Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
9MAYIS 1990 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3
Skandal
dosyası hazır
• ATİNA (Cumbariyet) —
Yunanistan'da sosyalist
PASOK hükümeti
döneminde ortaya çıkan
skandal dosyaları yeniden
açılıyor. Yeni parlamento,
dünkü oturumunda PASOK
döneminde bakanhk yapmış
ve aralannda PASOK lideri
Andreas Papandreu'nun da
bulunduğu beş kabine
üyesini yüce divana sevk
edecek 9 'davacı'
milletvekili tayin etti.
Bunlardan altısı iktidar
partisi Yeni Demokrasi, üçü
ise sol ittifak
SİNASPİSMOS üyesi. Öte
yandan, hükümetin PASOK
iktidarı döneminde
emekliye sevk edilen iki
korgenerali yeniden göreve
getirmesi orduda
huzursuzluğa yol açtı ve üç
havacı general istifa etti.
Kıbrts ve
Avrupa Konseyi
• STRASBOURG (AA) —
Avrupa Konseyi
Parlamenterler Meclisi
(AKPM) ilkbahar dönemi
çalışmaları önceki gün
Fransa'nın Strasbourg
kentinde başladı. Meclisin
ilk oturumunda Türk
parlamenterler, Kıbrıs Rum
temsilcisi Vassos Lissarides
ve yardımcısı Yannis
Matsis'e geçmiş senelerin
aksine itiraz etmediler. Bu
arada AA muhabirine bilgi
veren Avrupa Konseyi'ne
yakın kaynaklar, Genel
Sekreter Bayan Catherine
Lalumiere'in, Kıbns'ta
toplumlararası görüşmelerin
çıkmaza girmesinden sonra
konseyi devreye sokmak
amacıyla girişimlerde
bulunmaya hazırlandığını
bildirdiler.
Yeni anlaşma
yok
• ANKARA (Cumhuriyet)
— Genelkurmay
Başkanhğı'nca ABD ile
Türkiye arasında yeni bir
"savaş zamanı ev sahibi
ülke destek anlaşması"
imzalanmasının söz konusu
olmadığı bildirildi.
Genelkurmay Başkanlığı
konuyla ilgiii olarak yaptığı
açıklamada, "Basında yer
alan yeni bir anlaşma
imzalanması hususu, Türk
ve ABD askeri heyetleri
arasında, uygulamaya
yönelik olarak zaman
zaman yürütülen düzenleme
çalışmalarından
kaynaklanmaktadır"
denildi. Geçen hafta
basında yer alan
Washington kaynakh
haberlerde, savaş ya da
bunalım anlarında
Türkiye'ye gelecek
Amerikan birliklerine
destek sağlanmasını
öngören bir 'lojistik'
anlaşmanın ekim ayından
önce imzalanacağı öne
sürülmüştü.
Pinochet
huzursuzlugu
• SANTIAGO (AA) Şili
Savunma Bakanı Patricio
Rojas, Patricio Aylvvin
hükümetinin orduyla bazı
somnları bulunduğuna,
ancak hükümetin, silahlı
kuvvetlerin politikaya
müdahalesini engellemeye
kararlı olduğuna dikkati
çekti. Resmi kaynaklar,
Cumhurbaşkanı Aylwin'in
önayak olmasıyla General
Pinochet'nin askeri
yönetimi sırasındaki insan
haklan ihlalleri konusunda
araştırma yapmak için iki
hafta önce bir soruştunna
komisyonunun
kurulmasından ordunun
yuksek rütbeli subaylarının
hoşnut olmadığuu
kaydettiler.
Kral Hüseyin'e
saldın doğra
• AMMAN (AA) —
Ürdün Krallığı, bir Israil
hücumbotunun geçen ay
Akabe Körfezi'nde Ürdün
Kralı Huseyin'in yatına ateş
ettiğini doğruladı. Saraydan
yapılan açıklamada, "Bu,
kraliyet yatıyla ilgiii Akabe
Körfezi'nde meydana gelen
ilk olay değildir. Ancak, bu
kadar yakından ateş edilen
ilk olaydır" denildi. Olaym
27 nisanda meydana geldiği
kaydedilen açıklamada,
Ürdün'ün bu olay hakkında
Batılı ülkelere şikâyette
bulunduğu belirtilerek, ateş
etme olayı "talihsiz ve
açıklanamaz" diye
nitelendi.
Muhalefet seçim sistemine tepki olarak meclisi boykot etmeyi düşünüyor
KKTC'de hava gergînİZZET RIZA YALIN
LEFKOŞA — KKTC milletvekilliği se-
çimlerinden sonra KKTC meclisinde olu-
şan ve "mflli iradeyi vansıtmadıgı" öne sü-
rülen oran dolayısıyla, muhalefet, "mec-
listen çekilmeyi" tartışıyor.
KKTC'de yüzde 54.54 oranındaki UBP
yandaşı kitlenin 34. yüzde 44.40 oranın-
daki muhalefetin 16 milietvekiliyle temsil
edilmesi yönündeki sonuç ve bu oluşumu
yaratan seçim yasasına tepki olarak, De-
mokratik Mücadele Partisi'ne destek ve-
ren Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP),
Toplumcu Kurtuluş Partisi (TKP) ve Ye-
ni Doğuş Partisi (YDP)'nin yetkili organ-
ları, toplantı üstüne toplantı yapıyor.
CTP Merkez Yönetim Kurulu ile TKP
Yürütme Kurulu ve Parti Meclisi'nin ön-
DemokratikMücadele Partisi, iktidarın yüzde 55 oyla meclisin
yüzde 68'ini "ele geçirdiğini"öne sürerek meclisten ayrılmayı
ve mücadeleyi meclis dışındansürdürmeyi gündeme getiriyor.
ceki gece toplanmasından, DMP Başkan-
lar Kurulu ile Yürütme Kurulu'nun seçimle
ilgiii gelişme ve sonuçları değerlendirme-
sinden sonra CTP Meclisi ile DMP Yürüt-
me Kurulu, dün ayrı ayn toplanarak
"Medisi boykot" konusunu görüştü. Yeni
Doğuş Partisi de bu alandaki gelişmeleri
değerlendiren toplantılar yaptı.
Muhalefet partileri, "Olaya, yüzde 55
oy oranı ile meclisin yüzde 68'ini gasp et-
mesi olarak baktıklannı" açıklarken,
"TRT ile etkili giiçlerin seçimlere etkile-
rinin kabul edilmezliğini" vurguluyor.
Kendileriyle goruştüğumüz muhalefet
yetkilileri, meclisten çekilmeyi ciddiyetle
düşündüklerini belirtirken "Meclis dışın-
dan etkin muhalefet mücadelesini öngor-
düklerini" açıkladılar.
Muhalefetin bu yöndeki düşünceleri,
basın organlarına da yansıdı. TKP'nin or-
ganı Ortam, "muhalefet milletvekillerinin
istifası giindemde: Karar günleri" başlık-
h manşet haberinde, "TKP ve CTP organ-
lannın meclisi boykot etme ile millervekil-
lerinin istifası gibi seçenekler üzerinde
dumlduğunu" duyururken CTP'nin orga-
nı Yenidüzen, "Meclisi boykot giin-
demde" manşetini kullandı.
**ı L- r]«vt«î R°
m
a
n
.
v a
'
n l n
devrik Devlet Baskanı Nikolay Çavusesku döneminde.geri zekikçocuklann hastane-
^ a i u l K f l O e n |erdeki kötii yaşam koşullarına ilişkin çeşitli haberler çıkmıştı.Bukreş yönetimi, başkentin 150 km.
uzağındaki Vulturesti hastanesinde üç geri zekâlı çocuğun fotografının dagıtılmasına izin verdi.Ion Uiescu yönetimi,Ça>uşesku döne-
minde kendi kaderlerine terk edilen bu çocuklara şimdi daha iyi bakıldıgını belirtiyor. (Fotoğraf: Reuter)
ANKARA—BONN GERGİNLİG1
Diplomat sorunu çözülüyor
Ankara Bonn'a ilettiği "Sekiz diplomatınızı geri alın"
isteğini bir süredir devameden pazarlık sonucunda değiştirdi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Türki-
ye ile Federal Almanya arasında yılbaşından
bu yana sorun oluşturan "diplomatlann za-
rarlı etkinlikleri" konusunda ulaşılan "ara
çözüm" bir mutabakat metniyle açıklanacak.
Hazırlıklan bir süredir devam eden bu met-
nin, Bonn ve Ankara'da bugün aynı anda açık-
lanması bekleniyor.
Dısişleri Bakanlığı Sozcusü Murat Sungar,
AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Her iki
hükümet daha önce aldıklan kararlar doğnıl-
tusunda merkeze alınmalan karariaşnnlan gö-
revlilerin geri dönmtlemle, konunun kapan-
mış oldugu konusunda mutabık kalmışlardır"
dedi.
Dışişleri Bakaniığı yetkililerinden edinilen
bilçiye göre, Türkiye ile Federal Almanya ara-
sında bir süredir devam eden pazarlık sonu-
cunda Ankara, Bonn'a ilettiği "Sekiz diplo-
matınızı geri alın" isteğini değiştirdi. Bu de-
ğişiklikte, Federal Almanya'nın isteğe en ba-
şından beri karşı çıkması ve yapılan muzake-
re sonucunda "MTT adına çaltştıklan" gerek-
çesiyle Türkiye'ye geri dönmesini istenen dip-
lomatlann sayısının 15'ten dörde indirilmesi
etkili oldu. Son duruma göre Türkiye, Fede-
ral Almanya'nın Hamburg ve Stuttgart kent-
lerinde görevli olup haklarında "istihbarat ör-
gütü adına çalıştıklan gerekcesiyle" savcılık
soruşturması bulunan dört diplomatını An-
kara'ya "normal" atamalar çerçevesinde geri
alacak. Buna karşılık, Federal Almanya'nın
Ankara Büyükelçiliği'nde görevli bir diplomat,
"Knrt sorunu" konusunda bir gazeteciye söy-
lediği iddia edilen "Sevr Antlaşması'nın bazı
bükümlerini destekliyoruz" seklindeki sözler
nedeniyle Bonn'a geri dönecek.
Dısişleri Bakanlığı'nın ust düzey bir yetki-
lısi, Alman makamlarıyla "sorunun
büyütulmemesi" konusunda genel bir muta-
bakata varıldığını ve ulaşılan son çözümün
"diplomatik normlara uygun biçimde fonniile
edilecek bir duyunıyla" resmileştirileceğini
kaydetti. Federal Alman kaynaklan ise geli-
nen noktanın "Görevleriyle bağdaşmayan et-
kinliklerde bulunduklan konusunda hiçbir ka-
nıt olmayan sekiz Alman diplomaünın geri çe-
kilmesi istemine kıyasla çok daha kabol
edilebilir" olduğunu dile getiriyorlar. Ancak
Federal Alman Buyükelçiüği'nin "seçkin" dip-
lomatlan arasında sayılan bir görevlinin "Kiirt
sorunu" konusunda kendisine atfedilen söz-
ler nedeniyle geri dönmesi isteğinin Bonn'da
"bazırahatsızlıklar"yarattığı da kaydediliyor.
Milletvekilligi seçimlerinde 34 milletve-
killigi kazanan Ulusal Birlik Partisi ise hü-
kümet kurma çalışmalanna hazırlanıyor.
Meclis, seçim sonuçlarının Resmi Gazete'-
de yayımlanmasından sonraki ilk on gün
içinde toplanarak ant içilecek.
Ulusal Birlik Partisi'nin, geçmiş yıllar-
da, partiye zarar veren uygulamaların gi-
derilmesini sağlamak üzere, "yönetsel bir
harekif'a girişeceği vurgulanıyor. Bu cer-
çevede "Bakanların buyük bir bolnmünün
degiştirilecegi, kabinede yeni ve genç mil-
lervekillerine yer verilecegi" ifade ediliyor.
Milletvekilligi seçimleri sırasında, mil-
letvekili aday lisıelerinin dışında kalan tek
parti genel sekreteri olan Ulusal Birlik Par-
tisi Genel Sekreteri ve tçişleri, Köyişleri ve
Çevre Bakanı Olgun Paşalar da UBP Ge-
nel Sekreterliği'nden aynlacağını açıkladı.
Denktaş
'ihsiUu ile
eylülde
bir araya
gelebüirim'
FATİH M. YILMAZ
KKTC Cumhurbaşkanı Rauf
Denktaş, Ulusal Birlik Partisi'nin
(UBP) genel seçimleri kazanması
ile toplumlararası görüsmeler açı-
sından rahat bir nefes aldı. Denk-
taş, Kıbrıs Rum Kesimi Lideri
Yorgo Vasiliu ile eylul ayında bir
araya gelebileceğini belirtti. Vasi-
liu ise ABD, tngiltere ve AT bün-
yesinde kulis faaliyetlerini yoğun-
laştırarak Denktaş'ı temmuz ayın-
da ma&aya çekmeye çalışıyor.
Denktaş, genel seçimlerde uç
muhalefet partisi tarafından des-
teklenen Demokratik Mücadele
Partisi'nin (DMP) seçimi kazan-
ması durumunda, toplumlararası
görüsmeler konusunda parti yet-
kilileriyle konuşacağını, herhan-
gi bir anlaşma sağlanamazsa re-
feranduma gideceğini belırtmişti.
Genel seçimlerde kurucusu oldu-
ğu UBP'nin "bekJenmedik" başa-
n kazanması, Denktaş'ı buyük öl-
çüde rahatlattı. KKTC Cumhur-
başkam, artık, Kıbrıs sorunu ko-
nusundaki görüşmelerde eskiden
olduğu gibi "tek ofikim" olarak
davranabilecek.
Toplumlararası görüşmelerin
nasıl ve ne şekilde yeniden başla-
yacağı konusunda ise Denktaş, ke-
sin bir tarih vermekten kaçınsa da
eylül ayının kendileri için en uy-
gun zaman olduğunu beliniyor.
Denktaş'a göre Kıbrıs Rum Kesi-
mi, KKTC'nin self-determinasyon
hakkını tanımadan görüşmeler-
den bir sonuç ahnamaz. Ancak
Denktaş, bunun görüşme masası-
na oturmayacağj anlanuna gelme-
diğini, yalnızca Vasiliu'nun istedi-
ği tarihte görüşme zorunluluğun-
da olmadığını kaydediyor. Denk-
taş, Vasiliu'nun istediği tarih olan
temmuz ayının ise kendileri açısın-
dan çeşitli sakmcalan içerdigini
vurguluyor.
KKTC Cumhurbaşkanı Denk-
taş, KKTC'nin varlığmın Rumlar
tarafından kabulünü önceu'kh' ko-
şul olarak görüşme masasına ge-
tirmeyi hedefliyor.
ITALYA'DA YEREL SEÇİMLER
Komünistler ağır yenügiye ugmdıItalya'da önceki gün
yapılan yerel
seçimlerde komünistler
büyük oy kaybına
uğrarken, seçimlerden
kazançlı çıkan
sosyalistleroldu.
NİLGÜN CERRAHOGLU
ROMA — Doğudan gelen rüz-
gâr Batının en büyük komünist
partisi ttalyan komünistlerini de
etkiledi. Berlin Duvarı'mn yıkıl-
dığı kasım ayından beri bir yeni-
leniş ve kimlik arayışı içinde olan
komünistler yerel seçimlerde ağır
bir yenilgiye uğrayarak 1985 yerel
seçimlerine göre 6 puan kaybetti-
ler. Yapılan ilk eğihm saptamala-
nna göre yüzde 24 civannda oy
alan Italyan Komünist Partisi
(İKP), 1987 genel seçimlerine gö-
re de 3.8 puan yitirdi. Geçen yıl
yapılan Avrupa parlamentosu se-
çimlerine göre ise komünistlerin
kaybı 4.5 puan oldu. Mart ayın-
da büyük bir kongreyle yeni bir
sol arayışı içine giren ve belirsiz-
liğindenötUrüLaCosa (Şey) ola-
rak damgalanan Achille Occhel-
lo'nun İKP'si ltalyanlan ikna et-
medi.
Önceki gün yapılan yerel ve be-
lediye seçimlerinde kazançh çıkan
HAFIZ ESAD KARARLI
Zirve, tarafsız
yerde yapılmah
ŞAM (AA) — Suriye Devlet
Başkanı Hafız Esad, Irak'ın baş-
kenti Bağdat'ta yapılması öneri-
len olağanüstü Arap zirvesinin,
"tarüşmasız bir yerdc" duzenlen-
mesini istedi.
Suriyeli bir yetkilinin dün
Şam'da verdiği bilgiye göre Esad,
önceki gece Arap Birliği Genel
Sekreteri Çadli Klibi ile yaptığı
görüşmede, ön görüsmeler yoluy-
la zirvenin gündemi ve yeri konu-
larında tam bir görüş birliği sağ-
lanmazsa, ülkesinin zirveye katıl-
mayacağını söyledi.
Irak, Sovyet Yahudilerinin Is-
rail'e göçü ve Batı'mn kendisine
karşı başlattığını öne sürdüğu
kampanya ile ilgiii konuların ele
alınması amacıyla Bağdat'ta bir
Arap zirvesi toplanması çağnsın-
da bulunmuştu.
22 üyeden oluşan Arap
Birliği'nde bulunan en az 15 ül-
kenin desteğini alan Bağdat öne-
risi, Arap dünyasının "düşman
kardeşleri" Suriye ile Irak arasın-
da yeni bir çekişmeye neden oldu.
Suriye Dısişleri Bakanı Faruk
El Şara da önceki gün Arap Bir-
liği üyesi Ulkelerin dısişleri bakan-
lannın Tunus'ta bir araya gelerek,
zirveyi ele almalarını ve yeni bir
yer saptamalarını önermişti.
Suudi Arabistan, Mısır ve Ür-
dün, bir süredir Hafız Esad ile
Irak Devlet Başkanı Saddam Hü-
seyin'in "arasını bulmaya" çalı-
şıyorlar. Ancak, Esad'ın açıkla-
ması ile bu çabalar sonuçsuz kal-
mış oldu.
Arafat'tan suçlama
FKÖ lideri Yaser Arafat, Arap
liderlerini lsrail'e Sovyetler'den
Yahudi göçünü tartışmak üzere
Bağdat'ta yapılmasını istediği acil
Arap zirvesi davetini cevaplama-
dıklan için eleştirdi.
Irak destekli bir Arap konfe-
ransının açılışında konuşan Ara-
fat, yaklaşık iki aydır Arap zirvesi
için destek sağlamak amacıyla
Arap ülkelerini gezdiğini, ancak
şu ana kadar hiçbir cevap alama-
dığını belirtti.
Yaser Arafat, bazı Arap lider-
lerinin zirveyi bu ay sonunda ya-
pılacak Bush - Gorbaçov zirvesin-
den sonTaya ertelemeyi bile öner-
diklerini kaydetti.
22 Arap Birliği üyesinden en az
15'i daha önce resmi olarak zir-
veyi desteklediklerini açıklamıştı.
"Arap zirvesi için çagn yaptı-
ğında 'hayır' diyen bir Amerikan
gölgesinin variıgını hissettim, fa-
k«t Araplar 'evel' demelitfir" di-
yen Arafat, konuştuğu Araplar-
dan, "Liderleri istemese bile, Fi-
lislin için yüriimelerini" istedi.
BİRDEN FAZLA GÖZLÜĞE
PAYDOS
Her mesafeden NET ve RAHATgörüntü
KUZ OPTİK• Yüksek numara, kalın cam kullananlara İNCE-HAFİF
organik ve natürel camlar.
• Yakın gözlüğü kullananlara VAR(LUX camlar.
• Yansıtmayan (ENTSPİEGELT) kaplamalı, orijinal-kalrteli
ve nitelikli tüm camların en mükemmel uygulamaları
KUZ OPTİK laboratuarında yapılır.
GÜNEŞ GÖZLÜĞÜ VE SAAT ÇEŞİTLERİ
KUZ OPTİK'te.
• Marmara Ünıversitesi ile tüm birimleri mensupları ve
öğrencileri.
• Sigortalılar, Tüm Emekliler (Askeriye dahil)
• 1. Ordu Mensupları
Gözlüklerınız anlaşmaya uygun yapılır.
Aksaray
Nışantaşı
Aksaray
Beyazıt
,i.«> Erenköy
Yetaltı Çarşısı No 119 Tel 589 10 26
Valıkonağı Cad No111 Te! 174 9S94
M Kemaipaşa Cad No 21/3 Tel 523 97 70
Yenıçenler Cad N06I Tel 517 15 43
Bağdal Cad No 311 Tel 358 20 07
tek büyük parti Brttino Craxi'nin
sosyalistleri oldu. tlk tahminlere
göre yüzde 15.5 oramnda oy alan
sosyalistlerin kazana son genel se-
çimlere göre 1.2; son yerel seçinı-
leregöre ise 2.2 puan oldu. Bu ge-
lişme İtalyan solundaki güçlerin
yeniden dengelenmesi olarak yo-
rumlandı. Sosyalistler ve komü-
nistler arasında, komünistler lehi-
ne olan 17 puanlık fark böylece
9 puana indi. Craxi'nin ttalyan so-
lunun liderliğirii üstlenmek yolun-
daki atılımları güç kazanmış ol-
du. Bu seçimlerde Italya'nınhâkim
siyasi gücü Hıristiyan Demokrat-
lann da 1.6 puanlık oy yitirmesi-
ne yol açan gelişme İtalyan siyasi
panoramasında bir bomba gibi
patlayan "Lombardiya BlrHgi'' ol-
du. Merkezi Milano'da olan
"Lombardiya Ugi", bu kentte
oyların yuzde 20'sini alarak ken-
tin, Hıristiyan demokratlardan
sonra 2. partisi oldu. "İtalyan
Federasyonu" isteyen Lombardi-
ya Birliği kuzeyde buyük partile-
rin oyunu alarak ulusal düzeyde
de (oyların yüzde 5'iyle) ülkenin
dördüncü buyük partisi konumu-
na girdi. Milano'da yerel hükü-
metin kurulması için vazgeçilmez
bir hakeme dönüşen Lombardiya
Ligi, Fransa'daki "Le Pen'ci-
liğin" bir yerel yansımasmı andı-
rıyor. Kuzey-güney ırkçılığı ve ya-
bancı düşmanlığı ile beslenen
Lombardiya Ligi, aynı zamanda
Roma merkezi hükümetine karşı
duyulan antipatiyi dile getiriyor.
ttalya'nın kuçük partiier arasın-
da dağılan oylarını büsbütün bö-
len ve "hnkümet edilebUiriik" so-
rununu büsbütün guçlestiren dün-
kü seçim sonuçları, genel bir pro-
testo oyu olarak kabul ediliyor.
Ortalama ömrü 11 ay süren hükü-
metlere, siyasi yapının aşınmışh-
ğına, mevcut seçim sistemine, ye-
tersiz altyapıya, eskiyen siyasi sı-
nıfa karşı verilen bir "protesto
oyu" olarak yorumlanan seçim
sonuçları aynı zamanda Roma bü-
rokrasisine, etkin olmayan siyasi
yönetime yapılan bir başkaldırı
olarak değerlendiriliyor.
DUNYADA BUGÜN
ALİSİRMEN
Aliağa Olayı
izmir'de Aliağa'da yapımı planlanan termik santraldan vazge-
çilmesi haberi, hele hele Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fah-
rettin Kurt'un projeden vazgeçılmesinde, Danıştay'ın verdiği yü-
rütmeyı durdurma kararının yanı sıra. çevrecılerin baskısının da
rol oynadığını belirtmesı ilk bakışta çok sevınilecek birçok nok-
tayı içeren gelişmelerdır.
Her şeyden önce, doğası hızla ve gelişmiş ülkelerle kıyaslan-
dığında sanayileşmesinın vardığı düzeyin bile üstünde bir ivme
ile kirlenen ülkemizde, ilk kez çevre sorunu konusunda taban-
dan başlayıp iktidarda noktalanan bir uyanışın oluşması sevin-
dirıcidir.
Ayrıca, zaman zaman tepkisizliğinden yakınılan toplumumu-
zun çağdaş bir sorunda, çağdaş bir bilinci çağdaş yöntemlerle
yaşama geçirip sonuç alması da hem çevre hem demokrasi açn
sından umut vericidir.
Bunlara ek olarak, artık oy umudunu yitirmiş ve bir anlamda
demokrasilenn temelı olan siyasal sorumluluğundan yoksun kal-
mış olan ve her vesıle ile bu niteliğini ortaya koyan bir iktidarın,
ilk kez halktan gelen tepki karşısında bu tür bir duyarlıhk gös-
termesı de hem şaşkınlık hem sevinç yaratan bir olgu olarak al-
gılanabilır
Yine sevındirici bir olay da muhalefetin ve bu arada Danış-
tay'a başvurusu çok etkili olmuş görünen, eski SHP'li şu anda
bağımsız izmir Milletvekili Kemal Anadol'un ve SHP'li çevre be-
lediyelerin, yöre halkının sorunlan konusunda açık ve somut öne-
riler, çözümler üretmede başarı gostermiş olmalandır.
Tüm bu olaylar alt alta sıralandıklarında, hem çevre hem de
demokrasi adına sevınilecek bir gelişmeyte karşı karşı olduğu-
muz söylenebilir
Ne yazık ki bu sevındirici görüntünün bir de arka yüzü var.
Her şeyden önce, Japon EPDC ile görüsmeler sürmektedir
ve öyle anlaşılıyor ki termik santralın başka bir bölgede de olsa
yapımı sürecektir. Zaten Bakan Kurtda "Türkiye'nin uzun vade-
de enerji ihtiyacını karşılamada nükleer, doğalgaz ve ithal kö-
müre dayalı termik santrallara ihtiyaç olduğunu" söylemektedir
Türkiye'nin enerji açığı olduğu, bırakın gelişmiş Batı Avrupa
ülkelerini, bugün ekonomisı sorunlar içinde görünen Doğu Av-
rupa ülkeierıyle karşılaştırıldığında dahi enerji tüketımınde oJduk-
ça geride kaldığı, ekonomik kalkınmanın sınai gelişmenin teme-
linde ise enerji kullanımının yattığı yadsınamaz bir gerçektir
Bu durumda Türkiye'nin enerji üretimini arttırması zorunludur.
İçinde bulunduğumuz ekonomik düzey ve sıstem ile ülkeye
egemen olan düşünce yapısının yanı sıra gelişmişlerle olan iliş-
kilerimızden oluşan karmaşık nedenler yumağı ise enerjı açığı-
mızı "temiz" ve "yumuşak" enerji ile kapatma yollarına yönel-
memızi engellemektedir
Modası geçmiş ve kirli teknolojinin, gelişmişlerden azgeliş-
mışlere doğru kayması da son yıllarda tanık olduğumuz olgu-
lardan bırı olarak duruyor karşımızda. Azgelişmişlerin, yüksek
düzeydeki nüfus artışının da ağırlaştırdığı ekonomik zortuklarıyla,
ışsızlik sorunu, çevre gibi dargörüşlü kafalara çok uzun erimli
görünen ve ' Allah kerim" yöntemine bırakılan sorunların, işsiz-
lik gibi kapıyı kırarcasına zorlamakta olan sorunlar karşısında
ikinci plana ıtilmesine, günü gününe çözümlerin ön plana çık-
masına neden oluyor.
Ne yazık ki. Türkiye'deki genel eğilim de büdur ve tek Gen-
celli santralı olayı bu gerçeği değiştirecek bir yönelişin başlan-
gıcı olarak kabul edilemez
Nıtekim, Gökova Turkevteri'ndekı termik santralın yapımının
sürmekte oluşu da konu çevresinde bütüncü bir görüşün olu-
şamadığını doğrulayan bir olgudur.
Ote yandan, yasa gücünde karamameleri bile parlamentodan
geçirme gereğini duymayan, ülkeyi fontar denen ve Meclis ile
yargı denetimi dışında tutulan kamu gelirleriyle yönetmek gibi
çağdaş demokrasi yandaşı kafaların degil kabul etmeleri, anla-
malarına bile olanak bulunmayan bir yöntemi benimsemış olan
ANAP iktidarının, birden yargıya ve halkoyuna büyük saygı gös-
terir bir yöne dönmüş olduklarına inanmak güçtür. Bu konuda
olumtu btr düşünceye trlaşabilme'k için daha başka olumlu ör-
neklere gereksinim olduğu açıktır.
"Kamucyunun çoğunluğu tarafmdan istenmedikleri halde, do-
rukta ya da doruğun eteklerindeki yerlerinı inatla koruyarak, si-
yasi sorumluluğunu yıtirmışlik durumlarını sürdürenleri Aliağa
1
da gerçeğin, çevre bilincinin, demokrasi gereğinin çizgisine so-
kan etkenler, acaba gerçek bir uyanış mı raslantı mı yoksa ne-
denıni daha sonraki gelişmelerle kavrayabileceğimiz bir başka
olay mı" sorusunu sormak, herhalde kötümserlıkten çok sütten
ağzı yanmışların ihtiyatlılığı veya daha da ötesinde gerçekçilik
olarak yorumlanabilir.
Ama ne olursa olsun, iyimserlik yaratan bir olgunun altını çi-
zerek küçük de olsa gelecek için ışıldayan umudumuzu yinele-
yelim.
Toplum, evrensel boyutlu yerel bir sorunda, yöresel planda
olduğu kadar ulusal çapta, tüm kurum ve özellikle, somut öne-
rileri ve yöntemleriyle, çoğu zaman bu beceriyi gösterememiş
muhalefetinin de katkısıyla, çevre gibi yaşamsal ve çağdaş bir
sorunun bilincine varırken demokratik eyleminin değerini de kav-
ramıştır.
Depolitızasyonu uğruna nice çaba harcanmış, acılar yaratıl-
mış, canlara kıyılmış bir toplumun kısa sürede bu cendereyi kır-
maya başladığını gösteren bu gelişme tüm olumsuz koşullara
karşın, hiç de küçümsenecek bir olay değildir.
HATICE YENTUR
ıle
TEMEL AKSOY
nişanlandılar
Mutluluklar dilenz
CUMHURİYET ÇALIŞAIMLARI
KAMUOYUNA
UlVemiz pazanna tamamen hakim olan tekeller
kâr oranlarını artırmak için çeşitli yollara başvuruyodar Bunlar-
dan btri ucuz fşgucu ile uretilen ve maliyeti hayli duşuk olan ürun-
leri, tekel olmanın avantajlanyla fahiş fiyatlarla pazarlamak ve aşı-
rı kârlar sağlamaktır Bazen bu öyle bir hal almaktadır ki, halkla
adeta alay edilmektedir
Son günlerde kamuoyunda yankılanan ve belli tepkilerin geliş-
mesine neden olan COCA COLA ve PEPSİ COLA mamullerine ya-
pılan % 100luk zam bunun tipik bir örneğidir. Belli bir tüketici
alışkanlığı oluşturan meşrubat tekelleri. bu alışkanlığın sureceğinden
hareketle, fahiş zamlara yöneldiler. Sıradan bir zam yapma olayı-
nın ötesinde, "nasıl olsa halk yine altp içecek" anlayışınm urunu olarak
gundeme getirilen bu zamlar. daha fazla kâr için insanımızı adeta
aşağılayan bir yaklaşımın da urunudur Gösterifen tepki bunun
açık ifadesidir
Çeşitli bakkal dernekleri ve satıcı kuruluşların son günlerde ge-
liştırdikleri boykot kampanyası bu anlamda olumludur ve destek-
lenmelidlr. Zamlara. somuruye. keyfryete karşı çıkma anlamında
onem taşıyan bu tutum, ülkemizde insanların süru yerine konula-
mayacağını gostermesi bakımından onurlu ve namuslu her insa-
na ornek olmalıdır
Bizler, yabancı sermayeli COCA COLA ve PEPSİ COLA'nın fa-
hiş fiyatlı mallarına karşı surdurulen boykotun desteklenmesi ge-
rektiğineinanıyor, herkesi bu boykota katılmaya çağırıyoruz.
Yoksulluktan, somuru ve zamıardan kurtuluşun yolu BAĞIM-
SIZ. DEMOKRATİK ve SOSYALİST TURKİYEyi yaratmaktıı!
Y.ÇÖZÜM DERGİSİ, DEVRİMCİ GENÇLİK DERGİSİ, TA-
YAO'lılar, DEMKADIıfar, HAKAD'lılar, EMEKAD'lılar, BİKADIı-
lar, SULKADIılar, GOPKAD'lılar, AKADIrlar, GÜLKADMIar,
ÇİHKAO'lılar, BAHKAO'lılar, ÜM-DER liler, KKDDTller, KAR-
DERIIIer, GEYAD lılar, İŞPOR-DER'lller, SKDD'lller, BEYKA0'-
hlar, EKAD'lılar, ZEYJİNBURNU HALKEVİ'liler, DEMOKRASİ
MÜCAOELEŞİNOE MÜHENDİS-MİMARLAR adına Ali ŞENIŞIK,
DEMOKRASİ MÜCADELESİNDE AVUKATLAR adına Bedl YA-
RAYICI, DEMOKRASİ MÜCADELESİNDE KAMU ÇALIŞANLARI
adına Şükran ÖGEYİK, DEMOKRASİ MÜCADELESİNDE HEM-
ŞİRELER adına Menekşe MERAL, DEMOKRASİ MÜCADELE-
SİNDE SANATÇILAR adına Efkan ŞEŞEN