Katalog

Cumhuriyet Sahıbı Cumhuriyet Malbaacıhlc ve Gazetecıhk Turk Anonım Ştrkeü adına \*dır Nnli # Genel Yaşın Mtduru H n ı Cenul, Müessese Muduru tjninc Ipkhgıl, Yazı Işlcn Mudurtı Oka» Goaeasu, Q Habcr Mcrkezı MudOru laipı Bayer, Sayfa Duzenı Yonc:m.-nr *li Aor 0 Temsıkıler ANKARA AbmM Tin. İZMİR Hıkmrt Ç««nk».>», ADAN A Çetn Ytteaofhı I: Poiıtıka Crtıl kıautK. Dı; Hatokr E ı « n aWa. Elooo.-nj Ccafb Ttota.. Ij-Sm<!ıla > U u u faıtad. KUIıılJ LriM l « t . isıanbgl Hsbcrkfi Kcaaal Kafalı. Eftmm GCMJ9 Şajtaft. Haber Araşnrrm bart BCffcaB, ttm Habederı N«ctfel Dptaa. Spor Danışmam AMaftadlt ( • c t l m . Du- Yanıar b n Çllısku. A u j ™ Şaku Aam. DUdlmc- AMalM l u n 0 KcKjrdınaıO' Akattt fanlu 0 Malı Ijler LroJ Erfcat # Muhasebe Bvleal Vner £ Büıçe Planlama Srtf* OiMaahiiinl.li Q Reklam An> Torea % Ek Yayııüar Hst*a Akral # liare H n n a Gwtr 0 ISICTTO Öofcf Çt<lk 0 Bıl» Islem >aıl laal 0 Pmo-d Scvji Bonaaraflı ro*wı Knrute Bajkan \adir \adı OUaj Attal. Yafca Ba«r. Haua Cemal. HikaMt («lalıa». ükı. GoacBrin L|nr Maaaca, *•»••'• Srtçuk Ali Basan ve Yaytn. Cumhunyrl Malbaaojjk ** Gazticciiık T A £ Türfc Ocait Cad 39/41 Clfakıtlu M!W I<| PK 246 luanbul Tr'512 0! 0* (20 lut) Tttaı 22246 F u II) 526 60 72 0 &mljr Aıkır» ZıyaGokalp Blv I M a p S. So 19 4 Tei l ! ! l l 41-1' Ttta 42344. F « (4) 133 C< i< $ I n r H Zı» Blv 1352 5 2'i 1W li 12 30, Tdo 523» F u (51) 19 53 60 • Adaaa. I-raııı Cad 119 S No ! Kat I Tıl 19 !" 52 (4 haı) Tdex 62155 F u Cl) 19 57 52 KARADENİZ TAKVİM: 22 AĞUSTOS 1990 Imsak: 4.39 Güneş: 6.13 Oğle: 13.12 tkındi: 16.58 Akşam: 20.00 Yatsı: 21.28 Turizm, yaylalarla canlanacakGelecek yıl içinde Giresun'da Kümbet ve Bektaş, Ordu'da Çambaşı, Trabzonda Solma ve Uzungöl, Gümüşhane'de Sultan Murat, Rize'de Ballıköy yaylaları ile Zigana Geçidi'nde turistik yatırımlar yapılacak. ANKARA (Cumhuriyet Büro-. su) — Karadeniz'ın turizme açıl- ması için ilk hazırlıklar tamam- landı. Turizm Bakanlığı'nca oluş- turulan bir komisyonun bölgede yaptığı araştırma-inceleme sonu- cunda, hangi bölgelerin turizm aJanı ilan edileceği ve ne tür ya- tırımlar yapılacağı saptandı. 1991'de Karadeniz'e 10 milyar li- ra harcanması hedefleniyor. Turizm Bakanlığı, Karadeniz1 de "deuiz, knm, güneş" imajına alternatif projeler hazırlıyor. Ha- len ulaşımın çok güç olduğu yay- lalardan turizme açılabilecekler Hıristiyan ve Musevi öğrenciye dıııdersi zorunlu değil ANKARA (AA) — Eğitim ve öğretim Yuksek Kurulu, TC uy- ruklu Hıristiyan ve Musevi öğ- rencilerin, din kultüru ve ahlak bilgisi dersine girmelerinin ken- di isteklerine bağlı olmasını ka- rarlastırdı. Eğitim ve Oğretim Yuksek Ku- rulu'nun, Tebliğler Dergisi'nde yayımlar an karannda, bu derse girmek ısteyen gayri Müslim öğ- rencüerin velilerınden yazıh di- lekçe getirmelen gerektiği behr- tildi. Kurulun kararı şöyle: Milli Eğitim Bakanlıgfnm •ekUfi uzerine, aanlık okullan dı- şında kalan ilk ve ortaogretim okullarında öğrenim gören, Tnridye Cumhuriyeti uynıklu Hı- ristiyan ve Musevi oğrencilerin, ba dinlerden birine mensup ol- doklannı belgelendirmeleri kay- di)la din kultunı ve ahlak bilgi- si dersine girmelerinin zorunlu olmadıgı. ancak bu derse girmek istedikleri takdirde velilerinden yazılı dilekçe getirmelerinin ge- rekli oldugu hususunun kabuln karariaştınldı". Mıllı Eğitim Ba- kanı Avni Akyol'un başkaıılığını yaptığı kurul, Milli Savunma Ba- kanı Safa Gira>, Maliye ve Gum- rük Bakanı Adnan Kahveci, Sağ- lık Bakanı Halil Şngın, Tarım Orman ve Köyişleri Bakanı Lut- fullah Kayalar, Çalışma ve Sos- yal Güvenlik Bakanı Lmren Ay- kut ve Kültıir Bakanı Namık Ke- mal Zeybek'ten oluşuyor. belirlendi. 1991 yılı içinde Gire- sun'da Kümbet ve Bektaş yaylala- rı, Ordu'da Çambası Yaylası, TVabzon'da Solma ve Uzungöl yaylaları, Gümüşhane'de Sultan Murat Yaylası, Rize'de Aydar Kaplıcalan ve Ballıköy Yaylası ile Zigana Geçidi'nde turistik yatı- rımlar yapılacak. 1991 yılı içinde Karadeniz yay- laları için 10 milyar lira harcan- masının hedeflendiğini belirten Turizm Bakanlığı Musteşarı Sa- vaş Kiıce şu bilgileri verdi: "Bölgedeki dunımu saptamak ûzere görevlendirdiğimiz arka- daşlar çaiışmaJannı tamamladı- lar ve bunu bir rapor baline ge- tirdiler. İlk asamada yapılması gereken yatınm yol. Karadeniz çok yağışlı olduğu için yaylalara ulaşım güç. Halen arazi tipi ara- balar çıkabiliyor. Yatınm yapıl- ması hedeflenen yaylalarda kesin- likle doğal yapıyı bozmayacagız. Yani baltayla, kürekle, dozerie gitmeyecegiz oralara. Llaşun so- nınu çozuldnkten sonra bölgede- ki tum yatınmlar bizim denetimi- miz altında olacak." Kuce, söz konusu yatırımlan şöyle sıraladı: • Bu yaylalarda ve çevresinde ban yerleşim yerleri var. Bölge- nin turizme açıldığının duyulmasın- dan sonra bir yükJenme olabüir. Bunu önlemek için arazilerin mülkiyet durumu tespit edilecek. Daha sonra da imar plam hazır- lanacak. Yani isteyen istediği bi- nayı inşa edemeyecek. • Yaylaiarda seyiriik bölümler oluşturacagız. Yeme-içme gerek- sinimini karşılavacak kuçuk bir lokanta ve tuvaJet dtşında yatınm olmayacak. Konaklama yatınm- lan 200-500 yatak gibi olçekler- de olmayacak. Kulübe ve benzer tipte bolgenin mimarisine uygun, kıiçuk konaklama yerierine izin verilecek. • Köy meydanlanrun düzenlen- mesinde Tunzm Bakanlığı öncü- luk yapacak. Bir çeşme, çay bah- çesı ve benzer düzenlemelerin ya- pılacağı meydanlarda telefon ve diğer altyapı hizmetleri de yer alacak. • DSt, Karayollan ve benzer altyapıyla ilgili kamu karuluşla- nnın buralarda misafirhaneler inşa etmesi teşvik edilecek. Böy- lece iç turizm de hareketlenirken bu kurumlann altyapı çalışmala- nnda Turizm BakanlıgYnın daha guçlu destegi saglanacak. Çay yapraklan toplanıyor, sepetlere dolduruluyor, sonra doğru çay alım yerierine... Kucakkucakyeşildeniz864 lira bir kilo yaş çay karşılığı... "Onun da 10 lirası yüklemeye, 40 lirası 'yol yaptırma'ya.." Geriye kalan net 814 lira. Recep Halis, 11 çocuk babası. Gelinler ve torunlarla toplam 22 can.. Çayı sökse de buğday mı ekse un etmek için. Kamyonların biri gidip diğeri geliyor. Taşıyorlar akın akın çay yaprağını fabrikalara. Bacanın dumanları koyulaştıkça koyulaşıyor. Çay kesilip biçiliyor, eleniyor, harmanlanıyor ve paketleniyor köylere ve kentlere gönderilmek üzere. ERDAL YAZICI Rİ2X — Arkalarında dağlar, dağlar; dizi dizi. karlı, sisli... ön- lerinde yeşil bir deııiz ve de Kara- deniz... Dalmışlar yeşil denize bir kulaç, bir kulaç daha; çoluk ço- cuk, genç ihtiyar, sanki yuz met- re yanşındalar. Çaylar toplanıyor sepetlere, dolduruluyor ha doldu- ruluyor... Yükleniyor peştemallı kadınlar sepetlerı, ben diyeyim on dakika, siz deyin yirmi dakika yol- lanıyorlar çay alım yerierine. Ne- dense bu yarışta hep kadınlar bi- rinci geliyor. Rıze'nin Arka Ma- hallesi'nde Çay-Kur'un alım yeri dolmuş ha dolmuş kadınlanmız- la. Ellerini çabuk tutuyorlar, bir an önce yeşil denizinden getirdik- leri ürünlerini ekspere satmak için ter döküyorlar alınlarından şırıl şırıl... Eksperın de acelesi var; sa- at on altı; mesainın bitmesine alt- mış dakika var. Bu sure içinde is- tenilmeyen yapraklar seçilecek de yuklenip kantara vunılacak da tu- tan çay koçanına islenecek de... Ya tavşankanı çaya akıtılan terin be- deli?.. Hangi bahara?.. Karlı dağlann gölgesinden sof- ramıza gelen çaya, tarlada toplar- ken, sepetle tasırken, çay alım yer- lerinde satarken nice terler akıtı- lır damla damla... Nice türkiiler yakılır uzun uzun... Tavşankanı çayıruzı kanştınrken duydunuz mu bu ezgileri; özJem, umut ve sevgi üstüne söylenen?.. Hele bir de sorunlar, dağ gibi sonınlar var- sa, çay birdenbire aş olmuyorsa sofraya, ezgı yakacak yürek mi ka- lır, dil mi kalır acılar ve sorunlar üzerine... "Çay, buğday değil ki değirmende oğutup un edelim, sonra da soframıza aş edelim..." Yirmi bir can, bir de Recep Halis etti yirmi iki... Nereden ahr Recep Halis unu, Rize"den; "bem de ve- resiye katlamalı... Hangi bahara ödeneceği belli olmayan çay para- syla-.." Ama satıcı dinler mi yaz- ELLER ÇABUK TUTULMALI — Önde yeşü deniz. Bir kulaç, bir kulaç daha.» Ellerini çabuk tutuyorlar. (Fotograf: Erdal Yancı) mıştır bir bahara, ister parasını za- manında... Yirmi iki cana bakan Recep Halis iki yıl önce özel sek- töre sattığı çayın parasını alama- mışsa, "neyliyeyim aş olmayan ça- yı..." Kamyonların biri gidip diğeri geliyor; taşıyorlar akın akın çay yaprağını fabrikalara; bacalann dumanları koyuldukça koyulaşı- yor. tşçiler, içine aUnteri kanşmış, üstüne ezgiler yakılmış çayı yoğur- dukça yoğuruyorlar; kesilip biçi- liyor, eleniyor, harmanlanıyor ve de paketleniyor köyiere ve kentlere gönderilmek üzere... Birinci, ikind ve de üçüncü sürgün derken sezon biüyor... "Üretfd de bitiyor..." Şu an üçüncü sürgün henuz toplan- mamış; "Birinci sürgün paralan alınan gübre karşıhğına..." Ya di- ğerleri?.. Arka Mahallenin muh- tarı Abmet Turaaa, "Çay arük koDtrolden çıkmısbr, çayınuzı sa- tanz da satartz. Bayram geçer, sey- ran geçer hani ya parası?.. Özel sektöre sattık, uç yıldır parasını alamadık. Hele bir de iflas eden fabrikalardaki mustahsilin para- lan var ki?.." dıyor, ama ya çözü- mü?.. Uzmanlar dönüm başına verim- liliği 200 kg olarak hesaplamışlar ve uretici bunun yüzde 10'unu bir günde satabilir demişler. Şimdiler- de üretici bir günde dönüm başı- na 10 kg çay satabiliyor, 11 kilo dersen olmaz; eksper almaz ha al- maz. "KoU bn alamam... dctji mi bitti. Sonra eksperi kızdırmaya da gelmez, her şey onun iki dudafı arasındadır, işimiz, asımız ba_.n Ama köylüler bir dönümden 800-1000 kg verim almabileceğini söylüyorlar... Boylece fazla çay (günlük kotayı aşmış çay) elde ka- lıyor... Ve herkesin koro halinde söylediği bir sorun: "Kafta sonu tatili de eklenince çaylar elde ka- byor, kalite düşüyor... Ve aründe yüz^de 15 kilo kaybı oluyor..." 864 lira bir kilo yaş çay karşılı- ğı... "O da bunun 10 lira» yükle- meye, 40 lirası *yol yaptmna'ya..." Geriye kalan net 814 lira... Recep Halis, 11 çocuk babası; gelinler ve torunlarla toplam 22 can... Çayı sökse de yerine buğday mı ekse, un etmek için? Ya başı dumanlı dağlar boşaltırsa üzerine 'rahmeti' yaz-kjş, gece-gundüz, nasıl kızıl- laşır buğday başağı?.. Eli mah- kûmdur çaya; parası bu bahara, bir sonraki bahara da kalsa... 25 tondur vereceği çay miktan... Ya alacağı: "Allah'a kalmtş..." önle- rinde yeşil deniz, bır kulaç, bir ku- laç daha; "Makaslayun ha uşak- lar... Kartlaşmasın çay filizL.. Son- ra ne ederuk satamazsak ha bu kaybanayı..." Romanya, Izmir Körfezi'ni temizlemeye talip İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) — Büyük Kanal Pro- jesi'ne kredi sağlayacağını bil- diren Romanya hukumeti, şim- dı de Izmir Körfezi'nin temiz- lenmesıne talıp oldu. Anakent Belediye Başkam Yuksel Çak- mur, kent yaşamı için buyuk önem taşıyon sorunun çözu- mune Romanya'nın talip oldu- ğunu belirterek "Gerekli ince- lemeler yapılacak, uygun goru- lürse anlaşma sağlanacakür" dedi Evsel ve endüstriyel atıkla- rın bırakılmasıyla günden gü- ne kirlenen Izmir Körfezi'nin kirlenmeden arındırılması için çabalar surüyor. Anakent Be- lediyesi'nce öngörülen, ancak parasızlık nedeniyle durma noktasına gelen Izmir Büytlk Kanal Projesi'nin canlandınl- masına çalışılıyor. Izmir Buyuk Kanal Projesi- nin yürütülebilmesi için kredi olanakları sağlayacağını bildi- ren Romanya hükümeti, şim- di de körfezin temizlenmesine talip oldu. Uluslararası îzmir Fuan'mn açılışı nedeniyle Iz- mir'e gelen Romanya Ticaret Bakam Dr. Napoleon Pop, Anakent Belediye Başkam Yuksel Çakmurlu ziyaret ede- rek görüştu. Anakent Beledi- yesi'nden bir kurulu inceleme- ler yapmak uzere Romanya'ya davet eden Pop, "Korfezi kısa sürede iemizlemeye talibiz. Ge- rekli teknik olanaklarımız vardır" dedı. Romanya'nın önenlerinı de- ğerlendireceklerini belirten Anakent Belediye Başkam Yuksel Çakmur, korfezin te- mizliğine ilişkın butun öneri- leri dikkate aldıklannı söyledL Çakmur, "Romanya kent yaşa- mı için büyük öneme sahip so- runun çözumune talip olmuş- tur. Gerekli incelemeler yapı- lacak, öneri değerlendirilecek ve uygun görulurse anlaşma sağlanacaktır" diye konuştu. Sakız koyıınu, koçuııa hasret kaldıÇarpık kentleşme ve altyapı yetersizlikleri zor durumda bırakıyor Çeşme'yi. Bir de övündükleri 3 şey ellerinden gidiyor: Anason, kavun ve Sakız Koyun. Anasonda üretim neredeyse yarı yanya azalmış. Kavun tarlalan susuzluktan gelişememiş. Koçların bakım gördüğü yer, kömür deposu olunca Sakız Koyun koçsuz kalmış. ÜMİT OTAN İZMİR — Çeşme Yanmadası- nı kara bulutlar sarmış. Çeşme1 nin anason üretimi yarı yanya azalmış, kavun tarlalan susuzlu- ğa teslim. Karaburun'un toprağı denize gidiyor. Zeytini, yağı, ba- hğı tukenmış. Çeşmeliler, "Her şey bir yana Sakız Koyun bir yana" diyorlar. Koçların bakım gördüğü yer kömur deposu olun- ca Sakız Koyun koçsuz kalmış. Eğer gerekli önlem alınamazsa yalnızca Çeşme yöresıne özgu Sa- kız Koyun da tarih olacak. Turizmin tüm nimetlerinden ya- rarlanmak için kollan sıvayan Çeşmeliler, pirince giderken evde- ki bulgurdan da olmuşlar. Çarpık kentleşme, altyapı yetersizlıklen boğazını sıkar olmuş Çeşrae'nin. Bir de övündükleri üç şey ellerin- den gider olmuş; anason, kavun ve Sakız Koyun. Anasonda uretim neredeyse yan yanya azalmış. Ka- vun tarlalan susuzluktan gelişe- memiş. Bu yaz Çeşme'nin meşhur kavununu çok az gören olmuş. Bir de Sakız Koyun olayı var. Bu ko- yun cinsi yalnızca Çeşme'de yetı- şiyor. Başka yorelerde denenmiş ama belli süre sonra Sakız Koyun ozelliğıni yıtirir olmuş. Tum yetkililere, yöredekı vete- rinerlere ateş püskürüyor, Ziraat Odası Başkam Ali Saatlı. "Kelay- nak kadar hıikmü yok mu bizim Sakız Koyun'un?" diye soruyor ve sürduruyor Ali Saatlı: "Sakız Koyun'un gelişimi için güzel bir koç depomnz vardı. Ko- yunlanmızın üremesi için bir kor- knmuz yoklu. Sonra bu koçlar te- ker teker yok oldu. Kimini veteri- ner kestirdi, kimi dden çıkanldı. Koç deposu daha sonra kömör de- posu oldu. Şimdi Sakız Koyun neslini nasıl sürdüreceğimizi ka- ra kara düşunür olduk. Işin ilginç yani bu koyun cinsi Turkiye'nin hiçbir verinde veüştirilemiyor. Bir- kaç kez denendi. Belli bir sure ge- çince koyun tum ozelliğini yitiri- yor, değişime uğruyor. Ne olur Kelaynak kuşlan için çaba göste- renler şu bizim koyunlar için de çaba göstersinler." Çeşme Yanmadası'nın korkulu rüyası erozyon. Karaburun'da ve- rimli topraklar denize aka aka tü- kenmiş. Zeytin rekoltesi yan yan- ya azalırken domuzlar yüziinden hiçbir şey ekilemiyor. Karaburun- lu Hayati Ocak, "Yunanlılardan miras kaldı bu domuzlar" diyor. Bir tek bahkçılığı kalmış Karabu- run'un, onu da tstanbullu balık- çılar talan etmiş. aynı zamanda Karaburun Ziraat Odası Başkam da olan Hayati Ocak surdürüyor: "Zeytinler kunıdu, balığımızı kuruttular, zalen su yok. Eskiden nüfusu 35 bin olan Karaburun'da şimdi 2 bin kişi yaşıyor. Biz de yo- lumuzun yapılmasım bekliyoruz. Hiç olmazsa buralar da kıymetle- nir turizm açıhr da biz de satar başka yerlere göç ederiz." Karaburunlulann bir kısmı da başka türlü düşünüyor. Tam Ka- raburun'un en güzel sahiline diki- len otele büyük tepki var. Yöre yurttaşları imza toplayarak bu in- şaatm durdurulmasını istiyorlar. Çeşme Yanmadası'nda kara bu- lutlar dolaşıyor. Ne anason, ne zeytin ne de Sakız Koyun kalmış. Turizm için yapılan her şey güze- lim yanmadanın sanki sonunu ha- zırlar olmuş. Tunzm için bu yö- relere gelenler şımdilerde kaçar ol- muşlar. 1 İ İ K V | C | I f l c M e r i c o C i t y Hayvanat Babçesi'nde anne panda Tohui •••"*• * J * * * V 1 Ş j e d i haftalık yavrusunu kucaklıyor. Kuçük pandanın babası ise Londra Hayvanat Bahçesi'nden suresiz olarak odunç verilen Chia Chia. Yavrunun henuz bir adı yok. Anne panda Tohui ise Çin hukumetinin 1975 yılında Mexico'ya hediye ettiği bir çift pan- danın hayatta kalan dort yavnısundan biri. (Fotograf: AP) BURSA Çevreci kömür için hükümetten yardmı yok Bursa Büyükşehir Belediyesi'nin kükürt oranı düşük Güney Afrika kömürü için hükümetten istediği 2 milyon dolarlık sübvansiyon kabul edilmedi. SEVİNÇ BAYSAL BURSA — Bursa Büyükşehir Belediyesi'nin kükurt ve partikül oranı düşuk Güney Afrika kömü- rü için hükümetten istediği 2 mil- yon dolarlık sübvansiyon kabul edilmedi. Bursa Büyükşehir Belediye Baş- kam Teoman Özalp, dün düzen- ledıği basın toplantısında hükü- metin 2 milyon doları 1.5 milyon insanın hayatından daha önemli gorduğünü savunarak "Yoğun ha- va kirliliğinin önune geçilemeye- ceğini biidirdiklerini" kaydederek "Yoğun hava kirliliği ve halk sag- lığı ile ilgili ortaya çıkacak sonın- lardan belediye değil hukumet so- rumlu olacaktır" dedi. Uludağ ile Samanlı dağlan arasmdaki çanak- ta bulunan Bursa'da sağlıksız kentleşmenin de etkisiyle son 4 yıldır kirlilik çok yoğun bıçımde yaşamyor. Kış aylarında metre- küpte 2 bin mikrograma kadar ulaşan kirlilik için valilik ancak geçici önlemler alıyor. Soba ve ka- loriferlerin yakılmaması, baca ve araçlann egzozlannın kontrolünü de kapsayan bu önlemlere uyan pek olmuyor. Uzmanlar, kentteki kirliliğın doğalgazın tam olarak kullanılmaya başlamasıyla büyük ölçüde azalacağıru belirtiyorlar. Hükümetin önceki yıllarda An- kara Belediyesi'nin getirdüği ithal kömur için para yardımında bu- lunduğunu ammsatan Büyükşehir Belediye Bakanı Özalp, bu duru- mu göz önune alarak başbakana ve Yuksek Planlama Kurulu'na başvurduklannı söyledi. Kömür ıthalınin gerçekleşeme- yeceğinin anlaşılması üzerine top- lanan il çevre kurulu, Bursa'da bu yıl yine kukürt oranı yuksek olan Keles, Orhanelı kömürlerinın ya- kılmasına ızin verdi. Kurul geçen yıl aynı kömurlerin kent içinde ya- kümasını yasaklamıştı. Din dersi kitaplarında yenÛik • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Milli Eğitim Bakanlığı ilkokullarda okutulan Din Kültürü ve Ahiâk Bilgisi kitaplannı tümüyle değiştirdi. Yeni kitaplarda bol fotograf ve çok az yazı yer alıyor ve MusuPun Turkiye sınırları içinde gösterildiği bir harita da bulunuyor. Kitapta çok sayıda Atatürk fotoğrafı ile Anadolu cami ve medreselerinin renkli fotoğraflan da yer alıyor. Birinci hamur kağıda basılan Din Kültüru ve Ahlâk Bilgisi kitabındaki fotoğraflarda kadınlar da başı açık, normal giysileriyle gösteriliyor. Yeni kitaplarda en çok işlenen mesaj ise "Biz Müslüman Türk çocuklanyız". Bu konuda kitabın çeşitli sayfalarında yer alan cümleler şöyle: '— Benim vatanım Turkiye'dir, biz Müslüman Türk çocuklarıyız. — Biz birbirimizi severiz, çünkü Müslüman Türk çocuklarıyız. — Ben Türkum, Müslümanım, ben Müslüman Türk çocuğuyum" Kitabın 14. sayfasında ise ilginç bir hanta var. Yuvarlak bir daire içinde Turkiye ve Ortadoğu'nun bir bölumunün yer aldığı haritada Türkiye*nin Irak ve Suriye ile olan sınırı bir fırça ile "kabaca" çizilmiş. Şans oyıınunda bilgisayar • ANKARA (ANKA) — Milli Piyango biletlerine ikramiye çıkıp çıkmadığı l bılgisayarla kontrol edilebilecek. Milli Piyango bileti alan vatandaşlar, biletlerine ikramiye çıkıp çıkmadığını Ankara'da 117 68 56 numaralı telefondan ucretsiz olarak öğrenebilecekler. Milli Piyango bayii Yaşar Okyay, "Kazandığınız ikramiye çöpe gitmesin, cebinize girsin. eski biletleriniz için liste aramayın. Bilgisayarırruzda bir yıllık liste kaydedilmiştir" diye konuştu. Şarap yanşması • NEVŞEHİR (Cumhuriyet) — "Dördüncü Ürgüp Uluslararası Şarap Yanşması", 5-6 ekim tarihleri arasında gerçekleştirilecek. Ürgüp Belediye Başkam Kürşat Numanoğlu, Tekel Genel Müdürluğü ile ortaklaşa düzenlenen uluslararası şarap yarışmasına katılmak için şimdiye kadar beş Avrupa ülkesinden çeşitli şarap üreticisi fabrikalann 34, Tekel ve özel sektör şarap fabrikalarının da 156 şarap örneği ile başvunıda bulunduklannı söyledi. Ordu'nun yunusbalıkları • ORDU (Cumhuriyet) — Aç kalan yunusbalıklan sürüler halinde Ordu sahillerine geldi. Sahile 50 metre kadar yaklaşan sevimli Yunus balıklarımn denizdeki şovu, meraklılar tarafından ilgiyle izleniyor. Balıkçılar Derneği Başkam Halit Bay, Yunuslann açık sularda yiyecek bulanıadıklannı, karınlannı doyurmak için daha sıcak olan kıyi sulara kadar indiklerini söyledi. \