Katalog

7ARALIK 1990 KÜLTÜR-SANAT CUMHURtYET/5 SERGI Izer'in desenleri • Kultur Servist — Turk resmının renk ve desen ustası Zekı Faık Izer (1905-1988) olumunun ıkıncı >ılında, Halk Bankası tarafından duzenlenen bır sergı ıle anılıyor Guzel Sanatlar Akademısı Çallı atolvesınden mezun olan sanatçı 1928) a>nı \ıl Parıs'e gıderek Andre Lhote ve Othon Frıesz'ın yanında resım çalışmalannı surdurdu (1932), D grubu kurucularından olan Zekı Faık Izer, Akademı Mudurluğu yaptı, (1949-1953) Parıs, Bruksel, Sao Paola, Vıyana, Berlın, New York'ta açılan uluslararası sergılere katıldı 25 aralığa dek Halkbank Sanat Galerısı'nde açık kalacak retrospektıf nıtelıklı sergıde, sanatçının halı ışlerı de toplu olarak ızlenebılır 'IstanbuT sergisi ABD'de • YVASHINGTON (AA) — Turk Kultur Haftası etkınlıklen çerçevesındekı "Potomac Nehrı Üzerınde tstanbul" konulu sergı \&ashıngton'da açıldı Washıngton Sergı Salonu'nda buyuk bır alana yayılan sergıde, çarşı havası ıçınde Turk el sanatlarını tanıtan standlar, çını, bakır ürünlerı ve derı eşya sergılenıyor Bu arada eskı Turk evlerı ve Turkıye göruntulerınden oluşan Fotoğraf Sergısı, el sanatlanndan Ebrunun tanıtımı ve e»kı Genelkurmav Başkanı Necıp Torumta>'ın eşı Ressam Türkân Torumtay'ın sergısı de yer alıyor SİNEMA Teldeki Kuş' • Kultur Servısı — \onetmenlığını John Badham'ın ustlendığı "Teldekı kuş" bugun htanbuTda Bevoğlu Atlas, Kadıko\ Oı.ak Bakırko> ""4 Ankara'da da Metropol sınemasında gosterıme gırı\or Komedı turundekı fılmde Mel Gıbson, Goldıe Hav\n, Davıd Carradıne ve Bıll Duke başrollerı pavlaşıyorlar ABD \e Kanada'da yaklaşık ""0 mılvon gışe hasüatı \apan fılm, mafya aleyhıne tanıklık yaptığı ıçın veru bır kımlıkle yaşamını surdurmeve çalışan bır adamı konu alı>or 'Müzik Kutusu' gösterime girdi • Kultur Sçrvısı — Bu >ıl Berlın Fılm Festıvalı'nde Altın Avı Odulu'nu alan "Muzık kutusu". vaşamları çok sevdıklerı babalarının savaş suçlarıvla ıtham edılmeü sonucunda >ıkılan sıradan bır Amerıkan aılesını konu alıvor Turkıye'de daha ont.e gosterılen " Z " ve "Kayıp" gıbı fılmlerın >onetmenı Costa Ga\ras'ın vonettığı tılm başarıh bır avukatın ıçıne duştuğu ıkılemı verme\e çalışıyor Babasının korkunç savaş suçlamalarıvla ıtham edılmesıne kızı olarak ınanmak ıstemeven ama bır avukat olarak şupheve duşen Macar asıllı Ann Talbott u Jessıca Lange canlandırıyor Chıtago ve Budapeşte'de çekılen fılmın dığer rollerınde \rmın Mueller-Stahl Frederıc Forrest ve Lukas Haas ver alıvor Je^sıca Lange, bu fılmdekı roluyle bu vil en ıvı kadın o>uncu Os^ar adaylan arasına gırmı^tı RESİM Çalınan tablolar hıılıındu • AJACCIO (AA) — Pans'tekı bır muzeden 1985 yılında çalınan, emperesyonıst ressamlara aıt tablolar, Korsıka'nın guneyındekı bır vıllada bulundu Polıs yetkılılennın bıldırdıklenne gore bulunan tablolar arasında Pıerre Auguste Renoır, Claude Monet ve Bethre Morısot'un eserlen de yer alıvor Tabloların değerının yaklaşık 20 mılyon dolar olduğu belırtılıyor Polıs, tablo hırsızlığıyla ılgüı olarak 7 kışının Korsıka'da tutuklandığını bıldırdı POZITIF VIBRATIONS ÇAĞDAŞ MUZIK ETKINLIKLERI 4 David Murray Kahil El'ZabarISTANBUL TEKNIK UNIVERSITESI TAŞKIŞLA BINASI 7 Arahk 1990, 20 00 8 Aralık 1990, 17 00, 20 00 Btet Satış Jazz Musc Center Ora»o> 158 22 09 VBKKO ama Taksn 151 15 71 Vakko'arra Suadıve 360 90 9C Organszasyon °OZITIF 144 33 94 StNEMA/ATİLLÂ DORSAY Orhan Oğuz'un İki Başlı Dev'i bugün Kadıköy'de gösterime giriyor Onenıli bir çıkış dahaİki Başlı Dev / Yonetmen- Orhan Öğuz / Senaryo- Nuray Oğuz / Goruntu: Orhan Oğuz / Oyuncular Cuneyt Arkın, Fıkret Kuşkan, Sedef Ecer, Meral Çetınkaya, Rafet Kalkan, Fuat Işhan, Sedef Bedız / Bır Eks-Fılm yapımı (Kadıköy Sanat Merkezı) "tki Başlı Dev", Orhan Oğuz'un tum fılmlerı gıbı gızemlı bıçımde başlar Ka- mera, kunt, ağır bır kapıyı gosterır, sonra yukselerek onu aşar Genış bır bahçe bo- vunca kayar, arabavı görur, kopeğı, hız- metkârlan ve "mahkâne">ı tanırız Sonra bır beden hareketı >-apan genç bır adamın dırı, adalelı bedenı bovunca ka- yar ve ona kenetlenmış daha yaşlı bır er- keğı de kapsayacak bıçımde durur Bu sankı Cocteau'nun unlu oyunu "tki Başlı KartaT'ı anımsatan bır gorunum, bır "iki başlı de\"dır Bır baba-oğul Aralarında guçlu bır bağ, derın bır se\gı vardır Anne vıllar once "o meşum kaza"da çekıp gıtmıştır aralarından Onlar bırbırlerının her şeyıdırler artık Gıderek Hakan, babanın vıne o kazada vıtırdığı daha sonra anlaşılan bır seyın, "gozlerT'nın verını tutar Ama ılışkının sağlıksızlığı yavaş yavaş mevdana çıka- caktır Buyuk ışadamı Cengız Bev'ın sert, kararlı, baskın ve ezıcı kışılığı, kör- luğunu açığa vurmayı bıle kabul etme- yen gururu, Hakan'ı ezmektedır Saflık- lan bozulur gerekçesıvle "Turk atlannın Fransız atlanvla çiftleştinlmesıne" kar- şı çıkan Cengız Bey, oğlunun dış dunya- ya açılmasına da karşı çıkar, şırkette "ruştunu" ve kışılığını kanıtlamasına da Sakatlığını, bır sertlık ve ıstenç du- varı ardında gızlemeye çalışan, ancak yalnız anlarında Beethoven'e sığınmak cesaretını bulan bır ganp adamdır Cen- gız Bey' Ama asıl dram Hakan'ınkıdır Cengız Bey'ın kendı babasından aldığı anlaşılan o sertlık, o ataerkıl kurumlaşma, Ha- fcan'ın tum vaşamını kıstınnıştır Ama araya bır kadın gırer Genç, guzel, per- vasız bır kadın Ash Kentı çevreleyen KENDt SEStYLE CUNEYT ARKIN —"İki Başlı Dev"de Cune>t Arkın kendi sesı>le konuşuvor. Sedef Ecer, filmde ınandırıcı olabilen oyuncular arasında. gecekonduları bıle "hıçbır mımarlık ku- ralına uymama ozgurluğune" sahıp ol duklan ıçın sevebılen Cengız Bey'ın "ka- dın duşmanlığf'nın ardında gızlı kadın ozlemını sezebılen, Hakan'a babasının getırdığı sutu dokup ona "içkı sunan" bır kadın 1 Ama Hakan'ın gelışmemış, gelışmesıne fırsat tanınmamış kışılığı, baskıcı aıle duzenıvle sınırsız özgurluk arasındakı bu savaşımda "dogru yol"u bulacak denlı guçlu değıldır kı' Senaryo yazan Nuray/yönetmen Or- han Oguz ıkılısı, dunya sıneması ıçınde bıle nadır bır ornek olusturuvorlar Bbırı yazıyor, dığerı çekıyor Ve bu ışbırlığı, şa- şırtıcı sonuçlar verıyor "Her şeye Rağmen" ve "Uçuncu Goz"den sonra ıkı sanatçı, yıne uzun bır surede kotarılmış bır fılmle yenıden başarıya ulaşıyorlar "Ikı Başlı Dev", aslında melodrama vatkın (ve Yeşılçam ın bııçok kez "rezil ettıgı") bır konuyu, bır "buyuk aile" dra- mını, ornek bır yaLnlık ve ozgıın bır us- lupla anlatmasını bılıyor Bıraz Avrupa (özellıkle Fransız) havasındakı bu temel- de voğun ruhbılımsel dram, yer >er gı- zemh (açılış, buvukbabayı zıyaret ve tum çıftlık bölumu vs) yer yer duygusal (baba-oğul «ahnelerı) bır atmosferde ge- lışıyor Oğuz bu arada kolav unutulamaz guzellıkte kımı sınemasal bolumler de yaratıyor Örneğın babanın "eksikligi" nın ılk kez bellı olduğu tum o "dıploma torenı" sahnesı veya babayla oğulun ılk kavgaları ve çalışma odasında hüzunlu bır "koşe kapmaca" oynamaları gıbı. Ve oyuncular Kendı sesıyle konuşmuş bır Cunejt Arkın (bu arada fılmın seslı çekılmış olduğunu anımsatalım), yıllar- dır ılk kez bıze gerçek bır oyuncu oldu- ğunu anımsatıyor Sedef Ecer, Fuat Iş- han, Sedef Bediz gıbı oyuncular da rol- lerınde çok ınandırıcı olabılmışler Ama bu fılmın asıl surprızı, Fikret Kuşkan ad- lı genç oyuncu Ilk kez ızledığımız bu oyuncunun perdede ınanılmaz bır rahat- lığı var Fızığmın yanı sıra varlığıyla, oyunuyla perdeyı muthış dolduruyor Daha bakmasını, durmasını bdmeyen "manken"lenn yıllardır oyuncu dıye yut- turulduğu bır ortamda, Fikret Kuşkan, yıllardır erkek oyuncu, "jon" dalında sı- nemaya gelen ılk gerçek yetenek Ve sa- nırım geleceğın "stan!-" "İki Başlı Dev", yılın görulmesı gere- ken fılmlerınden Bu arada şunu da özellıkle belırtmek ıstıyonım Bazı kışı- ler sanıyorlar kı bız şu zor dönemde, Turk sıneması ıçın sureklı "çifte standart" uyguluyoruz ve fılmlerımızı pek beğenmesek de seyırcıyı onları gör- meye çağınyoruz Yanlış' Turk sıneması ıçın belkı bır zamanlar yapmışımdır, ama şımdı ayTi standartlar uygulamıyo- rum doğrusu Tersıne, artık dışarıya açıl- ma ve evrensel sanat platformunda boy olçuşmenın kaçınılmaz gözuktuğu bır donemde, ancak gerçekten ıyı, başarıh bukiuklanmı ovmeye çalışıyorum Bu mev sım gostenlen, orneğın "Cam- dan Kalp" veya "tki Başlı Dev" gıbı film- lerımızın, en azından kımı bolumlerıyle bana bu mevsımın en guzel sınemasal anlarından bazılarını yaşattıklarını söy- leyebılırım O açıdan, benım yazdıkla- rım, doğru-yanlış olabılır, ama ıçtenlık- le yazılmış . Turk sınemasına karşı ezeh (veya yenı-yetme) kuşkucuların ve yok- sayıcılann, elbette paşa gonullen bılır Is- temıyorlarsa gıtmesınler 1 Ancak yarın- obur gun o kendı kulturune yabancılaş- mış olmanın anlatılmaz huznunu duy- mak da onlann sorunu olacak 1 DavidLynch'in 'Vahşi Duygular'ı, iticiliğine karşın bir aşk öyküsü Şiddet ötesindeV a h ş i Du.ygular (Wıld at Heart) / Yonetmen David Lynch / Senaryo. Barry Gıfford'un romanından David Lynch Göruntu Fred Elmes ' Muzık Angelo Badalamentı / Oyuncular Nıcolas Cage, Laura Dern, Wıllem Dafoe, Isabella Rossellını, Dıane Ladd, Harry Dean Stanton / Bir Polygram / Propaganda Fılms yapımı / 127 dakika (Sue, Sureyya, Şafak, Sınepop) Tum ıtıcılığıne, ıçerdığı gorsel bır sınemacıdır Içerığı ve gor- veya potansıyel dehşete karşın, "Vahşı Duvgular" sonuç olarak bır aşk ovkusudur Saılor'la Lu- la'nın, voğun (ve pornografının sınırlarını zorlayan) ılışkısı, so- nuç olarak vıllar boyu suren, Sa ılor'un hapse gırıp çıkmalarına olduğu kadar, "tum dunyanın kotulugu"ne de dırenebılen ger- çek bır sevda, tutkulu bır aşk tan başka bır şey değıldır Ne var kı bu "aşk" bambaşka bır de korda ve atmosferde gelışır Ve ona e>lık eden, çılgın. alkolık ve nefret dolu bır anne, vaktıyle uzerıne benzın dokulerek vakıl- mış bır baba, her turlu kotulu- ğu her duzeyde yapabılecek manyak katıl Santos, onun her bırı ko nluğun tum verılerıyle donanmı karıkatur duzeyınde kı "adamları" (makvdjlanyla ta nınmaz haldek, bır NVıllem Da- foe ve Isabelle Ros^ !ıni), kor kunı, ve kanlı t r a f kazaları, aşırı seks, buIantıLı w kusmuk- lar vb ığrenv, ı, kaldırıcı ve urpertıcı kışıler \e durumlardır Ve 'Vahşı Duygular" adı la "musemma", ınsanoğlunun ıçın- de, hepımızın ıçınde, derınkrde bır verde gızlı kalmıs her turden vahşı, kuraldışı, şiddet ve deh- şete donuşebılecek duvgulara, durtulere seslenır Ve belkı de bu yuzden sevırcının bır bolumunu (her ulkede) yarıda dışarı tırla tan, ızlenmesı zor, davanmaM guç bır gosten, bır tur sınema sal denevım olmava donuşur Ama nıve kızmalı, hatta nıve şaşmalı 9 Özellıkle "Ma\ı Kadı- fe"den berı behrgın olan"Davıd Lynch manyaklıgı" değıldır bur- da söz konuiu olan Lynch, kuşkusuz ozgun, otantık kışısel sel efektlerı bır yana, "Vahşi Duygular"ın taşıdığı vuksek ve venılevıcı sınemasal duzevı vad- sımak mumkun değıldır \ma ote >andan Lvnch, bır aynadır, bır bıleşkedır, bır sım- gedır Sınemanın populer bır kıtle sanatı ve arzın talebı bıçım lendırdığı tıpık bır kapıtalıst sa nat olarak gelışmesının tum geı, mısının sonucudur, bıleşkesıdır bu fılm 1 Fılmın sık sık gonder mede bulunduğu Vıctor Fle- ming'ın 1940 vapımı "Oz Buyucusu" fılmının en ıvı sım geledığı bıçımde sınema hep bır duşler, fantezıler, masallar ala nı olarak gehşmışse, özellıkle son 10-15 yılın sınemasında (as- lında belkı baştan berı, ama da- ha ust ortulu bıçımde) şiddet. bu sanatın avrılmaz oğelerınden bı- rı olmuşsa, kıtleler hep şoke edılmeye, sarsılmaya, gorsel/ışıt- sel surprızler beklemeye alışmış (alıştırılmış) ıseler, "Vahşl Duvgular" gıbı bır filme şaşmak nıve 9 Ve daha da otesı, e|er dunya mızda hâlâ bunca şiddet, vahşet, savaş ve savaşma özlemı, olum, kıyım ve kan varsa, barışı ozle- mek ve savunmak kımı "millı- yetçı" ıdeoıojılerce hâla bır "suç" savılabılıvorsa, gıtgıde yok olan, \ok edılen bır dunyayı korumanın temel ılkelerı uzerın- de anlaşılamıyorsa, "Vahşı Du>- gular"a kızıp salondan çıkmak nıye 9 Bır fılm dunyavı değıştır- mez Ama bır fılm dunyavı (hem de en '•. bı^ımae) vansıtabılır Davıü l_>nt.rı, bence tılmlerınde yalnızce kendı voğun karmaşık ve kuşkulu iv dunyasını vansıt makla kalmıyor Avnızamanda çağımızın karmaşa ve dehşetını de vansıtıvor \e "Vahşı Duvgular" gıbı us tun bır sınema vapıtı karşısında duvduğumuz ot\e ve dehşet de aslında belkı de bu hlmın gor duğu "a\na" ışlevını derınden derıne duvumsamamızdan kav naklanıvor Ne dersınız 7 StNEMANIN GEÇMIŞİNİN BtLEŞKESt — "Vahşi Duygular", bir bakıma, sinemanın bir kitle sanatı olarak tum geçmişinin bir bileşkesi. Laura Dern, filmde başrollcrden bırınde. Percy Adlon'un 'Bağdat Cafe'si insancıllık ve umut kokuyor 6 MarjinaFjnsanlar galerisi YoKCANlM?- Bagdat Cafe (Out of Rosenheım) / Yonetmen Percv Adlon Senarvo Eleonore ve Percy Adlon Goruntu Bernd Heınl / Muzık Bob Telson / Ovnavanlar Marıanne Sagerbrecht, C C H Pounder, Jack Palance, Chrıstıne kauffmann, Vlonıca Calhoun, Darron Flagg, George Aquılar Bır Alman fılmı 91 dakika (Bevoğlu) Amerıkan usulu "\ol fılmle- rı"nı nıye severız 9 Çunku bu tılmler, bıze de çok vakm duran •\menkan "goçebe ruhu"nun dışavurumu olarak hep bıryerle- re verleşemeven. dur durak bıl meyen, yollara duşup bır sevler arayan ınsanlann huznunu an- latırlar "Bagdat Cafe" ıse bır "yol fılmı" değıl Bu bır "durak fil- mı". Nevada volunun ortasında Las Yegas'ın gırışınde uzun \ol araçlarının "agır vasıta" sofor lerının bır kahvelık mola ıçm durakladıkları bu oldukça çır kın ve kışılıksız mekana "Bag- dat Cafe" adını veren bahıplerı bır nebze "egzotızm"le bu sıra danlığı kapatacakları umuduna mı kapılmıştır 9 Ama bır "durak fılmı", bır ">ol fılmı"nden bıle huzunlu olabılıyor Çunku burada volu- nu volculuğun getırebıleceğı bır venılık, bır surprız, bır umut da vok Her şev o gundelık, anlam- sız sıkıntıvı surdurmeve mahkû mıvetı onavlar gıbı kahvevıış leten "çikolata renklı" Brenda, VOL DEGIL DLRAK FILMI — "Bagdat Cafe", Amenkan usulu bır "yol fılmı" degil, bır "durak fılmı". Marıanne Sagerbrecht ve C C H Pounder başrollerde. her şevı tek başına çekıp <,evır mekten, sorumsuz kocasından, flortçu ve aklı başından bır ka nş havada kızından, koşedekı pıvanoda kımselerın anlamadı gı bır muzığı (Bach mı ne' ) tın gırdatıp duran oğlıından, her şevden her şeyden şıkâvetçıdır Gelıp get,en erkeklere onları acı dan (voksa zevkten mı 9 ) bağır tan donmeler yapıp duran get kın guzel Debbv (bır zamanla- rın unutulmaz sarışını Chrıstıne Kauffmann), vaşlı, ama gonlu halâ "hovarda" bır naıf ressamı tanlandırırken perdedekı ımajı nı da umuisaıııazlıkla ayaklar altına alan bır Jack Palance, bır kızıldenlı garson vb DU garıp ve "ınarjınal" ınsan galerısını ta mamlarlar Bu sıkıntıvı gıdermek ıçın normal olan hitbır jev vetmez Ancak "sıhır", buyu gıbı bırşev gerekır ^ a ışıe o da çıkıp ge lır Yanındakı erkekle gırıştığı kavgadan sonra volıın ortasında bavulu ve soıunlamla tek başı na kalan Alman kadını Jasmın' ın kışılığınde' Tuylu tırol şap kası, hıçbır kılığa sığmavan me melerı, "ulusal" gıvsılerı ve ko- tu lngıhzcesıyle Jasmın, tumuy- le vabancı olduğu bu çevrede once bır dınozor kadar garıpse nır Ne var kı o bır sıhırbazdır bır ılluzyonıst Yanı bu tekdu- ze ortama gerçekten de gereklı olan tek kışı' Ve oykunun/fıl- mın ozlemle bekledığı mucıze gerekleşır, Bağdat'ta yaşanan bır 1001 gece masalı gıbı tıpkı, çol den gelen bır neşe bır yaşama se vıncı ruzgârı, Cafe'nın uzerıne esmeye başlar' Ve bu ruzgâr, perdeden salo- na doğru, sevırs.ının de yureğı- ne uzanır, onu ısıtır, ona guven ve umut vetır Oyle va çolun or- tasında yıtıp gıtmtş bu "kuskun- ler kah\esı"nde, kımı Atrıka ko- kenlı, kımı K.ızılderılı, kımı "has Amerıkah", bırı de Bavveralı bır "tombul teyze" olan bu ınsan- Iar, sonunda boylesıne bır "uyu- ma" varabılıyor ve ustelık bu uyumu, bunca çelışkı uzerıne kurabılıyorlarsa tum anlaşmaz- lıklara duşmanlara, savaş teh- dıtlerıne karşın, dunyamızda da barışın ve dostluğun sağlanma- sı belkı oylesıne umutsuz bır beklentı değıldır Ve buram bu- ram ınsanullık ve taze ekmek gı bı umut kokan bu mesajı, "Bag- dat Cafe"yı kımılerının soyledığı gıbı "hoş bir kuçuk fılm" değıl, basbavağı "buyuk" bır fılm ya par Marjınal bır >onetmenın marjındller uzerıne yaptığı bu marjınal fılm boylesıne yureğı- mıze seslenebılıyorsa, bu yalnız ca Percy Adlon'un başarısı de- ğıl, kuşkusuz artık marjınal de- negelen her şeyın dunyamızda ve çağımızda genei onaya kavuş masına doğru gıdışın de bır ışa- retı olsa gerektır' Festival jürisi belirlendi • Kultur Senisi — 10 Uluslararası Istanbul Fılm Festıvalı'nde ver alan ulusal yarışmada, Dr Nejat F Eczacıbaşı Vakfı, Turk sıneması ıçın bu kez ıkı ayrı odul bırden koydu Yarışma fılmlerı arasında, Buyuk jurı tarafından "Eczacıbaşı Vakfı Yılın En Iyı Turk Fılmı Odulu'ne değer görulen fılmın yapımcısı ıle "Eczacıbaşı Vakfı Yılın En Iyı Turk Yönetmenı Ödulu"ne uygun bulunan yonetmen, 20'şer mılyon lıralık ıkı ayrı ödul alacak 16 Mart-31 Mart 1991 arasında yapılacak olan 10 tstanbul Fılm Festıvah ulusal yarışmasına sunulacak Turk fılmlen, Zulfu Lıvaneb'nın başkanlığında, Yıldız Kenter, Yusuf Kurçenlı, \ Doç Dr Oğuz Makal ve Fende Çıçekoğlu'ndan oluşan buyuk jun tarafından değerlendırılecek Vaclav Havel geliyor • ANKARA (AA) — Çekoslovakya Devlet Başkanı Vaclav Havel, Uluslararası Tıyatro Enstıtusu (ITI) tarafından Istanbul'da düzenlenecek uluslararası tıyatro kongresıne katılacak ITI Turkıye Mıllı Komıtesı Başkanı yazar Refık Erduran, her ıkı >4lda bır duzenlenen kongre^n 1991 yılında Turkıye'de gerçekleştırıleceğını söyledı. Cumhurbaşkanı Türgut özal'ın onur başkanlığını yapacağı dünya kongresıne, Çekoslovakya Devlet Başkanı Vaclav Havel'ın de çağrıldığını kaydeden Erduran, toplantının sadece tıyatro dunyasının ünlü ısımlennı bır araya getırmesı açısından değil, Turkıye'nın kulturel tanıtımı açısından da büyük onem taşıdığını behrttı Lennon'ın ikatili pişman • NEW YORK (AA) — Beatles grubunun söz yazan John Lennon'ın katılı 10 yıl sonra pışman olduğunu ve vıcdan azabı duyduğunu söyledı Aklı dengesı bozuk olan Mark David Chapman, 8 Aralık; 1990'da Lennon'ın Ne» York dışındakı evıne *'* ' gıderek beş el ateş etmıştı. Chapman daha sonra John Lennon'ın ölumsuz bır goruntu olduğunu sandığını söylemıştı Toplum ve Resiın' • Kultur Servisi — "Gunumuz Toplumu ve Resım" konulu açıkoturum bugun saat 15 30 da Uran Kultur ve Sanat Merkezı'nde (Altunızade Tophanelıoğlu Cad No 56 Uskudar) yapılacak Yazar, sanat yönetmenı Yuksel Yazıcı'nın yoneteceğı açıkoturuma konuşmacı olarak MU Guzel Sanatlar Fakultesı Dekanı Mustafa Asher, MSU Guzel Sanatlar Fakultesı öğretım uyesı Devnm Erbıl, tTU öğretım uyesı ve ressam Şadan Bezeyış ve ressam Hasan Kavruk katılacaklar. BüGÜN • Sergi açılışı Nurullah Tuncer'ın resım sergısı saat 18 00'deAtaturk Kıtaplığı'nda açıhyor. • Konser İU Devlet Konservatuvarı Öğrencı Orkestrası konsen saat 19 OO'daAKM Buyuk Salon'da yer alıyor BİLSAK' TA BUGÜN 7 Aralık Cuma: 19.00 "Abtdın Dıno Bclgesclı" Sunuş OnatKUTLAR Yoncten Canan GEREDE 19.00 Insan, Evren ve Hologram: Hepımız Aynı Bulunun Parcalarıyız Aydtn ARITAN 19 30 Bılsak Tıyatro Atolyesı "Işte Baş tşte Govde tşte Kanallar" Yazan- Sevım BURAK Gorsel Sanat Atolyeleri Mchmct GULERYUZ yönetımındc (Pcr -Cum.) Cafe-Foyer-Bar (Gırış) 12.00-00 30 Rock Cafe-Bar (5 Kat) 12OO-l8OOHeavyMetal 18.00-24.00 Rock Murat Net-Murat Pazar BÎLSAK.Sırasclvılcr Cad., Soğancı Sok 7 CİHANGİR 143 28 79-99