Katalog

23 MA YIS 1990 KÜLTÜR-SANAT CUMHURİYET/5 GottesthaPdan 3 sergi • Kiiltür Servisi — Avusturyalı ressam ve heykeltıraş Hilmar Fister Gottesthal, suluboya çalışmalanndan oluşan yapıtlannı 13-28 Haziran 1990 tarihleri arasında Bodrum Serçe Limam'nda "11. Yüzyıl Gemi Kalıntılan" başhğıyla sergileyecek. "Efes"i konu alan suluboya tablolannı 13-28 Eylül 1990 tarihleri arasında Efes Yanlı Belgeler Galerisi'nde sergileyecek olan Gottesthal, 2-16 Ekim 1990 tarihleri arasında Antalya Müzesi Sergi Salonu'nda açılacak karma sergide ise yağlıboya tablolannı ve heykellerini sergileyeek. Max Wall öldti • LONDRA (AP) — Ünlü İngiliz müzikal yıldızı Max Wall (82) dün Londra'da öldü. Özellikle 1930 ve 1940'h yı1larda Broadway ve İngiltere'de tanınmış müzikallerde aldığı rollerle üne kavuşan ve Samuel Beckett oyunlarında gösterdiği başanyla tanınan komedyen yıldız, Londra'da bir lokantada yemek yerken aniden yere düşerek öldü. Wall, müzikal oyunlann yanı sıra çok sayıda fılmde de rol almıştı. Uluslararası fotograf yans.ması • Költür Servisi — Türkiye, "1990'da Malezya'yı Gezin" konulu uluslararası fotoğraf yarışmasına katılıyor. Kodak tarafından düzenlenen Malezya'yı fotoğraf yarışması aracılığıyla tanıtmak amacını taşıyan ve 29 Ağustos - 4 Eylül 1990 tarihleri arasında başkent Kuala Lumpur'da yapılacak yanşraaya katılmak üzere Türkiye elemesi düzenlendi. 22 hazirana kadar sürecek olan Türkiye elemelerinin Seçici Kurulu Sami Güner, Sabit Kalfagil, İbrahim Akyürek, Nevzat Çakır ve Fatih Orbay'dan oluşuyor. Profesyonel ve amatör fotoğrafçılara açık olan yarışmaya, ülkemizde turizm konusunda çekilmiş bir ya da birden çok, siyah-beyaz veya renkli fotoğraf gönderilebilecek. Yapıtların daha önce hiçbir yerde yayımlanmamış ve sergilenmemiş olmalan, Kodak filmiyle çekilmiş, Kodak kâğıdına basılmış ve orijinal baskı olmaları gerekiyor. Seçilecek yapıt ve yarışmacı Malezya'daki finale katılmaya hak kazanacak. Finali kazanan fotoğrafçı 1500 dolar (yaklaşık 4 milyon lira) para odülünün yanı sıra, fotoğraf makinesi, film ve katılım sertifikası gibi armağanlar kazanacak. Yarışmaya katılma formu, Kodak firmasının Büyükdere Cad. 80 Akabe Ticaret Merkezi Kat 6 Gayrettepe İstanbul'daki adresinden temin edilebilecek. Basın Müzesi etkinlikleri • Kiiltür Servisi — "Müzeler Haftası" nedeniyle Basın Müzesi kültür etkinlikleri programmda, konferans, panel, sergi ve şiir okuma matineleri gerçekleştirilecek. 24 Mayıs 1990 tarihinde saat 14.00'te başlayacak olan "Çağdaş Müzecilikte Basın Müzesi'nin Yeri" konulu konferansı Erdem Yücel yönetecek. Basın Yayın Yüksek Okulu Mezunlar Derneği'nin "Gazetecilik Eğitimi ve Sorunlan" konuhı .paneli, 25 Mayıs 1990 tarihinde 14.00-17.00 saatleri arasında Konferans Salonu'nda yapılacak. Dr. Hıfzı Topuz'un yöneteceği panele konuşmacı olarak Prof. Dr. Niyazi Öktem, Nezih Detnirkent, Haluk Şahin, Altan Deler, Engin Şenyurt ve Orhan Erinç katılacak. Basın Müzesi kurs öğrencilerinin resim, gravür ve minyatür sergısi, 4-26 Haziran 1990 tarihleri arasında Sergi Salonu'nda izlenebilecek. İHD'den ödül ve şenlik • Kiiltür Servisi — tnsan Hakları Derneği, Istanbul Şubesi Çocuk Komisyonu'nun "Çocuk Hakları Sözleşmesi"nin imzalanması nedeniyle başlattığı kampanya etkinliklerinden "çocuk hakları" konulu şiir, masal/öykü, resim ödülleri yarışması sonuçlandı. 3 Haziran 1990 Pazar günü yarışmaya katılan tüm çocuklann çağrılı olduğu geleneksel uçurtma şenliğinde düzenlenecek bir törenle sonuçlar açıklanacak ve ödüller, kazanan çocuklara verilecek. Ödül seçici kurulu şu üyelerden oluşuyor. Şiir: Erdal Alova, Süreyya Berfe, Cevat Çapan, Mehmet Çetin, Refık Durbaş, Rıfat Ilgaz, Sennur Sezer. Masal/öykü: Ferit Aycı, Feride Çiçekoğlu, Yılmaz Elmas, Fatih Erdoğan, Işıl Özgentürk, Adnan özyalçıner, Elvan Pektaş. Resim: Kezban Batıbeki, Cengiz Bektaş, Ezgi Komet, Ayşegül îzler, Mithat Şen, Su Yücel. Avrupa resim ödtilti • Kültür Servisi — Belçika Ostande şehri, 14. Uluslararası Avrupa Resim Ödülü 1990 Yarışması düzenlendi. 1 Eylül 1945 ile 1 Eylül 1968 arası doğumluları kapsayan yarışmada birincilik ödülü: 400 bin Belçika Frangı (yaklaşık 30 milyon lira), ikincilik ödülü: 100 bin Belçika Frangı (yaklaşık 7.5 milyon lira), üçüncülük ödülü: 50 bin Belçika Frangı (yaklaşık 3 milyon yedi yüz elli bin lira) olarak belirlendi. Katılacak yapıtların en geç 30 Haziran 1990 tarihine kadar Ostande şehrine gönderilmesinin gerektiği yarışma sonunda seçilen resimler, 9 Eylül-7 Ekim 1990 tarihleri arasında Casino-Kursaal'de sergilenecek. Yapıtları derece alanların bir gece Ostande şehrinde konuk edilecekleri yarışma hakkında aynntılı bilgi, Plastik Sanatlar Derneği'nden (Resim Heykel Müzesi - Beşiktaş) edinilebilecek. Oünyanın En Geniş Profil Üretim Programı Şimdi Türkiye'de Stoktan Teslim Stok Lıstesı Kesıt Boyutlar (mm) J_ IPE Profıller 400,450,500A I HEB, IPB Profıller 120,140,160,180,200 Kreyn Rayları A55, A75 Boylar. 12metre Kalite DIN 17100 St 37-2 Sertıfıka DIN 50049/2.2 KORİMPEKS Prof Mazhar Oktel Sok 3, Kazaz Işhanı Kat 3, Şişli, İSTANBULTel. 1-131 3442 Fax 1-133 0227 MÜZİK FİIİZALİ VitalMargulis, Joachim Kuntsch, Ender Sakpınar ve MehveşEmeç Istanbııl'da konserlî günlerİstanbul'da geçen hafta müzik açısından yoğun geçti. Vital Margulis'in piyano resitalini, Joachim Kuntsch'un Kurt Weill konseri izledi. Ender Sakpınar'ın yönettiği İDSO'nun solisti Mehveş Emeç'ti. Konservatuvar orkestrası da bir Gençlik Konseri verdi. Dokuz ayın çarşambası hep mayıs ayına rastlıyor İstanbul'da. Festivalin biri bitip öteki başlar- ken, gençlik günleri tüm hızıyla sürerken, okullann yıl sonu etkin- likleri, sezonun sonuna gelindığıni aniden fark edenlerin telaşıyla son anda düzenlenen konserler der- ken, sayısı zaten beş aşağı on yu- karı 3000'i geçmeyen konser izle- yicisi ile tıyatro, film ve festival rnüdavimleri durmadan dönen bir dönmedolaba binmişlercesine bir etkinlikten ötekine koşturup du- ruyorlar. 13 mayıs pazartesi akşamı Ce- mal Reşit Rev Konser Salonu'nda bir piyano resitali veren Vital Margulis yılın sürpriziydi hiç kuş- kusuz. Has müzisyenlerin tanıdı- ğı ve hayranlıklarını her fırsatta açıkladıkları önemli bir pedagog- du Margulis. Scriabin'in eserleri- ni çaldığı birkaç plağı elden ele dolaşıyordu gerçı, ama bu plaklar Deutsche Graramophone, EMI yahut Phillips markalı olmadıkla- rı bir yana hiç ama hiç duyulma- mış firmalann üninleriydi. Müzik sosyetesinin her tür dedikodu ve faaliyetine yer veren saygın müzik dergilerinde bu plaklardan pek söz edilmiyordu üstelik. Kısacası, Scriabin geleneğini sürdürdüğü kapalı bir çevrede Margulis'in mü- zik "busness" dünyasında esamisi okunmuyordu. Sürprizin böylesi nerede göriil- İDSO VE GENÇLİK KONSERLERİ — Piyanist Mehveş Emeç, İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası eş- liginde Chopin'in 1 N'olu Konçertosu'nu yonımladı. Devlet Konservatuvan Ögrenci Orkestrası'nın Gençlik Konseri'nde ise Bulgaristan doğumlu Özcan Llucan, Brnch'un Keman Konçertosu'nun son bölumünü seslendirdi. (Folograflar: Behzal Şahin-Araınis Kalay) müştü acaba? Margulis, Richter ve bazı bakımlardan Horowitz ayannda bir renk, tuşe ve derin- lik ustasıydı. Programında yer alan eserler de popüler piyanist- lerin konser repertuarlarına al- maktan çekinecekleri derinlikte, ancak gösterişsiz eserlerden olu- şuyordu. Bach'ın do diyez minör Prelude ve Fuge"unden başlayarak müzik mabedinin duvarlannı taş üstüne taş koyarak inşa etmeye başladı Margulis. Schumann'ın çılgm "Kreisleriana"sından sonra sıra akıllara durgunluk veren Scri- abin sonat ve etüdlere geldi. Piya- nist "bis" parçası olarak seçtiği Debussy'nin "Sulara Gömülmüş Katedral"ini seslendirirken, resi- tal boyunca inşa ettiği mabedin çanları sulann dibinde tınlamak- taydı. Suyun berraklığını, cam gö- beği rengini görur gibi oluyor, çan seslerinin suda gitgide buyuyen Vuvarlaklar çizdiğini duyuyordu- nuz. lstanbul'dan böylece Vital Margulis adında bir biiyük adam geçti, şansı olanlar onu dinleme fırsatım değerlendirdiler. 16 mayısta Kurt VVeill'ın 90. do- ğum yılı dola>isıyla aynı salonda düzenlenen konserin solisti Ham- burglu Joachim Kuntsch ile piya- nisti Hed»ig Florey, Kurt Weill ile Bertolt Brecht ortaklığının en ta- nınmış ürünlerinden "Üç Kuruş- luk Opera", "Muthı Son" (Happy End), "Berlin Requiem"i ve "Kii- çtik Mahagonny"den örnekler yo- rumladılar. Kuntsch, söze dayalı "angaje" şarkı söyleme geleneği- nin güzel bir örneğini sundu me- raklılara o gece Meraklüar arasın- da Eskişehir Anadolu Üniversite- si'nden bir geceligine gelen öğren- ciler de vardı. 18-19 mayıs olağan senfonik or- kestra konserlerinin şefi Ender Sakpınar, solist ise piyanist Meh- veş Emeç'ti. Programda \Veber1 in "Freischütz" operası uvertürü, Cbopin'in op. 11, No: 1 Mi Minor Piyano Konçertosu ve Edward Grieg'in "PBer Gynt" Suiti yer alı- yordu. Programın ilk eseri olan Carl Maria von VVeber'in "Der Freis- chütz" uverturunde çoktandır ilk kez tüm orkestra çalgılarımn do- ğal ses renklerinin uyumlu biçim- de birbirleriyle kaynaştıklarına dikkat ettim. Korno dörtlusünün koral nitelikteki sololarının tını- sının klarnetle eşleşerek ayn bir renk bileşimi içinde tınlamasının güzelliğı, orkestramızın güçlü yay- lılarıyla bir araya gelince insaııı birtakım başka güzellikler umma- ya davet ediyordu. Oysa Weber'den sonra yorum- lanan Chopin'in Op. 11, No: 1 Mi Minör Piyano Konçertosu'nun eş- liğinde biraz onceki birinci sınıf orkestra gitmiş, yerine ürkek, si- lik ve belkemiksiz bir orkestra gel- mişti. Chopin'in konçerto orkest- rasyonlarının pek de başarılı ol- madığı öteden beri bilinir gerçi, ama üstat herhalde bu kadar da beceriksiz değildi. Piyanist Mehveş Emeç, başın- dan geçen buyuk acıya, "En bii- yuk dostum, en büyük desteğim" diye andığı babasının kaybına rağ- men kendini bırakmamış ve baba- sının çok sevdiği bu işi yapmaya azimle, sebatla ve disiplinle devam etmişti. Tertemiz, yumuşak ve akademik bir piyanist Mehveş. Uzun yollar kat etti, her adımda ileriye gitti, zorlukları aştı, olguıı- luk kazandı. Şimdi artık biraz da "baharat" gerekiyor yorumlarına. 19 mayıs cumartesi akşamı İs- tanbul Üniversitesi Devlet Konser- vatuvarı Öğrenci Orkestrası, Ce- mal Reşit Rey Konser Salonu'nda bir gençlik konseri verdi. Orkest- rayı, öğretmenleri şef Erol Enlinç yönetiyordu. Franz Scbubert'in 8 numaralı "Bilmcmiş" Senfonisi- ni ve Mozart'ın KV425 Do Majör "Linz" Senfonisi'ni değme profes- yonel orkestralara taş çıkartacak nitelikte yorumladı öğrenciler. Programda iki solist vardı. Piya- nist Eser Bilgeman, Beethoven'in Do Major 1. Piyano Konçertosu'- nun binnci bolümunü çaJdı. Biraz heyecanlıydı Eser, ama orkestrayla ilk denemesinden alnımn akıyla çıktı düzlüğe. Max Bnıch'un Op. 26 Sol Mi- nor Keman Konçertosu'nun son bölümunu çalan 1973 Bulgaristan doğumlu Özcan Ulucan'da ise so- list materyali, .solist kumaşı he- men fark ediliyordu. Öğrenci orkestralanmızm, öğ- renci solistlerimizin sayılannm her geçen gün artması ve bu çalışma- ların yurt yüze>'ine yayılması di- leğimiz. Seçkin, Dortmund'a şef oldu Federal Almanya'nın çeşitli şehir operalarında orkestra şefliği yapan Nezih Seçkin, Dortmund Devlet Operası Şefliği'ne getirildi. Kültür Servisi — 1978 yılın- dan bu yana Federal Almanya- nın Lüneburg, Koblenz ve Hil- deshein şehir operalarında or- kestra şefliği yapmakta olan Ne- zih Seçkin, Ruhr bölgesinin en- düstri merkezlerinden Dort- mund kentinin Devlet Operası Orkestra Şefliği'ne getirildi. Dortmund Devlet Opera Or- kestrası, seksen kişilik kadrosuy- la Federal Almanya'nın saygın toplulukları arasında sayılıyor. Dortmund Devlet Opera Or- kestrası Şefliği'ne getirilen Ne- zih Seçkin, 1988-89 mevsiminde Polonyalı ve Macar opera sanat- çılarının Almanya'daki turnele- rinde orkestralann yönetiraini de üstlenmişti. 1956 Bandırma doğumlu olan Nezih Seçkin, 1973 yılında An- kara Devlet Konservatuvarı Pi- yano Yüksek Bölumü'nü bitir- dikte sonra öğrenimini 1977 yı- lında Viyana Muzik Akademisi Piyano ve Orkestra Şefliği bö- lümlerinde tamamladı. Sokak Şarkılam Yeni Türkü'de üfleme çalgıları çalan Kerim Fersan "Sokak Şarkılan" programıyla ilk resitalini verecek. 'Kültür Servisi — Uzun bir sü- re Yeni Tiirku topluluğunda uf- leme çalgıları çalan Kerim Fer- san, bu kez kendi çalışmalarıy- la sahneye dönüyor. İlk kez 7 Haziran 1990 günü saat 13.00'te Sarıyer Mehmet Akif Ersoy Parkı'nda "Sokak Şarkılan" programıyla ilk resi- talini verecek olan Kerim Fersan, ayrıca 9 Haziran 1990 tarihinde Hisarüstu Parkı'nda saat 19.00'da bir resital daha gerçek- leştirecek. Kerim Fersan'ın "Sokak Şarkılan" resitalinde dünyanjn çeşitli ülkelerinden halk şarkıla- rının yanı sıra, Cüneyt Ayral'ın "İstanbul Şarkılan" adlı kita- bından Fersan'ın yapmış olduğu yeni besteler de ilk kez yer ala- cak. Ankara Devlet Operası Orkestrası, korosu ve sollstleri seslendirdi Mevlana veYunus,Aya lıiııi'de Hikmet Şimşek'in yönettiği Ankara Devlet Operası Orkestrası ve Korosu, Polonyalı besteci Szymanovvski'nin "Mevlana" senfonisini ve Adnan Saygun'un "Yunus Emre" Oratoryusu'nu Aya İrini'de seslendirdi. 17 Mayıs 1990 akşamı Aya Iri- ni Kilisesi'nin Kültür Bakanlığı ta- rafından konser salonu olarak du- zenlenmesi dolayısıyla yapüan açı- lış konserine "700. Yılında Mev- lana ve Yunus Emre'yi Müzikle Kucaklaşhrma Konseri" adını ver- mişti şef'Hikmet Şimşek. Ankara Devlet Opera ve Balesi Orkestrası, korosu ve solistleri ta- rafından yorumlanan eserlerin il- ki Karol Szymanowski'nin (1882- 1937 "Mevlana" Senfonisi idi. Konserin ikinci yarısında koro, or- kestra ve solistler, Adnan Saygun un "Yunos Emre" Oratoryosu'nun Koral (No: 5) ve Final (No: 12) bo- lümlerini yorumladılar. Aya İrini Kilisesi'nin konser sa- lonu olarak düzenlenmesi konu- sunda herhangi bir göruş bildir- mek durumunda değilim şu asa- mada. Kilise zaten konser salonu olarak kullamlmakta ve İstanbul Festivali'nin en çekici mekânlann- dan biri olma Ozelliğini sürdür- mekteydi. Tek mahzuru, son iki yıldır gittikçe çoğaltılan iskemle sayısı yüzünden insanların balık istifi oturtulmalarıydı. Ancak şimdiki uygulama en doğru, en uygun çözüm mü bilemeyeceğim. Mutlaka iki ucun ortasında, bu ta- rihi mekâna, bu Bizans kilisesine daha uygun bir çözüm olmalıydı. Kilisenin yüzlerce yıllık taş zemi- ninin demir, ahşap, halı gibi mal- zemelerle kaplanması, zeminin basamaklarla yükseltilmesi belki konser dinleyicisine görece bir ra- hathk sağlayacaktır, ama Aya İri- ni, Aya İrini olmaktan çıkmış ar- tık. Belki de kendi geleneğimizin bir parçası saymıyoruz Aya İrini1 yi. Belki de bunca yüzyıldır hâiâ ona yabancıyız, kimbih'r. Kultur Bakanı Sayın Namık Ke- mal Zeybek, Aya İrini'yi konser salonu oiarak yeniden açarken uzun bir konuşma yaptı ve Fatih Sultan Mehmet ile Hıristiyan olan üvey anası Sırp Prensesi Mara'dan ve Fatih'in analığını mutlu etmek için Aya İrini'yi işleyen bir kilise AYA İRİNİ KONSER SALONU — Kültür Bakanı Namık Keraal Zevbek, Aya İrini'yi konser salonu olarak yeniden açarken bir konuşma yaptı. (Fotoğraf: l'vgar Gürkan) olarak korumasından dem vurdu. Fatih'in hogörüsünden yola çıka- rak Türkün geleneksel hoşgörüsu- ne değindi ve Mevlana ile Yunus Emre'yi anlatarak dinleyicileri epey aydınlattı ve konser başladı. Szymanovvski'nin op. 27, 3. Senfonisi tek bolümlü, orkestra, erkek korosu ve tenor solo için bestelenmiş bir eserdir ve koro ile tenor solonun metni Mevlana Ce- lalettin Rurai'den alınmıştır. Çocuk yaşta geçirdiği bir kaza sonucu bacağı sakatlanan Karol Szy-manovvski kardeşleriyle birlik- şam, yalnızlığa yoldaş edilen ve merak sarılan kitaplar Szyma- novvski'yi bir yandan besteciliğe, öte yandan da edebiyata yönelt- mişti. Genç yaşta Doğu felsefele- ri ve mistisizmine ilgi duymuş, 1910'da "Hafız'ın Aşk Şarkılan" adlı altı parçahk şarkı demetini, 1914'te sekiz şarkılık ikinci demeti, 1915-16'da "Mevlana" Senfonisi'ni bestelemişti Szymanovvski. 1917 Sovyet Devrimi sırasında aile, tüm varlığının talan edilme- sine tanık oldu. Szymanovvski, ön- ce Elizavvetgrad'a sığındı ve tüm Ankara Devlet Opera ve Balesi Orkestra ve Korosu her iki eseri de başanyla yorumladı. Ancak Yunus Emre Oratoryosu'nda koro çok parlak ve net iken solistler hemen hemen hiç duyulmuyordu. te okula gidemedi ve eğitiminin tümunü evde özel olarak yaptı. Annesi ve kardeşlerı tarafından ta- pılacak kadar çok sevilen Szyma- novvski yine de yalnız bir gençlik yaşamış, yaşıtlanyla birlikte olma şansına, gençlik deliliklen yapma lüksüne hiç sahip olamamıştı. Po- lony'a asıllı asil bir ailenın çocu- ğuydu Szymanovvski, Ukrayna'da •geniş toprakları vardı. Babası ve annesi muzik âşığıydılar. Ukray- na'daki malikânelerine zamanın en unlü muzisyenleri gelip müzik yaparlardı. Müzikle iç içe bir ya- zorluklara rağmen Doğu felsefe- sine duyduğu ilgiyi yansıtan eser- ler yaratmaya ara vermedi. Ben- galli şair Rabindranath Tagore'un şürleri üzerine dört sarkı yazdı bu dönemde. 1920'de Polonya'ya geçmeyi ba- şaran besteci nin yaşamında Po- lonyalı kimliğini yeniden kazan- mak çok önemliydi. Doğu felse- felerini bir kenara bırakıp kendi ulusal kimliğini araştırmaya ko- yuldu. VVagner. Scriabin, Clıopin, Debûssy, hatta Bartok etkilerini yaşadı. Bugünierde Polonya'nın "son romantigi" deniyor Szyma- novvski'ye ve şu sıralarda Londra 1 da Szymanovvski'nin 'yeniden do- ğuş'u yaşanıyor. 1937'de 54 yaşuı- da tuberkülozdan ölen besteci için Londra'daki South Bank Sanat Merkezi mart ayı içersinde "Geri Dönüş" konserleri ve sergiler dü- zenledı. 196O'lı yıllarda yaşanan Mahler'i "geri getinne" operas- yoalarının kazandığı başarıdan cesaretlenen Szymanovvski hava- rileri bakalırn bu çabalarının se- meresini görecekler mi? Gelelim konserin yorumuna. Ankara Devlet Opera ve Balesi Orkestra ve Korosu her iki eseri de başanyla yorumladı. Szymanovvs- ki'nin senfbnisinde tenör solit Ya- vnz Öztürk gerek ses rengi ve ka- h'tesi, gerek sesini dinleyiciye taşı- yabilmesi açısından olumlu puan- lar ahyordu. Ancak "Yunus Emre" Oratoryosu'nda koro çok parlak ve net iken solistler hemen hemen hiç duyulmuyor, orkestra tarafından tümuyle olmasa da kıs- men örtülüyordu sesleri. Şef Hikmet Şimşek ilginç, ilginç olduğu kadar da karmaşık bir or- ganizasyonu gerçekleştirerek Szymanovvski ile Saygun'u Aya İrini'de bir araya getirdiler. Her iki bestecinin eserleri için biçilmiş kaftan olan bu güzel mekânın da- ha nice korolu konserler için kul- lanılması dileğiyle. DÜNYANIN EN YARATICI FlRÇASI 1793'tenberi TURKIYE'de Genel Distribûtörü EsMo BÜRO ARAÇ1ARI VE TERSİM MALZEMEURİ TİCA.Ş. Tihlaka'e Cjd Pre\uavans Han No 20/22 kal-2 Oda 2IM-2O6 İSTANBUL Td: 512 68 51 520 T3 2a fa< 520 96 22 T.C. GAZİANTEP 2. SULH CEZA MAHKEMESİ HUKÜM ÖZETİ Esas: 1989/901 Karar: 1990/714 Sanık: Mehmet Murtaza Özufacık, Hayri oğ. Sevim'den olma, 961 dog. Kepenek Mahl. kayıtlı Öğretmenevleri Mah. Kahramanlar Sok. Teymur Ap., G.Antep. Suç: Gıda maddeleri nizamnamesine muhalefet Suç tarihi: 28.4.1989 Yukarıda açık kimliği yazılı sanık hakkında sanığın üzerine atılı musnet suçtan TCK'nın 3%, 402 ve 647 sayılı kanun maddeleri uya- ınca 470.000 lira ağır para ve cürme vasıta kıldığı meslek ve sanatı- nın 3 ay tatiline curme vasıta kıldığı işyerinin 7 gün kapatılmasına, karar özetinin İstanbul, Ankara, İzmir'de yayımlanan tirajı yuzbi- nın uzerindeki bir veya iki gazetede a>Tica bir mahalli gazetede ilan edilmesine ve masrafırun saruktan alınmasına karar venldi. 7/5/1990. Basın: 24690 4. Murat Festivalde • Kültür Servisi — İstanbul Devlet Opera ve Balesi tarafından 89-90 sezonunda sahnelenen "4. Murat" operasının İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı tarafından düzenlenen 18. Uluslararası İstanbul Festivali kapsamına alındığı açıklandı. 16-18 Haziran 1990 tarihlerinde özgün mekanı olan Topkapı Sarayı'nda Bab-ü Saadet kapısında sergilenecek olan eserin metni Türan Oflazoğlu'na ait. Eserin bestecisi Okan Demiriş aynı zamanda orkestrayı da yönetmekte. Devlet sanatçısı Prof. Cuneyt Gökçer tarafından sahnelenen eser 3 perdeden oluşuyor. Oyunda 4. Murat'ı Attila Manizade, Kösem Sultan'ı Leyla Demiriş oynuyor. Operanın dekorlan Selçuk Tollu, kostümleri Figen Koyunoğlu tarafından yapılmış. Gökçen Koray'ın koro şefliğini yaptığı operanın koregrafisi Selçuk Borak'a ait. Galleria'da 2 sergi • Kültür Servisi — Galleria Ataköy sergi salonlarında 2 ayn sergi yer alıyor. Giriş kat sergi salonunda IDE Sanatevi'nin düzenlediği yağlıboya karma resim sergisi 21 Mayıs - 5 Haziran 1990 tarihleri arasında açık kalacak. Sergi süresince Elhan Akgüner, Deniz Öztürk, Zuhal Kıvılcım, Nurcan Çağlar, Tülin Somuncu ve Ayşe Öngörür'ün yapıtları izlenebilecek. Aynı gün başlayan Filiz lngin'in el sanatları derlemeleri sergisi ise 28 Mayıs 1990 tarihine kadar zemin kat sergi salonunda yer alacak. Verda Erman resitali • Kültür Servisi — Devlet sanatçısı piyanist Verda Erman, 28 mayıs pazartesi günü saat 2O.3O'da Aya İrini'de bi piyano resitali verecek. Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'nın solistlerinden Verda Erman, 4 yaşında Rana Erksan ile başladığı müzik eğitimini, çıkarılan özel yasayla gittiği Paris Milli Konservatuvan'nda sürdürdü ve 14 Yaşında "Yüksek Piyano Bölümü"nden birincilikle mezun oldu. Verda Erman konserinde, Bach, Hydn ve Chopin'in yapıtlannı seslendirecek. Mauro Cattaneo sergisi • Kültür Servisi — İtalyan ressam Mauro Cattaneo'nun tuval üzerine yağlıboya çalışmalarından oluşan resim sergisi dün Maçka Destek Reasürans Sanat Galerisi'nde açıldı. Resim çalışmalarını 30 yıldır sürdüren Cattaneo, ulusal ve uluslararası birçok sergiye katılarak çeşitli ödüller kazandı. İtalyan ressamın sergisi 15 Haziran 1990 tarihine kadar izlenebilecek. Ses yanşması • TOKYO (AA) — 9. Tokyo Uluslararası Ses Yanşması'nı Danimarkalı Soile Isokoski kazandı. Min-On Konser Derneği'nden yapılan açıklamada, 33 yaşındaki Bayan Isokoski'nin ödül olarak 800 bin yen (5.300 dolar) kazandığı belirtildi. Isokoski yanşmada, Scarlatti, Schubert, Salli Nen, Sibelius, Mozart, Ives, Obradors ve Richard Strauss'un parçalannı sundu. Sovyet Şarkıcılar Viktoria Lukianetz ikinciliği, Irina Romishevskaya ise üçüncülüğü aldılar. BüGÜN • Gençlik Günleri Bruce Beresford'un "Her Alibi" filmi 12.00'de, Rutkay Aziz'in katılacağı söyleşi 15.00'te, "Feshane Serotonin-1 ve Duyarkatlar-1" konulu video gösterisi ve söyleşi 17.30'da Harbiye Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu'nda, İktisat Fakültesi Oyunculan'nın "Git Gel Dolap" adlı oyunu 19.00'da Fatih Reşat Nuri Sahnesi'nde izlenebilecek. - • Haydarpaşalılar Kültür Haftası "Türk Sporunun Gelişmesinde Temel Kaynak Olarak Gençliğin Yeri" konulu panel 15.00'te Kadıköy Belediyesi Kültür ve Sanat Merkezi'nde (Caddebostan) yapılacak. • Üçlü konser Ayla Erduran (keman, Sevin Berk (arp) ve Margit Olah'ın (piyano) konseri 18.30'da Destek Reasürans'ta izlenebiiir.