Katalog

CUMHURÎYET/14 SPOR 9 TEMMUZ 1990 ttalya 90'ınfınalinde Arjantin'i Brehme'nin tartışmalıpenaltı golüyleyendi Dünya KupasıF.Almanya'nın F.Almanya: 1 • Arjantin: 0 STAT: Roma Olimpıyat HAKEMLER: Codesal (Meksika)(5), Litskiemcz (Polonya) (6), Ho- yos (Kolombıya) (6) F.ALMANYA: /- Illgner (6), 14- Berthold (6) (2- Reuter 5), 4- Kohler (6), 5- Augenthaler (5), 3- Brehme (7), 7- Littbarski (6), 10- Mattha- us (7), 8- Haessler (6), 18- Khnsmann (7), 9- Voeller (7) ARJANTtN: 12- Coycoechea (S), 19- Ruggeri (4) (15- Monzon 4), 20- Simon (5), 18- Serrizueia (5), 17- Sensinı (5), 13- Lorenzo (5), 4- Basualdo (6), 7- Burruchagd(4) (6- Calderon 5), 21- Troglio (6), 9- Dezotti (5), 10- Maradona (5) KULLANDIĞI SERBEST ATIŞ: F.Almanya 21, Arjantin 13 CEZAALANI İÇİNDEN ŞUT: F.Almanya 7, Arjantin — CEZAALANI DIŞINDAN ŞUT: F.Almanya 6, Arjantin 1 KALEYİ BULAI\ ŞUT: F.Almanya 1, Arjantin — DIŞARI GİDEN ŞUT: F.Almanya 10, Arjantin 1 KOŞE ATIŞI: F.Almanya 2, Arjantin 2 OFSAYTA DÜŞÜŞ: F.Almanya 6, Arjantin — SARI KARTLAR: Dezotti, Troglio, Voeller, Maradona KIRMIZI KART: Monzon, Dezotti (Arjantin) GOL: Dak. 83 Brehme (Penaltı) ROMA (Cumburiyet) — 14. Dünya Kupasını finalde Arjan- tin'i Brehme'nin penaltı golü ile 1-0 yenen F.Almanya kazandı. Son üç Dünya Kupası'nda finale yukseİip finalde şansını yitiren F.Almanya bu kez mutlu sona ulaştı. Maçtan sonra adeta sevinç yumağı oluşturan Alman oyuncu- lar Dünya Kupasını alırken de ay boyunca uğraşıp sonunda Dünya Şampiyonu olmayı kutluyorlardı. Yaklaşık 73 bin seyircinin izle- diği finalde tribunlerin büyuk ço- ğunluğunu F.Alman seyirciler oluşturuyordu. Maçtan sonra ise bu tribündekı seyirciler tribünler- de bayram havası yaşatıyorlardı. Maça iyi başlayan taraf ise F.Almanya'ydı. Italya 90 Dünya Kupası'nın en istikrarlı ve tempo lu futbolunu oynadığı belirtilen F.Almanya rakip kalede maç bo- yunca pek çok gol pozisyonu ya- kaladı. Arjantin ise pasif bir oyu- nu tercih ederek ani atakla gol pe- şine düştü. Maçın 4. dakikasında Brehme'nin soldan ortasında Vo- eller'in vuruşu dışarı gitti. 13. da- kikada ise yine ceza alanı içinde topla buluşan Brehme'nin kafa vuruşu az farkla dışarı gitti. F.Al- manya ilerleyen dakikalarda gol gelmeyince F.Almanya tempoyu arttınp presle gol arama yoluna gitti. Maçın 2. yansmda da sahanın tek hâkimi Almanya'ydı. 58. dakıkada F. Almanya gole maç boyunca ilk defa bu ka- dar yaklaştı. Defansın değişmez elemanlanndan olan Augenthaler gol için ileri çıktığı anda Arjan- tin savunmasının duraklamasın- dan yararlanıp ceza alanı içinde topla buluştu ve kaleci ile karşı karşıya kaldı. Tnbünler gol için ayağa kalkarken Augenthaler ka- leci Goycoecbea'yı çalımlamaya çalıştı. Araya giren Dezotti ve Monzon tehlikeyi uzaklaştırdı. 66. dakikada Klinsmann'ı sağ çapraz- dan ceza alanına girmeden önce düşüren Monzon kırmızı kartla oyun dışında kaldı. Maçın bitme- sine ise 7 dakika kalmıştı. Kronometreler 83. dakikayı gös- terirken Matthausorta alandan al- dığı topu, cezaalanınagiren Voel- ler'e aktardı. Voeller, Sensini ile olanmücadelesindekendini yerde bulurken hakemin kararı dapenal- tıydı. Topun üzerine gelen Brehme Goycoecnea'nınyanından topu ağ- lara gönderdi. Hakemin verdiği tartışmalı penaltı karanna Arjan- tinli oyuncular uzun süre itiraz et- tiler. Maçın kalan bolümünde da- ğılanArjantin defansının daha faz- laüzennegitmeyen F.Almanya ar- tık Dünya Şampiyonluğunu kutla- Hnaya başlamıştı. Hakem Code- sal'ın bitiş düduğü ile F.Alman oyuncular sevinçgözyaslannı tuta- mazken şeref kürsusunde diğer gözyaşı dökenler ise Arjantınlüer- di. Maçtan sonra muhteşem kapa- nış töreni ile biriikte F.Alman oyuncular sırtlarında sırıl sıklam formaları, yüzlerinde gözyaşlan ve ellerinin ortasında Dünya Kupası ile tur atarken Arjantinli oyuncu, teknik adam veseyircilereisetekbir şey düşmüştü o da rakibi al- kışlamak... MAÇIN ELEŞTİRİSİ Futbolsuz final METİN TÜKENMEZ ALMANLARIN ŞAMPİYONLUK SEVİNCt — 14. Dünya Kupasını Arjantin'i 1-0 yenerek kazanan F.Alman oyuncular kupasevin cini gözyaşlan içerisinde kutladılar. F.Alman futbolcular birbirlerine sanlıp Dünya Kopası ile biriikte tur attılar. (Fotograf: Reuter) ,'DANNOTLAR Finalde Maradona tepkîsiF.Alman taraftarlar takımlarına tezahürat yapmakla yetinirken Maradona'ya küfreden Italyanlarla Arjantinliler arasında yer yer kavgalar çıktı. F.Almanlar ve İtalyanlar, Maradona'ya karşı tribünlerde güç birliği yaptılar/ CUMHUR CANBAZOĞLU Stadı'nda 50 bin Alman, 1000 kadar da Ar- jantinli taraftar vardı. F. Almanlar ve ttal- yanlar Maradona'ya karşı tribünlerde guç birliği yaptılar. ROMA — ttalya 90 Dünya Kupası fina- linin heyecanı maçtan saaüerce önce Ro- ma Olimpiyat Stadı cevresinde toplanan F. Alman, Arjantinli ve ttalyan taraftarlan- nın gösterilenyle başladı. F. Alman taraf- tarlar takımlarına tezahürat yapmakla ye- tinirken Maradona'ya küfreden ttalyanlar- BERLÎN'DEN I ROMA'DAN la Arjantinliler arasında yer yer kavgalar çıktı. Dunya Kupası başlamadan önce ttal- yanlar tarafından kapatılan ve karaborsa- da 4 milyon Turk Lirası'na alıcı bulan fi- nal biletleri, 'Gökmavililer'in üçünculuk- le yetinmeleri ile stadın önünde 200 bin li- retten (440 bin lira) satıldı. tki gun önce finale 12 bin Arjantınli- nin geleceği söylentisi boş çıktı. Olimpiyat OHm|ly«^yj4vfıW>«r^îİerinde dalga- lanarı lOTcad'a/Türk'bayı^aa dıkkat çek- ti. F. Alman Milli Takımı saat 20.10'da sa- haya çıkıp ısıamaya başladı. Saat 20.00'de üstü açık bir otomobille statta gezdinlmesı gereken 'Dünya Kupası' 17 dakikalık bir gecikmeyle piste girdi. 4970 gram ağırlığın- daki kupayı otomobilin uzerinde 2 hostes taşıyordu. Şeref tribünü önünde hazırlanan özel podyuma konulan kupayı 8 görevli koru- maya aldı. Isınmak ıçın sahaya çıkan Ar- jantinli futbolcular seyirciden büyük tep- ki gördüler. Programa göre 30 saniye ko* nuşması gereken FIFA Başkanı Havalan- ge konuşmasını yapamadı. Bu maçta Arjantin milli formasıru son kez giyeceğinı açıklayan Maradona bitiş düdüğünden sonra gözyaslannı tutamadı. Şeref tribünu onunde toplanan F. Alman futbolcular ise zafer şarkıları söylediler. ttalya 90'ın "fair-play" ödülunü lngiltere Milli Takımı Kaptanı Lineker ve Teknik Di- rektöru Bobby Robson aldı. Arjantin ta- kımının dünya ikınciliği madalyaları ttal- ya Cumhurbaşkanı Francesco Cossiga ta- rafından verilirken, Maradona ağlaması- nı sürdürdü. ROMA — ttalya 90'da Arjantin'in oynadığı hiçbir maçın fut- bol kalitesi olmadı. Brezılya ve ttalya'ya karşı oynadıkları pasif futbolla finale kadar geldiler. Aynı taktikle gelip çıktıklan final maçında da hiçbir değişiklik yoktu. Sözüm ona 3-5-2 oynuyor- lar, ama 3-5-2 orta alanda kaliteli futbolcular bulundurup yara- tıcı futbol oynamak için uygulanır. Orta alanda bulunan 5 fut- bolcuyu savunmada olduğû gibi atakta da kullanmak gerekiyor. Eğer orta alandakı oyunculannı savunmarun önüne dizip hiç atağı düşünmuyorsanız, buna 3-5-2 değil, 'Catanecio'nun günümüz ko- şullanna uyarlanması denir. Arjantin bunu gerçekten çok iyi uy- guluyor. Hem de ttalya 90'm tüm maçlarından önce, futbolcu- larla biriikte sahaya çıkan 'fair-play' bayrağına rağmen. Ne fair- play'i? Arjantin tüm maçlannda futbolu çırkinleştirmek için elin- den geleni yaptı. ttalya 90'ın finaline çıkarken de daha birinci dakikadan başlayarak zamandan çalmaya başladılar. 90 dakika bazen de 120 dakika çalmakla biter mi? Maradona gibi dünya klasına erişmiş bir futbolcu FAlmanya ataktayken kendini yere atıyor ve bunu gören F.Alman futbolcular topu taca atarak ger- çek centilmenler gibi davranıyorlardı. Maradona ise onların bu davranışlarını kullanmaya çalıştı. Arjantin'in bu olumsuz tutumu nedeniyle îtalya 90'ın kapa- nışı belki de tüm Dünya Kupalarının en zevksiz fınalı oldu. FAl- manya kapanan Arjanıin savunmasını açmak için çok uğraştı. Zaman zaman net gol pozisyonlan da yakaladı, ama Klinsmann ve Vbeller günlerinde değıldi. Son vuruşlarda başarılı olamadı- lar. Onlar gol kaçırdıkça, Arjantin'in direnci daha da arttı, 10 kisi kaldıktan sonra dayanma güçleri kaünadı. Meksikalı hakem Codesal final için formda gözükmedi. F.A1- manya'ıun 2 penaltısını vermeüikten sonra daha hafıf olan üçüncfl pozisyonu bıraz düşundükten sonra penaltıyla değerlendirebil- di. Sonuç olarak ttalya 90'ın futbol duzeyi beklenen düzeyi yaka- layamadı. Bir gün önce oynanan üçuncülük maçı bizi bu final için umutlandırdı, ancak eleme maçlarının başlamasıyla biriikte süregelen sıkıntılı ve düzeysiz futbol finale de yansımış oldu. Almanya en büyük AYDIN GÜLEŞ ROMA — Finale gelinceye kadar istekli, dısiplinli ve kolektif oyunlar oynayan Almanya tüm dünyaya büyük olduğunu gös- termiştir. Dünkü final maçını da iyi oynamasa bıle kazanınca tüm dün- yaya 1990'ın en büyüğu olduğunu kanıtladı. Dünkü final maçı yan final ve ttalya-tngikere maçımn kalitesine bile yanaşama- dı. Bunda da süphesiz Arjantin'in atak gücünün eksik oluşunun rolu büyuktü. Caniggi^ız Arjantin, oyunu rölantiye alıp maçı kontratakla kazanma veya oyunu penaltılara götürmek düşün- cesinde olunca süreklı atak yapan Almanya oldu. Arjantin ka- lecisı ve savunması da hata yapmayınca uzun süre gol gelmedi. Ancak hakem bana göre ağır penaltı kararıyla işi uzatmaya bı- rakmadı. Almanya dün şampiyonluğunu ilan ederken Arjantin'den daha ustun bir oyun oynadı. Ancak bu oyun bir şampiyona yakışır guzellikte ve kalitede değildi. Kısaca F. Almanya maç boyunca üstün oynadı, fakat ne ceza alanı içinde etkili olabildi ne de uzaktan şutlarla kaleci Goyco- echea'yı rahatsız edebildi. Ama finali hak eden F. Almanya, Ar- jantin karşısında kupayı da hak etmişti. Güzel oyunuyla uiaş- ması gereken kupaya, Brehme'nin penaltısıyla uzandı. Arjantin bu futboluyla finale yakışmadı. Daha öncesine de yakışmamıştı zaten. Yine de futbol taktik ve eldeki malzemeyi iyi değerlendir- me uzerine kurulu. Önceki maçlardakı mucizeyi, üstun oynayan, fakat gol atamayan F. Almanya karşısında da tekrarlayabilirler- di. Ama olmadı. Hak yerini buldu. 4 yıl için futbolda dünyanın en büyüğü F. Almanya artık. WlMBLEDON 'Deutschland DeutscMand' DİLEK ZAPTÇIOCLU BERLtN — "Deutscbland Weitmeister" - "Almanya dunya şampiyonu!" Alman sporsever- tere birleşmeden de büyuk arma- ğanı milli takım verdi. Dunya Kupası final maçı sırasında AJ- manya'nın bütün her yerinde ol- duğu gibi Berlin'de de sokaklar boşaldı, bira kıthğı başgösterdi ve heyecan doruğa ulaştı. Al- manlar ekran başında uzun sü- re heyecanı yaüştıracak golü beklediler ve neredeyse uzatma- yı hesaba katarken penaltıyla ge- len gol, "Almanya şampiyon" ni- dalarıyla etrafı çınlattı. Saat 21.50'de hakem son düdüğü çal- dığında Berlin'de gökyuzü havai fişeklerle, "Dentschland De- •tschland" bağnşlarıyla çınlı- yordu. Doğu Berlin'de Alman Milli Takımı'na gösterilen tezahürat Batı'yı aratmadı. Millet Mecli- si'nin, eski Komunist Parti Mer- kez Komitesi'nin bulunduğu "Kari Man Alanı". ülkedeki ro- ta değişikliğinin sembolik gös- tergesi olarak Mercedes yıldızıy- la süslü dev bir ekranla stadyu- ma çevrilmişti. Binlerce futbol- sever aralannda çok sayıda aşı- n sağa "Daziaklar" ellerinde es- ki "Reich" bayraklarıyla alanı doldurdu. Almanya'nın Dünya Kupası- nı alacağına neredeyse kesin göz- le bakılıyordu, ama "neredeyse." kupanın üçüncü'kez Almanya 1 ya gelmesi, bu sefer kalıcı ola- rak gelmesi için önce bir gol at- mak gerekiyordu ve Alman ta- kımı bu golu atmak için uzun süre bekledi. Galibiyetin penal- tıyla kazarulması "yazık" olsa da fark etmedi. Önemli olan ku- payı almaktı ve "Beckenbauer- in askerleri" kupayı aldılar. Dısiplinli, düzenlı yaşamıyia övülen Almanya'da galibiyet sonrası sokak alaylan bize gali- biyet sonrası Fenerbahçe, Beşık- taş sokaklarını aratmadı. Klak- son çala çala giden kilometreler- ce uzunluğundaki araba konvoy- ları Batı Berlin'in göbeğindeki "Kudamm" caddesini ve Doğu Berlin'deki "Unterden Linden'i bütun gece gürultuye boğdular. Polis, futbolseverlerin katlama- larına müdahale etmedi. Italyanlara 6 dede kupası' Arjantin karşısında final Jıakkını yitirip 3.'lük, 4.'lük " maçında İngiltere'yi 2-1 yenen îtalyanlar, kazandıklan 'teselli' kupasına 'dede kupası' adını HS. taktılar. NİLGÜN CERRAHOĞLU ROMA — "Coppa Del Mondo" (Dünya Kupası) yerine "Coppa Del Noono" (Dede Ku- pası). Püf, vah-vahlarla gecen bir haftadan sonra her zamanki esp- rili yaklaşımlanna dönen ttalyan- lann, önceki gece kazandıklan teseüi kupasına verdikleri ad bu. Arjantin yenilgisinin ardından ilk anlarda kuçumsenen bronz üçuncülük ödülunde yaşamı hep ıyimserlikle karşılayan îtalyanlar teselli bulmakta gecikmedi. Bari Stadı'nın yarı boş tribünleri önünde yapılan ttalya-tngiltere maçından 2-1'lik bir zaferle çıkan gök mavililer, maç sonunda İn- giliz takımı ile biriikte seyircile- rin yer yer ayağa kalkarak yap- ııkları "Ola" dalgalanmalanna katıldılar. Bu jestleri ile finali kaybetme hırslaruu yendiklerini vurgulamak isteyen gök mavihle- rı "Şampiyon, şampiyon" çığhk- ları ile karşılayan stadyum seyir- cisi, tribunlerin bir bölümunu baştan asağı kaplayan "Çok gü- zel bir düştü, her seye ragmen, te- şekkiır ederiz" yazüarı ile dikkati çekti. Aslında, bu yaklaşım, ttalyan- ların Dünya Kupası'm kaçırdık- tan sonra elde ettikleri üçilncü- lük pozisyonu karşısında tüm hissettiklerini öz bir biçimde di- le getiriyor. ttalyanların yarattı- ğı muzik dilinde "ADegro Ma non troppo" tanımuıı kazanacak sı- mru coşku, zaferden sonra yalnız kttçük gruplann rastlandığı so- kaklarda da hissedildi. Final için sakladıkları soğuk sampanyala- nnı buzdolaplarından çıkaran ttalyanların çoğu, yollara döku- lerek gerçek bir bayram havası içinde kutlamak istedikleri zafe- ri bu kez evde, aile arasında kut- ladılar. Uçüncü kanalda bir ay boyun- ca gerçek bir futbol cumhuriyeti başkanıymış gibi maçlardan son- ra her gece bir buçuk saat "Dnn- ya Kupası duruşraası"nı yönlen- diren takdimci Aldo Biscardi, "İtalya bu kupadan başı dik çıkıyor" dedi. Ertesi sabah tum gazeteler kızıl perukalı Biscardi- nin bu yargısını manşetlere koy- dular. En seksi yıldızlara taş çı- kartacak denli albenili olan rakip Larsen'le mini söyleşi: Piontekle çok iş yapaı^uıız ttalya 90'da TV yorumculuğu yapan Elkjaeı Larsen, "Türkiye Piontek için çok iyi bir çalışma alanı olacak. Acele etmezseniz 5 yıl içinde Avrupa'da söz sahibi olursunuz" dedi. CUMHUR CANBAZOĞLU ROMA — Futbolseverler, güc- lu fiziği ve surati ile rakip savun- maları dağıtan, orta sahadan ta- şıdığı uzun toplarla gole giden Da- nirnarkalı Elkjaer Larsen'i arum- sayacaklardır. tki sezon önce ttal- ya'nın Verona takımında futbo- la veda eden 33 yaşındaki Larsen, ttalya 90'da TV yorumcusu ola- rak görev yapıyor. Elkjaer ile mıni bir söyleşide bu- lunduk. —Avrnpa'nın dinamitleri deni- len Danimarka bu kupada >ok. Danimarka futbolunda bir çöküs- ten soz edilebilir mi? —Biz şanssız bir şekilde elene- rek ttalya'ya gelemedik. Ama bu, eskısi gibi güzel futbol oynadığı- mız ızlenıminı vermesin. Danı marka futbolu bir durgunluk do- nemine gırdi. Uyanmamız için ye- ni bir Piontek gerekiyor. —Bildiginiz gibi Piontek artık Turk milli Ukımının teknik direk- törii. Sizce Piontek Turk fntbo- luna neler kazandırabilir? —Ben Piontek'i 10 yıldır tanı- yorum. Rahatlıkla, beni onun ya- rattığını soyleyebilirim. Danimar- ka futboluna profesyonel anlayı- şı, disiplini Piontek getirdı. Sanı- nm Turkiye, Piontek için çok iyi bir çalışma alanı olacak. Futbol- cularınızı izliyorum. Hepsi çok teknik. Acele etmezseniz 5 yıl için- de Avrupa'ya iddialı bir milli ta- kım çıkarabilirsiniz. Piontek'le başarılı olursunuz. Ama Piontek'- in programını bıkmadan usanma- dan, harfiyen uygulamak şartı ile. Sepp Piontek kanal Tele-Montecarlo'nun vamp takdimcisi Alba Parietti ise bir- kaç gece önce bunın büktüğü üçuncülük karşısında duygulana- rak ağladı. Baş döndürücü mini etekler ve dekoltelerle yönlendir- diği "gala gol" programında özellikle Latin Amerikalı futbol- culann aklını başından alan Al- ba, canlı yayın ile ttalya'nın her köşesine ulaşan gözyaslannı, "Böylesine dnygulanmayı beklemiyordum" diyerek mazur gösterdı. Futbolun yalnız erkek- lere ait bir dünya olduğunu dü- şünen G.Amerikalı maço, fut- bolculann, karşısında çoğu kez ne diyeceklerini şaşırdıklan Alba, sözlerini "mamafih" dıye devam etti: "tkinciligi almaktansa üçun- cülük almak daha i>i. Finali Al- manv-a'ya karşı yenilerek kavbet- seydik kupayı bir yenilgi ile so- nuçlandıracakuk. lngiltere karşı- sındaki 2-1'lik sonuç bu serüve- ni damağımızda zafer tadı ile bi- tirmeye olanak veriyor." Her şeye karşın ttalya'da bu kupanın tek bir mutlak galibi vardı. O da ttalya 90'ın gol kralı Salvatore Schillacci oldu. Kısaca "Toto" olarak anılan Schillacci, Dünya Kupası efsaneleri arasın- da hak ettiği yeri aldı. Öyle ki, ttalya'da golün adı bundan böy- lece kısaca "Toto." Kupa maçla- rından sonra ttalya kaç gol attı değil, kaç Toto attı diyenİCT ço- ğunlukta. Bir ay içinde apar to- par ülke ılahları arasına katılan Sicilyalı eski lastik tamircisi, bu kupada gök mavililer için gerçek bir "joker" oldu. Öyle ki Rep- publica gibi en ciddi gazeteler bi- le Toto'ya adadıkları yazılarda, "Bize bu ücıincüliigü sağlayan ki- şinin adı Toto Schillacci'dir" de- diler ve eklediler: "1982'de aWı- ğımız kupanın çok adı vardı. Zoff, Scirea, Cabrini, Tardelli, Conti ve Paolo Rossi'ydi bunlar. Ama dünkiı zaferin altmdaki tek imza Schillacci'dir. Onun arka- sındaki diger isim ise birinci sı- •uf, fakat biraz çeBmsiz olan fut- bolcu Roberto Baggio'dur." Schillacci, milyariarın şımart- tığı top mılyarderlerinden oluşan gök mavililer arasında konuşur- ken gramer hataları yapan tek futbolcu. Vicini'ye göre: Itahn 92'deAvrupa şampiyvnu olur BARİ (Cumhuriyet) — Ev sa- hibi ttalya milli takım teknik di- rektörü Azeglio Vicini "Oyuncu- laruıuz tainım satmadı" dedi. ön- ceki gece lngiltere ile üçuncülük maçı yapan ve bu karşılaşmayı 2-1 kazanan ttalya milli takım teknik direktöru yaptığı basın toplantı- sında gazetecilerin sorulanm ya- nıtladı. İtalya 90'da üçtincü ol- dukları için az da olsa sevinçli gözüken Vicini final oynayamanın burukluğunu da yüzünde taşıyor- du. Vicini gazetecilerin soruları- nı şöyle yanıtladı: — Elinizde olsa bu dunya ku- pasında neleri degiştirirdiniz? — Şüphesız Arjantinle oynadı- ğımız maçın skorunu. Gerçekten çok başarılı kupa oynadık. Bu ge- ceki maçta da tngiltere gibi guçlu bir rakibin karşısında ortaya koy- duğumuz futbolla en azından fi- nali hak ettiğimizı kanıtladık. Öğ- rencilerimle gurur duyuyorum. 2 aydan bu yana saha içinde ve dı- şında ttalya milli takımına yakı- şır bir şekilde hareket ettiler. — Vialli'nin hakkınızdaki suç- lamaları için aeler söyleye- ceksiniz? — Bu çocuğu anlamak gerek. Dünya kupasına başrolde başladı, bircok şanssızlıklar sonucu kamu- oyunun suçlamalanna hedef oldu. Şanssız bir tumuva çıkardı. ttal- yan taraftarlann gözundeki değeri biraz düştü. Ama bu da futbolun cilvesi. — Arjantin maçtna dönetim. O mactaki hatalannız nelerdi? — Açık seçik bir hatam olma- dı. Ancak penaltılar öncesı Ferri ve Schillaci'nin sakatlanması be- limizi büktü. — tsveç'teki Avrupa şampiyo- nasındaki hedefiniz nedir? — Bu kupadan büyuk dene- yimler elde ettik. Aynı kadro ile 92'de daha güzel futbol oynaya- cağımıza ve Avrupa şampiyonu olacağımıza inanıyorum. Takımın büyük bölümu genç futbolcular- dan oluşuyor. 30'luklar da form- larının zirvesinde. 92 Avrupa şa- mpiyonası, 94'teki dünya kupası öncesi bizim için buyük bir pro- va olacak, ben bu kanıdayım. ZAFER EDBERGİN — Wimbledon Tenis Turnuvası'nda tek er- kekler finalinde F. Alman Boris Becker'i 3-2 yenen tsveçli Stefan Edberg şampiyon oldu. Edberg şampiyon Spor Servisi — Grand Slam 1 ın en önerrüı ayağı sayılan Wimb- ledon Tenis Turnuvası'nda F.Al- man Boris Becker'i 6-2, 6-2, 3-6, 3-6 ve 6-4'luk setlerle 3-2 yenen İsveçli Stefan Edberg şampiyon Altılıda iki birinci At yarışları neticesınde: 6'lı Ganyan: 1-4-4/7-2/6-5-2/9 kombinesini bilenler 599.310 TL, 61ı Ganyan: &4-4/7-2/6-5- 2/9 kombinesini bilenler 1.142? 120 TL kazandılar. oldu. ilk iki seti kazanan Edbert daha sonraki iki seti vermesine rağmen, oyunun beşinci setinde rakibine üstünlük sağlamayı ba- şardı. Bu turnuvada ikinci şampi- yonluğunu kazanan Edberg, son iki yıl yine final oynanuş, fakat bu yıl yendiği Becker'e yenilerek şampiyon olamamıştı. Edberg yan finalde dünyanın 1 numara- h tenisçisi Çek tvan Lendl'ı 3-0, Becker ise 18 yaşındaki ve tumu- vanın serı başı olmayan yarı fi- nalisti Yugoslav Ivaniseviç'i 3-1 yenmişti.