Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
10 AĞUSTOS 1990 KÜLTÜR-SANAT CUMHURİYET/5
Razjyede \asemin Oymen
• Kiiltür Servisi — Melih Cevdet Anday'ın ilk basımı
1975'te yapılan "Raziye" adlı romanı, yönetmen Yusuf
Kurçenli tarafından beyazperdeye aktanlıyor. Anday'ın
sinemaya uyarlanan ilk yapıtı olan "Raziye"nin çekimine
önümüzdeki günlerde Edremit'te başlanacak.
Yapıracılığını Kadri Yurdatap'ın üstlendiği filmde
Vedia'yı. 1987'de ölen gazeteci Örsan öymen'in kızı
Yasemin öymen oynayacak. 1987'ye kadar Almanya'nın
Bonn ve Köln kentlerinde yaşadıktan sonra öğrenimini
Istanbul'da tamamlayan Yasemin Öymen'in gönlünde
yatan aslan "resim" Senaryosunu Kurçenli'nin yazdığı,
görüntü yönetmenliğini Erdal Kahraman'ın yapacağı
"Raziye"de Oğuz Tunç, Engin Cezzar, A.Fuat Onan ve
Gürsel Ateş de önemli rolleri üstleniyorlar. (Fotoğraf:
Ömer Orhun)
Jacgues Soustelle öldti
• Kültür Servisi — General De Gaulle'ün eski
bakanlarmdan, etnolog ve Fransız Akademisi üyesi
Jacques Soustelle, Neully-sur-Seine'de 78 yaşında öldü.
1912 doğumlu Soustelle lise Öğrenimi sonrası "tnsan
Müzesi Genç Etnologlar Topluluğu" içinde yer aldı. Her
zaman sol safta mücadele veren Soustelle komünist
değildi. Antifaşist Entelektüeller Komite üyeliği ve
"Antifaşist Entelektüeller Birliği" genel sekreterliği
görevlerini üstlenen Soustelle, savaşın patlak verdiği
dönemde Amerikan misyonu içinde yer aldı. Daha sonra
Fransa'nm Latin Amerika serbest delegeliği görcvini
yürüttü. Meksika Kızılderilileri konusunda uzman olan
Soustelle, Fransa'da Levi Strauss ve Legoi Gourhan'la
birlikte tarih ve antropoloji bilimlerinin birleştirilmesi
konusunda çalışanlar arasında yer aldı. Jacques
Soustelle, Aztek, Maya ve Olmek kültürleri üzerine
yaptığı araştırmalarla tanınıyordu.
Ortaköy etkinlikleri
• Kültür Servisi — Ortaköy Değirmen Sokak Kültür ve
Sanat Etkinlikleri kapsamında 10-30 ağustos tarihleri
arasrada 12 fotoğraf sanatçısının çalışmalannın yer
alacağı bir karma sergi açılacak ve dia gösterileri
düzenlenecek. Sergide Ayhan Erolgil, Timurtaş Onan,
ömer Bakan, Maggie Danon, Cengiz Akduman, Erhan
Saraloğlu, Ersin Alok, Aysel Kumbasar, tbrahim
Akyürek, Sedef Antay, Ismail Coşkun ve Baytekin
Kara'mn çalışmaları izlenebilir. Etkinliklerin fotoğraf
bölümünün düzenlenmesini üstlenen fotoğraf sanatçısı
Ömer Bakan, ressam arkadaşı Şeniz Yıldınm ile fotoğraf
ve resmi analiz ederek sanatseverlere sunacak. Dia
gösterileri kapsamında ise 10 ağustosta Isa Çelik ve
Hakan Kızılcıkoğlu, 11 ağustosta Alberto Modiano ve 12
ağustosta Faruk Akbaş ve Baytekin Kara'mn çalışmalan
izlenebilir.
"Shirley Valentine" sinemada
• Kültür Servisi — Yönetmenliğini Levvis Gilbert'in
üstlendiği "Shirley Valentine" adlı film, 17 ağustos
gününden itibaren Beyoğlu Sineması'nda gösterime
giriyor. Film, Willy Russell'm Broadway ve Londra
sahnelerinde kapalı gişe oynayan aynı adlı oyunun
sinemaya uyarlanması. "Shirley Valentine"in hem sahne
hem de sinemaya uyarlanmasında başrolde Pauline
Collins vardı. Sekiz milyon dolara (yaklaşık 20 milyar
lira) mal olan film, iki dalda Oscar'a aday gösterildi.
Başlıca rolleri Pauline Collins ve Tom Conti'nin
paylaştığı "Shirley Valentine"in konusu şöyle: "Lise
yıllarında asi, delişmen bir genç kız olan Shirley, artık
olgun bir ev kadını ve anne olmuştur. Günün birinde
geçmişiyle ilgili bir değerlendirme yaptığında düşlerinden
uzak düştüğünü farkeder.
^Sovyet Sanatçılar
• Kültür Servisi — İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile
Moskova Belediyesi'nin işbirliği ve Urart Sanat
Galerileri'nin katkılanyla bu yıl ekim ayında, "Sovyet
Sanatçıları Sergisi" Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda
sunulacak. Sergi bir- ay sürecek. Sergide Ekim Devrimi
sonrası sanatçılanna ait 300'den fazla yapıt sergilenecek.
Bu arada Urart Sanat Galerileri serginin tstanbul'daki
tanıtım ve pazarlamasını üstlendi. Sergi, bugüne kadar
SSCB dışına çıkmış sayısal olarak ilk büytik sergi olma
özelliğini taşıyor. Urart Sanat Galerisi'nde 27 eylül-16
ekim tarihleri arasında ise Hollanda'da yaşayan sanatçı
Işık Tüzüner'in heykel sergisi yer alacak.
Devlet Tıyatrolan Kıbrıs'ta
• A.NKARA (AA) — Devlet Tiyatroları yeni sezondan
itibaren "KKTC'de tiyatronun gelişimi, sanatçı eğitimi ve
oyuncu desteği sağlamak" amacıyla küçük bir birim
oluşturacak. Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Prof.
Bozkurt Kuruç, KKTC Devlet Tiyatroları ve Lefkosa
Belediye Tiyatrosu'nun gelişimine katkıda bulunmak için
seçilen 5 kişilik bir sanatçı grubunun sürekli olarak
Kıbns'ta görev yapacağım söyledi. Ejder Akışık
başkanlığında Trabzon Devlet Tiyatrosu'nda görevli 4
genç sanatçının gönüllü olarak yeni kurulan birimde
görev aldıklarını belirten Kuruç, sanatçılann sergilenen
oyunlarda rol alırken, diğer sanatçıların oyunculuk ve
sahne eğitimlerine katkıda bulunacağım, özellikle Türkçe
diksiyon konusunda ağırhkh çalışmalar vamlacaSını
kaydetti.
SINEMA/AriLLA DORSAY
GEÇENMEVSİME BAKIŞ: I
\abancı filmlerde patlamaOldukça parlak bir sinema
mevsimini geride bıraktık. özel-
likle yabancı filmler, bir "altın
mevsjm" geçirdiler, büyük hasüat-
lara ulaştılar. Eleştirmen dostu-
muz Ali Ulvi Uyanık'ın tuttuğu
"çetefeye" göre, 13CU aşkın yaban-
cı film gösterime çıktı geçen mev-
sira... üstelik büyük çoğunluğu,
sözü edilmeye değer fîlmlerdi bun-
ların.. Bu yüzden, bu yıl (güncel
olaylar nedeniyle zaten geciken)
mevsim dökümümüz, oldukça
zorlu olacak. tşte sineraa yazarlan
olarak mevsimin sonu kabul etti-
ğımiz 15 haziran tarihine kadar (ve
geçen yüın aynı döneminden baş-
layarak) ülkemizde gösterime çık-
mış yabancı filmlere toplu bir ba-
kış denemesi...
Bilim-kurgu ve
fantastik sinema
Amerikan filmleri elbette ezici
çoğunluktaydı. Ancak verimli bir
mevsim içinde, diğer ülkeler de U-
ginç fılmlerle kendilerine yer bul-
dular. Hollywood sineması, yine
özellikle genç yastakilere yönelik
bilim-kurgu ve korku sineması ör-
nekleriyle karşımıza geldi. Bilim-
kurguda. Sean S.Cunningham'ın
"Denizin Dehşeti-Deep Star Six",
Graham Baker'ın "Yabancılar-
Alien's Nation", Jon Hess'in
"Nöbet-Watebers" gjbi rümleri ol-
dukça sıradan gözüktü. Tim Bur-
too, "BatnuuT'e bilim-kurgusaJ
ve "seriyaT bir masalın altından
pek kalkamamıştı. "Derom film-
leri", genelde ilk bölümlerin başa-
nsına erişemedi: Chris VValas'ın
"Sinek-2"si, Robert Zemeckis'in
"Gelecege Dönüş-2"si için, bu
söylenebilirdi. Ivan Reitman ise
"Hayalet Avalan-Ghostbusters-
2" de ilkinden büe sevimli bir film
ortaya koyuyordu. Biraz daha ta-
aınmış adlardan, daha düzeyli
bilim-kurgusal fantastik deneme-
leri geldi: John Carpenter'in
"Yaşıyorlar-They Live" veya Ja-
mes Cameron'un "Işıgın Biftigi
Yer-Abyss"i gibi...
Korku filmleri
Bu türde ilginç sürprizlerle kar-
süasbk. "Hm Sokagı Kabusu" se-
risinin 5. filmi olan Stepben Hop-
kins'in "Hayal Çocnk" veya
Dwight H. Little'ın "Halloween-
4"ü için bu söylenemezdi. Ama
daha ilginç filmler de vardı: Ge-
orge Romero "Tutku-Monkey
Shines", George Romero/Dario
Argento ikilisi Edgar Allan Poe
uyarlaması "Ötümûn Gözleri-Tfeo
Evil Eyes", Mary Lambert "Hay-
n a Mezarlıgı-Pet Ceraetary"
filmleriyle, meraklılarını doğrusu
oldukça ürperttiler. Christopher
Coppola'mn "Kontes-Dracula's
Wioow" filmi, doğrusu çok ünlü
bir yönetmenin oğlu için hiç de
parlak bir başlangıç değildi. Ste-
ve Miner'ın "Seytan-VVarlock",
Camilo Vila'mn "Günahkâr-The
Unholy" veya ikincisini geçen yıl
gördüğümüz Sam Raimi'nin ün-
lüfilmi"Şeytanın CHnmu-Evil De
ad", düş kırıklığı uyandırdılar.
Aslında çok farklı kategoriler-
de ele alınabUecek olan bir fantas-
tik sinema örneği, Robert Zemec-
kis'in "Masum Sanık-Who Fra-
med Roger Rabbit"i ise yalnızca
yüın en eğlenceli filmlerinden bi-
ri olmakla kalmıyor, canlandırma
kahramanlarla gerçek kişileri har-
man eden (ve bunu olağanüstü bi-
çimde başaran) teknolojik yanıy-
la da sinemanın önünde, sanat ve
sanayi olarak yeni ufuklar acıyor-
du. Bu film, bizce yılın en önemli
sinema olaylanndan biri olarak
kaldı. Değişik serüven türlerine
bir de \vesterni eklemek gerekiyor.
Bu artık eskimiş, ama sinemase-
verlerin belleğınde nostaljik çağ-
rışımlar yapan türde yüın tek fil-
mi, Christopher Cain'in oldukça
ilginç ve gerçekçi çalışması "Genç
Silabşörler-Young Guns"oldu...
lanılabilecek önemli, kişisel ve
mevsime damgasıru vuran yapıt-
lar oldular.
Miizikaller
Güldüriinün hemen yanıbaşın-
da, birkaç müzikal de gördük ge-
çen yıl. Roger Donaldson'un
"gençlik filmi" "Kokteyl-
Cocktail", gerçi bir müzikal değil-
di. Ama sayısız şarkıyia bezenmiş
bu film, en büyük çekiciliğini,
Tom Crnise kadar şarkılanndan
da abyordu. Andrew Solt'un ilginç
belgeseli "Imagine", John Lenoon
efsanesine analitik biçimde yak-
laşmayı deneyen değişik bir çalış-
maydı. Emektar Robert Wise,
"Çaularda-Roof Tops" adlı genç-
lik müzikalinde, ne yazık ki ünlü
"Ban Yakasıaın Hikflyesi"nin ba-
şansına yaklaşmakta yetersiz kal-
dı. Clint Eastwood'un "Bird"ü,
benzersiz bir müzisyene, Charlie
Parker'e adanmış ilginç bir "caz
filmTydi. Çok jınırlı biçimde gös-
terilebilen "Arya" ise aralannda
Robert Altman, Derek Jarman,
Nicolas Roeg, Bnıce Berrsford-
Luc Godard ve Kenn Russell'ın dâ
bulunauğu 10 yönetmenin skeçle-
rınden oluşmuş, tümüyle başarü^
sayılmasa da yer yer ilginç bir
"opera filmi" idi. Bu listeye, lam-
bada modası"na uygun olarak or-
taya geliveren bir avuç "lambada
filni"ni de eklemek gerekir.
Dram ve aşk filmleri
HER TÜRDEN FİLMLER — Amerikan sineması bu yıl her tiirden filmlerle karşımıza geldi. Robert
Zemeckis'in "Masum Sanık"ı (üstte) yılın en önemli sinema olaylanndan biriydi. Jobn Carpenter'ın
"Yasıyorlar"ı (solda) dizejli bir bilim-kurgu denemesiydi. Clint Eastwood'un "Bird'ü ise Charlie Par-
ker'a adanmış ilginç bir caz filmiydi.
mevsim içinde (ve şu anda) Ame-
rikan polislerinin, özellikle 2 ki-
şilik ekipler halinde dunyaya
"nizamat" veren bu modern çağ
silahşörlerinin serüvenlerini izle-
mekten fenabklar geldi. İlk anım-
sanan örnekler, Richard Donner-
in "Cehenoem Silahı-Leathal We-
apon/1 ve 2", "Dennis Hopper-
in "Renkler-Colors", Andrei
Konchalovsky'nin "Tango ve
Cash" gibi nispeten ilginç yapım-
lanydı. Bunlara John McTiernan-
ın "Zor Ölıim-Dıe Hard", VValter
Hill'in "Yakışıklı Johnny-Johnny
Handsome", "Ridley Scott'un
"Kara Vagmur-Black Rain", John
Badham'ın "Ötel Takip-Stake
Out", Eric Red'in "Paranoya-
Cohen and Tate" gibi çabaları da
eklenebilir... Robert Harmon,
sonradan TV'de de gösterilen
"Otostopcu-The Hitcher", Peter
Werner "Porşe Hırsızlan-No
re basan bir hafiye tipi getirdi
perdeye...
Savaş ve değişik
seriivenler
Kimi filmler, polisiye türü ve
kahramanlarını alaya alan güldü-
rüye yatkın yapıtlardı: Tony
Scott'un "Sosyete Polisi-Beverly
Hills Cop-2"si, Martin Brest'in
"Geceyansı Av-Midnight Run"ı,
John Avildsen'in "Karate
Kid-3"ü... John Millins, "Krala
Ved»-Farewell to the King"le ilginç
bir egzotik serüven fümi imzala-
dı.. Alan Parker'in polisiyesi
"Missisâpi Yanıyor" ise daha çok
siyasal sinema türüne girebilecek
bir yapımdı... David Jones'ın
"Jacknife", Andre» V. MacLag-
len'in "Kwai Köpriisa'nden Kaçış-
Retur from the River Kwai" gibi
savaş uzerine fılmlerin yanı sıra,
Jewison'un "Ay Çarpmksı-Moon-
struck" gibifilmleri,seyirciden de
ilgi gören düzeyli yapıtlardı. Ron
Shelton'un "Boğa Takımı-Bull
Durham", Jonathan Demme'in
"Babanın Metresi-Married to the
Mob"u ise, biraz harcanan film-
ler oldu.. Bob Reiner'in "Harry
Sally'le Tanışınca-When Harry
Met Sally", yüın en çok şişirilmiş
filmlerinden biri olarak gözüktü
bize.. Amy Heckerttng'in "Bak Şu
Konuşana-Look Who's Talking"i
önemli olmamasına karşın sevim-
liliğinin karşılığını gişede gördü.
Bu fılmlerin görünürdeki "ahlak
devrimi" tavrı, Blake Edwards'ın
"Çapkın-Skin Deep" fdminde da-
ha belirgindi bizce.. Ne var ki her-
kes bizim kadar Blake Edwards
hayranı değildi kuşkusuz. Ve bu
filmden bizim aldığımız kadar tat
almayanlar da çok oldu... David
S.VVard'ın "Birinci Takım-Major
Geçen sezon Amerikan filmleri ezici çoğunluktaydı. Hollyvvood sineması, yine
özellikle genç yastakilere yönelik bilim-kurgu ve korku fılmleriyie karşımıza geldi.
Robert Zemeckis'in fantastik sinema örneği "Masum Sanık-Who Framed Roger
Rabbit" ise sadece yılın en eğlenceli filmlerinden biri olmakla kalmıyor, teknolojik
.yaruyla da sinemanın önünde yeni ufuklar açıyordu.
Polisiye filmler
Polisiye gözdeydü bu yıl. Ve
Man's Land" Marek Kanievska
"Sıfınn Altı-Less than Zero" gibi
filmleriyle pek yankı yapamadüar.
Robert Ellis Miller'in bir çizgi-
romandan yola çıkan "Puslu
Güneş-Brenda Starr"ı "Batman"
veya "Dick Tracy" gibi benzerle-
rinin başansının yanına bile yak-
laşamadı... "Hapishane" filmleri
de vardı bu yıl: John Flynn'in
"Hürkan-Lock Up" veya emektar
Daniel Mann'ın "Zincir-
Unchained"i gibi... Joseph Zitoi
nun "Kızıl Akrep-Red Scorpion",
John Frankenheimer'in "Dördön-
cii S«vaş-The Fourth War" gibi
rümleri, geleneksel "soğnk savaş"
kurdelalanydı... Soğuk savaşm es-
ki bir kahramanı, James Bond ise
son filmi "Öldürme Yetkisi-
License to Kill"de John Glen'in
yönetimi ve Timothy Dalton'un
yeni kişiliğiyle, ayakları daha ye-
bu türdekı Menahem Golan'ın
"Hanna'nın Kaderi-Hannah's
War" ve özelükle Oliver Stone"un
"Dogum Tarihi 4 Temmuz" film-
leri de çeşitli özellikleriyle siyasal
birer sinema örneği sayüabilirler-
di. Her türde serüven filmlerini,
Stevea Spieiberg'in "Indiana Jones
serisinin sonfilmi.dur-durak bil-
meyen bir zamanlann "seri-
y«I"lerinden aldığımız tüm o ben-
zersiz keyfi bize yeniden duyuran
"Indiana Jones-Son Macera/Indi-
ana Jones and the Last Crusade"
ile kapamak doğru olur.
Amerikan sineması, güldürüye
de oldukça ağırlık verdi geçen
mevsim... Ivan Reitman'ın
"tkizler-'IVins", Mike Nichols'un
"Çalışan Kız-Working Girl",
Penn> Marshall'ın "Büyük-Big",
Frank Oz'un "Kirii, Çörttk ve Adi-
Dirt Rotten Scoundrels", Norman
League", Greg Beeman'ın "Şoför
Ehliyeti-License to Drive" gibi
önemsizfilmlerininyanı sıra, Sld-
ney Lumet'nin "Aile Baglan-
Family Business'i kadrosu ayarm-
da bir film olamadı... John De-
rek'in "Ha)«letler Beceremez ld"si
ise tıpkı adı ve yönetmenin tüm
filmleri gibi oldukça bayağı idi...
Bruce Beresford'un "Bayan Daisj
ve Şoförü-Driving Miss Daisy"sini
güldürü saymak bilraem doğru
mu? Oscarlar'a boğulmuş bu film,
öyle bir başyapıt değilse de uzun
zaman belleklerden çıkmayacak
hoş bir yapun, bir acı-taüı gözlem-
lerfilmiydi.VV'oody Allen'in 2 fil-
mi için de bu son tanım yapılabi-
lir. Gerçekten de "Bir Başka
Kadın-Another VVoman" ve "Soç-
lar ve Kabahatler-Crimes and
Misdemeanors", özellikle ikinci
için "başyapıt" sıfatı rahatça kul-
Amerikan sineması, kimi ilginç
dramlar da getirdi karşımıza...
John Huston'un "vasiyet fümi"
olan "Ölüler-The Dead", suıırlı ve
zevki süzülmüş bir seyirciye sesle-
nen bir küçük oda muziğj, benzer-
siz bir görsel şiirdi. Bu James Joy-
ce uyarlamasına, Andrew Birkin^
in ilgi çekici Stefan Zweig uyarla-
ması "Ateşli Sır-Burning Secret",
Phiüp Kaufman'ın tartışmalı Mi-
lan Kundera uyarlaması "Varol-
manın Darantlmaz Hafiflifi" de
eklenebilir. Adrian Lyne, ikisi de
ahlak sorgunlarına değinen "Do-
kuz Buçuk HafU" ve "Öldüren
Cazibe-Fatal Attraction" filmle-
riyle, bizce yüın en gözboyayıcı yö-
netmeni olmayı hak etti... Elbet-
te ki seks sorunlarına gencecik
Steve Soderberg'in yakloşımı, çok
daha içten ve etkileyiciydi: "Seks
Yalanlan-Sex. Lies and Videota-
pe*\.. 2 Avustralyalı yönetmen de
başanb yapımlar ortaya koydular:
Fred Scbepisi "Karanhkta Bir
Çıghk-A Cry in the Dark"la, ger-
çek bir olayı tüyler ürperten bir
drama dönüştürdü. Peter VV'eir ise
"öin Ozanlar Dernegi-Dead Po-
et's Society" ile gönüllere yeTİeşen
bir başkaldın ve klasik eğitime ok-
kah bir tepki fümi ortaya koydu...
Brezilyalı Hector Babenco'nun
"Sonsuz Matem-Ironweed"i daha
çok 2 dev oyuncusuna (Meryl
Streep ve Jack Nicholson) yaslan-
mış düzeyli bir uyarlamaydı...
Martinikli Euzhan Palcy ise "Ku-
ru, Beyaz Bir Mevsim-A Dry Whi-
te Season'Ma görkemli bir çağdaş
politik sinema örneği ortaya koy-
du.
Yeniden Amerikalı yönetmenle-
re dönersek, VVUIiam Friedk'in yıl-
lann ötesinden "Devriye-Crui-
sing" ile eşcinsellerin dünyasına
korkutucu bir bakış atan bir po-
lisiye ile karşımıza geldi. Jonathan
Kaplan'ın "Sanık-Accnsed" adlı
filmi, yalnızca Oscar almış Jodie
Foster'in oyunuyla değil,
"tecavnz" denen olaya da yakla-
şırmyla, özellikle kadın seyircinin
duygularına seslenmeyi bildi...
Oliver Stone ise bu yıl gösterüen
ikinci filmi olan "Sırdaş Radyo-
Talk Radio"da, ilginç bir konuya,
ABD'de radyonun oynadığı ileti-
şim sorunlarına biraz "frenetik"
bir tavırla yaklaşmayı denedi.
Bu yazıda ancak geçen mevsi-
min Amerikan filmlerine topluca
bakabildik. Gelecek hafta diğer
ülkelerin sinemasına göz atacak ve
yüın en iyi filmleri listemizi vere-
ceğiz.
Sadece btiytiklere ıııahsııs filmler
ŞEBNEM ATTyAS
"NEW YORK - IyTğiyimli in-
sanlar, son derece şık bir lokan-
tada taze pişmiş bir insanı afı-
yetle yemeğe hazu-lamr... Mo-
rarmış bir ınsan kolu kanlı bir
vahşetle doğrarur... Pis bir hela-
da kabız bir zavallı bağıra bağı-
ra dışkılamaktadır... Gecenin
sıcağında, buram buram terle-
yerek ihtiraslı bir sevişmeye
kendilerini kaptıran çiftin hare-
ketleri aynntılan ile izleyiciye
sunulur. Geçen sezon Ameri-
kan Sinema Birliği'nin (Motion
Picture Association Of Ameri-
ca) "X" kodu ile sınıflandırdığı
filmlerin bazılan bu sahneleri
içeriyordu.
"X" kodu 1968'lerden beri
"sadece biyfiklerin seyredebile-
ceği" filmler sınıfiandırması
için kullanılıyor. "X," yanı he-
2KERE
DUŞUNUN
pimızin yakından tanıdığı. uzak
durmayı öğrendiği, genellikle
bir kuru kafa ile birlikte görülen
zehir simgesi. ABD'de bir film
"X" damgasını yediğinde paza-
nnın üçte ikisini kaybetmiş
olur. Bu nedenle çoğu Avrupa
filmleri ABD pazarından nasi-
bini alamaz. Büyük zincir sine-
malar "X" ile sınıfiandınlan
filmleri oynatmazlar. Sanat id-
diası olan bu filmler bir iki bü-
yük şehirde marjinal insanlann
yaşadıklan bölgelerdeki küçük
ekranlı, küçük salonlu sinema-
larda sıkışır kalır.
tfade özgürlüğünün beşiği
olarak kendini tanıtan
ABD'nin devfilmendüstrisi ku-
ruluşu Motion Pictures Associ-
ation bu yıl Peter Greenaway'ın
"Aşcı, Hırsız, Kansı ve Sevgili-
si" adlı filmi, Pedro Almodo-
varın "Tie Me Up, Tie Me
Down" adlı filmi, John McNa-
ughton"ın "Henry: Bir Caninin
Portresi" adlı filmi, Wayne
VVang'ın "HayatUcuz AmaTu-
valet Kâğıdı Pahalı" adlı filmi
"X" ile sınıflandırdı. Bu fılmler
smemalarda "sınıflandırılma-
mış" olarak oynadılar. Böylece
hiç olmazsa ilanlarda insanla-
nn "X" işaretini görüp dehşete
kapılması engellenmeye çalışıl-
dı. Bir iki fazla müşteri sağlan-
dı.
Mpaa'ın direktörü Charleoe
Soltz'a bakıhrsa ABDde "San-
X KORKUSU — Amerikan Sinema Birliği'nin 1968 yılından bu ya-
na uyguladığı 'X' sınıflamasına "Paris'te Son Tango" da girmişli.
sür yok". Pek çok bağımsız üre-
tici Soltz'a katılmıyor ve mev-
cut durumu "De Facto Sansür"
olarak nitelendiriyor. Yönet-
menler, filmlerinin "X" damga-
sını yememesi için kendileri gü-
zelce kesip biçiyorlar. "Vah^
Orkjde"yi yapan Zalman King,
"Total RecalPu yapan Paul
Verhoeven, filmlerini önceden
iyice "budadüar" ve "R" sınıf-
landırmasını garantilediler.
"X" sınıfiandırması 1966'-
larda ortaya çıktı. Daha önce
filmler için kullanılan Hays
kodlamasının yerine yeni bir sı-
nıflandırma gereği duyuidu.
Öpüşme sahneleri başta olmak
üzere çeşitli görüntülere itiraz
eden Hays kodlaması için sine-
macılar. "Holl>-»ood'un demir
yumruklu ve steril ameliyat eldi-
venli eli" tanımını yapıyorlardı.
1966'da Mpaa başkanhğına ge-
len, Lyndon Johnson'un danış-
manlanndan Jack Valenti,
Hays kodlamasına karşı sınıf-
landırma sıstemini geliştirince
'"Hollywood"a özgürlük getir-
miş sayıldı. öpüşme sahnelerin-
de alkışlann, ıslıklann koptuğu
o günlerden bugüne kadar "X"
kodlamasına fazla itiraz eden
olmadı. Şimdi "X" yerine, yö-
netmenler, büyükler için "A"
(Büyük) ya da "M" (Olgun) ifa-
delerini simgeleyecek bir deği-
şiktik öneriyorlar. Böylece film-
lerini "zehir" damgasından kur-
tarmaya çabalıyorlar. Ama ak
saçlı Valenti, Hollywood'da ge-
çirdiği günler nedeniyle bir Rea-
gan hayranı haline dönüştüğün-
den ikna edilemiyor.
Dolayısıyla herkes yeniden
"sanat nedir, ne değildir?" tartış-
masına hararetle dalmış durum-
da. Almodovar, ABD'de sansür
olmadığında ısrar eden sinema
birliğini
u
ikiyüzlülükle
n
suçladı.
Franco döneminin İspanyası'ru
hatırlatarak "Burada makaslan
sizin elinize veriyoriar, tek fark
bn"dedi.
Bazı çevreler ise sinemacılann
kavgasımn "X" sınıflandırması-
m veren Mpaa ile olduğu kadar,
sınıflandırmaya bakarak filmle-
ri değerlendiren yayın organlan
ile olduğuna dikkat çekiyorlar.
Basının Mpaa kadar "muhafa-
zakâr" olduğunu. bir zamanlar
"X" ile sınıflandınlmasına rağ-
men, "Otomotiv Portakal",
"Paris'te Son Tango" ve "Gece
Yansı Kovboyu"nun ne denli
popüler olduğunu, hatta Oscar
dahı alabildiklerinı hatırlata-
rak, "X" sınıfiandırması ile bir-
likte Mpaa'ı Tiran" haline geti-
renin medya olduğunu öne sü-
rüyorlar.
'Kardelen'in
şiir sayısı
• Kültür Servisi —
'Kardelen' sanat-edebiyat
dergisinin ağustos ayı sayısı
"Şiir özel Sayısı" olarak
yayımlandı. "Şiir Nedir?"
başlıkh sonısturma
kapsamında, özcan
Ünlü'nün "Şiirin
Misyonerleri", thsan
Durdu'nun "Şiir Nedir,
Kimdir Şair?" Ahmet
özalp'in "Mescid-i Nebi'yi
Süsleyen Şiirler", Nurettin
Duman'ın "Son On Yüdan
Sonra", A. Tamer Kıhç'ın
"Şiir Alaruna Kısa Bir
Bakış" adlı yazılan, Dr.
Gazi El-Kasıbi ile
Muhammed Abdullah
Münever'in yaptığı soyleşi
ve Mürsel Sönmez'in
Mesud Doğan'la şiir uzerine
yaptığı soyleşiye yer
veriliyor.
'Kıyı'da
bu ay
• Kültür Servisi —
Trabzon'da yayımlanan
aylık kültür ve sanat dergisi
"Kıyı"nın ağustos sayısı
çıktı. Gelecek aydan
itibaren 32 sayfa
yayımlanacak derginin bu
sayısında Cengiz Ertem'in
"Insan Sıcağı ve Doğu",
Tülay Ferah'ın "öğelerle
Kuruhnuş Bir Şiir
Yaşantısı", Zeyyad
Selimoğlu'nun 1949-59
Yunus Nadi ödülü alan
"Rize'nin Köylerinden"
başlıklı yazısı, Mehmet
Semih'in "Bu Adam
Açhktan mı öldü?" adlı
öyküsü yer ahyor. "Kıyı"da
ayrıca Devrek'te düzenlenen
"LaikUk ve Kadın Haklan"
konulu panele de yer
veriliyor.
Heybeli'de
karma sergi
• Kültür Servisi —
Heybeliada Su Sporlan
Kulübü'nde bir karma
resim sergisi açıldı. Sergi
26 ağustos gününe kadar
görülebüecek. Sergide Avni
Arbaş, Hüseyin Bilişik,
Serap Demirağ, Gul
Dennan, Mesut Eren,
Ruzin Gerçin, Aysu Koçak,
Kasım Koçak, Rasin, Rıza
Savaş, Sabahattin Tuncer,
Burhan Uygur ve Hüseyin
Yüce'nin yapıtlan yer
alacak.
Jackson'ın
sureticür
• LONDRA (AP) —
Londra'daki Madame
Tussaud Müzesi'ne yeni bir
konuk geldi. Müzedeki
ünlüler arasına Amerikalı
pop müzik yüdızı Michael
Jackson da katıldı. Michael
Jackson'ın balmumu
heykelini David Goode
gerçekleştirdi, son
makyajını ise Madame
Tussaud Balmumu
Müzesi'nin genç
sanatçılarından biri yaptı.
David Goode geçen yaz Los
Angeles kentine giderek
Michael Jackson'ın en son
fotoğraflarmı çekmiş ve
ölçülerini almıştı.
Jackson'ın balmumu
heykeli, müzenin "sper
starlar" bölümünde
sergilenecek.
'MinyeK
AbduUah-IT
• Kültür Servisi —
Hekimoğlu Ismail'in aynı
adlı romanından Yücel
Çakmakb'nın
rejisörlfiğünde sinemaya
uyarlanan "Minyeli
Abdullah" filminin gördüğü
yoğun ilgi nedeniyle
devamının çekimine
başlandı. Başlıca rolleri
Perihan Savaş, Berhan
Şimşek ve Nazan Saatçi'nin
paylaştığı film, geçen sezon
403.000 seyirci tarafından
izlenmişti. "Minyeli
Abdullah-II" adıyla çekilen
film İstanbul, Urfa,
Almanya ve Mısır'da
gerçekleştirilecek.
BüGÜN
• Pir Sultan Abdal'
Ankara Birlik Tiyatrosu
"Pir Sultan Abdal" adlı
oyunu bugün saat
21.00'da Fatih Şehir
Tiyatrosu'nda sergileyecek.
• Kemal özer imzalryor
Şair Kemal özer, Ortaköy
Değirmen Sokak'taki "Sokak
Etkinlikleri" çerçevesinde
saat 18.00-21.00 arasında
kitaplannı imzalayacak,
okurlanyla sohbet edecek.