Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET/12 EKONOMİ 13 AĞUSTOS 1990
Hazine bonosu, devlet tahvili
• ANKARA (AA) — Bankalar ellerindeki devlet tahvili
ve Hazine bonosu tutannı azahıyorlar. Bankalann
elindeki devlet iç borçlanma senetlerinin tutannda
temmuz ayının ilk iki haftasında 93 milyar lira azalma
kaydedildi. Merkez Bankası verilerine göre 29 haziranda
12 trilyon 563 milyar lira düzeyinde bulunan
bankalardaki tahvil ve bono tutan, 13 temmuzda 12
trilyon 470 milyar liraya geriledi. Söz konusu dönemde
bankalar, ellerindeki tahvil tutannı 11 trilyon 137 milyar
liradan 11 trilyon 162 milyar liraya çıkartırken bono
tutannı 1 trilyon 426 milyar liradan 1 trilyon 308 milyar
liraya indirdiler. öte yandan mayıs ayı sonunda 12
trilyon 949 milyar lira düzeyinde bulunan bankalardaki
bono ve tahvil tutannda bir buçuk ayda kaydedilen
azalma ise 470 milyar lira oldu. Geçen yıl sonunda
bankalann ellerinde bulundurduklan tahvil ve bono
tutan 11 trilyon 618 milyar lira iken bu rakam bu yıl ilk
defa 6 nisanda 13 trilyon lirayı aşmıştı. Bankalann
elindeki devlet iç borçlanma senetleri ay sonları itibanyla
milyar lira olarak şöyle:
OartettaMi
Aralık (1989)
Ocak
Şubat
Mart
Nisan
Mayıs
Haziran
Temmuz (*)
2043
1844
1774
1666
1535
1406
1426
1308
(•) 13 temmuz itibanyla.
9575
11049
11111
11285
11287
11541
11137
11162
Taban fiyatlan önerisi
11618
12893
12885
12950
12822
12949
12563
12470
• ANKARA (Cumhnriyet Biirosu) — Ziraat
Mühendisleri Odası Genel Başkanı Mahir Gürbüz,
önümuzdeki günlerde açıklanması beklenen taban
fiyatlarının çiftçinin üretimini sürdürebileceği bir düzeyde
belirlenmesi gerektiğini söyledi. Hükümetin ihracatta
tarımın paymın giderek azalmasından övilnç duyduğuna
dikkat çeken Gürbüz, "Son 10 yılda yaşanan
olumsuzluklar üreticiyi fakirlik çizgisinin altına getirdi.
En kötusu üretim yapamaz duruma düşürdü" dedi.
Gürbüz, taban fıyatları için önerisini şöyle açıkladı:
"Pamuk 2 bin 800 TL/kg, kuru üzüm 2 bin 900, kuru
incir 2 bin 400, fındık 4 bin 500, ayçiçeği 1200, soya
1100"
Şekerde hazine denetimi arttı
• ANKARA (UBA) — Şeker ithalatında Hazine ve Dış
Ticaret Müsteşarhğı yeniden devreye sokuldu.
Başbakanhk Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı'nın
ithalatı tebliğine göre daha önce şeker ithalatında, ithal
müsadeleri bankalar tarafından tanzim edilip üç gün
içinde müsteşarhğa gönderilirken Resmi Gazete*de
yayımlanan ithalat tebliği ile yetki yeniden Hazine
MüsteşarlığYna verildi ve 90/13 sayılı tebliğ yürürlükten
kaldınldı.
Ağrı'da ekmek kuynıklan
• AĞRI (Cumhuriyet) — Ağrı'da 11 ekmek fabrikasının
birleşmesiyle kurulan, Ekmek-San adlı şirketin ekmek
tekelini eline geçirmesiyle başlayan sıkıntı had safhaya
ulaştı. Ekmek yokluğu nedeniyle Ağrılı vatandaşlar
fınnlann önünde uzun kuyruklar oluşturuyorlar. Ağn
Belediye Başkanı Fevzi Bulut, ekmek fıyatlanyla
diledikleri gibi oynamak isteyen Ekmek-San'a izin
vermeyeceklerini belirterek "Caydırıcı olsun diyerek
belediye olarak iki fırın açtık. Bu şirketten ayrtlan bir
ortak da kendi fırınını açtı. Ancak Ekmek-San, 11
fırından sadece üçüncü çalıştırarak ekmek darlığı
yaratıyor. Ayrılan ortaklanna da fırınını kapatması için
baskı yapıyorlar." dedi.
Hre Kutsan'da eylem bitti
• tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) — Tire Kutsan'ın
400 işçisi, 68 kişinin işten atılmasını protesto ve
sendikalasma, ucret artışı konulanndaki istemleri sonucu
başlattıkları üretimi durdurma eylemlerine son verdi.
İşveren ücretlere 1 ekimden başlayarak zam yapacağını
söyledi. Tire Kutsan yetkilileri, satışların düşmesi,
beklenen aktivitenin olmaması nedeniyle fabrikanın
geleceğini düşünerek işçi çıkardıklannı belirterek,
"Çıkanlanlann tazminatlan en kısa zamanda
ödenecektir" dediler.
Grup sözleşmeleri
• ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) — Hak-tş'e bağJı
özgıda-lş Genel Sekreteri Salim Uslu, gıda işkolunda
Gıda İşverenleri Sendikası'nın grup dayatmalarını geri
püskürttuklerini ifade etti. Uslu, gıda işkolunda ilk kez
grup toplusözleşmesınin 1986 yılında yapıldığını
belirterek, Türk-tş'e bağlı Tekgıda-tş Sendikası'nın grup
sözleşmesini Gıda İşverenleri Sendikası ile koşulsuz
imzaladığını ileri sürerek, buna karşılık Özgıda-lş'in bir
ana metin, ayrıca her işyerinin özelliklerine göre bir de
ek metin hazırlayarak grup sözleşmesini koşullu yaptığını
bildirdi.
Kamu-Seırden şikâyet
• İş-Sendika Servisi — Genel Maden-lş Sendikası
Başkanı Şemsi Denizer, yaklaşık 45 bin işçinin
toplusözleşme görüsmeleri ile ilgili açıklamasında, işveren
sendikası Kamu-Sen'i aşmak zorunda olduklarını söyledi.
Toplusözleşme masasında Kamu-Sen'in değişmeyen
olumsuz tutumu ile karşı karşıya kaldıklarım öne sürerek
özetle şöyle dedi: "En haklı, en gerçekçi isteklerimizi bile
kabul etmiyorlar. Ulkemizde ve dünyamızdaki
değişmelerden habersiz görünüyorlar. Eski hamam, eski
tas anlayışı içindeler. Bizleri sudan gerekçelerle
savuşturmak istiyorlari' Denizer, TTK işletmeleri için
birinci tur, MTA sözleşmesi için ikinci tur görüşmelerin
bitiminde olumlu bir gelişmeden söz edemediklerini,
MTA için 60 günlük görüşme süresinin 23 ağustosta sona
erdiğini anlartı. İdari maddelerde dahi dişe dokunur bir
gelişme kaydedemediklerini açıkladı.
\alova Belediyesi'nde geçici işçi
• YALOVA (Cumhuriyet) — Yalova Belediyesi'nde
çalışan Belediye-lş Sendikası'na üye 203 işçinin, 6
ağustosta başlattığı grev devam ediyor. îşçüerin greve
başlaması ile birlikte belediyeye grev öncesi işe alınan
geçici işçiler, çöp toplamayı sürdüruyorlar. Grevci işçiler
işe alınan geçici işçilerin grev karanndan sonra işe
alındığını, belediyenin grev kıncı rol oynadığını ileri
sürdüler. Yalova Belediye Başkam Cengiz Koçol ise
iddialann gerçek dışı olduğunu, işçilerin toplusözleşme
döneminde işe alındıklarını söyledi. Toplusözleşme
görüşmelerinin uyuşmazlıkla sonuçlanması üzerine greve
giden işçiler, dağıttıklan bildirilerle Yalova halkını,
Yalova Belediyesi'ni telefon, telgraf ve mektupla protesto
etmeye çağırdılar. Yalova halkından grevin
desteklenmesini isteyen işçiler, belediyede çalışan bir
işçinin eline ayda net 190 bin lira geçtiğini söylediler.
Londra'da, hisse alım satımında paravan şirket kullanıldığı iddiası resmi makamlarca soruşturuluyof
Asil Nadir'e
6
haksız kazanç' suçlaması
THF Sl'NDAYTIMESgazetesinin haberinde, İsviçre'de kayıtlı
üç firmanm dört yıldır Asil Nadir hesabına paravan şirket olarak
çalıştığı savunuluyor. Bu şirketlerin Nadir'in, Del Monte'yi satın
almasmdan önce 500 bin hisseyi piyasadan çektiği kaydediliyor. Gazete
5 ayda 2 milyon sterlinlik hisse alınıp satıldığına dikkat çekiyor.
EDİP EMİL ÖYMEN
LONDRA — Asfl Nadir'in yö-
netirn kurulu başkanhğını yaptı-
ğı Polly Peck International hisse
senetlerinin çoğunun, paravan ol-
duğu öne sürülen Isviçre kayıtlı
şirketler aracıhğı ile alınıp satıldı-
jb, böylece hisse senetlerinde ya-
pay değer dalgalanmalan yaratıl-
dıgına ilişkin "insider dealing" id-
dialan Ingiltere'de yayımlanan
"Sunday Times" ve "Observer"
gazeteleri tarafından öne sürüldü.
Bu gazetelerde çıkan haberlerde
konu hakkında vergi ve gümruk
idarelennin soruşturma yürüttü-
ğü, emnıyetin Kaçakçılık Masası
ile Ticaret Bakanlığı'mn konuy-
la ilgilendiğı belirtildi.
"Sunday Times"ın haberinde,
tsviçre'de kayıtlı "Gateway In-
vestments", "Riverbridge
Investments" ve "Tristan" adlı
üç firmanın 4 yıldır faaliyet gös-
terdiği ve özellikle Polly Peck'in
geçen yıl "Del Monte"yi satın al-
ması öncesinde yaklaşık 500 bin
hisseyi piyasadan çektiği belirtil-
di. Fımialardan ikisinin adres ola-
rak Cenevre Havaalanı'nda birer
Lastik
işkolunda
işbaşı
İZMİT(Cuntauriyet)—Bakan-
lar Kurulu'nun yaklaşık beş aydır
devam eden lastik işkolundaki
grevleri ulusal güvenlik gerekçesiy-
le 60 gün erteleraesinden sonra işçi-
ler öncekigundenbaşlayarak kade-
meli işbaşı yaptılar.
Good-Year Lastik Fabrikası tz-
mit ve Adapazan Tesisleri'nde
1700 işçi, Izmit'te kurulu PireüVde
735 ve Brisa Lastik Fabrikası'n-
da 1300 işçi işbaşı yaparak lastik
üretiminesessizbirşekildebaşladı-
lar. Lastik fabriklannda işbaşı ön-
cesinde fabrika önlerinde yapılan
kısasiirelitoplanularda, işyeri tem-
silcilerin işçilerden birlik ve bera-
berlikJenni korumalannı istediler.
Bu arada grevlerin ertelenmesine
ilk tepki olarak ortaya çıkan "üre-
tim yapılmaması" karanndan ön-
ceki gece yapılan toplantıda geri
dönuldu. Sendıkayönetiminin bu
karardeğişikliğidetepkilereneden
oldu.
Lastik işçileri Las-Petkim-lş
Sendikası Genel Başkanı Vahdet-
tin Karabay ile genel merkez yöne-
tidlerinin ılgisızliklerinı sert sözler-
le eleştirerek tepkilennı "İşveren
sendikası Kiplas > oneticileri fabri-
kageoel mıidürleri, İzmit'te çalış-
malar yapıyorlar, loplusözleşme-
ler haklundaki göruşterini açıkh-
yorlar, grevlerimiz erteleniyor,
tüm İşçi arkadaşlanmızı sendika
önünde bekleyerek gelişmeleri iz-
lerken, genel başkanımız ve genel
merkez yönetkileriıniz yerlerinden
kıpırdanııyorlar. Önemiikararla-
nn aliHBiası gereken zamanlarda
görevlerinin basında bulunmuyor-
lar" şeklınde dile getirdiler.
Brisa Lastik Fabrikası Genel
Müdürü Hazım Kantarcı, kam-
yon, traktör ve özellikle askeri las-
tiktekerlek sıkmtısı olduğunu açık-
layarak üretim programlannda bu
lastikçeşıtlerine ağuiık verdiklerini
söyledi.
öte yandan lastik fabrikaların-
daişbaşı yaparak üretıme başlayan
işçilerin eski sözleşme üzerinden
çalışma yapacakları, daha sonra
yapılacak anlaşmaya göre farkla-
nn ödeneceği öğrenildi.
öte yandan Laspetkim-iş Sendi-
kası Genel Başkanı Vabdettin Ka-
rabay, Bakanlar Kurulu'nun grev-
leri erteleme karannın tamamen iş-
verenlerin tasarrufuna ve telkinle-
rine göre düzenlendiğıni bildirerek
şöyle konuştu:
"Eğer milli güvenlik nedeniyle
ertelenmesigerekengrev varsa, Uaç
finnalan vardır. Btz ise şu anda or-
donun acil ibtiyacı olan uçak lasti-
ğini zalen uretmivoruz. Lastik,
bunlann içine neden sokuldu. Bu
tamamen politik karardır. Geçer-
li bir nedeni yok. Ama Turkiye'yi
idare edenler bugun taraf olmaya
çahşıyorlar. Turkiye bundan yakın
gelecekte nasıl etkilenir onu hep be-
raber y aşayacağız. Kısacası alınan
karar, tamamen tuDİusözleşmedü-
zenine çomak sokmaklır."
posta kutusunu gösterdiği kayde-
dildi. Hisse satın alma işlemini
Asil Nadir'in kızkardeşi Bilge
Nevzad'ın yönetim kurulu baş-
kanhğını yaptığı"Noble
Reardon" hesabına çalışan, an-
cak sonradan ayrılan 'Jason
Davies' adlı bir borsa simsannm
yapmış olduğu iddia ediliyor. Ga-
zete, "5 aylık bir süre içinde sa-
dece tek bir borsa simsan aracıh-
gı ile Polly Peck'e ail 2 milyon
steıiin degerinde hisse alınıp
satıklı" diye yazdı.
"Observer" ise çoğu tsviçre'de
kayıtlı 10'dan fazla paravan şir-
ketten söz etti. Haberde, Polly
Peck hisselerinin bir düzıne kadar
simsar tarafından işleme kondu-
ğu, ödemelerin Londra'daki bir
Fnilandiya bankası aracılığı ile ya-
pıldığı belirtildi.
Hisse senedi alım satımına ka-
rışan tsviçre firmaları ile "Sonth
Audley Management" adlı firma
arasında ilişki olduğu, iki gazete
tarafından da ileri sürülüyor,
"South Audley Management"in
iki yöneticisinden biri, önceleri
Asil Nadir'in muhasebe servisin-
de çalışan, daha sonra Nadir'in
kızkardeşi Nevzad'ın yönetim ku-
rulu başkanı olduğu "Noble
Reardon" fırmasında görev alan
daha sonra da "Polly Peck"in
Turkiye ayağının mali müşavirli-
ğini yapan Arseven Giimüş. Diğe-
ri ise Asil Nadir'in yüksek düzey-
de sekreterliğini yapan Hizabeth
Forsyth. Ancak gazeteler, Polly
Peck ya da Noble Reardon'da yö-
netici düzeyindeki kışilerin hisse
alım-satımı ile ilişkisi olduğunu
ima etmiyor.
"PoBy Peck"te gerçekten bir
"insider dealing" olup olraadığı,
olduysa hisseleri satın alanlann
tngiltere'de yerleşik olup olma-
dıklan, eğer yerleşikseler, bu tur
bir alım-satıma ilişkin intikal ve
katma değer vergilerini ödeyip
ödemedikleri soruşturuluyor.
Londra Borsası'nda hisse senedi
alım satımının güvenliğinden so-
rumlu birim de kendi soruşturma-
Swiss link in Polly Peck dealings probed
THE
*«og»n«f the aracficul own-
enhıp oi an k«ı two Svısv
brad - 1
Rt nıiltons of
of PölW Pock
by S«ecnl OAkr
2 and ccnun on the
purcfeas of Po«v Pect nock
two djys bcİore \ix agreed Nd
(or DU Monıe >n Scptemhrr
Ust vcar l( n knowr Uuı scv-
rtl lxmĞun bf Jicri -rcrıvnj
n to thıy trarKhcs oi rrnvo
I0Ü »X«vurrs dunHg the
Rcvcnur
aom. wnıAcatMM fionns
ıo nc Mjtul Rrfemcr Son-
et\ and »fldoronKnls. recortK
ınd corr«rxM»tleT*cc ırİMOtg
*c ıhe swts& conpanKs lı ıs
tisa krx>wn ltw LSC hııcnu
conal Sıuct Eıch*njr survnj-
lance tkoanrtKfti u, ro-op-
rraonftwnh the Rcvcaae-
(>*- LamöoB btoktr lua
CMtttraırd u> Tbe Su«dav
TITC". ULW be has aJv m-
(orucd ılfcr KL-VCBUC atou
anoihırr i»r\s-bascd rorapanv
mer finance dırector of Polty ,
Pcck's Tjriish subs>dıarv
Polly Peck
Isharedeals:
a^ tbr r of
Poll> PCCK
Kadir
T*« addrcB £iven JI Ctm*-
pasıcs Hotoc for Sotttb \ad-
tcy tAuatfitneu\ «a*, uniıl
Mıv IS I^İ» 73 Soul»)
Smrt, the rcpsıerod
*g Ncvzac w»!îi
uııı micmi m Nobte Rjıc-J
Taxprobe
of
ttock <m ıhe
».xcurıs ^ t e ,
-te «HJ O( each accouM. med
bro-
1W
The Sodav Tıma
beavıh >i onlv rwo
P»Hy PKl tcing («I
ih c
whov address m Svna
ıs t*tc <amt M Tn\tae'^
Earher tke vrar l>»*
coctled 3.n addms o*
S*B*-FrrtK* ootĞn ın ı
cttl coiapacy docua
V>lwv «e tnod 10 coe«K
vtcs for commeiM «c «rre t
b> tke kca) pofaar m Dtvoaacğ
tn BatM ttm tkere *as t
Nadtr w*s «navn
ccmmax yeucntav
Magic Box'ın patnonu, "Rupert MurdocKtan bir gram aşağı değilim" diyor
Cem Uzarfın gözü zirvedeAnavasa Mahkemesi: Mahkemenin
kararı Magic Box'ı ilgilendirmiyor. Karar
TRT 1,2,3 'ün seyredildiği vericilerle ilgilidir
Anayasada uydu yayınla ilgili hiçbir şey yok.
Ahmet özal: Ahmet Özal'la bir kardeş
kadar yakınız. Magic Box'm bir nevi fahri
danışmanıdır.
Ekonomi Servisi — Magic
Box'ın bugune kadar golgede ka-
lan genç patronu Cem Uzan ilk
kez kamuoyunun önune çıkarak
Ekonomik Panorama dergisine
demeç verdi. Kendisini Rupert
Murdoch'tan "bir gram" aşağı-
da görmediğini ve gelecek 10 yıl-
da dünyanın en zengin insanı ve
en güçlü medya şirketlnin sahibi
olmayı amaçladığını söyleyen
Uzan, TRT'ye de meydan oku-
yarak, "Herkes rakibimizi hallaç.
pamuğu gibi atmamızı bekliyor.
Biz de bunun için vanz" dedi.
Ekonomik Panorama dergisı-
tmparatorlvğa Oynayan
k
KöNUK YAZAR
Adam" başlığıyla kapak olan
Cem Uzan, Magic Box'ın tama-
men kendi fikri olduğunu vurgu-
layarak, 2 yıldır üzerinde çalış-
tığı bu projenin şimdi 30 yaşın-
da olan kendi jenerasyonunun
neler yapabileceğinin göstergesi
olduğunu söyledi. "Türkiye'de
artik bazı tabular yıkılnuşür" di-
yen Uzan, sözlerini şöyle sürdür-
dü:
"tnsanlann gidebüecekleri yer
hayal güçleriyle sınırlıdır. Siz
kendinizi o işi yaparken hayal
edemiyorsamz, yapamazsınız.
Benira hayalim dünyanın en zen-
gin insanı olmak, dünyanın en
güçlü medya şirketi olmak. Bir
Rupert Murdoch çok başanlı bir
adam. Ben kendimi ondan bir
gram aşağıda gönnüyonım."
Cumnurbaşkaru Turgut özal'-
ın oğlu Ahmet Özal'la bir kardeş
kadar yakın olduklarını ve Ah-
met Özal'ın Magic Box'ın bir ne-
vi fahri danışmanı olduğunu an-
latan Cem Uzan, PTT'nin tele-
vizyon vericilerini dev ralması
üzerine Anayasa Mahkemesi ta-
rafından alınan karara değine-
rek, şunları söyledi:
"Anayasa Mahkemesi'nin ka-
ran Magic Bo\'ı uzaktan yakın-
dan ilgilendirmiyor. Linklerle
hiçbir alakası yok. Mahkemenin
karan TRT'nin 1, 2 ve 3'üncü
kanallanmn seyredildiği verici- U
lerle ilgilidir. Eğer biz bu verici- „ IA
leri kuDansaydık, çanak antenle-
re gerek kalmazdı. Ayrıca Magic
Box'a yöneltilen anayasanın
113'üncü maddesinin ihlal edil-
diği eleşn'rileri de dayanaksızdır.
Çünkü anayasa 'Turkiye içinde
Türkiye'ye yayın hakkı TRTnin-
dir' der. Anayasada uydu yayın-
larıyla ilgili hiçbir şey yok."
Radyo yayınlanna girmek için
gelişmeleri beklediklerini, yazılı
medya alanına da bir gün mut-
laka gireceğini belirten Uzan,
Türk toplumunun özel televizyo-
na tamamen hazır olduğunu söy-
ledi. Özel televizyona TRT'nin
denetimi şartıyla izin verilmesi-
nin"bebeğio ölti doğması" de-
mek olduğunu savunan Cem
Uzan, "Bugiin basın istediği
manşeti atıyor mu? Özel televiz-
yon da böyle olmalı. Ama özel-
likle vurguluyonım, devletin bü-
tünhığünü ve laikligini rencide et-
meyecek çerçevede serbest olraa-
lıdır. Yoksa bebek ölıi doğar.
Magic Box ve diğer Magic Box'-
lan kimse önleyemez" dedi.
Magic Box'ın halen 3.5 milyon
izleyicisi olduğunu, bu rakamın
yıl sonunda 12 milyona yüksele-
ceğmi bildiren Cem Uzan, futbol
kulüpleri ile yapılan anlaşmanın
ve TRT ile çıkan anlaşmazlığın
Magic Box için parayla ölçüle-
meyecek değerde reklam olduğu-
nu belirterek sözlerini şöyle sür-
durdü.
"Futbol karşılasmaUnnı ya-
yımlamak gundemimizde yoktu.
Futbol bize TRT'nin hediyesi ol-
dn. Al ben yıyemiyoruın, siz yi-
Micıc|ic Bo)
THE OBSERVER B :etesi çoğu isviçre'de kayıtlı 10'dan fazla
paravan şirketten söz ediyor. Hisselerin bir düzine simsar tarafından
işleme konduğu, ödemelerin Londra'daki bir Finlandiya bankasınca
yapıldığı beürtiliyor.Söylentilerin veKorfez krizinin etkisiyle Polly Peck
hisseleri bir haftada 17 peni değer yitirdi.
smı yürütüyor. Polly Peck hak-
kında çok yönlü bir soruşturma
başlatıldığına ilişkin söylentiler
üzerine firmanın hisse senetlerin-
de ay başından bu yana düşüş
gözleniyordu. Hisse başına 453
peniden, önce 410 peniye inen de-
ğer, Polly Peck'in hanesinden 200
milyon sterlin sildi. Hisse değeri
geçen cuma günü 393 peniden ka-
pandı. Polly Peck'in bir haftada
hisse başına değer kaybı 17 peni-
yi buldu. Uzmanlar, bu düşüşte
Kuveyt bunalunuun da etkisi ola-
büeceğini belirtiyorlar. Türkiye'-
nin, Irak'a uygulanan ekonomik
yapünmlara katılarak gıda saüşı-
nı durdurması, 'City' tarafından
hâlâ tarım ürünlerine yatınm ya-
pan bir firrna olarak görülen
'Polly Peck'e duyulan 'istikranu
güveni' sarsıcı bulunmakta. Uz-
manlar, 'Polly Peck'in kazananın
yüzde 30'unun Türkiye kaynaklı
olduğunu belirtiyorlar, 'Dd Mon-
te'yi satın alışından sonra Lond-
ra Borsası'nda kote ilk 100 firma
arasına giren 'PoDy Peck', sürekli
olarak 60-63. sırada yerini koru-
yor.
Memur
kıyımı
sürüyorİş-Sendika Servisi — «?. 25'Uk
zamma karşı ve sendikalaşma ta-
lebıyle çeşitli eylemler gerçekleş-
tiren kamu çahşanlarına yönelik
kıyunlar sürüyor. Sorgulama, gö-
revden alma işlemleri Maliye^ye de
sıçradı.
Bu ay içinde Maliye Çalışanla-
n Yardımlaşma ve Dayamşma
Derneği (Ma-Der) yönetim kuru-
lu üyesi 4 memur sürgün edil-
di.Maliye memurları, tayinlerin
bugune kadarki uygulamalann dı-
şında kendi iradelerine dayanma-
yan sürgün niteliginde olduğunu
söylediler. 'İdari açıdan gerekli
görülduğü' için Gül Unnhan
Mercan Vergi Dairesi'nden Pen-
dik Vergi Dairesi'ne, Kazım Şa-
tain Mercan Vergi Dairesi'nden
Çatalca Mal Müdürlüğü'ne, Le-
vent Doldur Küçükçekmece Ver-
gi Dairesi'nden Şile Vergi Daire-
si'ne, Nevin Kaplan Hocapaşa
Vergi Dairesi'nden Beykoz Vergi
Dairesi'ne tayin edildiler.
% 25'lik temmuz zammıyla üc-
retleri 70 ile 100 bin lira arasında
artan Maliye memurları, iş şart-
lanndan ve keyfi uygulamalardan
şikâyet ediyorlar. Memurlar, her
gün 17.00-18.30 saatleri arası, cu-
martesi günleri yarım gün fazla
mesai yapmaya zorlandıklaruıı,
karşılığında kendilerine 450 TL
saat ücreti odendiğini belirtiyor-
lar. Maliye memurlannın servis ve
kreş hakkı da bulunmuyor. tstan-
bul'da 12 bin kadan sözleşmeli
statüde çalışan 30 bine yakın Ma-
liye memuru çalışanına karşılık
bir kreş var. Bir bayan memur,
"Bu nedenk vergi dairesi koridor-
lan çocnk yuvasına dönüştü" di-
yor. Maliye memurlan, son olay-
lann ardından Maliye bünyesinde
oluşturulan fondan kendilerine
ödenen 144 ile 216 bin lira arasın-
daki ücretlerin ödenmeyeceğiyle
tehdit edildiklerini de belirtiyor-
lar.
yin dediği bir pastaydı. TRT ile
futbol kuliiplerinin kavgasında
ligler ortada kalınca biz el uzat-
bk. Futbol bizi Turkiye'nin gün-
demindc bir numaraya çıkardı.
Haftada 2-3 bin anten sanlıyor.
Arkadaşlar ayda 50 bin anten ge-
tirmek için lngiltere'ye gidiyor-
lar."
Magic Box'ın Cağaloğlu'nda 5
milyon dolarlık stüdyo yatırımı
yaptığını. ileriki dönemde yayın
arasında telefonla lotaryaya bas-
lanacağım ve her saat başı 10 da-
kika, süreli yurtdışı haberlerini
CNN kaynaklı olarak yayımlaya-
caklarını anlatan Cem Uzan,
amaçlarının Turkiye'nin yülık
2.5 milyon dolar olan reklam po-
tansiyelinin yüzde 70'ini alarak
2 milyon dolarlık ciro yapmak
olduğunu kaydetti. Uzan, Magic
Box'ın hiçbir partinin sesi olma-
dan objektif habercilik yapaca-
ğını ve siyasi yelpaze içinde ser-
best piyasa ekonomisinden ve
hürriyetten yana bir noktada yer
alacaİdarmı anlatarak, şöyle ko-
nuştu:
"tki üç aylık deneme yayının-
da Türk hallunın beklentilerinin
bir kısmına ulaştık ki, bizden
beklenenler, bizi bile terletecek
kadar yüksek. Herkes rakibimi-
zi hallaç pamuğu gibi atmamızı
bekliyor. Biz de bunu yapmak
için vanz."
İCEM LZAN — Babasının ruyasını gerçekleşlirebi-
llecek mi?
KEMAL LZAN — 26 yıldır
medya peşinde.
Magic Box'ın
'bfabası'
Kemal Uzan
Magic Box'ın genç patronu
Cem Uzan, müteahhitlikten
bankacılık ve gazete patronluğu-
na kadar bir dızi iş yapmış olan
Kemal Uzan'ın oğlu. Bugun Ru-
meli Holding'in sahibi olan Ke-
mal Uzan, 34 yıl önce kurduğu
Yapı ve Ticaret A.Ş. isimli şir-
keti ile müteahhitUğe başlamış
ve ilk iş olarak lzmir Atatürk
Stadı'nı da içeren spor koraplek-
sini kurmuştu. Daha sonra Af-
şin Termik Santral inşaatını ta-
mamlayan Uzan, 1964 yılında
satın aldığj "Yeni ktanbul" ga-
zetesiyle basuıagirmiş, ancak bu
denemesi başarılı olrnamıştı.
1980'de bankacıhğa el atan
Kemal Uzan, 1984'te Imar Ban-
kası'nı devraldıktan bir yıl son-
ra Adabank'ı kurdu. Bugun 55
yaşında olan Kemal Uzan'ın 35
şubeye sahip iki bankasında ha-
len 599 kişi çalışıyor. Satın al-
dığı 'Hayat' ve 'Ses' dergileriy-
le basında ikinci kez hayal kınk-
lığına uğrayan Uzan'ın müteah-
hitlik şirketlerı başarıdan başa-
nya koşuyor. Yapı ve Ticaret
Şirketi, Libya ve Suudı Arabis-
tan'da aldığı ihalelerde bugune
kadar 600 milyon dolarlık inşa-
atı tamamladı, 470 milyon do-
larlık inşaata ise devam ediyor.
Rumeli Holding'in kurduğu
yeni şirketi Sistem Ticaret ise Fs-
tanbul Zincirlikuyu'da 18 dö-
nümluk arsada 53 katlı 6 yüdızh
bir otel ve 77 katlı iş merkezi
kurma hazırhğı içinde. Söz ko-
nusu proje 370 milyon dolara
mal olacak.
ABD'de işletmecilik okuyan
ve 6 ay öncesine kadar Irnar
Bankası'nda çalışan Cem Uzan,
babasının UetLşim alanındaki rü-
yasını Magic Box'la gerçekleştir-
me yolunda. Rumeli Holding'-
in bankacılık ve müteahhitlikle
kazandığı milyarlar Magic
Box'a yatınlıyor. Holding, bu-
gune kadar Magic Box'a 50 mil-
yar liralık yatınm yaptı.
Grev ertelemeleri hukuk dışıUlkemizde hükümetlerin grev ertelemeleri süratle artmaktadır. Erteleme
kararlarının arka arkaya Damştay'dan geri dönmesi, yetkinin amacına uygun
değil, kötüye kullanıldığı yargısım güçlendiriyor.
Prof. MURAT DEMİRCİOĞLU
Yıldc Unıversitesi Öğretım Ûyesı
ILO'nun 98 sayılı sözleşmesini onayla-
yan Turkiye, 1982 Anayasası ve buna ko-
şut yurürlüğe sokulan 2822 sayılı yasada-
ki toplu pazarlık ve grev hakkına ilişkin
yasaklamalar nedeniyle bırtakım eleştiri-
lere hedef olmuştur. Turkiye'nin 98 sayılı
ILO sözleşme ilkelerinı çiğnediğine ilişkin
yakınmalardan bir önemlisi de grev erte-
leme ve yasaklama >etkileri ile, sendika-
lara aıt toplu pazarlık hakkının YHK'ya
devredilebilme^inı ongören duzenleme-
lerdir.
Özal hukümetleri, ILO ve çesitli ulus-
lararası platformlardakı eleştiriler karşısın-
da, kendisini grevlere mudahaleetmemekle
savunmaktaydı. Ancak son yıllar dıkkate
alındığmda, ulkemizde hükümetlerin grev
ertelemeleri suratle artmaktadır Hükü-
metlerin bu bağlamdakı savunmaları ge-
çerlilığini yitirmiştır Hukumetlerın grev
erteleme kararlarının arka arkaya Damş-
tay'dan geri dönmesi ise yetkinin amacı-
na uygun değil, kotuye kullanıldığı yargı-
sını guçlendirmekte, eleştirı \e yakınma-
lara haklılık kazandırmaktadır.
Hukumetın, en son lastik fabrıkaların-
da, hatta Harb-I^'in Amerıkan i^yerlerın-
de surdurdüğü yasal grevler "gövenlik"
nedeni ile ertelemesi ise bir baska tartış-
ma konusudur. Bu grevlerin ertelenme ne-
deni olan "ulusal güvenlik" ile soz konu-
su grevler arasındaki ilişki tartışmanın
odalc noktasını oluşturmaktadır Alman
hukukçulara gore "grev hakkı ulusal eko-
nomiyi ağır tehlikeye sokacak nitelik gos-
terir ve boylece devletin işlevlerinde durak-
samalar olursa" bu durumda ancak ulu-
sal gmenlik tehlikede sayılabılmektedir.
Turk Danıştayı bu konuda daha dar bir
yorumu yeğlemiş. genel kurulunun
19.9.969 tarıh 7-2 652 sayılı kararında.
"ulusal güvenlik yurt olçüsunde beliren iç
ve dış lehlikelere karşı devlet tuzel kişili-
ğinin savunma ve güvenlik altına
alııunasıdır" sonucuna varmıştır.
Hangı yorumdan giderseniz gidisi, erte-
lenen bu grevlerin, hele de lastik fabrika-
lanndakı grevlerin ulusal güvenlik ile ba-
ğını bulmanız zordur. Kuveyt'in ışgali ile
ilgili Türkiye'de alınan son kararların ulu-
sal guvenliğe dayanarak yapıldığı varsayı-
labilir. Ancak unutulmamahdır ki bizi
bağlayan tek karar devletler hukukuna da-
>anan Birleşmiş Milletler ambargosudur.
Bu işlemi aşan, özellikle çıkarları çiğnen-
miş bazı muttefik ülkeler için destek koy-
ma yonunde yapılacak davranışlar için,
ulusal güvenliği gerekçe göstermek, huku-
ku zorlamaktır.
Batı'nın aynı konumdaki bir ülkesi, bi-
zim durumumuzda olsaydı, bu yönde bir
ödun verebilir miydi? Tartışılmalıdır. Fe-
deral Almanya'nın yürurlukteki anayasa-
sının 9. maddesi 3. fıkrasına göre "işçi ör-
güllerince iktisadi ve sosyal durumlannı
geliştirmek ve düzellmek amacı ile yapı-
lan grevlere olağanustü durumlar için ön-
görulen önlemler uygulanamaz". Vani bu
ulkede hukuksal grevlere olağanustü du-
rumlarda bile hiçbir şekilde mudahale edı-
lemez. Böyle olunca, Batılı işçi için geçer-
li ve hak olan bu kural, bir başka Batılı
ulke ışçısi olan Türk işçisi ıçın niçin söz ko-
nusu olmasın?
MESS Başkanı Ersöz:
İşçi,
memur
kadar
almalıANKARA (ANKA) — Made-
ni Eşya İşverenleri Sendikası
(MESS) Başkam Bahri Ersöz, me-
murlar ne kadar ücret alıyor ise
işçilerin de o kadar ücret almala-
rı gerektiğini savunarak "Ancak
bu şekilde sosyal adalet gerçekle-
şebihr" dedi.
Ersöz, işçilerin "Bu parayı al-
dık, ama memurlardan
ntamyonız" dediklerini öne süre-
rek "FJbette utanacak. Çünkfi
hakkı defil. Bu memleketin gel-
digi seviyenin ücreti bu değil"
şeklinde konuştu. Sendikalan 19.
yüzyü düşünce tarzıyla hareket et-
mekle suçlayan Bahri Ersöz, me-
murların sendikalaşmasma da
karşı çıktı. Ersöz, şunlan söyle-
di:
"Diyelim ki memurlar sendflu-
laştı. Hükümel, acaba para var,
vermiyor da memur sendikalaşiı-
ğında daha mı çok para alacak.
Bütçede para yok ki. Sendikalaş-
sa ne olacak? Sendikalrçüğı za-
man Amerika mı verecek memu-
nın istediği parayı."
İNGİLİZCE'Yl 6 AYDA
KONUŞUN SİZİ
AMERİKALI
DOSTUMUZLA
BULUŞTURALIM
Tcl: 349 48 57