02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 AĞUSTOS 1990 EKONOMİ CUMHURtYET/13 Mevduat artışı • ANKARA (ANKA) — Toplam mevduat 6-13 temmuz günleri arasında 9"85 milyar lira artarak 51 trilyon 286 milyar liraya ulaştı. ANKA'nın Merkez Bankası verilerine dayanarak yaptığı hesaplamaya göre mevduattaki bu artış büyük ölçüde vadesiz ticari ve vadesiz resmi mevduattan kaynaklandı. Anılan dönemde vadesiz resmi mevduat 379 milyar lira artarak 2 trilyon 724 milyar liraya, vadesiz ticari mevduat da 444 milyar lira artarak 7 trilyon 321 milyar liraya yükseldi. Bu arada vadeli ticari mevduat 14 milyar vadesiz tasarruf mevduatı 83 milyar, vadeli tasarruf mevduatı 172 milyar, vadeli diğer mevduat 89 milyar ve mevduat sertifikası 2 milyar liraarttı. 13 temmuz günü itibanyla vadeli ticari mevduat 2 trilyon 377 milyar, vadesiz tasarruf mevduatı 4 trilyon 49 milyar, vadeli tasarruf mevduatı 22 trilyon 922 milyar, vadeli diğer mevduat 7 trilyon 386 milyar ve mevduat sertifikası 2 trilyon 188 milyar lira dOzeyinde bulunuyor. Döviz tahsisleri • ANKARA (ANKA) — Döviz tahsisleri ocak-haziran aylarını kapsayan altı aylık dönemde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11.6 oramnda artarak 1 milyar 997.5 milyon dolar düzeyine ulaştı. DPT verilerine göre anılan dönemde döviz tahsislerinin bir milyar 872.5 milyon dolarhk bölümti doğrudan döviz tahsislerinden, 125 milyon dolarhk bölümü ise geçici ithal yolu ile yapılan döviz tahsisinden oluştu. Böylece geçen yılın aynı dönemine göre yılın ilk altı aymda doğrudan döviz tahsisinde yüzde 7.3 oramnda, geçici ithal yoluyla yapılan döviz tahsisinde ise yüzde 181.8 oramnda artış ortaya çıktı. Thomsoridan radar • Ekonomi Servisi — Devlet kontrolündeki Fransız elektronik şirketi Thomson-CSF tarafından dün yapılan bir açıklamada, şirketin, Türkiye tarafından acılan 14 adet hareketli radar ihalesini kazandığı belirtildi. Şirketin Paris'teki merkezinden yapılan açıklamada, radarlann bir Türk şirketiyle kurulacak olan ortakhk tarafından Türkiye'de üretileceği vurgulandı. Thompson-CSF ihalenin bedelini açıklamadı. Çeşitli kaynaklardan edinilen bilgilere göre ihale bedelinin 138 milyon dolar olduğu sanılıyor. Belediye tahvili • ANKARA (AA) — Ankara Büyüksehir Belediye Başkanı Murat Karayalçın, belediyeye mali kaynak sağlamak amacıyla çıkarılan 200 milyon marklık tahvilin 31 ağustostan itibaren RAlmanya'da satışa çıkarılacağuu söyledi. Karayalçın, "Bu belediyelere konulan mali ambargonun aşılması ile ilgili çok önemli bir adım" dedi. GSD'nin ihracatı • Ekonomi Servisi — Türk hazır giyim sektörünün önde gelen 96 firması tarafından kurulan GSD Dış Ticaret A.Ş. 1990 yılının Uk altı aylık diliminde 216 milyon dolarhk ihracat gerçekleştirdi. Şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Turgut Yılmaz GSD'nin kuruluşundan bugüne kadar 1.5 milyar dolarhk döviz girdisi sağladığım belirtti. Para programı • ANKARA (AA) — Parasal programın esas aldığı değişkenlerin yılın ilk yedi ayında öngörülen hedeflere uygun bir gelişme kaydettiği bildirildi. Merkez Bankası'ndan yapılan açıklamada, Merkez Bankası bilanço büyüklüğünün geçen yıl sonuna göre yüzde 14.8 oramnda artarak 56.2 trilyon liraya ulaştığı, bu artışın yüzde 2.8'lik bölümünün hazine iç borçlanma . senetlerinin temmuz ayında vadesi gelen ödemelerinden kaynaklandığı bildirildi. Açıklamada uygulanan politikalar sonucu temmuz sonu itibanyla dış varhkların geçen yıl sonuna göre yüzde 27.8 oramnda artarak 23 trilyon liraya yükseldiği belirtildi. Toplam iç yükümlülükler ise söz konusu dönem itibanyla yüzde 13 artışla 32 trilyon lira oldu. KÖRFEZ KRİZİ... KÖRFEZ KR1 KRİZİ. KRİZİ... KÖRFEZ KRİZİ... 1 Ortadoğu krizinin Türkiye ekonomisi üzerindeki etkileri konusunda kesin değerlendirmeyapılamıyor Ekonomide belirsizlik dönemiVECDİ SEVÎĞ ANKARA — Bölgedeki gergin- lik Türkiye ekonomisinin kısa dö- nemli gelecegi için "belirsizlik" doğurdu. Ekonomi kurmaylan, yıl sonuna kadar olası gelişmeler konusunda tahminde bulunmak için "zamanın erken" olduğu gö- rüşünde birleştiler. ödemeler den- gesi açığının hızla büyümesi, fiyat artışlannın hızlanması, özelleştir- menin yavaşlaması ve piyasalara belirsizlik ortamınm hâİcim olma- sına kesin gözüyle bakılıyor. Bakanlar Kurulu kararından sonra "ön değerlendirme ve ©la- sılık hesabı" yapılmadan Devlet Bakanı Gönes Taner'in uygun gö- rüşüyle başlatılan ambargonun, uygulamada ortaya çıkaracağj so- runlara getirilecek çözümler ko- nusunda dün de mesafe alı- namadı. Ambargo karanndan sonra tek somut girişim petrol ithalatı için yapıldı. Cezayir, Libya, SSCB ve Çin'den petrol ithalinin hızlandı- nlarak sürdürülmesi konusunda ternaslar başiatıldı. TÜPRAŞ'ın yürüttüğO calışmaiar sonunda, Irak'tan yıl sonuna kadar alınması öngörülen 2 milyon ton petrol ye- rine, dört ülkeden 300-600 bin ton dolayında ek ithalata gidilmesi ka- rarlaştınldı. Iran ile de 16 ağustos- ta Ankara'da görüşmeler yapüma- sı bekleniyor. Iran'dan bir heyet bu tarihte, daha önce programla- nan temaslarda bulunmak uzere Ankara'ya gelecek. Türkiye'nin yıl sonuna kadar, bugünkü fiyatlarla 170-200 mil- yon dolar ek petrol faturası ile karşılaşması bekleniyor. TÜP- RAŞ yetkiUleri, bu tahîninin ulus- lararası piyasalarda petrolün or- talama varil fiyatının 21 dolarda SON GELİŞMELER Petrol ithalatı için Cezayir, Libya, SSCB ve Çin'le temaslar başladı. Merkez Bankası Suudi Arabistan Riyali'nin alım satımını durdurdu. Kuveyt kredi kartlanyla ahşveriş yasaklandı. Merkez Bankası bankalardan Irak borç senetlerinin dökümünü istedi. oluşacağı varsayunınagöreyapıl- dığını belirtiyorlar. TÜPRAŞ'ta yürütülen çalışmalar sırasında, önüraüzdeki günlerde petrol fıyat- lannın psikolojik sıçramadan kur- tularak istikrara kavuşabileceği tahmininde bulunulduğu bildiril- di. Diger etkiler Petrol faturasmdaki büyümenin Türkiye'nin ödemeler dengesini olumsuz etkileyecek faktörlerden biri olduğuna işaret eden yetkili- ler, Irak ve Kuveyt'e yönelik ihra- cattaki azalma ile petrol bonı hat- tı gelirlerinin durmasının da dö- viz girişlerini etkileyeceğini vurgu- ladılar. Yapılan hesaplamalara gö- re Türkiye'nin ihracat ve bonı hat- tı gelirleri açısmdan yıl sonuna ka- dar 300 milyon dolarhk gelir kay- bı doğacak. Bu değerlendirmeler ışığında son gelişraelerin sadece Irak ve Kuveyt'e ambargo ve petrol fatu- rasından kaynaklanan yükünün yıl sonuna kadar 500 milyon do- lar olacağj tahmin ediliyor. Döviz dengderi acısından geliş- melerin bir başka etkisi de Irak- tan alacaklar noktasında ortaya çıkacak. 700 milyon dolarhk ala- cağın gelecegi belirsiz görülüyor. Yetkililerin, Türkiye'nin Kuveyt'e 200 milyon dolar dolayındaki bor- cunun da aynı belirsizliğin içinde olduğuna işaret ettiler. Bu arada Vakıflar Bankası'nın Citicorp ve Gulf International Bank önderliğinde Avrupa piya- salanndan alacağı 50 milyon do- larhk sendikasyon kredisinin de gerçekleşme olasılığı bulunraadı- ğı belirtildi. Hesaplama ve tahmin ödemeler dengesine olası etki- ler konusunda hesaplamalar yapı- hrken, Merkez Bankası, Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarhğı ile Dev- let Planlama Teşkilatı yetkilileri, tahmin ve değerlendirme için "za- masın erken oldugu" görüşünde birleşiyorlar. Ekonomi kurmayla- n, uhıslararası piyasalardaki geliş- melerin de aynı belirsizlik içinde olduğuna işaret ederek "gelişme- ieri dikkatle izlediklerini" vurgu- ladılar. Ancak bu aşamada, eko- nomi kurmaylanrun olası gelişme- ler karşısmda Türkiye ekonomisi- nin nasıl etkileneceği konusunda ortak bir çalışma içinde olmadık- lan saptandı. Merkez Bankası'nın üst düzey- de bir yetkilisi, "Şimdi deferien- dirme için çok erken, gelişmeieri bir sure izlemeden sayısal Ubmin yapmak zor" dedi. Hazine ve Dış Ticaret MusteşarhğVnın bir yetki- lisi ise "İhracat maliyetferi açısın- dan bir sonın olscağı kesin, ama piyasaiar oturmadan kesin Mr de- |eriendirme yapma olanagımız yok" değerlendirmesini yaptı. DPT'nin üst düzeyde bir yetkilisi de "Getişmelerin ortaya çıkarttı- gı Uk veriieri, 1991 programı ha- arianırken yapacagımu 1990 tab- minJeri revizyoaaBda dikkate ala- eagız, bonan için de gettşmelerin beUrginleşmesi gerekli" demekle yetindi. Ekonomi ik ugili bakanlann da konuyu değerlendirmek için he- nüz herhangi bir caba içinde ol- madıklan saptandı. öte yandan Iran'dan bir demir- çelik alım heyetinin bugün Anka- ra'ya gelecegi öğrenildi. Irak'a yö- nelik ihracat içinde önemli yeri olan demir-çelikiçin arabargo uy- gulamasının ilk'günlerinde Iran- dan he>-et gelecek olması dikkati çekti. Ote yandan ekonomik ambar- gonun ortaya çıkaracağı olası uy- gulama sonuçlanrun çözümü için dün de bir adım atılmadı. İlgili kuruluşlann yetkilileri, her sonın için ayn çözüm bulunacağını ifa- de etmekle yetindiler. Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarhğı, ambar- go kapsamı dışında tutulan ürün- lere ilişkin üsteleri inracatçı birlik- lerine iletti. Buna göre zorunlu gı- da maddeleri ve ilaç tanımma gi- ren mallann gümlük tarife numa- ralan behrlendi. Irak ve Kuveyt ile iş yapan ku- ruluşlann üretim ve satışla kredi nedeniyle karşüaşacağı sonınlara ise ilgili birime başvurmalan du- nımunda çözüm bulunabileceği belirtildi. Özelleştirme öte yandan piyasalardaki belir- sizlik havası nedeniyle özelleştir- me çahşmalannın bir süre aksa- yabileceğı ifade edildi. özelleştir- me çalışmalanndaki olası gecik- meler, bütçe açığuun büyümesi sonucu verecek. Yılonuna kadar özelleştirme gelirlerinden Hazine 1 ye 1.5 trilyon lira aktanhnası ön- görüldü. Fiyatlar TÜPRAŞ'ın petrol alım fıyat- lan tahmininin doğru çıkması du- rumunda dahi son gelişmelerin enflasyonu 5-7 puan arasında et- kileyebileceği hesaplaruyor. Bu he- saplama sırasında, akaryakıt zam- lannın doğrudan ve dolayh etki- leri dikkate alınıyor. Bütçe açığın- daki büyüme ile dış ticaretteki olumsuzluklann getireceği ek yü- kün ise enflasyon tahmininin da- ha da artmasına yol açabileceği beUrtiliyor. Akaryakıta bir zam daha geldi Mobil ve Shell, akaryakıt ürünlerine Körfez krizinden sonra ikinci zammı yaptı. Süper ve normaJ benzin, motorin ve gaza yapılan zam oranları Shell'de yüzde 9-14, Mobil'de ise yüzde 16-28 arasında değişiyor. ANKARA (Cumhuriyet Büro- sn) — Körfez'deki gerginliğin pet- rol fiyatlarına yansıması sürüyor. Shell ve Mobil fırmaları iki gün sonra benzin, motorin ve gazyağı fiyatlarına yeniden zam yaptılar. Shell, fiyatlannı yüzde 9 ile 14 arasında arttırırken, ürünlerine yüzde 16 ile 28 arasında zam ya- pan Mobil'de süper benzinin fiyatı 2 bin 14 liraya yûkseldi. Petrol Ofisi Genel Müdür Yardıması Or- han Keleş, UBA'ya kendilerinin de petrol ürünlerine zam yaptıklan- nı bildirirken, Devlet Bakanı Mehmet Keçeciler "zammın şim- dilik sözkonusn olmadıgını" öne sürdü. Keçeciler Shell ve Mobil zamlarını kastederek, "Onlar da yann indirirler" dedi. Zamlardan sonra fiyatların Petrol Ofisi fıyat- larının üstüne çıkması özellikle Mobil bayilerinde panik yarattı. Sheü, Ankara'da süper benzinin fıyatıru 1805 lira, normal benzinin fıyatını da 1645 lira olarak belir- Mobil ve Shellin zammı ANKARA SHEU Sûpef Benzin Normal Benzin Motorin Gaz Yağı MOBİL Sûper Benzin Normal Benzin Motorin Gazyağı İSTANBUL SNEU Süper Benzın Normal Benzin Motorin Gazyağı MOBÜ. Sûper Benzin Normal Benzin Motonn Gazyağı Eski Hyıt 1599 1434 1313 1306 1613 1433 1311 - 1720 1552 1319 1315 1735 1552 1319 — VMİH|it 1805 1645 1437 1464 2014 1842 1560 1613 1932 1774 1449 1478 2014 1847 1565 - Art* 12.88 14.71 9.44 12.10 24.86 28.54 18.99 — 1233 14.30 9.86 12.40 16.08 19.01 18.65 - ledi. Shell'in motorin fiyatlan An- kara'da 1437 liraya, tstanbul'da da 1449 liraya yükselrildi. Shell, gaz- yağı fiyatlannı da Ankara'da 1464, tstanbul'da 1478 lira olarak belirledi. Mobil firmasından yapılan açıklamada ise süper benzinin Ankara ve tstanbul fiyatı 2 bin 14 lira, normal benzinin fiyatmın da Ankara'da 1842, tstanbul'da 1847 liraya çıkanldığı bildirildi. Moto- rinin Ankara'daki Mobil istasyon- larında 1560 liradan, lstanbul'da da 1565 liradan satılmasına baş- landı. Mobil'in Ankara'da gazyağı satış fiyatı ise 1613 lira olarak be- lirlendi. Petrol Ofisi Genel Müdürlüğü- nün hafta başında yapağı zamlar- dan sonra yeni bir zam karan al- maması, Mobil ve Shell firmalan ile arasındaki fiyat farkımn açtl- rnasına neden oldu. Son zamlar- dan sonra fiyatların Petrol Ofisi ve Shell fiyatlannın çok üstünde olmasından yakınan Mobil bayi- leri "Bu durumda rekabet şansla- nnın kalmadı|ım, istasyonlanm kapatmak zomnda kabcaklaruıı' 1 öne sürdüler. Petrol Ofisi Genel Müdür Yar- dımcısı Orhan Keleş Shell ve Mo- bil'in zam kararlanndan sonra UBA'ya yaptığı açıklamada, Pet- rol Ofisi Yönetim Kurulu'nun top- lanarak petrol ürünlerine zam ka- ran aldığını söyledi. Keleş, "An- cak bizinı zam ürünlerine zara orammız yabancı şirketlerinkin- den az olacak. Hesaplamalar sü- rüyor, oranları bngüa açıktayabiliriz" dedi. Keleş'in bu açıklamasına karşın Petrol Ofisi Genel Müdürü Uğur Doğan, zam karan alınmadığını açıkladı. Do- ğan, zam yapan dağıtım şirketle- rinin, en yüksek rafınerinin fiyat- lannı baz aldıklarını, Petrol Ofi- si'nin buna uymasının söz konu- su olmadığını kaydetti. Devlet Ba- katu Mehmet Keçeciler de Genel Müdür Yardımcısı Orhan Keleş- in "zam yapüdıgına ilişkio" açık- lamasmı hatırlatan Cumhuriyet muhabirine, zammın "şimdilik sozkoensu olmadığını" söyledi. Keçeciler, ürünlerine zara yapan ban dağıtım şirketlerini kastede- rek, "Oıriar da yann ÜKÜrirter" di- ye konuştu. Avrupalda benzin fiyatlan Ekonomi Servisi — 2 ağustos günü Irak kuvvetlerinin Kuveyt'i işgal etmesiyle başlayan Körfez krizi ve buna bağlı olarak ham petrol fiyatlannın neredeyse 2 misline çıkması yalnız Türkiye'- deki oto sahiplerinin değil Avru- palı sürücülerin deceplerini yakı- yor. Avrupa ülkelerinin büyük bir kısmında ham petrol fiyatla- nndaki artışa bağlı olarak benzin fiyatlan arttırıldı. Dünya piyasa- lanndaki son gelişmelerle birlik- te, bu hafta içinde 10'uaşkın Av- rupa ülkesinde benzin fiyatlan çeşitli oranlarda yükseltildi. Son zamlardan sonra Avrupa'nınen ucuz benzini Yunanistan'da satı- hyor. Bu ülkede bir litre benzinin fiyatı 25 temmuzda yapılan zam- la 2 bin 65 liraya yûkseldi. Avru- pa'daki en pahalı benzin ise ttal- ya'daki istasyonlarda satıhyor. İtalya'daki oto sahipleri bir litre benzin alabilmek için dünden iti- baren 3510 lira ödemek zorunda- lar. Diğer Batı Avrupa ülkeleri benzin istasyonlannın parlak ışıklıtabelalanndaise 1 litre ben- zinin fiyatı şu rakamlarla ışıldı- yor: A vusturya 2270 TL, Belçika 2510 TL, tngiltere 2350 TL, Da- nimarka 2860 TL, Almanya2295 TL, Finlandiya3O5OTL, Fransa 2810 TL, Hollanda 2620 TL, Norveç 2780 TL, Portekiz 2650 TL, tspanya230OTL,İsveç32O0 TL, tsviçre 2400 TL. MERKEZ BANKASI DÖKÜM İSTEDİ Banksdarda, Irak senedi korkusu TAYFUN DEVECİOĞLU Türk bankacılık sisterninde Irak menşeli borç senedi tehli- kesi başgösterdi. Bankalarda Irak şirketleri ve Irak Merkez Bankası'nın kaşelerini taşıyan çok miktarda borç senedi oldu- ğu öğrenildi. Piyasadaki borç senedi miktan hakkındaki tah- minler 250 milyar lira ile 1 tril- yon lira arasında değişiyor. Merkez Bankası, bankalara bi- rer talimat yollayarak kasalar- daki Irak senetlerinin dökümü- nün "acele" olarak bildirilme- sini istedi. Körfez'deki gerginliğin gide- rek tırmanması üzerine birçok dünya ülkesi gibi Türkiye'nin de Irak ve Kuveyt'e ambargo . uygulaması ve bu iki ülke para birimleriyle yapılan işlemlerin durdurulması, Türk banka ve şirketlerinin kasalannda bulu- nan, çeşitli tahminlere göre 250 milyar lira ile 1 trilyon lira ara- sında değişen Irak borç senedi- nin tahsilatını zora soktu. 1989 yılı rakamlanna göre Türkiye'den yaklaşık 1 milyar dolarhk ithalat yapan Irak, içinde bulunduğu döviz darbo- ğazı nedeniyle ithal ettiği mal- lann karşıhğında borç senedi veriyordu. Senetlerin üzerinde hem ithalatçı şirketin hem de Irak Merkez Bankası'nın kaşe- leri bulunuyordu. lhraç ettiği malın karşılığını senet olarak tahsil eden Türk ihracatçılan senetleri Türk bankalarına gö- türerek kırdırıyorlar ve parala- nnı bu yolla tahsil ediyorlardı. Son yıllarda Irak devleti ve Iraklı şirketlerin ödeme konu- sunda sürekli olarak problem çıkartması, bu ülkeden gelen senetlerin iskonto oranını nor- malin 3-4 katına çıkartmıştı. Bankalar başka ülke şirketleri- nin senetlerinin dolar bazında yılhk yüzde 9-10'luk bir oran- da iskonto ederlerken, Irak menşeli senetlerin iskonto ora- nı yüzde 25-30 arasında değişi- yordu. Bankalar bu kadar yük- sek bir faiz oranıyia iskonto et- tikleri borç senetlerini birkaç puanlık kârla yabancı bankala- ra satıyorlardı. Bankacüık çevrelerinden edi- nilen bilgilere göre piyasadaki Irak menşeli borç senedinin toplamı 250 milyar lira ile 1 tril- yon lira arasında değişiyor. Bankacüar, Türk bankalanmn yanı sıra Irak'a ihracat yapan Enka, Ram, Tekfen gibi büyük ihracat şirketlerinin kasaların- da da Irak şirketlerine ait borç senedi bulunabileceğini söylü- yorlar. tktisat Bankası Yönetim Ku- rulu üyesi Şerif Egeli, bankamn elinde 2 milyon dolarhk borç seıjedi olduğunu ve bu senetle- rin vadesinin yıl sonunda dol- duğunu söyleyerek şöyle ko- nuştu: "BankamiMİaki seneller grnbumnza dabil olan Ergür Kablo'nun yaptıgı bir ihracat- la ilgili akreditifin konfirme edilmesinden kaynaklanıyor. Akreditifin vadesi yıl sonunda gelecegi için bu konuda bir en- dişemiz yok. Bunnn dışında da Irak'la Ugili olarak başka hic- bir riskimiz yok. Ben piyasada yaklaşık 70 milyon dolarhk se- net bulunduğunu sanıyornm. Zaten Merkez Bankası tüm bankalardan Irak senetleriyle ilgili dokum istedi. Birkaç gün sonra hepimiz piyasada ne ka- dar senet olduğunu anlayaca- gız." Irak'la çalışan ihracatçı fir- malarla iş yapan Garanti Ban- kası'ndan bir yetkili ise banka- lannda bir miktar Irak senedi bulunduğunu söyleyerek "Bu seneüerin toplam kredilerimize oranı oldukça az. Bu nedenle olaydan etkilenmeyiz" dedi. Yapı ve Kredi Bankası Genel Müdür Yardımcısı Tayfun Be- yaat ise Irak senetleri hakkın- da şunlan söyledi: "Son 1-2 ytf- dır Irak ödemelerinde sürekli olarak problem çıkıyordu. Bn yüzden senet karşılığı bu ulke- ye ihracat yapan firmalar ve bankalar işin riskini bilerek davranıyoriardı. Bu yüzden de bn senetlerin iskonto oranı bir ara yiizde 40'a kadar çıkmış. Son zamanlarda ise yüzde 25'ler civannda seyrediyordu. Biz banka olarak Irak menşeli senetleri kabul elmiyorduk. Bankalarda, Irak şirketlerinin ve Irak Merkez Bankası'nın kaşelerini taşıyan çok miktarda borç senedi olduğu öğrenildi. Piyasadaki borç senetleriyle ilgili miktar tahminleri 250 milyar ile 1 trilyon lira arasında değişiyor. Irak senetleri yuzünden canı yananlann kiroseye kızmama- sı lazım. Çüıtkü nerkes işin ris- kiai biliyordu." Ote yandan daha önce Ku- veyt ve Irak dinannın alım sa- tımını durduran Merkez Ban- kası Suudi Arabistan Riyali'nin efektif alımını da durdurdu. AA'ya bir açıklama yapan Merkez Bankası Başkan Yar- dımcısı Kadir Gnnay karann "uluslararası piyasalann etki- siyle almdıgını" söyledi. Gü- nay, Merkez Bankası'nın aldı- ğı kararın sadece Merkez Ban- kası şubelerini ilgilendirdiğini söyleyerek "Bankalar isterler- se bu para birimini alabilirler" dedi. Bu arada Visa International, Mastercard International ve Diners Club hıternational, dün bankalara gönderdikleri bir du- yuru ile Kuveyt kredi- kartları- na karşı aldıklan önlemleri bil- dirdiler. Duyuruda, Kuveyt va- tandaşlanrun taşıdığı tüm Visa kartlarına el konulması, Mas- tercard ve Diners Club kartla- rının da üye işyerlerinde kabul edilmemesi istendi. PETROL GÜNLÜĞÜ / PfrASALAR £t OPECtiyeleriimdada yetişiyorBatı, şoku atlatabilir Ekonomi Servija — Irak'ın Ku- veyt'i işgali ve Basra Körfezi'nde giderek tırmanan gerginlik üzeri- ne 30 dolara yaklaşan ham petrol fiyatlan gerilemeye başladı. Fiyat- ların gerilemesine, Birleşmiş Mil- letler Güvenlik Konseyi'nin kara- n uyannca Irak ve Kuveyt'e uygu- lanan ambargo nedeniyle ortaya çıkan ham petrol arzı acığının OPEC'in diğer üyeleri tarafından kapatılma garantisi neden oldu. New York Ticaret Borsası'nda salı günü 29.05 dolara pkan ham pet- rolün varil fiyatı dünkü işlemler- de 25.% dolara kadar geriledi. Uluslararası petrol piyasası uz- manlan ABD'nin bölgeye asker ve silah yığmasıyla Suudi Arabistan^ ın bir Irak saldırısına uğrama ih- timalinin azaldığıru ve piyasanın az da olsa ferahladığıru belirtiyor- lar. Uzmanlar, piyasa analistleri- nin hiçbir şekilde fiyat tahmini yapmadıklannı, piyasanın tama- men siyasal gelişmelere bağlı ola- rak hareket ettiğini söylüyorlar. Petrol açığı nasıl kapanacak? Uluslararası piyasa gözlemcileri Irak ve Kuveyt'e uygulanan am- bargoyla ortaya çıkan günde yak- laşık 5 milyon varillik piyasa acı- ğının en az 2 milyon varilinin Su- udi Arabistan tarafından kapatı- labileceğini ileri sürüyorlar. öte yandan diğer bir OPEC üyesi olan Venezüela'nın Devlet Başkanı Carlos Andres Perez günlük 400 bin varil olan üretimlerini 500 bin varile çıkartabileceklerini açıkladı. Bu arada ABD'nin "zor gnnler" için stokladığı devlete ait petrolün de istenildiği an devreye IRAK PETROLLERİ — Bata'nın petrol gereksiniminin yüzde 20'sini karşılayan Irak ve Kuveyt petro- lü kesilince Avrupa ve ABD,petrolüretici ülkelere urttimterini arttırmalan içinbaskıyapmayabasladı. sokulabileceği resmen açıklandı. ABD'li yetkiuler, Teksas ve Luisi- ana'da yeraltı depolarında sakla- nan 590 milyon varillik petrol sto- kunun 80 günlük ihtiyacı rahathk- la karşılayabileceğini belirttiler. Uluslararası uzmanlar, Japonya- nın 200 milyon varil, Batı Avru- pa ülkelerinin de 80 milyon varil- lik petrol stoklan olduğunu belir- tiyorlar. Doğu Avrupa'da panik Ham petrol fıyatlarındaki ola- ğanüstü yükselişten en fazla zaran Doğu Avrupa ülkelerinin görece- ği behrtiliyor. Doğu Avrupa ülke- lerinin petrol gereksinimi dünya- nın en büyük petrol üreten ülkesi olan Sovyetler Birliği tarafından karşılanıyor. SSCB'nin Doğu Av- rupa'ya pompaladığı petrolün fi- yatı son 5 yılın ortalama fiyatı üzerinden hesaplaruyor. SSCB, bölgeye sattığı petrolün parasını ise ruble olarak tahsil ediyor. Ancak bir süre önce önemli bir döviz darboğazı içinde olan SSCB, Doğu Avrupa'ya sattığı petrolün parasını uluslararası pi- yasalarda geçerli olan bir para bi- rimi cinsinden tahsil edeceğini açıklamış ve bu konudaki görüş- meler başlamıştı. SSCB'den ithal edilen petrole karşılık döviz öde- mek zorunda kalacak olan Doğu Avrupa ülkeleri de içinde bulun- duklan nakit sıkıntısı nedeniyle yeni uygulamanın bir süre daha ertelenmesini istemişlerdi. Taraf- lar arasında yapılan görüşmeler, SSCB petrolüne karşılık döviz ödemesi uygulamasının büyük bir ihtimalle 1991 yılı başından itiba- ren devreye gireceğini gösteriyor- du. Bu arada SSCB kısa vadeli na- kit sıkıntısını gidermek için böl- geye yaptığı sevkıyatı azaltmış ve uluslararası piyasalara ham petrol satmaya başlamıştı. Dünya piyasalan Körfez'deki gergirdik dünya pi- yasalanm çalkalamaya devam edi- yor. Avrupa ve ABD hisse senedi borsalannda fiyatlar küçük çaplı artışlar gösterirken, önceki gün 856 puan birden yükselen Nikkei endeksi dün 893 puan kaybetti. önceki gün Amerikan birlikleri- nin Suudi Arabistan topraklanna inmesiyle "nefes alan" New York Borsası, dün Körfez'deki gergin- liğİB tumanmasına rağmen bir ön- ceki seviyesini korudu. Dow Jones endeksi öğleden sonraki işlemler- den sonra 2734 puanla kapandı. Tokyo Borsası Körfez krizinden en olumsuz etkilenen borsaların başında geliyor. Nikkei endeksinin son günlük kaybı 5 bin puana yaklaştı. Tokyo Borsası gözlemci- leri, yatınmcılann "bekle ve gör" aniayışında olduklannı söylüyor- lar. Dünya borsalannda altının ons fiyatı yaklaşık 3 dolarhk artış gös- teıdi. Londra Borsası'nda fiyatlar 385 dolar sınınnı aşarak 385.85 dolara yûkseldi. Altının ons fiya- tı diğer büyük borsalarda 384 ile 384.50 dolar arasında değişiklik gösterdi. Kriz anlannın "en güvenilir ya- tırım aracı" olarak gösterilen ABD Dolan ise dünkü işlemler sonunda bir önceki güne göre ge- rileme gösterdi. Dünkü işlemler- den sonra, dolar, sadece Japon ya- ni karşısında değer kazanarak 149.60 yene yûkseldi. ABD Dola- rı Avrupa'nm sert para birimleri karşısında ise geriledi. Piyasa göz- lemcileri ABD'de faizlerin düşük- lüğü nedeniyle kısa vadede dola- rın bir miktar daha değer kaybe- debileceğini, ancak uzun vadede kabaracak olan petrol faturası ne- deniyle ABD para birimine olan talebin artacağını ve dolann yeni- den yükselebileceğini kaydediyor- lar. 7 ağustos tarihli Le Monde ga- zetesinde Alain Vernholes imzalı bir yazıda, Batı ekonomilerinin Körfez krizinden daha önceki pet- rol şoklarına oranla daha az etki- leneceği öne sürüldü. Yazı, özetle şöyle: Saddam Hiiseyin'in darbesi, Avrupa'da dinamizmin, ABD ve Ingiltere'de görülen yavaşlamayı telafı edecek düzeyde olduğu bir zaman da geldi. Saddam darbesi, bu nedenle yüz binlerce insam iş- sizliğe itebilecek ve Uçüncü Dün- ya'ıun yoksulluğunu arttırabilecek gibi gözüküyor. Büyük ülkelerin Irak ve Kuveyt petrolüne uyguladığı ambargo, fi- yatlan yükseltecek. Bunun birin- ci nedeni, Kuveyt ve Irak'tan kay- naklanan petrol açığı olacak. Di- ğer petrol üreticisi ülkeler, özellik- le de Suudi Arabistan bu açığı ka- patmak için üretimlerini arttırsa- lar büe, Irak'la Kuveyt'in yoklu- ğu kendini hissettirecek. öte yan- dan şu anda dünyada mevcut stoklann bolluğuna karşın endi- şe ve panik yüzünden piyasalara hücum edilecek. Kuveyt olaylan aynı sonuçlara yol açabilir. Petrol stoklanmn du- rumu aslında gayet iyi durumda, ancak çelik ve kimya gibi ara maddelerde aynı şey söylenemez. Yokluk endişesi, herkesi tedbirli davranmaya iter. Bu önlemler tek tek şirket bazında önemsiz gibi gözükebilir, ancak birleşince önemli miktarda bir alım salgım- na yol açarlar. Nitekim 1979 ve 1980'de, fiyat artışlannın esas ne- deni, önlem alma konusundaki acelecilikten kaynaklanmıştı. An- cak 1990"da dünyada genel ortam, 1979'dan da ilk petrol şokunun at- latıldığı 1973'ten de çok daha iyi. Eğer petrol fiyatlan dalealanma- lardan sonra varili 23 dolarda sa- bitleşirse, Irak işgalinin yarattığı ekonomik zararlar sınırh kalacak- tır. Bu yıhn ikinci üç ayında, pet- rol fiyatlan varil başına ortalama 15 dolardı. Ancak bütün ülkeler, 19-20 dolarhk bir fiyatın rahatlık- la kaldınlabileceğini, hatta bunun 15 dolardan daha iyi olduğu ko- nusunda fikir birliğine varmışlar- dı. Ancak petrol fiyatlan krizin ilk anlan geçtikten sonra 22 ya da 23 dolar yerine daha yüksek bir fi- yatta sabitleşirse, durum değişir. Bunun ilk etkisi, günümüzde hâlâ petrol enerjisine dayalı ola- rak çalışan pek çok önemli şirke- tin maliyetlerinin fırlaması ola- caktır. Şirketler bu maliyet farkı- nı ürünlerinin fiyatlanna yansıt- maktan kaçınmayacaklardır. (Halbuki 1973'teki ilk petrol şo- kunda bunu yapmamışlardı). Ta- bii tüketiciler de satın alma güç- leri düşeceğinden, bundan hemen etkileneceklerdir. Sonuçta da üre- tim gerileyecek, durgunluk başla- yacak ve tedbir amacıyla çoğalan tasarruf miktan büyuk boyutlara ulaşacaktır. 1973-1974 daha sonra da 1979-1980 petrol şokları, yatuım- lan düşürerek, işsizUği çoğaltarak, endüstrileşmiş ülkelere büyük za- rar vermişti. Ancak bu durum, ül- ke yönetimlerini ekonomik poli- tikalarını çok daha titizlikle sap- tayıp uygulamaya itti. Şirket yö- netimleri duruma uyum sağlama- yı öğrendiler. Ücretliler de enfias- yon karşısında ellerine geçen pa- ranın değer kaybetmesini kabul- lendiler. Yani artık durum çok da- ha değişik. 1990"lann dünyasınm, on ya da on beş yıl önceki dünya- dan çok daha dayamklı olduğunu söyleyebiliriz.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle