Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/12 EKONOMI 24 EYLÜL 1990
BORSA NOTLAR ABDURRAHMAN YILDIRIM
'tşiniz
avanta gitsin'
Son yıllarda Türkiye'de en
kolay para kazanmanın yo-
lu borsadan geçiyor. Bu kolay
para kaybetmeyi de beraberin-
de getiriyor, ama çıkış trendin-
de olduğundan bu dönemde
çoğunluk kazanıyor. Işte kolay
para kazanma kokusunu alan-
lann büyük kalabalıklar oluş-
turduğu sokak borsası geçen
hafta konuk bir başbakanın n-
yaretine sahne oldu. Türkiye^
de bulunan Azerbaycan Başba-
kanı Hasan Hasanov ülkesinde
kuracağı borsa ve uygulamaya
koyacağı özelleştirme programı
nedeniyle yanına Cengiz tsra-
fil'i de alarâk Istanbul Menkul
Kıymetler Borsası'na geldi. Ha-
sanov önce kalabalığın oluştu-
ğu "sokak borsasına" yöneldi.
Buradaki tezgâhlan, üstündeki
para ve hisse senetleri ile bağı-
nş çağnşlan duyan konuk baş-
bakan borsanın burası olduğu-
nu sandı. "Çok güzel, müthiş"
gibi sözler söyledi. Sokak bor-
sacılannı selamladı, eUerini sık-
tı. tsrafıl'in uyarısıyla da resmi
borsanın burası olmadığını öğ-
renince yolunu değiştirdi. El
kaldınp "Allahaısmarladık"
derken alkışlanan Hasanov, bir
şeyler söyleme gereğini duydu
ve "isiniz avanta gitsin" dedi.
Bu sözü duyan ve hafıfçe bozu-
lan sokak borsacılan "Sen bfl-
miyofsan, bnrası avanta yeri
değU" der gibiydiler. Hasanov-
un ne demek istedigi ise Azeri
Türkçesinde "avantanın" "iyi"
anlamına geldiğini belirtmesiy-
le anlaşıldı. Bunu duyan sokak
borsacılan da hemeneklediler:
"Sfcdn de avanta gitsin."
Basuı borsaya
1QQO' m m o d a s ı
açılma basına
da bulaştı. Bu sektörde halka
açılmanın ük ömeğini veren Sa-
bah Gazetesi'ni başka basın or-
ganlannın da izleyeceği anla-
şılıyor.
Sennaye piyasası çevrelerin-
den edinilen bilgiye göre Hür-
riyet yöneticileri yan kuruluşla-
n Tam Sigorta'nın halka açıl-
masından edindikJeri deneyimi
gazeteyi halka açmada kullan-
ma egilimindeler. Bu çevrelere
göre yabancıya da satılsa Hür-
riyet'in bir bölümü iç piyasada
halka açılabilir. Milliyet grubu
ise halka açılma deneyimini
Milliyet Tatil ile yakalayacağa
benziyor. Bu konuda hazıriık-
lara girişilmiş bile. Tercüman
gazetesi sahibi Kemal Ihcak'ın
ise bir süreden beri "Gazetemi
nasıl halka açanrn" diye araş-
tırma yaptığj behrtiliyor.
Tahtalar sokağa iniyor
T şe önce ayakta başladılar.
X Sonra masa kurup oturdu-
lar. Ardından hisse senediyle
yetinmeyip her türlü döviz
ahm satımını başlattılar. Kör-
fez kriziyle birlikte altına da
geçiş yapülar. Denizciler soka-
ğına sığmayıp yan sokaldara,
Rıhtun Caddesi'ne taştılar. So-
kak borsasının bu yayılması ve
gelişmesi geçen hafta Denizci-
ler Sokağı'na "işlem tahtası"
kurulmasına kadar vardı.
Ûki çarşamba günü öğleden
sonra kurulan sokaktaki işlem
tahtası sonraki günlerde devam
etti. Sistemin acıkhğı, basitli-
ği ve çabukluğu* ilginin yoğun
olmasına yol açtı. Bu tahtada
aiım satım işlemleri tıpkı bor-
sadaki gibi, kaün keçeli kalem-
lerle yazüıyor. Hisse senedinin
adı, miktan fıyatı ve kime ait
olduğu kaydediliyor. Alıcı ve-
ya satıcı çıktığında teklif sa-
hipleri çağnhyor ve işlemler
anında gerçekleştirüiyor, hisse-
ler verilip paralar ahnıyor.
Tahta sistemini sokağa taşıyan
3-4 girişimcinin buradaki rolü
ise bazen alıcı ile satıcının ara-
sına girip birbirine yakın tek-
J n
lifleri uyuştunnak ve işlemle-
rin bir an evvel sonuçlanması-
nı sağlamak. Bir hisse senedi-
nin tahtada kahş süresi ise en
fazla 10 dakika. Bu süre için-
de gerçekleşmeyen tekliflerin
yerini yenileri alıyor. Tahtayı
buraya getirip kuranlar ve ta-
kas işlemleri ile alım satımcı-
nın uyuşmasına katkıda bulu-
nanlann kân aracı üyelerin al-
dığı yüzde bir komisyonun ya-
rısı kadar, binde beş.
Sokakta tahta sisteminin
büyük talep görmesi üzerine
müteşebbis grup yeni tahtalar
açılraasına karar verdi. Aynı
sokakta şimdi birden çok tah-
tada hisseler hiçbir fiyat sınır-
lamasına bağlı kalmadan ser-
bestçe işlem görebilecekler. Is-
tanbul'dan sonra tahta sistemi
borsanın bulunmadığı, ama
hisse senedinin yaygın olduğu
şehirlere de taşınacak. Bu ko-
nuda önceiik sırası ise îz-
mir'de.
Sokak borsasının hızla ya-
yılması ve gelişip modernleş-
mesi, bir yandan insanlarımı-
zın güişimciliğini gösterirken
öbür yandan hisse senedi ya-
tırımcısuıın hizmet beklediği-
ni ortaya koyuyor.
'Borsa dışına buyurun9
Sokak borsasının etkisini
azaltmak amacıyla sınırlı
sayıda aracı uyede borsa dışı
satışlar (ya da lot altı küsurat
saüşlan, başlatılıyor. Bu amaç-
la aracı üyelere bir genelge
gönderen Borsa Başkanlığı,
borsa dışı ahm satım işlemle-
rine katılmaları için 26 eylüle
kadar başvurmalannı istedi.
Bir üyenin en fazla 10 hisse
senediyle katüabileceği bu sa-
tışlarda yetkili küınacak aracı
üye sayısı da lO'u geçmeyecek.
Üzerinde işlem yapılan hisse
senetleri bir ay süreyle değişti-
rilemeyecek. Yetki almak için
başvuracaklar arasında Iş
Bankası, Ziraat Bankası, Pa-
mukbank gibi bankalarla Ya-
tınm Finansman gibi aracı ku-
rumlar başı çekiyor.
Üyeler yetki belgesi aldıktan
sonra borsa dışı satış yapacak-
lan en fazla 10 hisse beürleye-
cekler. Bu hisselerin fıyatlarını
borsa kapanış fiyatı artı eksi
yüzde 10 farklı olabüecek. Yet-
kili üye bu yüzde 20'lik marj
içinde yüzde lOMuk bir fiyat
bandını serbestçe seçecek. An-
cak belirlenen ahş ve satış fi-
yatlan arasmdaki fark yüzde
4'den fazla olamayacak. Üye
talep olduğu takdirde her gün
5 lota (borsa işlem birimi, 200
hisseyi temsil ediyor) kadar
ahm ve buna ilaveten S lota ka-
dar satım emirlerini gerçekleş-
tirmek durumundalar. Bu iş-
lemlerde üyeler hisse senetkri-
nin teslimi ve bedelinin öden-
mesini aynı anda yapacaklar.
Hisselerin eksik ya da sahte ol-
masından aracı üyeler sorum-
lu tutulacaklar.
Borsanın küsurat işlemleri-
ni "sıkı bir denetim içinde
başlatması" aracı uyelerce
"soğuk" karşılandı. Borsa
Bankerleri Derneği Başkanı
Zeki Döşlüoğlu, sokak borsa-
sına alternatif olarak getirilen
bu sistemin bazı sımrlamalar
içermesinin etkisini azaltacağı-
nı söyledi. Sokak borsasında
her şeyin serbest olduğunu
kaydeden Doşlüoğlu, "Bence
başlangıçta bu kadar kısıtlama
getirilmesi yanhştır. Elimizi
kolumuzu boş yere bağuyoruz.
Bu sokak borsasını ortadan
kaldırmamızı olumsuz
etkileyecektir" dedi.
Bakalım aracı üyeler gönül-
suz başladıklan bu işten yüz-
lerinin akıyla çıkabilecekler
mi?
Ben bııtndayım efendun
Halka açılmanın faydala-
nru keşfeden şirketler,
kuyruğa girmiş uygun bir or-
tarnda bunu gerçekleşrirmek
için hazırlık yapıyorlar, mak-
yajlarını tamanüıyorlar. Bu
şirketierden başka kendisini
buna çoktan hazır hisseden,
ama sennaye piyasasını ve bor-
sayı henüz hazır bulmayanlar
da var.
Manisa'da kurulu Raks
Elektronik Fabrikası 17 ayn
ülkede şirketleri, 1989"da 200
milyar liraya varan cirosu, 36
milyon dolarük ihracatı, rao-
denı ve rekabet gucü yuksek
teknolojisu Sovyetler Birüği'n-
de kuracağı fabrika ile halka
açüabilecek ideal şirkeüer ara-
sında görunüyor. Raks Grubu
Yönetim Kurulu Baskanı As-
İaa önel "Biz halka açılmaya
ve borsaya çoktan hazınz, ama
borsa buna yeterince hazır
değil" dedi. Halka açılmanın
emniyet, sürat ve bilgilendirme
gibi üç temel unsuru gerektir-
diğini belirten Aslan önel
Türkiye'de bu üç unsurun
mevcut olmadığına işaret ede-
rek şöyle devam etti: "Borsa
yeni binasma taşınsın, bilgisa-
yara gecsin, gerekli emniyet
tedbirlerini alsın. Yatınrncırun
sağhkh kararlar verebileceği
bir ortam oluşsun gerisi kolay.
Bu koşullann hazır olmasını
bekliyoz yoksa çoktan beri
halka açılmaya hazınz."
Aslan Önel'e soruyoruz: Şir-
ketin yüzde kaçını halka aça-
caksınız? Yanıt: "Istenirse hep-
sini. Bu fabrikayı biz kurduk.
Yeterki halk almak istesin. Biz
bir başkasını kuranzT
6
Dün neysek bugün de oyuz'
IŞIK KANSU
ANKARA — Türk-İş Genel
Başkanı Şevket Ydmaz, "Işve-
renler, o da yetmiyornıus gibi
Sayu CnmkuİMşkanı, işçileri
ve sendikalan luunnoyuna şika-
yet etme «hjifaniıgmHan vazgeç-
mjş göriinmiiyor" diye konuştu.
Yümaz, bugün yapüacak Baş-
kanlar Kurulu toplantısına iliş-
kin olarak Cumhuriyet'in soru-
lanna şu yanıtlan verdi:
"— Tiirk-tş Ba^kanlar Kuru-
lu, işveraüerin ve httkümet cev-
reierinin, sendikalara yoğun
ekştiri yöoelrtigi bir donemde
toplamyor. Başkanlar Kurulu-
ndan, bu konoya ilişkin oe gibi
kararUr çıkabüir?
YILMAZ — Sendikalar talep
müesseseleridir. Gerek işveren-
ler, gerek kamu işveren sendika-
lan, kamu işveren sendikalann-
dan sorumlu Devlet Bakanı Ce-
mil Çiçek, o da yetmiyormuş gi-
bi, Sayın Cumhurbaşkanı, geç-
mişte örneklerini gördüğümuz
şekilde, 'Sendikaiar yüzde 500
zam istiyoriar' gibi, işçileri ve
sendikalan kamuoyuna şikayet
etme ahşkanhğından henüz da-
ha vazgeçmiş görünmüyorlar.
Temel hükümleri dahi henüz bi-
tirilmemiş bulunan sözleşmele-
rin bu asamasında, işverenlerin
şikayetinin, isbanşına fayda ye-
rine zarar getireceği meydanda-
dır.
— Türk-lş, özeüikk 1983ten
bu yana gerek işçUerin ekono-
mjk baklan, genkse kıattonmış
demokratik hakbkn için miting-
kr, toplanblar dozenledi. Oysa,
özeiükle 1990 başuıdan bu ya-
na bn aktif politikasını bıraktı-
ğı gerekçesiyle eleştiriliyor. Ge-
çen yıiiardan bn yana ne degişti
dc Tiirk-lş aktif poütikasını
bırakü?
YILMAZ — Biz dün neysek
bugün de öyle mücadele vermeyi
ihmal etmeyiı. Geçmişte gerek
eylemleri hep beraber yapmak-
tan, gerekse Koordinasyon Ku-
rulu'nun birlikte hareket etme-
sinden zarar görmüş değiliz,
bundan da vazgeçmiş değiliz. 1
Haziran 1990 sonrası sözleşme-
Şevket Yılmaz:
1983'ten bu yana
Türk-îş, ekonomik ve
demokratik haklar
için mitingler
düzenledi. Oysa bu
yıl aktif politikasım
bıraktı diye
eleştiriliyor. Türk-İş
dün neyse bugün de
odur.
lerin yetki, müzakere ve uyuş-
mazbk asamalan ile 1991 sözleş-
meleri yakın olmahdır görüşü-
muz vardır. Kamu kesiminde
tüm işçilerin birlikte hareket et-
mesi ve başanlı olmasını düşü-
nüyoruz.
— Törk-tş, 1990 basında ana-
yasa ve vasalardaki değısiklik is-
teklerini bir kez daba hüküme-
te iletti, ama henüz somut bir
sonuç alamadı.
YILMAZ — Hiçbir sendikal
hareket, kamuoyunu yanında
bulamazsa, başansı büyük ol-
maz. Biz, anayasa dahil, bize
göre antidemokratik olan yasa
değişikliklerini hükümet yanın-
da, anamuhalefet ve muhalefet
partisine de verdik. Oralardan
da laftan başka bir şey
görmedik.
— Bu yasama döneminde de-
gişiklik yapıiacagından ümitli
misiniz?
YILMAZ — Elbette, yaptığı-
mız o görüşmeler sırasında ve-
rilen cevaplardan ümitli olduğu-
muz izlenimine vardık.
— Geçmişte Türk-tş'in talan-
dıgı aktif (avıra benzer bir rutu-
mun yüriirülmesi için gerekli ko-
şuiların oluşmadığını mı diişü-
nüyorsunuz?
YILMAZ — Yapacağınız
mücadele, ne kadar büyük top-
luluğu kapsıyorsa, buna iştirak
ya da sempati o kadar fazla
olur. Müzakerelerde ümit veren
konuşmalan hemen birden yok
farzetmemiz doğru olmaz. Ama
ümidimizin artık kaybolduğunu
anlarsak biz de tedbirimizi ona
göre alacağız.
— Bu yıl sonunda özel ve ka-
mu sektöründeld toplusozles-
melerin prosedürterinin aynı za-
mana denk getirilmesini düşü-
nüyor musnnuz?
YILMAZ — Biz de Kamu
Kesimi Koordinasyon Kurulu
1
nu kurduk. Ama özel sektörde-
ki sözleşmelerde de herhangi bir
anlaşmamn olmaması halinde
tabii ki beraber yürüyecektir.
Türk-Iş'e 'eylem' çağrısı
Bazı sendikalar Türk-İşyönetimini hareketsizlikle suçluyor
tş-Sendika Senisi — Türk-lş
Başkanlar Kurulu toplantısınm
"hararetli" geçmesi bekleniyor.
Bugün başlayacak toplantıda
Türk-lş'in "hareketsizüği"nin
yol açtığı şikâyetlerin yoğun ola-
rak dile getiriİeceği bildirildi.
ANKA'rnn haberine göre top-
lantıda "kriz zammı" ve arahk
ayında yoğunlaşması beklenen
"grevler" tüm sendikalann or-
tak konusunu oluşturuyor. Top-
lantıda alınan kararlar ve çahş-
ma hayatından yönelik diğer
beklentiler Türk-lş yönetimi ta-
rafından daha sonra Başbakan
Akbulut'a götürülecek.
Türk-lş yetkilileri Başbakan
ile yapılan zirve ile GAP'ta ya-
pıan toplantıda alınan kararla-
rın hayata geçirilmediği yolun-
daki şikâyetlerini ve Başbakan
ile yapmayı planladıklan görüş-
mede dile getirilecekler. Yetkili-
ler bu kez alacaklan randevuda
Akbulut ile "aracısız" olarak
doğrudan görüşmeyi planladık-
larmjbelirttiler.
Türk-lş'e bağlı sendikalann
Istanbul'daki 32 şubesinin dün
yaptığı ortak açıklamada, Türk-
lş Yönetim Kurulu ve Başkan-
lar Kurulu, "genel grev karan-
nın uygulanması için göreve"
çağnJdı. Istanbul Sendika Şube-
leri Platformu adma yapılan bu
açıklamada şu değerlendirme
yapıldı:
"Böylesi bir dönemde Türk-
İş yönetimi ve sendika genel
metkezleri üzerine dıişen sorum-
luluklan yerine gerjnnemekte-
dirier. Türk-ts Genel Kurul ka-
rarlan nerede? Bu kararlar ne
zaman hayata geçiriiecek? Genel
grev karannın uygulanması için
daha hangi koşullann oluşması
bekleniyor?" Kocaeli'ndeki 17
sendika şubesinin Türk-lş Baş-
kanlar Kurulu toplantısına iliş-
kin ortak açıklamasında da
"Devlet yöDeticilerinin toplusöz-
leşme düzenine müdahale edici
acüdamalar yapüklan, sendikal
mücadelenin baskı altına alına-
rak engellenmek istendigi" kay-
dedildi.
Kocaeli Sendikalar Birliği adı-
na yapıldığı belirtilen açıklama-
da, "Bu gidişe 'dur' diyebilmek
için ve Türk-İş Genel Kurui ka-
rarlarının hayata geçirilmesi
doğrultusunda alacağınız her
türlü eytem kararlanıu aktif ola-
rak destekleyeceğimizi bildiri-
riz" denildi.
Kriz,
enflasyonu
7-8puan
arttûrdı
DİE Başkanı Orhan
Güvenen, bu yıl petrol
zamlan ûolayısıyla
enflasyonun yüzde
42.7 ile 50.7 arasında
gerçekleşebiicceğini
belirtti.
İZMİR (Cumhuriyet Ege Bü-
rosu) — Devlet Istatıstik Ensti-
tüsu (DtE) tarafından yapılan
açıklamada, toplam fiyatlarda
yıl sonunda enflasyonun yüzde
37.3 ile yüzde 57.3 arasında ola-
cağı bildirildi. Tüketicide ise fi-
yat artışının yüzde 42.7 ile 50.7
arasında olacağı belirtilirken
Körfez krizinin, yıl sonu rakam-
larına 7 ile 8 puan arasında bir
ek getirdiği bildirildi. Petrol fi-
yatlanmn enflasyonu etkilediği-
ni belirten DİE Başkanı Prof.
Dr. Orhan Güvenen, kriz nede-
niyle bazı fırsatçılann fıyatlann
artması yolunda beklentileri ol-
duğunu, bunun da fıyatlann yu-
kanya doğru çekilmesine yol
açabileceğini söyledi.
Türkiye ekonomisinde tem-
muz 1989 tarihinden ağustos
ayına kadar enflasyonda genel
bir düşme eğiliminin gözlendi-
ğini beürten Prof. Dr. Güvenen,
Türkiye için bunun sonuçlannın
çok önemli olduğunu belirtti.
Prof. Dr. Güvenen, "Enflasyo-
nun düşme süreci zor bir olgu-
dur. Düşmeye doğru bir direnç
vardır. Ama fıyatlann ynkan
çıkması çok kolay bir olgndur.
Ondan ötiirii bu geçen 13 ayın
büyük önemi vardır. Çünkü enf-
lasyon yüzde 74.6'lardan son
olarak toplamda yüzde 45.9'a
düşmnştür. 28 puan civannda
bir düşüş büyük başandır. Ay-
nı zamanda bunn yaparken
Türkiye ekonomisi yüzde 101ar
civannda büyüme saglamıştır.
Bu, genellikle kitaplann yazdık-
lan ile ters olan bir olgudur. Bu
şunu gösteriyor, Türkiye ekono-
misi her şeye rağmen belirii bir
etkinliği kazanmak üzere. An-
cak Körfez krizi petrol fiyatla-
nnı birdenbire yukan çekti. Bu
da enflasyonu ister istemez etki-
ledi. Yaptığımız araştınnalarda
petroldeki yüzde 10luk ber zam
endekse yakiaşık olarak yüzde
1,5-2 arasında bir rakamı ilave
etmektedir" diye konustu.
Petrole şu ana kadar yüzde 40
zam yapıldığmı, bunun 31 Ara-
hk 1990 endeksini 7 ile 8 puan
arasında etkileyeceğini belirten
Prof. Dr. Güvenen, "Petrol kri-
ziyle birlikte eğer her ay için
yüzde iki artış olursa toplam fi-
yatlarda yıl sonunu 373 enflas-
yon ile bitirecegiz. Eğer bu ar-
tış yuzde 2.5 olursa yüzde 40,
yuzde 3 olursa 42J& enflasyon ile
yılı tamamlamış olacağız. Aylık
endeks oranlan geçen yıhn ay-
nı aylanndan 1 puan eksik olur-
sa geçen yıla kıyasla enflasyon
40.1 ile biter. Eğer endeksin 1
puan fazlası olursa 51.4; 2 pu-
an fazlası olursa 573 ile yıl ta-
mamlanmış olacaktır.
Tüketici endeksinde ise eğer
bu eyiiil, ekim, kasım, arahk ay-
lannda yüzde 25 artış olursa yıl
sonu enflasyonu yüzde 42.7
olur. Yüzde 3 olursa 45.5, en-
deks puanlan geçen seneden 1
puan düşük olursa 48.9,1 puan
fazla olursa yüzde 50.7 ile
kapaünz" diye konuştu.
Madencilere
işverenden
250 bin lira
zam önerisi
tş-Sendika Servisi — Türkiye
Taş Kömürü Kurumu'nda
(TTK) çalışan yakiaşık 40 bin iş-
çi için Genel Maden-lş Sendika-
sı ile Türk Kamusen arasında
sürdürülen toplusözleşme gö-
rüşmeleri uyuşmazhkla sonuç-
landı. Genel Maden-lş Sendika-
sı'ndan yapılan açıklamada ge-
çen cuma günü yapılan son top-
lantıda 17 maddedeki anlaşmaz-
hğın giderilememesi ve 60 gün-
lük yasal sürenin dolması nede-
niyle "uyuşmazlık zaptı" tutul-
duğu bildirildi.
Genel Maden-lş Sendikası
Genel Başkanı Şemsi Denizer,
Kamusen'in "Beklendiği gibi
düşük ücret zammı teklif et-
tiğini" söyledL Denizer şöyle de-
di:
"Önceki sözleşmeye göre çıp-
lak briit aylık ücret ortalaması-
nı 550 bin lira olarak ahrsak Ka-
musen öteki kamu işletmelerin-
de yaptığı gibi ber yıl için 5 bin
lira kıdem zammı veriyor. Yani
10 yılda 50 bin lira. Bunnn üs-
tüne birinci 6 ay için yüzde 50
artı 120 bin lira ekliyor. Böyle-
ce ortalama çıplak briit ücret 1
milyon 20 bin lira oluyor. tkin-
ci 6 ayda yüzde 25 artı 50 bin li-
ra, üçüncü ve dördüncü altı ay-
da yüzde 25'er daba artış teklif
edivorlar. Çıplak ücretin yanı a-
ra aylık sosyal yardım bedeUni
birinci yıl için 100 bin, ikinci yıl
için 150 bin lira olarak öneriyor-
lar. Ayrıca diğer sosyal yardım
kalemlerinde küçük artıslar tek-
lif edivorlar. Ortalama net aylık
olarak düşünürsek şu anda ay-
da 400 bin lira alan işçinin eline
650 bin lira geçsin diyorlar. Ya-
ni ayda 250 bin lira artış öneri-
yorlar. Hepsi bu."
R E K L A M D U N Y A S I
Ingiliz reklamında çizgifilm ve mizah
Ingiltere'de BBC'nin iki TV ve beş radyo
istasyonunda kamu yararına "duyuru ve
kampanyalar" dışmda hâlâ reklam yok.
ITV ve Channel 4'te ise 1990 reklamcılık
gelirleri 1970'den bu yana en duşük
düzeyde. Buna rağmen genel olarak
iletişim-gazetecilik-radyo-televizyonla ilgili
haftahk 6 dergi yayımlanırken reklamcılık
ve pazarlamacıkkla ilgili olarak da 3
uzman dergi piyasada 200.000 alıcı buluyor.
TV reklamlannda son 6 yıla oranla göze
çarpan ilk değişiklik, çizgi fılmlerin ve
mizahın kullanımındaki artış. Aslında Latin
ülkelerinde 1960'lardan bu yana sadece
reklamlarda ön plana akan a'™ film
Italyan TV-basın kralı
Fransız Le Nouvel Ecomoniste dergisi,
Avrupa'daki özel ve kamu televizyonları
konusunda yayımladığı bir incelemede,
Italya'run televizyon ve basın kralı Silvio
Berîusconi'yi televizyon ekranından o
ünlü, gizemli gülümseyişiyle bakan bir
Mona Lisa'ya benzetmiş. Berlusconi,
ttalya'da uç televizyon kanalının (Canale
Cingue, Italia 1, Rettequatro) sahibi.
T E KN 0 L 0
îngiltere'de yeni yeni görsel iletişim
dünyasına giriyor. Son iki yıl içinde yayın
hayatına atılan çizgi roman dergisi sayısı 3.
Mizah ise İngiliz reklam filmlerinin artık
geleneksel alameti farikalanndan biri.
Bu aralar Thatcher yönetiminin en gözde
uygulaması olan özelleştirmeler ve
özelleştirilen kuruluşların hisse senetlerinin
borsada satışa çıkanlması nedeniyle en
buyük reklamı veren İngiliz hükümeti.
İngiliz Elektrik İdaresi'nin kampanyasında
"esas oğlan" rolünde Frankeştayn yaratığı
var. Slogan, "Fişi taktığınız şeyi satın
alabilirsiniz:' Serin ama elektrikli mizahın
tipik İngiliz örneği.
Eurobest yarışması kasım
S O n u n d a : Batı Avrupa'nın 6 dalda en
iyi reklamlannı seçmek üzere duzenlenen
Eurobest yarışması için son başvuru tarihi 6
Ekim 1990. Yazılı basın, TV/Sinema,
Afış/Poster, Paketleme, Logo ve Kurumsal
Raporlar dalında yapılan yanşmanın
jürisini AT üyesi 12 ülkeden gelen 22
reklameı oluşturuyor. Yanşmanın sonuçlan
29 kasım günü Londra'da yapılacak ödül
töreninde açıklanacak. Aynntılı bilgi
"Eurobest Awards 103A Oxford Street
London WIR ITF" adresinden ya da
"994471-494 4582" numaralı telefon ile
"994471-437 1957" numaralı faks
telefonundan alınabilir.
"Büyük Blöf"
yayımlanamayacak mı?
Fransa'da iki genç gazetecinin hazırladığı ve
ekim ayı başında piyasaya çıkması
beklenen, "Le Grand Bluff adlı kitabın
yayımlanmama tehlikesi ortaya çıktı.
Kitabın reklam ve tanıtımı amacıyla
gazetecilere ve bazı reklam ajanslanna
gönderilen prova nüshalannda aralarında
Publicis, RSCG, Havag gibi kuruluşlann
da bulunduğu dev Fransız ajanslanmn
yasaya ve mesleki ilkelere aykırı
uygulamaları belgelerle sergileniyor. Söz
konusu ajanslar, prova nushalardan yola
çıkarak suç duyurusunda bulunacaklannı
açıklarken yayıncı Dencel, kitap konusunda
henüz kesin kararı vermediğini belirtti.
I V I T R I N I
Duvarın solumasım sağlayan bir boya
Mısırlılardan dört bin yıl sonra Fransız
Rhöne-Poulerc ve Tecamat France
firmaları, duvarı solumasına engel olmadan
koruyan bir boya geliştirdi. Mısırlılar,
aslında çevreyle ısısal bir denge sağlayarak
yapılan koruyan ve uzun süre dayanıklı
doğal boyalar (mineral ve kireç)
kullanıyorlardı. Silisyum içeren bugünku
bo>
r
alar etkili ve dayanıklı, ancak birçok
sakıncaları var. Süikatlı boyalarla iyi uyum
sağlanamıyor. Silikon boyalar ise su
buharını geçirmiyor (su duvarda kalıyor),
3 boyutlu
televizyon
Texas Instruments, hangi
açıdan bakıhrsa bakılsın,
izleyicilerin sayısı kaç olursa
olsun, hiçbir gözlük takmaya
gerek olmadan 3 boyutlu
göruntü veren bir televizyon
geliştirdi. Amerikan firması,
OmniView olarak
adlandırdığı yeni 3-B
sistemin, gerçek derinliği
olan görüntu yaratan ilk
televizyon olduğunu
belirtiyor. Yeni sistemde
perspektif, izleme açısına
göre değişiyor; aynı bir katı
nesnede olduğu gibi.
OmniView sinemalarda film
gosterimlerinde kullanılabilir,
ancak Texas Instruments
ticari uygulamalarla daha
fazla ilgileniyor. Örneğin
hava trafiği kontrolörleri, 3
boyutta daha geniş bir alanı
gozleyebilirler. Bu teknik,
hava durumu ve savaş odası
uygulamaları için de geçerli.
Texas Instruments moleküler
modelleme, tıbbi
görüntüleme ve robotların
uzaktan kumandası gibi
uygulamalarda gelecekte
OmniV'ievv 'den
yararlanılabileceğini
duşünüyor.
dolayısıyla bu duvarları yeniden boyamak
olanaksız. Tecassil adlı yeni boyada ise
silisyumun bir turevi olan siloksan
kullanılıyor. Tecassil, boyaya orijinal
özelliklerini verirken duvarları koruyor,
suyıın girmesini engelliyor ve aynı zamanda
nemin dışarı çıkmasına izin veriyor.
Boyanın duvar üstünde kuruduktan sonra
oluşturduğu ince tabaka duvarın solumasım
sağlıyor. Öretici firmalar, özellikle dış
cephe için tasarımlanan Tecassil'in boya
alanında bir devrim yaratacağına inanıyorlar.
Havada çarpışmaya önlem
ABD'de, Federal Havacıhk Kuruluşu'nun yönetmeliği
doğrultusunda 1993'e kadar tüm uçakların çarpışmayı
uyancı sistemle donatılması gerekiyor. Bu nedenle, bu
sistemleri geliştirme yanşı hızlandı. Signal's Bendix ve
King Avionics firmalarının birlikte geliştirdikleri TCAS II
sistemi, uçuş kulesinde kullanılan radar sisteminin uçaklar
için geliştirilmiş bir türevi.
Yaklasan bir uçak saptadığı zaman bir dizi uyarı yapıyor;
'alçal' ya da 'yüksel' komutu veriyor, göstergeler yanıp
sönmeye başhyor.
TCAS sayesınde pilotların çarpışmalannı önlemek için
uçuş kulestnden bilgi almaya ve gözlerine gereksinimleri
olmavacak.
Katlanabilir sandalye
Tekerlekli sandalyeye bağlı kişilerin yolculukları,
sandalyenin ağırlığı ve çok fazla yer kaplaması
nedeniyle sınırhdır. Buna bir çözum olarak 3 kg
ağırlığında, birkaç saniye içinde parçalara ayrılabilen
ve 12 cm yüksekliğinde, 60 cm çapında bir çantada
taşınabilen bir tekerlekli sandalye tasarımlandı. Hafif
olması için karbon liflerinden yapılmış olan
sandalyenin tekerlekleri de çok orijinal. Çemberi
desteklemek için hiçbir çubuk kullanılmamış. 150 dolara
konuşan
sözlük
Franklin firmasının
geliştirdiği sözlük, bir
kelime yazdığınızda (orneğin
'konuşmak') LCD (sıvı
kristal) ekramnda eşanlamlı
kelimeyi (söylemek) veriyor.
Ayrıca sesli olarak bu
kelimeyi tekrarlıyor.
îngilizce için hazırlanmış
sozluk, 487.000 eşanlamlı
sözcuk ve 76.000 tanım
içeriyor. Fiyatı 150 dolar.
KIRALIK DEPO ARANIYOR
Sultanahmet ve Aksaray civarında 1000 m
2
depo
aranıyor.
Tel: 512 05 05/ 20 hat 492