22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 KASIM 1991 HABERLER CUMHURÎYET/7 Dışişleri Bakanlığı, Libya Devlet BaşkanCndan "Albay Kaddafı" şeklinde söz etti Ânkara'dan Kaddafi'ye sert tepkiTürk Dışişleri Sözcüsü Filiz Dinçmen, Libya liderinin, "PKK'nın elebaşısını muhatap almasmm, kendisinin terorizmle ilişkisi olduğu yolunda uluslararası camiada mevcut çeşitli iddiaları boşa çıkarma çabalarına ters düştüğünü" açıkladı. Libya'nın PKK eylemlerine arka çıkmasının tahrikkâr bir nitelik taşıdığı, PKK ile Irak Kürtlerini aynı kefeye koymasınm çarpık bir düşünce olduğu belirtildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Ankara, Libya lideri Muammer Kaddafı'nin Türk Silahlı Kuvvetleri- nin (TSK) sınır ötesi operasyonu konusund*aki açıkla- malannı sert bir dille kmadı. Dışişleri Bakanbğı Söz- cüsü Büyükelçi Filiz Dinçmen, "Albay Kaddafi" ola- rak söz ettiği Libya liderinin "PKK'nın elebaşısını mu- hatap aJmasının, kendisinin terorizmle ilişkisi olduğu yolunda uluslararası camiada mevcut çeşitli iddialan boşa çıkarma çabalanna ters düştüğünü" açıkladı. Lib- ya'nın Ankara Buyukelçisi de dün Dışişleri Bakanlığı'na çağrılarak "protesto" edildi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Filiz Dinçmen, haftalık basın toplantısında yaptığı açıklamada, Libya lideri Muammer Kaddafı'nin sınır ötesi harekâlına ilişkin me- sajlannı kınadı. Dinçmen, Libya liderinin "Türkiye aleyhine haksız, yersiz ve kabul edüemez" unsurlan içe- ren mesajlan nedeniyle Libya'nın Ankara Büyükelçisi 4Ahmed El Trasi'nin bakanlığa davet edilerek sözlü pro- rekât konusundaki mesajlan, iilltcıni? aleyhine haksız, testoda bulunulduğunu açıkladı. Kaddafi'nin PKK li- yersiz ve kabul edilemez isoadlar içermekte ve tahrik- derini muhatap alarak kendisine bir mesaj gönderme- kâr bir nitelik taşunaktadır. Libya liderinin bu çerçe- si üzerinde durularak, bu tür beyanlann devarru halinde vede, kanlı teror örgütü PKK'nın eiebaşısını da muha- "ilişkileri yeniden değerlendirmek durumunda tap alarak kendisine bir mesaj göndermesi ve caniya- kaunacağının" belirtildiğini anlattı. ne PKK eylemlerini kınamak yerine bu terör olaylan- Libya lideri Muammer Kaddafı, Türk Silahlı Kuv- na arka çıkması, sadece Türkiye'ye karşı bir tutorn teş- vetleri'nin Kuzey Irak'ta gerçekleştirdiği operasyon sı- kil etmekle kalmamakta, aynı zamanda terorizmle iliş- rasmda "sivillerin ve çocuklann öldürüldüğü"nü id- kisi olduğu yolunda uluslararası camiada mevcut çe- dia etmiş, bu konudaki bir mektubun da Cumhurbaş- şitli iddialan boşa çıkarma çabalanna da ters düşmek- kanı Turgut Özal'a gönderildiği bildirilmişti. tedir." Dinçmen Albay Kaddafi'nin PKK ile Irak Büyükelçi Dinçmen, "sözcü" sıfatıyla yaptığı ilk haf- Kürtlerini aynı kefeye koymasını da eleştirerek "Bu, ta- tahk basın toplantısında Kaddafi'yi eleştirirken "sert" rafımızdan çarpık bir düşünce olarak nitetendirilmek- bir üslup kullandı. Dinçmen şöyle dedi: tedir" diye konuştu. "Albay Kaddafi'nin, Türkiye"nin Güneydoğu Anado- Libya'nın Ankara Büyükelçisi dün Dışişleri Bakan- lu'da ve Kuzey Irak'ta Türkiye sınınna komşu bolge- Uğı'na çağrılarak kendisine "sözlü" bir protesto me- lerde PKK mensubu teröristiere karşı gjriştigi askeri ha- sajı iletildi. Kürt liderBarzani: Türkiye ile savaşabiliriz KDP lideri Barzani, "Hava saldırılannı engelleyemeyiz ancak karadan girişilecek her türlü saldırıya karşı savaşınz" dedi. Barzani, Cumhurbaşkanı Özal ile ordu arasında görüş ayrılığı olduğunu ve Türk ordusunun bağımsız hareket ettiğini söyledi. SELEHADDtN (Reuter) — Irak Kürt Demokratik Partisi (KDP) lideri Mesut Barzani, Türkiye'nin ayrüıkçı PKK ge- rillalarına karşı giriştiği sınır ötesi harekâtta Kuzey Irak'ta- ki Kürt köylerini de bombala- dığını öne sürdü ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) karadan girişeceği saldırüara karşıhk ve- receklerini söyledi. Barzani, Cumhurbaşkanı Turgnt Özal ile TSK arasında görüş ayrılığı bulunduğunu ve Türk ordusu- nun bağımsız davrandığını id- dia etti. llımlı olarak tanınan KDP li- deri, Selehaddin kentindeki parti merkezinde Reuter'a ön- ceki gün verdiği demeçte, Türkiye'nin Iraklı Kürtleri Türkiye'deki Küıtlere karşı kış- kırtmaya çalısüğını öne sürürek Ankara'yı "ikilr oynamakla" suçladı. Türkiye'nin kendi köylerine yönelik saldınlanna karşı sava- caklarını söyleyen Barzani, "Hava saldınlannı engelleye- meyiz. Ancak karadan girişile- cek her türlü sahhnya karşı sa- vaşmz ve kendümzi savunuroz. Türkler bDmetüer ki, eğer ister- sek onlara karşı Türkije için- de karadan bir çok şey yapabi- Hriz. Biz Irak ordusuna ve kim- yasal saldırüara karşı savaşük. Türkiye'nin birkaç savaş uca- gı bizi korkutmuyor" diye ko- nuştu. KDP lideri, Kuzey Irak'ta oluştunılacak özerk Kürt böl- gesinin, Türkiye'de benzer bir çözüm dayatma konusunda PKK'yı cesaretlendirmesinden korkan Ankara'nın, Kürtlerle Saddam Hüseyin yönetimi ara- sında sürdürülen görüşmeleri sabote etmeye çalıştığını öne sürdü. Barzani, "Eğer Türkler bu tür saldınlarla özerklik ko- nusundaki tutumumuzu degiş- tjrmemizi sağbyacaldanna ina- nıyoriarsa yanılıyorlar" dedi. Son sınır ötesi harekâtın ge- çen hafta sonunda yapıldığını hatırlatan Barzani, Cumhur- baskanı özal'ın bir temsilcisi- nin, 19 ekimde kendisine Irak Kürdistaru'na yönelik saldınla- nn durdurulacağmı söylediğini, ancak Türk ordusunun bağım- sız hareket ettiğini öne sürdü. Barzani, "Sayın Özal ve ekibi- nin bu konuda Türk ordusu ile fikir birliği içinde olmadığını biliyorum. Ancak Türkiye'de yönetim ile ordu arasında bir anlaşmazlık olsa bile bunun masum kurbanlan Iraklı Kürt- ler olmamalı" dedi. KDP'nin başhca rakibi olan Kürdistan Yurtsever Birliği (KYB) lideri Celal Talabani'yi de Ankara'da yaptığı görüşme- ler nedeniyle sert bir dille eleş- tiren Barzani, "Türklerin bu son saldınlanndan sonra bir Kfirt liderinin Türkiye'ye gidip bükumet yetkilileriyle görüş- mesi utanç vericidir" dedi. Genelkurmay: Sivil hedefler vundmach 'Hedef, K.Irak halkı değiT1992 ilkbahanna kadar Güneydoğu'daki tüm birlikler komando timleri ile yenilenecek. Yeni bir muhabere sistemi kurulacak. Bölge, çok sayıda helikopterle takviye edilerek gereksiz sınır karakolları kapatılacak. EVREN DEĞER ANKARA — Genelkurmay Başkanlığı, KDP lideri Mesut Buzani'nin ve diğer Kürt lider- lerin iddialan üzerine bölgede incelemeler yapan teknik heye- tin gözlemlerinin "sivil bedef- lerin vurulmadığını kanıtla- dıgını" bildirdi. "Kuzey Irak'- ta toplu sivil yerteşim merkez- lcrinin hiçbir sekilde hedef aluunadığım" açıklayan Dışiş- leri Bakanlığı da Barzani'nin PKK: 3 er elimizde Haber Merkezi — Hakkâri'- nin Çınarlı ve Çayırlı köyü jan- darma karakollanna yapılan baskın sırasında kaybolan üç erin PKK'nın elinde olduklan öne sürüldü. Batman'da biri koy muhtan iki kişi öldürüldü. Erzincan'ın Kemah ilçesinde ise karayolunu kesen teröristler, TEK'e ait bir pikap ile karayol- lannın iki aracını yaktılar. PKK Avrupa Temsilciliği'n- den yapılan açıklamada Çayırlı ve Çınarlı jandarma karakolla- nna 25 ekimde yapılan ve 17 erin şehit olmasıyla sonuçlanan baskında kayıp olan jandarma onbaşı Eyüp Karabaş ve erler Şenol Oran ile Şeref Önder'in PKK tarafından alıkonulduğu öne sürüldü. Batman'ın Gercüş ilçesine bağh Çalışkan köyü muhtan Şerif Ferhan ile Poyraz köyün- den Celal Demir adlı kişiler otogardan çıkarlarken PKK'lı olduğu öne sürülen 25 yaşlann- da bir kişinin silahlı saldırısına ugradılar. Açılan ateş sonucu Şerif Fennan ile Celal Demir olay yerinde yaşamlannı yitir- diler. Olaydan sonra kaçan sal- dırganın yakalanabilmesi için operasyon sürdürülüyor. Ankara'daki temsilcisini çekme karannı, "KDP'nin irtibat gö- revlisi istediği zaman gidebilir. Bizim açımızdan sakıncalı değil" şeklinde değerlendirdi. Genelkurmay'dan üst düzey kaynaklar, bombalandığı iddia edilen Barzan köyünün, Türk uçaklannın gittiği hedefin 13 kilometre güneyinde olduğunu, bölgeye giden teknik heyetin de köyde tek bir kadın ya da ço- cuk bulunmadığını saptadığını söyledi. Bu arada son değerlendirme- lerin ardından, bölgedeki sınır karakollannın azaltılmasının planlandığı, 1992 ilkbahanna kadar da bölgedeki tüm birlik- lerin komando timleri ile yeni- leneceği öğrenildi. Askeri kay- naklar, bölgedeki yenilikler hakkında şu bilgiyi verdiler: Emir-komutayı ve birUklerin ulaştırma sistemini kolaylaştır- mak amacıyla bir muhabere sistemi oluştunılacak. Yeni tel- siz sistemi ile bilgiler açık gö- rüşme sistemi ile değil, kripto- lama ile gönderilecek. Gereksiz tüm sınır karakollan kapatıla- rak yerine seyyar birlikler oluş- turulacak. Bölgeye çok sayıda helikopter takviyesi yapılacak. Dışişleri Bakanlığı'ndan dün yapılan açıklamada da Kuzey Irak'ta inceleme yapan teknik heyetin raporlanna göre sivil yerleşim merkezlerinin hiçbir sekilde hedef ahrunadığının saptandıgı bildirildi. Açıklama- da, "Türk milleti ydlardır sılan- ü içinde yaşayan bölge halkına karsı her zaman dostane duy- gabr besiemiştir ve bu hisleri- •i kendi olanakhuiaı zorlaya- rak bölgeye yapbgı ve yapmak- ta oMugû insani yardunlarla kaaıtlanuştır. Türk milletinin MUge halkından beklediği tek karşınk, PKK terör örgütünü topraklaruıda banndınnama- V denildi. Bonn, herhangi bir ambargo girişiminin sözkonusu olmadığını belirtti Türkiye'ye yardun şartsızAlman Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Pfeiffer, Türkiye'ye yapılan savunma yardımının şimdiye kadar hiçbir şarta bağlanmadığını, zırhlı araçların Güneydoğu'da kullanılmaması yolunda bir şerhin söz konusu olmadığını belirtti. DİLEK ZAPTÇIOĞLU BERIİN — Türkiye'ye "Gü- neydofu Anadolu'da kullanıl- maması" şerhiyle silah yardımı yapıldığı şeklindeki iddia Al- man makamlan tarafından ya- lanlandı. Alman Savunma Ba- kanlığı, Türkiye'ye "BTR-60" tipi zırhlı araç yardımı yapıldı- ğını doğruladı, ancak "bunbuin Güneydoğu Anadolu'da kulla- nılmaması yolunda bir şerhin söz konusu olmadığını" bildir- di. DışişleriBakanlığı Sözcüsü Pfeiffer de Oımhuriyet'e verdi- ği demeçte "Türkiye'ye savun- ma yardımı yapılmaktadır. Ama yardun şimdiye kadar hiç- bir şarta baglanmadı. Eğer böy- le bir şart Türk hükümetine ile- tildi ise bundan dbette haberi- miz olurdu" dedi. Almanya, bu yolda bir uya- Ankaniy Türk-Alman dostluğuna zarar verecek uygulamalan kınadı PKK vizesi ilişkilere zarar verir ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Al- manya'mn, Türkiye'ye sağladığı askeri malzemelerin Güneydoğu Anadolu'da kul- larulmamasıru istediği yolundaki haberler, Ankara-Bonn üişkilerindeki "PKK gölge- sl"nin sünnesine yol açarken Dışişleri Ba- kanlığı, Almanya'nın son girişimleri konu- sunda "destekleyici" nitelikte bir açıkla- ma yaptı. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Bü- yükelçi Filiz Dinçmen, Almanya'nın Tür- kiye'ye silah satışına "Güneydoğu'da kul- lanmama koşulu" getireceğine ilişkin ha- berleri "doğrulayacak durumda olmadığını" söyledi. Dinçmen aynca, Al- manya'nın PKK'yı kınamaya yönelik iki ayn açıklamasına da dikkat çekerek "Fe- deral Dışişleri yetkilüerinin yapnuş olduk- lan bu açıklamalar tarafımızdan hassasi- yetie izlenmektedir" dedi. Sözcü Dinçmen haftalık basın toplantı- sında, Almanya ile ilişkilerdeki "Güneydoğu" boyutuna geniş yer verdi. Dinçmen, son zamanlarda basmda, Türki- ye'nin güneydoğusuna gidecek turistlerin PKK'dan izin almalan ve Köln Sanayi ve Ticaret Odası'nın bu çerçevedeki duyuru- su konusunda haberler yer aldığına dikkat çekerek, bu konuda Türkiye'nin Alman- ya nezdinde girişimde bulunduğunu açık- ladı. Türkiye'nin Bonn Büyükelçisi Onur öymen'in Ahnan Federal Dışişleri yetki- lilerine, "Uluslararası hukuka aykın nite- likteki 'PKK vizesi' uygulamasının Türk- Alman dostluğuna zarar verecek boyutta olduğunu" belirterek gerekli önlemlerir- alınması çağnsında bulunduğunu bildiren Dinçmen şöyle konuştu: "Federal Dışişleri yetkilieri, Almanya'- nın terorizme karşı olduğunu vurgulaya- rmk büyükelçimizin görüşlerine kankiıkla- nnı ifade etmişler ve bu konuda OgUi Al- man makamlan ile koordine ederek gere- ken tadbuierin alınacagını bildinnişlerdir. Öte yandan Federal Dışişleri sözcüsünün, PKK'nın son saldınsını nefretle kınadığı ve Türkiye'nin bu terörist örgüte karşılık verme hakkını haiz olduğuna işaret ettiği öğrenilmiştir." Dinçmen, Almanya'nın "PKK vizesi" girişimine karşı kesin bir tavir alarak bu konuda gerekli işlemlerin yapılacağmı bil- dirdiğini de kaydetti. Dinçmen, "silah ambargosn" konusunda kendilerinde bü- gi bulunmadığını belirterek "Bu haberle- ri teyit edecek durumda değilim" dedi. nyı ancak diplomatik kanallar- dan, Ankara'daki büyükelçiliği aracıhğıyla Türkiye'ye iletebili- yor. Ankara Alman Büyükelçi- liği Basın Ataşesi LJndner de el- çiliğin böyle bir şarttan haberi olmadığını açıkladı ve iddiayı yalanladı. Türkiye ile Almanya arasın- da diplomatik krize yol açabi- lecek önemdeki iddia konusun- da Savunma Bakanlığı Basın Sözcüsü Üsteğmen Vogt dün Cumhuriyet'e şu bilgiyi verdi: "Türkiye, NATO kapsamın- da yakın bir ortağımızdır. Eski Demokratik Alman ordusuna ait BTR-60 tipi nrhlı araçlan Türkiye'ye verdik. Bu, Türkiye Cumhuriyeti SUahh Kuvvetleri'- ne yapünuş olağan ve yasal bir yardun kapsamında gerçekleş- miştir. Zırhlı araçlann düzenli ordu tarafından Türkiye içinde Türkiye Cumhuriyeti'nin sa- vunmasında nasıl kullanılacağı- nı tayin etmek bize duşmez. Bunlann Güneydoğu Anadolu'- da kullanılmaması yolunda bir şerb koyduğumuz iddiası doğru değildir." Savunma Bakanlığı Sözcüsü BTR-60 tipi zarhlı araçlann 10 asker taşıma kapasiteli olduğu- nu ve "hafif panzer" kategori- sine girdiğini söyledi. Almanya, savunma yardımı yaptığı bazı ülkelere "şerh" ko- yabilir. Almanya daha önce Su- udi Arabistan'a silah yardımın- da bulunurken "silahlann îsra- il'e karşı kullaruünaması" yo- lunda bir şart koşmuştu. Yine silah yardımı yapılan bazı ülke- îere, örneğin Güney Amerika ülkelerine "silahlan üçüncü bir ülkeye ve kriz bölgelerine sevk- etmeme" şartı koşuluyor. Silah yardımı belli bir şarta bağJandığında buna Savunma Bakanlığı ile Meclis Savunma Komisyonu karar veriyorlar. Ankara'daki Alman Büyü- kelçiliği Basın Ataşesi Lindner, basında çıkan iddiadan duyduk- lan üzüntüyü dile getirdi ve Ku- zey Irak'taki operasyonlar ne- deniyle yaptıklan basın açıkla- malannda "her zaman dikkatli bir dil kullanmaya özen göster- diklerini" vurguladı. Basın ata- şesi, Almanya'nın bu operas- yonlarda sivil halka zarar veril- mesini istemediğini vurguladı. Öte yandan Kuzey Irak'taki son operasyonlar Alman televiz- yon, radyo ve basınında geniş biçimde işlenmeye devam edi- yor. Alman televizyonunun ha- ber programı "Tagesschau"da önceki akşam Kuzey Irak'taki operasyon bölgesinden görüntü- ler ekrana getırildi. Hava akın- lanyla yaraiarup hastaneye kal- dınlan çocuk ve kadınlann gös- terildiği programda, arazideki boş napalm bombası künyeleri de ekrana geldi. Türkiye'nin Kuzey Irak'ta köyleri napalm ile bombaladığı iddia ediliyor. Ek- rana gelen ve bariz biçimde gö- rülen napalm bombalan Alman kamuoyunda "sivil halkın bi- linçli olarak kimyasal silahla bombalandığı" izlenimini yara- tıyor. Napalm, AJman kamuo- yunda Vietnam'ı ve Halepçe'yi çağnştınyor. Kuzey Irak\a Saddam korkusuIrak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'in hafta başında Arap asıllılara yaptığı "ülkeye geri dön" çağrısı bölgede yeniden tedirginliğe yol açıyor. VEDAT YENERER DOHUK — Irak Devlet Baş- kanı Saddam Hüseyin'in Kuzey Irak'ta yaşayan tüm Arap asıllı savaşanlara yaptığı "Geri dön" çağnsı Araplar arasında kaygı yaratıyor. Ailesi Irak ordusu- nun kontrolü altında bulundu- ğu yerlerde olanlar geri dönme- ye hazırlanıyor. Irak KDP Söz- cüsü ve Politbüro üyesi Fadıl Mutni Dohuk'taki parti merke- zinde konuyla ilgüi bilgi vermcyi reddederek "Türk uçaklan Irak'taki Kürt halkını bombalı- yor. Bu nedenle hiçbir Türk ga- zeteciye açıklama yapmayaca- ğım" dedi. Hafta başında Saddam Hüse- yin'in yaptığı "geri dön" çağ- nsı Buieşik KürdisUn Cepbesi sınırları içinde yaşayan Arap asühlar arasında tedirginliğe yol açtı. Zaho, Dohuk ve Amadiye ile Süleymaniye'de çalışan Arap doktor, poüs, elektrik teknisye- ni, öğretmen, petrol istasyonu müdürlerinin bir kısmı 'geri dön' cağnsına olumsuz yanıt ve- rirken diğer bir kısmı da aile ve yakınlanrun can güvenüği nede- niyle geri döneceklerini belirti- yorlar. Dohuk Devlet Hastanesi'nde görevli 50'ye yakın Arap asıllı 12 ekim tarihinde 12 bin nüfuslu Sheladiza'ya atılan 4 bombadan geriye kalan parçalar çocuklann oyuncakları haline geldi. Sbeladiza Caraisi'nin hemen yanın- da bulunan Hüseyin Şakir adlı Irak vatandaşına ait evin bir köşesine isabet eden bomba evin bahçe duvaruu tahrip ederken caminin duvariannda da yanık izieri bırakmış. Bir gazetednin kasabaya geldiğini gören gözüyaşlı bir ihtiyar diger boat- banın düştüğu veri göstererek "Benim oglum tam burada öldii" söderini devam- lı olarak tekrarladı. Kimilerinin hatıra olarak evlerinin duvarianna bomba parçalannı astıklan dikkat çekiyor. sağlık personelinden Dr. Hema Fuat bu çağnya isteyenin olum- lu cevap vermekte serbest oldu- ğunu belirterek "Biz burada 7 yıknr yaşryor ve çahşı>oruz. As- len Bağdatl olmamıza karşın ge- ri dönmeyeceğiz" dedi. Aynı hastanede görevli ve gerçek adını 'Saddam korkusn' nedeniyle açıklamak istemeye- rek "Neda Ahmet" adını veren bir doktor geri dönme karanrun kocasının vereceğini, ailesinin Musul'da olduğunu belirterek şunları söyledi: "Saddam eğer geri dönmezsek ailelerimize za- rar verebilir. Aynca geri dön- mememiz durumunda ayuklan- mızın kesilecegini söylemişti. Para önemli değil, ama Irak kontrolü altındald topraklarda kalan ailelerimize zarar verebi- lirler." Dohuk'taki bir benzin istas- yonundan sorumlu Arap Sadık Tank ise geri dönmek konusun- da henüz bir karar vermediğini söyleyerek "Saddam çılgın bir adam, ne planlayıp, ne yapaca- ğı anlaşümıyor. Ailem Faida'- da. Belki dönebilirim" şeklinde konusuyor. Kürdistan Yurtsever Birliği (KYB) Dohuk Politbüro üyesi ve Zaho Sorumlusu Arif Rüşdi Saddam'ın çağnsının Bağdat'- taki görüşmelerin iyi gitmediği anlamına geldiğine işaret ederek "Kürtfere yeni baskı poütikabui başlabyoriar" dedi. ABD Savunma Bakan Yardımcısı Wolfowitz' Ifeniyönetim, Özalkadar gözüpekolmalı ABD Savunma Bakan Yardımcısı Wolfowitz Türk-Amerikan İş Konseyi'nde yaptığı konuşmada, Türkiye'de kurulacak yeni hükümetin Özal yönetimi kadar ABD ile işbirliğinden yana olmasını beklediklerini söyledi. ŞEBNEM ATtYAS NEW YORK — ABD Savun- ma Bakan Yardımcısı Paul Dun- des Wolfowitz, Türk-Amerikan Iş Konseyi'nin New York'ta dü- zenlenen yıllık toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye'de kurulacak yeni hükümetin özal yönetimi kadar ABD ile işbirli- ğinden yana olacağı beklentisi içinde olduklannı dile getirdi. Körfez sayaşı sırasında iki ülke arasmdaki işbirliğinin "ortak çı- karlardao kaynaklandığım" vurgulayan \Volfowitz, Cumhur- başkam Turgut Özal'ın ABD ile işbirliğindeki tutumunu "gözüpek" olarak nitelendirdi ve "Yeni getenler Sayın Özal ka- dar gözüpek olmayabilir, ancak Türklerin en önemli özelliğinin gözüpeklik olduğunu biliyoruz" dedi. Irak'ın toprak bütünlüğü- nü Türkiye'nin güvenh'ğini dü- şündükleri için savunduklannı kaydeden Wolfowitz, Ankara- mn PKK'ya karşı tutumunu des- teklediklerini belirtti New York'ta önceki gün baş- layan ve iki gün devam eden Türk-Amerikan Iş Konseyi top- lantısına Amerikan Dışişleri ve Savunma Bakanlığı yetkilüeri- nin yanı sıra çoğunluğu savun- ma sanayi temsilcisi çok sayıda Amerikalı işadamı ve Türk işa- damları katıldı. Toplantıda Amerikan Dışişleri ve Savunma Bakanlığı yetkilileri, Körfez sa- vaşında yaşanan Türkiye-ABD yakınlaşmasının kurumsallaştı- rılması gereğini vurguladılar. Yetkililer stratejik işbirliğinin kurumsallaşmasının sadece Or- tadoğu için değil, önümüzdeki on yüı beUrleyecek Sovyetler Birliği'ndeki istikrarsız ortamın gereği olduğunu kaydettiler. Türk-Amerikan tş Konseyi toplantısında "ABD-Türkiye stratejik ilişkisi" üzerine konu- şan \Volfowitz, daha sonra ga- zetecilerin sorulannı cevaplandı- nrken PKK'yı "terörist" olarak nitelendirdi ve Amerikan hükü- metinin bu konuda Türkiye'nin tutumunu desteklediğini vurgu- ladı. Wolfowitz "Bu yöndeki po- Utikamızda bir değişiklik yok- tur. Biz Irak'ta toprak bütünlü- ğünü savunurken Saddam Hn- seyin'e iyilik olsun diye savun- madık. Türkiye'nin güvenliğini düşündüğümüz için bu politika- yı savunduk" şeklinde konuştu. Wolfowitz ABD Dışişleri Baka- nı James Baker'ın Suriye ile te- maslarında terörizm konusunu dile getirirken Türkiye'ye yöne- lik terorizmden de söz ettiğini ileri sürdü. Baker'ın bir sonuç alamadığını söyleyen Wolfowitz Amerikalı rehineler sorununun halen çözülmediğini hatırlattı. Wolfowitz iş konseyinde yap- tığı konuşmada da "Körfez kri- zi sırasında pekişen Türk- Amerikan işbirliğinin güçlene- rek devam etmesi" beklentisini vurguladı. Wolfowitz konuşması sırasında halen Türkiye'de "hu- zur saglamak operasyonu" ne- deniyle bulunan Amerikan bir- liğinin, sadece Ortadoğu'daki is- tikrarsız ortam nedeniyle değil, aynı zamanda "Sovyetler Birii- ği'ndeki belirsizlik nedeniyle" bölgede kaldıklannı söyledi. Wolfowitz Türkiye|yi ABD ile daha yakın işbirliğine davet et- ti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle