Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
16 TEMMUZ 1990 EKONOMİ CUMHURÎYET/13
Gelir payı
ödemeleri
• ANKARA (AA) —
Kamu Örtakhğı Idaresi
BaîkanhğYnca (KOl) 8
ocakta elektrik ve köprü
gelirlerine endeksli
çıkartılan 100 milyar lirahk
2 yü vadeli C tertibi gelir
ortaklığı senetlerinin l'inci
dönem gelir paylan bugün
(ödeniyor. Gelir payı
*Wemeleri, Ziraat ve Iş
,fiankası şubeleri tarafından
yapüacak. (100 bin liralık
kupürlere 24 bin 330 lira,
500 bin lirahk kupürlere 121
bin 650 lira, 1 milyon
lirahk kupürlere 243 bin
300 lira, 5 miyon liralık
kupürlere 1 milyon 216 bin
500 lira, 10 milyon liralık
kupürlere de 2 milyon 433
bin lira gelir payı ödenecek.
En güçlü bin
• ANKARA (ANKA) —
Vakıflar Bankası, Akbank,
Yapı ve Kredi Bankası,
sermaye üzerinden kârhlık
kriterine göre yapılan
sıralamada Avrupa'nın en
iyi 100 bankası arasında ilk
10'a girdiler. "The Banker"
dergisinin her yıl yaptığı
'dünyanın en güçlü 1000
bankası' araştırmasında
varhklar üzerinden kâruhk
kriterinde ise Akbank,
Avrupa'nın 2"nci, dünyanın
6'ncı bankası oldu.
Hampetrol
ithalatı
• ANKARA (AA) —
Türkiye'nin hampetrol
ithalatı, bu yılın ilk dört
ayında bir önceki yıhn aym
pnemine göre miktar
oazında yüzde 12, değer
bazında da yüzde 23
oranında arttı. Hazine ve
Dı§ Ticaret Müsteşarhğı
(HDTM) verilerine göre
ocak-nisan döneminde 1
milyar 1.9 milyon dolar
karşılığında 7 milyon 10.6
bin ton hampetrol ithal
edildi. Geçen yıhn aym
döneminde ise 815.2 milyon
dolar karsıhğında 6 milyon
278.3 bin ton hampetrol
ahmı yapılmıştı. Bu yıhn
ilk dört ayında ithal edilen
hampetrolün 4 milyon 415.3
bin tonu Irak'tan, 1 milyon
218.3 bin tonu Iran'dan,
880.6 bin tonu Libya'dan,
265.4 bin tonu Cezayir'den
ve 230.8 bin tonu da
Sovyetler BirligTnden
alıodı.
Hububatta
kalite ytiksek
• KONYA (AA) —
Türkiye'nin hububat amban
olarak bilinen ve ülke
ihtiyacının sekizde birinin
karşüandığı Konya
yöresinde, bu yıl hububat
kalitesinin geçen yıllara
«öre daha yüksek olduğu
ldirildi. Konuya üişkin
ı.Jgi veren Tanm tl
Müdürlüğü yetkilileri,
yörede bu yü başta süne ve
kımıl olmak üzere hububat
hastahk ve zararulanna
karşı yapılan mücadelede
başan sağlandığım ve ürün
kalitesinin geçen yıllara
göre yükseldiğini söylediler.
öncelikli
yöreler
• ANKARA (UBA) —
Yatınm teşvikleri, özel
sektörü ilk kez kalkınma
öncelikli yörelere itti.
Haziran ayında özel sektör
yatınmlan, Marmara ve
Ege gibi bu sektörün Şgi
duyduğu yörelerde ilk kez
yüzde 30-35 oranında
gerilerken kalkınmada
öncelikli yörelere özel
sektör yatınmlan yüzde 512
oranında arttı. Kamu
kesimi ocak-haziran
döneminde kalkınmada
öncelikli yörelerde tek
kuruşluk yatınm
yapmazken yatınm
teşvikleriyle özendirilen özel
sektörün bu yörelere 4.5
trflyon lira akıttığı gözlendi.
GAP İdaresi
• ANKARA (Cumhariyet
Btirosu) — Anayasa
Mahkemesi'nin trilyonluk
harcamaları Devlet Ihale
Yasası kapsamı dışma
çıkaran, yöredeki
belediyelerin yetkilerini
GAP idaresine devreden
'88 sayıh KHK için
HP'nin yaptığı iptal
başvurusunu bugün
sonuçlandırması bekleniyor.
Anayasa Mahkemesi
raportörünün, SHP'nin
başvurusu doğrultusunda,
dayandığı 3268 sayıh Yetki
Yasası anayasaya aykın
bulunarak iptal edildiği için
388 sayıh KHK'nın "yok
hükmünde" olduğunu
belirterek iptal edilmesi
yönünde göruş beürttiği
öğrenildi.
Diinva Bankası
Kalkınma Raporu:
4
IAnası, kuzusıınu övdüDünya Bankası'nın 121ülkeyi ele alanl9%raporunda,
Türkiye, Jamaika, Filipinler ve Kostarika ile birlikte
istikrar programlarını demokratik ortamlarda
uygulamayı başarmış ülkeler arasında sayılıyor.
Türkiye'de 1983 yılı örnek gösterilip demokrasiyle
istikrar programlannın bir arada uygulandığı
vurgulanarak bunun yeni Doğu Avrupa demokrasileri
için değerli bir ders olduğu öne sürülüyor.
Ekonomi Servisi — Dünya
Bankası'nın 121 ülke hakkında
son temel göstergeleri açıkladığı
1990 Dünya Kalkınma Raporu
yayımlandı. Raporuo başında,
Dünya Bankası Baskanı Barber
B. Conabk imzasıyla yayımlanan
yazıda, son on yüda dünyanın du-
rumu üzerine şu yorum yer alıyor.
"1980'li yülann sonunda, dün-
ya ekoBomlsindeki büyüme vasat
dfizeydeydi. Ancak oıtaya tek
reok bir lablo çtkmadı. Sanayfleş-
miş ülkderde biiyiime, ticaret ve
yaünm •ı«»ıı»H« olumlu gdjşme-
ler göriUdü. Güney Asya'da ve
özcüikle Dogu Asya'da kisi başı-
na gelir arttı ve dolayısıyla yok-
sullnk azaldı. Ancak Latin Ame-
rika'daU bazı ülkeierde ve Sahra
Afrikast'nda Idşi başına gelir, ya-
sama standartlan ve yatınm döş-
tii."
Raporda, gdişmekte olan ülke-
lerin Dünya Bankası'nın uyum
politikalanm uygularken, karşı-
laştıklan zorluklan konu alan bir
yonuııda TürViye de Jamaika, Fi-
Upinier ve Kostarika ile birlikte re-
formlan demokratik bir siyasal
ortamda uygulayan ve başan ka-
zanan ülkeler arasında sayılıyor.
Yorumda, söz konusu ekonomik
politikalann, siyasal kanşıklıklara
yol açtığı vurgulanarak şöyle
denildi:
"Bazılan, uyum politikaJanmn
uygnlanabilmesi için en elverişli
ortamlanıı otoriter rejimler oldu-
gnnu, çiınkü bn iktidarlann bir
parlamenter muhalefetie agraş-
raak zonında olmadıklannı ve da-
ha uzun vadeli plan yapma liik-
siine sahip olduklannı ileri sür-
müşrür. 1973'ten sonra Şili,
1980lerin başında Kore ve
1980'lerin ortasında Gana örnek
gösterilmektedir. Ancak demok-
ratik yönetimler altında refonn-
lann uygulaodıgı örnekier göste-
rilebilir. 1980lerde Jamaika,
1986'da Filipinler, 1983te Türki-
ye, 1980'lerin ortasında Kostari-
ka bu tür ülkelerdendir. Bu ör-
neklerde, liderier esld ekonomik
yönetim biçimlerinden duyulan
memnuniyetsiz&ğe dayanarak, pi-
yasaya yöoelik polmkalan 'ilerici'
olarak niteleyip savunurlar. Yeni
ekonomi kurmaylanniB iktidara
geldiği ve esld eUbin poUtikata-
rının halkın gözönden dastügü
yerierde, güçlü refonn yapma
sansı vardır. Bu gibi dunımlarda.
'Doğu Bloku'nda alarmDoğu Avrupa ve
Sovyet ekonomilerinde
geçen yıhn son
aylannda başlayan
durgunluk, 1990'm ilk
üç ayında daha da
derinleşti. Aln Doğu
Avrupa ülkesinde,
1990'ınilk çeyreğinde
sanayi üretimi, geçen
yıhn aym dönemine
göre yüzde 13.4
azaldı.
Ekoaomi -Servisi — Birleşmiş
Milletler Avrupa Ekonomik Ko-
misyonu'nun açıklamasına göre
Dofu Avrupa ve Sovyet ekonomi-
lerinde geçen yılın son aylannda
başlayan resesyon, 1990'm ilk üç
ayında daha da derinleşti.
BM Avrupa Ekonomik Komis-
yonu'nun topladığı verilere göre
altı Doğu Avrupa ülkesinde,
1990'ın ilk çeyreğinde sanayi üre-
timi, geçen yılın aym dönemine
oranla yüzde 13.4 oranında azal-
dı. Sovyetler Birliği'ndeki üretim-
de ise aynı dönemler içinde yüz-
de \2 azahna görüldü.
Altı ülkede söz konusu dönem-
lerde ihracat yüzde 14.2, ithalat ise
yüzde 5.8 gerüedi. Sovyetler Bir-
liği'nde ise ilk üç aylık rakamlara
göre ihracat yüzde 7 oranında aza-
lırken, ithalat ise yüzde 6 arttı.
Boytece bu ttlkenin dış ticaret açığı
3.8 milyar dolar gibi rekor bir ra-
kama ulaştı.
Birleşmiş Milletler Avrupa Eko-
nomik Komisyonu'nun (ECE)
yaptığı yoruma göre Macaristan
ve Polonya'da IMFnin önerileri
doğrultusunda alınan tedbirler ilk
sonuçlannı verdi. Ancak IMF po-
litikalan, özeüikle Polonya'da ön-
ceden tahmin edilenden çok daha
derin bir resesyona mal oldu. Ra-
porlara göre uluslararası bankalar
Sovyetler Birliği, Macaristan ve
Bulgaristan'a verdikleri kredileri
kısmaya başladılar. Doğu Avru-
pa'ya "Marshall yardunT türü
destek vermesi amacıyla yeni ku-
rulan Dogu Avrupa tmar ve Kal-
kınma Bankası, 1991 yıündan ön-
ce kredi veremeyeceğinden, IMF
ve Dünya Bankası kredileri Doğu
Avrupa için büyük onem taşıyor.
SSCB'nin alünı
Sovyeıler Birliği'nde 1989 yüın-
dan beri yaşanan ithalat furyası.
VOLK8K
PARLAMENTO'DA BİR İNEK — Tanm sektörüne yapılan haksız muameleyi protesto için geçen per-
şembe Doğu Berlin'deki Dogu Alman Parlamentosu'na bir inek gömrdüler. (Fotograf: AP)
ülkeyi ödeme güçlüğüne soktu.
Son altı ay içinde SSCB'nin nakit
yokluğu nedeniyle karşılayamadı-
ğı döviz yükümlülüklerinin tuta-
n 2 milyar dolan aşıyor. SSCB'nin
dış ticaret açığının bir bölümünü,
30 milyar dolarlık altın rezervin-
den bir miktar altın satarak kar-
şıladığı behrtiliyor. Ancak Sovyet-
ler Birliği, altıruru sonuna kadar
kullanmak istemiyor.
Polonya'da IMF
Bu yılın ilk altı ayında, Polon-
ya'da bir devlet kuruluşu olan
Merkezi Istatistik Ofısi tarafından
açıklanan verilere göre sanayi
ürürüeri saOşı, geçen yıhn aym dö-
nemine göre yüzde 28.7 oranında
azaldı. Fınancial Times gazetesin-
de çıkan bir habere göre Polonya
hükümetinin uyguladığı IMFnin
'istikrar programı", en fazla ha-
fif sanayi ve gıda sektörlerini et-
kiliyor. Bu iki alanda da altı ay-
hk üretim düşüşü, geçen yılın ay-
nı dönemine göre yüzde 40 gibi re-
kor bir dUzeyde istikrar programı-
nın ilk sonuçlanna göre dövizle
yapılan ihracatta yüzde 10.8Tik bir
artış sağlanarak, döviz fazlası 2.1
milyar dolara ulaştı. Bunda, dö-
vizle yapılan ithalatta büyük kı-
sıtlamaya gidilmesi de etkili oldu.
Bu arada Polonya'nm COME-
CON içindeki ticaret fazlası da ilk
altı ayda 2.5 milyar ruble gibi re-
kor bir rakama ulaştı. Çünkü Po-
lonya, COMECON içinde yaptı-
ğı ticarette ithalatını yüzde 40 ora-
nında düşürürken, ihracatı yalnız-
ca yüzde 2.6 indirdi.
Çekoslovakya'da
kuyruklar
Çekoslovakya'da son olarak gı-
da ürünlerine yapılan zamlar ül-
kede kuyruklara yol açtı. Fiyat ar-
tışlan bazı ürünlerde çok yüksek
boyutlara ulaşıyor. örneğin mey-
ve suyu, 3.40 krondan bir anda 17
krona çıkanldı. Sütte zam yüzde
10O*e ulaştı. Baa et ürünleriyle te-
reyağında da yüzde yüze yakın
zam yapıldı. Zam yapılrnadan az
önce halk mağazalara hücum ede-
rek stok yaptı.
Romanya'da benzin
zammı
Romanya'da Ulusal Kurtuluş
Cephesi hükümeti, uygulayacağı
istikrar programına, petrol ürün-
lerine yapılan sübvansiyonlann
kaldırüması ve dolayısıyla benzin
fiyatlanna yüzde 100 zam yapd-
masıyla başladı. Reuter' in bildir-
diğine göre Ekonomik Refonn
Bakanı Adrian Severin, 9 temmuz-
da televizyonda yaptığı açıklama-
da, sanayi üretimindeki
"dnınatik" düşüfün, hükümeti
önlern alrnaya zorladığım belirt-
ti. Severin şöyle dedi: "Et ve süt
gibi temel gıda maddelerini des-
tekiemek için bazı sübvansiyorüan
kaldırmalıyız." Bakan, daha son-
ra Çavusesku'nun düşüşünden bu-
güne, Romanya'da yafcıt tüketimi-
nin üç kat arttığını belirtti. Süb-
vansiyonlann kaldırılmasıyla ben-
zin fiyatlannın iki kat artacağım
öğrenen Rumenler, 9 temmuz ge-
cesi Bükreş'teki benzin istasyon-
lannın önünde üç kilometre uzun-
luğunda kuyruklar oluşturarak,
ucuz benzin stoku yaptılar.
ÇiftçUer ayakta
Son günlerde Doğu Almanya ve
Polonya'yı çiftçi gösterileri sarsı-
yor. AP'nin bildirdiğine göre Do-
ğu Alman bira üredcileri ve hay-
van yetiştiricileri Batı Almanya
1
nın kendileriyle haksız rekabet
yapoğım ileri sürerek sımrlan blo-
ke ettiler, hayvanlarıyla birlikte
başkentte parlamento önünde
gösteri düzenlediler. Doğu Alman
bira üreticileri, Batı Almanların
birada daraping yaptığını ileri su-
rüyorlar. öte yandan Polonya'da
da çiftçiler, traktörleriyle yollan
kapatarak Dayanışma hükümeti-
ni protesto ettiler ve hükümetten
tanm ürünlerini desteklemesini is-
tediler.
talebi kısmaya ve yeniden yapı-
lanmaya vönelik reformlar teknik
ve ekonomik olarak mümkiin ola-
büdigince hızla nygnlanabilir.
Hızla hareket edilirse, uygulanan
ekonomik programın kredibiUesi
artar, direniş oUsdıfı azalülır ve
yeni liderier de reformun politik
sonuçlanndan yararianabUirier.
Bu dersler, yeni Dogu Avrupa de-
mokrasileri için de önemlidir."
Raporda daha sonra şu görüş-
lere yer veriliyor:
"Ne kadar kötü olursa olsun,
krizler, pothflca degişikBti için da-
ha çok destek saglar, reformlara
karşı grsplann direnişini zayıfla-
ür, politikacılann teknokratlara
dayanma ve gıivenme egillmini
artnnr. Hükumeüer içeride zor-
raUaria karsıla^tıklanııda, yaban-
a sermaye akımı reformun siyasi
acıdan desteklenmesi için hayati
bir rol oynayaMHr. Gana ve Tnr-
kiye'deki reformlar, hüküıneUe-
re tam zamanında verilen dış des-
tekle kolayla$Unlmı»Ur. "
Türkiye'nin durumu
Dünya Bankası'nın temel gös-
tergelerine göre Türkiye, 121 ül-
ke arasında "Ah-orta gelirii"
ekonomiler grubuna giriyor. 1988
rakamlanyla kişi başına milli ge-
üri 1280 dolar olan Türkiye, bu
acıdan 121 ülke arasında 56. sıra-
da bulunuyor. Kişi başına milli
gehri Türkiye'den daha yüksek
olan ülkelerden bazılan şöyle: Pe-
ru 1300 dolar, Ürdun 1500 dolar,
Suriye 1680 dolar, Mauritius 1800
dolar, Trinidad ve Tobago 3350
dolar. 1980-1988 arasındaki yülık
enflasyon rakamı yüzde 39.3 olan
Türkiye, bu konuda pek çok ül-
keyi geride bırakmış durumda. Bu
dönemde hiperenflasyona doğru
giden Bolivya, Penı, Meksika,
Brezilya, Arjantin, tsrail gibi ül-
keierde enflasyon ortalaması yüz-
de 70'ten başlıyor, JÇ haneü ra-
kamlara doğru gidiyor. Onlardan
hemen sonra da aralarında Tür-
kiye'nin de bulunduğu bir başka
gnıp geliyor. Enflasyon oranı
Türkiye'den daha düşük ülkeler
arasında ise Mısır yüzde 10.6, Fas
yüzde 7.7, El Salvador yüzde
16.6, Jamaika yüzde 18.7, Tunus
yüzde 7.7 gibi ülkeler sayılabili-
yor.
Dünya Bankası raporuı.a gö-
re Türkiye'de insanlar 1988 yıh
verilerine göre ortalama 64 yaşın-
da ölüyorlar. Isviçreh', Norveçh,
tsveçli, Kanadah ve Hollandahla-
nn ortalama ölünı yaşı 77, Japon-
lar ise 78 yaşına kadar yaşayabil-
me şansına sahip. Kendi grubu-
muzda yer alan diğer ülkelere ba-
kıldığmda Jamaikalılar, Botswa-
nahlar, Ecuadorlular, Ürdünlüler
ve Polonyahlann, Türklerden da-
ha uzun yaşama şansı olduğu gö-
rülüyor.
Rapora göre Türkiye'nin 1988
rakamlanyla toplam 39 milyar
592 milyon dolar dış borcu oldu-
ğu gözüküyor. Bu acıdan Türki-
ye, aym yü, 19 ülke arasında 7.
sırada yer alıyor. Dünyanın en
borçlu ülkesi Brezilya'nın 1988 yı-
lı toplam dış borcu 114 milyar 592
milyon dolar.
EKONOMİ NOTLARI
OSMAN ULAGAY
;Sıcak Para3
ve Enflasyon:
İlginç Bir Ömek.. . .
Ulkenin Avrupa Para Sistemi'ne katılacağı söylentilerinin yay-
gınlaşması üzerine spekülasyon hızlandı ve iki hafta içinde 1.2
milyar dolarlık bir sermaye girişi oldu. Bunun büyük bölümünü,
ülkedeki yüksek faiz oranlarını ve ülke parasının istikrarını çeki-
ci bulan kısa vadeli fûnlar oluşturdu.
"Merkez Bankası bu durum karşısında önlem almak geregini
duydu ve finans kuruluşlarını uyararak sermaye gırişimlerini sı-
nırlandırmak için yabancıların sermaye swap ışlemlerinı 90 gün
süreyle askıya alacağını açıkladı.
"Merkez Bankası bununla da yetinmeyerek daha sonra bir ön-
lem daha aldı ve dışarıdan borçlanacak şırketlenn borçlandık-
ları tutarın yüzde 40'ını faizsiz olarak Merkez Bankası'na yatır-
maları zorunluluğunu getirdi.
"Bu önlemler, finansal sistemı liberalleştırme yolunda atılan
adımlardan bir geri dönüş anlamına gelıyordu, ama Merkez Ban-
kası kendisini önlem almak zorunda hissetmiştı.
"Durumu degerlendiren bir yabancı bankacı, 'Kısa vadeli ser-
maye girişi ulkenin para arzını öylesine etkilemeye başlamıştı
ki Merkez Bankası'nın karşı önlemlere basvurması zorunlu ha-
le gelmişti' diyordu.
"Ülke parasına talebin artması ilk bakışta ülke parasına gü-
venin arttığını gösteren olumlu bir gelişme olarak görüldü, ama
ülke parasının değer kazanmaya başlaması herkesin hoşuna git-
medi. özellikle ihracatçıtar aşırı değerlenen ülke parasının ül-
kenin uluslararası rekabet gücünü kıracağını ve bir yandan ih-
racatı caydırırken diğer yandan ithalatı özendırerek dış ticaret
açığını büyüteceğini ileri sürdüler.
"Merkez Bankası Başkanı, 'Ülkede tüketim malı talebi çok güçr
lü ve hükümetin kredi kontrollerini arttırarak tüketimi sınırlama
çabaları da yarar sağlamıyor, çünkü halk daha az tasarruf ede-
rek ve tasarruflarını tüketıme yönlendırerek bu tüketim furyasım
sürdürüyor' diyerek etkili önlemler alınmadığı takdirde bu duru-
mun hükümetin enflasyonla mücadelede karşılaştığı sorunları
arttıracağını belirtiyor."
Financial Times gazetesinin 2 Temmuz 1990 tarihli sayısın-
dan yaptığım bu uzunca alıntıda anlatılan ülke Portekız. Porte-
kiz'in Avrupa Para Sistemi'ne katılacağı söylentilerinin yoğun-
laşması üzerine Portekiz Eskudosu'nun değerleneceği beklen-
tisine giren spekülatörlerin Portekiz'e yönelık yoğun bir sıcak para
hareketini başlatmaları, sonunda Porteke Merkez Bankası'nı bu
hareketi caydıncı önlemler almaya zorlamış.
Bu noktada önemli olan soru şu: Bir ülkeye dışarıdan kısa va-
deli sermaye akması iyi bir şey değil mi? Neden Portekiz Mer-
kez Bankası buna karşı önlem almak geregini duyuyor?
Bir ülkeye kısa vadeli sermaye akması ıyi de bu paralar ülke-
nıze doğru akarken günün birınde geri gidebileceğıni de hesa-
ba katmak zorundasınız. Bu paralar belkı bugün size, ekonomi-
nize b'ir ek kaynak yaratıyor, sizi rahatlatıyor ama kısa vadeli dö-
viz yükümlülüklerinizi de büyütüyor Dolayısıyla bu konuda he-
saplı gitmekte yarar var. Dış ticaret açığının ve cari ışlemler açı-
ğının büyüdüğü bir ortamda bu nokta daha da önem kazanıyor.
Çok kısa vadede belki daha da önemlisi ise bu kısa vadeli
sermaye girişinin yarattığı enflasyonist baskı. Dışarıdan hızlı ser-
maye girişi ülke içinde para arzını arttıran, artışa zorlayan bir
etki yapıyor ve bu suretle de enflasyonla mücadeleyi zorlaştırı-
yor. Ve öncelikle bu nedenle Portekiz Merkez Bankası kısa va-
deli sermaye girişini caydıncı önlemler almak geregini duyuyor.
Finansal liberalıeşme programından geri adım atma pahasına
da olsa bu yönde önlemler alıyor.
Gelelim Türkiye'ye.
Türkiye bugün giderek büyüyen dış ticaret açıkları ve buna
bağlı olarak büyüyen carı işlem açıkları venyor ve bu açıkları kı-
sa vadeli borçianarak, kısa vadeli sermaye girişleriyle finanse
TC Merkez Bankası ne yapıyor? '
Sayın Saracoğlu'nun her vesileyle açıkladığı gibi TC Merkez
Bankası da son dönemde yalnızca satın aldığı dovizlerin karşılı-
ğı olarak piyasaya para çıkartıyor.
Burada tabii hemen şu sorular akla geliyor: TC Merkez Ban-
kası acaba bu dövizlen satın almak için gereğinden fazla para
çıkartma noktasına gelebilir mi? Bunun sonucunda Portekiz'de
gündeme gelen tehlike, yani enflasyonu azdırmatehlikesi Türki-
ye için de gündeme gelebilir mi?
Bunlar sanıyorum artık üzerinde durulması gereken sorular.
Kulağıma geldiğine göre çok önemli bir uluslararası kuruluşta
da bu sorulara cevap arayan bir çalışma yapılıyor ve ilk bulgu-
lar Türkiye'de enflasyonun en güncel nedeninın artık kamu açık-
ları değil döviz karşılığı hızla artan para arzı olduğu izlemmîni
yaratıyor
Portekiz örneğinden alınacak dersler var galiba.
İthal otoda füze hızı
Otomobil İthalatı
OUatıll
Mercedes 270 942
BMW 170 1177
Alfa Romeo 157 311
ötroen 111 1159
Peugeot 16 184
Nissan - 10
Opd 223 573
General Motors — 15
Honda 40 576
Lada 1363 3902
Skoda 534 1851
SuzuM 174 765
ItmHI Itatrn B «|Mı
Aro 69 281
Mazda 1074 2278
Audi-VVV 21 145
Dacia 503 1280
OkJcrt 102 403
Subaru 55 193
Toyota 351 1572
Jaguar 4 30
Jeep 17 41
Moskowic - 7
Toplam 5.261 17.731
EUROPEAN
MANAGEMENT
DEVELOPMENT
AND
TRAINING
PROGRAMMES
IN ISTANBUL
JULY-DECEMBER 1990
W0RKSH0P 26-28 SEPT
SUPPORTING THE COMPUTER SYSTEMS END USER 15-19 OCT
CUSTOMER CONTACT SKILLS 24-26 OCT
THE MANAGEMENT COURSE 12-16 NOV
PRESENTATION SKILLS VVORKSHOP 21-23 NOV
EXPORT FINANCE POR SALES REPRESENTAT1VES 21-23 NOV
CREATIVE THINKING PROBLEM SOLVING ' 17-19 DEC
MERITSYSTEMSLTD INC(M)PEIMT10N»TrHMEMC
V A m L I A I t O f MAVAGEMEKTCENTREEl'ROre BRISSELS
T E L I 3 4 - 4 3 4 2 1 İ 4 2 2 2 İ FAX 131 2 9 0 8
?1 tASE M)TE SPECIA1 DISCOIMS ARE AVA1LABLE FOR
RtdlsrRATlONS M \Dh AT LEAST 7 WEEKS IN ADV ANCE
Ekonomi Servisi — İthal oto-
lar Türkiye otomobil parkımn
gözbebeği olma yolunda ucuzla-
ması yanında tüketici kredileriy-
le de desteklendiği için cazibesi ar-
tan ithal otolann pazaf payı ge-
çen yüa göre katlanarak artıyor.
Otomobil tthalatçüan Derne-
ği'nin rakamlanna göre geçen yıl
oto pazarından yüzde 4.2 oranın-
da pay alan ithal otomobiller, bu
yılın ilk yansında yüzde 17.2'lik
bir paya ulaştılar. Yıhn ilk yarısı-
na ilişkin ithalat rakamlan konu-
sunda bir açıklama yapan Otomo-
bil tthalatçüan Genel Sekreteri tl-
han Çetinkaya, ithal otolann pa-
zar payının yüksehnesinin birkaç
nedeni olduğunu belirterek bu ne-
denleri şöyle sıraladı:
"Pazar paymuı arüşı genelde it-
hal otomobfllerİB fiyatlannın uy-
gunluğn yanında, sabş ve satış
sonrası hizmetleriııin her gecen
giin miişterilerin gıivenini artOnr
biçunde geüşroesinden kaynaklan-
maktadır. Bankalarca ve taksitli
satış yapan finnalarca otomobil
kredisine daha fazla fon aynlma-
sı da sabşlan desteklemiştir."
Otomobil Ithalatçıları Derne-
ği'nin verilerine göre geçen yıl pi-
yasaya çıkan 123 bin 476 otomo-
bilin 5 bin 162 adedi ithalat yoluy-
la getirildi. Bu yılın ilk 6 ayında
ise pazara sürülen 103 bin 262 oto-
mobilin 17 bin 731'i ithal edildi.
Boylece 118 bin 314 yeru' otomo-
bilin üretildiği 1989 yılında ithal
otolann yüzde 4.2 olan pazar pa-
yı, bu yılın ilk yansında dört kat-
tan fazla artarak yüzde I7.2'ye tır-
mandı. Bu yılm Uk yansında yer-
li otomobil üretimi 85 bin 531 ola-
rak gerçekleşti.
Yılın ilk yansında yapılan oto-
mobil ithalatında Doğu-Avrupa
ülkderinden getirikn otolar ilk sı-
rada yer alıyor. Ocak-haziran dö-
neminde ithal edilen 17 bin 731
otomobilin 7 bin 479"u söz konu-
su ülkelerden getirildi.
Japon otomobilleri de ocak-
haziran döneminin gözde ithal
otolan arasında yer aldı. Söz ko-
nusu dönemde Turkiye'ye 4 bin
818 Uzak Doğu kaynaklı otomo-
bil girdi.
LEBIB YALKIN YA YIMLARI
'Yüriirlükteki mevzuat'
K İ T A P L I Ğ I N I Z D A K İ
MEVZUAT
ÜÜYÜRÜRLÜKTE Mİ?
MEVZUAT "Föy-Volant'la" her zaman günceldir.
Yayımlarımızda; her scriye aıt ana kanun ı\e ek ve ilgılı Kanunlar, Kararnameler, Tüzükler, Yönctmelikler
Uygulamayla ılgtli
— Yüksek Mahkeme Kararları,
— Tebliğler, Tamimler, Genelgeler vs.
yeralmaktadır
Yüriirlükteki mevzuatta değişiklik yapıldığı takdirde. değişiklikler ve ilaveler metne ışlenmekte. eski şek:iler de ayrıca
venlmektedır
Konulan dıpnotlatıyla ilgili mevzuat arasında ırtıbat kurulmakta. boylece konuların muntazam bir jekılde îakıbı muı
kün olmaktadtr
Yayımlarımız hakkında geni^ bilgi almak ıçın lütfen şirketimize başvurunuz veya broşür ısteyınız
YAYIMI ARIMI7
D VÇRGİ MEVZUATI
L2 İŞ HUKUKU MEVZUATI
[I SENDİKALAR ve TOPLU SÖZLEŞME
MEVZUATI
Z. SOSYAL SİGORTA MEVZUATI
Zl BAĞ-KUR MEVZUATI
Z TÜRK PARASI KANUNLARI
(Banka ve Sermaye Piyasası Mevzuatı)
Z TÜRK PARASININ KIYMETİNİ
KORUMA (KAMBİYO) MEVZUATI
Z TEŞVİK MEVZUATI
•
D
C
c
c
c
•
D
r;
İTHALAT MEVZUATI
İHRACAT MEVZUATI
GÜMRÜK MEVZUATI
AVRUPA EKONOMİK TOPLULUĞU
(AET) MEVZUATI
TURİZM MEVZUATI
BELEDİYE MEVZUATI
İMAR MEVZUATI
DEVLET İHALE KANUNU
VE İLGİLİ MEVZUAT
İMALAT SANAYİ İ MEVZUATI
3
LEBİB YALKIN YAYIMLARI VE BASIM İŞLERİ A.Ş.
Buyükdere Cad. Gültepe Ecza Sk (Eczaabaşı fabrikası yan sokağ>) No- 6
Safter Han Kat: 1 80640 İstanbul Tcl: 179 67 50 (8 hatj Fax 178 90 64