Katalog

8 ŞUBAT 1990 HABERLER CUMHURÎYET/lî tnönü Baü Berlin'de • ANKARA (AA) — SHP Genel Başkanı Erdal Inönü, Avrupa Topluluğu Sosyalist ve Sosyal Demokrat Partiler Konfederasyonu'nun 17. genel kurul toplantısına katılmak üzere dün uçakla Batı Berlin'e gitti. Inönü hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda yaptığı açıklamada, toplantıda, SHP'nin konfederasyona gözlemci üye olarak katılması yolunda karar almacağını bildirdi. SHP Genel Başkanı, "Genel Kurul'da AT'ye Türkiye'nin üyeliğinin her zaman göz önünde tutulması gereken bir hedef olarak karşımızda olduğunu söyleyeceğira" dedi. Heybetli'nin yegeni gözaltında • tSTANBUL (AA) — Hasan Heybetli'nin yeğeni Mehmet Metin Heybetli gözaltına alındı. Hasan Heybetli'nin oto galericiliği yapan yeğeni Mehmet Metin Heybetli'nin (40), Fatih Akdeniz Caddesi'ndeki işyerinde ruhsatsız silah bulundurmaktan gözaltına alındığı bildirildi. Mehmet Toruş yargılandı • lstanbui Haber Servisi — Aylık Hedef Dergisi Yazı lşleri Müdürü Mehmet Tornş'un dergilerinin toplatılan 1, 2 ve 3. sayılarında milli duygulan zayıflatıcı propaganda yapmaktan yargılanmasına başlandı. tstanbul 2 Nolu DGM'deki dunkü duruşmada, Toruş'un, hakkında açılan yazılarla ilgili 3 ayn davada toplam 45 yıla kadar hapsi istendi. Duruşmada dava konusu yaaların yayımlanması sırasmda şehir dışında olduğunu beürten Mehmet Toruş, yazılan incelemek için süre istedi. Mahkeme savcısının da benzer istekte bulunması üzerine duruşma ileri bir tarihe bırakıldı. 3 polise işkence davası • İSTANBUL (ANKA) — lstanbui Cumhuriyet Savcıhğı, bir komiser ve iki polis memuru hakkında, gözaltına alınan iki kişiye siyasi şubede işkence yaptıkları iddiasıyla iki ayn dava açtı. Geçen yıl şubat ayında Ankara'da süren TBKP davası ile ilgili dokümanlar bulundurdukları gerekçesiyle dört gün gözaltında tutulan ve daha sonra lstanbui siyasi şubeye getirilen Şiar Rişvanoğlu ile avukat Gökçen Topçu lstanbui DGM'ye sevk edilerek serbest bırakılmışlardı. Siyasi şubede kendilerine işkence yapüdığı iddiasıyla savcılığa başvuran ve üç günlük rapor alan iki kişinin suç duyurusu üzerine Cumhuriyet Savcıhğı komiser Abdullah Suzer ile polis memurları Eyüp Yılmaz ve Sevim Zaralı hakkında 2 yıl hapis istemiyle dava açtı. BYYO işgali davası sürtiyor • tstanbul Haber Servisi — Basm Yayın Yüksek Okulu'nun işgali davasında tutuksuz yargılanan sanıklardan 20'sinin sorgusu tamamlandı. tstanbul 1. Nolu DGM'de yapılan duruşmada saruklar, iddianamede okunan "öğrenimi engelledikleri ve devlet malına zarar verdikleri" suçlamalarını kabul etmediler. Asıl suçluların okulu silah ve sopalarla basanlar olduğunu iddia eden öğrenciler, kendilerinin arkadaslarına destek olmak ve demokratik haklarını korumak için orada olduklannı söylediler. öğrenciler olay sırasında ve emniyette kendilerine insanlık dışı davrandıkları iddiasıyla çevik kuvvet ve siyasi polis görcvlüeri hakkında suç duyurusunda bulundular. Duruşma, gelmeyen sanıkların sorgulanrunda tamamlanabilmesi için ileri bir tarihe ertelendi. ÖLÜM DYP mUletveküi Bahçeci • ANKARA (Cumhuriyet Bürostı) — DYP Antalya Milletvekili Zekeriya Bahçeci Antalya'nm Kumluca ilçesinde geçirdiği trafik kazası sonucu öldü. Evli ve 4 çocuk babası olan Bahçeci'nin cenazesi bugün doğum yeri olan Finike-Turunçova'da toprağa verilecek. Zekeriya Bahçeci'nin ölümüyle TBMM'de boş uyelik sayısı 6'ya yükselirken DYP'nin sandalye sayısı da 55'e indi. Cahit Külebi'nin oğlu • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) — Ünlü şair Cahit Külebi'nin oğlu Yard. Doc. Ahmet Külebi geçirdiği kalp krizi sonucu dün öldü. Hacettepe Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölürriü öğretim üyesi olan Yard. Doç. Külebi bugün Maltepe Camii'nde kıhnacak öğle namazından sonra Cebeci Mezarlığı'nda toprağa verilecek. Külebi 43 yaşındaydı. H. Celal Güzel'in babası • ANKARA (AA) — ANAP Gaziantep milletvekili Hasan Celal Güzel'in babası Kamil Güzel vefat etti. Bir süreden beri rahatsız olan Kamil Güzel'in dün 17.30 sıralarında Ayrancı'daki evinde öldüğü öğrenildi. Kamil Guzel 87 yaşındaydı. Kamil Güzel, yarın Gaziantep'te toprağa verilecek. ANAPMKYK'da başbakana sert eleştirileryöneltildi Akbuhıt "yetersizJikle" suçlandıANKARA (Cumburiyet Büro- su) — ANAP Merkez Karar ve Yönetim Kurulu toplantısında Başbakan Yıldınm Akbulut, "ye- tersiz kalmakla" suçlandı. Akbu- lut, eski baskanlar Kflzım Oksay ile Ahmet Kurtcebe Alptemoçin'in sert eleştirilerine once "Ben bu partinin genel başkanıyım. Herkes böyle bilsin. Aksini söyleyen bu- rsda duramaz" biçiminde tepki gösterdi. Ancak daha sonra "Ne vapayım. Bcnim elimde sihirli degnek yok ki" diyerek havayı yu- muşattı. ANAP'ın önceki gece geç saat- lerde tamamlanan Akbulut baş- kanlığındaki MKYK toplantısın- da eski Devlet Bakanı Kizım Ok- say hükümette ve ANAP yöneti- minde boşluk olduğunu savundu. Edinilen bilgiye göre, Oksay, Ak- bulut'u, üç aydır kamuoyunda yankı yapacak bir icraat ortaya konulmamakla suçladı. Oksay, hukümetin "Genelde iyi otmadıgım" soyledi ve "Artık damga vuracak bir şeyler yapma- mız iazım" dedi. Eski Maliye ve Gümrük Baka- nı Ahmet Kortcebe Alptemocin de hükümette boşluk olduğunu sa- vundu, Akbulut'tan "hükumete sahip çıkmasını" istedi ve "Her bakandan ayn ses çıkıyor. Elcono- miden dört bakan sorumlu. Dört başlı ekonomi olmaz. Bu iş böyie gitmiyor" diye konuştu. Oksay ile Alptemoçin'in eleşti- rilerine sinirlenen Akbulut, eliyle masaya vurarak, "Ben bu partinin genel başkanıyım. Herkes bunu böyle bilsin. Aksini söyleyen bu- rada duramaz" dedi. Akbulut, sözlerini şöyle surdürdü: "Ben parti içi meseielere girmek istemiyorum. Araa herşev de sö>- lediğiniz gibi kotıiye gitmiyor. Bi- raz iyimser olmamız gerekir. Elimden geleni yapıyorum. Çok zor bir donemde büyük sorumln- luklar üstlendik. Benim elimde si- hirli değnek yok ki ne yapayım. Meseielere soğukkanlılıkla, süku- netle bakmalıyız. Boynumuz niye egik olsun? ANAP bu memleke- te hayıriı birçok iş yapmıslır. Araa hep kendi kendimizi eleştirirsek bir yere varamayız. Artık dışa dönmeliyiz. Hep ekştiri değil, çö- ziim yollan da getirmelisiniz. Par- timizin en böyiik organı MKYK olduğuna göre, güzel fikirler üre- tilmeli. siyaset yönlendirilmeli. Ama hep birbirimizle ugraşmak- tan fikir urelmeye zaman kalmı- yor. Burada fikir üretilemez mi? Elbette üretilebUir." Akbulut'un bu çıkışı üzerine önceden eleştiri niteliğinde konuş- malar yapanlardan biri olan Kurt- cebe Alp'emoçin söz istedi. Akbu- lut, Alptemoçin'e hemen söz ver- medi. Alptemocin, birkaç kişinin konuşmasından sonra baslayabil- diği konuşmasında, "Dışa karşı çoksesli olmamalıyız. Ama önem- li kararlar alınmah ve bunu Baş- bakan olarak siz açıklamalısınız. Bakanlar arasında da degişik gö- nişler olmamalı. Siz de bunlan koordine etmelisiniz" dedi. "Bu- rada konuşarak görüşlerimizi söy- lemeyelim mi?" diyen Alptemo- cin, Akbulut'a hitap ederek, "Eleştirilerin yapıcı olduğunu ve kendisine yönelik olmadığını" vurguladı. Bunun üzerine Akbu- lut, "Yanlış anlamısım" diyerek özur diledi. Akbulut, "Daha ne yapabih'rim ki?" diyerek konuşmasını şöyle surdürdü: "Atatürk Barajı gibi büyük bir projeyi ANAP gerçekleştirdi. Ata- türk Barajı su tutmaya başladı. Bazı komşolanınız Atatürk Bara- jı'nın su tutmasından rahatsız ol- du. Suyu vermese miydik? Bnlga- ristan'da sonın çıkü. Soydaşlan- mızı kabul eltik. Başka türlü so- runlar çıktı. Başımıza iş açıldı. Sonra Azerbaycan olaylan başla- dı. Ne yapsaydık? Bunlar riddi meseleferdir vc sogukkanhhkla ta- kip edümesi gerekir." Akbulut, ekonominin dört başlı olduğu yolundaki eleştirileri de "Ben bakanlara koordinasyonsuz beyanat vermeyin diyonım, ama maalesef istenmeyen durumJar or- Başbakan Akbulnt basının polisi hedef gösterdigi şeklindeki yorumlara katılmadıgını soyledi. (Fotoğraf: Banş Bil) GazetecilerdenbaretliprotestoANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Gazetecilere son günlerde yapılan saldırılar nedeniyle dün toplanan Bakanlar Kurulu'nu izleyen gazeteciler başlanna baret takarak, can guvenliklerinın sağianmasıru istediler. Baretli protesto sırasında Prof. Dr. Muammer Aksoy'un cenaze töreninde polisin gazetecilere karşı giriştiği saldırı da kınandı. Başbakan Yıldınm Akbulut basının tstanbul'da öldürülen trafik polisini hedef gösterdiği şeklindeki yorumlara kaülmadıgını bildirdi. Akbulut, "gazetecilerin polisler tarafından saldınya ugramasını kınıyorum. Çünkü gazetecilerin en iyi biçimde hizmet gormesine yardımcı olmamız lazımdır. Ancak bu şekilde kamuoyu aydınlanabilir" dedi. Başbakanlık binasının önünde bekleyen gazetecilerin yanına gelen Ankara Emniyet Müdürü Mehmet Ağar da "Bizim camiamız da son derece üzgundiir. Böyle bir olay olmamalıydı, ama oldu. Bakanlık el koydu gerekli Uhkikaü yapıyor" dedi. BAŞKENTTEN Hükümet Değişecek mi? AHMET TAN ANKARA — Akbulut, yann başbakan- lıkta üçüncü ayını doldururken, ANAP'lı milletvekillerinde genel bir durgunluk göze carpıyor. Bu durgunluğun arkasında, bu iş-nere- ye kadar gider" düşüncesi ile "Bir hükiı- met degişikliğinde piyango bana da çıkar mı?" sorusunun gölgesi yatıyor. Bu gölgenin tonları önceki akşam top- lanan altı saatlik MKYK'da bakan ve ba- kan olmayan üyelerinin gözlerinden, sözlerinden okunuyordu. Devlet Bakanı Kâmrao tnan'ın, Mesut Yılmaz eleştiroi gerçek bir muhalefet ör- neği idi. Bakan arkadaşı Yılmaz'ın "Kıb- ns için hiçbir hükümet taviz veremez" sözlerini anımsatan tnan, "Kıbns'ta taviz vermek isteyen mi var ki, ultimatom veri- yor?" diye sorması ilgi topladı. lnan, "li- der aday adayı" Yılmaz'ın siyasi fiyakasını mı bozmak istiyordu, yoksa Akbulut'a ar- ka çıkmak mı? Bizce her ikisi.. Bir ara, Hasan Celal Güzel'in, tnan'ı kutlayarak takıldığı duyuldu: "Size Dişişleri Bakanhğı teklif etmek be- nim kabinem için onur olacaktır." ANAP içindeki hderlik yanşı şaka ile ka- rışık ama açık açık sürüyor. Güzel'in Yıl- dınm Akbulut'a (dolaytsıyla Özal'a karşı) bir ana muhalefet lideri gibi çok sert dil kullanmasından tedirginlik duyanlar var. Bunlar Güzel'e olan desteklerine "reıerv" koymuş durumdalar. Bu rezervde "değişecek" olan hükümette bir koltuk elde etmek isteğinin de rolü büyük. (Kabine değişikliği söylentileri ve beklen- tileri yavaş yava$ ANAP grubunu aşıyor, bakanlık bürokrasilerine doğru yayılıyor. Bu birçok bakanhğın müsteşarlık ve genel müdürlüklerinden kulislere ve gazetelere, "Bizim bakanın dunımn nedir?" sorulan yankılanıp durdu.) özal sonrası ANAP'ta önce Akbulut- un "geciş dönemi" lideri olduğu düşünce- si vardı. Şimdi, bu düşünce yerini 1. Akbulut kabinesinin "geçiciliği" görüşü- ne bıraktı. Gerçekten önümüzde bir hükümet defi- şikliği var mı? Bu soruyu ABD gezisinin son gününde boş bulunup, safiyetle, Cumhurbaşkanı- na sormuştuk. özal, bu işlerde eli ve etki- si olmayan "tarafsız" bir Cumhurbaşkanı'nın hali ve inceliğı ile so- runun muhatabımn kendisi olmadığını be- lırtti. "Muhatap" durumda olan Başbakan Akbulut ise bu konuda bir ipucu vermek istemiyordu. Akbulut'un geceyansından sonraya sar- kan MKYK toplantısındaki konuşmasın- dan ve tutumundan yola çıkarak da Başbakan'm kabinede değişikliğe gidebile- ceginı söylemek kolay değil. "Bakanhğı alışkanhk haline getirmiş", ancak son kabinede dışarda kalmış Kazım Oksay, Kurtcebe Alptemocin, Yusuf Özal gibi ANAP ileri gelerüeri Akbulut'a sert çı- kışlar >> aptılar. Ama bunjann'hedefleri baş- bakan değil, "bakantâr" ve "kabinedeki boşluklar"dı. En çok ekonomi tartışıldı. Özal'ın izinden gidildiğinin bir rozeti ol- mak üzere ANAP'ta çoğunluk "ekonomist" idi. örneğin enflasyon konusunda Kültür Bakanı'ndan, meteorolojiden sorumlu Devlet Bakanı'na dek görüş açıklamayan bakan yok gibi idi. MKYK toplantısında bu da gtlndeme geldi. Gündeme getiren ise, bundan önceki hü- kümetlerin ekonomiden sorumlu bakanla- nndan Yusuf özal'dı. Kardeş özal, ekonominin dört başlılığıru eleştüiyordu. Dört başlı ekonomi yöneti- minin mimannın ağabeyi Özal olduğunu, bu tür bir yönetimde kendisi de bakanlık yaptığını unutmuş gibi. Enflasyon konusunda vakıflardan so- rumlu eski Devlet Bakanı Kazım Oksay da görüş açıkladı. Bunun üzerine, özal'ın izinde olduğunu göstermek için olmalı Başbakan Akbulut da enflasyona dokundu.. Ama, Basbakan'ın, özal'ın izinde oldu- ğu pek söylenemezdi. Enflasyon için rakam vermenin hata olduğunu belirtiyor, "1983'te yüzde 10 dedik, mahçup olduk" diyordu. Belli ki Akbulut, hata yapmaya niyetli değildi. Selefınin hatalanndan dersler çı- karmak istiyordu. MKYK'nın Bakan olmayan üyeleri ka- binedeki boşluktan söz ediyorlardı. 15'i devlet bakanı olan 30 bakanlı kabi- nede ne gibi boşluk olabilirdi? Akbulut bu soruyu sormak yerine, "gerçek" bir liderin yapması gerektiğiıü yaptı. "Genel başkan benim. Herkes bu- nu bilsin. Aksini söybyen burada duramaz" dedi. Ama, bu sertlik ölçüsunü, "Ne yapayım, elimde sihirli degnek yok Id?" diyerek bira2 yumuşattı. Bir başbakan için "sihirii değnek", ger- çekten "yetenekli bakanlar'dı. Yedi yıla giren iktidarında ise ANAP'ta bakanlık yapmamış milletvekili giderek azalıyordu. Çok üstüne gelirlerse, Akbu- lut o milletvekillerini de "sihirli degnek" oldukları için değil ama, hukümetin teker- leğine çomak sokmamaları için bakan ya- pabilirdi. Yann başbakanhkta üçüncü ayını doldu- racak Akbulut bu kabineyi yenileyecek mi sorusunun yanıtını henüz kendisi de bilmiyor. Bu soruyu önümüzdeki günlerde yanıt- lamak zonında. Bunun için il ve ilçe kong- rderinin sonuçlannı, 24 şubatta topianacak Danışma Kurulu'nu, bakanlarm genel de- ğerlendirmesini yapmak durumunda. Bu arada, bakanlann 90 günlük hal ve gidiş notlannı Cumhurbaşkanı Özal ile bir- likte gözden geçirecek. Elbette liste almak biçiminde değil, "görüş auş-verişi" yapmak düzeyinde. SigortHalı mısınız?Bazen olmadık şeyler oluyor! Evinizi sû basıyor... işyerinizde yaı^m çıkıyor! Halınız, ne yapıyor bu durumda, Sizi koruyor mu? > Yûnsa Halı,,beklenmedüf sürprizlere karşı kendisini yc yerini güvenceye alıyor: evinizi, işyerinizi sigortalıyor! Ülkemizde benzersiz, ilk uygulama: Yünsa, Size, yalnızca halı değil, sigorta güvencesi de sağlıyor! Satın aldığınız andan başlamak üzere, 1 yıl süreyle... Aksigorta güvencesi! Yûnsa'dan! 4r Seçtiğiniz Yünsa'nın, 50 m 2 ve üstû için 10.000.000 TL 200 m2 ve üstû için 50.000.000 TL.'lik sigortanız Yünsa'da hazır..! Yünsahız ile beraber! Yerine göre Yûtışa Spor, yerine göre Yünsa Ralli, yerine göre Yünsa Şampiyon... Sessiz^ yumuşak, dayanıklı Yünsalar yerinizi sağlama alıyor! Hepsi Yünsa'dan... Hepsi SigortHah! Kampanyamız. 30 Haziran 1990 tarihinde sona erecektir. GORTA SigortHalı BayUeri: tSTANBLT. BÖLGESİ. *ı ^ i İ hPIM^srGÖZTWMŞr.. AUAY HAUC1UK B*KBK0Y İST . ARKADAŞHMİ BE9İrt»S4Sr . ATEŞHAH-ETlLHl^r.. AVCUNLER AMPAZAİU . BAYDEMIM.CR MFFRUSAT A^ ZE\1İNBI RM 1ST ENKAVlNSAAT PAZARLAMA-KAOftM^/lCT.. GALERİSFRGE VKADIKÖY, İST . GUUUN KARDEŞLER-MtCiDİYEKÖV.Isr.. CÜL6M MEFRUŞATL NKAPAN1,İST.. G0NEY MEFRlfî,AT-ZOTI>«lIR.MufST . HAUTEKS ÜMETFD-KAOIKOl.lSr L : H A L S E * U " l T E D 5 T İ - * ^ A p » ' < l / » S T • HASATUMfTFDŞTI-L-NKAfANl/IST.. HASmHAU-BESİKTAS^Sr.. I4IKHAU A^ KA«TALMA1JI3'E . KAJTANOGLU MEFRL^A! K^tKT^Sl'.. Kf MAL N^Htr AYO.NU-LALEU/ISr. TKFST DEKO^STON:S / 1 S F * « ) t A E L U J R A N R A •fe^«MA ^TMFFRlŞAT.ZEvrt>mrRNL,tST.MARMAR AHAUaUKLTP^ m E D I 1 r E « 4 S f r . . OBA HAU-UMUPVM/tSr. . C N U R H A U MAÇIU.İST . OZVAR HAU kCa,KKÖY,lST.. StLVl H MJKCÇÜKYAU'İSI.. SEHCN HAU-KIZU.TOP«AK^ST.. SERJLEN HAUC1UK LTD JTİ -l NKAPAKU/Isr.. SONMEZ HAUf 1UK A5 -L-MtAPANLİSr . TUNCERTA^M.R-YAPKUR SAŞKlNBAEItAUİSI.. Y1LDC A u LT6.Stl-KŞİİCT**tSt.. ZCMRLTDEKORASYON-ALTlMrEPt ISt. . BÜRSA B Ö L G E S t . BEDRI HUY-KECÖL . CEUkl KtlUYOGU.-Bl «SA. CFUVL Bt'RUK<SMAL BOYAa-TAVŞANU . . MUHÜS B-VKIRCI-Bl BSA . NADtR OfMOŞOÖLU-BANDIMfA . NURULIAH KAYA-IMtCÖL . YENIYAVUZ OALfiRISI-KARAMC «SEL. İSMAİL SAYCISFVFR KAMCASEY . TR\KYA BÖLGESİ . BAH AR Mrf RUSAT-TWtWAC . ÇET.N KAROE5I EK-roteNE taya çıkabiliyor" şeklinde ya- nıtladı. ANAP Merkez Karar ve Yöne- tim Kurulu'nun (MKYK) önceki akşam yapılan toplantısı yaklaşık 4.5 saat şürdü. Yıldırım Akbulut başkanlığında yapılan toplanııda üç gündem maddesi görüşüldü. Edinilen bilgiye göre, gündemin ilk maddesi olan "iç ve dış siyasi olaylann değerlendirilmesi" sıra- smda çok sayıda MKYK üyesi gö- rüş beİirtti. Bu maddenin görüşül- mesi sırasında en çok "dış Tiirkler" konusu üzerinde durul- du. ANAP Grup Başkanvekili Onural Şeref Bozkurt, Azerbay- can ve Türklerin bulunduğu diğer ülkelerdeki gelişmeler konusunda SHP ve DYP'nin ANAP'tan da- ha aktif ve ilgili davrandıklarını savundu. Bozkurt, "Dıs Tiirkler Bakanlığı" kurulmasını ve "dış politikada daha etkin olunmasını" istedi. Akbulut, bu konudaki eleştiri- leri yanıtlarken "Dıs Türkler Bakanhğı" kurulmasına gerek ol- madığını soyledi. Akbulut, "Mev- cnt DOİitikalann doğru olduğunu, Türkiye'nin maceraya sürüklen- memesi gerektigini" belirterek, "Böyiik sorumluluk altındayız" dedi. Devlet Bakanı Kâmran tnan da konuşmasında dış politikaya iliş- kin eleştirilerini ifade etti. Dışiş- leri Bakanı Mesut Yılmaz'ı da eleştiren tnan, Yılmaz'ın "Kıbns1 ta toprak vermeyecegiz" biçimin- deki açıklaması için, "Talibsiz bir beyan. Sanki toprak vermek iste- yen varmış da kendisi engelliyor- muş havası verdi. Hukumet biziz, kime ultimatom veriyor?" dedi. Trabzon Milletvekili Eyüp Aşık da eleştirilerin uzaması üzerine Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz'ın yurtdışında olması nedeniyle top- lantıya gelemediğine dikkati çeke- rek, "Dışişleri Bakam'nın bulun- duğu bir toplantıda Dışişleri ko- nusunu ayrıca göriışelim" öneri- sini getirdi. MKYK üyeleri terör konusun- da görüşlerini belirtirlerken de olaylann yine 12 Eylül öncesinde- kine benzer biçimde geliştiğine işaret ettiler ve terörün önlenme- si için çaba harcanmasını istedi- ler. Ayrıca terörün önlenmesi ko- nusunda çeşitli Öneriler de günde- me geldi. Enflasyonla ilgili tartışmalar sı- rasında söz alan Yusuf Bozkurt özal da, "ekonomideki dört başlılığı" eleştirdi. Özal, "Ennas- yonun bir ay düşmesi ile rehavete kapılmamak lazıın. Vapılması ge- reken zamlan yapmaktan kaçını- lırsa sonra başımıza iş açılır" de- di. Bu arada söz alan Kazım Ok- say da, "Zaten enflasyonu halle- demezsek, o bizi halledecek" di- ye konuştu. Başbakan Akbulut da enflas- yonla ilgili görüşlerini anlatırken, enflasyonun aşağı duştüğünü, bu- nun halka anlatılması gerektigini savundu. Bazı milletvekillerinin, isimleri belirlenecek 20-30 milletvekilin- den oluşan "sürekli parti raüfettişliği" oluşturması önerisi benimsenmedi. Öte yandan ANAP MKYK ta- rafından yayımlanan bildiride, son günlerdeki terör olaylarına deği- nilerek, "Ülkemizi tekrar 11 eylül gününe çekme niyetleri mutlaka kursaklannda kalacaktır" denil- di. Prof. Aksoy Mülkiyeliler'de anıldı ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) — Türk Hukuk Kurumu Baş- kanı Anayasa Profesörii Muam- mer Aksoy Mülkiyeliler Birliği'n- de düzenlenen bir toplantıyla anıl- dı. Konuşmacılardan Prof. Cahit Talas 50 yıldır tanıdığı Prof. Ak- soy'un daha çok partüi sisteme ge- çilmeden önce ülkemizde demok- rasinin kurulması ve yayüması için uğraş verdiğini soyledi. Aziz Nesin de son yıllarda ikti- darlann faili meçhul cinayetler devraldığını anımsattı. Nesin, "Türkiye'de tek illegal örgüt MİT'dir. MİTin görevi cinayetle- rin işlenmesinden sonra soruştur- ma yapmak değil bu cinayetlerin işlenmernesini sağlamaktır" dedi. Insanlann içine korku sindirilmek istendiğini söyleyen Nesin, "Ne ya- zık ki bir ölçiide başarıh oluyorlar" dedi. Eski Milli Birlik Komitesi üye- si Suphi Karaman, Aksoy'un 1961 Anayasası'ıun hazırlanması için gösterdiği çabayı anlatırken, gaze- temiz yazarlarından Ugur Mum- cu ise konuşmasında Aksoy cina- yetinde henüz bir ipucu bulunma- dığını soyledi. "Aksoy'un en beüf- gin niteliği Atatiirkçulüğüydü. Olaydan en çok tedirgin olacak kesim de elbette Aururkçülerdir" diyen Mumcu, Prof. Aİcsoy için anıt mezar yapılmasını önerdi. Uğur Mumcu, "Basın bunu Ipekçi için yapmadı. Biz onun dostlan bunu yapalım ve Aksoy'un ardın- dan cılız demeçler dışında tepki göslermeyen üniversiteleri utandıralım" diye konuştu. Prof. Cevat Geray da Aksoy- un tam bağımsız, insan haklanna saygılı bir Türkiye için uğraş ver- diğini belirterek, "emparyalist dış güçler karşılannda hiçbir zaman bağımsız bir ülke görmek istemeder" dedi. Öte yandan Mülkiyeliier Vakfı- nın okuma odasına Prof. Muam- mer Aksoy adı verildi. Odaya top- lantı öncesinde Prof. Aksoy pla- keti takıldı.