Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4 MART 1990 DIŞ HABERLER CUMHURÎYET/3
yenı
• LUSAKA (AA) —
Afrika Ulusal Kongresi
(ANC) Yürütme Kurulu,
ırkçı yönetim ile yapılacak
görûşmelcrin, ANC başkan
yardımcılığına getirilen
Güney Afrikalı ırkçılık
aleyhtan Iider Nelson
Mandela tarafından
sürdürülmcsini kararlaştırdı.
"Müslümanlar
dışan"
• ANVERS (AA) —
Belçika'nın Anvers
kentinde, ırkçı ve Neo-Nazi
eğilimli olarak bilinen
Flaman Bloku (Het
Vlaams Blok) Partisi'nden
yaklaşık 650 kişi,
Müslümanlann sınır dışı
edilmesi isteğiyle bir
gösteri yürüyüşü
düzenlediler. Anvers
Belediye Başkanı Cools
tarafından yasaklanmış
olmasına rağmen
düzenlenen gösteri üzerine
Belçika polisi Anvers
kenrtnin tüm önemli
sokaklannı giriş ve
çıkışlara kapattı •
İran'da 7 bin
tutuklama
• TAHRAN (AA) —
Iran'da, uyuşturucu
kaçakçılığıyla mücadele
çerçevesinde düzenlenen
operasyonlarda,
uyuşturucu kaçakçıhğı
yapan 10 kişinin
öldürüldüğü, 6 bin 550'si
uyuştunıcu müptelası
olmak üzere 7 bin 300
kişinin de tutuklandıgı
bildirildi.
Keşmir
kaynıyor
• KEŞMtR (Ajanslar)—
Hindistan ile Pakistan
arasında şimdiye kadar üç
kez savaşa neden olan
Keşmir eyaletinde
gerginliğin artması üzerine,
Yeni Delhi hükümeti
bölgeye yüzlerce asker daha
gönderdi. Keşmir'de 20
ocaktan bu yana süren
olaylarda en az 162 kişi
yaşamııu yitirdi.
Kıbrıs sorununa çözüm bulunamadı. Konu, GüvenlikKonseyi'ne götürülüyor
Zirveden suçlama çıktıŞEBNEM ATİYAS BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar'ın
gözetiminde KKTC Cumhurbaşkaru
Rauf Denktaş ve Kıbrıs Rum kesimi
lideri Yorgo Vasiliu arasmda New
NEW YORK — Kıbns sorununa çözüm
bulmak amacıyla BM Genel Sekreteri Pe-
ıw de Cnellar'ın gözetiminde KKTC Curn-
hurbaşkanı Rauf Denktaş ve Kıbns Rum
kesimi lideri Yorgo Vasili» arasında New Y o r k ' t a y a p l l a n gÖrÜşmeler
York'ta yapılan görüşmeler başarısızlıkla ^aşanSlZİlkla SOnUÇİandl. Cuellar v e
Vasiliu, Denktaş'ı suçlarken KKTC
Cumhurbaşkanı," Anlaşmaya hazır
değillerse iki devlet olarak yaşayahm'' dedi.
sonuçlandı. CueÜar, zirvenin basansızhk-
la sonuçlanmasını, "Görüşme siirecinin te-
meliiK ilişkin bir çözümsüzlük ortaya
çıktı" şeklinde duyurdu. Cuellar aynca
KKTC Cumhurbaşkaru Denktaş'ı Güven-
lik Konseyi'nin iyi niyet vekâletinin dışına
çıkmakla suçladı. Denktaş ve Vasiliu da
karşılıklı olarak birbirlerini suçladılar.
Cuellar, önceki gün Rum lideri Yorgo
Vasiiiu ve Denktaş'ın da hazır bulunduğu
son toplantıda yaptığı kapanış konuşma-
sında şunları söyledi:
"1) Genel Sekreter'e Kıbns için iyl niyet
görevi vekâletini veren 367 sayılı Güven-
lik Konseyi, Ogili karan uzlaşnuş iki lop-
hılnğnn bir Kıbns devleti alnnda var olması
yolunda bir çözümii ongönir.
2) Göriışmeier sırasında Sayın Denktaş,
loplnluklar' sözcügünü kendi kaderini ta-
yin hakkına sahip "halklar" olarak kullan-
dı.
3) Toplumlararası görüşmelenle Güven-
lik Konseyi'nin kullandıgından gayri bir
terminoloji kullanmak semantik bir sonı-
nua ötesinde bir durnmdur.
Mtl**
4) İki tarafça da kabul edilmeyen bir ter-
minoloji değişikliği kavramsal çerçeveyi
bozar.
5) Bn nedenle, iizülerek, gonişmelerin,
Güvenlik Konseyi'nce bana verilen iyi ni-
yet gorevinin özune ve dolayısıyla göriiş-
melerin temeline ilişkin önemli bir çıkma-
za girdigi kanısına vardım.
6) Bu dunımu göz önüne alarak Güven-
lik Konseyi'ni mevcut dunımdan haberdar
etmek ve Konsey'den bundan sonra nasıl
devam edilecegi konusanda talimat almak
zorundayım.
7) Bu sure içinde taraflardan Kıbns'ta-
ki gerginliği arttına açtklamalardan kaçın-
maiannı ve Kıbns soranunun çözümü yö-
nünde çabalannı sürdünneterini isterim."
Cuellar, önumüzdeki hafta sonunda Gü-
venlik Konseyi'ne raporunu verecek. Kon-
sey'in raporu değerlendirdikten sonra Cu-
ellar'ın iyi niyet görevini yeniden gözden
geçirrnesi bekleniyor.
Denktaş'ın sözleri
KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş,
önceki gün görüşmelerden sonra Genel
Sekreter'in değerlendirmesi ve suçlamala-
n konusunda Cumhuriyet'e şunlan söyle-
di: "Bence Genel Sekreter bu konuda çok
dar bir tefsir yapmıştır. Bu manda (vekfl-
let) federasyonu öngormüyor olsaydı Ma-
karios ile ben anhtşrnayı yaptıgımızda man-
dasınındeğişmesiniiste>ebilirdik.Bunca}il
federasyon konuştuk, butün bu konoşma-
tannuzda kendi kaderimbri tayin h»itltimm
var kabul ettik, şimdi karşımıza farklı bir
durum çıktı. Genel Sekreter, 'Yetkimin
esiriyim' diyor. Esaretten knrtulması ken-
disinin bilecegi iştir. Yetkisinin genişletil-
mesi kendisinin hakem tayin edilmesi an-
lamma gelir ki Kıbns mesetesi hakemle hal-
ledilmez. Umanz Güvenlik Konseyi, ala-
cagı karariarda bizim ntanuzı da alır, bi-
zim nzamız olraadan Genel Sekreter'i Kıb-
ns meselesinde diktatör yapamazlar. Gü-
venlik Konseyi bizi de dinlesin, o zaman
gerceklere uyan bir karar ahrlar."
Denktaş bu süreç içinde Rura tarafının
Türk tarafı ile anlaşmaya hazır olmadığı-
nı kanıtladığını, siyasi eşitiiği istemedikle-
rini ifade ettiklerini tekrarladıktan sonra,
"Anlaşmaya hazır değillerse kardes kardeş
banş içinde ayn iki devlet olarak yaşaya-
hm. Böyle devam ederierse bu iş oldugn
yerde kalır, KKTC btiyiımekte, serpilmek-
te" ve gelişmektedir" dedi.
Vasiliu'dan savunma
Vasiliu ise göruşmelerin kesilmesinden
sonra yaptığı basın toplantısında, "Ben
Türk tarafına hiçbir zaman azınlık deme-
dim, meseie}1 azınlık-çogunluk meseiesi
olarak nitelendirmedim" dedi. Rum lide-
ri, "Adada ne Türkler oe de Rumlar kendi
kaderini tayin hakkına sahip olabilir, an-
cak biitün Kıbns'ın kendi kaderini tayin
hakkı vardır, öbür türlü oisaydı bngnn
dunya ne olnrdn, ortacaglara döanlürda"
şeklinde konuştu. Vasiliu, "Deoktaş'uı agız
yaparak Starus Quo'yn konımaya çaltş-
ügını" söyledi.
DUN^VDA BUGUN
ALISIRMEN
Sağ-sol çatışması™.""1
,^.
Hamburg kentinde sag ve sol gnıplar arasında dün
çıkan çatışmada, 14 polis \e 23 gösterici yaralan-
dı. 16 kişi gozalbna alındı. Çatışma, sag görüşe
mensup "Milliyetçi Lisle" adlı 600 kişilik bir gru-
bun düzenlcdiği yürüynşün "Anti Faşist
Koordina»>on" adlı gruba mensup >aklaşık 10 bin
gösterici tarafından engellenmek istenmesi üzeri-
ne çıktı. Hamburg'un merkezindeki Gaensemarkt
Meydanı'nda toplanan "Milli>etçi Liste" üyete-
rine saldıran "Anti Faşist Koordinas>on" taraf-
tarlan, bu arada molotof kokteyl atarak 50'ye
yakın aracın yanmasına neden oldular.
ASELSANDAN
KAMUOYUNA DUYURU
• ASELSAN'da fabrika faaliyetlerinin geçici bir süre tatil edilmesi konusu ile
ilgili olarak bazı çevrelerce gerçek dışı bilgi aktarılması sonucu basında
çıkan haberlerin yanlış anlamalara yol açması nedeniyle olayın gerçek
yönlerinln Kamuoyuna açıklanmasında zaruret görülmüştür.
• ASELSAN'da yapılan işlemler ile belli projelerin veya ihalelerln alınıp
alınmaması veya sendikal faaliyetler arasında ilişki kurulması doğru
degildir.
• Tüm sanayi kuruluşları gibi ASELSAN, dünyada ve ülkemizoeki ekonomik,
teknolojik ve ticari durum ve gelişmeleri izlemek, değerlendirmek ve
şartlara göre gerekli tedbirleri almak durumundadır.
• Elektronik sanayii son yıllarda tüm dünyada önemli bir yapısal değişiklik
geçirmekte ve gelişen teknoloji, üretimde otomasyona geçmeyi zorunlu
hale getirmektedir. Aynca, profesyonel ve askeri ihtiyaçlar, çok sayıda seri
olarak üretilen cihazlar yerine tek tek imal edilen ve düz işçilikten zlyade,
yetlşmlş az sayıda uzman personell gerektiren gelişmlş sistemler haline
dönüşmektedir.
Bu nedenlerle ihtiyaç duyulan personelin niteliği ve sayısı doğal olarak
değişmektedir.
• Ülkemizdeki elektronik sanayii de bu gldişe ayak uydurmak, en verimli ve
akılcı çalışma yollarını uygulamak için yapı değişikhğine gitmek
zorundadır.
• Içe dönük yapıdan çıkıp, büyük sanayi devlerinin savaştığı, uluslararası
serbest pazara açıldığımız bir dönemde, ASELSAN rekabet edebilmek ve
gelişmesini sürdürebilmek için böyle bir yapı değişikliğine gitmeye ve
personel sayısı ile niteliğini ihtiyaçlara göre tesbit etmeye mecburdur.
• Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre kurulmuş bir Anonim Şirket olan
ASELSAN'da bu amaçla yapılan işlemler tamamen kanunlara uygun olarak
ve personelin kanuni haklarını koruyarak gerçekleştirilmiş olup, fabrika 5 iş
günü tatilden sonra 26 Şubat günü faaliyete geçirilmiş bulunmaktadır.
• ASELSAN gerek yurt Içl gerek yurt dışı bağlantılarını ve taahhütlerini
gerçekleştirmek üzere tüm tesisleri ile ve tam kapasite ile çalışmalarına
başarı ile devam etmektedir.
Kamuoyuna saygı ile duyurulur.
ASELSAN A.Ş.
ANKARA'NIN ZİRVE YORUMU:
ŞaşırmadıkDışişleri yetkilileri temel ilkeler konusunda anlaşma
sağlanmadıkça görüşmelerden sonuç alınamayacağını
belirtiyorlar. Resmi açıklamada ise göruşmelerin
başarısızlıkla sonuçlanmasında sorumluluğun Rum
tarafında olduğu belirtildi.
ANKARA (Camhnriyet Büro-
sa) — Birleşmiş Milletler Genel
Sekreteri Perez de CneUar'ın göz-
etiminde yapılan Kıbrıs görüşme-
lerinin başarısızlıkla sonuçlanma-
sı Ankara'da surpriz etki yaratma-
dı. Dışişleri yetkilileri, temel ilke-
ler konusunda ön anlaşma sağlan-
madıkça toplumlararası görüşme-
lerden hiçbir sonuç alınamayaca-
ğını bildirirken, Perez de
Cuellar'ın önumüzdeki günlerde
Birleşmiş Milletler Güvenlik Kon-
seyi'ne vereceği raporun nasıl bir
üslup taşıyacağının önemli oldu-
ğuna dikkat çekildi.
KKTC Cumhurbaşkanı Raaf
Denktaş ile Kıbrıs Rum Kesimi li-
deri Yorgo Vasilin arasındaki gö-
rüşmelerin Genel Sekreter de Cu-
ellar'ın "iyi niyet görevini
sürdürenjeyecrgrai" açıklamasıyb
yarıda kesilmesi Ankara'da
M
Ş«-
şmnmdık böyle olacagı belliydi"
diye yorumlandı. Dışişleri yetki-
lileri, göruşmelerin kesilmesine
Vasiliu'nun self determinasyon
hakkıru tanımaya yanaşmayan tu-
tumunun neden ckdugunu atum
sattılar.
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapı-
lan resmi açıklamada ise göruş-
melerin olumlu bir sonuç verme-
den kesilmesinden büyük üzüntü
duyulduğu açıklandı. Açıklama-
da "Kıbns Rnm tarafının ciddi ve
anlarnlı müzakerelere yanaşma-
mış olmasının, göruşmelerin ba-
şansuhkla sonuçtanmaamn temd
nedeni oldvgu" vurgulandı.
Açıklamada, Denktaş'ın bu se-
ferde Rum liderinden karşıuk gör-
mediği belirtilerek "TSrkiye, mii-
zakeretere yeniden başlanabilııte-
sini temenni etmektedir. Genel
Sekreter Perez de Cueilar'm i>i ni-
yel görevini surdürmesi bir çok
bakımdaa onem taşımaktadır"
denildi.
öte yandan, New York zirve-
sinin olumsuzlukla sonuçlanma-
sı üzerine Rum yönetimi sınırda
gerginliği tırmandırmaya ça-
lışıyor.
AA'nın haberine göre bir grup
Rum genci, dün Lefkoşa'da sınır
tecavüzünde bulundu.
Yunanistan
gidiüyor
ATtNA (Camknriyet) — Yu-
nanistan'da cumhurbaşkanlığı sc-
çiminin uçüncü ve son turunda da
adayların seçilmek için yeterli ço-
ğunluğu sağlayamaması üzerine,
8 nisanda genel seçime gidilmesi
kararlaştırıldı.
Seçimin dünkü turunda büyük
tartışmalar oldu. Yeşiller Partisi'-
nin bayan milletvekili, masasının
altında sakladığı ve üzerinde "Ar-
tık bitsin bn tiyatro" yazılı bir
pankart açınca Meclis kanştı.
Olayları protesto eden YDP'li bir
bayan milletvekili oturumu terk
ettikten sonra istifa ettiğini açık-
ladı. Yunanistan'da cumhurbaş-
kanlığı seçiminin ilk iki tuıunda
adaylar yeterince oyu sağlayama-
mışlardı.
Yoktur Birbirinizden Farkınız
O canım ovanın yırmi yılda nasıl bu hale geldiğini araştırırken
birden güneş yok olup gitti. Araba koyu sarı, sis mi pus mu du-
man mı, ne olduğu belirsiz bir şeyin içine dalıverdi. Bilimkurgu
filmlerindeki gıbiydik. Güneş gerimizde, dışanmızda kalmıştı ya-
şamla birlikte. sarı karanlık ölüm âleminde ilerliyorduk, "Yeşil
Bursa"ya girmemize üç kilometreden az kalmıştı. Yeşil Bursa,
yeryüzünde yaşamın göbeğindeki somut bir ölüm simgesine dö-
nuşmüştü.
Ne Ahmet Hamdi Tanpınar'ın Bursası ve camı avlusundaki çı-
nariarı kalmıştı, ne zaman artık o zamandı. Bir zamanlar cami-
ler, şadırvanlar. sebiller, türbeler, külliyeler, hamamlar, kapahçar-
şılar, köprüler ve kaphca hamamlarla bezediğimiz Bursa'yı. Bi-
zans'tan aldıktan 650 yıl sonra inanılmaz bir hızla öldürmüş, ge-
riltğin, barbartığın, doga ve güzellik düşmanlığı bir ahmaklığın
simgesi haline getirmiştik.
Geçen ay Bursa'da, kirlilik alarmının doruk noktasında oldu-
ğu günlerde, bu yeşil kente ayak basarken edindiğım izlenimler
buydu. Bu hafta Bursa'ya gittiğimde, san • siyah elle tutulur ölüm
bulutu yoktu. Güneş, bir zamanların yeşil ovası ve kentinin bu-
lunduğu yerdeki başıbozukluğun üstüne parlıyordu pırıl pırıl.
Eski Bursalı olan dostlarıma ve yakınlanma artık bu kente adım
atmamalarını salık veriyordum, belki göreceklerine yürekieri da-
yanmaz dıye.
Ama bir bölûm Bursalılar "Vah nedir bu başımıza gelenler!"
dövünmesini bir yana bırakmışlar, "başımıza daha yeni yeni iş-
ler gelmesin, bari elimizde son kajaniarı koruyalım!" kaygısına
kapılmışlar.
Gerçekten de Bursalının çilesi bitmek bilmiyor. Şu günlerde,
görünümü hatta dokusu tümden değışecek bolgeler arasına,
kaplıcalar semti Çekırge de katılmış bulunuyor. Eğer, Çekirge
DYP Milletvekili ve Süleyman Bey'in Bursa'dakı sağ kolu Cavit
Çağlar'ın girışimlerının kurbanı olursa, çok değıl birkaç yıl için-
de, o kaplıcalar dokusundan geriye hiçbir şey kalmayacak.
Bursa bürornuzdan Adnan Baştopçu ve Sevinç Baysal ile bir-
likte Bursa'da Çekirge'de bir zamanlar Çardak Restaurant'ın bu-
lunduğu yerdeki Cavit Çağlar'ın 6290 metre karelık arsasının öy-
küsünü konuşuyoruz.
Bursa'nın en tarıhi semtlerınden bıri olan Çekirge'de hemen
Murat Hüdavendigar Camıı'nin yanıbaşında bulunan bu arsa üze-
rine yedi katı yot kodunun altında, 14 katı ise yol kodunun üs-
tünde olmak üzere 21 katlı bir otel yapılması için izin, ilk kez
1&8.1987 tarihinde yapılan Bursa Büyükşehir Belediye Mecüsi
toplantısında verilmişti. Cavit Çağlar'ın sahibi olduğu Beysoy-
lar A.Ş. tarafından böyle bir otelin yapılmasına izin verilmesi, o
zamanlar ANAP çoğunluğunca kararlaştırılmıştı. Ne var ki bu
karar SHP'li üyelerin biri dışında (o da disiplin kuruluna verildi)
tümü ve bazı ANAP'lılar tarafından çok şiddetle eleştirildi
Gerçekte, kûçük termal pansıyon ve otellerden oluşan tarihi
Çekırge'nin ve yakınında bulunduğu Murat Hüdavendigar küllt-
yesinın görüntüsünü berbat edecek böyle oır ıznın çıkarılmış ol-
ması Bursa açısından gerçek bir cinayettı.
işın ılginç yönü de ANAP'lıların Bursa'da, kendilenne karşı kı-
yasıya bir savaş açmış olan Demirel'ın sağ kolu durumundaki
Cavit Çağlar'ın yardımına koşmak üzere böylesıne büyük bir çaba
göstermeierıydi. Ticari çıkarlar, siyasi karşıtlığın üstesinden ge-
lebıliyordu demek ki.
İki karşıt partı, Bursa halkının sırtından çıkar hesaplarında an-
laşabiliyorlardı.
Bu görüşümüze karşılık DYP'liler iznin ANAP çoğunluğu ta-
rafından verildığtni, kendılerinin ne biçimde olursa olsun, halk-
tan ve hukuktan yana olduklarını söyleyebilırlerdi Eğer onlar da
27 Şubat '1990 Çar^amba günü Osmangazı Belediye Meclısi
1
nde otel olması kararlaştırılan ada üzerine yapılacak projenin iş
yeri olarak kullanılmasına izin vermek için planda "otel" yerine
^ttcaret merkezi" ibaresinin kullanılmasına izin vermemiş ol-
salardı.
Bu kez, Osmangazi Belediyesi'nde çoğunlukta olan DYP'li-
ler kendi "batık mılletvekillerini kurtarmak için" Çekirge'ye son
ölümcül darbeyi indirmekten çekinmiyorlardı.
Üçtü muhalefetin (SHP-ANAP-DSP) meclisi terkettikleri olayiı
oturumdan sonra, DYP'nin sözcüsü Hüseyin Kaplan kararlarını
savunurken,
— Buranın otel yapılması ile iş merkezi yapılması arasında bir
facia farkı var mı? diye soruyordu.
Hüseyin Kaplan'ın dil sürçmesini SHP'li Hikmet Afacan he-
men yakalamıştı ve yanıtını yapıştırdı:
— Doğru, ikisi de facia.
Gerçekten ikisi de faciaydı. Ve bir zamanlar beledıyede ANAP
:
ın iktıdarda iken başlattığı facia, şimdi Cavit Çağlar'ın hesapla-
rına uygun düşen bir manevra ile bu kez iktidarda olan DYP ta-
rafından katmerlendirıliyordu.
Gerçekte "iki facia" arasında DYP sözcüsü Hüseyin Kaplan
1
ın kavramakta güçlük çekeceği bir fark da vardı.
Çekırge gibı kaplıcalar semtinde 21 katlı bir işyerı yapılması-
na izin vermek demek, bu semtin kaplıca dokusunu tümüyte or-
tadan kaldırmak demekti. Gönlü Ferah'ın, Hüsnü Güzel'in bu-
(Arkast 17. Sayfada)
Eski prensten Cermik'te
eleştıriler kovboy
Ûzal'ın eskittiğı prenslerden ANAP
kurucusu Veysel Atasoy, hükumete,
ANAP'a ve lidertik yanşlarına ilişkin
görûşlerini ve eteştirilerini bir bir
sıraladı.
Dıyarbakır'a bağiı Çermik'te bir
belediye başkanı, bir hâkımi dövünce
ne olur? Savcılık, başkanı
tutuklatabıltr mı? Başkan hastaneden
kaçabılir mi? ilginç bir öyku.
Secim Yasası
degişiyor
ANAP Genel Başkan Yardımcısı Metin
Gûrdere, ilk kez Nokta'ya açıkladı:
"Bir aydır gizli gızli Seçım Yasası'nda
değişiklik tasarısı hazıriıyoruz.
Akbulut dönünce kendısıne
sonacagız." Gürdere yeni tasarıda
neler olacağını da anlattı.
HAKAN İLE TULAY: BİR
ANAT0MİSİ
Llse son sınrftald Hakan ile orta sondaki şevgilisi TDlay'ın aiâmjerindeki
esrar perdesi... NoUa gençlerin mahaile ve okul arladaşları, öğretmenleri,
pnlan tanıyan bakkal, vfdeocu, taksi şotorû ve komvulan ile konuştu. "Ûlüm
İliçkileri"nin yazan, döş ktnMıklarının, intlharların romancıtı Seiiro lleri,
Nokta için kaleme aldı. Psikolog Arşaluys Kayır, neden daha çok gençlerin
Intihar ettikleri sorusuna yanrt verdi.
Boy uzatmada
yeni yönfem
Yeni hormon ytjntemleriyte, boy
uzatma çalışmalannda bir adım daha
afjldı. Boy. hangi yaşta ne kadar
uzatılabilir ve bu işler nerede, nasıl,
kaça yapılır?
Siyanür sonrası
Siyanürden ölen üç sağlık
teknisyeninin aıleleri, kamu davası
açılmasını istiyor. Savcjlık,
soruşüJrmayı derinleştirdi ve doktor
hakkında tutuklama ısteminde
bulundu. Apar topar Kızkulesi'nden
kaçmlan siyanürlerın öykûsü...
• TffTö* kan davm. Karim Aydm
Erdem'in, 1i»ca TMto» w ekibiM
aetıjı savü, bûtân hıçmryla sûrûyor.
• Vakur munaltt Ertdn Koray... Rahatsız
bir sunucu, Mûge Oruçkaptan.
• "Clnsallik asiında betfenle İlgili
değil... S«k* Kalanlan'nın yönetmenl
Sederberg ftlmini mlaüyor.
• Sovyet yızırları, ülkelerindeM
gizeflik yanşmaUKtnı tvtifh.
HAFTAUK HABER DERGİSİ