Katalog

URİYET/4 HABERLER 27 KASIM 1991 JNALPAY jişDüşmanlar, İçDüşmanlar Bazenbir milli "paranoya"ya. yaru yersiz korkulara Kapıl- ma hastalığına sahip olduğumuz izlenimine kapılıyorum He- men tûm önemlı sorunlarımızın Türkiye'yi bölüp parçalamak, devletımızi yıkıp dağıtmak, en azından sürekli zayıf kalma- sını isteyen dış düşmanlar ve onların içteki uzantılart tarafın- dan yaratıldığinı düşünenlerımiz o kadar yaygın ki. Kimıterine göre Türkıye'dekı bütün olumsuzluklar ve kö- tülüktef 'komünistter ve onların"yerli ajanlan'nın eseridir. (Sovyetler Birliği ve Doğu Avrupa'da komünizmin çökmesın- den sonra bu yoruma artık pek rastlanmıyor.) Kimilerine gö- re tüm kötülüklerin ardında "emperyalistler ve yerli ışbirlik- çıleri'ninoyuniarı yatar; kimilerine göre de bu kötülükler Si- yonistlenn ya da Hıristıyan mısyonerlerin işıdir. Bu bakış açısı. en olmadik yorumlara yoi açar: 27 Mayıs 1960 askerı müdahalesi mı? Moskova'ya gıtmeye karar ve- ren Adnan Menderes'in Sovyetler'e yaklaşacağından ürken Amerikalılar tarafından duzenlenmiştir... 1970'lerde bır ic savaşa doğru gıden sağ-sol çatışması mı? Komünistter ve/veya emperyalistler tarafından kışkırtılmıştır... 1980'terde dinsel akımların ve şeriatçılığın guçlenmesi mi? Esas olarak Suudi Arabistan'ın ve İran'ın tezgâhıdır... Kürtçû akımların, Kürt milliyetçıliğinin guçlenmesi mi? An- cak ve ancak Batılı devletlerin Türkiye'yi parçalama lasarı- larının bır sonucu olabılir... Bence bu yorumların en 'müthış' olanı da bizzat Türkıye Cumhuriyeti'nin kumcusu Mustafa Kemal'in Osmanlı devle- tini yıkmakla görevlı bır tngılız ajanı olduğu... Yukarıda kısaca tasvire çalıştığım bakış açısına göre Türki- ye'nin yazgısını, kuyusunu kazmak isteyen dış güçler' tara- fından düzenlenen komplolar belirlemektedir. Yolumuzun "alın yazısı", "tarıh yasalan", "toplumların ge- lişme kanunlan", "tannnın yerını alan emperyallzm" vesaire tarafından çizıldığıne ilişkin saplantılan olanlann bu tür yo- rumlara ulaşmalarında şaşılacak bir şey yok. Türkiye, uluslararası politikanın hatırı saytlır güçte, sözüne güvenilir bir akiorüdür. Türkiye'nin kaderi dış güçlerin elinde değildir. Kendimize güvenebiliriz. Geleceğimizi seçmek büyük ölçüde kendi elimizde. Ama bazen normal olarak en akılcı ve en sağduyulu olanlan- mızda bile bu anlayı- şa rastlanması, dü- şünce dünyamızda akılcılığın hâlâ tam olarak yerleşememiş olduğunu düşündürü- yor. Akılcılığın hâlâ yer- leşememiş olması da sorunlarımıza doğru teşhisler koymamızı engellıyor. Son yıllarda güçlenen dinsel akımlan ve Kürt mılliyetçılığıni ele alalım. Bu gelişmelerin, esas olarak üikemizde son 20-30 yılda yaşanmakta olan htzlı toplumsal değışmelerın bır sonucu; derinde yatan sosyal ve ekonomik süreçlerin su yüzüne vurması olduğunu görebil- meliyiz. Hızlı kentleşme; tarıma dayalı geleneksel toplumdan sa- nayiye dayalı modern topluma geciş milyonlarca insanın yüz- yıllardır içinde yaşadığı sosyal bağları ve kımlik duygularını altüst etti. Yenı koşullara uyum çabası içinde kimileri dinsel duygu ve dayanışmalara, kimileri milli duygu ve dayanışma- lara sarılıyor. Karşı karşıya olduğumuz sorunların "kökleri" dışanda de- ğil, içeride. Bu teşhisi doğru yapamazsak, sorunlartmızı çö- zemeyebiliriz. Farklı kavım ve devletlerin yüzyıllar boyunca üzerinde hâ- kimiyet kurmak ıstedıği topraklarda yaşıyoruz. Bugün de ara- mızda çeşitli anlaşmazlıklar ve çıkar çatışmaları olan kom- şu ülkelerle çevriliyiz. Gerek dünya çapında gerekse bölge çapında politika ya- pan çok çeşitti güçler, her biri güçleri yettiği ölçüde ülkemiz- r dekı gelişmeleri kendı çıkarlanna uygun bir biçımde yönlen- dirmeye çaba harcıyor; kimileri oyunlar tezgâhlıyor, komplo- lar düzenliyor. Bütün bunlar gerçek. Ama Türkiye, Vaniıvatu ya da Yeni Kaledonya, yani Birleş- miş Milletler'in çok sayıdaki sömürgelikten yeni kurtulmuş sözde devletlennden bıri değil. Türkiye'nin yüzyıllara uzanan bir devlet geleneği, altmış mılyona yaklaşan nüfusu, olduk- ça güçlü bır ekonomisi, bunlardan belki çok daha önemlisi iyi kötü, yarım yamalak 45 yıtdır ayakta olan bir demokrasisı var. Türkiye, uluslararası poitikanın hatırı sayılır güçte, sözü- ne güvenilir bır aktörüdür. Türkiye'nin kaderi dış güçlerin elinde değildir. Kendimize güvenebiliriz. Geleceğimizi seçmek büyük ölçüde kendi eli- mizde. TERÖR DURMAK BİLMİYOR İstanbuTda 11 ayda 53 öldürme 1991 yılında aralannda üst düzey subay ve güvenlik görevlilerinin de bulunduğu 53 kişi, suikast ve silahlı saldın sonucu öldürüldü. 60 siyasi soygun yapıldı. 70'i aşkm yer bombalandı. İstanbul Haber Servisi — Başbakan Süleyman Demirel- in "tdare edilemez hale geldi" dcdiği lslanbul'da terör örgüt- lcri, suikast, soygun, bombala- ma ve silahlı baskın eylemleri- ni tüm önlemlere karşın sürdü- rüyor. 1991 yüı başmdan bu ya- na, aralannda üst düzey subay ve güvenlik görevüsinin de bu- lunduğu 53 kişi, suikast ve si- lahlı saldın sonucu öldürüldü. llk 10 ayda gerçekleştirilen 60 siyasi soygunda, 7 milyar 834 milyon lira gasp edildi. Çeşitli parti binalan, hava yolu şirket- leri, banka şubeleri, kamu ve özel kuruluş binalan ile cezae- vi ve emniyete ait inşaatlann da aralannda bulunduğu çok sayı- da bina, bomba ve molotof kokteylleri ile tahrip edildi. Sa- yısının belirknmesinde güçlük çekllen molotof kokteyli ve bombalama eylemlerinin 70'e yakın olduğu beürtiliyor. Çoğunluğunu Devrimci-Sol adlı örgütün üstlendiği suikast ve silahb saldın eylemlerinde, 6 subay, 4 MİT üyesi, 30 güven- lik görevlisi ile itirafçıhk ve ajanlıkla suçlanan 12 kLşi yaşa- mını yitirdi. ölenler arasında, 12 Eylül sonrası Kartal tnzibat Komu- tanhğı yapan emekli Yarbay Ata Burcu, Ziverbey Köşkü ile birlikte anılan emekli Tümge- neral Memduh Ünlütttrk ile emekli Orgeneral Adnan Ersöz de bulunuyor. Suikast ve silahlı saldırılara karıştıklan öne sürülen ve 12 temmuz günü gerçekleştirilen operasyonlarda ölen 11 Dev-Sol üyesi dışında, bu olaylara iliş- kin yakalanan olmadı. Istanbul Emniyeti'ni ilgilen- diren bir başka önemli sorun ise çok sık karşılaşılan soygun- lar: 1991 başından bu yana, ilk 10 ay içinde 60 silahh soygun meydana geldi. Toplam 7 mil- yar 834 milyon lira gasp edildi. Bunlarda 12 banka, 8 kuyum- cu dükkânı, 4 deri mağazası, 3 mutemet, 5 döviz bürosu, 1 hastane, 2 PTT bürosu ve 25 değişik yer soyuldu. Güvenlik açısından üçüncü ve en önemli sorun ise bomba- lama ve benzeri eylemler: Bombalanan yerler arasında, tstanbul Menkul Kıymetler Borsası (tMKB), vergi dairele- ri, başta MESS olmak üzere sendika binalan, banka şubele- ri, kamu ve özel şirket binalan ile konsolosluklar bulunuyor. Bunlar arasında, Şen Holding- in işlettiği MAŞ firmasına ait 24 kişilik bir helikopter, Devlet Malzeme Ofisi'nin deposu ile inşa halindeki emniyet binala- nnda önemli hasar meydana gelmi$ti. Son dönemde bölücü örgüt PKK üyelerinin yaptığı eylem- ler de dikkat çekmeye başladı. Şimdiye kadar küçük çaph bombalama ve molotof kok- teylli eylemlerle yetinen PKK üyeleri, ilk büyük saldırılannı 17 ekim günü 15. Füze Üssü'n- de görevli askeri personeli taşı- yan otobusü tarayarak yaptı. Olayda, 3 astsubay ve 2 er ya- ralanmıştı. PKK'nın en son ey- lemi ise önceki gece Paşaköy Seyyar Jandarma Karakolu- nun taranıp, bir erin ölümü ve 5 erin yaraianmasını üstlenmesi oldu. Îçişleri Bakanlığı bürokrasisi terörle mücadele için idariyapının değişmesini öneriyor Istanbul'a yeni yapıKısa dönemde ANAP döneminde gündeme gelen 1 zun dönemde îçişleri Bakanlığı bürokratlarının ancak gerçekleşmeyen proje yeniden ele almıyor. üzerinde çalıştığı ve hükümete önermeyi İstanbul için ilk aşamada polis sayısı 14 binden 25 planladıkları model kentin iki yakasına iki ayrı vali bine çıkanlacak. İkinci aşamada ise istanbul ile iki ayrı emniyet müdürünü öngörüyor. Her iki için yeni bir idari yapı getirilecek. valinin üzerinde koordinatör vali olacak. delede etkin hale getirilmesi için yönetim örgütlenmesinin de dü- şünüldüğü belirtildi. Hükümete yakın kaynaklar, İstanbul'da terörle mücadelenin ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — Yeni hükümet, İstan- bul'da hızla tırmanan terör olaylannı önlemek amaayla ha- rekete geçiyor. İlk aşamada, personel, araç ve gereç takviye- si yapüacak. Polis sayısının ka- demeli olarak 14 binden 25 bi- ne çıkarüması düşünülürken ay- nca polisin terörle mücadelede daha etkin hale getirilmesi için yeni bir örgütlenme modeli ge- tirileceği öğrenildi. İkinci aşa- mada ise tstanbul için yeni bir idari yapı getirilecek. Hüküme- tin de sıcak baktığı bu yeni ya- pı ile Istanbul'un iki ya da üç ile dönüştürülmesinin düşünüldü- |U ifade edildi. Hükümete yakın kaynaklar, Başbakan Suleyman Demirel"- in, "tstanbul idare edilemez ha- le getdi" sözlerini de anımsata- rak yeni hükümetin Istanbul'da yaşanan soruna çözüm bulun- masına ağırlık vereceğini kay- dettiler. Aynı kaynaklar. Başba- kan Demirel'm kafasında îstan- bul için düşündüğu çözümü, "yeni bir idari yapılanmaya gidttmesi" diye açıkîadılar. Aynı kaynaklar, daha önce ANAP döneminde de gündeme gelen, ancak uygulamaya soku- lamayan "yeni yapılanma mo- deli M nin, yeni hükümet tarafın- dan gözden geçirilerek yaşama geçirüebilece|ini ifade ettüer. Söz konusu kaynaklar, Îçişleri Bakanlığı bürokrasisinin de üze- rinde çalıştığı ve hükümete önermeyi düşündüğünü belirt- tikkri bu yeni modelin, İstanbul için "tepe'-de bir koordinatör Yılbaşından bu yana terör, bombalama ve öldürme olaylan gazete manşetkrinden inmedi. vali, ile yine koordinatör bir emniyet müdürü, altta ise ken- tin her iki yakasında iki vali ve emniyet müdürü öngördüğünü anlattılar. Aynı kaynaklar, bu model çerçevesinde lstanbul'un her iki yakasında, polisin emniyet mü- dürlüğü hiyerarşisi içinde yeni- den örgütleneceğini de kaydet- tiler. Bu çerçevede, İstanbul'da- ki polis karakollan ile polis nok- talanmn sayısının da arttınlaca- ğı beUrtildi. Özellikle poh'sin araç ve gereç yönunden de takviye edilecegi, böylece seyyar ekip sayısının arttınlacağı bildirildi. Bununla. polisin olaylara daha kısa süre- de ve daha etkin bir biçimde mudahalesinin amaçlandığı da ifade edildi. Bu arada kısa vadede ise po- lis sayısının arttınlmasmın gün- demde olduğu belirtildi. Yine ANAP döneminde gündeme ge- len, ancak yaşama geçirileme- yen bu proje ile Istanbul'da 14 bin olan polis sayısı aşamah ola- rak 25 bine çıkanlacak. Bu sa- yı, gerekli araç ve gereçle de tak- viye edilecek. Yine kısa vadede, tstanbul polisinin te'örle müca- asü olarak İstanbul için düşünü- len yeni model çerçevesinde ola- bileceğini ifade ettiler. lçişkri Bakanlığı bürokratlan ise eldeki olanaklarla İstanbul polisinin sayısının kısa sürede 25 bine çıkanlmasının çok zor ol- duğuna işaret ettikr. Halen 100 bin civannda emniyet mensubu- nun görev yaptığıru, illerde per- sonel açığınm bulunduğunu anımsatan aynı kaynaklar, po- lis okullannın da her yü ancak 2 bin civannda mezun verdiği- ni kaydettiler. Hükümet sözcüsü Devlet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Akın Gönen, Cumhu- riyet muhabırinin tstanbul'un yönetimiyle ilgili sorusuna "Bu konuda belli olan sadece İstan- bul değil, tüm büyük şehirlerin idare edilemez hale gelmiş olma- sıdır. Bir model yürümüyorsa, incelenip, araştınlıp, yeni bir model geüştirilmesi gereklidir" yanıtını verdi. Gönen, model üzerinde aynn- tth çalışmalar yapılması gerek- tiğini, bu çalışmalardan sonra karar verilebileceğini kaydetti. ANAP döneminde lstanbul'un idari açıdan ikiye aynlması yö- nünde bir rapor hazırlandığının anımsatılması üzerine Gönen, daha önceki hükümet zamanın- daki çahşmlann da değerlendi- rileceğini söyledi. Seyyarjandarma karakoluna saldıran 4 teröristten birinin eşkâli belirlendi PKK için özelönlenıLstanbul Valisi Kozakçıoglu Olaya sadece bölücü örgütün eylemi olarak bakmıyoruz. Bir arazi sorunu olduğuna ilişkin istihbaratımız var. lstanbul'un yanı sırajandarma bölgelerinde bölücü örgüt için ivedi önlemlerimiz olacak. Askeri bölgelerin güvenliğine daha da büyük özengöstereceğiz. Seyyar karakol, Paşaköy ve çevresinde Hazine arazilerini koruyordu. tstmnbul Haber Scrvisi — Kartal Samandra yakmlannda- ki Paşaköy Seyyar Jandarma Karakolu'na bölücü örgüt üye- lerince düzenlenen ve bir erin şc- hit olduğu silahlı saldırının ar- dından, ll Jandarma Alay Ko- mutanlığı ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı ekipler böl- gede geniş arama ve operasyon- larını sürdürüyor. Olaya tstan- bul Devlet Güvenlik Mahkemesi Savcıhğı el koydu. Saldırganla- nn olay anında 3 adet tedrun ti- pi el bombası fırlattıklan, bun- İardan 2'sinin patladığı öğrenil- di. Pimi çekili ve patlamayan 3. el bombasının dün sabah çocuk- lar tarafından bulunduğu belir- tildi. Saldında yaralanan 5 er- den birinin sağlık durumunun önemini koruduğu belirtilirken Vali Hayri Kozakçıogiu, saldırı- nın ardında "anui sonınunun olabilecegini" kaydetti. Kozik- çıoğlu, seyyar jandarma karako- lunun bölgedeki Hazine'ye ait arazileri koruduğunu ve burala- nn güvenliğinden sorumlu oldu- ğunu söyledi. Henüz gözaltına ahnan kimsenin olmadığı, 4 ki- şi olduklan sanılan saldırganlar- dan birisinin eşkâlinin belirlen- diği öğrenildi. II Jandarma Alay Komutanı Albay Ali Ihsan Gü- vener, askeri yetkililer ve özel jandarma timleri eşliğinde olay yeri ve Samandra Jandarma Ka- rakolu'na giderek değerlendirme yaptı. Albay Güvener daha son- ra yaralı erleri ziyaret etti. 17 ekim tarihinde Samandra 15. Füze Üssü'nde görevli aske- ri personeli taşıyan otobüse Üm- raniye Mobilyacılar Çarşısı İstanbulEmniyet Müdürü Agar Olayın ardından il jândarma yetkilileri ile bir süre irtibat kuramadık. Olay yerine hızla güvenlik gücü ve uzman ekip gönderdik. Tampon bölgede bekledik. Daha sonra saldırganlann yakalanması ve ipuçlarının toplanmasına ilişkin _T yardımlarımız oldu. Operasyon ve soruşturmayı jandarma yürütüyor. Çevik kuvveti geri çektik. Se>yar Paşaköy Jandarma Karakolu'nu saldırganlar çapraz ateşe tuttular. Karakolun güneybaüsı ile güneydoğusundan KaJaşnikof marka 'silahlarla ateş açan saldırganlar, karavanlarda bulunan bir eri şehit etti. (Fotograf: SUAT KOZLUKLL) önünde silahh saldında bulu- nulmuş, olayda 3 astsubay ile 2 er yaralanmıştı. Binbaşı Esat Oktay Yıldıran'a Üsküdar Kısıkh'da yapılan sui- kast sonrasmda PKK örgütünün üstlendiği ikinci büyük eylem, askeri servis otobüsünün taran- ması olmuştm Görgü tanıklan, tl Jandrama Alay Komutanlığı ile tstanbul Valiliği yetkililerine, önceki ge- ce saat 22.00 sıralannda meyda- na gelen olayın gelişimini şöyle aktardüar: Samandra-Şile karayolunun 5. kilometresinde, Kartal ilçe sı- nırlan içinde bulunan Paşaköy Seyyar Jandarma Karakolu'na, yakınındaki bir tepeden yayhm ateşi açıldı. 4 kişi olduklan sa- nılan saldırganlar, Kalaşnikof marka otomatik silah ve taban- calarla karavanlardan dışanya çıkan erleri taradılar. Saldırgan- lann silahh saldınsı üzerine as- kerlerin karşıhk verdikleri ve bir süre çatıştıklan öğrenildi. Seyyar karakolda görevli er- lerden Suleyman Dertli, olay ye- rinde öldü. Yüksel Taşkın, Meh- ntet Aslan. Ahmet Sucul, Nuri Toprak ve Muzaffer Topal adlı erler de yaralandüar. Yaralı er- lerden üçü Kartal Devlet Hasta- nesi'nde, ikisi de önce Haydar- paşa Numune, daha sonra da Haydarpaşa GATA Hastanesi'- ne kaldırüarak tedavi altına ahn- dılar. GATA'da yatan erlerden Nuri Toprak'ın sağlık durumu- nun önemini koruduğu belirtil- di.Saldsnda yaralanan erlerden Yüksel Taşkın, olayı şöyle anlat- tr. "Saat 22.00 sıralanydı. Kara- vandaki yataklanmıza yeni yat- mışnk. Bir anda arahksız silah sesleri gelmeye başladı. Kendi- mizi yere attık. Yaklaşık 3-4 da- kika aralıksu ateş sürdii. Bir sü- re sessizlik oldu, karşı taraftan 'Malzemeler nerede, mühimmat nerede?' diye bağınyorlardı." 46 mahkûm dün akşam saatlerinde Bursa Cezaevi'ne gönderildi Eskişehir'den sevk başladıHaber Merkea — Eskişehir özel Tip Ce- zaevi'nde bulunan tutuklu ve hükümlüle- rin sağlık kontrolleri tamamlandı. Cezae- vinde bulunanlardan 46'sı dün akşam sa- atlerinde Bursa Cezâevi'ne nakledilmek üzere yola çıkanldılar. Bu arada Eskişehir Cezaevi'nin boşaitılmasma başlanması ar- dından çeşitli cezaevi ve HEP örgütlerinde sördürülen açhk grevlerine de son verildi. Bakanlar Kurulu'nca boşaltılmasına ka- rar verilen Eskişehir özel Tip Cezaevi'nde dün saat 10.15'te Uhekim tarafından baş- lanan sağlık kontrolü çalışmalan saat U.4S'te tamamlandı. Eskişehir Tabip Odası Başkanı Sükyman Korkmaz, kontrol sonrasında yaptığı açık- lamada, "Hükümlü ve tutukluların sevki- ne ya da yokuluk yapmalanna mani bir hal görmedik" dedi. Yetkililer, hükümlü ve tutuklulann sevk işlemleri için gerekli organizasyonun yapıl- dığını, ancak boşaltma işleminin 3-4 gün alabileceğini kaydettiler. Yetkililer, hükümlü ve tutuklulann baş- ka cezaevlerine nakil işleminin "rtag" adı verilen özel araçlarla gerçekleştirileceğini beürtiyorlar. Eskişehir Özel Tip Cezaevi'nde bulunan 46 tutuklu ve hükümlü dün akşam saatle- rinde Bursa Cezâevi'ne nakledilmek üzere "ring"lere bindirilerek sağlık ekipleriyle birlikte yola çıkanldılar. Adalet Bakanı Seyfi Oktay, demokratik- leşme konusundaki çalışmalan hızlandır- dıklannı söyledi. Eskişehir Özel Tip Ceza- evi'nde yakmlan bulunan tutuklu ve hü- kümlü aileleri ile SHP Güneydoğu millet- vekilleri Ahmet Tiirk, Levla Zana, Hatip Dicle, Ziibe>ir Aydar, Nizamettin Toguç ve Mehmet Sincar, Adalet Bakanı Seyfi Ok- Uy'ı ziyaret ederek, cezaevinin boşaltılma- sı karan nedeniyle teşekkür ettiler. Bakan Oktay, yaptığı konuşmada, her türlü demokratik yaklaşımı gösterme karar- lıhğında olduklanm behrterek, "Yargı, ha- pis karan vermişse, devlet olarak yerine ge- ürecegiz, cezaevinde tutacağız ama sadece tutacağtz. Ondan öte, rahatsız edici, temel haklara ayVın düşecek hiçbir davranışa mü- saade etmeyiz. Yasadışı olarak kabul ederiz" diye konuştu. Leyla Zana'nın eşi Mehdi Zana'nın, tu- tuklu aileleri adma açık görüş isteğinde bu- lunması üzerine de Bakan öktay, insan hak- larıyla uyuşmayan her şeyi aşama asama or- tadan kaldırmaya çalışacaklannı belirterek, ilk aşamada avukatlarla görüşme konusun- da gerekli rahathğın sağlanacağını söyledi. Adalet Bakanı Seyfi Oktay'ın girişimiy- le Eskişehir Cezaevi'nden sevk hazırhğına girişiunesi, cezaevlerinde ve HEP binalann- da sürdürülen açhk grevlerinin dün ortak bir kararla son verilmesini safeladı. Bu arada olayın ardından ga- zetemizi teleforüa arayan bir ki- şi, saldınnın sorumluluğunu PKK adma üstlendiklerini belir- terek "PKK'nın 14. kuruluş yıh nedeniyle eylemlerinüz sürecekür" dedi. İstanbul Valisi Hayri Kozak- çıoflu, saldırganlardan birinin eşkâlinin belirlendiğini ve çalış- malann yoğun biçimde sürdü- ğünü söyledi. Kozakçıogiu, "Jandarma ve Emniyet ortak çahşma yürütüyor. Olaya sade- ce bölücü örgütün bir eylemi olarak bakmıyoruz. Bir arazi so- runu olduğuna ilişkin istihbarat- larımız var. Bunlan değertendi- riyoruz. Olayda ele geçen ipuç- larına dayanarak laboratuvar çahşmalanoı yürütüyoruz. Sey- yar karakol, Paşaköy ve çevre- sinde Hazine arazilerini konı- yordu. Buralann güvenliğinden sonımluydu" aıye Konuştu. Scv-yar Jandarma Karakolu- na duzenîenen silahh saldınnın ardından büyük bir hızla olay yerine güvenlik gücü ve uzman ekip gönderdiklerini söyleyen ts- tanbul Emniyet Müdürü Meh- met Ağar, "Olayın ardından tl Jandarma yetkilileri ile bir süre irtibat kuramadık. Tampon bol- gede bekledik. Daha sonra sal- dırganlann yakalanması ve ipuçiannın toplanmasına ilişkin yardımlarımız oldu. Operasyon ve soruşturmayı tl Jandarma yürütüyor. Şu anda çevik kuv- vet ekibimizi geri çektik" dedi. Mehmet Ağar, tstanbul Valisi Hayri Kozakcıoglu'nun "Bir arazi sorunu var" şeklindeki sözlerine ilişkin, "kendilerine böyle bir bilginin gelmedigini" kaydetti. Helvacı'dan destek • ANKARA (AA) — İnsan Haklan Derneği Genel Baskaru Nevzat Helvacı, DYP-SHP koalisyon hükümetinin programımn, insan haklan açısından cesaret verici olduğunu söyledi. Helvaa, ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Nancy Ely- Raphel'ın, tnsan Haklan Derneği Ankara Şubesi'ni ziyareti sırasında yaptığı konuşmada, Türkiye açısından işkence olaylaruu saklamanın değil, üzerine gitmenin değer arttıncı olduğunu bildirdi. Nevzat Helvacı, "Türkiye'de bir başbakanm, işkencenin olduğunu açıklaması çok önemlidir. Yeni hükümetin Eskişehir Cezaevi konusunda aldığı karar da umut verici. İlk defa bir cezaevi incelemesine tnsan Haklan Derneği'nden beni de çağırdılar. Eğer yeni hükümet verdigi sözleri yerine getirirse, biz de onlara destek oluruz" dedi. Gndoruk'tan imalı yamt • ANKARA (Cumhuriyet Bnrosu) — TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, dün Başbakan Suleyman Demirel, RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan, MÇP eski genel başkanı Alpaslan Türkeş ve DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'i ziyaret etti. Demirel, iade-i ziyaret sırasında yaptığı konuşmada, "Demokrasi, kurallanna göre yürüyor, bu sevinilecek bir şeydir" dedi. Necmettin Erbakan, Cindoruk'u kabulde, "Kendisi canla başla çahşmaya başlamıştır. Kendisini destekleyeceğiz" diye konuştu. Cindoruk'un daha sonra ziyaret ettiği Bülent Ecevit de Meclis çalışmalarını daha verimli ve demokratik kılmak yönündeki çalışmalanndan ötürü kendisini kuüadı. Bu arada Cindoruk, geleneklerin aksine, hükümet programımn okuıımas' sırasında genel kunılu yöneünemesinin gazeteciler tarafından Bakanlar Kunılu listesine duyduğu tepki ile ilişkilendiriimesi üzerine, "Bu, abartmadır. Ama ateş olmayan yerden duman çıkmaz" diye gülerek | V karşılık verdi. Terörisüer SilopiM bastı • Haber Merkezi — Silopi ilçe merkezini basan ve sayılanmn 100'e yakın olduğu kaydedilen PKK militarilan, güvenlik güçleriyle çatışa. Saat 16.40 sıralannda, Irak topraklanndan girerek ilçeyi kuşattıklan belirtilen teröristler, ilçedeki polis karakolu, polis lojmanlan ile askeri binalan otomatik silahlarla tararken, iki de roketatar mermisi fulamlar. tki saat kadar süren çatışmadan sonra teröristlerin geri çekilerek kaçtıklan, olayda ilk beürlemelere göre can kaybı olmadığı bildirildi. Yetkililer, PKK'nın 14. kuruluş yıldönürriü nedeniyle gerçekleştirilen benzer eylemlerin Batman ü merkezi ile Cizre ve ld.il üçelerinde de meydana geldiğini söylediler. Bu yerleşim birimlerinde havaya ve çevreye ateş eden kişilerin, güvenlik güçlerinin karşıhk vermesiyle kaçtıklan kaydedildi. Bu arada Genç- Lice karayolunu önceki gece keserek bir yolcu otobüsünü durduran PKK militanlan Sinan Kızıl adlı polis memurunu kaçırdı. Bitlis'in Ahlat ilçesinde çıkan çatışmada da bir terörist ölü ele geçirildi. ninÎHD ba^ansı • ANKARA (ANKA) — Türkiye tnsan Haklan Derneği, ABD eski Başkanı Jimmy Carter tarafmdan kunılan Jimmy Carter Vakfı Ödülü için yapılan ön seçim sonucunda Çin öğrenci Derneği ile birükte fınale kaldı. 176 örgut ve kuruluşun aday gösterildiği Jimmy Carter Vakfı ödülü'nü kazanan örgüt aralık aymda açıklanacak. Yümaz'dan yemek • ANKARA (ANKA) — ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz eski ve yeni ANAP mületvekükrine yemek verecek. Hükümeti devretmeden önce yeni seçilen ANAP milletvekilleriyle gruplar halinde tamşma toplantıla niteliğinde bir araya gelen Mesut Yılraaz, toplu yemı verecek.