Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET/16 SPOR 19 OCAK 1991
Körfez Savaşı nedeniyle maçlara çıkmama kararı aldılar
ABDTibasketçiler panîkteABD konsolosluğunun uyarıları ile kendilerini tehlikede
hissettiklerini söyleyen basketbolcular ülkelerine dönmek
istediklerini belirttiler. Bir araya gelen basketbolcular
bundan sonra gerek deplasman, gerekse Istanbul'daki
maçlarda sahaya çıkmama kararı aldılar.
Basketbol Federasyonu Başkanı Osman Solakoğlu,
ABD'lilerin bir anda ligden elini ayağını çekmesini
'ayıp' olarak niteledi. Solakoğlu, "Burada her.şey güven
altında. ABD'li oyunculann böyle anlamsız kaçışı veya
oynamama kararı tamamen kulüplerin sorunu' dedi.
LEVENT YUCELMAN
Türkiye 1. basketbol liginde
takımlarda yer alan ABD'li bas-
ketbolcular panik içinde. Daha
önce İstanbul'da ABD Konso-
losluğu'nun uyanlarıyla endişe-
lenen ABD'li basketbolcularda
Körfez krizinin savaşa dönuşme-
siyle endişenin yerini panik aldı.
Türkiye'de bulunmaktan çe-
kindiklerini söyleyen ABD'liler
son olarak İncirlik havaüssün-
den ABD uçaklannın kullanıla-
cağını oğrenmeleri üzerine ülke-
lerine dönmek istediklerini ve
burada kendilerini tehlikede his-
settiklerini belirttiler. ABD'nin
Başkonsolosluğu ile yaptıkları
temaslardan sonra konsoloslu-
ğun "Güne> illerindeki (G.An-
tep. Mersin gibi) maçlara gitme-
\ebilirsiniz. Yalnız şu an biz bir
Miisiüman ülke ile savasıyonız
ve orada fanatik bir Miisliima-
oın tehilkeli olabileeegini aldı-
nızdan çıkannayın" uyarısı uze-
rine uzun süredir görüşen ve yi-
ne bir araya gelen ABD'li bas-
ketbolcular bundan sonra gerek
deplasman, gerekse İstanbul'da-
ki maçlarda sahaya çıkmama ve
aralanndaki anlaşmayı kesinlik-
le bozjnama kararı aldılar.
ABD'li oyunculann iizerinde
ise savaşın verdiği endişe ve kor-
ku ile birlikte takımlarında for-
ma giymeyip arkadaşlannı yal-
nız bırakmanın bir burukluğu
var. Paşabahçeli Embry
Savaş nedeniyle oynamama
kararı alarak ülkesine dönerken
Fenerbahçeli Larry Richard
Ç.Ovah Kennedy ve Tofaşlı Pe-
te VVilliams'ın Türkiye'de kala-
cağı açıklandı.
Fenerbahçe bayan takımının
ABD'hsı Adrian Vickers ise me-
Nasaş'afarkattı
EBahçelden
basket şov
Fenerbahçe: 103 — Nasaş: 72
SAJLON: Lütfi Kırdar
HAKEMLER: Kadir özçelik (6), Derya Uzgören (5)
FENERBAHÇE: Can (7)17, Aliço (5)3, Ömer (4)1, Bülent (5)4,
Hakan (4)2, Levent (7)18, Hüsnü (7)27, Kemal (5)7, Ferhat (5j
7, Güray (7)17
NASAŞ: Remzi (4)4. Serdar (3)4, K.lUrgay (3). İnan (5)10. RTlr
gay (6)20, Noyan (6)20, Yusuf (4)6, Haluk (5)8
ILK YARI: 50-37 F.Bahçe önde
KADİR DEOE
Lig lideri Fenerbahçe lig so-
nuncusu Nasaş'ı rahat yendi:
103-72.
Körfez savaşı nedeniyle Ame-
rikalı oyunculann maçlara çık-
mama kararı alması sonucu Fe-
nerbahçe'nin Amerikaü oyuncu-
lann maçlara çıkmama kararı
alması sonucu Fenerbahçe'nin
Anıerikaljsj Larry' Richard bu
maçta takımındakj yerini aJmadı
ve maçı tribünden izledi.
Maça Nasaş iyi başladı. Hü-
cumdaki yüksek yüzdeli oyunu
ile bir anda öne geçen Nasaş,
Turgut ve Noyan'ın basketleriy-
le 5. dakikayı 14-10, 10. dakika-
yı da 24-22 önde tamamladı. Bu
dakikadan itibaren maça ağırlı-
ğını koyan Fenerbahçe, Güray -
ın oyuna girmesiyle daha iyi
mudafaa yapmaya başladı. Hii-
cumda da Levent'in başarıh
oyunuyla üstünlüğü eline geçi-
ren San-Lacivertliler 15. dakika-
yı 36-28, ilk yarıyı.da 50-37 ön-
de tamamladılar. İkinci yarıda
oyunu iyice kontrolu altjna alan
Fenerbahçe, bu devrede daha-
çok yedek oyunculanna yer ver-
di vezorlanmadan maçı tamam-
ladı. (103-72)
G.Saray-F.Bahçe
Bayan basketbol liginin ilk
yarısı Galatasaray - Fenerbahçe
derbisiyle açıhyor. Kazanan ta-
kımın şampiyonluk için büyük
avantaj yakalayacağı maç Lütfi
Kırdar Spor Salonu'nda saat
15.00'de başlayacak.
SPORDA DIY4LDG ABDÜLKADIR YÜCELMAN
MAÇIN ELEŞTİRÎSİ
FENERBAHÇE AMERİKALISIZDI — Fenerbahçe'nin Ame-
rikalı oyuncusu Larry Richard Ukınunın Nasaş karsısındaki ma-
çını tribünlerden izledi. (Fotograf: Mustafa Ersoy)
Amerikalısız maçların ilki
MURAT MURATHANOĞLU
Ligde oynayan AmerikaJılar, Körfez savaşı
nedeniyle oynamama kararı alınca takımların
çoğu (Kolej hariç) sahada sadece Türk oyun-
cularıyla mücadele etmek zorunda kalacaklar.
Dün Amerikalısız maçların ilkini izledik. Ame-
rikalılar "grevde", bizirokiler "gorevde", Fener-
bahçe Nasdç'ı ezdi geçti. Maç başlamadan Ric-
hard'ın olmaması Fenerbahçe'yi olumsuz etki-
ler diye düşunüyorduk. Rakip lig sonuncusu
Nasaş'Tı ancak onlar da Amerikalısı West'ten
bu sezon pek faydalanamamışlardı. Her iki ta-
kım da Amerikalı oyuncudan yoksun olursa,
maça biraz denge gelir diye tahmin etmiştik.
Yanılmışız! Güray oyuna girdikten sonra Fe-
nerbahçe savunmada etkili olmaya başladı.
Amerikalı'sız maçta Can "üç sayı atan bir uzun
oyuncu" yerine, gerçek anlamda bir uzun
oyuncu gibi oynadı. Hüsnü bildiğimiz Hüsnü-
ydü.-
Ama sahanın yıldızı Amerikahlar'ı arat-
mayan ve maç ortadayken hem takımını oy-
natan hem de sayı ureten Levent'ti. Fark açı-
lınca Levent işi şov basketbolune doktü ve se-
yirciye alışık olmadığı pozisyonları izlettirdi.
najer Doğan Hakvemez'in çaba-
ları ile İstanbul'da kaldı.
Basketbol Federasyonu Baş-
kanı Osman Solakoğlu ABD'li-
lerin bir anda ligden elini aya-
ğını çekmesini net bir şekiide
"ayıp" olarak yorumladı. Sola-
koğlu. sözlerini şöyle devam et-
(irdi: "Ben bükumete bağlıyım
ve bu işi hiikümet bilir. Burada
her yer güven altında. ABD'li
oyunculann böyle anlamsız ka-
çışı veya oynamama kararı ta-
mamen kulüplerin sorunu. Bu
nedenle liglerin tehir edilmesi gi-
bi bir durum yok. Takımlar
play-off gurubunda birer oyun-
cu transfer edebilirier veya aynı
ovuncu ile eğer anlaşırlarsa oy-
najubilirler."
Fenerbahçe meneceri Doğan
Hakyemez ise daha sıkıntılı ve
biraz kırgın. Takımdan ABD'li
oyuncunun savaşı bahane ede-
rek ayrılmasının anlamsız oldu-
ğunu söyleyen Hakyemez, Larry
ile konuştuğunu "Beslen maçı
için Gaziantep'e gifmek isteme-
vebilirsin, bu senin hakkın, an-
cak fstanbul'da yapılacak olan
maçlar için çekinmene gerek
yok" dediğini, ancak Larry'nin
"diğer arkadaşlarla konuştuk,
anlaştık ve bu karanmtzdan'[
vazgeçmejeceğiz" biçiminde ya-
nıt verdiğini belirtti.
ABD'li yerine başka bir oyuncu
arayışına girebileceklerini söy-
lerken baskelbol şube sorumlu-
su Mesuz Dizdar ise ABD'lile-
rin ligden çekilmesi konusunda
biraz daha rahat gözüküyor.
Dizdar, konsolosluğun oyuncu-
ları güneyde o>Tiamamalan uya-
nsında bulunduğunu ancak
ABD'li oyunculann anlaşıp İs-
tanbul'da dahı maç yapmama
tutumuna girdiklerini söyledi.
Larry Richard'a pazartesi gun-
kü toplantıda durumunun görü- j
şülüp ceza geleceğini belirten
Mesul Dizdar oyunculannın oy-
namamasının üzücu olduğunu,
Larry Ricbard'ın takıma girme-
sinin ABD'li oynuculann kurdu-
ğu grubun prensibini bozacağı-
nı ve Larry Richard'ın korkusu-
nun alınan karara uymayarak
diğer ABD'liler tarafından dal-
gaya alınacağı olduğunu söyledi.
Dünkü Fenerbahçe-Nasaş
maçını izlemeye gelen Larry
Richard ile Beslen in ABD'lisi
Price konuşmaktan çekinirken
foto muhabirlerinin fotoğraf
çekmesine izin vermedi ve karşı
çıktı.
Kosecki, G.Saray ileEBahçe arasındaki tercihinin nedenini açıkladı
G.Saray'ın teklîfi ciddîydiSpor Servisi — Transferi "yı-
lan hikâyesi"ne dönen, aylarca
"geldim, geliyorum" diyerek
spor kamuoyunun gündeminde
kalıp Galaiasaray'da karar kı-
lan Polonyalı futbolcu Roman
Kosecki, "Galatasaray'ın yap-
tığı teklifi daha ciddi buldum,
o nedenle de Sarı-Kırımzıh ku-
lüple anlaştım" dedi.
îstanbul'daki diğer Polonyalı
futbolcular Jakolseviç (F.Bah-
çe), Araskiewi« ve Novak (Ba-
kırköyspor) ile birlikte "11 Al-
lın Adam" Yarışması'na konuk
jüri üyesi olarak katılan Galata-
saray'ın yeni futbolcusu, diğer
jûri üyelerinin sorulannı yanıt-
larken Türkiye'ye geldiği ilk
günden bu yana büyük ilgi gör-
düğünü, bunun da kendisini son
derece memnun ettiğini söyledi.
Kendisine sajisız teklif geidiği-
ni, ancak Galatasaray'ın önerdi-
ği şartlan daha "mantıklı" bul-
duğunu kaydeden Polonyalı fut-
bolcu, "Aynı olay Polonra'da da
başıma gelmişti. O zaman Legia
Va/şova ile Katoniçe çekişti. Le-
gia'da kaldım. Bu kez ise F.Bah-
çe ve G.Saray istedi, ama Gala-
tasaraylı oldum. İyi ki Galata-
saray'a gelmişim. ÖzellikJe
Tiirkiye'ye geldiğim ilk giin ha-
vaalandaki karşılamayı
unutamam'
1
dedi.
fngiltere ve Atmanya'dan da
teklif aldığını belirten Polonya-
h futbolcu, Galatasaray'ı tercih
ederken Türkiye'de top koşturan
Polonyalı oyuncularla görüştü-
ğünü ve onlardan aldığı olumlu
yanıt sonrası kesin karannı ver-
diğini kaydetti.
Kosecki, kendisine ödenen
transfer ücreti ile ilgili bir soru
üzerine ise "Ben buraya top o>-
namak için geldim. Farasal ko-
nular benim sorunum değil.
Kim ilgileniyorsa cevabını da o
versin" dedi.
Parsan'ın düzenlediği toplan-
tıya katılan di|er Polonyalı fut-
bolcular da Türkiye'nin kendi-
leri için cazip olduğunu söyledi-
ler. Novak ve Araskiewicz,
"Özellikle cransfer iicretleri Po-
lonya'}a gore daha iyi" derken,
Jakolse\iç de F.Bahçe'nin büyük
bir camia olduğunu belirtti.
Körfez savaşınm kendilerini
ürküttuğunu, ancak top oyna-
maya devam edeceklerini kayde-
den futbolcular, lig ve kupa de-
ğerlendirmesini de yaptılar.
Areskiewicz, Novak ve Jakolse-
viç şampiyonluk için 'Beşiktaş'ı
KONLKLAR POLONYALIYDI — Parsan Urafından geleneksel olarak düzenlenen "11 Altın
Adam" Vanşması'nın bu ayki konuklan, Tnrkiye'deki Pjolonyalı fulbolculardı. (Kerem Kaçariar)
Okul maçları
M. Akif ve
Yîldıztepe
şampiyon
M.Akif: 2
Ö.Gökdil: 0
HAKEMLER: Zeki Kuban (7),
Nuri Soyak (7)
M.AKİF: Berna (7), Fadime (7),
Dilber (7), Denız (7), Serpil (7),
Reyhan (7)
Ö.GÖKDİL: Gülıen (5), Ceyda
(5), Hande (4), Pelin (5), Özge
(4), Dila (4)
SETLER: 15-16, 15-3
KEREM KAÇARLAR
tlkokul voleybol karşılaşma-
lannda kızlarda M. Akif Ilko-
kulu, erkeklerde Yîldıztepe
llkokulu Istanbul birincisi oldu.
Bütün rakiplerini çok rahat ye-
nen minik voleybolcular dün
yaptıkları, maçlardan sonra Is-
tanbul birinciliği kupasını da al-
dılar.
GüNÜNİÇİNDEN
favorı görürlerken, Kosecki,
"Hem lig hem kupa Galalasa-
ray'ın ohır" dedi. Araskiewicz ve
Novak. kupada Bakırkoyspor-
un iddialı olduğunu soylediler,
Jakolseviç ise F.Bahçe'nin yal-
nızca kupayı düşünduğünü be-
lirtti. 4 futbolcu da lig mucade-
lesinin Galasataray - Beşiktaş -
Trabzon - F.Bahçe arasında ge-
çeceğini kaydettiler.
tiler.
Türk futbolu ile ilgili görüş-
lerini de açıklayan futbolcular-
dan Araskiewicz ve Novak, ant-
renmanlardaki performansın
maçlara yansımadığını ve bazı
oyunculann özel yaşantılanna
gerektiği gibi dikkat etmedikle-
rini kaydettiler. Kosecki, Türk
futbolu hakkında fazla bilgisi
olmadığını belirtirken Araskie-
wicz ve Novak, F.Bahçe'nin 2.
yarıda daha da derli toplu ola-
cağını soylediler. Jakolseviç ise
Oğuz, Rıdvan gibi oyuncularla
F.Bahçe'nin 2. devrede değişik
bir görünüm çizeceğini vurgula-
dı.
Bu arada Fenerbahçe'nin Po-
\oayah liberosu Jakolseviç ara-
lık ayının futbolcusu seçildi.
• F.BAHÇE KARTALSPOR İLE OYNU-
YOR — Ligin ikinci yarısı için çalişmalannı İs-
tanbul'da kendi tesislerinde sürdüren
Fenerbahçe, bugün Kartalspor ile hazırlık nja-
çı yapacak. Fenerbahçe'nin, ikinci ligin güçlü
ekiplerinden Kartalspor ile oynayacağı hazırlık
maçı, Kartal Stadı'nda saat 14.00'te başlayacak.
Sarı-Lacivertliler, dün tek antrenmanla devre
arası hazırlıklannı sürdurdüler. Teknik Direk-
tor Hiddink yonetimindeki antrenmana, milli
takım kampından dönen Rıdvan, Oğuz ve Ay-
kut da katıîdı. Hollanda'da bulunan hakan dı-
şında tam kadro yapılan çalışmanın hemen
başında Jakolcewicz kısa bir sakatlık geçirdi.
Ancak, Polonyalı futbolcunun sakarhğınm
önemsiz olduğu belirtildi.
• Beşiktaş - Sanyer Devre arası çalişmalannı
KKTC'de sürdüren Beşiktaş bugün Sanyer ile 3.
hazırlık maçını yapacak. Karşılaşma saat
14.00'te başlayacak. Bu arada Beşiktaş'ın Milli
Takım kampında bulunan futbolcuları da dün
İsıanbul'a döndü. Bu futbolcular çalişmalannı
İstanbul'da sürdürecek.
• VAKIFBANK GALİP Türkiye Bayanlar Bas-
ketbol Ligi karşılaşmasında Vakıfbank, Türk
Hava Yollan'nı 3-0 yendi. Vakıfbank, Burhan
Felek Spor Salonu'nda oynanan karşılaşmanın
setlerini, 7-15, 10-15 ve 12-15 önde kapandı.
• SU TOPU MAÇLARI Türkiye Büyük Er-
kekler Birinci Küme Sutopu müsabakalarına,
Burhan felek Kapalı Yüzme Havuzu'nda dün ya-
pılan karşılaşmalarla devam edildi. Sonuçlar
şöyle: Sabah seansı: Kınaiıada - ASSK: 8-27, Ye-
şilyurt - Galatasaray: 9-28, Karşıyaka - İYİK:
11-10. Akşam seansı: Galatasaray - Karşıyaka:
15-10, ASSK - Yeşilyurt: 35-14, Göztepe - Kına-
iıada: 18-18.
• HAKEM SEMİNERİ İPTAL — Körfez Sa-
vaşı sporu da etkilemeye başladı. Ankara'da ya-
pılması gereken futbol hakem ve gözlemci ara
semineri ile Uluslararası B. Ankara Eltopu Tur-
nuvası iptal edildi.
• ALTILI GANYAN — îzmir (perşembe) at
yarışları neticesinde 6'Iı Ganyan:
(7-7-4/7/8-6-2-3) kombinesini bilenler 327.375
TL kazandı.
• GİJNÜN PROGRAM1 — Voleybol: İstan-
bul (Burhan Felek): 11.00 Yeşilyurt-Eczacıbaşı
(B), 12.30 Galatasaray-İst. Ünv. (B), 14.00
Eczacıbaşı-Galatasaray (E), İstanbul (Cafera-
ğa): 11.00 THY-Emlakbank (B), 12.30 Arçelik-
Vakıfbank (B), 14.'00 Enkaspor-Pınar (B), 15.30
G.Sigorta-Karşıyaka (B).
Basketbol İslanbul (Lütfi Kırdar): 15.00
Galatasaray-Fenerbahçe (B), 16.30 Efes-Beslen,
Ankara (Atalürk): 16.30 Kolej-Beşiktaş, Bur-
sa (Atatürk): 15.00 Tofaş-Paşabahçe, Mersin
(Edip Buran): 16.30 Çukurova-Galatasaray.
Eltopu İstanbul (Abdi fpekçi): 12.00 Arçelık-
Halkbank (B).
Paris-Dakar rallisi
iüianen
birinci
Spor Servisi — Dünyanın
zorlu rallisi Paris-Dakar bir
kez daha Finlandiyalı Ari Va-
tanen'in zaferiyle noktalandı.
29 arahk günü Paris'ten 406
aracın startıyla başlayan 12
bin 500 km.lik zorlu yanşın fi-
nişine ancak 125 ekip gelebil-
di. Bu da yanşın ne denli zor-
lu olduğunun bir kamtıydı.
Bu zorlu yanşa ilk kez ka-
tılan Ali Deveci-Galip Gürel
çifti, Camel'in desteğinde
Türkiye'yi genei klasman
38'incisi olarak en iyi şekiide
temsil etti. Yanşa ilk kez ka-
tılan bir ekibin genel klasman
38'inciliğini alması, otoriteler-
ce büyük başarı olarak nitelen-
dirildi. Ancak Ali Deveci ve
Galip Gürel'in bu büyük ba-
şarıları birşans değil. Zira Bu
çift 1988 yılında katıidıklan
Camel Trophy'de de dünya
şampiyonu olmayı başarmış-
lardı.
HİÇ KAZANMADIM — Yıllardır işin içinde olduğum için atlan daha iyi tauyonım,
61ı ya da ona benzer büyük ikramiyeyi hiç kazanmadım.
Ozsoy:Atyarışişans değil
beceri oyunudur
1924'te Ankara'da doğdu. İlk, orta ye lise eğitimini yurdun
çeşitli illerinde tamamladı, İstanbul Üniversitesi Kimya
Fakültesi'ni 1941 'de bitirdikten sonra aileden gelen at sevgisi
nedeniyle 195O'li yıllarda at yetiştiriciliğine başladı. 1967'de
Türkiye Jokey Kulübü üyesi oldu. Son 13 yıldan beri de bu
kulüpte denetçi ve genel sekreter olarak görev alan Orhan
Özsoy, 1 yıldan beri de Türkiye Jokey Kulübü'nün yönetim
kurulu başkanlığını sürdürüyor.
Türkiye'de haftanın üç, hatta bazen dört
günü milyarların döndüğü, binlerce insanın
umut aradığı at yanşlarını 1953'ten bu yana
Türkiye Jokey Kulübü organize ediyor. Top-
ladığı milyarlain yine milyarlarla dağıtan Türki-
ye Jokey Kulübü, aslında "milyarder kulü-
bü"olarak bilinir. Ama içi seni, dışı beni
yakar derler ya, işte o cinsten bir yakınma
ile karşılaştık Türkiye Jokey Kulübü'nün Baş-
kanı Orhan Özsoy ûi sohbet ederken. Özsoy
1953'ten bu yana at yanşlannın organizasyo-
nunu Türkiye Jokey Kulübü'nün yapüğını ve
bu hakkı da Tarım, Orman ve Koy Işleri Ba-
kanlığı ile aralarında bir sözleşme ile aldığını
belirtirken lafın arasında "şans oymın" deyi-
mini kullandığımız için de tedirgin oldu. "At
yanşları kesinlikle şans oyunu degil bir beceri
işidir" diyerek sözlerini şöyle sürdürdü
TJK'nın Başkanı: "MiIH Piyango bir şans oyu-
nudur, ama at yanşı 'müşterek bahis' diye ad-
landınhr. Yani herkese açık. bir ala bir degil,
herkesin oyna>abileceği bir beceri oyunudur.
Ata bakarsıntz, begenirsiaiz, birinci gelecegi-
ne inanırsınız ve oynarsınız. Eğer sizin seçti-
ğhıiz at birinci geJirse k«yifl«ıirsinlz. B«4a işin
psikolojik yanı."
TRT eskiden bizim koşuları
verirdi, sonra sadece
Cumhurbaşkanlığı Koşusu ile
Başbakanlık Koşusu'nu veriyor.
İlgililere başka koşular
olduğunu söyledik, dinleyen
olmadı. Biz de yönetim olarak
TRTye karşı cephe aldık.
— Şansın payı yok mu diyorsunuz?
— Demiyorum. Şansın da payı var mutla-
ka. Spor Toto'da da şansın payı var. Ama bu
iş teknik iş.
— Siz hiç altılı kazandınız mı?
— Ben oynarım, ama galiba yıllardır işin
içinde olduğum için atlan biraz daha iyi tanı-
yor olmalıyım. Onun için de performansı iyi
olan atlara oynarım. Kazanınca zaten herkes
ona oynamıştır, ama verdiğimiz parayı alırız,
buna da seviniriz. Ancak sizin sözünü etmek
istediginız o milyar veren 6'lıyı ya da ona ben-
zer buyük ikramiyeyi hiç kazanmadım.
— O halde size becerikli mi yoksa becerik-
siz mi diyelim Sayın Özso>. Neyse şimdi ali
iyi seçrae de yetmiyor galiba. Üstündeki joke-
yin de yanşın sonucunu etkilediğini düşunü-
yoruz.
— önce şunu söyleyeyim. Eğer performansı
iyi olan atlar her yanşı kazanırsa o zaman ya-
nşın bir heyecanj kalmaz, ilgi çekmez. Yani
müşterek bahis olmaz. Demek istediğim her
yarış normal bitmez, her yanşta da sürpriz ol-
maz. İşin püf noktası burada işte.
— Ya jokeylerin rolü?
— Ona da geleceğim. Efendim at bir canlı
yaratıktır. Etten sinirden yapılmıştır. Yediği
yemden, antrenmandaki durumunda, çalışır-
ken bir ufak sakaılanma gibi faktörler atı da
etkiler.
— Doping için verilen ilaçlar gibi...
— Camiamızı maalesef üzen bir olaydır do-
ping konusu. Ancak Türkiye'de atlara doping
yapılıyor imajı kesinlikle yanlıştır. Evet, do-
ping ölaylan oluyor, ama bu, mesela 1990'da
10'u geçmez. Şunu da söyleyeyim ki doping
olayı bizi üzmekle beraber bizim konumuz de-
ğildir. Dppingi kontrol Türkiye Tanm, Orman
ve Köy İşleri Bakanüğı'ndadır. Şu anda her
yanş sonrasında birinci gelen atlann doping
kontrolu yapılır ve bu kontrollar Ankara'da
bakanlığın laboratuvarında yapılır. Hatta şu-
nu söyleyeyim dünyada en büyük yarış Hong
Kong'da oynanır. Oradaki bir günlük yanş ha-
sılatı, bizim bir yılki hasılatın üstündedir. Şu-
nu iftiharla söyleyeyim Türkiye'deki doping
kontrolu Hong Kong'dakinden daha dikkatli
yapılmaktadır. Şunu da itiraf edeyim, bizim
doping kontrol mekanizmamız dünyaya göre
demodedir. Ama yeni cihazlar için gerekli ya-
tırım yapılmıştır, o sorun da bu sezon çözüle-
cektir.
— Geçen ay bir doping olayı ortaya çıktı.
Ceza verildi mi?
— O iş nasıl oldu anlamadık. Fevkalade bir
attı. Sahibi Izmirli Franco. Atın adı da Devir.
Olacak şey değil, ama dopingli çıktı- Meğer
tedavi edilmiş, ilaç almiî. Ortada bilgisizlik
var, başka bir şey yok.
— Peki ne oldu sonunda?
— Yarışın favorisiydi, onun için yanş oy-
nayanlar için bir değişiklik olmadı. Ama fa-
vori olmayan bir at doping ile birinci gelseydi
o işte çok kötü olurdu.
— Ben yine benüz vanıtlanmayan soruma
gelmek istiyoniBi. Acaba jokeyler de yanşla-
nn sonucunu etkileyeraezler mi?
— Çok eskiden, yani jokeylerin paraları az
olduğu dönemde bir iki vaka oldu. Ama son
10 yılda jokeylerin paraian arttı. Buna bugün
hiç kimse tenezzül bile etmez.
— Galiba 500'e yakın jokey var, ama bun-
lann içinde sadece belki 20 tanesi para alıyor.
Digerlerinin iyi para aldıklannı söyiemek otaa
degil.
— Bizim 1990'da at sahiplerine yarış nede-
niyle dağıttığımız ikramiye miktan 56 milyar-
dır. Bunun yüzde onu, yani 5 milyar 600 mii-
yonunu jokeyler alır. Seyişler de bunun yarı-
sını yani 2 milyar 800 milyonunu. Bu az para
değil. Ayrıca bu jokeylerin at sahipleri ile söz-
leşmeleri de vardır.
— Ancak galiba herşeve ragmen bu jokey-
lerin sosyal guvenceleri henüz yok.
— At sahipleri ile davaları vardı, at sahip-
leri d=wayı kazandı. Şimdi Bağkur mu olur,
yoksa toplu ödeme mi bilemem, ama bir for-
mül aranıyor. Çünkü onlar da bizim camia-
mız içinden birer parçadırlar.
— Genel gelirden de dagıttm yapıyorsunıu.
Bu ne kadar oluyor, toplam olarak?
— 1989'da 70 milyar, 1990'da ise 132 mil-
yar para dağıttık. Savunma Sanayii'ne, Yük-
sek öğrenim Kurulu'na, belediyelere, Konut
Fonu'na, Tanıtma Vaifı'na, Kızılay'a ve
Cumhurbaşkanlığı'na.
— Cumhurbaşkanlığı da at yanşlanndan
pay alıyor demek ki?
— Evet, hatta önceki sene cumhurbaşkanı-
mız "Bizim 40 milyonu yatırmamışsuıız" di-
ye bize takümıştı.
— Bütün bunlar atlann koşusundan elde
ediüyor. Peki ama at yanşı oynayanhua ne ve-
riyorsunuz? Onlara bir şey kalmadı sanınm.
— O bir büyük sıkıntımız. Dünyanın hiç-
bir yerine bizdeki kadar kesinti olamaz. Biz
gelen paraıun ancak yüzde 48'ini dağıtıyonız.
Bu büyük kesintidir. Ama dağıtımı da böyle
yapmak mecburiyetindeyiz. Ve her şeyi, şu
gördüğünüz tesisi, bilgisayara girişimi, hepsi-
ni her şeyi kendimiz yapıyoruz.
— Bilgisayar dediniz. Şu anda Adana'da ya-
nşlar oynanıyor ve Veliefendi yine kalabalık.
TV'den yapılan naklen yayını görüyor bütün
oynayanlar.
— Evet bu yatınmı biz yaptık, 1,5 yıldır bil-
gisayara girdik. Şimdi yeni bir teşebbüsümüz
var. Türkiye'deki bütün bayilerimize terminal
vereceğiz. Nerede olursamz olun yanş başla-
madan bir dakika öncesine kadar herkes oyun
oynayabilecek.
1.5 yıldır bilgisayara girdik.
Şimdi yeni bir teşebbüsümüz
var. Türkiye'deki bütün
bayilerimize terminal vereceğiz.
Nerede olursamz olun yarış
başlamadan bir dakika öncesine
kadar herkes oyun
oynayabilecek.
- — Bu fevkalade bir olay. Ama bir hayli pa-
halı bir olay.
— Biz işin parasında değiliz. Ama bayileri-
1
mize verilecek terminallerin bedeli 20 rnilyon.
Bunu bayüer nasıl verecekier. Hadi verdüer di-
yelim, cumartesi ve pazar günleri bu paraJan'
nasıl TJK'ya iletecekler.
— Verdiler diyorsunuz ama bayüer için 20
milyon büyük para.
— Verenler verecek, veremiyenlerin bayilik-
leri iptal edilecek. Çünkü gelişmeye ayak uy-
duramıyanlar eninde sonunda giderler.
— Bu konuda da bazı dedikodular var. Yani
paranın döndüğü ber yerde mutlaka kuşkular
vardır. Siz genel sekreterken beğendiğiniz
bilgisayar sistemini şimdi başkan olunca be-
genmi>ormuşsunuz. Bu söylentiler için ne di-
yeceksiniz?
— îhaleleri biz yapmıyoruz. Tarım Bakan-
lığı'nuı kurduğu komisyon yapıyor. Ve komis-
yon hâlâ karar vermiş değil. İki firma var. Bi-
rincisi şu anda deneme yaptığımız Sempo fir-
ması, diğeri ise bir Amerikan fırması.
— Siz de komisyondaynuşsınız.
— Evet, bir Tanm Bakanlığı'nın isteği üze-
rine komisyona girdim.
— Bir de TRT ile küskünlügünüz var gali-
ba. Şimdi Magic Box ile anlaştıgınız söyleni-
yor.
— TJK Yönetim Kurulu, TRT'ye naklen ya-
yın konusunda izin verilmemesini kararlaşur-
dı. Olay da şu. TRT eskiden bizim koşulan-
verirdi, sonra baktık, sadece Cumhurbaşkan-
lığı Koşusu ile Başbakanlık Koşusu'nu veriyor.
Başka koşu yokmuş gibi. Söyledik, ügüerle ko-
nuştuk, dinleyen olmadı. Biz de yönetim ku-
rulu olarak TRT'ye karşı cephe aidık. Ama
Magic Box ile de bir anlaşma yapmış değiliz.
tsterlerse naklen yayın yapabilirler. Ama
TRT'ye izin vermeyeceğiz.