
lak'la birlikte. Tiyatroya 16 yaşında başlayan Poyrazoğlu, "Tiyatro para kazanılabilecek bir iş değildir" diyor.
POYRAZOĞLU İCİN NE DEDİLER?
Daha nice yıllara başanyla, sağlıkla
Yıldız Kenter Ali bana iftihar
heyecanı yaşatmış öğrencilerimden
biridir. Dernek tiyatrosu 20 yaşında
olmuş. Başanyla, sağlıkla, mutlulukla
daha nice 20 yülara...
Ay Türk tiyatrosuna çok
büyük katkılarda bulundu. Tiyatroya
gonülden bağlı bir genç. Kendisiyle 6
ay birlikte çalıştım. Çalışma esnasında
ne kadar sinirli olursa olsun daha uzun
yıllar başanlar dilerim.
Miijdat Gezea Ali hem çocukluktan
hem de konservatuvardan arkadaşım.
Dört tiyatroda birlikte çalıştım. İyi bir
oyuncu ve tiyatro yöneticısidir. Bir
özel tiyatroyu 20 yıl yaşatmak yûrek
ister. Ali'yi canı gönulden kutluyorum.
Korhan Abay Gerek kişi olarak,
gerek tiyatrocu olarak Ali
Povrazoğlu'nun özel bir yeri var
bende. Çok şey öğrendim Ali'den.
Kırkıncı yılında da başanlar dilerim.
Ceaı Ğzer Tiyatroya başladığırn yer.
Ali'nin tiyatrosu kadar kendisi de
benim için bir okul oldu. Bu yıl ya da
önümüzdeki yıl onunla tekrar birlikte
olup güzel şeyler yapmayı
düşünüyorum. Bir gün tiyatro
bayrağını devrahrsam bunu Ali'den
almak isterım. Tabii Ali de bu bayrağı
verirse...
zandığının iki katını falan kaza-
nır. Biraz hamalhktır. Biraz faz-
la sorumluluk yuklenmektir,
ama kültürel kurumlann ayak-
ta durması için bizler bu cesa-
reti yükleniyoruz sadece. Tiyat-
ro patronluğunun bir avantajı
da sahneye koyacağı her oyunu
kendi dunya ve tiyatTO görüşü-
ne göre yorumlayabilmesidir.
Çflnkü tiyatro para kazanabıle-
cek bir iş değildir.
— Sahnede 30, kendi tiyatro-
sunda 20 yılı de>iren Ali Povra-
zoğlu'nun sanatındaki sevinçle-
rinden, uzüntulerinden ve küs-
künlüklerinden soz etsek.
— Bütün güçlüklerine rağ-
men seyirciye, oyuncu arkadaş-
lanma ve tiyatroya hiç küsme-
dim. En buyuk sevincim kendi
tiyatromu kurumsallaşurmış ol-
mam. Bugün seyirci sıkıntısı
çekmeyen, oyunları büyük ilgiy-
le izlenen üç dört tiyatrodan bi-
riyim. Üstelik biz bir turden di-
ğerine geçiş yapan bir tivatro-
yuz. Dram, komedi, kabare,
muzikal, yeTİi, yabancı oyun oy-
nayarak devamlı şaşırtmaca ve-
riyoruz seyirciye.
— TKrk tjyatrosu içinde AH
Poyrazo|lu Tiyatrosu'nun yeri
ve belirgin özeiliklerini sıralaya-
bilir miyiz?
— Belirgin özelliğimiz yeni ve
ahşılmamış oyunlar seçen, çağm
ritmini yakalayan, seyirciyle sı-
cak bir ilgi kuran bir tiyatro ol-
mamız. Biz profesyonel kadro-
muz yanında yeni aldığımız genç
insanlara da olanak vererek on-
lan ortaya çıkanyoruz. Yanı se-
yircinin bilet parasuu helal ede-
bileceği bir kadroyuz.
— Şebir Tiyatrolan'ndaki ilk
rolünüz?
— Şehir Tiyatrolan'ndaki ilk
rol, oynayamadıgım bir rol.
Konservatuvarda talebeydim.
Hocamız Ercüment Behzmt Lav
beni alıp Şehir Tiyatrolan'na
götürdü. Bana Tarla Kuşu piye-
sinde başrol verdiler. Piyesi bir
ay prova ettim. Oyunun başla-
masına iki gun kala, "Bu rolü
piyesin rejisorii Beklan Algan
oynayacak" dediler. Meğer Bek-
lan Algan'ı rejisör kadrosu yok
diye oyuncu olarak alacaklar-
mış. Ben de figüran olarak o
oyunda oynadım. Tiyatroya 16
yaşında başlamış, heyecanlı bir
genç olarak yıkılmıştım, ama ti-
yatrodan kopmadım.
— Ali Poyrazoğlu'nun sahne
tozunu yeni yeni yuttugu yıllar-
da espriyi satma, taymingi yaka-
4ama, rolü oturtma gibi ne tiir
eksiklikkri vardı ve bugünku Ali
Poyrazoğlu'na nasıl gelindi?
— Bugunku Ali Poyrazoğlu'-
na gelmek çok zor ve zahmetli
bir çaüşmayla oldu. Çok oku-
yup çok yazdım. Çok oyun iz-
İedim. Diller öğrendim. Ama hiç
şikâyetçı değilim. Benim öyle
tayming gibi, espriyi satmak gi-
bi bir sorunum olrnadı. Çünku
ben tiyatroda oynadığım karak-
terin iç dunyasına nasıl yaklaşı-
rım diye baktım. Eğer başanh
olmuşsam o oynadığım insanla-
rın özünü iyi yakalamamdan
dolayıdır.
6
Itırh BahçeVe bîlirkişi
Şeyh Nefzavi'nin Türkçede "Itırlı Bahçe" adıyla
yayımlanan ve geçen ağustos ayında toplanan kitabıyla
ilgili ilk duruşma dün yapıldı.
Kültür Servisi — Şeyh Nefza-
vi'nin Türkçede "Itırlı Bahçe"
adıyla Yol Yayınlan'ndan çıkan
kitabının geçen ağustos ayında
toplatümasırun ardından dun ts-
tanbul 2. Asliye Ceza Mahke-
mesi'nde kitapla ilgili ilk duruş-
ma gerçekleşti.
Yol Yayınlan'nm sahibi, ya-
zar, çevirmen ve yayuıa M. tl-
han Güngören, kitabın çevirme-
ni yazar, rjedagog Nevzat Erk-
men ile avukatlan Tayfun Ak-
cay'ın katıldıkları duruşmada
J
liginin tartışmalı olduğu ve çe-
şitli cinsel birleşme örneklerini
en detaylı şekilde anlatılmasının
sırf ticari maksatla cinsi arzulan
istismar etmek olduğu, genel
yargıç Mustafa Kutluk avukat ahlaka aykın bu nedenle de
Akçay'ın başvurusu üzerine mustehcen olduğu iddia edilmiş-
"Itıriı Bahçe"nin bilimsel bir ti. llhan Güngören, II. Asliyeeser olup olraadıgı konusunun
belirlenmesi için üç kişih'k bir bi-
lirkişi heyetinın oluştunümasına
karar vererek duruşmayı 18 Şu-
bat 1992 gunüne eneledi. Ayrı-
ca tlhan Güngören üç kişilik bi-
lirkişi heyetinde seks uzmanı bir
üyenin yer almasım da istedi.
lddianamede, dava konusu
"Itırlı Bahçe"nin edebi yönu ve
sanat değeri olmadığı, bilimsel-
Ceza Mahkemisi'ne verdiği di-
lekçede yargüanan kitabın gu-
nümüzden en az 444 ya da 598
yıl once yazıldığını belirterek
"Kitap butıin dünya dillerine
çevrilmiştir. tddianamede cinsel
buieşme pozisyonlannın aynn-
ülı olarak anlaülmasınm sırf
cinsel arzulan istismar için ya-
zümış olduğu iddia edilmekte-
dir, ki bu iddia dogm değildir.
TıirkJye'de Kültür Bakanlığı Ea-
sıl sevişileneceğini öğreten ero-
tik video fUmlerine ruhsat ver-
miştir." dedi. Güngören, Şeyh
Nefzavi'nin cinsel birleşme po-
zisyonlan Uzerinde durmasını
cınsi arzulan istismar etmek için
degil cinsel bırleşmede çeşıtlili-
ğin önemine inandığı için oldu-
ğunu belirtti. Iddianameye en
guzel yanıtı Şeyh Nefzavi'nin
verdiğini söyleyen Güngören,
Şeyh'in sözlerini şöyle aktardı:
"Tann huzurunda yemin ederim
ki bu kitaptaki bflgiler gerekli-
dir. Onu okumayan ya da hafi-
fe alanlar türn ilimlerin düşma-
nı, utanılacak şekilde cahfl kim-
selerdir."
1992'de
seramlk
Kültür Servisi— Seramik bi-
lim, teknoloji ve sanatı ile uğ-
raşanlar tarafından 1990 yıh
başında kurulan Seramik Der-
neği'nin, 1992 yılında gerçek-
leştireceği etkinlikleraçıklan-
dı.
19-23 Ekim 1992 tarihleri
arasında yapüacak uluslararası
seramik kongresinin amacı, se-
ramik malzemeleri alanındaki
eğitimi, yenilikleri ve atıhmlan
birleştirme ve çeşitli uzmanhk
alanlanndaki farklı bilimsel
yaklasımlar arasında bağlanü-
yı kunna olarak açıklamrken
kongreye bildiri vennek iste-
yenlerin 1 Şubat 1992 tarihine
dek bildirilerini Seramik Der-
neği'ne ulaştırmalan gerekiyor.
Seramik sanatçılannın yara-
üahğını ve yeni seramik çalış-
malarının yapılmasını teşvik
etmek amaayla her yıl düzen-
lenecek olan seramik yanşma-
suım bu yılki konusu "su" ola-
rak belirlendi. Yapıtların 25
Mart 1992 tarihine dek Çanak-
kale Seramik Sanat Galerisi1
ne teslim edileceği yarışmanın
seçici kurul üyeleri Prof. Er-
dinç Bakla, Prof. Sadi Diren,
Atilla Galatah, Rebii Gorbon,
Ferial Irez, Füreye Konü ve Ali
Muslubas'tan oluşuyor.
Vakıf, yaratıcılık, promosyon
ENİS BATUR
II. Dünya Savaşı sonrası
Amerikan şiirinin anıt-
kitaplanndan biri, "Duş Şarkı-
lan", asi çocuk John Berryman'e
ait. Töplam 385 parçadan olu-
şan bu dev yapıtı yaklaşık 20 yıl-
da tamamlayan Berryman'e so-
nunda intihan getiren bir özel-
lik unutulmamah: Şair, birkaç
kez klinikte tedavi gerektirecek
ölçüde alkol bağımlısıydı.
Ama burada, bambaşka bir
nokta uzerinde durmak istiyo-
rum bugün. "Düş Şarkılan"nın
başma Berryman bir not düş-
müş: "Bu kitabı Merrill Vakfı'-
nın ve Guggenheim Vakfı'mn
katkılan olmadan büyük olası-
lıkla bitirernezdim, en azından
bu şekliyie. Onlara derin teşek-
kiir borçluyum."
Onlara biz okurlar da derin
tesekkür borçluyuz. Son yarım
yuzyüın en görkemli şiirlerinden
birirün serpilmesini sağladıkla-
rı için. Bu iki buyuk, 'ozeF kur-
luş, Berryman'ın "haT'ine aldır-
madan ona burs vermiş, böyle-
likle geçim sıkıntısı çekmeden,
yalmzca şiirleri uzerinde çahş-
masını sağlamışlardı. Ne vardı
Berryman'in "haf'inde? Birinci-
si şairdi. Ikinasi, alkolik. İki bü-
yük sermaye kuruluşunun bizim
Amerikan şiirinin asi
çocuğu John Berryman,
"Duş Şarkılan" adh dev
yapıtını Merrill Vakfı ve
Guggenheim Vakfı'mn
katkılarıyla tamamlamıştı.
Bu iki ozel kuraluş,
Berryman'ın alkol
bağımhsı olmasma da
aldırmadan ona burs
vermiş, geçim sıkıntısı
çekmeden yalnızca şiirleri
uzerinde çahşmasını
sağlamışlardı.
mantığımıza gore bir ınsana ya-
tınm yapmaması için iki sağlam
neden.
Ama bizım mantığımıza gö-
re hareket etmiyor Batı'daki bü-
tün kültür destekçisi vakıflar.
Sonucunu alıyorlar da: Bilim
adamlan, araştırmacılar, sanatçı
ve yazarlar çeşitli vakıflardan al-
dıklan önemli destekler sayesin-
de birbirinden onemli yapıtlar
koyuyorlar ortaya ve zenginlesen
kültür ortamı ekonomiye zarar
değil yarar sağlıyor uzun vadede
Bu vakıflann desteğı zaman
zaman bize bile uzanıyor. Kaçı-
mız Rockefeller bursunun Tür-
kıye'ye Bilge Karasu'dan nefis
bir hikâye kitabı, Metin And-
dan canahcı önemde tiyatro
araştırmalan sağladığını anım-
sıyor? Pozdtif bilimler ve top-
lumsal bilimler alanlannda da
aynı türden katkılar olmuştur.
1980'U yülarda, Türkiye"de de
"sponsor" kavramı dilden düş-
mez oldu. Pek çok kuruluş, sa-
nat ve kültür alanına destek ve-
riyor artık. Başta İstanbul Fes-
tivali olmak uzere çeşitli sanat
etkinliklerine ve kültür yaymla-
nna mali katkı veriyor firmalar.
Gelgelelim, bu ekonomik 'tak-
viye'nin yanıbaşında 'promos-
yon' faktörü bekliyor. Yapılan
ışleri asla kuçumsuyor değilim.
Eğıtim ve kultur alanına firma-
lann sağladıklanm yabana ata-
Uçakta kriz
• (İÜHA-Dıs Haberler
Seryisi) — "Volare"
(Uçmak) adlı şarkısı ile
tanınan ünlü ttalyan şarkıcı
•Domenico Modugno, New
York-Roma arasında TWA
Havayollan'na ait ucakta
kalp krizi geçirdi. Corriera
Della Sera gazetesinde yer
alan habere göre Paris'e
zorunlu iniş yapan uçaktan
ambülansla ahnan
Modugno hastaneye
kaldınldı. Hayati tehlikeyi
atlatan sanatçının bir süre
doktor kontrolünde
kalacağı açıklandı. 63
yaşındaki Modugno, 10
kasımda New York
Carnegie Hall'de bir konser
vermişti.
Romos'tan ek
gösteri
• Kültür Servisi — Geçen
hafta sonu Cemal Reşit Rey
Konser Salonu'nda iki
gösteri ile seyirci karşısına
çıkan Romos Moskova
Plastik Dans Tiyatrosu
Istanbul'da üçüncfl ve son
gösterisini yann
gerçekleştirecek. tzleyiciden
gelen yoğun talep üzerine
tekrarlanan gösteri saat
19.00'da başlayacak.
Billetdoux
öldü
• PARİS (AA)— Ünlü
Fransız oyun yazan
François Billetdoux,
geçirdiği rahatsızhk sonucu
dün erken saatlerde öldü.
1989 yılında en son oyunu
"Uyan Philadelphia" Ue
Moliere Edebiyat ödülû,
Fransız Akademi ödülü,
Tiyatro Eleştirmenleri
ödülü ile Paris kentinden
de bir ödül alan Billetdoux,
1927 yıhnda Paris'te
doğmuştu. Meslek hayatına
gazetecı olarak başlayan
Billetdoux, 1959'da oyun
yazarlığma soyunmuştu.
50. yıl sergisi
• Kültür Servisi —
Türkiye Yardımseverler
Derneği Kadıköy Şubesi
dün kuruluşunun S0. yüını
düzenlediği iki sergi ile
kutladı. Kadıköy Belediye
Başkanhğı Merkez Sanat
Galerisi'nde düzenlenen
sergide Ümit Okay ve
Erdoğan Çelme'nin yapıtlan
yer alıyor. 7 aralık gününe
dek açık kaJacak sergi
11.00-18.00 saatleri arauBda.
açık kalacak.
^Genç Ölmek'
• İSTANBUL (IÜHA) —
Başrollerini Julia Roberts
ve Campbell Scott'ın
paylaştığı 'Genç öhnek' 29
kasımda gösterime giriyor.
Ölmek Uzere olan bir
adamın hayattan umudunu
kestigi anda, aşktan
umudunu kesen bir kadının
birbirlerine âşık olmalaruu
konu alan filmin
yönetmenligini Joel
Schumacher yaptı.
BUGÜN
cak da değilim. Ama yaünmdan
'bemen' ve 'hızlı' dönuş beklen-
dıği görülüyor ki bunun aşüması
gerek. Katkı bir tek sıcak pro-
mosyon unsuru olarak değerlen-
dirilmemeli.
1984'teydi, bir gun Yaşar Ke-
mal telefon edip yemeğe çağır-
dı beni. Bir romanırun yayın
hakkını büyük bir gazeteye sat-
nuştı o sabah, aldığı çeki uzatıp
"Hemen işinden istifa et, bu-
nunla bir şiir kitabı bitir" dedi.
İki yıl çahşmadan şiir yazılabi-
lecek bir meblağdı söz konusu
olan. Davranışını hiç unutmaya-
cağım. Ama bu anekdotu baş-
ka bir nedenle aktanyorum: Ya-
şar Kemal'in istediği, kendi ki-
tabının getirdiklerinin başka bir
kitap doğurmasından ibaretti.
Kurumlann, insanlara biraz
da böyle yatmm yapmalan ge-
reken bir kavşaktayız bugün.
'Bana hemen ne faydası olur?'
türü dolaysız denklemlerin yeri-
ni Turkiye*nin genel düzevine
ilişkin kaygılar almalıdır. Bir
heykeltıraşın, bir bestecinin, bir
şaırin belli bir süre için yalnız-
ca yaptığı işi duşünmesinin her-
kesin kâr hanesine yazılabilece-
ğinin somut kanıtı Ford Vakfı'n-
dan Villa Medicis'e uzanan pek
çok kurumun tarihinden şimdi
okunabiliyor.
• Erotizm Çin ve Arap
UygarlıgVnda Erotizm
konulu söyleşi saat
18.00'de lçgörü Psikolojik
Danışmanlık Merkezi'nde.
Konuşmacı, Nevzat
Erkmen. (161 71 47)
• Edebtyat neye yarar?
TYS'nin düzenlediği Konuk
Akşamlan'mn bugünkü
konuğu Asım Bezirci.
Bezirci'nin söyleşisi saat
18.30'da sendikanın
Kabataş'taki merkezinde
başlayacak. (152 19 30)
• Su da Yanar Ali
özgentürk'ün Su da Yanar
adlı fümi saat 18.30'da
Sinema TV Enstitusü'nde
(Yıldız Posta Cad.
Istanbul)
bugün
bilsak
27 KASIM ÇARŞAMBA
19.00 Sanat Eserinin
Anlamı, Yorumu ve
Değerlendirilmesi:
"Picasso'nun Kübizm
Öncesi Resim lerinin
Çeşitli Açılardan
Yorumu"
Erol COŞKUNER
Latince Çalışmalar
3 Aralık'tan ttibarcn
Salı-Pcrşcmbe 19.30-21.30
BtLSAK FINDIKLI
Cafe-Bar-Restaurant
Rezervasyon:
152 3868-1520130
Cafe-Foyer-Bar(Gınş)
12.00-00.30
AfricanCafe-Bar(5.Kat)
Erkın KORAY
bilsak, sırasolvılcr cad.,
soğancı sok. 7 cıhangır
143 28 79-99