Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/10 HABERLER 27 AĞUSTOS 1990
2130 yıllık anıt agaç
• ANTALYA (Cumhuriyet) — "Hz. Musa ile Hz. Hızır,
Musa dağına gelirler. Şimdiki Hıdırbey köyünde, Hz.
Hızır elindeki asayı toprağa dikerek su içmeye gider.
Döndüğünde asanın filizlendiğini görür. Bunun üzerine
asayı orada bırakarak ayrılır." Samandağ ilçesine bağlı
Hıdırbey köyü halkı tarafından "Hz. Hızır'm asası" diye
simgeleştirilen çınar âğacının öyküsünü köylüler böyle
anlatıyorlar. Köylülerin kutsal saydığı ağaç şimdi 2130
yaşında. Her yıl Lübnan ve Halep'ten gelen turistler 38
metre genişliğinde ve 70 metre boyundaki bu yaşayan
anıtı ziyaret ederek saygılarını gösteriyorlar. Eskiden
içindeki büyük boşluktan yarartanılarak bakkal dükkânı
olarak da kullanılan bu ağacı Kültür Bakaniığı Eski
Eserler ve Anıtlar Kurulu 1981 yılında koruma altına
aldı. (Fotoğraf: Şahiye Say).
Trafik kazalan: 9 ölü
• Haber Merkezi — Afyon-Ankara karayolunda ve
Arualya'da meydana gelen trafik kazalarında 9 kişi öldü,
26 kişi yaralandı. Afyon-Ankara karayolunda dün 05.00
sıralarında Mehmet Necati Kök yönetimindeki 06 HAC
15 plakalı Bodrum-Ankara seferini yapan yolcu otobüsü,
Köroğlu mevkiinde uçuruma yuvarlandı. Kazada kimliği
belirlenemeyen 6 yolcu öldü, yaralanan 24 yolcu Afyon
ve Sivrihisar devlet hastanelerinde tedavi altına alındılar.
Yaralanan 24 yolcunun isimleri şöyle: Suzan Zorkış,
Yonca lldeş, Deniz Çetiner, Hakkı Menekşe, Aynur
Ertunç, Gülşen Eroğlu, Hamide Haydar (fran uyruklu),
Gülay Menekşe, Aynusa Safiye (Iran uyruklu), Hatice
Yiğit, Murat Gükpınar, Ayşegül Yiğit, FUiz Zorkış,
Gülseren Kayhan, ömer Kayhan, Erdinç Kayhan, Sedat
Batu, Antonielle Chioggeld, Nur özen, Fahri Sarıcı,
Emmise Şafii (Iran uyruklu) ve kimliği belirlenemeyen
bir çocuk. Antalya'da Engin Peker'in kullandığı 06 P
4459 plakalı otomobilin cevre yolunda aşırı hız nedeniyle
elektrik direğine çarpması sonucu 3 kişi öldü, 2 kişi de
ağır yaralandı. Hüseyin Peker (47) ve Sevim Peker (45)
olay yerinde, aynı araçta bulunan Filiz Peker (26) ise ağır
yaralı olarak hastaneye kaldınhrken yolda hayatını
kaybetti.
Gazioglıı'nıın başvurusııııa ret
• FRANKFURT (ANKA) — Töb-Der eski Genel
Başkanı Gültekin Gazioğlu'nun, tçişleri Bakanlığı'na
yaptığı vatandaşlık başvurusu, reddedildi. Ankara 2'nci
Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada beraat eden
Gazioğlu'na, vatadaşlık başvurusunun reddedildiği,
Türkiye'nin Frankfurt Başkonsolosu Nihat Ersen
tarafından tebliğ edildi. Vatandaşlık başvurusunun
reddedilmesiyle ilgili olarak bir açıklama yapan
Gazioğlu, "Beraat eteme karşın, en kutsal haklanmızdan
biri olan vatandaşlık hakkıma, kaba bir saldırıda
bulunulmaktadır" dedi.
Atatürk Sahil Parkı açıldı
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — SHP Genel
Sekreteri Deniz Baykal, Gölbaşı Belediyesi'nce yaptırılan
"Atatürk Sahil Parkı"run açılışını yaptı. Baykal açılıŞta
yaptığı konuşmada, Ankarahların bugüne kadar
Gölbaşı'nın güzelliklerinden yararlandıklarını, yöre
halkının ise açılan yeni parkla bu olanağa
kavuşacaklarını söyledi. Gölbaşı'nda su sorununun
çözüme bağlanmasını ve asfaltlama çalışmalannın
tamamlanmasını isteyen Baykal, Gölbaşı'nın Ankara'nın
uzantısı olarak, onun sorunlannı paylaşan bir belde
olmaktan korunması gerektiğini ifade etti.
Izmir'de doktor fazlası
• tZMtR (ANKA) — Devlet Bakanı Işın Çelebi'nin
Devlet Planlama Teşkilatı'na hazırlattığı bir raporda,
Türkiye'de 8 bin 457 hekim açığı bulunmasına karşılık,
fzmir'de 1862 hekim faziahğı olduğu açıkladı. DPT'nin
ağustos 1990 tarihli "Türkiye ekonomisinin genel
değerlendirilmesi ve tzmir ilinin Türkiye ekonomisindeki
yeri" başlıklı raporda, 1989 sonu itibanyla bin kişiye bir
hekim duşmesi koşuluyla Izmir'e 2 bin 571 hekimin
yeterli geleceği bildirildi. Ancak şu anda tzmir'deki
sağlık kuruluşlannda 4 bin 433 hekimin görev yaptığı
kaydedilerek, "1862 hekim fazlası var" denildi. Aynı
raporda, Türkiye'de halen 46 bin 708 hekimin görev
yaptığı, 1000 kişiye bir hekim esasına göre, bu sayının 55
bin 255'e çıkması gerektiği kaydedilerek, halen
Türkiye'deki sağlık kurumlarında 8 bin 547 hekim açığı
bulunduğuna dikkat çekildi.
KÖRFEZ KRİZİ...KÖRFEZ KRİZİ... KÖRFEZ KRİZİ...KÖ
Siyasette 'kriz'li günlerCumhurbaşkanı Turgut Özal, TBMM'nin
açılışında, Türkiye'nin Körfez krizi politikasını
içeren bir konuşma yapacak. Muhalefet
partileri ise Özal'a karşı "nasıl bir tavır"
ahnacağı üzerinde çalışıyor. SHP konuyu yarın
MYK toplantısında, DYP de cumartesi TBMM
grup toplantısında karara bağlayacak.
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) — 1 eylul cumartesi günü ye-
ni yasama yılına başlayacak olan
Meclis'in açılışında Cumhurbaş-
kanı Turgut Özal, "Körfez krizi"
ile ilgili bir konuşma yapacak.
özal'ın, savaş hali ilanı yetkisini
yeniden Meelis'e getirme hazırlı-
ğı muhalefeti hareketlendirdi.
Özal'ın konuşma isteğini grup
başkanvekillerine ilettiği, ANAP
içinde Meclis'in 12 ağustostaki
olağaniistü toplantısında günde-
me gelen hükümete "savaş ilanı
yetkisi"ne karşı çıkan ANAP'lı-
ların "ikili gönişmelerle" ikna
edildiği öne sürülüvor.
Anayasanın 104. maddesine
göre TBMM'nin yasama yılının
ilk gününde cumhurbaşkanı ge-
rekli görürse konuşma yapabili-
yor. Özal'ın bu yetkisini kullana-
cağı ve 1 eylüldeki Meclis'in acı
lışında konuşacağı belirtiliyor.
Edinilen bilgiye göre Özal bu is-
teğini TBMM Başkanı Kaya Er-
dem ile görüşmesinde kendisine
iletti.
Bu arada Cumhurbaşkanı, dün
tstanbul'da oto yol açılışında ga-
zetecilere, TBMM'nin açılışında
Körfez krizi ile ilgili konuşacağı-
nı açıkladı. özal, "Muhalefetin
tavn ne oJnr" sorusunu, "Bu ken-
dilerinin bilecefi iştir." şeklinde
yanıtladı. Özal aynca ANAP
grup başkanvekillerine de bu gö-
rüşünü aktardı. Bakanlar Kuru-
lu da geçen çarşamba günkü top-
lantısında özal'ın Meclis'teki ko-
nuşmasını tartıştı.
ANAP'tan bir üst düzey yetki-
li, ÖzaJ'ın Meclis'te Körfez kriziy-
le ilgili değerlendirmeler yapaca-
fını belinerek "Sayın Özal konuş-
masında Türkiye'nin bölgedeki
önemini vurgulayacak. Bugüne
kadar izlenen politikayı *e bu po-
Ktikanın getirdiklerini aktaracak.
Özal, aynca Körfez krizinin çö-
zülmesinden sonrs masaya otn-
ruldugunda Türkiye'nin gııcln du-
nımda olması gerektiğine dikkat
çekecek" diye konuştu.
Meclis'in 12 ağustostaki olağa-
nüslü toplantısı öncesinde Başba-
kanlık Konutu'nda, Başbakan
Abulut, bazı Bakanlar ve millet-
vekillerinin katıldığı bir toplantı
yapılmıştı. Özal burada Meclis'-
in hükümete savaş ilanı yetkisi
vermesi konusunda çalışma yapıl-
masını istemişti. Meclis'in toplan-
tısında getirilen bu konudaki hü-
kümet tezkeresi kapalı oturumda
yoğun tartışmalara neden olmuş,
ANAP genel başkan adaylann-
dan Mesut Yılmaz, Hasan Celal
Güzel ve başta Devlet Bakanı
Vebbi Dinçerter olmak üzere ba-
zı ANAP'lılann da tepkisine ne-
den olmuştu. Sonuçta metin üze-
rinde değişiklik yapılıp ancak ül-
keye saldın durumunda hüküme-
te savaş ilanı izni verilmişti.
Cumhurbaşkanı özal'ın bu ko-
nudaki isteğinde ısrar ettiği ve bu
doğrultuda söz konusu yetkiye
karşı çıkan ANAP'lılann da "ik-
na edildigi" beürtüiyor. ANAP'-
tan bir yetkili, savaş ilanı yetkisi
Meelis'e ilk geldiğinde pek çok
ANAP'lının durumu önceden bil-
mediğini anımsatarak " O zaman
bir tedirginlik vardı. Ancak şim-
di Birleşmiş Milletler Güvenlik
Konseyi'nm karan da bulunuyor.
Bu karar hükümete haklılık ka-
zandınyor. Comartesi günü yani
Meclis açılmadan önce ANAP
grubu toplanacak" dedi.
ANAP grubunun bu toplantı-
sında TBMM'nin hakümete savaş
ilanı yetkisi vermesi konusunun
yeniden gündeme geleceği belirti-
liyor.
Muhalefet partileri ise Özal'ın,
Meclis'in açılışında konuşma yap-
mak için resmen başvuru yapma-
ması nedeniyle net bir tavır koya-
SHP GENEL SEKRETERİ: BİZİM İŞİMİZ TÜRKİYE CUMHURİYETtNİN SINIRLARIİÇİNDEDİR
'Ortadoğu'ya bulaşmayalurfANKARA (AA) — SHP Genel
Sekreteri Deniz Baykal, Türkiye'-
nin Ortadoğu'yu düzene sokmak
gibi bir görevi olmadığını bildire-
rek, "Ortadoğu'ya bulaşmak bi-
ziro işimiz değildir. Bizim işimiz
Türkiye Cumhuriyeti'nin sınırla-
n içindedir" dedi.
SHP Genel Sekreteri Deniz
Baykal, Gölbaşı Belediyesi'nce
yaptınlan Atatürk Sahil Parkı'nın
açılışında yaptığı konuşmada,
Türkiye'nin Ortadoğu'da ortaya
çıkacak sıkıntıların büyük bir bö-
lümünü gereksiz yere üstienmesi
ihlimaiinin ortaya çıktığını söyle-
di. TBMM'nin son toplantısında
Türk askerlerinin gereksiz yere
yurtdışındaki maceralara bulaştır-
ma girişimlerine karşı çıktıklan-
nı anlatan Baykal, Türkiye'nin sa-
vaş başlamadan savaşın bedelini
ödemeye başladığını kaydetti.
Baykal, sadece ekonomik ambar-
gonun Türkiye'de trilyonlarca li-
ralık kayba yol açtığını savundu.
"Türkiye'yi bu maceraıun dı-
şında tutmalıyız" diyen Baykal
şöyle devam etti: -
"Türkiye'nin kazanacagı hiçbir
şey yoktur. Ortadoğu'yu Türki-
ye'nin düzene sokmak gibi bir gö-
revi yoktur. Bir bataklıktır, bir
kum çölüdur. Nice kuşaklan yut-
tu, aldı göfurdu, nice devleller ku-
roldu, battı, çöktü, degişti. Orta-
doğu'ya bulaşmak bizim işimiz
değildir. Bizim işimiz, Türkiye
Cumhuriyeti'nin sınırlan içinde-
dir, Anadolu'dadır. Bizim işimiz
vatandaşın ekmegini çözmektir."
Baykal, dünyanın güçlü ülkele-
rinin takdirini kazanarak, ileride
pay verebilecekleri yolundaki he-
sapların da doğru olmadığını bil-
direrek, "Biz böyle bir rolün için-
de bulunmayı istemiyoruz. Biz
kendi bakkımızla dunyada yer et-
mek istiyoruz. Kimsenin kabada-
yısı rolünü oynayarak, jandarma-
sı rolünü oynayarak, etkinlik
aıamıyoruz" diye konuştu.
Baykai, Meclis'in açıimasından
sonra bu düşüncelerini orada da
savunacaklarını anlatarak,
"Umanm ülkemizi Ortadoğu'da-
ki savaş yangımna bulaştırmadan
koruruz. Banşın degeri savaşta
anlaşılır. AUah hiçbir zaman bizi
barış dönemini özlemle anar du-
ruma sokmastn" dedi.
Ecevit uyardı
DSP Genel Başkanı Bülent
Ecevit, Türkiye'den Körfez'e asker
ve savaş gemisi göndermenin
"saçmalık" olduğunu belinerek,
"TBMM'de, Turkiye'yi Ortado-
ğu'da savaşa süriikleyebilecek bir
karar alınırsa, buna oy veren mil-
let>ekilleri vebal altından kurtu-
lamazlar" dedi.
Ecevit dün yaptığı yazılı açık-
lamada, Türkiye'nin dünya için
büyük önem taşıyan Ortadoğu
bölgesinin kuzeyini güvence altın-
da tutarak bolge güvenliğine en
büyük katkıyı zaten sağladığını
bildirdi. Bülent Ecevit, "Bu yet-
mezmiş gibi Ortadogu'nun güne-
yine de asker gondermemiz, hem
bölgedeki (ehlikey i büsbütün yay-
gınlaştınr hem de Türkiye'nin gü-
venligini tehlikeye düşürür" dedi.
Irak'a karşı uygulanan ambar-
goyu daha da etkili kılmak ve ab-
lukaya dönüştürmek üzere Tür-
kiye'nin de Basra Körfezi'ne asker
göndermesinin "saçmalık" olaca-
uğruna kendinizi aleşe atın' deroe-
leri insafsızlık olur. Bizim böyle
bir çagnya uymanuz da akı'sızlık
olur."
DSP Genel Başkanı Ecevit, bir
savaşta boy hedefi durumuna ge-
tirme pahasına koruması istenen
devletlerin, Turkiye'yi laiklik ve
demokrasi çizgisinden kopararak,
"kendi çagdışı dünyalanna çek-
mek isteyen devletler" olduğunu
da ileri sürdü. Bu devletler uğru-
na savaşa gırmenin "Laiklik ve
demokratik Türkiye Cumhuriye-
ti'nin gözden çıkanlması anlamı-
na geiecegini" ifade eden Ecevit,
savaşa girmekle Türkiye'nin, Arap
ve Islam âleminin gözünde yücel-
meyeceğini de bildirdi.
Ecevit, "Tam lersine, Arap ve
tslam âlemindeki geniş halk ke-
simleriode şimdi Batı'ya ve Batı^
nın Ortadoğu topraklannı fıili iş-
sonra yayımlanan bildirıde.
"Türkiye'nin Cumhurbaşkanı
Türgul ÖzaJ'ın şahsi reklam bevesi
yuzünden. dunyada ve bölgede
banşı konıyacak önemli rolü oy-
nayamaz bale getirildigi" öne su-
rüldü.
DYP Başkanlık Divanı bildiri-
sinde Körfez bunalımı konusun-
da şöyle denildi:
"Körfez bunalımı, hâlfi sagdu-
yunun kontrolüne girememiştir.
Bir tarafta Saddam, uluslararası
hukuka ve insan haklannın römü-
ne meydan okuyarak, adeta ken-
disini, ülkesini ve milletini tabrip
ettirmek için koşar adımla savaş
belasına dognı gidiyor. Diger ta-
raftan BM Güvenlik Konseyi,
Saddam'ı ve ülkesini danyadan ta-
manuyla soyutlayacak abluka led-
birinin içine girmiş bulunuyor.
Saddam'ın, kısa zamanda gıdasız
Baykal Ortadoğu'yu Türkiye'nin düzene sokmak
gibi bir görevi yoktur. Bir bataklıktır, bir kum
çölüdür. Nice kuşaklan yuttu, aldı götürdü. Nice
devletler kuruldu, battı, çöktü, değişti. Ortadoğu'ya
bulaşmak bizim işimiz değildir. Umanm ülkemizi
Ortadoğu'daki savaş yangımna bulaştırmadan koruruz.
Ecevit Türkiye'den Körfez'e asker göndermek
saçmalık olur. TBMM'de Turkiye'yi Ortadoğu'da
savaşa sürükleyebilecek bir karar alınırsa buna oy •
veren milletvekilleri vebal altında kalırlar. Körfez'e
asker göndermek tehlikeyi büsbütün yaygınlaştırır,
Türkiye*'nin güvenliğini tehlikeye düşürür.
ğını öne süren Ecevit, Türkiye'nin
boru hattım kapatmak ve kendi
toprakları üzerinden Irak'a mal
taşımacılığını önlemekle ekono-
mik ambargoya başka Ulkelerden
daha büyük katkıda bulunduğu-
nu ve fiili abluka uyguladığını be-
lirtti. Ecevit açıklamasmda şunlan
kaydetti:
"Yabana askeri güclerin Türki-
ye üzerinden Irak'a saldırıda bu-
lunmalanna izin vermemiz ise
bölge dışı ülkelerin bölgedeki çı-
karlannı korumak uğruna Tur-
kiye'yi bir savaşta boy hedefi ko-
numuna sokmak olur.
Ortadoğu'daki devletlerin cogu
Birinci Dünya Savaşı'nda ve erte-
sinde Balılılar tarafından bu böl-
gedeki Türk egemenliğine veya el-
kinliğine karşı oluştunılrouş yapay
devletlerdir. Şimdi aynı Bahiılann
'Gelin, bu yüzyıl başında size kar-
şı oluşturduğumuz devletleri bi-
zim adımıza siz koruyun, onlar
gal altına alarak konıduğu rejim-
lere karşı hızla kabarmakta olan
tepkilerin, hatla düşmaniıgın baş
bedefi oluruz" dedi.
Ecevit, cumhurbaşkanı veya hü-
kümetten Türkiye'yi savaşa sürük-
leyebilecek bir önergenin destek-
lenmesi için bir istek gelmesi ha-
linde, ANAPIı milletrekilleri baş-
ta olmak üzere bütün TBMM üye-
lerinin düşünerek oy kullanmaları
gerektiğini de kaydetti. Milletve-
killerinin böyle bir önergeyi des-
teklemeleri halinde "ağır vebal"
altında kalmaktan kurtulamaya-
caklanm öne süren Ecevit, "Or-
tadoğu bunalımında Türkiye'ye
düşen görev, savaşa katılmak de-
fil, banş ve uzlaşmaya katkıda
bulunmaktır" dedi.
DYP bildirisi
DYP Genel Başkanı Süleyman
Demirel'in başkanhğında yapılan
Başkanlık Divanı toplantısından
ve ilaçsız kalması hedefkııiyor. Si-
lahlı güç kullanmak, yaptınm için
kabul olunraustur. BM henüz bir
silahlı güç teşkiline girişmiş değil-
dir. Yakın zamanda o da beklene-
bilir. Butun bunlar olurken ilk de-
fa diyalogdan söz ediliyor. Çok
zayıf bir ihlimal olsa bile, üzerin-
de durulma>n deger bir gelişme-
dir. BM eski Genel Sekreteri Kurt
VValdheim. dünyanın önüne bunn
koymuştur. Ciddiye alınmaya de-
ger. Güvenlik Konseyi. banşı ko-
rumak için güce müracaat edile-
bilecegini öngörür. Onun içindir
ki güce başvurmadan diplomasi-
nin bütün imkânlan kullanılma-
hdır."
• Sovyetler Birliği ve Fransa'ya da
Irak'a silah veren devletler olarak
görev düştüğü belirtilen açıklama-
da, "Türkiye dunyada ve bölgede
banşı koruyacak önemli bir rolü
oynayabilirdi. Maalesef, Sayın
Özal'ın şahsi reklamını yapma he-
vesleri, Turkiye'yi bir tarafın dü-
men suyuna sokmuş, böyle bir ro-
lu oynaraasını imkinsu hale ge-
tirmiştir. Bunda Türk devletinin,
Türk milletinin kusunı yoktur. Ve-
bal Sayın Özal'a alkış tutanlann-
dır. Bize göre her şey bitmis de-
ğildir. Diinya evvela savaşıp banş
arayacağına, banşa sahip çıkma-
lıdır. Öfkeler, knçük hesaplar bir
kenara atılmalı, olaya büyük ba-
kılmalı ve banşın korunması için
her çareye başvurulmalıdır"
Sosyalistlerin Birlik Partisi Ko-
ordinasyon Kurulu toplantısında
Türkiye'nin Ortadoğu'da sıcak sa-
vaşa girmeyeceğinin kamuoyuna
duyurulması istendi.
Sosyalistlerin Birlik Partisi Ko-
ordinasyon Kurulu adına konusan
Haluk Gerger, Türkiye'nin asker
gondermesi konusunun yeniden
görüşülmesi için TBMM'nin bir
an önce toplanması gerektiğini
söyleyerek, T B M M gizli oturum-
lardan vazgeçerek balkın sonuna
kadar izleyecegi bir canlı >-ayında
bu konuyu ele almalı ve üslerin
kullamlmayacağı, Suudi Arabis-
tan'a asker gonderilmeyecegi. bir
tecaviiz söz konusu olmadıkça sa-
vaşa girilmeyecegi halka teyid
edilmeli" dedi. BM'nin ölçülü bir
ambargo için yeşil ışık yaktığı ve
Türkiye'nin savaşa girmesini ge-
rektiren herhangi bir yaptırımın
olmadığını söyleyen Gerger, "BM
Anayasası'nda üve ülkelerin ge-
rekli görmesi halinde yardım ta-
lep edeceği yazıhdır. Bir yardım is-
tendiğinde Türkiye yapacaktır.
Ancak ambargoyu delen birkaç si-
labsız tankere karşı ABD veya tn-
giltere'nin Türkiye'den yardım is-
temesi komiktir. Yine BM karar-
lan arasında, Körfez'de deniz güç-
leri bulunan üye ülkelerin, özel
koşullaria orantılı önlemler alma-
sı, askeri gücün kullanılması hak-
kını verir. Türkiye'nin Körfez'de
deniz gücü yoktur. Ancak başka
bir sebepten TBMM'den izin al-
mak koşuluyla oraya deniz gücü
yollarsa otomatikman savaşa
katılabilecektir" dedi.
Siyasi temaslarda bulunmak
için Ankara'ya gelen KKTC Cum-
huriyetçi Türk Partisi (CTP) Ge-
nel Başkanı Özker Özgür, Türki-
ye'nin Ortadoğu'daki politikasını
eleştirdi. Türkiye'nin kraldan çok
kralcı davrandığını söyleyen öz-
gür, "Türkiye Amerika'nın petrol
çıkarianndan önce kendi ulusu-
nun çıkariannı düşünmelidir" de-
di.
SAYIN DOKTOR VE ECZACILARIN DIKKATINE
PEPTİK ÜLSER TEDAVİSİNDE
H2
• RESEPTÖR ANTAGONİSTİ
Pepddiri(famotidin, MSD)
40 mg 15 tablet ve 20 mg 30 tablet
Blister Ambalajlarda Piyasaya Sunulmuştur.
MSD
MERCK
SHARP&
DOHME
MERCK & CO., INC. lisansı ile FAKO İLAÇLARI A.Ş.
Büyükdere Cad. 205 Levent 80650 İSTANBUL
ÜRETİM ÜNİTELERİ VE \ARDIMQ
İŞLETMELER DEPAKIMANLARINDA
GÖREVLENDİRİLMEK ÜZERE,
ELEKTRONİK
(Güç elektroniğj konusunda deneyimli)
M A K İ N E
YüksekMühendislerive Mühendisleri
ARAŞTIRMA GELİŞTİRME VE KAIİTE-
KONTROL DEPARTMANLARINDA
GÖREVLENDİRİLMEK ÜZERE,
K İ Y A
JVLETALURjt
A R A N M A K T A D I R .
Adaylann iyi derecede İngilizce bilmeleri,
erkek adayların askerlikle ilişiğinin
b u l u n m a m a s ı g e r e k m e k t e d i r .
İsteklilerin en geç 15 gün içerisinde
ELEMAN rumuzu ile Osmanlı Sokak No: 19,
80090 Taksim / İstanbul adresine
özgeçmişleri ve bir fotoğrafı içeren
başvurularını göndermeleri rica olunur.
Tüm başvurular gizli tutulacaktır.
mıyorlar. SHP Genel Sekreteri
Deniz Baykal, yarın Merkez Yü-
rütme Kurulu'nun (MYK) topla-
nacagını, Özal'ın konuşma yap-
ma durumuna karşı tavnn bura-
da bdirleneceğini söyledi. "özal'*
ın TBMM Başkanı Erdera'e ve
ANAP grup başkanvekillerine
konnşacagını açıkladıgı belirtili-
yor" uyansına karşın Baykal, ki-
şisel olarak bir şey söylemek iste-
mediğini, karan MYK'nın verece-
ğini vurguladı. DYP Grup Baş-
kanvekili Vefa Tanır, cumartesi
günü toplanacak grup toplantısın-
da Özal'ın konuşraasına karşı
protesto karannın çıkabileceğini
söyledi.
SHP ve DYP'li milletvekilleri-
nin ÖzaJ'ın kormşması halinde sa-
lonu terk etme ya da Özal'ın gi-
rişinde ayağa kalkmama gibi pro-
testo biçimlerini tartıştığı belir-
tiliyor.
Valüer
seferberlik
hazırhğuıda
TURAN YILMAZ
ANKARA — Başbakanlık'ın,
"topyekûn bir savaşa hazıriıklı
olunması" yonündeki şifreb telsiz
emri üzerine valilerin koordinas-
yonunda illerde yoğun bir çalış-
maya girişildi. Başta il ve ilçe be-
lediyeleri olmak üzere tüm kamu
kunım ve kunıluşlan, olası bir sa-
vaş durumuna karşı hazıriıklı
olunması için gerekli önlemleri al-
maya başladılar.
tllerde, valilerin koordinasyo-
nunda yapılan toplanularda, ön-
celikle günümüz savaşlannda si-
vil halkın can güvenliğinin sağlan-
masmda en önemli etken olarak
görülen "savaş ya da çalışma böl-
gesinden tahliye" konusu üzerin-
de durulduğu kaydedüdi. Bu
amaçla belediye ile kamu kurum
ve kuruluşlarındaki otobüs ile di-
ğer araçlann olası bir savaş duru-
munda tahliye amacıyla nasıl kul-
lanılacağı planlandı.
Kentin özellikle ekmek gereksi-
niminin karşılanabilmesi için de
özel önlemler alındı. Buna göre
kamuya ait Halk Ekmek fabri-
kaları başta olmak üzere birçok
ekmek fabrikasının 24 saat sürey-
le aralıksız üretim yapması be-
nimsendi, bu amaçla gerekli dü-
zenlemelere gidildi.
Bu arada ortaya çıkacak koşul-
lara göre olağanüstü bazı düzen-
lemelerin de bu toplantılann gün-
demine geldiği kaydedüdi. Anka-
ra'da bulunan Ülker Bisküvi Fab-
rikası'nın 24 saat kapasite ile ça-
lışacak hale getirilerek Silahlı
Kuvvetler'in ve sivil halkın peksi-
met gereksiniminin buradan kar-
şılanması yonünde görüşler orta-
ya atıldı.
Öte yandan hastane ve sağlık
kuruluşlarımn sürekli göreve ha-
zır halde tutulması, gezici ve sa-
bit sağlık ekiplerinin oluşturulma-
sı, yaralılann bu kuruluşlara hız-
lı bir biçimde nakli için gerekli sa-
yıda ambülans ve araç bulundu-
rulması konularmın da ele alındı-
ğı, bu yönde düzenlemelere gidil-
diği de kaydedüdi.
Böyle bir durumda güvenlik gö-
re%lilerinin çalışraa esaslan da ye-
niden gözden geçirildi. Bu toplan-
tılara katılan bir üst düzey yöne-
tici, gözden geçirilen tüm bu ko-
nularda Türkiye'riin yeterince ha-
zıriıklı olmadığını saptadıklarını
söyledi. Bunun ise bir savaş ola-
sılığının daha önce düşünülmeme-
sinden kaynaklandığını bildirdi.
MGK
31 ağustosta
toplaiııyor
ANKARA (Cumhuriyet Biro-
su) — Milli Güvenlik Kurulu'nun
(MGK) aylık olağan toplantısı,
daha önce toplanümasını gerekti-
ren "aciT bir dunun çıkmadığı
takdirde, 31 ağustos cuma günü
yapılacak. MGK Genel Sekreter-
liği'nden edinilen bilgüere göre
toplantı tstanbul'da gerçekleşti-
rilecek.
Cumhurbaşkanı Turgut özal-
ın başkanhğında yapılacak top-
lantıda özellikle Körfez krizine
ilişkin gelişmelerin ele ahnacağı
bildiriliyor. Askeri Şûra kararları
çerçevesinde TSK'mn üst kademe-
lerinde yapılan değişiklikler son-
rasında yeni komutanların katüı-
ınıyla gerçekleşecek toplantının 1
eylül cumartesi günü TBMM'nin
açılışının hemen öncesine denk
gelmesi bazı yorumlara yol açryor.
Başkentte MGK'nın 31 ağustos
günü yapılacak toplantısında Ba-
kanlar Kurulu'na, Körfez bolge-
sine asker gönderilmesini tavsiye
edebileceğini, bunun üzerine 31
ağustos akşamı Bakanlar Kurulu
toplantısı yapılarak 1 eylül günü
de TBMM'den Körfez'e asker
gönderilmesi yctlcisi istenmesi ola-
sıhğından söz ediliyor.
Ancak askeri kaynaklar, özel-
likle Genellcurmay Baskanı'nıo ve
kuvvet komutanlarının bölgeye
asker gönderilmesine sıcak bak-
madığını kaydediyoriar. GeneJ-
kurmay karargâhında üst düzeyli
yapılan toplantılarda "siyasi pıcs-
fij satlanmas için bölgeyt Tnrk
askcrinin göndcrlmesinhı ag»r to-
DoçJar vereceji" görüsünün sık
tekrarlandığı biliniyor.