17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16 EKİM 1991 EKONOMİ CUMHURİYET/13 Emisyon 24.5 trilyon • ANKARA (AA) — Piyasadaki kâğıt para miktarı, dün 24 trilyon 533.3 milyar lirayla rekor düzeye ulaştı. Emisyon hacmiride bir günlük artış 2 trilyon 6.3 milyar lira oldu. Dün yapılan maaş ödemelerinin etkisiyle hızla tırmanan piyasadaki kâğıt para miktan, 11 ekimde 22 trilyon 527 milyar lira düzeyinde bulunuyordu. Yeni bütçe • ANKARA (AA) — 1992 mali yılı bütçe yasa tasansı bugün TBMM Başkanlığı'na sunulacak. Maliye ve Gümrük Bakanı Adnan Kahveci, tstanbul Defterdarlığı'nda yapacağı basın toplantısında, 1992 mali yılı bütçesine ilişkin açıklamalarda bulunacak. Büyüme hızının ytizde 5, enflasyon oranının da yüzde 55 olarak hedeflendiği 1992 yılında, bütçe büytlklüğü 198 trilyon lira olarak öngörüldü. Ekonomide çevre bilinci • Ekonomi Servisi — Yabancı Sennaye Koordinasyon Derneği (YASED), "Ekonomik Büyüme ve Çevre Korunması" konusunda düzenlediği yanşmada derece alan incelemeleri bir kitapta topladı. Bu yıl dördüncüsü gerçekleştirilen inceleme yanşmasına yükseköğrenim kunımlarından 23 incelemenin katıldığı bildirildi. BCONOMIK BUYUME ve ÇEVRE KORUNMASI Egitim-İş davası • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) — Eğitim-lş Sendikası'mn kapatılması istemiyle Ankara Valiliği'nin açtığı davada karar, 20 kasım tarihinde verilecek. Mahkeme, "esas hakkındaki" kararla birlikte sendikanın genel kurulunu yapmasını engelleyen 8. Iş Mahkemesi'nin verdiği "ihtiyati tedbir" karanm da sonuca bağlayacak. Tazminatlar knMmlmıyor • ANKARA (ANKA) — Hükümet, tazminat ve ek ödemeleri kaldıran karannda geri adun attı. Temmuz ayında kaldınlan adalet hizmetleri tazminatı ile Maliye ve Gümrük Bakanhğı çalışanlanna yapılan ek ödemeler yeniden getirildi. KISA KISA • YAŞAR Holding'e bağh Türk Tuborg, Tuborg Gold'u 50 cl'lik kutularda satacağını açıkladı. Tuborg Gold daha önce 33 cl'lik kutularda satılıyordu. • DEİK, Türk- y ***«.. Sovyet Iş Konseyi f^B^^i ile Kazakistan j B Ş ' Cumhuriyeti \J^~j> arasında imzalanan ^ » « » ^ Niyet Protokolü çerçevesinde Türkiye'ye gelen 15 Kazak yöneticiyi ağarhyor. Eylül ayı içinde 2 haftalık kurs ve eğitim gören Kazak yöneticüere, geçen cuma sertifika dağıtıldı. • < m ^ M •GEDİK Holding'e bağh Gedik Menkul Değerler'in 5 milyar lira sermaye ile kunılduğu bildirildi. • MİKROYAZILIM, yazılım distribütörlerinden Mikrografx'ın, önümüzdeki ay piyasaya Windows Draw adh yeni bir çizim programı süreceğini açıkladı. • TETRA PAK'ın, sıvı gıda paketlemesinde ürün dizaynı seminerinde, ürünlerin ambalaj dizaymnın tüketicinin beğenisini kazanacak şekilde tasarlanması konusu görüşüldü. • TOSHIBA, 3.7 kg ağırhğında T1200XE 'notebook PC ürettiğini açıkladı. .._,.- Yeni "^' bilgisayarın fıyaü 556 bin Japon Yeni (yaklaşık 20 milyon 500 bin lira) Finanskıdüp'te seçim sonrası ekonomide beklentiler tartışüdı Oncelik enflasyonaEkonomi Servisi— Seçim sonrasında Türkiye'yi kısa vade- de enflasyonun düşürülmesi ve ekonomide istikrann sağlanma- sı, devletin küçülmesi, kaybedi- len sanayileşme temposunun ye- niden tutturulması ve rekabet gücünün artünlması sorunları bekliyor. Finanskulüp'ün aylık olağan toplantısında konusan Prof. Dr. Taner Berksoy, Vestel Şirketler Gnıbu Başkanı Tahsin Karan ve Sabancı Holding yöneticisi ekonomist-yazar Giingör Uras "ekonomide seçim sonrası bekkntileri" tartıştılar. Ekonomide Türkiye'yi kısa vadede enflasyonun kontrol al- tına alınması, uzun vadede "sa- nayileşme temposunun yeniden yakalanması" sorunlarının bek- lediğini anlatan Taner Berksoy, enflasyonun düşürülmesi için öncelikle harcamalann kısılması ve kamu gelirlerinin arttınlma- sı gerektiğine işaret etti. Berksoy, seçim öncesi bol vaatlerde bulu- nan partilerin kasalarından se- çim sonrası vergi paketi çıkaca- ğını kaydederek "Eger 15 ay içinde yatınm harcamalannı yan yanya kısıp vergi gelirlerini de yüzde 20 oranında artürabilirse- niz yüzde 80'e kadar ormanacak enflasyonu yüzde 35-38 oranına çekebilirsiniz. Ondan sonraki iiç yıl içinde de kamu açıklannı miUi getirin yüzde 3 diizeyine in- direbiürseoiz besind yılda ancak Berksov Karan yüzde 15 enflasyon oranına ulasabilirsiniz" dedi. Berksoy, bunun her şeyden önce "siyasi tercihten" geçtiğini vurguladı. Prof. Dr. Taner Berksoy, se- çim sonrasında ekonomiyi bek- leyen ikinci büyük önemli soru- nun, 1980*li yıllarda kaybedilen "sanayileşme temposunun yeni- den kazanılması" olacağım vur- guladı. Taner Berksoy, sanayide teknoloji yenilenmesi ve yeni ya- tırımlara gidilemediği takdirde Türkiye'nin rekabet gucünü yi- Uras tireceğini sözlerine ekledi. Vestel Şirketler Gnıbu Başka- ru Tahsin Karan, seçim sonrasın- da en önemli ekonomik sorun olarak enflasyonla birlikte deva- lüasyonu gördüklerini belirtti. Karan, kavnaklann kıtlığından dolayı devalüasyonun ekonomi- yi baskı altına aldığmı belirterek "Sanayinin bugünkü sıkıntısın- da devalüasyonun önemli payı var. Devalüasyon, enflasyon ka- dar bizim için önemlidir" dedi. Tahsin Karan, yüzde 30'lar dü- Finansçılar ANAPTı çıktı Önceki akşam Finansku- lüp'ün The Marmara Oteli'n- deki toplantısına katılanlar arasında yapılan seçim anke- tinden ANAP çıkü. Çok az sa- yıda gazetecinin de yer aldığı 82 oyun dağılımından ANAP'a 29, SHP'ye 21, DYP'ye 17, RP'ye 4, DSP'ye 1, bağımsız 1 oy çıkarken 8 oy boş çıktı. Buna göre oy oran- ları dağılımı da şöyle açıklan- dı: ANAP yüzde 35, SHP yüz- de 26, DYP yüzde 21, RP'yüz- de 5, DSP, SP ve bağımsız yüz- de l'er ve boş yüzde 10. Uç bankaya daha izinHükümet seçimebeş gün kala üç bankaya daha kuruluş izni verdi. Tatlıcıların bankası Tatbank'ın da yer aldığı üç banka ile kuruluş izni alan banka sayısı sekize yükseldi. Ekonomi Servisi — Bakanlar Kurulu, geçen hafta kuruluşu- nu onayladığı 5 bankarun ardın- dan, dün 3 bankaya daha kuru- luş izni verdi. Bakanlar Kuru- lu'nun kuruluşuna izin verdiği bankalar arasında daha önce yer almayan Salih Tatlıcı'ya ait Tatbank da yer aldı. Yatınm bankası olarak faali- yet gösterecek Tatbank'ın yanı sıra Bank Indosuez ve Bank Of Bahrain and Kuwait'in de ano- nim şirket olarak kurulmasına ve şube açmasına izin verildi. Böylece 3 yılı aşkın süredir Türkiye'de yeni bir banka ku- rulması için izin vermeyen Ba- kanlar Kurulu'nun, seçim önce- si son 1 hafta içinde kuruluşu- nu onayladığı banka sayısı 8'e ulaşü. Bakanlar Kurulu 10 ekim tarihli Resmi Gazete'de yayım- lanan kararıyla Reşat ve Hasan Karamehmetler'in Park Yatınm Bankası'na, Halis Toprak'a ait Toprak Bank'a, Aydın Doğan'a ait Alternatif Bank'a, Mustafa Süzer'e ait Konut Endüstri ve Ticaret Bankası'na ve îbrahim Betil'e ait Bank Ekspres'e izin vermişti. Diğer 5 banka ile birlikte baş- vuruda bulunduğu halde kunı- luşu daha önce onaylanmayan Tat Yatınm Bankası, Bakanlar Kurulu'nun son karanmn ar- dından yerli sennaye ile kurulan 6'ncı yeni banka olarak yerini aldı. 50 milyar sermaye ile ku- rulan ve hisselerinin büyük bö- lümü Tatlıalar Grubu'na ait olan Tatbank'ın faaliyet alanı 'kalkınma ve yatınm bankası' olarak belirlendi. Resmi Gaze- te'de Tat bank'ın mevduat top- layamayacağı hükmü yer aldı. Türkiye'de şube olarak faali- yet gösterirken anonim şirket olarak yeniden örgütlenmeye gj- den yabancı sermayeli Bank In- dosuez ve Bank Of Bahrain and Kuwait BSC de Bakanlar Kuru- lu'ndan izin alan diğer iki ban- ka oldu. 30'ar milyar liraserma- .ye ile kurulmalanna izin verilen her iki banka da mevduat ban- kacılığı yapacak.Banklndosuez Bank Of Bahrain and Kuwait'- in 1985'ten bu yana Türkiye'de faaliyette bulunan şubelerinin ödenmiş sermayeleri ile bilanço- daki aktif ve pasif değerleri ye- ni bankaya devredilecek. PETROL-İŞ SENDİKASI BÖLGESEL TEMSİLCİLER KURULLARIMIZ VE BAŞKANLAR KURULUMUZDAN EMEKÇİ HALK YIĞINLARIMIZA ÇAĞRI "12 EYLÜL REJİMİNE SON VERELİM!" 12 Eylül rejimi sınırlı da olsa, demokrasimizi, onun yapı taşları olan insan hak ve özgürlüklerini, ekonomik ve demokratik haklarımızı, aynı anda ekmeğimizi daha da küçültülmüştür. İşçi sınıfımıza ve emekçi halkımıza çağdışı koşullarda bir yaşamı öngörmüştür. 12 Eylül rejimi yüzbinlerce insanı zindanlara doldurmuş, işkenceden geçirmiş, bas- kı ve terörle 1982 Anayasası'nı kabul ettırmiştir. Bu çağdışı anayasa doğrultusunda- ki çalışma yasalarını cuntacı generalleh eliyle yasalaştırmıştır 12 Eylül rejimi sendikalar ve işçilere olan düşmanlığını açıkça ilan etmjş, Kürt hal- kına uyguladığı insanlık dışı "Devlet Terörü" ile bir s.aykırıma varan uygulamalara girişmiştir. Kısacası 12 Eylül rejimi halkımız için işsizlik ve pahalılık, baskı ve zulüm olmuş- tur. 12 Eylül rejimine son vermenin bir yolu da bu seçimleri iyi değerlendirmek ve bu anlayıştaki partilere oy vermemekten geçmektedir. Bu yaklaşımla, bu uygulamaların sahipleri ve aynı anlayışı benimseyen siya- si partilere oy yok diyoruz. TALEPLERİMİZ 1982 Anayasası ve aynı doğrultudaki yasalar tümüyle değiştirilsin, Genel grev dahil her türlü grev hakkımız önündeki engeller kaldırılsın, İşten çıkarmalar yargı denetimine alınsın, Sendikasızlaştırma politikalarına son verilsin, Adil bir vergi reformu yapılsın, fonlar kaldırılsın, Basın özgürlüğü ve üniversite özerkliği önündeki engeller kaldırılsın, İşkencelere, olağanüstü hal uygulamastna, Anti-Terör Yasası'na son verilsin, Kürt halkı üzerindeki devlet terörüne son verilsin, Başta memurlar, tüm çalışanlara grevli sözleşmeli sendikal haklar sağlensın. ÇAĞRIMIZ Bizler bu taleplerimize ancak ve ancak tüm kurum ve kurulları ile işleyen çağdaş bir demokrasi ortamında ulaşabileceğimizin bilincindeyiz. Bugünkü ortamda, mevcut siyasi partilerin program ve vaatlerini ne ölçüde yeri- ne getirecekleri konusunda ciddi kuşkular taşımaktayız. Bundan önceki siyasi partilerin uygulamaları gelecekteki uygulamalarına ilişkin en ciddi ipuçtarıdır. Oylarımız TÜSİAD'm değil, emekçi halk yığınlarımızın talepleri- ne en yakın siyasi partilere yönlendirilmeli, ancak sorunlarımızın gerçek çözümü ise salt siyasi partilerden beklenmemelidir. Yukarıdaki taleplerimizin sendikalarımı- zın sürekli, ilkeli ve kararlı mücadelesiyle gerçekleşeceğine inanıyoruz. Bu nedenle Petrol-İş olarak başta işçi sınıfımız olmak üzere tüm emekçi hal- kımızı ve demokrasi güçlerimizi, çağdaş ve insanca bir yaşam için, önümüz- deki hedeflere ulaşabilmek için, demokrasi için, yoğun ve kapsamlı bir mücadeleyi tüm duyarlılığımızla birlikte sürdürmeye hazır olmaya çağınyoruz. PETROL-İŞ MERKEZ YÖNETİM KURULU zeyindeki bir enflasyonun eko- nomiyi rahatlatacağını belirtti. Yeni hükümetten beklentilerini iç borçlsnma yerine para basıl- ması olanağınm ölçülü bir şekil- de kullamlması, sanayinin reka- bet gücünün arttınlması için araştırma-geliştirme çalışmalan- nın teşvik edilmesi, KlT'lerin mülkiyeti ve yönetimiyle birlik- te özeÜeştirilmesi, gelir dağılımı- nın düzeltilmesi olarak sıraladı. Sabancı Holding yöneticisi, ekonomist-yazar Güngör Uras da yeni iktidann ekonomide en- kaz de\raJmayacağını savundu. Yeni iktidann ekonomiyi ya bu- günkü gibi sürdüreceğini ya da yapısal bir değişime gideceğini belirten Uras, yapısal değişimin de devletin küçültülmesinden geçtiğini vurguladi-GüngörU ras, Türkiye'de sistemin, çiftçinin, iş- çinin, özel sektörün devlet sırtm- dan para kazanmasına dayandı- nldığmı savundu. Uras şöyle ko- nuştu: "Bu nedenle toplum değişime direniyor. Hemen herkes halin- den sikiyet ediyor ama, hemen herkes de halinden memnun. Dcvktten sfit emmek berkesin hoşona gidiyor. İşçi calışmadan dununu idare ediyor. Politika- cılar bu durumdan çok mem- nun. Değişime askeıier direni- yor, üniversite direniyor. Basın halkla bütünleşmiyor. Olsun ama biraz olsun istiyoruz Tür- kiye'nin şartlan var diyoruz." Borsa birden atağa kalktı Ekonomi Servisi — Sürekli kan kaybeden borsa, "destek geliyor" söylentileri ile birden dirildi. Fiyatlar bugün ortalama yüzde 4.53 oranında artış gös- terdi. Canlanmada açığa satış- lann yasaklanmasının da etkisi olduğu belirtiliyor. Hisse senedifiyatlanndaözel- likle aybaşından bu yana mey- dana gelen düşüşlerden sonra aracı kurumların fiyatlardaki "dönöş" beklentisi dün nihayet gerçekleşti. Seansın sonlanna doğru yoğunlaşan alımlar, fiyat trendini birden yukan çekti. Ancak yoğun alımiarm T.tş Bankası'mn "destegi başlatbtı" yönündeki söylentilerden kay- naklandığı gözlendi. Iş Banka- sı'mn Eregii Demir Çelik, Çu- kurova Elektrik ve Adana Çi- mento hisse senetlerinde alıma geçtiği yönündeki haberleri se- ans salonuna hareket getirdi ve talep öteki hisse senetlerine de yansıdı. Bazı aracüar söz konusu iş- lemlerde tş Bankası'mn destek amacıyla alımlar yapmadığım ifade ederken bazdan da seçime üç seans kala desteğin küçük miktarlarda olsa bile lş Banka- sı tarafından baslatıldığını öne sürdüler. Dünkü yoğun talep karşısın- da İMKB bileşik endeksi önce- ki güne göre 114.19 puan arta- rak 2632.46'ya yükseldi. İMKB sanayi endeks 130.00 puanlık artışla 2961.10'a, İMKB mali endeksi de 87.18 puanlık artış- la 2072.31'e çıktı. Böylece sana- yi şirketlerin hisselerindeki or- talama değer artışı yüzde 4.59 olurken mali sektördeki hissele- rin değer artışı da yüzde 4.39 olarak gerçekleşti. Hodri meydan kavgasıEkonomi Servisi — DYP'nin ekonomiden sorumlu genel baş- kan yardımcısı Tansu Çiller, partilerin ekonomi kurmaylan- na yaptığı açık oturum çağrısı- na, Ekrem Pakdemirli'nin ver- diği cevabı 'demagoji', Onnr Kumbaracıbaşı'mn yaklaşımım da 'seviyesizük' olarak niteledi. Bugün gerçekleştirilmesi planlanan açık oturumla ilgili ANAP, SHP ve DSP ekonomi kurmaylanna yaptığı cağnya verilen cevaplan değerlendiren Tansu Çiller, ekonomiden so- rumlu Başbakan Yardımcısı Ek- rem Pakdemirli'nin 'televizyon- da yayımlanma koşnluyla kabhnm' şeklinde sözlerini eleş- tirdi. Daha önce, 2 özel televiz- yon kanalında da açık oturum duzenlenmesi için yaptığı çağn- lann sonuçsuz kaldığını söyle- yen Çiller, "Sayın Pakdemirli'- nin şimdi böyle bir mazeretJe tartışmadan çekinmesini dema- goji olarak değerlendiriyonım. TRT de tüm basın kuralnşlan gibi isterse bu tartışnıayı göriin- tüleyip yayımlar" dedi. Tansu Çiller'in çağnsına da- ha önce olumlu cevap veren DSP sözcüsü Husnü Kızdyalta da dün yaptığı yazıL açıklama ile bugünkü toplantıya katılaca- gını bildirdi ve "Bu tartışmayı ilk isteyen ve 7 ekimde hem Çil- ler'e hem de Sayın Pakdemirli ve Kumbaracıbaşı'ya tarüşma çagnsı için telgraflar gönderen benim. Ama kimin kimi çagır- dıgı bu aşamada fazla önem taşımıyor" görüşünü dile getir- .di. SEOMNörLARI OSMAJN ULAGAY Dört Lidere Bir Bakış (2) ANAP, DYP, DSP ve SHPUdertenni TÜSİAD'ın düzenlediği toplantılarda, Istanbul'da düzenledik- lerimitinglerde ve tetevizyonda iztedikten sonra edindiğim izlenimleriaktarmayıbugün BûlentEce^t ve Erdallnönü ile sürdürüyorum. Bu değerlendirmelerin kişiselbirerdeğertendirme olduğunud* yeniden belirtiyorum. Bülent EcevitSeçim mitingi deyince, benim gibi o gün- leri yaşamış olanlar için Bülent Ecevit'in 1970'lerdeki seçim mitinglerini anımsama- mak olanaksız. Devasa kalabalıkları nasıl da yakalar ve miting boyunca sürükler, coştu- rurdu o zamanki CHP lideri Ecevit. O hava- nın 1991 'in İstanbulunda yeniden yaratılma- sını düşünmek bile yersiz belki ama geçen hafta dört partinin istanbul'daki mitinglerini izlerken ister istemez o günleri anımsadım. DSP'nin Üsküdar meydanındaki mitingi her şeye karşın Ecevit'in eski mitinglerini en fazla hatırlatan mitingdi. Ecevit ilerleyen ya- şının fazla törpülemediği konuşma yetene- giyle kendisini dinlemeye gelen kalabalığı gene yaka- layabiliyor ve zaman zaman coşturabıliyordu. Sesininto- nu, soru-cevaplı cümleleri ve yerinde vurgulamalany- la bunu başanyordu. Konuşmasının içeriği ise belki de Sayın Ecevit'in kendine czgü ruh halini ve dünyasını yansıtıyordu. Ecevit'e göre neredeyse herkes kendisine düşman- dı ve partisinin yoluna en- geller koyuyor, başarısını gölgelemeye çalışıyordu. Kamuoyu yoklaması yapan kuruluşlar ve bunların üret- tiği sonuçlan yayımlayan basın organları düşmandı. Gazete köşelerine çörek- lenmiş "sahte aydınlar" düşmandı. SHP ve İnönü düşmandı, "sah- te solcular" düşmandı. Herhalde TRT, ikti- dar, feodal ağalar ve tekelci sermaye de DSP'yi engellemek isteyenler arasındaydı. Buntara karşı "halkçı Ec«vit" tek başına, tabii 'halkın' desteğiyle, amansız bir müca- dele veriyordu. Ecevit'in bu ruh hali sanırım TV'deki görüntüsüne de yansıdı ve herhal- de kendisine pjan kazandırmadı. Üsküdar mitinginde Ecevit'in sözleri, sık sık kalabalığm "Halkçı Ecevit" diye tempo tutmasıyla kesılıyor, Ecevit seçim otobüsü- Ecevit, dünyayı izleyen, kendine özgü vizyonunu geliştiren, daha adil ve daha güzel bir Türkiye özlemini dile getiren, insanları etkileyebilen bir politikacı. Bir lider olarak başarısını sınırlayan şey ise herhalde çok fazla kendi dünyasının insanı olması. nün üzerinde dotaşarak sözlerinin dozunu arttınyordu. Diğer liderlerin hepsi seçim oto- büslerinin üzerini dolduran kaiabalık bir par- tili grubu arasında konuşurken Ecevit'in otc- büsün üzerinde ayakta duran kimse bırak- mayarak tek başına konuşması ve zaman za- man Rahşan Hanım'ı yanına çağırması dik- kati çekiyordu. Ecevit'in kendine özgü dünyası, partisinin neler yapacağını ve nasıl yapacağım açıklar ken de ortaya çıkıyordu. "Üçlü ve güçlü ko- operatif düzeni", "öncü ve doğurgan yatı- rımlar", "Köykentler" ve "Köylüden başla- yan kalkınma", çaltşanların yönetimine ge- çirilen KİTIer hep bu dün- yanın parçalarıydı. Ecevit bunlann herbirinin dünyada örnekleri bulunduğunu be- lirtiyor ve bu gibi kurumlaş- malann devreye girmesiyle toplumun yararına işleyen bir pazar ekonomisinin ku- rulabileceğini söylüyordu ama söyledikleri benim gi- bi hayal gücü yeterti olma- yanlara pek inandırıcı gel- miyordu. Bülent Ecevit'in vaktiyle basdüşman ilan ettiği TÜSt- AD'da yapttğı konuşmada çok iyi not almamasının başlıca nedeni de yeterince inandırıcı olmamasıydı. Ecevit'in ekonominin sorun- ları konusunda yaptığı sao- tamalann birçoğu doğruydu ama pek orijinal değildi ve yeterince sindi- rilmiş izlenimini vermiyordu. Yukanda ömek- lerini verdiğim orijinal önerileri ise uygulana- bilir öneriler gibi görünmüyordu. Buna kar- şın Ecevit'in değişen dünyaya ve Türkiye'ye uyum sağlamada gösterdiği esneklik alkış- lanıyordu. Ecevit dünyayı izleyen, kendine özgü viz- yonunu geliştiren, daha adil ve daha güzel bir Türkiye özlemini dile getirerek insanlan etkileyebilen bir politikacı. Bir lider olarak ba- şarısını sınırlayan şey ise herhalde çok faz- la kendi dünyasının insanı olması. Erdal İnönüDört lider arasında benim en az tanıdığım İnönü. Düşündüm de kendisiyle ayaküstü birkaç kısa sohbetin dtşında hiç oturup ko- nuşmamışım, hiç röportaj yapmamışım. Bu- nun başlıca sorumlusu kuşkusuz ben olma- lıyım ama acaba Sayın İnönü'nün ekonomik konulara ilgisinin sınırlı kalmasının da bun- da bir payı var mı diye düşünüyorum. Erdal Bey, sanki Özal'a inat olsun diye, "Ekono- mide yapılması gerekenler kitaplarda yazar" anlayışının dışına fazla çıkamadı, bunca sü- redir liderlik koltuğunda oturmasına karşın. İnönü'yü TÜSİAD toplantısında dinlerken de bunları düşündüm. İnönü'nün okuduğu metinde bir sürü doğru göz- lem ve ilginç öneri vardı, SHP'nin dünyadaki gelis- meleri izlediği ve Türkiye'- nin bu gelişime ayak uydur- ması için bir şeyler düşün- düğü anlaşılıyordu. Ancak bu söylenenlerin yüzeysel birer değınmeden ibaret olup olmadığı yolunda beli- ren soruları gidermede İnö- nü'nün hiçbir katkısı olmu- yordu. Monoton bir sesle okuduğu metnin bitiminde sorulan soruları yanıtlarken verdiği yanıtlar, ekonomik konularda fazla derinleşme niyetinde olmadığını bir kez daha ortaya koyuyordu. Özellikle özelleştirme konu- sunda verdiği yanıt, konu- nun birçok boyutunu göz ar- dı ettiğini gösteriyor, işa- damlarından olumlu not al- masını güçleştiriyordu. Ekonomi alanında sığ kalması, bugünün dünyasında ve Türkiyesinde bir lider için bence büyük eksiklik ama Türkiye'nin bu- günkü koşullarında ekonominin her şey de- mek olmadığını da unutmamak gerekiyor. Bugün gelinen aşamada Türkiye'de temel öğeleri yerine oturmuş bir ekonomi olduğu belki söylenebilir ama gerçekten demokra- tik bir düzen için gerekli bir anayasanın bu- lunduğu söylenebilir mi? Avrupa ile bütün- leşmeyi amaçlayan bir ülkenin sahıp olması Bugün gelinen aşamada, Türkiye'de temel öğeleri yerine oturmuş bir ekonomi olduğu belki söylenebilir, ama gerçekten demokratik bir düzen için gerekli bir anayasanın bulunduğu söylenebilir mi? Bu açıdan İnönü, çok önemli bir rol oynayabilir. goreken hukuk çerçevesinin Türkiye'de bu- lunduğu, hukuk devtetinin yerteştiği söylene- bilir mi? Avrupa ile uyum sağlayacak bir de- ğerter sisteminin yaygınlaştığı söylenebilir mi? Bu açılardan inönü çok önemli bir rol oy- nayabilir gibi geliyor bana. Kendisini daha yakından tanıyanların da belirttiği gibi inönü çoğulcu demokrasiye, hukuk devletine ve bunlarla tutarlı bir değerier sistemine yürek- ten inanan bir lider. Bu konularda ödün ver- meyeceğine de inandırıyor insanı. Sanki po- litikaya atılmaktaki asıl amacının bu nokta- da odaklandığını, bu mis- yon için iktidar olmak iste- diğini hissettiriyor İnönü. Bu konuiarda en tutarlı ve ödünsüz çizgiyi izleyeceği izlenimi de veriyor. İnönü, bu konuda kendi- ni hayli geliştirmesine kar- şın, hâlâ çok iyi bir konuş- macı değil. Vurgulamalan iğreti ve yapay olmaktan kurtulamıyor. Ote yandan âdeta felsefi bir içeriği yan- sıtan kendine özgü gülûnv semesiyie, hoşgörülü ama ödünsüz tavrıyla insanlara güven verebilıyor, hatta son Sultanahmet mitinginde de görüldüğü gibi zaman za- man onlan coşturabiliyor. İnönü yetişme tarzının belir- lediği üslubuyia ve lekesiz geçmişiyle "Hesap soracağız" dediği zaman aynı sloganı kullanan diğer liderlerden çok daha inandırıcı olabiliyor; "Biz farklıyız" dediği zaman insanlar bu fark- lılığı İnönü'nün kişiliğinde hissedebiliyor. İnö- nü'nün, politika sahnesinde kişisel hırsı de- ğil bir misyonu temsil ettiğini sanırım çok kimse fark ediyor. İnönü'nün bu özeiliği belki bir lider olarak en önemli zaafını da belirtiyor. Hırsı biraz da- ha fazla olsaydı acaba politikayla daha faz- la bütünleşir, zaman zaman "olayın dışında" kalmış gibi görünmekten kurtulabilir miydi İnönü diye düşünüyorum. U yıldır maaşlarını ve tazminatlannı alamıyorlar Farglas işçisinin dramı DENİZ TOPALOĞLU On sekiz aydır maaşlan öden- meyen 235 Farglas işçisi, kara- kol aracılığıyla işverenlerine çağrıda buhınarak aileleriyle birlikte fabrika içinde bekleme- ye başladılar. "Adam geisin ne yapabüecegini açıklasın artık. Aildere, çocuklara laf anlata- maz hak geldik. Geisin duramu nasıl çözecegini anlatsın" diyor- lar. Bir yıl önce yaptığımız röpor- tajda 7 aylık maaşı ödenmeyen ve buzdolabım satmaya çahşan Derviş Volkan'a sonıyonız: "Şimdi eiinizde bir şey kaldı mı?" Volkan, "Ne kalması? Buzdolabı, radyo, televizyon, teyp hepsini sattım, alün maltm kalmadı, evi de ipotek ettim, 10 mOyon da borcum oldu" diyor. Yedi çocuğunun üçü okula gi- diyormuş. Derviş Volkan ço- cuklara ne kalem ne de dcfter alabildiğini anlatıyor. "Bir de her yıl önlük degiştiriyortar. Es- kiden bir sefer ahp 5 sene giy- duiyorduk. Bu kadar soyguncu- luk olmaz" diyerek sinirlenen Volkan, sesini iyice yükseltip neredeyse bağırarak devam edi- yor: "Sayın Cumharbaşkanı, adi seçim sistemi getirdi ki iste- digi seçilsin. Biz bu sistemi de protesto ediyoruz. Hiçbirimiz oy knllanmayacağu. Sendika- nın geürdigi hakları elimizden alan, aleyhimizdeki anayasayı da istemiyonu." On senelik iş- çi Yaşar Çakıl da buzdolabı, te- levizyonunu satmış. "Bir kat yataîım kaldı. Bugüne kadar 7 milyon borcum birikti. Her gün alacakhlann biri kapıma geli- yor" diyor. Mehmet Alcı'yı ba- bası, iki çocuğu ve kansıyla bir- likte evden atmıy Işçilerin sorunlanm anlatma- sına sinirlenen bir kadın, butün gücüyle bağırmaya başlıyor: "Ben üç ay önce kanlan götü- riin fabrikaya dedim. Kimse dinlemedi. Siz geldiniz burada oturdonuz. Bn ne hayatür? Ka- nun yoktur, hak bakbr. B f t i beyim 25 senedir bnrada tâft hakkım vermiyorlar." Fabrika bahçesindeki kadınlar "brar«" diyerek alkışlarken isciler "kak* hsm anne" diyerek boyunlaruu büküyorlar. Bu sefer kadınlu birbirleri arkasından konuşma- ya başlıyorlar. "Çocnklara def- ter, kalem alamıyoruz. ögwt- men çocuklara 'siz yetim miat* niz diyor.' 11 tane nüfusum *«r. Işcilerimizin burada koüan kc- sfldi, can verdiler. Niye hakhv nnı venniyoriar?", "Be« ba ak- şam buradayım. Hiçbir yere gK* miyorum", "3 milyon borcMl var." Bağınş, çağınşlar arasın- da ağlamaklı bir kadın sesini duyuramıyor. Yanına iyice y«k- laşmca "5 aydır Idra ödeyeai- yonrak. Ev sahibi evden atü. Dd haftadır sokakta yatıyomz. 9 çocuk, 7 nüfnsuz. ÇocuklMr okula gidiyor. Kafem yoktw, kitap yoktur" dediği duyuhı- yor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle