19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27KASIM1991 HABERLER CUMHURÎYET/ HALUKŞAHEV Işîn Alfabesî Iki kutuplu dünyanın yıkılmasından sonra karşımıza çıkan be- lirsizlik ortamında bırçok konuyu sıl baştan yeniden düşünmek zorurtda kalıyoruz Bırçok konuya işın alfabesırtden (Abece ya da Elifba'sından da diyebılırsinız) başlıyoruz. Bunlardan bir tanesı de Türkıye dışında yaşayan Türk kökenlı halk ve devletlerle ılışkiler konusu. Eskıden, yanı her şeyın sı- yah ve beyaz renklere ayrıldığı o ıkı kutuplu dünyada Türkiye dı- şındaki Tûrklerle ılişkılerden söz etmek içjn insanın Turancı suç- lanmayı göze alması gerekirdı. Belki de bu türden tepkilerın de korkusuyla Turancılardan başka kımse bu konulara değınmez ve suçlama kendısıni doğrulamış olurdu. Neyse kı bırçok diğer tabu gıbi bu tabu da son yıllarda yıkıldı. Şartlı refleks dönemınde rtavsalaya sığmayacak bırçok şey ar- tık olabılryor Bu arada Türkıye'nın diğer ülkelerde yaşayan Türkçe konuşan halklarla ilışkısı daha da soğukkanlı bır biçımde ele alı- nabıliyor. Kbnu sağın ırkçı yaklaşıma dayanan duygusal tekelınden ve solun entetektüel terörunden koparak üzerinde akılcı tartışma- ların yapılabıleceğı bir gündem maddesıne dönüşüyor Kafkasya'da savaş rüzgârfarının estiği ve Türkçe konuşan halk- ların Sovyetler'de çok önem/ı kararlar aldığı bu dönemde böyle- sino yeni bır yaklaşıma şıddetle ıhtiyaç var * Birçok konuyu yeniden düşünrneye işin alfabesınden başlı- yoruz dedik. Alfabe konusu da bunlardan bıri Bilrnem dikkatınizi çekti mı geçen hafta istanbul'da "Çağdaş Türk Alfabeteri" konulu bır toplantı yapıfdı (Eskı alışkanlıklar so- nucu olaya daha cok ______«_»___«__«««_______^-_. "sağ"daki gazeteier ii- Alfaöe/ere kültürelmalların gi gösterdı) Bu top/an- rJ7(irınctfl vnl alarakları tıyasovyetierBıriıgin- uzermaeyoıaıacaKiarı den 27 dtibiiımcı katıtdı. caddeler gözüyle ? r t S ? bakat) i / ' n ' z - Bizimkine benzerbiralfabenin Türkçe konuşan halklar tarafından evrensel olarak kabul edi/mesi, Türkiye'nin kültürel etkialanını şan tûm halkların aynı nanj<!İF>tfirf>ktir Rıı aMabeyi kullanmalan is 9GniSfeTeceKIfr.au tenıyor Bu konuda gö- sevinilmesi gereken bır rûş birliğ. var Bu alfa- durumdur. BİrprOİedİr. benın bızımkıne benzer ' Hava kirliliğigiderekartıyor, ölçüm dhazlan çalışmıyor İstanbulsolııksıız i temsıl eden kışı- ter, Türkiye'den dilbilım- cilerle bıriikte alfabe ko- nusunu tartıştılar. Belli ki Türkçe konu bir Latin kökenli alfabe o/ması konusunda da bırleşılıyor. Şımdı sıra ortak bir alfabe hazırlanmasına gelmış. Ancak rakipler de boş durmuyorlar. Araplar bu yeni alfabenin Arap alfabesî olması çabasındalar. Suudiler, Özbeklerı Arap alfabesıne geçmelerı koşuluyfa önemlı maddı yardım önermışfer İran da özellikle Azerılerin Arap alfabesini seçmesi içın kam- panya yürütüyor. Ruslar hepsınin K/ril harflerıni kullanmaya devam etmesıni is- ter, ama şu sıralar böyle şeylerle uğraşacak enerjısı yok. Özetfe alfabeter arasında sıkı bır çekışme yaşanıyor Neredeyse taraflar Moskova'da bır alfabe fuarı açıp müşteri kazanmaya ça- lışacaklar Böylesine bir yanşmada Türkıye'nın pasıf kalması duşunüle- bilır mı? Insanların pazuları yerıne beyınlerın önem kazandığı bir çağ- da yaşıyoruz Yeni donemın en önemlı etkı aracı kûftür ve onu yayan ıletışım araçlarıdır Alfabelere kültûrel malların üzerinde yol alacakları caddeler gözuyle bakabılırız Bızımkıne benzer bır alfabenın Türkçe konuşan halklar tara- fından evrensel olarak kabul edılmesi, Türkıye'nın külfürel etkı alanını genışletecektır. Bu sevinilmesi ve hazırlanılması gereken bir durumdur. Bir prajedır. Ancak ışın şu yanı da var: Ortak alfabe kültürel bırikımimızı ve yaratıcılığımızı sınava sokacaktır. Ey bu ülkenın düşönürleri, bilim adamlan, romancıları, sıne- macıları, ressamları, araştırmacıları, gazetecılerı, sanatçılan.. New York'la, Paris'le, MadrkJ'le, Kahıre'yle, Tokyo'yla birlıkte 21. yûzyılın en önemlı kûftür odaklarından bırı olmaya var mıyız? Bugüne kadar hava kirliliğini azaJtma yönünde etkili tek bir öniemin alınmadığı şehirde 70 ölçüm cihazınıiî ne durumda olduğu bilinmiyor. İstanbullular, yıJJardan beri, solunum sistemini tahriş eden, ruhsaJ dengeleri bozan zehirli havaya mahkûm ediliyor. Çevreyi kirleten kuruluşJar gizleniyor. HÜRRİYET UVMAZ Istanbul'da hava kirliliği top- lu ölümlere yol açacak oisa bile kimsenin bundan haberi olma- yacak. Kiriilik nedeniyle ne ka- dar yaşlj, çocuk ve kalp, akci- ğer hastasının öldüğü de anla- sılamayacak. Çünkü bugüne kadar hava kirJiliğini azaltma yönünde etkili tek bir öniemin alınmadığı Istanbul'da, ne ge- rektiginde "alarm" verilerek haJtun uyanlmasını sağlayacak bir hava kirliliği öJçüm ağı bu- lunuyor ne de hastanelerde ha- va kirliliği ile ölümler ve hasta- lıklar arasındaki ilifki araştırı- lıyor. Jstanbul Valisi Hayri Kozak- pogiu, bundan 2 ay önceAnka- ra'da toplanan Çevre Şûrası'n- da, "yarı otomatik öiçöm ağıyla fstanbul'da muntazajn bftn Idriiljği ölçiunii yapü- dığını" söylemişti. Ancak yoğun sis ve nem nedeniyle kir- liligin had safhada olduğu bir gOn İstanbul'da ölçüm ağı diye bir şeyin olmadığı ortaya çıktı. Vali Yardımcısı R«ntzi Giırsn, 1989-90'da işler durumda olan ölçüm ağının, bu yıl Büyükşe- hir Belediyesi'nden kendilerine bir araç verilmediği için tama- men dağıldığını acıkiadı. BugUn için çalışjr durumda olan cihaz sayısının 5'i geçmediğini belir- ten Giirso, geri kaian 70 ölçüm cihazuun ne durumda oiduğunu bilmediklerini ise şdyle açıkladı: "Oniar, ortaoknl ve liseterde. Ögreüneo ve öğreociJeryapıyor- da öJçümleri, ama bu yü araç olmadığı için bu dhazlann afa- betini bflen yok. Öfreünenleriıı Uyini çıiunış olabilir, ögread- lerdeo mezun olanlar oimuştur. Bilmiyoruz, gidemiyornz orala- ra." Gürsu, hava kirliliği değer- leri tehlike sınınnı a$tığında ne yapacakianna Uijkin sorumuzu ise "Degerieri biz bilmiyoruz ki insanlanı alarm vereiim" diye yanıtladı. Ankara'da 100'ü aşkm cihaz- la kirliiik değerleri düzenü ölçü- lürken İstanbul'da bu yıl çalışır durumdaki cihaz sayısı yalnız- ca 4. Bu cihaziann ikisi Aksa- ray'da, diğer ikisi ise Günesli ve Büyükçekmece'de bulunuyor. Yalnızca havadaki kükurtdiok- sit ve dumaru ölçebilen bu ci- hazlar, yan otomatik olduğ"j için kiriilik değerleri oranı an- cak 24 saat sonra, yani kiriilik yasanıp bittikten sonra alınabi- liyor. Hava kirliliğinin önceki yıllarda tehlike sınırlarmı astığı çukur semtlerde ise su an ölçüm yapan tek bir cihaz bile bulun- muyor. Büyuksehir Belediyesi, 3030 sayılı yasatun hava kirUliğinin önlenmesi yönünde kendilerine getirdiği yükümiüJüklerin sözü- nü bile etmeden araç konusun- daki suçlamalara, "Vatiügiıı bo yıl araç koaasuoda bize bajvn- ruso ofanadı" seklinde açıklama getirmeye çalıştı. Bunu duyan sağlıkçılardan ise "Bo onlann görevi. İslerini yapûğımız yet- raiyormoş gibi bir de müracaat mı bekJiyoriar?" tepküeri yük- seldi. Oysa yasalar ve yönetme- liklere göre hava klrliliğinin kontrolü, denetüni ve alınacak önlemier konusunda her iki ku- rum da sorumlu durumda. Sonuç: Buyükşehir Belediye- si ile 11 Sağlık MüdurJüğü ara- sında sürüp giden bu kopukluk veesgüdüm eksikliği, îstanbul- lulann her geçen yıl biraz daha fazla zehir solumasına yol açı- Kİm kirletiyor? yor. Evet, İstanbullular yıllar- dan bu yana solunum sistemini tahris eden, ruhsal dengeleri bo- zan zehirli havayı solumaya mahkûm ediliyor. özellikie son yıliarda yetkililer tarafından "paniic ofmasın" diye gizJenmis ve sürekli gözardı edilmiş bu gerçeği, bugun artık bakanlar- dan vaülere, belediye baskanla- nndan uzmanlara kadar herkes kabul ediyor. Ama ne zaman iş resmi istatistiklere ve açıklama- ya gelse önümuze yine "yaz ay- lannı çağnstınr" hava kirliliği değerleri konuyor; yayımlama- mak kaydıyla çevreyi kirleten- lerden, devletin enerji poütika- ianndan yakınıhyor. Oncesanayi sonra insanDûnya Sağlık örgütü (WHO), bir metreküp havada kükürt dioksit miktarının an- ük ölçümlerde 150 mikrogra- mı, uzun vadeli, yani günlük ölçümierde ise, 40-60 mikrog- ramı astığı durumlarda "aiann veriyor". Türkiye'de ise HKKKY, bu üst sınırlan biraz daha esneterek, tehlike sınıriarını, kükürt dioksit için 400, duman için 300, uzun va- deli ölçümlerde ise ber ikisinin de 150 mikrogramı asmaması- m öngörüyor. Bizdeki değerlerin WHO'ca belirlenen değerlerden daha yüksek olmasıru ise Sağlık Ba- kanlığı'ndan bir yetkili şöyle acıkiadı: Oiıtya Saftlık Uzun vadeli sınır Kısa vadeli sınır "WHO, bn konudaki suur- lamalannı 20 yıl önce getirdi. Bizde Hava KafilesJni Konuna ve Kontrol Yönetmeii|i çok geç çıkanldığı (1986) için, o dönemde beUrienen ieğaien zateo ulasılmıstı. Eger Törki- ye'de, WHO'nun degerieri ka- bul edilmis olsaydı, saaayinin buyıik bir bölüjnanâ kapat- mak gerekecekti. Bu nedenle, bizde degerier, iilke kosulian göz önüne alınarak belirkn- di." Sa#<ık ğ Uzun vadeli sınır Genel Endüstn bölgeleri Kısa vadeli sınır Genel Endûstrı bölgeleri Dünya Sağhk örgütü ve ül- kemizde Sağlık Bakanhğı'nca belirlenen hava kiriiliği stan- dartlan mikrogram olarak şu sekilde: fpt - 40-60 100-150 150 - 250 400 400 «•••• 4060 100-150 150 200 300 400 Halkbankiı olmaya ilkadım HALKBANK TÜRK/YE HALK BANİCASI Mûfettfş Yardımcılığı Giriş Sınavına Çagn Bankamız Teftiş Kurulu'nca "Müfettiş Yardımcılığı Giriş Sınavı'açıJmışûr. Sınav, 22-24 Ocak 1992 giinlerinde Ankara, îstanbuJ ve İzmir'deyapıJacakör. Suıavlara katılabilmekiçin: •Devlet Memurian Kanunu'nun 48. maddesinde yazılı nitelilderi taşımak, 11.1.1992 tarihinde 30 yaşını doldunnamış bu/unmak, ı Üniversitelerin Siyasal BiJgiler, Hukuk, Işleöne veîkıisat FakülteJeri Üe îktisadi ve îdariBiJimJerFakülteleri'nin 4 yıiJık öğretim veren Ekonomi, fşletme, Maliye ve Kamu Yönetimi BölümJerinden veya Yüksek Öğretim Kurumu tarafından yukanda belirtilen fakûJteJeredenkJiği onayJarumış, yabancı ülkeJerdeki öğretim kurumJanndan birinibitirmişveya son smıf öğrencisi oJmak yeterüdir. Sınavlara giriş şardannı ve sınav konulannı gösteren broşür; Ankara'da Teftiş Kurulu Başkanlığı'ndan, jfstanbul, îzmir, Adana, MaJatya ve Sarnsun'da Bölge Müdüriüklerinden sağlanabilir. Isteklilerin en geç 10 Ocak 1992 Cuma günü akşamına kadar TÜRKÎYE HALK BANKASIA.Ş. Teftiş Kurulu Başkanlığı Mithatpaşa Cad. No: 8 Sıhhiye/Ankara adresine belgeJeriÜe birlikte başvurmalan gerekir. ÖNEMIİ NOT: Bankanuz Kaınu Iktısadi Teşebbüsü olup, Bakanlar Kurulu'nun 16.10.1989 tarih ve 20314 sayıiı Resmı Gazete'de yaymJanan 13.10.1989 tarih ve 89/12623 sayılı kararname ekı kanmnuı 5 maddesine tabidH-. m DUMANLI SOKAKLAR — ÎstanbuJ sokaklan kış aylanoda duman dumandır. Sisli havaiar ile bacalardan çıkan 'kiriilik' birlesince, alınao soluk cigerleri tıkamaya baslar. Hava kirliliği ölçüm değerle- ri ve çevreyi kirleten kurulusla- ra iliskin veriler neden yıllardır bir devlet sım gibi gizleniyor? Ve neden "gözleri yakaa, bo- ğazlan tahriş eden" havalarda bile elimize inanılması güç ra- karnlar verilerek bizden hava kirliliğinin tehlikeli boyutlara ulaşmadığına inanmamız isteni- yor? Hava kirliliği, insan sağlı- ğj için tehlike olmaktan uzaksa neden son 4-5 yıldır uzmanlar- ca yayımlanan kiriilik ölçüm de- ğerleri tekzip edilmiyor? Hiçbir itirazia karşıJaşmadan yayımla- nan, panel ve sempozvumlarda sunuian bu raporlar, Istanbur- un pek çok semti için "aiann" vüiyor. tstanbul Teknik, Boğa- ziçi, Marmara ve Yıldız üniver- siteleri öğretim üyelerince yapı- lan tüm ölçümler, "tstanbol'da hava kiriiiiginin, Dinya Sa|hk örgütii ve Sağhk BaltaBhgı'ııca beiirieoeo 'tehlike sınırianmn' onlarca kat nzerinde seyrettigi- ni" ortaya koyuyor. Bunlardan Marmara Üniversitesi Teknoloji Uygulama veArastırma Merke- zi (TUAR) tarafından yapılan- ve bu arada TBMM Araştırma Komisyonu raporuna giren bir arastırma ise hava kirUliğinin yalruz Istanbul'u değil, sanayi- lesmenûı çok hızlı yasandığı bir- çok üimizi de tehdit ettığini gös- termesi bakımından büyük önem tasıyor. TUAR arastuması, 1990 yı- luıda Istanbul havasına, sanayi, konut ve tasıtlardan 83 bin 294 ton duman, 48 bin 566 ton kü- kürtdioksit, 74 bin 716 ton karr bonmonoksit, 14 bin 800 ton azotoksit ile 16 bin 750 ton hid- rokarbon ve 517 ton da aidehit salındığını ortaya koyuyor. Arastırma, sanayi ve ısıtmada kulianılan yakıtlann bu kirlilik- teki payımn yüzde 90 olduğunu belirîerken tasıtlann payını ise yüzde 10 olarak gösteriyor. PanJk olmasın diye Öte yandan o yıliarda "panik olmasın" diye halktan gizlenen lstanbul'un bazı semtlerine ait kiriilik değerleri, halen ÎstanbuJ 11 Sağhk Müdür Yardıması olan Dr. Fanri Aabatörk'ün dokto- ra tezinde boy gösteriyor. As- lantürk tezinde, "19»9 araltk aymds GazJosmanpa$a ve Fatilı ilçekriade kükortdioküit mikta- ruun 700, dnnuuı miktanma ise 400 mikrogramın özerine çıkü- gını, ayoı şekilde 1990 yriının ocak aymda Şİ&, EnUndnö, Be- yoghı, Balurköy, Zeytinbnrna, Eyüp, Kadtköy ve Fatib flçele- rinde kükdrtdioksitin 1000, du- raanın ise 600 mikrogramı astıgını" belirterek buralarda birinci ve ikinci kademe önlem- lerin alındığını kaydediyor. Rüzgânn etkisi Bu arada kirliliğin yoğun ol- duğu semtlerin meteorolojik ve topograflk yapısını da arasnran Aslanriirk, yüksek değerlerin daha çok hava sirküiasyonunun az olduğu trafik ağı ve sanayi kurulujlannın yakınında bulu- nan çukur semtlerde olduğunu belirtiyor. Güçlüpoyraz ve ku- zey rüzgârlanmn etkisi altında kaian ilde, sürekli devinen ha- va akımlannın bulunduğunu da vurgulayan Aslaotörk, ölçülen tüm zamanlarda en yüksek kir- iilik değerlerinin her zaman Şiş- h'de saptanmasmı ise "Taksim ve Levent'ten gefen iki hava kütlesinin semt nzerinde çarpıs- ması sonucu çarpık keatleşme nedeniyle yaksek binalar ansı- M Mlujıp kakfagı, banu ise Idr- lilOc degerlerfai her zaman yük- sek tntragu" seklinde açıklıyor. İTÜ Kimya Faköltesi öğretim üyesi Prof. Dr. Eknm Ekind ise nem ve iki günde bir kentin Uzerine çöken sisli havalara çok dikkat edılmesi gerektiğini söy- iüyor. 1989yıünda Istanbul'un felaketten kılpayı kurtuldu- ğunu belirten FJdnd, sisli hava- larda toplu ölümJerin meydana gelebileceğini vurgulayarak "Sis, Istanbul nzerinde biraz daha siire kalsa kirll hava yük- selerek seyrelemeyecegi icin Londra'da yasanan feiaketin bir benzeri de burada yasann-. Ama şimdihl ozon sünnüyor ve biz sans eseri bo felaketten knr- tulujoruz. Türkiye de bn faci- aya dogru gidiyor. Ama mete- orolojfk koşnllar bir kez farlcb geüsirse dnrum felaket olacak" diye konusuyor. StMECEK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle