22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET/14 DIŞ HABERLER 18 AĞUSTOS 1990 KÖRFEZ KR İZ İ... KÖRFEZ KRtZf... KÖRFEZ KKİZİ...KÖRFEZ KRİZİ... KÖ KÖRFEZDE GERİLİM Saddam,soluk alamıyorTÜRKİYE Körfez kıizinde 16. gün 17 Ağustos 1990 «£»3= SSCI Tıhra» Tahran yönetı- mı. IrakJı savaş esırlerının ılk grtıbunu dûn serbest bıraktı Wastııngton 45 000 denız pıyade- sı Suudı Arabtstan a doğru yola cıktı Zeyn el Kavs adh et yuklu Irak gemı- sı Mısır m ıznıyle Su- veyş Ka- nalı ndan K ı z ı l d e - mz e gırdı Kral Huseyın ABOden döndu Akâûe Lımanı n- da boşaltma durdu SUUlri MABİSTM Irak taıkennm Yanbu Lı- manı na yanaşmasına ızın verılmedı Kuveyt Cıty de 2 oteıe toplanmalan ıs- (enen A6D lı ve Ingı- \ızler beMeyışte. toplanma gerçek l e ş m e d ı :Ana yoHar • Boru haflan TEL AVİV ÜNtVERStTESİREKTÖRÜ Prof. Dr. RABİNOVİCH: Çatışma Türkiye ile Israil'e yayılmazCumhuriyet'in sorulannı yanıtlayan Rabinovich, Körfez krizinin Türk-lsrail ilişkilerinin gelişmesine katkıda bulunacağına inanıyor. Körfez'de sıcak çatışma olasılığının kuvvetli olduğunu belirten Rabinovich, bu çatışmanın Türkiye ve Israil'e yayılmayacağını söylüyor. SEMtH İDtZ TEL AVtV — Tel Aviv Üniversitesi Rek- töril Prof. Dr. Ithamar Rabinovicb, Kör- fez'de bir sıcak çatışma olasüığını kuvvetli olarak gördügünü, ancak bu çatışmanın Türkiye ve tsraıl'e yayüacağmı sanmadığı- m büdirdi. Rabinovich, Saddam Huseyin 1 in dikkatinin şu aşamada esas olarak Bas- ra Körfezi'ndeki ABD güçlerine çevrili ol- KIBRISRUM YÖNETİMİ Türkiye'ye de yaptırım uygulansm Kıbns Rum kesimindeki siyasi parti liderleri arasında "Türkiye'ye de Irak gibi yaptınm uygulanması" için BM Güvenlik Konseyi'ne başvurma eğilimi ağırlık kazanıyor. LEFKOSA (AA) — Kıbns Rumlan, Kör- fez krizinin yarattığı yeni uluslararası orta- mı TUıkıye aleyhine değerlendirmek için ha- rekete geçmeye hazırlanıyorlar. Rum Ulusal Konseyi'nin önümüzdeki hafta içinde yapılacak toplantısında, "Kn- veyt ile Kjbns olaylan arasındaki benzerli- | i vnrgulavacak girişünier yapümasını" amaçlayan yeni strateji tartışüacak. Norveç'te tatil yapan ve bugün adaya dönmesi beklenen Rum yönetimi lideri Yor- go Vasiiin'ya vekâlet eden Rum Meclis Baş- kanı Vassos Lissarides, siyasi parti liderle- riyle, söz konusu strateji değişikliğinin ön görüşraelerini yaptı. Rum kaynaklarma göre, siyasi parti lider- leri arasmda, "Türkiye'ye de Irak gibi yap- tmm uygulanması için, Güvenlik Konseyi'ne başvurma" eğılımı ağırlık kazandı. Bu öne- riyi destekleyenler, başvurunun, "Irak'ın Knveyt'i işgali ile Turkiye'nin Kıbns'a mü- dahalesi arasmda hicbir fark yoktur" şek- lindeki bir gerekçeyle yapümasını istiyorlar. Güvenlik Konseyi'ne başvuru önerisinin şampiyonluğunu da Rum Meclis Başkanı Lissarides yapıyor. Lissarides, Ulusal Kon- sey toplantısında, "Tnrkiye'ye de yaptanm uygulaanıası için Gnvenlik Konseyi'ne başvurulmasun" resmen önerecek. DİSİ lideri Glafkos Klerides'in de Lissa- rides'in görüşlerini paylaştığı belirtiliyor. Klerides, bu konudaki dUştlncesini, "Dün- yadan, Kaveyt için yapıianlann Kıbns için de yapümasını istemeliyiz" sözleriyle açık- ladı. DtKO Genel Başkanı Spiros Kipriya- nu'nun ise öteden beri toplumlararası gö- rüşmelerin terk edilerek Bırleşmiş MUletler'e gidilmesini istediği biliniyor. Bu durumda, Rum yönetimi lideri Yor- go Vasiliu'nun, tatilden döner dönmez, üç siyasi parti liderini "Güvenlik Konseyi'ne başvunna" talebiyle karşısında görmesi bekleniyor. Gözlemciler, Vasiliu'nun, BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar'm tepki- sini çekmemek için bu girişime karsı çıka- bileceğini ve Rum Ulusal Konseyi'nde bu yüzden sert tartışmalann yer alabileceğini belirtiyorlar. Cuellar'm, taraflan yeniden bir araya ge- tinnek için hazırlık yaptığı bir sırada Rum- lann Gavenlik Konseyi'ne basvuruda bulun- masının, bu çabalan yeniden baltalayaca- ğına dikkat çekiliyor. Thatcher'a mektup Bu arada çeşitli Rum örgütleri, tngütcre Başbakanı Margaret Thatcher'e mektuplar göndererek "Körfez bunabnunda »«imMiıgı tavn Kıbns komısunda da takınmasını" is- tediler. Thatcher'e mektup gönderenler arasında DÎSl lideri Glafkos Klerides'in de bulun- duğu öğrenildi. Klerides, mektubunda, Thatcher'a, Ingütere'nin Kıbns'a karşı an- laşmalardan kaynaklanan yukümlulükleri bulunduğunu hatırlattı ve "Tiirk istflası" sı- rasında bunlann yerine getirilmedığini öne sürdü. duğunu belirtti. Irak-Kuveyt krizinin, Türk- lsrail ilişkilerinin gelişmesine katkıda bu- lunacağına inandığını da belirten Rabino- vich, siyasi sistemlerindeki benzerlik nede- niyle iki ülkenin "kendilerini çitin aynı ta- rafında veya avnı teknede bulduklannı" söyledi. Israil'in önde gelen Oriadoğu uzmania- rından olan Prof. Dr. Rabinovich'e yöneh- tiğimiz sorular ve yanıtlan şöyle: '— Körfez'deki dunımun sıcak çaaşma- ya donüşmesi olasıhğı nedir sizce? RABİNOVİCH — Korkarım ki şu aşa- mada buna kuvvetli bir olasüık olarak bak- mamız geıekiyor. Çünkfi siyasi uzlaşmanın gerektirdiğı temel unsurlar yok ortada. Bu nedenle en azından kısıtlı bir çatışma ola- süığının kuvvetli olduğunu söyiememiz ge- rekiyor. — Böyle bfa- çatışma olursa savaş alanı Türkiye'yi ve İsraili de dahil edecek şekfl- de genişleyebiUr mi? RABİNOVİCH — Bu olasüığı da göz ar- dı edemeyiz. Ama kuvvetli bir olasüık ola- rak görmüyorum. Çunku Saddam'ın dik- kati şu anda Basra Körfezi'ndeki ABD gü- cüne çevrilmiş bulunuyor. Bu nedenle ola- sı bir çatışmanın Irak ve Kuveyt'te meyda- na geleceğini duşünüyorum. — Turkiye'nin bu krizde bn sekilde ön plana çıkmasına ne diyorsnnnz? RABİNOVİCH — Kaıumca bu krizin en ilginç yönlerinden biri ön plana çıkardığı je- opolitık noktalar. Bunun bir kısmı lran-Irak savaşı sırasında zaten gundeme gelmişti. ör- neğin Türkiye uzerinden gecen petrol boru hattı. Savaş aynı zamanda Akabe'yi ön pla- na çıkarrruştı. Körfez erain bir yer olmak- tan çıktığı anda Türkiye ve Ürdün'deki Aka- be uzerinden bu geçişler çok önem kazan- dı. Şimdi gördüklerimizi o dönemde gün- deme gelen bu önem çerçevesmde değerlen- dirmemiz gerekiyor. — BB krizin uzon vadeli etkileri ne ola- cakür sizce? RABİNOVİCH — Krizin uzun vadeli et- kileri doğal olarak krizin nasıl sonuçlana- cağına bağlı olacak. Bunu da bekleyip gör- memiz gerekiyor. Ancak bence yeni bir pet- rol rejimine gereksinme duyulacaktır. Çün- kü bu konunun artık beklenmedik değişik- likiere bırakılamayacağmın anlaşılacağım samyorum. Bir diğer önemli sonuç da böl- gesel süahlanma yanşını ügilendiriyor. ABD ile Sovyetler Birliği arasındaki süahlanma yanşının sona erdiği bir dönemde bu konu- ya daha fazla ağırbk verilmesi gerekeceği- ne inanıyorum. Bu arada birçok devletin Saddam'ınki gibi bir rejime silah satmakla büyük ölçüde sorumsuz davrandüdannı dü- şünüyorum. Şimdi gördüklerimiz bunun so- nucu. Bu nedenle bu krizin çözümlenme- sinden sonra, bölgesel silahlanmanın hem kalite hem de miktar açısından azalnlma- sının uluslararası gündemin öncelikli konu- lanndan biri olacağını samyorum. — Krizin çözumlenmesinden sonra Ba- b'nın Körfez'de şu ya da bu şeküde kabnak isteyecegini düşnnnyor musunuz? RABİNOVİCH — Bu da tabii krizin çö- zümleniş biçimine bağlı olacak. Bu krizden sonra bölgede hassas bir dengeye dayanan bir ortam kafırsa, Batıh gâçlerin kalmak is- teyeceklenni samyorum. — Bn krizle bazı hay^ller yıkünuş oldn. Bonlann başında hangileri geiiyor sizce? RABINOV1CH — Bunlann başında so- ğuk savaşın sona ennesiyle savaşlann da so- na ereceği hayali geliyor. Oysa şimdi görü- yoruz ki bölgesel çatışmalar da aynı ölçü- de tehlikeli olabilir. Ote yandan ne kadar nükleer güce sahip olursanız olun, ne ka- dar stratejik hava gücünüz olursa olsun, bunlar da yeterli olmayabilir. Bu da bu kriz ile ortaya çıktı. Güçlu bir hava kuvvetleri- nin tek basına Saddam Hüseyin'i dize geti- remeyeceğı göruldü. — Bu kriz Türk-tsrail Uişkileri açmndan ne gibi bir mesaj taşıyor? RABİNOVİCH — Bölgedekı karakterle- re bakacak olursanız, ikisınin sağlam müt- tefik olarak ortaya çıktığını görüyorsunuz. Bunun nedeni sadece dış politikadaki yö- neliş değil, aynı zamanda siyasi sistemler- deki benzerlik. Bu nedenle Türkiye ve Is- rail kendilerini çitin aynı tarafında veya aynı teknede buluyorlar. Bu krizin ikili iüşkile- rin daha da gelişmesine katkıda bulunaca- ğına inanıyorum." Gemileri durdurun Bush'un Irak ve Kuveyt'e mal götüren gemileri durdurma emrinden sonra Körfez'de sıcak çatışma kaygıları arttı. BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar, ABD'nin bu uygulamayı Güvenlik Konseyi kararına dayanmaksızın gerçekleştirmesinin BM Anayasası'na aykırı olaçağım söyledi. Urdün, Akabe Limanı'ndan Irak'a mal getiren gemilerin boşaltma işlemini durdurdu. Dıs Haberter Serrisi — ABD Başkanı George Bosb'un, "Irak'a ekonomik ambar- gonun tam olarak ujgulanması için Irak ge- milerİDİn gerekirse gıiç kullanılarak dnrdnrulması" emrinin ardından, Körfez krizinde sıcak çatışma kaygılan arttı. Bir- leşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, dün yap- tığı gizli toplantıda, Genel Sekreter Perez de Cnellar'ın, krizde daha etkin bir rol oy- naması karannı aldı ve Genel Sekreter'den, derhal girişimde bulunmasıoı istedi. Ku- veyt'te, Irak yönetiminin, başkentteki iki otelde toplanmalannı istediği ABD'li ve In- güizlerin dunımu ıse belirsizliğini koruyor. Kentteki yabancüann coğu bu emre uytnaz- ken, Irak'ın başkenti Bağdat'ta 35 Ameri- kalı, Irak askerleri tarafından bilinmeyen bir yere götürüldü. ABD yönetiminin, va- tandaşlarının rehine durumuna düşmesi olasılığına karşı, 'rehine kurtarma operasyonu' ihtimaJlerini tartıştığı bildi- rüiyor. Birleşmiş Mületler Güvenlik Konseyi'nin Irak'a ekonomik yaptınmlar uygulanmasım öngören 9 ağustos tarihli ve 661 sayılı ka- ranndan bir hafta sonra ABD Baskam Ge- orge Bush, "ambargonun tam olarak uygu- lanabilmesi için fiilen denetleme" emri ver- • di. Bush, dün sabah erken saatlerde yapti- ğı açıklamada, "Irak'a veya Kuveyt'e mal götüren veya getiren gemilerin mumkıin olan en az gûç knllanılarak durdnnümasını" emretti. Bush'un bu açık- laması üzerine Körfez'de giderek "sıcak sa- vas"a dönüşmesinden endi^e edilen gergin- lik, yeni bir boyut kazandı. Bush'un, olası bir savaşın gerekçesini oluşturabilecek bu talimaüna ilk tepki Bir- leşmiş Milletler'den geldi. AA'nın haberine göre Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Perez de Cuellar, Güvenlik Konseyi'nce karar alınmadan Irak'a yaptı- rım uygulanması için herhangi bir ülke ta- rafından askeri güç kullanılmasının BM ya- sasına aykırı olduğunu söyledi. De Cuellar, dun gazetecüerin, "ABD, Irak'a karşı yapbnmiann uygulanması için askeri guce basvurursa, yapûnmlann anı- nnı aşar mı?" şeklindeki sorusunu yanıt- larken "Bir mödahale, hangi nlke tarafın- dan uygulaaırsa nygmİansın, bn Birleşmiş Milletler yasasına ters döşer" dedi. Genel Sekreter, Irak'a karşı yaptınmla- nn uygulanması yolundaki BM Güvenlik Konseyi karannın desteklenmesi için güç kullanüıp kullamlmayacağı ya da ne zaman kullanılacağı yolundaki kararın, BM Gü- venlik Konseyi' tarafından alınacağım söyledi. Bush yedekleri çağınyor ABD Başkam George Bush'un, Körfez kriziyle ilgili olarak bazı yedeklerin de as- ABD'NİN TÜM LİMANLARI — Körfez'e sürekli asker ve savaş gemileri yollayan ABD'nin tiim Lmanlannda benzer sahneler yaşa- nıyor. Bn asker de birazdan Morehead Ciry Limanı'ndan yola cıkacak Shravaport gemisine mensup. (Fotograt: Reuter) GORBAÇOV'DANSADDAMA AÇIKSUÇLAMA Banşa ihanetettiSovyetler Birliği Başkanı Mihail Gorbaçov, Irak'ı 'barış sürecine ihanetle' suçlarken, Sovyet Dışişleri Bakanı Eduard Şevardnadze, Birleşmiş Milletler'den karar çıkması durumunda, Sovyetler Birliği'nin Körfez'e asker gönderebileceğini söyledi. Dış Haberler Servisi — Sovyetleı Birliği Devlet Başkam MinailS.Gorbaçov, Kör- fez krizi konusundaki suskunluğunu boza- rak Irak'ı suçlarken Dışişleri Bakanı Edu- ard Şevardnadze, Sovyetler Birliği'nin Kör- fez'e gönderilecek çokuluslu bir orduya as- ker verebileceğini açıkladı. Sovyetler Birliği Devlet Başkam Mihail S.Gorbaçov, Irak'ı 'ihanetle' suçlayarak Körfez krizinin cözumünde Sovyetler Bir- liği'nin 'özel bir sornmluluk' yüklenmesi gerektiğini savundu. Gorbaçov, Karadeniz kıyısındaki Odessa kentinde Sovyet subay- lanna hitaben yaptığı konuşmada, Irak'ın Kuveyt'i işgalinde Sovyet yapımı silahlar kullanmış olmasımn Sovyetİa Birliği'ne so- nımluluk yüklediğıni söyledi. AP Ajansı'mn haberine göre Gorbaçov konuşmasında dünyanın barışı aradığı sı- rada Irak'ın bu saldırısırun bütun umutla- n baJtaJadığını söyleyerek "Açık bir iha- netk karşı karşıyayız" dedi. Gorbaçov şöy- le konuştu: "Egemen bir ülkeyi ilhak ede- rek kaba knvvetle sınırian yeniden çizme- ye çalışmak, tehlikeli bir zradrieme tepki- yi beraberinde getirebiür. Bizün Irak'ıo sa- vunmasını gvçiendirmek amaayla satügı- nuz silahlajnn böyle bir saldında knllanü- mış olması ise bizim bu ola> karştsuda baş- ka bir tavır talanmamızı engelleyici bir nn- surdor." Devlet Başkanı Gorbaçov, Kör- fez krizinin daha fazla tırmanarak askeri bir çatışmaya dönüşmesindense sorunun or- tak siyasal girisimlerle cözulmeye çalışüma- sını savundu. Sovyetler Birliği, 80'ü yülarda Irak'ın en önemli silah kaynaklanndan biri olmuştu. Irak'a modern jetler satan Sovyetler Birli- ği, bunun dışında Irak'ta bir tank fabrika- sı kurulmasında da yardıma olmuştu. 'SSCB birlik gönderebilir^ Sovyetler Birliği Dışişleri Bakanı Eduard Şevardnadze, Moskova'yı ziyaret etmekte olan Federal Almanya Dışişleri Bakanı Hans Dietricfa Genscber ile yaptığı görüş- meden sonra düzenlenen basın toplantısın- da, gazetecilerin sorulannın üzerine Sovyet- ler Birliği'nin bölgeye askeri birlik gönde- rebileceğini söyledi. Şevardnadze, Birleşmiş Milletler'den Körfez'e gönderilmek uzere çokuluslu bir ordu oluştunüması karannın çıkması durumunda, Sovyetler Birliği'nin de bu karara uyabUeceğini belirtti. BM Güvenlik Konseyi'nde çokuluslu or- du kurulması konusunda yapılacak bir oy- lamada, Sovyetler Birliği'nin ne yönde oy kullanacağının henüz belirlenemediğini söy- leyen Şevardnadze, "Ancak böyle bir oy- lamada Sovyetler Birtiği bnynk bir oiastnkla oiumİD o) kıülanacaknr" dedi. Dışişleri Ba- kanı Şevardnadze, daha önce yaptığı bir açıklamada bölgede gergınhgin sürmesi du- rumunda "Güvenlik Konseyi'nin daha et- kin kararlar almasını bekledigini" soylemış- ti. Sovyetler Birliği Dışişleri Bakanlığı söz- cüsü Yuri Gremitski, 9 ağustos tarihinde yaptığı açıklamada Birleşmiş Milletler'in Körfez'de askeri harekâtı onaylaması du- rumunda Sovyetler Birliği'nin dunımu göz- den geçirerek bağımsız bir karar alacağını söylemişti. Sözcü Gremitski, "Bu aşama- da uluslararası bir orduda yer almamız ve- ya aUukaya katılmamız soz konusu degil" demişti. kere çağnlmasına karar verdiği bUdirildi. Yetkililerin verdiği bügilere göre görev ba- şına çağnlacak yedekler, orduda sıkıntısı çekilen çeşitli uzmanlardan oluşacak. Bir yetkili "Yedekler konusandaU kara- ra ilke olarak vanidı. Ancak aynntüar ko- nnaındaki çahşmalar sariıyor" diye konuş- tu. Körfez bölgesine çok sayıda savaş gemi- si, uçak ve asker yoUamayı sürdüren ABD silahlı kuvvetlerinin 200 bin kadar yedeği bulunuyor. Yabancılar mahsur Bu arada Irak işgali altındaki Kuveyt'te ve Bağdat'ta mahsur kalan yabancüann du- rumuna Uişkin endişeli bekleyiş de sürüyor. önceki gece Irak makamlanmn ani bir emirle Kuveyt'te bulunan 4000 tngiliz ve 2500 Amerikaümn başkent Kuveyt Ciry*nin iki büyük otelinde toplanmalannı isteme- si, bu yabancüann "rehine" durumuna dü- şebilecekleri konusunda bir sinyal olarak rd- telendi. tngütere Dışişleri Bakanlığı, dün yaptığı bir açıklamada, çok sayıda tngüi- zin çağnya uyarak otellere grttiklerini, an- cak Irakh askeri makamlann orada herhan- gi bir işlem yapmadığını görünce evlerine döndüklerini açıkladı. Irak ve Kuveyt'te mahsur kalan yaban- cüarla ilgili olarak dün akşam gizli bir top- lantı yapan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, bu iki Ulkedeki yabancüann du- nımunun 'endişe verici' olduğunu belirte- rek, Genel Sekreter Perez de Cuellar'dan, bu konuda derhal girişimde bulunmasım is- tedi. BM Güvenlik Konseyi Başkam Aurel Munteanu tarafından, toplantıdan sonra yapılan açıklamaya göre Güvenlik Konse- yi, BM Genel Sekreteri de Cuellar'm, Irak ve Kuveyt'te bulunan yabancılar için 'ge- rekü bütün adımlan atması' karannı aldı. lngiltere Dışişleri Bakanı Sir Douglas Hurd, vatandaşlanna evlerinden çıkmama çağnsı yaptıklanm ve geüşmeleri kaygıyla izlediklerini söyledi. Amerikan yönetimi de Irak'ın başkenti Bağdat'ta bulunan 35 Ame- rikalının bilinmeyen bir yere götürüldükle- rini haber aldıkianm duyurdu. Amerikan CNN televizyonu, güvenlik makamlanmn olası bir "rehine krizi"ne karşı kurtarma operasyonu planlanm gözden geçırdikleri- ni, ancak halen bu konuda egitildiği büdi- rilen Rangers ve Delta gibi özel birliklerin harekete geçirilmediğini bildirdi. Kuveyt'ten kaçanlar Kuveyt'i işgal ve ilhak eden Irak'tan Ur- dün'e dün de 18 bin kişinin geçtiği bildiril- di. Yetkiülerin verdiği bügrye göre Urdün'- ün Ruveişhed'de bulunan sınır karakolu- na dün ulaşanlann çok büyük bir kısmını Mısırhlar oluşturuyor. Ruveişhed'e gelebilenlerin arasında 8 Fransız, 2 Kanadah, 4 Alman ve 85 Güney Koreli'nin bulunduğu da kaydedildi. Al- manlann, F. Almanya yurttaşı mı yoksa rj .Almanya yurttaşı mı olduklan ise henüz kesinlik kazanmadı. öte yandan Kuveyt'ten Bağdat'a geçen ve dün öğle saatlerinde Urdün'e hareket eden 230 Sovyet yurttaşının ise henüz Ru- veişhed'e gelmedikleri belirtildi. Bir Sovyet diplomat, aralannda 8 çocuk ve 10 da ka- dının bulunduğu grubun, yollarda birkaç saat kaybettiklerini söyledi ve Ürdün'e ge- lir gelmez Moskova'ya uçacaklarmı kaydet- ti. Körfez bölgesine Amerikan askeri yığı- nagı da tüm hızıyla sürüyor. ABD yöneti- minin önceki gece bölgeye 45 bin deniz pi- yadcsıni göndereceğini acıklamasıyla "sıcak çatışma" ihtimalinin daha da güçlendiğini kaydeden uzmanlar, bu gücün ABD'nin "mödahaiekrde" kullandığı kilit askeri güç olduğunu kaydettiler. Kanada'mn da bölgeye 125 kilometre menzilli Harpoon fuzeleriyle donatümış sa- vaş gemüeri gönderdiği bildirildi. Gemile- rin önumuzdeki hafta Körfez'e ulaşacak- lan kaydediliyor. ABD tatbikata kaülnuyor Bu arada ABD'nin Teamwork-90 NATO tatbikatlanmn Norvec'teki bölümüne ka- tılmayacağı bildirildi. Norveç Güney Komutanlığı Sözcüsü Hans C. Oestrem, ABD'nin bu ülkede ya- püacak olan tatbikatlardan 5500 deniz pi- yadesi Ue gemi ve uçaklannı çektiğini, tat- bikatm daha sonra yapılacak diğer bölüm- lerinden de çekümesinin beldendiğıni söy- ledi. Ote yandan AP'nin haberine göre ambar- goyu delme yolunda bir girişim de dün bi* Irak petrol tankeri tarafından gerçekleşti- rildi. Suudi Arabistan'm Yanbu limanına ya- naşmak isteyen bir Irak tankerine izin ve- rilmedi. Dubai ve Suudi Arabistan açıkla- nnda bekleyen diğer Irak gemilerinde ise herhangi bir hareket görülmedi. Reuter Ajansı da Irak'a yiyecek maddesi götüren Zeyn El Kava adlı şüebe Mısır ma- kamlannca Suveyş Kanah'ndan geçerek Kı- zıldeniz'e giriş izni verildiğini bildirdi. Mı- sır, Suveyş Kanalı Anlaşması'nın "Ancak Mısır'ın savaş halinde oldugn bir ülke ge- milerine yasaklama getirebitecegi" hükmü- ne dayanarak bu izni veriyor. "Krizde patlama olabilir" Suriye*de yayunlanan El Thavvra gazete- si de dün yayımladığı bir yazıda, Irak'ın Ku- veyt'ten askerlerini çekmemesi halinde, "krizde bir patlama otabflecefmi" kaydettL Yazıda, "Zamanla aynayan Idmsder, za- manın Idmsenin lehine işlemeditui hanr- lamalıdır. Irak askcrlerinin KnTCjttea ce- kilmedikleri her daldka, bökjeyi böyik bir patlamaya daha da yaUaşnnyor" denildi. Yazıda, Irak'ın, Kuveyt'i işgalinden he- men sonra Arap zirvesi yapümasını reddet- mekle, Körfez'in kapılannı yabancı güçle- re actığı kaydedildi. Bagdat Radyosu Bağdat Radyosu Suudi Arabistan'daki ABD askerlerini psikolojik olarak yıprat- mak amacıyla propaganda yayımna başla- dı. AP'nin haberine göre Bağdat Radyosu, Ingilizce yayunlanan propaganda progra- mında Amerikan askerlenne hitaben "Arap çöllerinden evinize psikolojik olarak yıkıl- nuş bir durumda mı dönmek isdyorsuraz" diye soruyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle