Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
EYLÜL 1990**** HABERLERİN DEVAM CUMHURÎYET/19
fcftRFEZ KRÎZİ...KÖRFEZ KK İ71... KÖRFEZ K1U / L..KOKFE7 KU İ/İ... KOI
Tehlikeli Yönelîşler... DYP lideri Cumhurbaşkanı'nın Meclisi devre dışı bırakmaya çalıştığını söyledi
(Başlaraft 1. Sayfada)
için, Suudi Arabistan-lrak sınırı boyunca as-
keri manevralara başlayabilir. Muhtemel bir
saldın için askeri birliklen değişik atlama nok-
fa/anna -hatta muhtemelen Irak'm kuzeyba-
tısındaki Türkiye sınınna da- yeıieştirmek su-
retryie Battlı komutanlar, silahlannı afeşteme-
den bir yıpratma savaşı sürdürebilirler. Irak
birliklen bu durumda her cephede sürekli
alarm durumunda bulunurken, yerine koya-
mayacağı askeri mühimmatı da harcamak
zorunda kalacakiır. (...) Bir kilit cephe Türki-
ye olabilir. Burada NATO güçleri ya da ABD
birliklerince yapılacak bir tatbikat, Irak'ı 650
kilometrelik bir uzaklığa takviye bitiikleri gön-
dermek zorunda bırakabilir. (...) Batılı politi-
kacılara göre bu senaryo bazt güçlüklerle kar-
şılaşabilir. Batılı politikacılar uygulamanın
Türkiye'de Cumhurbaşkanı Özal'ı güç duru-
ma sokmasından korkuyoriar. Ğzal'ın bir da-
nışmanı bu konuda şöyle dedi:
— Bir savaş çıkarsa Türkiye için toprakla-
rındaki Amerikan üslerinden hava saldırılan
düzenlenmesine izin vermek önemlidir. An-
cak muhalefette tepki uyandıracak bu tûr yeni
senaryolar için izin talep edilirse, asıl hedef
tehlikeye girer."
Tek başına bu haber bile, nasıl bir kıya-
metin kıyısında dolandığımızı göstermeye ye-
terlidir.
Türkiye son cerece kritik bir dönemecin
eşiğinde bulunuyor. Üstelik böyle bir döne-
meçte, Çankaya Köşkü'nden sürekli olarak
tehlikeli yönelişlerin sinyalleri geliyor. Onun
için kimi noktaların altını bir kez daha çızmeyi
bir görev sayıyoruz:
(1) Cumhurbaşkanı Özal, Türkiye Cumhu-
riyeti Anayasası'nın smırlarını aşmaktadır.
' Sorumsuz" olduğu halde Başbakam'nın
yetki ve görevlerini de üstlenmiş du-
rumdadır.
(2) Anayasaya göre dış politikayı yürütme
görev ve yetkisi, Başbakan'a aittir. Ama bu-
gün Türkiye'de dış politikayı Cumhurbaşkanı
yürütmektedir.
(3) Üstelik, Sayın Özal dış politikayı tek ba-
şına götürmektedir. Bu konuda Dışişleri
de, hükümet de büyük ölçüde devre dışıdır.
Bunun en çarpıcı örneği, Sayın Özal'ın, ya-
bancı ülkelere asker göndermek ve yaban-
cı askerleri Türkıye'ye davet etmek için is-
tediği koşulsuz izin konusunda sergilediği tu-
tum ve direniştir.
(4) Cumhurbaşkanı Özal'ın izlediği tek
adam çizgisinin, Türkiye'yi, VVashington'un
dümen suyunda sınır ötesi maceralara sü-
rükleyebilecek özellikleri vardır. Yetki konu-
sunda kendi anayasal konumunu da aşan
böylesine bir ısrar, kulislerde ister istemez
"Cumhurbaşkanı Özal, Başkan Bush'a kapalı
kapılar arkasında neyin sözünü verdi?" so-
rusunun uç vermesine neden olmuştur.
Bir kez daha yineliyoruz: Türkiye bugün
son derece kritik bir dönemeçtedir. Savaş
rüzgârlarının Türkiye'yi yaladığı böylesi ko-
şullar, Cumhurbaşkanı Özal'ın anayasal sı-
nırların içine çekilmesı gereğini daha da ya-
şamsal kılmaktadır.
• •
Demirel: Ozal htiktimet tanumyorTBMM'nin denetim görevi yapamaz halde
olduğunu söyleyen Demirel, "Bu hale
düşürülmüş olan Meclis, anayasanm 92.
maddesindeki dışarıya asker göndermeye izin
verme yetkisini devredemez. Bu devir
hukuken mümkün değildir. Ayrıca gerekli de
değildir" dedi.
znm yoktur" dedi.
DYP lideri Demirel, dün yaptı-
ğı yazılı açıklamada, BM Genel
Sekreteri Perez de Cuellar'ın Irak
Dışişleri Bakanı Tank Ariz ile
yaptığı görüşmeyı değerlendirir-
ken "Genel Sekreter göriişme so-
Turgut ÖzaYın TBMM'de, Körfez nunda bu işin savaşa kadar gide-
krizi nedeniyle hukümete silahlı bileceğini açıkça ima ediyor. Düş
kuvvetlerin kullanımına ilişkin ge- kmklığma uğradığını, netice ala-
niş yetki verilmesi yönündeki tav- madığını da sovluyor" dedi. De-
siyesini sert bir dille eleştirerek mirel şöyle devam etti:
"Türkiye'nin milli menfaatlerini "Irak'ın, Knveyti bırakmayaca-
aşan, uluslararası yükümlülüğün ğı ve oradan çekilroeyeceği intiba-
dısına çıkan bir gayretkeşlige lü- ını alan Genel Sekreter, >ine de
ANKABA
(Cumhuriyet
Bttrosn) —
DYP Genel
Başkanı Süley-
man Demirel,
Cumhurbaşkanı
CUHEYT ARCAYUREK yazımr
Dinamit!ANKARA — Yahudi kökenli
Amerikalı diplomatlar savaş isti-
yor. Örneğin Kıssinger, vakit yi-
tırmeden Irak'ın silahla vurulma-
sını hararetle savunuyor.
Başkentte, Kissinger'a koşut
eğilimleri örneğin ABD Büyükel-
çisi Abramowitz'in sergilediği
söyleniyor. Partiler kulisindeki
soyleşilerde görüşünü "Tek yol
savaş" diye özetliyor.
Günlük haber karmaşası ara-
sında ABD Temsilciler Meclisi
üyesi Solarz'ın başkentteki te-
maslanna fazla değinilmıyor. Oy-
sa Solarz, büyük Türk dostu kim-
liğiyle tam zamanında başkent-
te llk önce İnönü ile konuşuyor,
asker gönderilmesine yanlı bir
tutum sergiliyor. SHP lideri kar-
şı çıkıyor, bir bakıma aralarında
tartışma geçıyor.
Solarz daha sonra Demirel'i
ziyaret ediyor. Türk askerinin Kör-
fez'e göndenlmesıni savunurken
şöyle dıyor: "Bağdat'a gıren as-
kerler arasında Türklerin bulun-
ması iyı olmaz mı?"
Abramovvitz, TÖ'nün asker
göndermeyi ıçeren yeni yetki
"tavsiyelerinden sonra", o gece
Erdem'in düzenlediği resmi ka-
bulde çevresine neşe saçıyor.
Görüştüğü ANAP milletvekilleri-
ne böylesi yetkileri Türkiye kul-
lanırsa "köşeyi döneceğinden"
söz ediyor.
BM kararı ablukanın verimlı o)-
masını istiyor, Irak'a silahlı saldı-
rryı öngörmüyor. Bush-Gorbi bu-
luşması yeni olasılıkları günde-
me getiriyor. Savaşa karşı çıkan
Gorbi'yi Bush'un "ikna edebile-
ceğine" dayalı savaş senaryola-
rı yeniden canlanıyor.
Yahudi kökenli diplomatların
Türk siyaset adamları üzerinde
yoğunlaşan davranışları, olası
savaşta "Bağdat'a Türk askerinin
girmesıni" sağlayacak kuzey
cephesinde fiilen yer almamızı
öngören planlan söylentı aşama-
sından çıkarıyor Daha güçlü ola-
sılıklar hanesine yerleştiriyor.
Sınırlama girişimieri
TÖ'nûn dırenmesınden sonra
ANAP grubunda başlayan dalga-
lanmalar yerii yerine oturmuş de-
ğil. Yirmi gün içinde ne oldu kı
Meclis kararı değiştirilecek. Hü-
kümetten, önce esirgenen, şım-
di verilmesi istenen yetkiler Tür-
kiye'ye neler sağlayacak? Kimse
bilmiyor. Soruya yanıt arayanlar
dün azınlıktaydı.
TÖ, ANAP grubunda kendi yö-
nünde 186 milletvekilinin hareket
edeceğinı biliyor. Şu anda sorun
geriye kalan 70-80 milletvekilinin
olası davranışı ile ilgiii irdeleme-
leri ıçerıyor. Mesut Yılmaz, ilk ka-
rara, ne yapılmak ıstenıldiğıni öğ-
renemediklerinden karşı çıktıkla-
nnı söylüyor. \feni aşamada "TÖ^
nün 'pazarlık' gücünü arttırmak
için" yetkilere başvurduğunu öne
sürüyor. Bir çeşit olumlu havada.
Buna karşın Yılmaz'la beraber
hareket eden Taşçtoğlu, olumsuz
oydan söz ediyor.
Ne var kı dün ANAP kulisinde
iki noktada yeni arayışJar gözle-
nıyor. Bırincisi, Akbulut'un yeni-
den lideriiğe gelmesi şansının tü-
müyle sona erdiğıni vurguluyor
Yılmaz'ın güçlendiğini öne sürü-
yor. Öteki gınşimler, yeni yetkileri
engellemeye değil "biçimlendir-
meye", daha doğrusu kabul edi-
lebilir hale getirmeye yöneliyor.
Asker gönderme konusunda du-
yarlı olan ANAP'lılar "gerekçe"
istiyor, "bir sınır saptaması" ge-
reğini öne sürüyorlar.
Grubun muhafazakâr-liberal
eğilimli çevrelerinde "yetkiye
sınır" çizmeyi öngören görüşme-
ler yapılıyor. Örneğin (1) 665 sa-
yılı BM kararı Körfez'deki çoku-
luslu kuvvete ablukayı güçlendir-
me, gereğinde ancak gemilere
ateş etme yetkisi verdiğine göre
gönderilecek biriiğin ya da savaş
gemilermin sorumluluğunu bu
çerçeveye bağlamak, (2) Tûrk as-
keri gücünün bölgede bulunma-
sını altı ay gibi süreyle kısıtlaya-
rak her altı ayda bir izin tazele-
meyi koşullandırmak, (3) İster de-
niz, ister kara olsun, gıdecek as-
keri biriiğin görev alacağı alanın
enlem ve boylamlannı kararda
belirterek bunun dışındaki askeri
529soru önergesi, 33 tasarı>teküfvar
Meclis'te yoğun
gündem
Meclis'in 18. dönem 4. yasama yıh
gündeminde 4 milletvekilinin
dokunuımazhğının kaldınlması da yer alıyor.
Genel Kurul'un birleşiminde Yoncalı köyünde
meydana gelen olaylarla ilgili iddiaları tespit
etmek amacıyla verilen Meclis araştırma
önergesi ele alınacak.
ANKARA (Cumhuriyet Buro-
su) — TBMM yeni yasama yılına
yoğun bir gündemle girdi. Siecli-
sin 18. donem 4. yasama yıh gün-
deminde 529 sozlu soru önergesi,
33 tasarı ve teklif, 4 milletvekili-
nin dokunulmazlığınm kaldınl-
ması yer ahyor.
Genel Kurul'un birleşiminde,
gundemin birinci sırasında yer
alan SHP Hakkâri Milletvekili
Cumhur Keskin ve 32 arkadaşı-
nın, Hakkâri'nin Yoncalı koyün-
de meydana gelen olaylarla ilgili
iddiaları tespit etmek amacıyla
verdikleri Meclis araştırması öner-
gesi ele ahnacak. TBMM Danış-
ma Kuruhı aksi bir karar almadı-
ğı takdirde, Genel Kurul'un salı,
çarşamba \e perşembe günkii top-
lantılannda araştırma ve genel gö-
rüşme önergelerinın goruşülmesi-
ne devam edileeek.
Cumhurbaşkanı Turgul Özal'-
ın TBMM'nin yasama yılını açar-
ken yaptığı konuşmada, hüküme-
te anayasanın 92. maddesinde ka-
yıtlı savaş halı ilanı izni dışındaki
yetkilerin verilmesi konusundaki
hareketlere karışmamastnı sağ-
lamak, (4) ABD Kongresi'nde ol-
duğu gıbı hükümetin her ay Mec-
lise biriiğin konumuyla ilgili bilgi
vermesini kararlaştırmak. Bu içe-
rikte görüşmeler ve hazırlıklar
yapılıyor.
Bütün bunlar muhalefetin ana-
yasaya dayalı savlarına hem ko-
şut hem de hak veriyor. Demirel
ile İnönü, "sınırsız yetkiye" kar-
şı çıkarken TÖ'nûn ıstediği gibi
TBMM yetkisinin devredilemeye-
ceğıni bu yüzden sürekli vurgu-
luyotiar. Muhalefet, izin alınırken
askeri biriiğin "nereye, ne za-
man, hangi sayı ve amaçla" gon-
derileceğinı ıçeren gerekçelerın
tezkerede yazılması zorunlutuğu-
na işaret ediyor.
Örnek ortada. Kıbrıs harekâtı
öncesi Meclıse sunulan tezkere-
de "nereye, niçin, ne zaman as-
ker gönderileceği" belirtilmişti.
Meclis, yetkısıne dayanarak izin
vermişti. TÖ ve peşindekı hükü-
met bu "çerçeveyi çizmeden" uy-
gulamanın sınırı, asker sayısı ve
kesin amacı bilinmeyen ve sınır-
sız diye nitelenen izinler almaya
girişirse hem ANAP grubunu do-
yuramayacak hem de anayasal
suç işleyecek!
ANAP grubu sorunu çözecek
anahtar konumunda. Bugün ya-
rın 186 TÖ askerinin dışındaki
çeşitli ekipler aralannda toplana-
rak ızlevecekleri polıtikayı sapta-
yacaklar. Hasan Celal Güzel da-
ha baştan "hayır" diyeceğini söy-
leyerek kişisel yüreklilik gösteri-
yor. Mesut Bey ise "biraz kay-
gan " Muhalefet ise hükümet tez-
keresi metnını ve ANAP grubu-
nun alacağı kararı gözlüyor.
Bütün bunlar yırmi gün önce-
ki kararı geri aldırarak ANAP gru-
buyla Meclisın bumunu sürtmek
amacıyla tezgâhianıyor.
Tabii TÖ'ye "dinamık bir poli-
tika izlemesı" ve "başka deyiş-
le, Körfez bunalımında çekingen,
kararsız, başkalannın karar ver-
mesini bekleyen bir tutum ittıhaz
etmemesı için" yapılıyor.
TÖ'ye kilosuna eşit, siyasal di-
namıt kutusu armağan edilmeye
çalışılıyor
Nüfus cüzdanımı kaybettim.
Hukümsuzdür.
LEYLA ERCAN
tavsiyesinin de bu hafta gundeme
gelmesi bekleniyor. Konunun bir
Başbakanlık tezkeresi ile
TBMM'ye getirilerek karar alın-
ması gerekiyor.
Gundemin tasarı ve tekliflere
ilişkin bölumünde, 33 tasarı ve
teklifın yanı sıra SHP Diyarbakır
Milletvekili Fuat Atalay, HEP
Malatya Milletvekili İbrabim Ak-
soy, HEP Istanbul Milletvekili
Mebmet Ali Eren, SHP Ankara
Milletvekili Tevfık Kocak ve SHP
İçel Milletvekili Fikri Sağlar'ın ya-
sama dokunulmazhklannın kaldı-
rılmasına ilişkin Anayasa ve Ada-
let Karma Komisyonu raporları
yer alıyor.
TBMM'deki ihtisas komisyon-
larında ise 69 tasarı, 282 teklif,
235 kanun hukmunde kararname
bulunuyor. Adalet Komisyonu'n-
da da 286 kişinin idam cezaları-
nın yerine getirilmesine ilişkin 190
Bajbakanlık tezkeresi bekliyor.
TBMM'nin yeni içtüzuğüyle ıl-
gilı çahşmalar da son aşamasına
geldi. Önumuzdeki günlerde siyasi
partilerin grup yoneticilerinin bir
araya gelerek pürüzlü bazı nokta-
ları ele alması ve hazırlanacak tek-
lifın grupların ortak önerisi ola-
rak TBMM Başkanlığı'na sunul-
ması bekleniyor.
Trene
saldın
Haber Merkezi — Malat-
ya'dan, Adana'nın Fevzipaşa
tstasyonu'na maden cevheri
taşıyan Vakkas Kendirli yöne-
timinde 8623 sayıh yük treni
önce gece 22.00 sıralarında
Doğansehir'in Suçatı tstasyo-
nu yakuılarında bir grup PKK
militanınca tarandı. Yaklaşık
10 dakika suren ateş sırasm-
da makinist Vakkas Kendirli
ile yardımcısı Huseyin Gazi
Sanbas yaralandılar.
Büyük gözalü
Diyarbakır Fatih Polis Ka-
rakolu'na öncekı gece baskın
düzenleyerek iki polis memu-
runu şehit eden saldırganlann
yakalanması için başlatılan
operasyonlarda çok sayıda ki-
şinin gözaltına alındığı bildi-
rildı.
Olay sırasında şehit olan
polis memurlarından Kamil
Genç toprağa verilmek üzere
getirildiği Istanbul Beykoz
SSK Hastanesi Morgu'nda
yer olmaması nedeniyle Bey-
koz Devlet Hastanesi Mor-
gu'na götüîüldü. Şehit polis
memurunun naaşı bugün
Beykoz Gümüşsuyu Camü'-
nde küınacak ikindî namazın-
dan sonra Gümüşsuyu Keme-
riistü Mezarlığı'nda toprağa
verilecek. Şehit polis memur-
larından tsmail Bar ise topra-
ğa verilmek üzere tzmir'e
gönderildi. Bu arada olay sı-
rasında yaralanan ve halen
Diyarbakır Devlet Hastanesi'-
nde tedavi altında bulunan
polis memuru Mevlut Ay-
gün'ün sağlık durumunun ise
iyiye gittiği bildirildi.
herşeyin sonona gelindiği gibi bir
izlenim vermek istemiyor. Şimdi.
bütün goder 9 eylülde yapılacak
olan Bush-Gorbaçov bulusmasına
çevrilmiştir. ABD, Irak'ı Kuveyt-
ten çıkartmaya, askeri gücünü
tahrip etmeye ve Saddam'ı devir-
meye kararbdır. Bunu, savaşla
yapmaya da kararlıdır. Öyle gö-
riinüyor.
Şayct Sovyetler Biriiği'ni ikna
edebilirse Birleşmiş MilleUer Gü-
venlik Konseyi'den böyle bir ka-
rar çıkartmakta da zorluk çekme-
yecektir. Böyle bir karar çıkara-
mazsa yine de savaşı kafasına koy-
mnştur.
Saddam, hem kendisini bem ül-
kcsini tahrip edecek bu büyük fır-
ünayı görmelidir.
Bush-Gorbacov bulusmasına
kadar zamam vardır. Burada,
Saddam üzerinde bütün nüfuzu-
nu kullanmak da Gorbaçov'un,
Saddam'a silah veren devlet ola-
rak ve banşa karşı sonımluluğu
bakımından moralraesuliyetiiçin-
dedir.
Önumuzdeki günler ne göste-
rir? Her gün yeni şartlar çıkıyor.
Ama mutlaka yapdması gereken
şe> savaşı önlemek için gayret
sarfetmektir.
Türkiye'nin durnmuna gelince,
Milli menfaatlerini aşan, ulusla-
rarası yıikumlülugun dışına çıkan
bir gayretkeşliğe lüzum yoktur"
diyen Demirel, şunları soyledi:
"TBMM, esasen denetim görevi
yapamaz haldedir. Yasama göre-
vi ise kanun kuvvetinde kararna-
melerie elinden alınnuştır. Bu hale
düşunilmuş olan Meclis, Anaya-
sanın 92. maddesindeki dışarıya
asker göndermeye izin verme vet-
Idsini devredemez. Bu devir, hu-
kuken mümkün değildir. Aynca
gerekli de değildir.
Öyle bir yetkivi, varsayalım Id
hükümet alnuş olsun, ne yapacak-
tır? Ne yapacaksa, onu Meclis'e
gelip söylemesi ve o heliıii olay
için izin yetkisi degil, Meclis'ten
izin alması lazımdır. Böylecc hü-
kümet, hem kevfi hareket etmek-
ten hem hukuk dışına düşmekten
hem de "Acele yapacağım" diye
yanlış yapmaktan kurtulur.
Sayın Özal, hukumet tanumyor.
Şimdi, Meclis'i de devre dışı bırak-
ma>-a çalışmaktadv. Kendi şahsi
reklamı veya verdigi gizti sörieri
yerine getirmek için Meclis enge-
lini ortadan kaldırmaya çabsıyor.
lçeriden, dışandan Sayın Özal'ı
alk^layanlar bilmelidir ki Sayın
Özal, ne Turkive'dir ne Türkiye
Cumhuriyet Devleti'dir ne de Türk
mUletidir."
I •
YUVA KNED6TN
Işte Yuva Kredisi'nin
size sundugu yeni seçenekler, yeni fırsatlar:
Dusuk faizli Yuva Kredinizi
ister TLM
ister doviz olarak alır,
"Hazır" konut veya "insa halinde" konut sahibi olabilirsiniz,
^ ^ ^ Beklemeden, dilediginiz yerde, kolayca...
Emiak Bankası'nın Yuva Kredisi size, hazır konutlar için 240.000.000 TL veya 120.000 DM'a kadar, inşa halindeki
konutlar için de 120.000.000 TL'ya kadar kredi kullanma avantajını saglamaktadır. Güzel, çağdaş bir ev sizin de hakkınız.
Emlak Bankası'nın Yuva Kredisi'nden hemen yararlanın, dilediginiz eve sahip olun...
EMLAK BANKASI