Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
22 AĞUSTOS 1990 KÜLTÜR-SANAT CUMHURİYET/5
150 yıllık ev onanlıyor
• ADANA (Cumhuriyet Güney tlleri Bürosu) — Tabiat
Varlıklarını Koruma Kurulu'nca koruma altına
alınmasma karşın herhangi bir çalışmanm yapdmadığı
tarihi eve Mason Mahfili Derneği sahip çıktı. Evi
sahibinden satın aJarak dernek adına kaydettiren
Demokrat Merkez Parti Genel Başkan yardımcılanndan
Hayrullah Pelit, "Görevlerimiz arasında tarihi dokunun
korunmasına öncülük etmek de var. Restorasyon
sırasında orijinaliteye özen gösterdik" dedi. Kent
merkezinde Atatürk Evi yakınlannda ve tarihi Roma
köprüsüne 50 metre uzakhktaki tarihi ev, Kiiltür ve
Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nca koruma altına
alındıktan kısa bir süre sonra Mason Mahfili Derneği
îstanbul Şubesi tarafından restore edıldi. Derneğin
İstanbul'daki yetkililerinin Adana ziyareti sırasında harap
görüntüsüyle dikkati çeken 150 yülık ev, yaklaşık 100
milyon liraya satın alındı ve derneğin Îstanbul Şubesi
adına tapuya tescil edildi. Kültür ve Tabiat Varlıklarını
Koruma Kuruhı Başkanı Selahattin Asım, kısa bir süre
önce koruma altına ahnan evin bazı bölümlerindeki
bozulmaları ortadan kaldırması için Mason Mahfili
Derneği'ne "basit onarım izni" verdiklerini belirterek
"Onarım ve restorasyon sırasında, eseri orijinal ashna
uygun biçimde yenilemek gerekiyor. Bir ara yanhşlık
oldu fakat sorun daha sonra çözüldü. Binanın satın
almması demek, tarihi eser olma özelliğini ortadan
kaldırmıyor" dedi.
Bandırma ve Erdek'te kazılar
• BANDIRMA (AA) — Balıkesir'in Bandırma ve Erdek
ilçelerindeki arkeolojik kazılar sürüyor. Bandırma'da
"Dasklyleion" antik kentinin yanı sıra Pers
satraplıklanna ait höyüklerde de kazı çalışmalarına
başlandı. Höyük kazıları için Kültür Bakanhğı'nm 8
milyon lira ödenek gönderdiği bildirildi. Buradaki kazı
çalışmaları da Dasklyleion kazı ekipleri tarafından
sürdürülüyor. Prof.Dr. Tomris Bakır'ın yönettiği
kazılarda höyük içinde mazar ve hazine aranıyor. Erdek
ilçesinin Düzler mevkiinde de Roma tmparatoru
Hadrianus adına yaptınlan Jüpiter veya Hadrianus adlı
tapınağın kalıntılarının toprak üzerine çıkarılmasına
çalışıhyor. Tapınak kazı çalışmaları ise Erzurum Atatürk
Üniversitesi öğretim üyelerinden Prof.Dr. Abdullah
Yaylalı tarafından sürdürülüyor. Ay sonuna kadar
sürecek çalışmaiarda 14 milyon 500 bin lira harcanacağı
kaydedildi.
Çocuklann düştindeki dünya
• NEVŞEHİR (Cumhuriyet) — 6. Uluslararası Avanos
El Sanatları ve Turizm Festivali çerçevesinde
gerçekleştirilen duvar boyama şenliğinde, minikler hayal
ettikleri dünyayı duvarlara yansıttılar. Yaklaşık 45
çocuğun katıldığı duvar boyama şenliğinde, ressam Ayfer
Ataer ve Hami Araz başkanhğında Avanos'ta önceden
beürlenen 15 metre uzunluğundaki duvarda önce pastel
boya ile çalışan minikler, daha sonra hayal ettikleri
dünyanın görüntüsünü plastik boya ile pekiştirerek
büyüklerin dikkatlerini çekmeye çalıştılar. Çocuklann
çevre kirliliğinden ve savaş korkusundan uzak bir dünya
isteğini yansıtan duvar, Avanos Belediyesi tarafından
koruma altına alındı.
Sendikanın şiir yaraşması
• KIRIKKALE (Cumhuriyet) — Petrol-lş Sendikası
Kınkkale Şubesi 2. Geleneksel Şiir Yanşması'na
başvurular başlıyor. Petrol-İş Sendikası
Kınkkale Şubesi, yarışmanın konusunu serbest
bıraktıklarını, yerli, yabancı, amatör ve profesyonel
şairlerin en fazla 3 şiirle yarışmaya katılabileceklerini
büdirdi. Başvurular 15 Kasım 1990 tarihine kadar
şiirlerin 8 kopyası ve şairlerin kısa yaşamöyküleriyle,
Salih Kumru PK. 5 Kınkkale adresine yapılacak. Şiir
yarışması sonuçları 10 Aralık 1990 lnsan Haklan
Günü'nde açıklanacak. Ödüller l!ye 1 milyon lira, 2!ye
750 bin lira, 3.'ye 500 bin lira, 4. ve 5!ye de sendika
yayınlanndan oluşan bir kitap seti olarak açıklandı.
Seçici Kurul şu isimlerden oluşuyor: Jülide Gülizar, Zihni
Anadol, Mustafa Ekmekçi, Muzaffer İlhan Erdost
(yazar-yayıncı ve lnsan Haklan Ankara Şubesi Başkanı),
Refik Durbaş, Nevzat Çelik, Hali Kıyıcı (araştırmacı),
Salih Kumru (Petrol-lş Sendikası Merkez Disiplin Kurulu
Başkanı), Ünver Karakuzu (Petrol-İş Kınkkale Şubesi
Mali Sekreteri).
'Briz Kardeşim DavicT
• ANKARA (AA) — Etibank Sanat Tiyatrosu, geçen
sezon Ankara'da emekliler için ücretsiz olarak sergilediği
"İkiz Kardeşim David" adlı komediyle Anadolu
turnesine çıkıyor. Dört yıldan bu yana Ankara'da
emekliler ve çocuklar için ücretsiz gösteriler sunan
Etibank Sanat Tiyatrosu ve Çocuk Tiyatrosu "İkiz
Kardeşim David" ve "Ayşe ile Tontoş Teyze" adlı
oyunları 29 ağustostan itibaren Çorum, Giresun, Ordu,
Trabzon, Samsun, Tokat ve Amasya illerinde
sergileyecek. Ali Hürol'un yönettiği toplulukta, Ertan
Savaşçı, Sezai Aydın, Bülent Yıldıran, Ferhunde Hürol,
Senem İren, Bülent Türkmen, Yasemin Karataş, Altan
Alkan, Yıldınm Şimşek, Esra Acu, İlknur Erhan gibi
sanatçılar görev yapıyorlar.
Anti-Arabesk Tatil.
Deniz, kum, güneş mükemmel.
Ortam özentisiz ve samimi.
Mekân güzel, müzik güzel,
yemekler güzel.
îstanbul Erkek Lisesi mezunlarına,
Opera-Bale ve Konservatuar
mensuplarına, öğretim üyelerine
ve Cumhuriyet okurlarına
indirimli.
Tel: 9 (6353) 2206
MOTELAMPHORA
A l t ı n k u m - D i d i m
Mazhar-Fuat-Özkan'ın yeni kaseti " Geldiler" adınıjaşıyorj
Rock'tan rap'e MFO'ye
'gelenler'
MFÖ'nün son kasetini
anlatan Mazhar
Alanson, bu
çalışmada çeşitli
düşüncelerin bir araya
getirildiğini söylüyor.
Alanson, "Rock'n
rollden reggeaye kadar
geniş bir yelpaze
içeren, Türk
motiflerinin de çeşitli
lezzetlerini
bulunduran parçalar
bunlar" diyor.
StNA KOLOĞLU ~
"Geldiler" MFÖ'nün son kase-
ti. 70'li yıllardan bu yana uzayan
"müzik günlerinin" son halkası.
Mazhar ile Mustafa Oğuz'un
(Most ProductionON) bürosunda
ayaklan oynayan masanın başın-
da oturup konuştuk. Dünü ko-
nuştuk, kaseti konuştuk, gelece-
ğe pek fazla bulaşmadık.
Mazhar, grubun "febefesini be-
lirieyen adam" olarak bazen sa-
vunmaya geçti. Bazen "o sorun-
lan çözemediklerini" söyledı. Ba-
zen de ödun verraeksizin MFÖ
1
yü savundu. Önce son kaset ile
başladık. Bu kasette MFÖ'nün ge-
tirdiği "yeniHkler"den biri son
günlerin modası "n»p" muziğinin
Türkçe yorumlanmasıydı. Neden
böyle bir çalışma yapma ihtiyacı
duymuşlardı? Moda olduğu,
Türkçe yapıhrsa kaset satışlarıru
etkileyeceği için mi?
"Ben özellikle son kasette çeşitli
düşüncderi bir araya getirdim.
Parçalann sahnede görsel olarak
bir koregrafi içinde sunulmasııu
'YENİLİK VE ŞOK' SEVGİSt — "Biz yenilik ve şok yaratmayı seven bir grubuz" diyor Mazhar Alan-
son. Son kasetteki yeniliklerden birisi de son günlerin modası "rap" muziğinin Türkçe vorumlanması.
Alanson "rap"e yer vermelerinin nedenini "degişik lezzet" hıtkusuyla açıklıyor. (Fotograf: Tank Ersov)
istiyordum. Bir bu yönii var. Son-
ra biz ber kasetimizde genç mü-
zikçilere örnekler sunuyoruz.
Rock'n roll'den reggea'ye kadar
geniş bir yelpaze içeren, Türk mo-
tiflerinin de çeşitli lezzetlerini bu-
lunduran parçalar bunlar. tşte rap
parçalann yaptlmasındaki diger
bir amaç da dağarcığımızda bö>-
le bir örnegin bulunması. Moda
olsun diye kesinlikJe yapmadım.
Biz araştıncı bir grubuz. Bu ko-
nuya gerçekten merak saldım.
Yoksa böyle bir parça yaparsak
BatTya açilınz filan gibi ilkel kay-
gılanmız yok."
Genel bir kanı var: "MFÖ'nün
en iyi çalışması 'Ele Gfine Karşı'
idi." Daha sonraki çalışmaian için
"çok pop kokuyor", eleştirisi gel-
di. Parçalarda "ruh yok" denildi.
Mazhar kinayeli bir cümle ile baş-
lıyor konuşmaya: "Etrafı da nıh-
lar sardı. Mület hep romantik. Bir
'Bodrum Bodnım' bir kere yapı-
lır. Peki Peki anladık' bir kere ya-
pılır. Mesela bu parça tuttu şimdi
'Sen Neymişsin be AğanT gibi bir
parça yapmıyoruz. Daha açık sö>-
leyeyim eski kasetlerimiz plalda-
nmız satıyor. O parçalan dinle-
mek isteyen alsın dinlensİB. Bir
olay daha var. Yeni kasetimizde de
bizi efeştirenlerin 'beğenecegT par-
çalar bulunu>or. Biz yenilik ve şok
yaratraayı seven bir grubuz."
MFÖ'nün muziğinin yanı sıra
giyim kuşamı da çok laf edildi.
Çiçekli gömlekler giymeleri yadır-
gandı. "O zamanlar öyle
gerekiyordu" diye cevapladı Maz-
har. Sonra devam etti: "Bunun ne-
denini tartışmak istemiyornm.
ama şimdi o çiçekli elbiseleri gi-
>ersek gel sen bana söyle."
Daldan dala atlıyoruz. Ali De-
sidero, yeni kasetin hit parçası.
Müzik ile söz uyumu çok başarüı
Epey uğraşılmış. Bu arada "femi-
nistlere'', ideolojilere ve radikalli-
ğe dair göndermeler var. Buradan
girip biraz da "toplumsal" soru-
lara yöneldik. Mazhar, "Sözier
daha uzundu, ama kestik" diyor.
Sözlere fazla bir yorum getinnek-
ten kaçınıyor. Yalruzca "Abi mat-
rak geçtik. Ali 0e feminist kız ön-
ce arabesk dinlediler sonra MFÖ^
yü. Ben kafamda oyle caniandır-
dım. içimden geldigi gibi yazdım"
diyor. Aklımıza birden son gün-
lerde TV'de yayımlanan "Açlara,
sefalete, spastik çocuklara >ardım
konserieri" geldi. Biz de kaseti sa-
tan ünlü popçular bir araya gelip
"toplumsal sorumlulugu" ustlen-
mezler mi diye sorduk. Mazhar'a
göre Türkiye daha kendi sorunla-
nnı çözmüş değil: "Biz daha on-
lann üstesinden gelemez iken, ko-
nu komşunun sorunlan ile uğraş-
mak_ Daha bizim çok işimiz var."
Burada aklımıza "o işlerden biri"
geldi. Mesela ınsan haklan (ki da-
ha önce de yapılmıştı) MFÖ, Tür-
kiye*de insan haklan ile ilgüi bir
konser yapılırsa katüır mı? Me-
raktan sorduk.
"Böyle bir konsere katıhnz.
Ama önce bu işi kim organize
edecek? Ses düzeni nasıl, ışıklar
nasıl? kimler katüıyor bu bir ekip
işi. Yoksa neden katılmayalım"
dedi.
Teybimizi toplarken Mazhar'ın
demek aklına takılmış ekliyor,
"Üstüne yeniden vurgulamak is-
tiyonun. Çağıımzda müzisyen tek-
nik adamdır. Teknolojiyi takip et-
mek, merak sarmak onun görevi-
dir. Biz kayıtlarımızı İngiltere'de
yapryorsak, yeni sesler deniyorsak
bu poplaşma degil. Yııkanda say-
dığımız kaygılardan kavnaklanı-
yor. Kanımca bu bir müzisyenin
hakladır."
PaulKlee ölümünün 50. yıldönümünde bir retrospektifle anılıyor
\ağmurla büytiyen ressamPaul Klee'nin, Almanya'nın Karlsruhe kentinde
Prinz Max Palais'de sergilenen retrospektifı
sanatçının doğayla olan ilişkisini gözler önüne
seriyor. Klee, bu resimlerinde doğayı taklit
etmekten kaçınıyor, ona rakip olmak istiyor.
NECMİ SÖNMEZ
KARLSRUHE - Isviçreli ün-
lü ressam Paul Klee, ölümünün
ellinci yıldönümünde 150 çalış-
masından oluşan bir retrospek-
tifle amlıyor. Almanya'da
1919'dan 1933'e kadar varlı-
ğını sürdüren Bauhaus'un da
önde gelen eğitmenlerinden biri
olan sanatçının "Yağmurla Bü-
yüyen Görûntü" başlıklı retros-
pektifı Karlsruhe'de sergileni-
yor.
1940 yılında ölen Klee, çağ-
daş sanatın içine kapalı öncüle-
rinden biri. Çizgileri. renkleri,
geliştirdiği tematik fesimleriy-
lekendine özgü bir soluk oluş
turan Klee'nin 150 yapıtından
oluşan retrospektif sergisı, Kar-
lsruhe'deki Prinz Max Pala-
is'de sergileniyor.
Yeniden halka açılan Prinz
Max Palais'in geniş salonla-
nnda, bu büyük mekânda Kle-
e'nin küçük boyutlu yağlıbo-
yalan, guaşlan. desenleri sanat-
çıyla ilgili başka "bütünsellik
"lengörmemizisağhyor.
Bauhaus'un kurucu sanat-
çılanndan biri çlan Klee. sanat-
sal oluşumunu tamamlarken
Almanya'nın birçok şehrinde
bulundu ve Kandinsky. Feinin-
ger gibi sanatçılarla yakın ılışkı-
fer kurdu. Ancak, hayatının en
önemli bölümünü lsviçre'de
geçiren sanatçının tek mirasçısı
olan oğlu Felix Klee, koleksiyo-
nun tamamına yakın bir bölü-
münü Kunst Museum Bern'e
verdi. Karlsruhe'deki sergınin
yüzde elliye yakın bölümü bu
müzeden geliyor.
Amerika, Fransa ve Alman-
ya'daki özel resim koleksiyon-
lardan oluşturulan serginin 'ta-
mamı, başlığında davurgulan-
dığı gibi Klee'nin doğa ile olan
ilişkisine aynlmış. "\Vacnstum
Regt Sich/Yağmurla Büyüyen
Görünrü" ısmini taşıyan retros-
pektif, sanatçının botanik bili-
miyle olan gizli iletişimini ve dc-
ğaya olan hayranlığını vurgula-
yan- resimleriyle oluştunılmuş.
1. Dünya Savaşı sırasında
Bern'de kalırken günlüğüne
"Doğaıun iki dili var,doğadançı-
kışla iki ayrı resim dili oluştunı-
labilir" diye yazmış Klee. Ço-
cukluğundan itibaren sürekli
günlük tutan ressamlardan biri
olan sanatçının doğaya olan il-
gisi sıradan bir tutku değil.
Klee. doğamn dih' üze-
rinde çalışırken gerçekçilikten
ÇAYIRDA BİTKİLER — Paul Klee'nin Düsseldorf. Nordrhein-VVestf alen eyaleti koleksiyonunda yer alan
"Çayırda BitkUer" adlı resmi retrospektif sergiyi oluşturan yapıtlar arasında.
ve doğayı taklit etmekten kaçı-
nıyor. doğaya rakip olmak isti-
yor. Birçok suluboya çalışma-
sında gülleri, laleleri, diken
otlannı. ağaçlan göriiyoruz.
Doğayı bir çıkış noktası olarak
ele alıyor sanatçı. Renkleri ve
çizgileriyle doğamn kendisine
verdiklerinden yararlanırken,
öbür dili, yani soyutlamayı ge-
liştiriyor.
Doğamn sessizliğini içine
çekmiş yeşiller, san ve kırmızı-
lar ortasında Klee'nin oluş-
turduğu gerilimli iç dünya. düş-
leri, çekiciliği ve doğayı "yeni-
den" kurabilen resimsel dina-
mizmiyle, etkileyiciliğin üstün-
de "bambaşka" bir evrenin kar-
şısına bırakıyor izleyeni. "Yağ-
murla Büyüyen Görüntii" Kle-
e'nin büyük vağlıboya resim-
lerinden birinin ismi. Sanat tari-
hi içinde ender solak ressam-
lardan biri olan Klee, yağmu-
run, kann, rüzgânn ve gökgü-
rültüsünün altında yapmış san-
ki tüm resimlerini. Doğamn
içinde olmasına karşın ona bu
denli dıştan bakabilmesi üzerin-
de durulması gereken bir olgu.
Klee retrospektifı bize doğamn
sessizliğini ve sanatçıya yol gös-
teren özelliğini gösterirİcen. sa-
natçının doğayı aşması gerekti-
ğinin de altını çiziyor.
Bilicilik merkezi öelfı'de ilk bilimsel kazı 1890'larda başlamıştı
Apollon'ıın kenti 100 yüdır kazıhyor
ASLI KAYABAL
Delfi... Eski Yunanistan'da.
Parnassos dağının güneybatı
yamaanda Apollon kültü.
"Pythia" şenlikleri ve tapmak-
ları ile ünlü bir yerleşim mer-
kezi. Yüzyıllar boyunca adı
antik metinlerde gizli kalan bu
kent. ortaçağda Kastri kalıntı-
ları üzerine kurulu bir merkez.
Bir bilicilik merkezi,ve keha-
net ocağı Delfi. İlk bilimsel ka-
zının 1892'de Atina'daki Fran-
sız Arkeoloji Okulu tarafından
vapılmasından bu yana yakla-
şık 100 yıl geçti. Dağ yamacın-
da yer alan kutsal yapıları ve
birbirinden ılginç buluntular
ile bu efsanevi kent, bugün ta-
rih meraklılarını Arkaik çağ
içine doğru çeken bir yer.
_
bnkiunİLiTURİZM S£YAHATv»rtC. M - *
ÇİNf
DE
SHOPING
7 GECE 8 GÜN PEKİN
16.08.1990dan itibaren
Air China ile her hafta uçuyoruz.
PekindeHUAYUAN Otelinde
konaklama, üstelik tam pansiyon olarak.
Tüm transfer ve şehir turlan
rehberimiz eşliğinde yapılmaktadır.
Ücret: Sadece 1425.- Dolardır.
Tek oda farkı: Günde 15 Dolar.
Gerekli bilgi ve rezervasyon
için, Uitfen acentamtzı araytnız.
İSTANBUL TEL: 152 57 67- 149 00 25
İstiklal Cd. No. 198/4 GALATASARAY
Antik devrin pek çok kenti
gibi Delfi'nin de mitolojik bir
öyküsü var. Işık. sağlık ve mü-
zik tannsı. ozanlann babası,
gümüş yaylı ve okçu Tanrı
Apollon"la özdeşleşen Del-
fi'nin mitoloji dünyasındaki
yerini Azra Erhat, "Mitoloji
Sözlüğfi" adlı kitabında şöyle
tanıtıyor:
Apollon, Zeus'la Leto'nun
oğlu olarak doğar. Baba Zeus,
oğlu Apollon'un Yunanis-
tan'da bir tapınak kurmasını
ister. Bunun için de oğluna ku-
ğuların çektiği bir araba, başı-
na da altın bir külâh verir.
Ama kuğular. Apollon'u ıyi-
lıksever insanlan ile ilkçağın
ütopyası haline gelen. kuzey
rüzgârlannın ötesindeki
"Hyperboreoi" ülkesine götü-
rürler. Apollon. bu cennet ül-
keden dönerken Tannça The-
mıs'e adanmış tapınakta. ke-
hanet merkezinin bekçisi
"Python" adlı cenavarı öldü-
rür. Ejderi öldürdüğü yere bü-
yük bilicilik merkezini kurar.
Delfi'de duvarlarla çeyrili
kutsal bir alan vardı. MÖ 6.
>üzyıla tarihlenen bir amfora
üzerindekı resim Apollon'un
Delfi've gelişini betımler. Tapı-
nak. Apollon'un canavarı öl-
dürdüğü yerde kuruluydu.
Apollon Tapınağı olarak anı-
lan yapıdan önce aynı yerde
dört ayrı yapının yapıldığı sö\-
lenir. Bunlardan ilkı defne dal-
lan ile örülü kulübemsı bir >a-
pıydı. Söylenceye görc ikincı
yapıyı Apoljon cennet ülkesıne
götürüyor. Üçüncü. tunç usta-
sı Hephaıstos'un işçilığini or-
taya koyan bronz bır yapı.
Dördüncünün ise efsanevi iki
mimar tarafından yapıldığı
söyleniyor. Arkeologlann sis-
temli kazılan sonucu Arkaik
devre ait iki tapınak daha or-
taya çıkanlıyor. Bu yapılann
her ikisi de taş temelli ve ker-
piç duvarlı. Kısa kenarlannda
6, uzun kenarlannda 15 sütun
yer alıyor. Beşinci tapınağın
alınlık kabartmaları Apol-
lon'un Delfı'ye gelişini ve tan-
nlarla devler arasında geçen
mücadeleyi betimli>or. Tapı-
naklann vanı sıra stadyum,
cimnazyum. nekropol (mezar-
lık) alanı da sonraki vıllarda
yapılan kazılarla bulunuyor.
Delfı'de geçen yüzyıl yapılan
kazılarda Arkaik devre ait pek
çok buluntu ele geçti: Özellikle
Apollon kültü öncesı dönemde
adak eşyaları önemli bir yer tu-
tuyordu bu yerleşmede. Pişmiş
toprak ve bronzdan yapılan
heykelciklerin önemini Mar-
maria Tapınağı kutsal alanın-
da bulunan P 5 heykelcik de
gösterir.
1896 kazısında ise ilk kez de-
vasa bir bronz eser bulundu.
Dört ath bir araba, birkaç at
ve bunları taşıvan alçak bır
podyumla yazıttan oluşan
"Arabacı" anıtı olasılıkla Batı
Yunanistanlı bır hevkeltiraşın
esenydı. Sırakuza tıranı Deino-
menes'in dört oğlundan biri
olan Polyzaios tarafından su-
nulan eserde araba sürücüsü
sağ elınde kavış tutar durumda
gösterilmijti.
ARABA SL1RUCUSU — Delfi'-
deki unlü heykelin artık ne atı var
ne arabası.
Bernstein
turnesi iptal
• MASSACHUSETTS
(AP) — Ünlü orkestra şefı
Leonard Bernstein, sağlık
nedenlerinden dolayı 6
ülkeyi kapsayan Avrupa
turnesini iptal etti.
Bernstein'm menajerinin
gazetecilere yaptığâ
açıklamaya göre sanatçının
geçen kış başlayan solunum
yollanndaki rahatsızlığı
sürüyor. Açıklamada aynca
ünlü "maestro"nun
doktorunun öğütlerine
uymak zonında kaldığı ve
turneye çıkamayacağı için
üzgün olduğu belirtiliyor.
Cumartesi günü 72 yaşına
girecek olan Leonard
Bernstein, 1940 yıhnda
müzik yaşamına başladığı
Tanglewood Müzik
Merkezi'nin genç
müzisyenleriyie birlikte 22
ağustostan başlayarak
Avrupa'nın çeşitli
ülkelerinde konserler
verecekti. Ahnanya,
Avusturya ve Ispanya'yı da
kapsayacak olan turne,
Tanglewood Müzik
Merkezi'nin Tanglevvood
dışında vereceği ilk
konserler olacaktı.
Suçsuz bir
adamın savaşı
• Kültür Servisi — İki kez
Oscar ödülüne aday
gösterilen Peter Yates'in
"Suçsuz Bir Adam" adlı
filmi gösterime girdi.
Beyoğlu Fitaş ve Ankara
Batı-1'de gösterilen fılmin
başoyuncu Tom Selleck.
Filmde Emmy ve Altın
Küre ödüllü Selleck dışında
Oscar ödüllü F. Murray
Abraham da var. Çekimleri
Cincinnati'de 1980'de
kapanan bir hapishanede
gerçekleştirilen fılmin
müziklerini Howard Shore
yaptı. Suç işlemediği halde
hapishanede üç yıl yaşayan
k
ve hapisten çıktıktan sonra
adalet sistemine savaş açan
Jimmie Rainwood'u konu
alan filmin senaryosu ise
Larry Brothers'a ait.
"Amerika'nın zor yanlannı
yansıttığım filmlerden çok
zevk ahyorum" diyen
yönetmen Yates, daha önce
"Kostümcü" ve "Şüphe"
adlı filmlerle Oscar'a aday
gösterilmişti.
Miığla Kültür
Şenligi
• Kültür Servisi — îlki
1984 yıhnda gerçekleştirilen
Muğla Kültür Şenliği'nin
altıncısı eylül ayının son
haftasında yapılacak. 27-30
eylül tarihleri arasındaki
şenlik programında panel,
söyleşi, imza günü gibi
etkinlikler yer alıyor.
Şenlikte kültürel ağırhkh
fotoğraf, resim, karikatür,
seramik, batik ve Muğla el
sanatları sergilerinin yanı
sıra tiyatro ve fılm
gösterileri, çeşitli konserler
de sunulacak.
Testival
• ANTAÜA (AA) —
Antalya'da eylül ayında
gerçekleştirilecek 27. Altın
Portakal Film Festivali
dolayısıyla bu yıl da
"Festival Çarşısı"
kurulacağı bildirildi.
Festival Yürûtme Komitesi
yetkililerinden ahnan bilgiye
göre Festival Çarşısı bu yıl
10 eylül - 20 ekim tarihleri
arasında açık kalacak.
Yetkililer, Festival
Çarşısı'nda 170 standın yer
alacağını, çarşıya değişik
yörelerden esnaf ve
tüccarlann geleceğini ve
böylece yöresel mallann da
satışa sunulacağını
belirttiler. Antalya
Belediyesi, festival
çarşısında kunılacak
standlann her birini 2
milyon 800 bin liradan
kiraladı. Belediye, çarşıdan
yaklaşık 500 milyon lira
gelir sağlayacak.
KASK fotoğraf
sergisi
• KOCAELİ (AA) —
Kocaeli Amatör Sanatçılar
Derneği'nin (KASK)
fotoğraf sergisi 7 eylül
cuma günü açılacak. Devlet
Güzel Sanatlar Galerisi'nde
toplam 60 yapıtın yer
alacağı karma fotoğraf
sergisi 15 gün süreyle
gezilebilecek.
Edirne
Halkevi'nde
• EDtRNE (Cumhuriyet)
— Edirne Halkevi bir
tiyatro kolu kurdu. Halkevi
yetkililerinin verdiği bilgiye
göre tiyatro kolunda bütün
Edirneli tiyatroseverler
çalışma yapabilecekler.
Tiyatro kolunun yapacağı
çalışmalar sonucunda
yetkililerin seçeceği bir
tiyatro eseri Edirneli
tiyatroseverlere sergilenecek.