23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 OCAK 1991 HABERLER CUMHURİYl Erdem'den "yanıt" yok • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Yeni yıl mesajı Ue ANAP grubundan büyük tepki toplayan TBMM Başkanı Kaya Erdem, eleştirilere yanıt venneme karan aldı. Erdem'in, siyasi gerginlik yaratmama amacıyla "susmayı" yeğlediği öğrenildi. TBMM Başkanı Kaya Erdem, önceki gün Uludağ'daki tatilini keserek Ankara'ya dönmüştü. Erdem'in yeni yıl mesajma yönelik tepkileri tek tek değerlendirdiği ve yanıt venneme karan aldığı bildirildi. Bu arada Erdem, bugüne kadar yayımladığı tüm mesajlan da bir kitapçık haline getirecek. Erdem'in, yakın çevresine, yeni yıl mesajında yer alan konu ve görüşlerin diğer konuşma ve mesajlarında da bulunduğunu hatırlatarak kimseyi hedef almadığını tekrarladığı kaydedildi. Bu arada ANAP grup başkanvekilleri de Erdem'e nezaket' ziyaretinde bulunmayı kararlaştırdılar. Dr. Ahmet TBMM\ie • ANKARA (Camhuriyet Bürosu) — Yeni yıl tatilini geçinnek amaayla ülkemize gelen Batı Trakya Türk azınlığı liderlerinden Gümülcine bağımsız millmetvekili Dr. Sadık Ahmet, TBMM'de temaslarda bulundu. Dr.Sadık Ahmet ilk olarak ANAP Grupbaşkanvekili Onural Şeref Bozkurt ile görüştü. Daha sonra TBMM Başkanı Kaya Erdem ve SHP Genel Başkanı Erdal tnönü ve DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel ile de görüşen Dr. Sadık Ahmet, Yunanistan'da Türk azıhlığa yapılan baskıları dile getirdi. tnOnü, Yunanistan'ın demokrasiyi çok iyi bildiğini ve AT içinde olmakla övündüğünü vurgulayarak, böyle bir ülkede temel özgürlüklere ve haklara karşı yapılan davranışlann anlaşılmadığmı söyledi. Türk Parlamenterler Birliği de Dr. Sadık Ahmet'e onur üyeliği belgesi verdi. Atartıa kararlan • ANKARA (AA) — Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Ahmet Selçuk, Devlet Denetleme Kurulu Başkanlığı'na atandı. Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayımlanan atarna kararlanna göre Ahmet Selçuk, Cumhurbaşkanı Turgut Özal tarafından Devlet Denetleme Kurulu üyeliğine atandı ve kurulun başkanhğına seçildi. Devlet Denetleme Kurulu'nda boş bulunan diğer üyeliklere, Cumhurbaşkanı Turgut Özal tarafından Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanı Sırn Vidinlisan ve Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı uzmam Yahya Doğan atandılar. Resmi Gazete'de yayımlanan üçlü karamamelere göre de Makine Kimya Endüstrisi Kunımu Genel Müdür ve Yönetim Kurulu Başkanlığı'na Müsteşar Yardımcısı Saadettin Karaerkek, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığı'na Türkiye Şeker Fabrikalan Genel Müdürü Orhan özozan atandılar. Horzıım komisyon ıı • ANKARA (AA) — Horzum olayı ve eski Emlak Bankası Genel Müdürü hakkındaki iddialan araştıran komisyon, bu ay içinde Kemal Horzum ve bankanın eski Genel Müdürü Bülent Şemiler'i üçüncü kez dinleyecek. Komisyon, TBMM Genel Kurulu'ndan çalışmalannı Uç ay daha surdürmek üzere yetki aldı. Komisyon, üyeleri çalışmalannı tamamlamak üzere olduklannı, bundan sonra yeni süre talebinde bulunmayacakiarıru bildirdiler. TBKP12-13-14 ocakta Büyük Kongresi'ni topluyor, SBP15 ocakta kuruluyor Ifeni parti yola çıktıTBKP Büyük Kongresi "partinin geleceği"nin belirlenecek olması bakımından önem taşıyor. Eğer kongre PM'nin eğilim kararını benimserse TBKP'nin tüzel kişiliğini devam ettirecek dar bir kadro kalacak, üyeler SBP'ye girecek. tç Politika Servfci — Türkiye Birleşik Komünist Partisi Büyük Kongresi 12-14 ocak tarihleri arasında Ankara'da yapüacak. Partinin devam edip etmeyece- ği ya da nasıl devam edeceğinin karanrun verileceği kongreden bir gün sonra 15 ocakta da "ko- mflnist olan, olmayan herkese, bütün demokratlara ve sosyaüst- kre açık olan" Sosyalist Birlik Partisi'nin kuruluşu için tçişle- ri BakaıüığYna başvurulacak. Ankara Şato Yazar Düğün Sa- lonu'nda yapılacak ve üç gün sürecek olan TBKP Büyük Kongresi'ne 302'si illerden, 62'si doğal olmak üzere toplam 364 delege katılacak. Yurtiçinden ve dışından çok sayıda politikacı- nın çağnldığı kongrede, parti mecüsinin "Sosyalist Biriik Par- tisi'oe koşulsuz katılım ve üye- leri serbest bırakma" eğilim ka- ran tartışılıp oylanacak ve par- ti tezleri görüşülecek. Eğer kongrede PM'nin karan benim- senirse TCK'nın 141 ve 142. maddeleri kalkana kadar müca- deleyi sUrdürmek üzere dar kad- rolu bir yönetim oluşturulacak, parti üyeleri de yeni kurulacak Sosyalist Birlik Partisi'ne katı- lacak. Bu nedenle Büyük Kong- re hem TBKP'nin ilk "legal" kongresi olması bakımından hem de "partinin geleceğine ka- rar verilecek" olması bakımın- dan önem taşıyor. Büyük Kongre öncesi görüş- tüğümüz TBKP Genel Sekrete- ri Haydar Kuthı^genel eğilirnin TCK'nın 141 ve 142. maddeleri kalkana kadar partinin TBKP olarak varhğını ve tüzel kişiliği- ni koruması yönünde olduğunu söyledi. Kutlu, kongrenin parti- nin gelecegine karar vereceğinin altını çizerek şöyle konuştu: "Partinin geleceği dediğimiz- de iki önemli konuyu kastediyo- rnz: Bir, bugün değişen diinya koşnDannda komünist partilerin kendikrini yenileme ve kendile- rini dönüştürebilme görevleri açısından kongremiz kendi yak- laşımını ortaya koyacak. tkinci konu ise Sosyalist Birlik Parti- si'yle ilgili pratik adımlanna ka- rar verecek. Şu anda partimiz- deki genel eğilim 141 ve 142. maddeler kalkana kadar parti- nin TBKP olarak varüğını ve tü- zel kişiligini koruması yönünde- dir." Kutlu, parti içi muha- lefetin PM eğilim kararını "TBKP tabela partisi olacaf yolundaki eleştirilerine ilişkin bir soruyu şöyle yanıtladı: "Kongre bir irade gösterecek. Sorun, TfiKP'nin tabela partisi haline gelmesi degil. Partide üç kişi bile kalsa ülkenin politik gündeminde yer etmeye devam eder. Mesele yasal engellerin kalkmasıdır. Yoksa TBKP ko- münist partisi olarak toplumsal meşruiyete sahiptir. Parti içinde- ki tarûşma yönetimin geniş olup olmaması yönünde. Ama 141-142 kalkana kadar yasaDık mücadelemiz açısından partinin tüzel kişiliğinin sürmesi için ge- nel mutabakat var." TBKP Genel Sekreteri, Bü- yük Kongre, Parti Meclisi'nin eğilim karan doğnıltusunda gö- rüş birliğine vanrsa ne olacagı- nı da şöyle anlattı: "Partimizin tüzel kişiliği de- vam edecek. BelU sayıda kişiden oluşan bir yönetim kalacak, üveJerimiz Birlik Partisi'ne gide- cek. Önemli olan, parti tüzel ki- şiliğinin devam etmesi. Çunkü partimiz halen Anayasa Mahke- mesi'nde yargılamyor. Aynca bizler DGM'de yargılanıyoruz. 141 ve 142. maddelerin variıgı bir hukıık skandahdır. Bu skan- dalın sona ermesini istiyoruz. Bu nedenle sorunun muhatabı olarak ayakta kalmak, varüğı- mızı surdürmek istiyoruz. Artık çağın gerisinde kalmış bu mad- deler nedeniyle partimiz kapa- nırsa, Avrupa tnsan Haklan Ko- misyonu'na başvurmak için par- timizin tüzel kişiliğinin sürmesi gerekiyor. Öte yandan SBP de bu maddelerin kaDunası için ça- lışmalar >*apacak." Kutlu, "Genel sekreterliğe aday olacak mısınız?" sorusunu da "Partinin yasallaşması konu- sunda bana yeniden görev veri- lirse devam ederim. Ama bu mücadelenin sürmesi için genel sekreter olmam şart degil. Yasal engeller kalkana dek parti için- de çauşacağım" diye yanıtladı. Tığlay, anakent ve öteki belediyeler hakkında dosyalar olduğunu söyledi: Âçıklarsam hapse girerler AYŞE YILDIRIM Işlem ve uygulamalan mülki- ye müfettişleri tarafından soruş- turulmaya başlanan Küçükçek- mece Belediye Başkanı Ertuğrul Tığlay "Birçok doğru ve iyi şey- ler yaptık, meşruiyet sınırlan içerisinde kurallan zoriamış ola- biliriz. Ben de bir dosya ortaya çıkartacağım, onu incelesinler. Anakent ıraar Komisyonu'aon aldığı kararları incelesinler. Sö- zen gider, hepsi iceri girer" dedi. SHP Istanbul tl Disiplin Ku- rulu'nca hakkında 2 yıl "parti- den ihıaç" karan verilen Tığlay, "bu işin sonunu bırakmayacağını" söyledi. tl Yö- netim Kurulu tarafından oluştu- rulan soruşturma komisyonu- nun hazırladığı 8 sayfalık Kü- "Biz hata yapmadık" çükçekmece Belediyesi'ndeki usulsüzlük ve yolsuzluk raporu ile ekli 25 sayfalık belgeler iki gün önce gelen mülkiye müfet- tişleri tarafından souşturmaya SHP'den iki yılhğına ihraç edilen Küçükçekmece Belediye Başkanı Ertuğrul Tığlay hakkında il yönetim kurulunca oluşturulan Soruşturma Komisyonu'nun hazırladığı dosya Mülkiye müfettişleri tarafından soruşturmaya alındı. alındı. Belediyede yapıldığı ile- ri sürülen usulsüzlük ve yolsuz- luk iddialannın bulunduğu so- ruşturma komisyonunun rapo- runun kendisinde de olduğunu ifade eden Tığlay, Cumhuriyet muhabirine "Amaçlan beni gö- revden aldırtmak. ben de bunu onlara yapürtmayacağım" diye hakkındaki iddialarla ilgili acık- lamalarda bulundu. Tığlay, raporda sözü edilen toprak döküm gelirlerinin Kü- çükçekmece Imar Vakfı'na veri- lerek belediyenin gelir kaybına uğratılması konusunun doğru olmadığını, anakentin onayla- mamasından sonra ilçe belediye meclisinin aldığı bu karardan vazgeçildiğini beürti. Aynca Ba- kırköy Belediyesi'nde kendileri- nin aksine halen Naci Ekşi za- manında alınmış ve anakent ta- rafından onaylanmış karara da- yanarak, toprak döküm gelirle- rinin yüzde 50'sinin belediyeye, yüzde 50'sinin de vakfa verildi- SHP komisyonunun 'usulsüzlük-yolsuzluk' iddialan SHP II Yönetim Kurulu'nca oluşturulan soruşturma komisyonu raporunda, Küçükçekmece Belediyesi'nde yapıldığı ileri sürülen usulsüzlük ve yolsuzluk iddialan: __ _ , -,•••>. 1- Toprak dokumu: Anakentten onay alınmamasına rağmen toprak döküm bedellerinin Imar Vakfı'na devredilmesL 2- Bafeier ve çay babceteri: Avcüar sahilindeki dolgu arazinin Mectit karmn olmadan ve hiçbir yasal gerekçeye dayanmadan Küçükçekmece Spor Kulübü'ne verilmesi. 3- Et-Su olayK 1989 tarihinde Et-Su fabrikasında yapılan incelemede, sağhğa aykırı bulunan gıda maddderinin imha edilmeyerek fabrika ilgilisine yeddiemin olarak bırakılması. 4- Oktay Transport: Imar durumu .olmayan alana encümen ve SHP grubunca da inşaat yapılamayacağı görüşü belirtilmesine rağmen belediye başkanınca inşaat izni verilmesi. 5- Cemtaş: Hakkında üç kez yıkım karan alınan fabrikanın inşaatmın sürmesi ve belediyeden "Çevre duvan yapacağımdan cereyan alabilmem için gereğinin yapılmasını" şeklinde dilekçesine aldığı uygunluk parafı sayesinde inşaatına elektrik bağlatması. Yine Kor-Metal şirketine konut alanı bölgesi içinde sanayi faaliveti yaptığının bilinmesine rağmen ruhsat verilmesi. 6- Kaçak yapılara ait liste: Termal, Kor- Metal, Oktay Transport, Hisar Çatal- Bıçak, Titiz, Halkalı Kâğıt Fabrikası- Plassan, Diri Plastik, örnit Örme Sanayi gibi fabrikalann kaçak inşaatlanna göz yumulması. Aynca 26 Mart 89'dan bu yana bölgede lSO'ye yakm kaçak fabrika inşaatının yapıhnış olması. 7- Hibeler Çeşitli firmalara sağlanan kolayhklar neticesinde 30"a yakın hibe araç alınması. 8 TUTUKLAMA — Ceyhan Özel Tip Cezaevi önünde protesto gösterisine katıldıklan gerekçesiyle gözaltına alınan 17 kişiden 8'i tutuklandı. Gerekçe olarak da "Kürtçülük propagandası" yaptıklan iddia edildi. (Fotoğraf: Cumburiyet) Bakan Sungurlu 141,142 ve 163'ün gündemde olduğunu söyledi 'Açık görüş hak değiT"Açık görüş ne bizim mevzuatımızda bir hak ne de dünya cezaevi kurallarında var'' diyen Adalet Bakanı Sungurlu, bu yıl anayasa değişikliği konusunda partilerin görüş birliğinde olmasını diledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Ada- let Bakanı Oltan Sungurlu, tutuklu ve hü- kümlü ailelerinden 54 kişinin gözaltına alın- masıyla sonuçlanan "olaylı yılbaşı açık gö- riişü"nü değerlendirirken, "Açık görüş dün- yanın hiçbir yerinde hak olarak verilmiyor. Aksine menediliyor. Türkiye'de bunun bir atıfet olarak verilmiş olmasının üzerinde durulması lazım" dedi. Oltan Sungurlu, Sofya Barosu'nun davet- lisi olarak Bulgaristan'a gidecek olan An- kara Barosu Başkanı Özdemir Özok baş- kanlığındaki heyeti kabulünde, gazetecile- rin, "Yılbaşı açık görüşünde çıkan olaylar- dan ötüru, açık görüşe getirdiğiniz önemli yasaklar nedeniyle Adalet Bakanlığı sornm- lu tutuluyor" şeklindeki anımsatmalan üze- rine şöyle dedi: "Açık göıüş, ne bizim mevzuatımızda bir hak, ne dünya cezaevi kurallarında var. Ne de Avrupa cezaevi kurallarında var. Hiçbir yerde hak olarak verilmiyor, aksine tama- men menedilen bir hususun Türkiye'de bir atıfet olarak verilmiş olmasının üzerinde durulması lazım." Gaziantep Özel Tip Cezaevi'nden açık görüş sırasmda eski başbakanlardan Nihat Erim'i öldürmekten hükümlü iki kişinin kaçtığını anımsatarak, "Bu sualinizin ardın- dan cezaevlerinin yol geçen hanı olduğunu da sormanız lazım" diyen Sungurlu, "tşte koğuşlara da girsinler, yiyecek de, içki de getirsinler, silah da esrar da getirsinler. Bu- nun sonu, ölçüsü yok. Kaideler her zaman için vardır ve bunlara uymak zorundayız. Cezaevi müessesesini kabul etmiyorsanız, duvarlan yıkar kaldırırsınız, ona da bir di- yeceğimiz yok" diye konuştu. Avukatlık yasa önerisinin hazırlandığını, bu konuda barolardan da görüş alınarak son şeklinin verileceğini ve bu yıl içinde çı- karılacağını belirten Sungurlu, yine bu yıl içinde anayasa değişikliği, TCK'nın 141,142 ve 163. maddelerine ilişkin değişikliklerin de gündemde olduğunu söyledi. Bu yıl, si- yasi partilerin anayasa değişikliği konusun- da, hiç olmazsa belli maddeler üzerinde gö- rüş birliği içinde olmalarını temenni eden Sungurlu, tüm partilerin farklı görüşte ol- duğunu, bu nedenle bu değişikliğin nasıl gerçekleşeceği endişesini taşıdığını da bil- dirdi. Sorunlann uzlaşma ile çözülmesini is- tediklerini de savunan Sungurlu, başkanhk, yan başkanlık ve Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın yetkilerini aştığı, kuvvetlerin tek bir elde toplandığı tartışmalan için de, "Huku- ki meselelere günün politik gelişimleri için- de bakılıyor" dedi. Sungurlu, Özok'un, "Bulgaristan Adalet Bakanrna herhangi bir mesajınız olacak mı?" sorusuna da, "Şu anda Bulgaristan Ue Uişkilerimiz normalleşmiştir. Bulgaristan Adalet Bakanı ile en yakın zamanda göriiş- mek isteriz" diye konuştu. Ceyhan'da 8 tutuklama Ceyhan Özel Tip Cezaevi önünde topla- narak, Adalet Bakanlığı'mn açık görüşe ge- tirdiği kısıtlamayı protesto amacıyla slogan atan ve ardından da jandarma tarafından gözaltına alınan 17 tutuklu ve hükümlü ya- kınından 8'i tutuklandı. Tutuklanmalara ge- rekçe olarak sanıkların "Kürtçülük propa- gandası yapmaları" ve "Bölücü örgüt adı- na slogan atmaları" gösterildi. ğini belirtti. Avcılar sahilindeki Hazine'ye ait dolgu alanın Küçükçekmece Spor Kulübü'ne verilerek üzerin- de büfe yapılıp kiraya verilmesi konusunda ise orda bir rekreas- yon projesi yapıldığım belirten Tığlay, yasa gereği Hazine'ye ait yerlerde belediyelerin düzenleme yapabileceklerini fakat gelir ge- tirici bir tesis kuramacaklarını söyleyerek "Kıyı tespit cizgisi de yapılmamış. kör, dar bir şeritti. Orayı değerlendirdik. Belediye hiçbir yatınm yapmadı, geliri de Hazine'ye ait. Biz Küçükçekme- ce Spor Kulübü'ne verdik, onlar yatınm yaptı. Yaünmlanna gö- re de başkalanna kiraya verdi. Hem bu bölgenin nefesini açan bir yer oldu hem de spor kultt- bü bu bölgenin kulübüdür ona da bir avantai saölartı" dpâi Tığlay, yine raporda sözü edi- len Oktay Transport adlı firma- nın, söylendiği gibi encümen ka- ran dışında yapılmadığını fakat aykırı yapıldığım söyledi. Tığlay "4 tane 250 metrekarelik inşaat yapılması gerekirken 1000 met- rekarelik tek bir inşaat yapılınç- tı. 3000 değü. Para cezası verdik, yıkım karan da aldık. Ama ba- na bölgede 12 bin kaçak yapı varken bir tek bunu soruyoriar. Bunlann hepsi hakkında > ıkım karan var. Buyursuu gelsin, hangi siyasi güç, 12 bin kaçak inşaatın yıkımı konusunda ba- na yardımcı olacaksa sorumlu- luğu o alsın üstüne. Adam ora- yı yaparken arsasının dortte bi- rini de belediyeye hibe etmiş, ya- sa dışı tek şeyi 1000 metrekare- lik bütün inşaat yapmış olmasıdır" şeklinde konuştu. "Çalışan fabrikayı yıkmam, ben belediye başkanı olarak sa- dece kamuyu degil haikı da dü- şünmek zonındayım" diyen Tığ- lay hibeler konusunda ise şöyle konuştu: "Geldiğimizde 12 araç kaldı bize onlar da hibeydi. Şimdi 32 aracımız var. Hibe almayan be- lediye yoktur. Belediyeler binek otosu ihtiyaçtanm hibelerle kar- şılıyorlar. Benim kullandığım makara otosu Borusan'ın BMW'siymiş, ne yapayun >ani, encümenden onaylatıp, Bakan- lar Kurulu karan çıkarüp 500 sd Mercedes mi alayım, bunu mu istiyorlar?" Tığlay "Ben şimdi bir dosya çıkartacağım, Anakent Imar Komisyonu'nun vermiş olduğu kararlar hakkında. Onu incele- sinler bakayım, Nurettin Sozen gider. tncelense mesele açık, korkunç bir olaydır. Anakent tmar Komisyonu'nun yoğunluk arttuıcı kararlan bir bakanlık incelemesine tabi tutulsa hepsi içeri girer. Plan bir bütündür, bir plan da yoğunluk artüncı bir karar doğnıdan doğnıya yetkiü kunıluşlar tarafından gerekçe gösterilerek alınabilir. tmar Ko- misyonu'na normal gelen bir dos>3 komisyon tarafından al- tından girilip üstünden çıkılıp, kendine göre yorumlamp, degiş- tiriliyor. Sonra meclise sevk edi- liyor. Meclisten geçiyor, >-asadı- şı bir karar geçiyor meclisten ve bunlann hiçbirisi meclise iade edilmiyor. Şişli'de 4 tane otel, Kadıköy'de akıl ahnaz işler. Ben de 14 tane olay var, bu 100'e çı- kartıiabilir. Eğer usulsüziükie; asıl usulsüzlük, asıl yolsuzluk odur." Bütün bunlann asıl amacının kendisini görevden aldırmak ol- duğunu söyleyen Tığlay sözleri- ne şunları ekledi: "It ürür, ker- van yüriir. Biz doğru yaptığımı- za inani>oruz. Hata yapmadık, yanhş yapmadık, kusurlanmız olabilir. Bunca işin arasında meşruiyet sınırlanndarı hiç sap- madık. Uygun çözüm bulabil- mek için yer yer kurallan zoria- mış olabiliriz. Yalanla, naraus- suzlukla, iftirayla İçtşleri Bakan- lığı'nı harekete geçirip, beni gö- revden alıp, meclisten bir atama yapıp, 3-5 ay içinde bölgeyi yi- yip bitirmek istiyorlar. Dertleri budur." CUNEYT ARCAYÜREK YAZIYOR Başarılı Dünden Bugüna.. ANKARA — Halkın genelde sempatiyle baktığı dün- kü işçi eylemi kazasız belasız başarıya ulaştıktan sonra; gözler, madenciterin Zonguldak'tan Ankara'ya yapacak- ları bugünkü yürüyüşe çevrildi. Maden işçilerinin başkentteki son durağı Çankaya. Hü- kümet, işçileri başkente sokmamak, hele hele Çankaya1 ya doğru yürüyüşe geçmelerini ne olursa olsun engelle- mek için dört beş gündür seferber. On gün önce Irak'ın bize saldırması olasılığından sık sık söz edenlere hiddetlenen TÖ, "Saddam'dan amma da korkuyorsunuz ha" diyerek ders vermiş, korkuya pa- buç bırakacak insanlardan olmadığını kanıtlamıştı. Ga- zete başlıklarına geçen sözleri cesaret timsali kişiliğini dosta düşmana sergilemişti. Saddam uzaklarda. Türk işçileri ise yanı başında. Zon- guldak'tan sesleniyor maden işçisi TO'ye: "Polisiye önlemlerle başkente girmemizi, Çankaya'ya kadar gelmemizi niçin engellemek istiyorsun? Yoksa ken- di işçinden mi korkuyorsun?" İşte, işçinin TÖ'ye hodri meydanı. Eloğlundan vazgeç- tik, şimdi "kendi çocuğundan korkmadığıra" bekjetemeyB olanak tanıyan büyük fırsat önünde. Hayd^ haydj! İşçilerimiz iktidarın yarım yamalak demokrasi görüşü- ne bir türlü sindiremediği eylemleri yapmayıp da ne ya- pacak? ANAP iktidarı öyle bir anayasanın üzerinde otu- ruyor ki askerden miras aldığı bu anayasayla sendika yö- neticisinin, sendika avukatlarının TBMM'ye girmeleri ya- sak! örgütler Meclis'te temsil edilemiyor, işçiler yakını- larını, sorunlarını sözle dile getirmeye kalksalar TO buy- ruğundaki TFTT duvarına çarpıyorlar. Eli koiu bağlanmış, pazarlık masasında söyledikleri dik- kate alınmamış işçileri TÖ, -Ecevit'in dün dediği gibi- "top- lumsal anlaşma yapmaya" çağırıyor. İşçilerden istediği tek taraflı ödünlerle toplumsal uzlaşmanın nasıl sağla- nacağını yüksek kişilikleriyle ağzından düşürmediği Tan- n'dan başka kimse bilmiyor. Bir gün işe gitmeme kararını halkın ve işçinin gözünü korkutarak işlemez # hale getireceğini sa- Bİf QÜD İŞe g nan hükümet mantı- uarannı halkın ğıdüntoplumunyal- K a r a n n ı naiKin çın kaya örneği sağ- IŞÇinin dduyusuna çarp.yor korkutarak İŞİemeZ Dunku eylem buyuk . . . *• • uyguiamyor. nale getireceğini sanan hükümet manbğ, dün toplumun otobüs bu- yalçın kaya örneği TeZT ç a U £ sağduyusuna çarpıyor. haik, işçi eyiemine Dünkü eylem buyuk ÎSSSSfSyumsatıyor. "Bir uyan"nın, belki de uyarıların gerektiği- ne bir kez inanmış insanlar. Türk-lş, elektrik, su gibi ana gereksinimlerle fazla oynamıyor. Halk rahatsız olmuyor, ufak tefek sıkmtıları sineye çekiyor. Bu iktidara ders ver- meye yönelik eylemi yürekten destekliyor. İşçinin halkla birlikteliğini sağlayan dünkü eylem toplumsal muhalefe- tin ilk işaretini veriyor. % Bizim genç arkadaşların anlattığma göre Şevket Yıl- maz, dün "şıpıtık terlikleriyle evde", sağdan soldan ge- len telefonları yanıtlıyor, bilgi alıyor. Harb-İş'e bağlı kimi sendikaların eylemden kaçındıklarını öğreniyor, canı sı- kılıyor. Çalışmaya zorlayacakların kapıya dayanması ola- sılığına karşı, otobüs şoförlerinin "mısafirliğe gittiklerini" işitiyor, seviniyor. Demirel arıyor, kutluyor. DYP'nin dünkü Meclis'e gir- meyeceğini söylüyor. Basın toplantısında "Kanunsuz olan ANAP" diyor. "Halkın reddettiği bugünkü hükümetin ka- nunlara aykırı" olduğunu bir kez daha ilan ediyor. Erdal İnönü, grup toplantısında "asıl kışkırtıcılığı iktidarın" yaptığına değiniyor. Polisiye önlemlerle çalış- ma banşı sağlanamayacağını vurguluyor. İktidar, dünkü eylemden ders alabilir mi? İnönü, umutsuz, 'hayır' diyor. Emekçinin parasal hakkını vermek, çalışma barışı sağ- lamaya yeterli mi? Değil! Barış, ancak yasal düzenleme- lerle sağlanabilir. İnönü, "ILO'da 'şaibeli ülke' tanımın- dan kurtulmamız" gerektiğine işaret ediyor. Bu iktidar, muhalefetin öne sürdüklerini yerine getire- bilir mi? Kuşkusuz hayır! Bu nedenledir ki muhalefet ya- pılması gerekenleri yapabilmek için seçim istiyor... Bakanlar Kurulu'nun önceki gece uzun toplantısından sonra ya hükümet başkanımız ne diyor?: "İşçiler Ankara'ya yürümeyecek." Anlaşılan başbakanımız "işçiler yürümeyecek" derken aldığı önlemlerden sonra "yürüyemeyeceklerini" anlat- mak istiyor. Ya da Maden-İş'le son dakikada uzlaşmaya varılacağı umuduyla böylesi kesin konuşuyor. Dünkü başarılı eylemin ardından bugün, pek çok açı- dan önem kazanıyor. P A R T İ L E R D E N Güneydoğu askeri yığınak • ANKARA (UBA) — Doğru Yol Partisi (DYP) Bingöl Milletvekili ve Genel Idare Kurulu (GtK) üyesi Haydar Baylaz, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin tam bir *Ş askeri yığınak bölgesi haline geldiğini ve smırda mevzilerin kazıldığını söyledi. Baylaz, yöre halkının korkulu bir bekleyiş içinde oduğunu belirterek "Goç edebilen göçüyor, edemeyenler endişe içinde olaylan izliyor" dedi. DYP Bingöl Milletvekili Haydar Baylaz, Güneydoğu'ya yaptığı geziyle ilgili olarak UBA muhabirine bilgi verirken bölgede savaşa karşı devletin sürdürdüğü askeri ve diğer hazırlıklann olanca hızıyla devam ettiğini, bu hazırhklann da halkı çok telaşlandırdığını söyledi. Askeri personel ile devlet ve özel kuruluş personelinin ailelerini bölgeden uzaklaştırdığını belirten Baylaz, bölgede sivil araca rastlamanın mümkün olmadığını öne sürdü. Dişe dokunur bir iş • ANKARA (ANKA) — TBMM Çevre Komisyonu üyesi, SHP Genel Sekreter Yardımcısı Güneş Gürseler, Türkiye'nin, zehirli atıklara "açık bir kapı" olduğunu söyledi. Gürseler, hükümete "Çevremizi korumak için dişe dokunur bir iş yapın" çağrısında bulundu. SHP'nin çevreden sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Güneş Gürseler, ANKA'ya yaptığı açıklamada, iptal edilen tehlikeli ve zararlı maddelerin ithaline ilişkin tebliğin yeniden hazırlanarak yürürlüğe konulmasını istedi. Gürseler, iptal edilen tebliğ ile 900'ü aşkın zehirli aük maddenin ithalatının düzenlendiğini ve kontrolünün yapıldığım hatırlatı. SHP eğitimi sürüyor • ANKARA (UBA) — SHP'nin parti içi eğitim seminerleri 5-6 ocak tarihinde Bursa'da gerçekleştirilecek toplantıyla devam edecek. SHP'nin bütün partili il başkanlannın katılımıyla gerçekleştirdiği parti içi eğitim semineri Bursa'da tekrarlanacak. 5-6 ocak tarihlerinde Bursa'da yapılacak toplantıya Bursa'nın ilçe ve belde örgüt başkanlan, il genel meclisi, belediye meclisi üyeleri katılacaklar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle