23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/10 EKONOMI 9 TEMMUZ 1990 İç borç artışı sürüyor • ANKARA (AA) — Türkiye'nin iç borçlan bu yıl mayıs ayı sonu itibanyla 48 trilyon 249.3 milyar liraya ulaştı. Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı (HDTM) verilerine göre Türkiye'nin iç borçlan bu yıhn ocak-mayıs döneminde geçen yılm aynı dönemine göre yüzde 49.6 oranında arttı. Geçen yılın ilk beş ayında iç borç stoku 32 trilyon 243 milyar lira düzeyinde bulunuyordu. tç borç stoku geçen yıl sonunda toplarn 42 trilyon 16 milyar lira iken, bu yılın ilk beş ayında 17 trilyon 538.2 milyar liralık yeni borçlanmaya gidildi. Bunun 11 trilyon 305 milyar lirası ana para borç ödemesinde kullanıldı. Aynca 3 trilyon 887.8 milyar liralık da faiz ödemesi gerçekleştirildi. HDTM verilerine göre bu yılın ocak- mayıs döneminde ulaşılan iç borç rakamının 24 trilyon 999.5 milyar lirasını konsolide borçlar, 17 trilyon 370.5 milyar lirasını tahvil, 3 trilyon 34.3 milyar lirasını bono, 2 trilyon 845 milyar lirasını da avans oluşturdu. Sanayi sicil kaydı basitleşti • ANKARA (AA) — Firmalarm sanayi siciline kayıt i$lemleri basitleştirildi. Firmalar, sanayi sicili kayıt işlemleri için Sanayi ve Ticaret Bakanlığı yerine, üretimin yapıldığı sanayi ve ticaret il müdürlüklerine başvuracaklar. Sanayi ve Ticaret BakanlığVnın dünkü Resmi Gazete"de yayımlanan tebliğine göre bir fırmanın ayn illerde üretim birimlerinin bulunması halinde, bunlann hepsi birleştirilerek firma merkezinin bulunduğu ildeki sanayi ve ticaret il müdürlüğüne başvurulacak. Tebligle, sanayi siciline kayıt başvurusunda istenen belgeler de yeniden düzenlendi. Buna göre başvurularda sanayi sicil beyannamesi, işletme cetveli, kapasite raporu, işyeri durum belgesi, Ticaret Sicili Gazetesi, kira sözleşmesi ile katalog ve prospektüs istenecek. Borsaya hareket geliyor • ANKARA (ANKA) — Kurban Bayramı tatili nedeniyle 29 hazirandan bu yana kapalı bulunan İMKB, hareketli bir döneme giriyor. Petkim hisse senetleri bugünden itibaren borsada işlem görmeye başlayacak. Kamu Ortaklığı ldaresi, halka arz programı cerçevesinde 75 bin 355 kişiye 375 milyar liralık Petkim hissesi satü. Iş Bankası şubeleri aracılığıyla gerçekleştirilen halka arz programının tamamlanmasının ardından Petkim hisseleri bugünden başlayarak borsada da 2 bin 500 liradan az olmamak üzere oluşacak bir fiyattan alınıp satılmaya başlanacak. Petkim hisselerinin ardmdan borsada Demirbank hisseleri satılmaya başlanacak. Demirbank hisseleri 11 temmuz çarşamba günü satışa sunulacak. 7 bin liradan aşağıya olmayan bir fiyattan satılacak olan Demirbank hisselerinden sonra borsaya Aselsan ve Akbank hisseleri girecek. Arjantin'de özelleştirme • Ekonomi Senisi — Arjantin Cumhurbaşkanı Carlos Menem, devlete ait telekomünikasyon şirketi Entel'in yüzde 60'ının yabana şirketlerden oluşan bir konsorsiyuma satılmasma ilişkin anlaşmayı imzaladı. Imzalanan anlaşmaya göre 8 ekim tarihinden itibaren Entel'in kuzey Arjantin'deki iletişim ağını Amerikan Bell Atlantic, Manufacturers Hannover Bank ve çok sayıda Arjantinli şirketten oluşan bir konsorsiyum işletecek. Güneydeki iletişim ağı ise tspanyol Telefonica, Amerikan Citibank ve Italyan Techint şirketleri tarafından çalıstınlacak. Satış anlaşmasının ilginç bir yönü de hem kuzey hem de güney hatlannı satın alan konsorsiyumlarda çoğunluk hisselerinin telekomünikasyon şirketlerinde değil, bankalarda olması. Kuzey Entel için kurulan konsorsiyumda Manufacturers Hannover yüzde 52'yle, güney konsorsiyumunda ise Citibank yüzde 57'yle çoğunluk hisselerini ellerinde bulunduruyorlar. ATfle işsizlik sorunu • BRÜKSEL (AA) — Avrupa Tophıluğu (AT) Ulkelerinde yeni istihdam imkânı yaratılmasına rağmen topluluk ulkelerinde işsizlerin sayısı bir türlü azaltılamıyor. AT'nin konuya ilişkin incelemesinde yer alan verilere göre 1985-1989 döneminde, topluluk ulkelerinde 7 milyon 500 bin yeni iş imkânı yaratılmasına karşın işsizlik oranı ortalaması arzu edilen düzeye çekilemedi. Buna göre 1985 yılında AT ulkelerinde toplam işgücünün yüzde 14.8'i oranında, yaklaşık 15 milyon olan işsizlerin sayısı, yeni istihdam imkânlan yaratılmasına rağmen 1989'da, ancak 12 milyon 500 bine, yani yüzde 8.5'e indirilebildi. Bu oran, AT'ye göre tatmin edici bir oran sayılmıyor, işsizlik oranımn daha da aşağıya çekilmesi gerekiyor. GENEL SEKRETER YARDIMCISI Mümessili olduğumuz yabancı kuruluşlarla diyaiog içinde olabilecek • Yurtiçimüşterilerimizinsiparişleriniyönlendi- rebilecek • Ithalal ve kambiyo mevzuatına uygun olarak vesaik tanzimlerini düzenleyebilecek • Tecrübeli ve dinamik bayan Genel Sekreter Yardımcısı. Adaylann yukanda adı geçen konularda en az 2 yıl deneyimli • îngilizce ve tercihan Fransızca dilini çok iyi derecede bilmesi gerekmektedir. îlgililerin, 151 09 20 numarah telefona başvura- rak randevu almalan rica olunur. Başvumlar kesinlikle gizli tutulacaktır. 50DİTA5 SOLVENT DtSTRİBUTÜRLLJGU A.5* Turkish-Soviet Joint Venture Shipping Company is seeking a SECRETARYfor the General Manager. The ideal candidate will have relevant experience in shipping or agency services, be comfortable handling English and Turkish correspondance and filing. Applicants are requested to send a C.V. with a current picture to (P.K. 1274 Karaköy) bylatest July 16,1990 ÜcretlilerîııMemur ve memur emeklilerine yapılacak yıl ortası zammı, bu hafta açıklanacak. On hazırhklara göre taban ayhğının 280 binden 340-350 bin liraya yükselmesi, katsayının da 255'ten 310 veya 320'ye çıkanlması en güçlü olasılık olarak görülüyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosa) — yona ulaşan işçi emeklileri de memur ma- zaııı ayıÖnümüzdeki günlerde bir dizi yeni sözleşme için de masaya oturulacak. Türk-İş, TISK ve hükümet arasmdaki üçüncü ziryenin ayın ikinci yarısında yapılması öngörülüyor. Asgari Ücret Tespit Komisyonu da çalışmalarını ay sonundan önce tamamlayacak. Uzun tatilin ardından çalışanlar ve emek- liler için hareketli günler başlıyor. Memur ve emeklilerine yıl ortası zam miktarı haf- tanın ilk günlerinde açıklanacak, bir grup işçi için yeni toplusözJeşme pazarlıkları başlayacak, işçi-işveren-hükümet zirvesi ayın ikinci yarısında gerçekleştirilecek, yeni asgari ücret ağustos başına kadar açık- lanacak. Devlet memurlanrun aylıklarına 1 tem- muzdan geçerli olmak üzere yapılacak zammın miktarı bu hafta içinde kesinlik kazanacak. Memurlann 16 temmuz pazar- tesi günü alacaklan zamlı aylıklara ilişkin açıklamayı haftanın ilk günlerinde Mali- ye ve Gümrük Bakanı Adnan Kahveci ya- pacak. Kahveci'nin bugün ya da >'arın Baş- bakan Yıldınm Akbulut ile görüşerek zam miktannı kesinleştirmesi bekleniyor. Yapı- lan ön hazırhklara göre memur taban ay- hğmın 280 bin liradan 340-350 bin liraya çıkanlması, katsayının 255'ten 310 veya 320'ye yükseltilmesi güçlü olasılık olarak görülüyor. Artışlar, aym oranda memur emeklilerine de yansıtılacak. 200 bin dolayındaki sözleşmeli personele de 1 temmuzdan geçerli olmak üzere me- mur aylıklarına paralel oranlarda zam ya- pılması gündeme gelecek. Sayılan 1.5 mil- aş katsayısının açıklanmasını bekliyor. Yeni katsayı ile 1400 göstergeli yüzde 70 bağla- ma oranına hak kazanan işçi emeklilerinin aylıkları 500 bin lirayı aşacak. Aylıkları "dondurulan" süper emekliler de yeni kat- sayıdan sonra "normal emekli" ayhğının kendi aylıklarını aşması durumunda zam alacaklar. Memur aylıklarına yapılacak zammın belli olmasının ardından Asgari Ücret Tes- pit Komisyonu da çalışmalarını ay sonun- dan önce tamamlayacak. Sanayi kesimi için 11, tarım kesimi için 12 temmuzda beşinci toplantısını yapacak olan komisyonun, ay içinde gerçekleştireceği altıncı toplantıda belirleyeceği asgari ücret 1 ağustostan ge- çerli olacak. Halen aylık brüt 225 bin lira olan asgari ücretin 400 bin lira dolayında açıklanması olasılığı güçlü görülüyor. Zirve çalışmalan Türk-lş, Türkiye Işveren Sendikalan Konfederasyonu (TİSK) ve hükümet tem- silcilerinin katılacağı üçlü zirvenin de ayın ikinci yansında gerçekleştirilmesi öngörü- lüyor. özellikle işçi ücretlerinden yapılan kesintiler ve sosyal güvenlik uygulamala- nmn değerlendirilmesi beklenen zirve top- lantısında Türk-lş, SSK'mn işverenlerden prim alacaklanrun tahsili, Sağ-Kur'un SSK ile bağlantılı çalışma önerisine karşı çıkıl- ması, işçilerin SSK yönetiminde ağırhklı temsili, işçi ve memur emeklilerinin aylık- lan arasmdaki farkın kapaülması, süper emeklilerin sorunlannın çözümü gibi ko- nulan gündeme getirccek. TİSK de toplan- tıda, ücretlilerde vergi yükünün kademeli azaltılması önerisini yineleyecek, SSK'mn yeniden düzenlenmesi isteminde bu- lunacak. Sözleşmeler önümüzdeki günlerde Süt Endüstrisi Kurumu'nda (SEK) Bakanlar Kurulu ka- ranyla ertelenen ve 1680 işçiyi kapsayan grev ve lokavt uygulamasına çözüm arayış- lannın yanı sıra bir dizi yeni sözleşme gö- rüşmesi için masaya oturulacak. Kamu ke- siminde 100 bini aşkın işçi için temmuz ayı hareketli geçecek. Halen grevde bulunan yaklaşık 8 bin işçi de sözleşmelerinin ba- ğıtlanması umudunu sürdürüyor. Ankara Anakent Belediyesi'ne bağlı il- çe belediyeleri ise EGO çalışanlannın top- lusözleşme görüşmeleri için Belediye-lş yö- neticileri ile Murat Karayalçın başkanhğın- daki ilçe belediye başkanlannın bugün bir araya gelmeleri bekleniyor. Bayram önce- sinde Murat Karayalçm, Şevket Yılmaz ve Belediye-lş Genel Başkanı Fuat Alan'ın yaptığı toplantıda, bayram sonrasında ye- niden toplanılması kararlaştırıldı. Türkiye Taşkömürü Işletmeleri'ndeki (TTK) 42 bin, MTA'daki 6 bin üyesi için Genel Maden-lş Sendikaa toplusözleşme görüşmesi yürütecek. SEKA'da çalışan yak- laşık 10 bin işçi için de Selüloz-tş Sendi- kası toplu pazarlığa başlayacak. Türkiye Maden-tş Sendikası da Türkiye Kömür îş- letmeleri'nde çahşan 28 bini aşkın üyesi için toplu pazarhk masasına önümüzdeki gün- lerde oturacak. Süraerbank işyerlerinde TEKStF'e üye 25 bin, Emniyet Genel Mü- dürlüğü'nde cabşan Türk Metal Sendika- sı üyesi 2 bin işçi için de sözleşme görüş- melerine bu ay sonunda ya da ağustos ayı- mn ilk günlerinde başlanması bekleniyor. Türk-lş'e bağh Türk Metal Sendikası ile MESS arasında 255 işyerinde çalışan 85 bin işçiyi ilgilendiren grup toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin ilk turu, 13 temmuz cuma günü tstanbul'da yapılacak. Bagımsız 8elik-Iş ve Otomobü-tş, Hak-lş'e bağlı zdemir-lş Sendikalan ile MESS arasm- daki grup toplu iş sözleşmesi görüşmele- rinin ise önümüzdeki ay başlaması bekle- niyor. MESS'e bağlı 171 işyerinde bu üç sendikaya üye 50 bin işçi bulunuyor. Pamuk Çukurovadan göçüyor 130 yıldır Çukurova'nm simgesi kabul edilen "ak altm" gitgide azalıyor. 1862'den 1980'lere kadar bütün iktidarların desteklediği pamuk üretimi, teşviklerin kaldırılmasıyla önemli ölçüde düştü. Özal hükümeti, öncelikle pamu- ğu devlet destekleme alımları kap- samından çıkarttı, teşvikleri kade- meli olarak kaldırdı. Bu uygula- raa, pamuk zararhlanyla mücade- lede üreticinin her yıl artan oran- da bir harcama yaptığı Çukuro- va'daki üretimi öncelikle etkiledi. Aynca Çukurova pamuklanna, diğer bölge pamuklarının altında bir fiyat uygulanması, beklenen sonu hazıriadı. Ekim alanlan darabyor Artık ne pamuk "beyaz altın", ne de Adana "beyaz altın diyan". Yaptığı harcamanın ve alın terinin bedelini alamayan Çukurova üre- ticisi günümüzde pamuktan kaçı- yor. Ûretici, pamuk yerine mısır, soya, karpuz, kavun gibi alterna- tif ürünlere yöneldi. örtü altı se- racılık da önem kazaruyor. Adana'da 1980'e kadar iki mil- yon dekar alanda yapılan pamuk ekimi, yüzde 100'ü aşan oranlar- da bir gerileme göstererek bu yıl bir milyon dekann da altına düş- tü. Adana, Içel, Hatay ve Kahra- manmaraş illerini kapsayan Çu- kurova genelinde 1981'de 3.5 mil- yon dekar olan ekim alanı, bu se- zon iki milyon dekar düzeyine ka- dar geriledi. Pamuk üretiminde salt Çuku- rova'da değil, ülke düzeyinde bir gerileme dönemi yaşanıyor. 1977/78 sezonunda 776 bin 809 hektar olan Türkiye pamuk ekim alanı, yüdan yıla azalarak bu dö- nem 667 bin hektara indi. MEHMET YAPICI ADANA — Orta Asya'dan sonra Anadohı'da Çukurova ikin- ci anavatanı obnuştu pamuğun. İç savaş nedeniyle Amerika'da üre- timi durunca Ingilizler, kendi tek- stil fabrikalanmn gereksinmesi için üretim bölgesi ararken Çuku- rova'yı "ideal yer" olarak keşfet- mişlerdi. Tam 130 yıldır pamuk Çukurova'da düzenli üretim halin- deydi. O Çukurova'yı, Çukurova üreticisi ise onu sevmişti, "Beyaz altın" diyordu. Pamuğa beyaz al- ün denmesi, altın kadar değerli ol- masının bir ifadesiydi. Üretici çok iyi kazanıyordu ve emeğinin değe- rini her zaman fazlasıyla buluyor- du pamuktan. Bir dekar pamuğun kazancı, beş dekar buğdaya eşit- ti. Barajlann inşa cdiltnesi ve su- Ianabilir alanların genişlemesiyle birlikte teşvik gören pamuk üre- timi, 1970*li yıUarda Çukurova ve özellikle Adana'da doruk nokta- sına ulaştı. Adana'ya "Beyaz altın pamuk diyan" diyordu herkes. Ingiüz destegi Ingilizlerin desteğiyle Osmanlı yönetimi, pamuk üretiraine büyük teşvikler getirdi. 1862'den 1980'lere gelinceye ka- dar işbaşına gelen hemen hemen tüm yönetimlerin pamuğa ayn bir önem verdikleri görülüyor. Os- manlı yönetiminin 27 Ocak 1862'de çıkardığı ilk "teşvik boy- rugu", Meşrutiyet'in ilanından sonra kapsam açısından daha da genişletildi. Cumhuriyet dönemi hükümetleri de genel tanm poli- tikalan içerisinde pamuğa ayn bir önem vererek üretimi devamlı art- tırdılar 1980'li yıllara kadar. 12 Eylül askeri yönetiminin ve ondan sonra gelen özal ve Akbu- lut hükümetlerinin üretimi aıttır- maya dönük tüm teşvikleri kaldır- maları, pamuk ekim alanının azalmasında önemli etken oldu. AK ALTIN — Adana, artık bir "beyaı altın diyan" degil. TeşviUcrin kaldınlması sonucu, Çukurovalı pa- muktan kaçıyor;mısır, soya. karpuz, kavun gibi üninlerc yöneliyor. Çukurova'da pamuk ekımı lltor Adana Içe) Hatay K.Maraş Toplam (*) Tahmini 19MVI1 200.000 65.000 79.570 24.000 388.570 1981/82 213.559 44.400 62.650 30.000 350.649 1982/83 158.281 40.940 73 650 34.000 308.871 hektar 1983/84 147.464 43.470 60.650 36.500 288.084 1984/85 187.808 45.560 86.080 40.940 360.388 19S5/M 162 497 43.520 62.600 33.600 302.217 1tt*fl7 133.351 41230 35.160 24.550 234.291 1M7/M 117.780 30.510 48.206 22.000 218.496 1988/89 158.172 46.010 76.000 30.500 310.682 1989/98 136.511 41.010 74.888 23.000 275.409 1990/91H 108.614 23.710 61.330 21.950 215.604 Kanser Derneği'nde sendika kanseri YAVUZ ŞİMŞEK Türk Kanser Derneği'nde Sağlık-İş Sen- dikası'nın toplusözleşme yetkisi alarak iş- vereni toplantıya çağırmasının ardından, aralannda üç hekimin de bulunduğu 7 sen- dika üyesinin "gereken liizum fizerine" açıklamasıyla işten çıkanlması dava konu- su oldu. Sağhk-lş Sendikası Avukatı Erol Öztan işten çıkanlan sendika üyelerinden 3'ü adına Türk Kanser Derneği'ne karşı açtığı davada müvekkillerinin "sendika üyesi oldnklan için" işten çıkanldığmı öne sürdü. Dava dilekçelerinde bu nedenle iş- verenin ihbar ve kıdem tazminatlan ile bir- likte kötü niyet tazminatı ödemesi isten- di. Türk Kanser Derneği'nde Pataloji La- borantı olarak çalışırken Sağlık-lş'e Uye ol- masının ardından işten çıkarılan Makbu- le Şengtin adına açılan davamn dilekçesin- de Şengün'ün 1985 mayıs ayında emekli olduğu, ancak dernek yöneticilerinin ıs- ran üzerine çalışmasını sürdürdüğü belir- tildi. Şengün'ün 1978 yıunda Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nden aldığı bonservis nite- liğindeki belgenin "konusunda yetişmis elcman oJdugunun kanıtı" sayılacağı kay- dedilen dava dilekçesi şöyle sürdürüldü: "Müvekkilim davalıya ait işyerinde sen- dika üyesi olmus, sendika anılan işyerin- de çoğnnluğu sağlamış ve Toplu İş Sözleş- mesi (TİS) yapmak üzere mnzakerelere 7.5.1990 günü başlanuşür. Davah, müvek- kilime 7.5.1990 tarihli ihtarname keşide ederek iş akdinin feshinin zorunda kalın- dığını bildirmiştir. (...) Bu ihtarnamede Türk Kanser Deraeği yönetim kurulunun 9.5.1990 tarih ve 07/01 sayıh karan Ue iş akdinin feshedUdiği bildirilmiştir. Tarih- ler calibi dikkattir. tş akdi kararsız feshe- dilir. karar arkadan gelir. Olayımızdald belgelere gore durum budur. Bu durum da- valının kötü ni>etli davranışının açık ka- nıtıdır. Davalının aslında iş akdinin fesih nede- ni, davaanın Sağlık-ls Sendikası üyesi olu- şudur. TİS müzakerelerinin başladığı gün sendika üyelerini yıMınna, sendika üyele- rini işyerinden uzaklaştınna gayesini taşı- maktadır. TİS müzakerelerinin ilk günü sendika üyelerinin iş akdini fesih kötü ni- yet degildir de nedir?" Dava dilekçesinde Şengün'ün iş akdinin "raporlu iken" fes- hedildiğine de dikkat çekilerek Türk Kan- ser Derneği'nde Şengün'ün yaptığı işin şimdi iki kişiye yaptınldığı anlatıldı. Da- va dilekçesinde Türk Kanser Derneği yö- neticilerine işten çıkarmalann ardmdan no- ter aracılığıyla ihtarname çekildiği de kay- dedilerek şu göruse yer verildi: "Bu ihtarnamede davacının işe başlabl- maması halinde iş akdinin sendikal faali- yet nedeniyle feshedflmiş saydafagının der- nekçe kabnl edUmiş olacaginı bildinniş ol- mamıza rağmen demek bu konnda cevap vermemek suretiyle iş akdinin sendikal fa- aliyet nedeniyle fesbedilmiş oldoguna ka- bul etmiştir." tstanbul 6. Iş Mahkemesi'nde 25 eylül salı günü başlayacak davada işverenin iş- ten çıkardığı sendika üyelerine kıdem taz- minatlan yanında kötü niyet tazminatı ola- rak ihbar tazminatım 3 katı ile ödemesi is- tendi. Avukat öztan Türk Kanser Derne- ği yöneticileri hakkında aynca ceza dava- sı açacaklanm da bildirdi. Tındık- fıstık parası' ödeniyor "Zorunlu tasarruf' hesabında biriken 3.3 trilyonluk paradan çaiışanlara yapılacak "nema ödemesi" bugün başhyor. ANKARA (ANKA) — Me- mur ve işçilerin ücretleri ile iş- verenlerin çahşanlan adına ödedikleri paralarla oluştunı- lan tasarrufu teşvik hesabın- da biriken paralann 10 bin lira ile 70 bin lira arasında nema ödemesi bugün başlıyor. lki-yıl süreyle adına tasar- ruf teşvik kesintisi yatınlan- lar, isterlerse işyerlerine veri- lecek kimlik bdgesiyie banka- ya başvurarak 10 bin lira ile 70 bin lira arasında değiştiği bildirilen nemayı alabilecek. 100*den fazla çahşanı bulunan işyerlerinde çalışanlann ne- malan ise kendi işyerleri tara- fından ödenebilecek. Zorun- lu tasarruf uygulaması, adına iki yıl tasarruf kesintisi yapı- lanlara nemamn üçte birini al- ma hakkı veriyor. YPK'nın, nema ödemesiyie UgUi karan- nın 2 temmuz pazartesi günü yürürlüğe girmesine rağmen, söz konusu günün resmi tatil olması nedeniyle uygulama fi- ilen bugüne kaldı. öte yandan 1988 yılı nisan ayında yürürlüğe giren zorun- lu tasarruf uygulaması ile iş- çi ve memur maaşlanndan ke- silen tasarruf teşvik primleri- nin 3 trilyon 421 milyar lira- ya yükseldiği belirlendi. Ka- nunun yürürlüğe girdıği tarih- ten sonra ölen ve emekli olan- lar için yapılan ödemeler 33 milyar, Ziraat Bankası'na ko misyon ve bilgisayar alımı için yapılan ödeme de 59 milyar li- ra oldu. Kurumlara da 8 mil- yar lira iade edildi. Zorunlu tasarruf hesabında 1 haziran itibanyla toplam 3 trilyon 321 milyar lira bulunuyor. Kamu Ortakfagı Idaresi'nin yönetimindeki hesapta biriken paramn 1 trilyon 295 milyar liralık bölümü döviz borçlan nedeniyle büyük bir finans- man darboğazı içerisinde bu- lunan Türkiye Elektrik Kurn- mu'nun çıkardığı tahvillere, 819 milyar 873 milyon liralık bölümü Kamu Ortaklıgı tda- resi tarafından çıkanlan gelir ortaklıgı senetleri ve tahville- re, 152 milyar 997 milyon li- ralık bölümü TPAO tahvüle- rine, 743 milyar liralık böük mü devlet tahvillerine yatınl- dı. Türkiye 91'de de ILO gündeminde' tş-Sendika Servisi — Ulus- lararası Çalışma örgütü'nün (ILO), Türkiye'yi "özel parag- raftan çıkarJığı" iddialarınm "doğru ohnadığı" ve "Türki- ye'nin 1991'de de ILO günde- minde olacağı'' savunuldv Insan Haklan Derneği (İHD>- 1402'likler Komisyonu tara- fından yapılan açıklamada söz konusu iddialann "konu- yu saptırmak isteğinden baş- ka anlam taşımadığı" kayde- dUdi. "IHD 1402'Bkler Komisyo- nu" adına ortak açıklama ya- pan Komisyon Başkanı Doç. Dr. Nurkut Inan ve Komisyon Sekreteri Dr. Haldun özen, geçen haziran ayında yapılan ILO Genel Kurulu'nda alınan kararları değerlendirdiler. Inan ve özen, "ILO karan, hükümet açıklamalanmn ILO organlarınca tatmin edici bu- lunmadığını göstermektedir" dediler. Inan ve özen'in açık- lamasında şu değerlendirme yapıldı: "Hükümet, Damşuy kara- nmn arkasına saklanarak iş- leri sürüncemede bırakmış ve ILO'daki görevlerini yapma- mıştır. Bu durum, ILO Genel Kurulu'nda bütün açıklığıyla sergilenmiştir. Gerek ILO or- ganlan gerekse uluslararası sendikal örgütler raporlann- da ve açıJdamaJannda geçen yıl incelemeye alınan İHD ra- poru doğrultusunda görüş be- lirtmişlerdir. Bu durum hükü- met açıklamalanmn ve yapı- lan uygulamalann yetersizliği- ni ve tatmin edici olmadığım gösterir." Sanayicîler ^plan ve hedef bekKyor İş dünyası öncelik verilerek desteklenecek endüstrilerin bir an önce saptanmasında ısrarlı İZMİR (Camnonyet Ege Bürosu) — Iş âlemi Türkiye'nin AT'ye girmeden ön- ce öncelik vereceği sanayilerin saptanma- sında ısrarlı. Sanayici ve işadamları, "Hızlı ekonomik kaikınma, üretim gücü yuksek, karşılaştırmalı nstünlüğü olan endüstrilerin tespitine ve desteklenmesi- ne baglıdır" görüşunü savunuyorlar. Iz- mir Ticaret Borsası Başkanı ve TOBB Yö- netim Kurulu üyesi Mehmetçik Paykoç, "öncelik verilecek endüstrfler saptandık- tan sonra teşvikler de açıklanmalı" der- ken TOBB Sanayi Konse>i ve EBSO Mec- lis Başkanı Şinasi Ertan, "Türkiye'nin önünü gönnesi gerek" diye konuştu. 24 Ocak 1980 kararlanndan sonra uy- gulanmaya çalışılan serbest piyasa eko- nomisinde sanayi kesiminin ikincil pla- na itilerek ticari kesime ağırlık verilmesi nedeniyle Türk sanayiinin "kendi kade- rine terk edildiği" görüşunü savunan sa- nayiciler, "Artık Türkiye'nin sanayiye önem vererek bedef saptama zamanı gelmiştir" görüşunü savunuyorlar. Ihra- catın arttırılması içın teşviklerin özellik- le bu yöne kaydırılmasından ve aşın enf- lasyon nedeniyle sanayinin yeterince ya- tırım yapamadığından yakınan sanayici- ler, TOBB, EBSO, TÜSİAD gibi kuruluş- lar aracılığıyla sık sık yakınmalannı dile getirmişlerdi. Geçen süre içinde sanayi- nin gerileme içine girdiğini kaydeden sa- nayiciler, ihracatın gelişebilmesi için üre- tim aşamasında teşvik verilmesi gereği üzerinde de duruyorlar. TOBB Sanayi Konseyi ve EBSO Mec- lis Başkanı Şinasi Ertan, konuya ilişkin görüşlerini dile getirirken "Türkiye'nin arük önanü gönnesi gerek. Çünkü dün- yadaki gelişmeler artık birtakım duvar- lan yıkıyor. Dünyada birbiriyle rekabet edebilen ekonomik güçler söz konusudur. Tnrkiye'nin de rekabet gücüne sahip ön- celikli sanayileri saptama zamanı gelmiştir'' dedi. Ertan, hükümetin uygu- ladığı ekonomi politikadaki çok başhlık nedeniyle sanayinin kendi haline bırakıl- dığını anımsatarak "Türkiye rekabet giicü yüksek olabilecek öncelikli sanayiyi be- lirlemeli ve AT'ye girme aşamasında be- def saptamaudır" diye konuştu. îzmir Ticaret Borsası Başkanı ve TOBB Yönetim Kurulu üyesi Mehmetçik Paykoç da yaptığı değerlendirmede, "ÖnceHk ve- rilecek endüstrilerin saptanması Türkiye açısından çok önemli" dedi. Bir ülkede bütün sektörlerin aynı ölçüde desteklen- mesinin düşünülemeyeceğini anımsatan Paykoç, "Esasen kaynaklann kıtlığı da ekonomide öncelikli hedeflerin tespitini gerekli kılar" görüşünü dile getirdi. Pay- koç, öncelik verilecek sanayiye destek sağ- lanması gerektiğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Bir endüstriye öncelik vermek ve des- teklemek demek, o endüstriye diğer en- düstrilerden kaynak transfer etmek de- mektir. Bu nedenle öncelik verilecek sek- töriin gerçekten kaynak transferine değer olup olmadıgı incelenmelidir. Her teşvi- Idn topİBm için parasal bir yttk oluştur- duğu unutulmamalıdır. ÖnceHk verilecek bir endüstri, fiziki girdüer halnmınJa» ül- ke içi kaynaklara dayanmalıdır. Öncelik verilecek endüstrinin öretec ği mal ve hizmetlere yeterii iç ve dış ta- lep olmahdır. Bunun tespiti için dış tek- noloji, dış pazar araştumalan yapacak ve bantan hızia iletecek bir enfonnasyon ds- terni kurulmalıdır. Öncelik verilecek en- düstrilerde iç piyasada yeterii rekabet or- tamı saglanmalı, tekelleşme egüimleri mutlaka önlenmelidir. Öncelik verilecek endüstriler başlangıçta bir süre dış reka- bete karşı desteklenmelidir. Çünkü, ulus- lararası piyasalara açılacak bir endüstri- nin, dış ülkelerde yıllarca korunmuş, des- teklenmiş ve gelişmiş endüstrilerle reka- bet etmesi mümkün degüdir."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle