22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET/22 SPOR 23 KASIM 1991 Beşiktaşlı Rıza, Trabzonsporlu Hami ve Sanyerli Mecnur, takımlannın aralıksız 40 maçında yer aldı Futbolumuzıııı biyonikleriRıza Geçen sezon takımının oynadığı tüm lig ve kupa maçlarında forma giyen kaptan Rıza, 1. ligin en istikrarlı futbolcusu. Mecnar Sarıyer'de 2. yıhnı yaşayan Mecnur geçen sezon taİcımın tüm maçlarında oynadı ve 9 gole imzasını koydu. Hami Trabzonspor'un her atağında aranan isim olan golcü Hami, 30 maçta forma giydi. LEVENT DİKMENER Işte 3 altın adam; Beşiktaş kaptanı Rıza, Sarıyer'in orta alandaki dinamosu Mecnur ve Trabzon'un değişmez sol açığı Hami... Bu muhteşem 'ttçlü' Turkiye 1. Ligi'nin en istikrarlı oyuncuları arasında ilk sıraları paylaştılar. Geçen sezon takımlarının oy- nadığı 30 maçta sakatlık, yor- gunluk, formsuzluk demeden forma giyen bu üçlu, yeni do- nemde de aynı başarıyı yinele- yerek takımlarının en güvenilir oyuncuları oldular. Buyuk umutlarla transfer edi- len ve bel bağlanan milyarlık oyuncuların sakatlığın pençesin- den kurtulamayıp verimli ola- madığı şu günlerde takımlannı sırtlayan bu uçlü aynı zamanda centilmenlik sıralamasında da ön plana çıkıyorlar. Geçen sezon takımının oyna- dığı tum lig ve kupa maçların- da forma giyen Beşiktaşlı Rıza Çalımbay, bitmek tükenmek bil- meyen enerjisi ile dikkat çekiyor. Orta alanm sağında görev ya- pan, zaman zaman sakatlanma- lar halinde 'joker' gibi kullanı- lan Rıza, 6 gole imzasını koydu- ğu gibi 1990-91 sezonunda sa- katlık, sarı-kırmızı kart engelle- rini aşıp sürekli forma giyen tek Beşiktaşlı oldu. Rıza gibi Trab- zonlu Hami de sürekli forma gi- yen bir diğer oyuncu. Takımının her atağında aranılan isim olan Hami de 1990-91 sezonunda "30'da 30" forma gıymeyı ba- şardı. Milli takımın değişilmez bu ikilisinin yanında henuz millı takıma giremeyen, ancak en zor günlerde bile Sarıyer'i sırtlayan bir oyuncu var: Mecnur. Sarı- yer'de 2. yıhnı yaşayan soydaş futbolcu geçen sezon takımının tüm maçlarında oynadı. 9 gole imzasını koyan Mecnur, sadece 2 sarı kart gördu. Bu yıla da iyi başlayan Mecnur, takımında su- rekli forma giyen tek oyuncu ol- ma unvanını elde etti. Rıza, Hami, Mecnur üçlusü- nün yanı sıra birer maç oynama- yıp 39 karşılaşmada forma gi- yenlerin sayısı da fazla değil. Sa- dece 6 futbolcu 39 maçlık ma- ratonda yer alabildi. Bu oyun- cular arasında Galatasaray- Fenerbahçe formasını giyen Tanju, Bolulu Abdülkerim, Ga- latasaraylı Hayrettin, Bulent, Bursalı Ersel, Sanyerli kaleci Müller ve Trabzonlu Orhan var. Bu oyunculardan Bolulu Ab- dülkerim 1990-91 sezonunda sa- dece G. Antep maçında forma giymedi. Bursalı Ersel Fener- bahçe'ye karşı, Hayrettin G.Sa- ray'a, Bülent Konya'ya, Tanju G.Antep'e, Müller Karşıyaka'ya, Orhan da Bursaspor'a karşı oy- namadı. 1990-91 sezonunda o yıl 1. lıg- de mücadele eden Karşıyaka'da 30 maç üst üste oynayan Keloğ- lu da takımının değişilmez oyuncusuydu. Biyoniklerin tablosu RIZA — Fulboldaki de>amlılığı, disiplinli çalışmaya bağlıyor. (Fotograf: ASENA ÖZKAN) Rrtbtten-takıım Rıza (Beşiktaş) (Sanyer) Hami (Trabzon) A.Kerim (Bokı) Ersel (Bvrsa) Hayrettin (G.Saray) Büleırt (G.Saray) Tanju (G.Saray-F.Bahçe) Müller (Sanyer) Orhan (Trabzon) O.Maç 40 40 40 39 39 39 39 39 39 39 S.Kart 4+1 18 31-6 BEŞİKTAŞ KAFIAM, ÜST ÜSTE 40IİG MAÇENDA FORMA GİYDİ Rıza: Çahşmarun eseriyimMETİN TÜKENMEZ Futbolda devamlılık \e ıstikrar deu.ldi- ği anda akla ilk gelen isim ulusal takım ve Beşiktaş'ın kaptanı Rıza Çalımbay oluyor. Ulusal takım ve kupa maçlannı bir yana bırakırsak geçen yıl ve bu sezon ust üste 40 lig maçı oynayan üç futbolcudan biri Rı- za. Trabzonsporlu Hami, Sanyerli Mecnur ve Rıza sarı kart cezası almadan, sakatlık ve hastalık nedeniyle takımlarından uzak kalmayan futbolcular. Çahşkanlığı ve bit- mek tükenmek bilmeyen enerjisiyle "atom kannca" unvanını alan Rıza ile bu devam- lıhğı uzerine sctyleştik. — Rıza 13 yıldır takımının fonnasını ta- şıyorsun. Geçmiş yıllarda çok kısa aralık- larla da olsa foımanı giyemedin. Ama son 40 maçtır buyuk bir devamlılık içerisinde- !»in. Bunun sırrı nedir? Bence bunun sırrı futbolu sevmek ve çok çalışmaktır. Ben çalışmanın bir eseriyim di- yebilınm. AJtyapıda çok ıyı eğıtım gordum. Serpil Hoca ve Adnan Hoca'dan çok şey oğrendım. Daha buyuk gelişmeyı ıse ust- >apıda gösterdim. Ustyapıda da çok iyi ho- calarla çalışmam benim ıçın şans oldu. On- ların dediklerinı hep yaptım. — Hocalann scnden ne islerlerdi? Ek- siklerini söylüyorlar mıydı? Özellikle Miliç ve Gordon ve üzerımde durdular. ilk zamanlar tekniğım zayıftı. Miliç bana her antrenmandan sonra ikiye bir çahşmamı önerirdi. Ben de antrenman- ların bıtıminden sonra duvarla verkaç ya- parak bu eksiğimı gidermeye çalışırdım. Gordon ise benı sağ tarafta oynatıyordu. Hâlâ da oyle. Ortalan iyı yapmam için de- vamlı uyarırdı. Gene antrenmanlardan son- ra orta çalışırdım. Stankovıç de ıhtiyacımız olduğu zaman sağ bek, eğer rakip takım- da durdurulması gereken bir oyuncu var- sa onu markajda gorevlendirirdi. — O zaman senin için sadece kosan de- ğil, aynı zamanda iyi bir taktik adamı di- yebilir rniyiz? Evet. Futbol sadece koşmakla olmuyor. Teknik taktik ve kondisyon bir bütundür. Beni butun hocalar oynattığına ve çeşitli yerlerde görev lendirdığine gore demek ki takım oyununa uyuyor ve görevimi yapı- yorum. Hiçbir zaman verilen görev üzeri- ne tartışmaya girmedım. Hocalanm bana ne görev verdilerse yapmaya çalıştım. — Boyle bir devamlılığın sım sadece çok calışmak olmasa gerek. Özel yaşamının da elkisi var mı? Tabii kı var. Ben oze! yaşamında dalga- lanmalar olan bir insan değilim. Hiç içkı ve sıgara kuUanmadım. Gece hayatını da sevmiyorum. Zaten sevmem de mümkün değil. Çiınku küçuk sayılabilecek bir yaş- ta evlendim. Çocuğum oldu ve sorumlu- luklarım arttı. Demin de soylediğim gibi futbolu çok sevıyorum. Aynca hiçbir za- man kendimi yeterli görmedim. Hâlâ ek- siklenm var. Eksiklerimi giderebilmek ıçın- de çok çalıştım. Hâlâ da çahşıyorum. — Bu sezon kendinde bir diışuş oldugu- nu hissediyor musnn? Bir futbolcuyu geliştiren ve devamlılığı- nı sağlayan antrenmanlardır. Ben bu sene çok az antrenman yaptım. Milli takım maçları, A\rupa kupası ve lig maçları be- ni çok yıprattı. Çoğu maçlara sakat çıktım. Halada tam düzelmış değilim. Bundan sonra da Federasyon Kupası maçları baş- layacak. Bütün bunlar insanı psikolojik olarak da yıpratıyor. IPS Başkan YardımcısıPergol Dünyada spor özgür değil CUMHUR CANBAZOĞLU Avrupa Olimpiyat Komiteleri Birliği 20. [ Genel Kurul Toplantı- sı'na katılmak amacıy- la îstanbul'a gelen AIPS Başkan Yardım- cısı Massimo Della Pergoia, Cumhuriyet'e İstanbul'un 2000 yılı yaz olimpiyatlan aday- lığı için hayli şanslı ol- duğunu, özel sektorun de katkılanyla olimpi- yat lobısınin başarıya ulaşabileceğıni anlattı. — 2000 yılı yaz olimpiyatlanna aday şehir- lerin şu andaki şanslan nedir? PERGOLA — Hepsi aşağı yukan aynı dü- zeydeler. Brezilya biraz geride kaldı. Berlin'in de bir adım önde olduğunu söyleyebilirim. Politik açıdan guçlüler, Birleşik Almanya sempatisi hâlâ geçerli. Ancak kararın verile- ceği eylül 1993'e kadar çok şey değişebilir. — Politika, olimpiyat şehrini belirlemede bu kadar etkin rol oynayabiliyor mu? PERGOLA — Politikanın spora el atma- sını istemiyoruz, ama gerçeği söylemek gere- kirse politikacıların ve çokuluslu şirketlerin spor uzerindekj ağırlığı hayli fazla. Yakın geç- mişte bunun örneğini vaşadık. — İslam iilkelerinin istanbul'un olimpiyat- lan almasında etkileri olabilir mi? PERGOLA — İslam ülkesi olmak Türki- ye için büyük avantaj. Ayrıca hem Avrupa hem de Asya'da dostlar edinmiş Türkiye'nin, örneğin İtalya'dan bu konuda gucü daha yük- sek. — Siz Milano'ya adaylık konusunda yol gösteriyorsunuz. Milano, dcniz sonınunu na- sıl çözmeyi diişiiniiyor? PERGOLA — 11 yaz olimpiyatında görev yaptım, şehirleri gezdim. Bilgi birikimimi Mi- lano'ya aktarıyorum. Ama bu konuda milli- yetçi değilim. Istanbul da danıştığı anda se- ve seve deneyımlerimi anlatabilirim. Günün programı 14.00 Beşiktaş - Ad. Demirspor (İnönu), 13.00 Boluspor - Trabzon- fo spor (Bolu), 2. Lig: 13.00 Zeytin- spor (Bolu), 2. Lig:'13.00 Zeytın- burnu - Eyüp (Zeytinburnu), 13.00 Göztepe - Ayvalıkgücü (Atatürk), 13.00 Karşıyaka - Bandırmaspor (Alsancak), 13.00 Şekerspor - M. 1. Yurdu (Cebeci İnönu), 11.00 Keçiören- gücü - Muşspor (Cebeci İnönu), 13.00 Ela- zığspor - S.K. Hizmetleri (Diyarbakır) BASKETBOL Ankara 16.30 Kolej-Beşiktaş (Ataturk), İs- tanbul 14.30 Fenerbahçe-İTÜ, 16.00 Efes Pilsen-Paşabahçe, 17.30 Galatasaray- Eczacıbaşı (Lütfi Kırdar), Bursa 16.30 Tofaş- Karşıyaka (Ataturk), Içel 16.30 Çukurova- PTT (Edip Burhan) VOLEYBOL İSTANBUL (Burhan Felek): 10.00 S. Beykoz - Karşıyaka (B), 12.00 Eczacıbaşı - Vakıfbank (B), 13.30 Galatasaray - ENKA (B), 15.00 THY - Altınyurt (2. B), 16.30 İÜSBK - Be- şiktaş (2. B), (Caferağa): 16.00 Arçelik - G.Saray (E), 17.30 Beşiktaş - Ş.Paşabahçe (E). ANKARA (Selim Sırrı): 11.00 Halk Ban- kası - Samsun DSİ (E), 12.30 Kolejliler - Ec- zacıbaşı (E), 14.00 Emlak Bank - S. Filament (E), 15.30 Ziraat Bankası - F. Bahçe (E). İZ- MIR (Atatürk): 13.00 Karşıyaka - Bep- Sümerbank (2. B), BURSA (Atatürk): 12.00 Emniyet - ENKA (2. E), 13.30 Makospor - Petkim (2. E), ESKİŞEHİR (Atatürk): 14.00 Esk. DSl-Ank. Demirspor (2. B). Tanju Tartıstılaı; barıştılarF.Bahçe'nin dün yaptığı çalışmanın çift kale maç bölümünde birbirlerine sert giren Oğuz ve Tanju bir süre tartıştılar. Daha sonra araya giren Venglos, Başkan Aşık'la birlikte iki futbolcuyu barıştırdı. TANJU-OĞUZ— Antrenman sonrası birbirierine sanlarak gazetecilere poz verdiler. NECMİ GÜLÜMSEL Fenerbahçe'de tatsız gün. Dün sabah yapılan çalışmada birbir- lerine sert giren Oğuz ve Tanju bir süre tartıştılar. Daha sonra Metin Aşık tesislere gelerek iki futbolcuyu barıştırdı. Fenerbahçe'de geçen günlerde başlayan huzursuzluk dün de devam etti. Dün sabah yapılan çift kale maçında bir pozisyon- da Tanju'ya Oğuz sert girince olay büyudu. Bu hareket sonrası Oğuz'a, "Ben sana soranm. Ne- den sert giriyorsun?" şeklinde bağıran Tanju, malzemeciden krampon alarak ayakkabılarını değiştirdi ve Oğuz'a bir pozis- yonda tekme attı. Olayı gören Teknik Direktör Venglos, bu ıkı futbolcuyu yanıua ça&ırarak "Bir probleminiz mi var? Niye sert oynuyorsunuz? Daha dik- katli oynayın" şeklinde uyarıda bulunarak maça devam etmele- rini söyledi. Antrenmandan sonra Oğuz ve Tanju'yu göndermeyen Venglos, Futbol Şubesi Sorumlusu Aziz Yıldınm ve teknik heyetle bu iki futbolcu uzerine konuştu ve ola- yı onlann ağzından dinledi. Tek- nik heyet ilk olarak Tanju'yu dinledi. Tanju, "Hocam bana kasti tekme atan Oğuz'a çok si- nirlendim. Bu kızgınlıkla ben de ona sert girdim. Fakat geldigim gundcn beri bana bazı takım ar- kadaşlanm ve Oguz pas atmı- yor. Bunun siz de farkındasınız dedi. Bunun uzerine Venglos, "Böyle bir şey yok. Ben takımı çok iyi izliyonım. Takımda hiç- bir futbolcumun sana kasti ola' rak pas atmaması söz konusu degil. Bu görüşüne kaülmıyorum" dedi. Daha son- ra 4inlen«Q Oğuz ise- "Hocam, Tanju'ya kasti hareketira yok. Pozisyon gereği topa hareket yaptım, ayağına geMi. Bana 'Sa- na bunu sorarım' diyerek kra- mpon giyip beni 20 dakika ta- kip etti ve sonra kasti tekme at- tı. Benim Tanju ile sonınum yok. Kasti pas atmama gibi bir durum da yok. Ben F. Bahçe 1 nin hizmetindeyim. Biz bir takımız. Tanju maç içinde pozisyon bu- lursa ona pas veririm, diger ar- kadaşlanma verdigim gibi. Eger Tanju yetenekli bir futbolcu ise bu paslan değerlendirmesi la- zım. Haüriarsa Galatasaray ma- çında benim attığım pasla gol attı. Trabzon ve Beşiktaş maç- larında da kendisinc giizel pas- lar attım, ama o bunlan gole çeviremedi" şeklinde konustu. , İki futbolcuyu dinleyen Veng- los, olaya çok üzüldüğünu ve barışmalarını isteyerek "Herkes Fenerbahçe için calısmalı. Bir daba böyle tatsıdık istemiyo- tnn»" uyansında bulundu. Olayı duyarak tesislere gelen Metin Aşık ise iki futbolcuyu yan yana getirerek "Sahada olan sahada kalır. Siz aklı başında futbolcularsınız. Böyle olaylar kulübe de zarar getirir. Bu olay büyiimesin, tekrarlanmasın" şeklinde konuşarak iki futbolcu- yu banştırdı. Daha sonra iki fut- bolcu tesislerden çıkarak saha- da gazetecilere, "Aramızda bir şey yok. Sahada taısızlık oldu. Her şej yolunda" diyerek sarı- lıp poz verdiler. Bu arada Ceza Kurulu'na ve- rilen kaleci Engin, savunmasını dün federasyona gönderdi. Pölonyalıfutbolcuyu Kamhasan sorguya çekecek Koseckfye ceza yokKosecki'nin tavırlarını tartışan yönetim kurulu üyeleri, ceza konusunun tekrar gündeme gelebileceğini belirttiler. MUSTAFA ERSOY Galatasaray Yönetim Kurulu, Kosec- ki'ye ceza vermedi. Önceki gün 2 milyon- luk primi beğenmeyen ve tesislerde Lehçe kufürler ederek paralan havaya saçan Kosecki, Aydın maçından sonra Futbol Şube Sorumlusu Yurdaşen Karahasan ta- rafından sorguya çekilecek. Galatasaray Yönetim Kurulu'nun dünkü toplantısı Kosecki'ye aynldı. Ko- secki'nin tavırlarını tartışan yönetim ku- rulu üyeleri, yaptıkları toplantıda Kosec- ki'nin de fikrini alacaklarını sonra ceza konusunun tekrar gündeme gelebilece- ğini belirttiler. Kosecki, Aydınspor ma- çından sonra Yurdaşen Karahasan ile gö- rüşecek. Bu görüşmeden sonraki yöne- tim kurulu toplantısında Pölonyalı fut- bolc^ya 10 bin dolar ceza gelebileceği açıklandı. Dünkü toplantıya katılan Tek- nik Direktör Mustafa Denizli, Kosecki bu olayları yaparken orada olmadığını söyledi. Denizli, Kosecki'ye verilecek cezanın kendisini ilgilendirmediğini söyledi. De- nizli, yönetime alınacak golcü futbolcu için rapor verdi. Öte yandan dün doktor Burhan Us- lu'ya kontrol olan Rumen Kosecki'nin Aydınspor deplasmanına götürulemeye- ceği açıklandı. Adale grubunda sakath- ğı bulunan Kosecki, bugün duz koşu yaptıktan sonra tekrar kontrol edilecek. Kosecki'nin gelişen olaylar arasında hâlâ öfkesinin geçmediği sızan bilgiler arasında. Galatasaray'dan bir an evvel ayrılmak istediğini açıklayan futbolcu- nun, Türkiye'den ayrılmak konusunda oldukça kararlı olduğu öğrenildi. KOSECKİ — Hesap verecek Bir topun peşinde şartlanmış kafalar HALtT DERİNGÖR Toplum yapısında çeşitli tip ve ka- rakterde insanlar vardır. Bazılan, ka- fasındaki düşünceleri en doğru sayar. Onlann kafasındaki doğrulardan baş- ka doğru yoktur. Başka doğmyu ara- mazlar bile. Onları kendi doğruların- dan geri döndürmek olanak dışıdır. Böyle insan tiplerme psikiyatrlar "Pavlovist" diyorlar. Bu tip insanlar, kendi doğrularına katılmayanları da hemen suçluyorlar. Oysa kesin doğ- ruyu bulmak hem zordur hem de kim- senin tekelinde değildir. Böyle şartlanmış insanlara futbol karşılaşmalannda çok rastlıyoruz. Bunlar yargılarında daima kesinlik gösteren sözcükleri kullanıyorlar. Ör- neğin, "Kesin olarak söylttyorum." "Bu antrenör degil, çobandır". "Bu hakem kesin olarak satılmtştır", "Fi- lanca takım bu yıl kesin olarak şampi- yon olur veya olamaz" gibi birtakım örneklerde olduğu gibi... Bu gibi insanların sözcüklerinde "mi" ekini bulamazsınız. Örneğin, Beşiktaş-Fenerbahçe maçının doksa- nıncı dakikasındaki tartışmalı golde, bu tip insanların kesin yargılannı be- lirgin bir şekilde görduk. Basın tribü- nündeki bazı arkadaşlanmız, topun, kesin olarak kale çizgisini 15 cm geç- tiğini, bazılan da kesin olarak geçme- diğini tartışıyorlardı. Işin en ilginç yö- nü de bu tartışmada tarafsız kalanla- ra, -"öyle değil miydi" diye sorarak onlan da zor durumlarda bırakıyor- lardı. "Görmedim" deyince de "Ya- hu bu kadar net bir pozisyonu görme- mek için kör olmak gerek" diyorlar- dı. Oysa 100 metre uzaklıkta milimet- rik bir olayı görmek insan doğasına aykırıdır. Bu olaylardan hemen, sonra başka ilginç bir olayla daha karşılaşmıştık. TRT iki Fenerbahçeli ve de iki Beşik- taşlı futbolcuları ekrana getirip yap- tığı saçma sapan tartışmaya, bütün ül- keyi ortak yapmıştı. Neyi karutlamak istiyorlardı ki? Şartlanmışlığı mı? Geçen günlerde Can Bartu'nun bir yazasını okudum. Futbolla ilgisi olma- yan biri, Can'a, tartışmalı goldeki to- pun kesin olarak aldığı falsoyu anlat- maya kalkmış. Basketbol ve futbol- dan gelmiş Can'ın bir anda tepesi at- mış. "Yahu, adam kalmış bana kesin olarak topun falsosunu anlatıyor di- ye âdeta isyan" ediyor. Bu zaman zaman bizim de başımı- za geliyor. Elli yıldır futboldan kopa- mayan bizlere 20 yaşında, futbol oy- namamış bir genç gelip "Agabey bu isler sizin bildigini? gibi degü" diye- biliyor. Eğer demokratik bir in- san Lsek kendi kafalanndaki doğrulara şartlanmış bu gibi insanlara tolerans göstermeye gayret edeceğiz. Ama inandığımız bir nokta var: Şartlanmış kafalar ne kadar azalırsa demokrasi- miz de o derece yol alacaktır. ANTONIO SAMARANCH: Olimpiyatlarda İstanbıd şanslı Oylamada hakkı olduğu halde oy kullanmadığını vurgulayan Samaranch, "Istanbul ile birlikte 7 şehir daha olimpiyatlara talip, ancak İstanbul,konumu ve spor potansiyeli açısından daha şansh. Spor Servisi — Avrupa Olimpiyat Komiteleri Birliği 20. Genel Kuml Toplantısı (IOC), Uluslararası Olimpiyat Komitesi Başkanı J. Antonio Samaranch tarafından dün sa- bah 09.30'da açıldi- 36 ülkeden 195 üyenin katıhmı ile gerçek- leşen ilk toplantıdan sonra Başkan Samaranch, IOC As- başkanı Kevan Gasper, Avru- pa Olimpiyat Komiteleri Baş- kanı J. Rodge, Istanbul Valisi Hayri Kozakçıoğlu, tstanbul Belediye Başkanı Prof. Nuret- tin Sözen, TMOK Başkanı Si- nan Erdem, Genel Sekreter To- gay Bayatb'nın katıhmı ile bir basın toplantısı düzenlendi. Basın toplantısında ilk ko- nuşmayı yapan IOC Başkanı Samaranch, tstanbul'da bu- lunmaktan mutluluk duydu- ğunu belirterek bu toplantıda bulunmasının Avrupa olimpi- yat komitelerine verdikleri önemi gösterdiğini ve bu top- lantının 1992 Albertville Kış Ohmpiyatları ve 1992 Barcelo- na'nın başarısını arttıracağını vurguladı. Daha sonra gazete- cilerin sorularını yanıtlamaya geçen Samaranch, basın ile iyi bir diyalog kurdu. Bir gazeteci tarafından yö- neltilen "İstanbul'un olimpi- yatları almasının şansı nedir" sorusuna Samaranch, "İstan- bul'un şansını yüksek buluyo- nım. Ama ben oylamada hak- kım olduğu halde oy kullanmı- yonım. Ama unutulmamalıdır ki sizinle birlikte daha 7 şehir var. Onlarla rekabet içinde olacaksınız. Bu, tamamen rek- lama dayalı bir olay. İstanbul, konumu açısından ve spor po- tansiyeli açısından şanslı bir şehir. Ancak çok çalışmalısı- nız" yanıtını verdi. Letonya, Litvanya, Eston- ya'nın durumunun ne olacağı yolundaki soruya, "Biz bu üç devleti Birleşmiş Milletler'in onlan tanımasından sonra bir- liğe davet ettik. Şu anda üç iil- ke IOC'ye iiyedir" yanıtını ve- ren Samaranch, bu ülkelerin çabalarına saygı duyduklannı belirtti. Istanbul Valisi Hayri Kozak- çıoğlu ise olimpiyatlann Istan- bul'da yapılmasını yıirekten is- tediklerini belirterek "tncele- meler yaptık. Şu anda olimpi- yatlan yapmak için gerekenle- rin yüzde 60'ına sahibiz. 70-80 bin kişilik bir stal ve kapalı sa- lon yaparsak tam olarak hazır oluruz. Aynca olimpiyat köyii- nün yeri ve projesi hazırdır" şeklinde konuştu. Bu arada Turkiye Milli Olimpiyat Komitesi Genel Sekreteri Togay Bayath ile üye Güner Frik'e oümpiyat likayat nişanı verildi. Bavath ve Frik'e, olimpizm hareketine katkılanndan dola- yı verilen nişanlan, IOC Baş- kanı Samaranch taktı. Bakan Yılmaz Erzik'in yeri daha sağlam ANKARA (AA) — Spor- dan Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Ali Yıhnaz, Futbol Federasyonu Başkanı Şenes Erzik'in yerinin şimdi, eskiye göre daha sağlam olduğunu söyledi. Yılmaz, Gençlik ve Spor Genel Müdürliiğii'nde de şimdilik bir degişiklik yapmayı düşünmedigini açıkladı. Devlet Bakanı Yılmaz, Fut- bol Federasyonu Başkanı Şe- nes Erzik'i kabul ederek bir süre görüştü. Yılmaz, görüşme öncesi yaptığı konuşmada, kulüpleri, borçlanndan aşamalı olarak kurtaracaklannı bildirdi. Bu "kurtarmanın", bundan son- raki borçlar için geçerli olaca- ğını anlatan Yıhnaz, "kulüp- leri transferlerin borca soktu- gunu, bunu belli bir sisteme baglayacaklanm" söyledi." Federasyonun seçiminin, zamanı gelince demokratik şe- kilde yapılacağını da kaydeden Yılmaz, "şimdi, yasada bazı değişiklikler yapılıyor. Onlar ytlrürlüğe girdikten sonra se- cim yapılacaktır. Futbol Fede- rasyonu Başkanı Şenes Erzik'- ten memnunum. Yeri şimdi es- kisinden daha sağlamdır" di- ye konuştu. Futbol Federasyonu Başka- nı Şenes Erzik de yaptığı ko- nuşmada, Türk sporunun ba- şına kulüp başkanlığından ge- len bir kişinin atanmasının bü- yük bir şans ve kazanç oldu- ğunu söyledi. Erzik, UEFA Kupası ile il- gili olarak da Doğu Almanya'- nın, Federal Almanya ile bir- leşmesinden dolayı, Türkiye'- nin, Avrupa Kupaları'ndaki sırasının 22'den 21'e yüksele- ceğini kaydetti. Bu kararın, UEFA icra kurulunun, mart-1992'deyapacağı toplan- tıda ahnacağını belirten Erzik, böylece Türkiye'nin önümUz- deki yıl UEFA Kupası'na iki takımla katılacağını bildirdi. Seba'ya 44. yıl şildi Spor SerYİsi — Beşiktaş Ku- lübü Başkanı Süleyman Seba, bugün Inönü Stadı'nın 44. yılı nedeni ile Beden Terbiyesi tstan- bul tl Mudürlüğü tarafından ödüllendirilecek. 23 Kasım 1947 yılında Beşiktaş ile lsveç'in AEK takımlan arasındaki maçtan öne hizmete açılan tnönü Stadı'nda ilk golu atan Beşiktaş Kulübü Başkanı Süleyman Şeba'ya jiöl- ge Müduru trtan Karakaş bugun oynanacak olan Beşiktaş- Adanademirspor maçı öncesi şilt verecek. öte yandan Almanya birin- ci lig takımlarından Bonıssia Dortmund, Beşiktaş'a maç tekliTınde bulundu. Nürnberg-VV.Bremen G.Saray'ın rakibi Starl'de Spor Ser»İ8İ — Starl bugün saat 17.15'te Galatasaray'ın Avrupa Kupa Galipleri Kupası çeyrek fmalinde karşılaşacağı- nı Werden Bremen'in Alman- ya liginde deplasmanda oyna- yacağı Nürnberg karşılaşması- nı naklen yayımlayacak. Starl saat 14.00'te oynanacak olan Beşiktaş-Ad.D.Spor lig karşı- laşmasını da ekrana getirecek. Aynca Starl 'de saat 16.40'tan itibaren Ispanya liginde oyna- nan maçlardan ozet yayınlar ekrana gelecek. TVl'de ise saat 13.00'te Bo- lu'da oynanacak Boluspor- Trabzonspor lig karşılaşması naklen yayımlanacak. Namoğlu'nun son lig maçı Spor Servisi — FIFA ko- kartlı hakemlerden Yusuf Na- moğlu, hakemliği bırakacak. Namoğlu'nun, bugün yapıla- cak Beşiktaş-Adanademirspor karşılaşmasıyla Türkiye'deki son macına çıkacağı bildirildi. Yusuf Namoğlu, 17 Aralık 1991 tarihinde UEFA tarafın- dan görevlendirildiği Arnavutluk-tspanya Ümit Mil- li maçını yönettikten sonra da hakemlik yaşamına veda ede- cek. Basketbol Beşiktaş zor sıyrıldı Spor Servisi — Basketbol Bavanlar Ligi'nde Beşiktaş, ra- kibi IÜSBK'yı 82-79 yendi. Turkiye Bayanlar Basketbol Ligi'nde Lütfi Kırdar Salonu'nda yapılan tek karşı- laşmada Beşiktaş, ilk devreyi 46-41 yenik kapatırken ikinci devre rakibi IÜSBK'nın karşı- sında üstun oyunu ile maçı 82-79 alarak sahadan galip ay- rılan ekip oldu. Voleybol Gazi Üniversitesi-Yeşilyurt: 2-3 (15-7, 9-15, 13-15, 17-15, 4-15). Emlak Bankası-Güneş Si- gorta: 3 1 (15-6, 15-7, 10-15, 15-8).
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle