Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
Sahıbı Cumhjrıycl Malbaacılılc ve Gazetecılık Turk Anonım Şırketı adına
Nadir Nadi £ Grael Vayin Muciur-j Huuı Ctnal, MOessese Mûdunl
EaİK LjakJtt». Yuı tjierı Muduıu Okl; Gonemu. # Habcr Merlczı
Mudüru Valçn Bajcr. Sayfa Düzcm Yönelmcm Ali Aıar A Ttmuküer
V»kARA: Aknc) TMI, İZMİR Hikrotl Çtltakapl. ADANA Çrtta Yig«M>tlu
V, PolnıH C<W »«mt>I Drç H»bc-Stı Lr^« Ittcı. Ekonomı Cc^iı Tarta. If-Sendıkl: Şikna k n d , kulıar CHıl Lıfcr.
Isunbul HalKrlcn b m l ttçtt. Efetım G e m Şarta. Vurt H»t>erlen Vcc4H U | K Spor Dtmıııuaı AMdkMir VaRtaas.
Duı Vaıılir b n Çal^kM. Anüın» $•»•• \>m CKBCIlme: AUılU Yt» 0 Kaoniuuıor AİUM Konlısa # M«h
likr Lnri £ * • 0 Malutttıc MfcM Mn« 0 8U!« PUlüaml *«•» O a M t ı n m # RcUam Ant Toraa £ Ek Vajıııta
H«n Ak.ol 0 Idjıc H«K?U Caffr 0 ls
Wn« Öa*r Ç«« 9 Bıljılltan \ d İ U ( Ptncm! V*f4 B
Krmı « n l ı Baslun NatfrNıdı
Okuj UM.Ytfpnlam.Haa>
. Hikarl ÇMaka». Okaj
&a»t >* Hı»n. Curohunjo Maıbualık n Cazaecılık TA> Tlltl Oca|> C»d- 39'«l Ca*ılothı
54134 Ist PK Ut - UuabuJ. Td. 512 M 05 (20 baı). Tdn. 12246. Fiı (İJ 526 60 72 0
ikrotor « ı t n ZlJ» Cdulp Blv taUap S No 19.4. Td. 133 U 4M7 Ttle. 42144, Fu. (4) 133
05 65 9 Uatfn H Zı» Bh 1352 S 2/3. Td: 13 12 ». Tele» 523» Fu: (Sl) » 53 60
: Inonu C*H 119 5. No 1 Ku \, Td. » Î1 52 H hâll. H n 62155, Fu (71) 1» 25 H
TAKVİM: 28 ARALIK 1990 lmsak: 5 49 Guneş: 7.21 Öğle: 12.10 Ikindi: 14.29 Akşam: 16 50 Yatsı: 18.16
Liseye
yeni
model
92'de
HAKAN AYGÜN
MAGOSA — Lise-1 ve ikin-
ci sınıfiarda da oğrenci seçme
sınavı (ÖSS) benzeri sınav ya-
pılmasını öngören yeni "üni-
versiteye giriş modelP'ne üni-
vcrsite temsilcüeri karşı çıktı.
Rektörler, Milii Eğitim Bakan-
hğı ve ÖSYM tarafından ha-
zırlanan modeli benimseme-
yince 1991'de uygulanması dü-
şünülen sistem 1992'ye sarktı.
Doğu Akdeniz Üniversite-
si'nde toplanan Üniversitelera-
rası Kurul'da dört sınavlı yeni
üniversiteye giriş modeli YÖK
ve rektörlerce 'veto' edildi.
YÖK Başkaru Prof. Dr. Ihsan
Doğnunaa ile Üniversitelerara-
sı Kurul Başkanı ve Boğaziçi
Üniversitesi Rektoru, Prof. Dr.
Ergiin Toğrol'un "asıl karar
roercUnin YÖK olduğunu" do-
ayh ve dolaysız olarak ifade et-
meleri üzerine kurul toplant'.sı
gergin bir havada başladı.
Milli Eğitim Bakanı Avni
Akyol'un ısrarı ile gundemin
birinci maddesi olarak görüşu-
len yeni dört sınavlı universi-
tcye giriş modeline karşı çıkan
kurul üyeleri, 1991'de uygulan-
ması düşünülen sistemin ge-
ciktirilmesini sağladılar.
Toplantıda söz alan Doğra-
macı ile ODTÜ, Marraara,
Ankara, Trakya, Çukurova ve
Anadolu Üniversitesi rektörle-
ri, ana hatlanru ÖSYM Başka-
nı Dr. Fethi Toker'in çizdiğı
sistemi eleştirdiler. Sisteme yö-
neltilen eleştiriler şu noktaîar-
da toplandı:
—Lise-1 ve ikinci sınıfiarda
da ÖSS benzeri sınav yapılma-
sı, ogrencUerin sınav yükü ve
stresini arttıracaktır.
—öğrencilerin lıse birinci sı-
nıftan itibaren üniversite giriş
sınavlanna hazırlanmaları or-
taöğretimi iyice ÖYS'ye gü-
dümlü hale getirecek ve yozlaş-
tıracaktır.
—Çok sınav, dershaneleri
zengin edecektir.
—Ortaöğretim başarı pua-
nırun yaygınlaştınlması bu sis-
temle sağlanamaz. Lise-1 ve
ikinci suuflarda yapılacak
ÖSS-1 ve ÖSS-2 yerine, öğren-
cilerin lisenin 3. sınıfmdaki yıl
sonu not ortalamaları ağırhk-
h olarak ÖYS puanına yansı-
tılmalıdır.
Antalva
Briç
turizmi
gözde
BÜLENT ECEVİT
* ANTALYA — "Ingütere*-
den Antalya'ya spor yapmak
için geldik. Ama bu s«yircisİ2
spor" diyordu lngiliz Briç Fe-
derasyonu temsilcisi Ron
Heath.
tngiltere Briç Federasyonu'-
na bağlı Mercian Bridge Klü-
bü üyesi 50 kişi, Antalya De-
deman Otel'inde 24 aralıkta
başladıklan turnuva ile "dbin
sponı" yapıyor. 5 ocağa kadar
sürecek turnuvada alınan pu-
anlara göre Ingiltere'de klas-
mana girecekler.
lngiliz briççilerden 12'si 80
yaşın üzerinde, 38 kişi 60 yaş
ortalamasında. Her gün
15.00-18.00 ve 20.30-23.30 sa-
atleri arasında briç oyunu sü-
rûyor.
Geziyi gerçekleştiren Baltaş
Turizm yetkilisi Arun Özcan,
"briç turizmi" yaptıklanm be-
lirterek "Törki>e'nin tanıtıl-
ması ve Tiirk turizminin çeşit-
lcndirflmesi açısıodan bu da
bir çeşit basamak" diye konu-
şuyor.
Devlet Opera ve Balesi GenelMüdürü ErolGömürgen, koregrafSonyaAslan'ı görevden aldı
'Davullu bale' durdurulduANKARA (Cumhuriyet Bii-
rosu) — Devlet Opera ve Balesi
Genel Müdurü Erol Gömiirgen,
sanatçılann gösterdiği tepki so-
nucu "davullu-zurnalı bale pro-
jesi"nde geri adım atarak, pro-
je sorumlusu koregraf Sonya
Aslan'ı dün görevinden aldı.
Gömürgen, Aslan'ın, "Gend
Müdiir Yardımcısı Mete L'nal'-
ın davullu-zurnalı provalan kal-
dırmastm Lstemesine ragmen ca-
lışmalan sürdürdüğü için" gö-
revden aldığıru bildirdi. Gömür-
gen, "Ortada hazr bir proje ol-
madığının anlaşılması
nedeoiyle" folklorik bale proje-
sinin "asluya abndıfuu", yeni
bir çalışmamn gelmesi duru-
munda çabşmalara yeniden baş-
lanacağım söyledi.
Başladığı günden beri bale sa-
natçılannın büyük tepkisiyle
karşılaşan davul eşliğinde folk-
lor çahşmalarının "bir ön
çalışma" niteliğinde olduğunu
vurgulayan Gömürgen şunlan
söyledi:
*'Bize, ortada bir proje var-
mış gibi yanlıs bilgi verilmiş.
Ögrendik ki ortada proje filaa
yok. Bu nedenle askıya alıyo-
rnz. Zurnası yoktu, ama
davullu-rurnalı deniyordu, bu
provalann kaldınlması ikazına
rağmen çalışmasına devam etti-
ği için de Sonya Aslan'ı görevin-
den aldım. Zaten bu çalışma ön
çalışma idi. Bir proje >ok benüz
ortada. Bize proje gelinceye ka-
dar bu işi bekletiyoruz. Proje
gelirse sanat kunülanmıza su-
nulacak, uygun görülenler tas-
dik edilecek, uygalanacak."
Cumhuriyet muhabirinin so-
rusu üzerine bunun bir "geri
adım" olmadığını söyleyen Gö-
mürgen, "müşahhas (somut)
proje isttyoruz" dedi.
Gömürgen, "Sanatçılara, ye-
ni projeler ısmarlandı mı" biçi-
mindeki soruyu ise "Hayır kim-
seden yeni proje istemedik. Bu
berkese açık. Hatta bugün (dun)
TRT Ankara Teievizyonu'ndan
Nevzat Üçyudız gekli, göruştük.
Bir müzik çalışması varmış, bale
yapmak istiyor. Librettosunu
getinnesini istedim. Getirirse,
çalışmasını sanat kuruluna so-
kacağımızı söyledim" diye ya-
nıtladı. Gömürgen, "Yine mil-
li, folklorik bale projeleri mi
istiyorsuniK" sorusuna ise şu
karşılığı verdi:
"lstedigimiz, yeai, yeni, ye-
ni eser. Milli dediğimiz, millet-
lerarası podyumda kendini ka-
bul ettiren, çagdaş tekniklerle
özümüzü birieştiren eser."
Futbolculann
tezahüratı
Gömürgen, "DavuUu prova-
lan desteklemiyor muydunuz"
sorusu üzerine de "Ben davulu,
8-10 gün önce burada, sanat ku-
rulu toplantısı sırasında dny-
dum. Maçtan çıkan deJikannlar,
tezahürat yapıyorlar gibi gelmiş-
ti bana. Sordum, 'Ritm
tutuyorlar' dediler. Biz bundan
evvel yapılan çalışmalarda da
sanatçılann işlerine hiç kanşma-
dık. 'Yunus Emre' balesinde de
semab var. Semahlar gelmiş, ça-
lışmışlar. Bu bale\i yaratan ki-
şinin kendi işi tamamen, kanş-
mayız " dedi.
Soruşturma sürüyor
Öte yandan davullu provalar
üzerine tepki gösteren ve sanatçı
listesinden imzalanru çeken Aİ-
tan Tekin, Gülay Sargın ve Ta-
cettin Uyanık hakkında Gömür-
gen'in başlattığı soruşturma sü-
rüyor. Gömürgen, Devlet Me-
murlan Yasası'na göre bu üç ki-
şinin savunmasmm alınacagını,
verdikleri savunmaya göre ge-
rekli kurullann işletileceğini
söyledi.
Erol Gömürgen'in "Folklo-
rik adımların modernize
edildigini" istediğini belirten ve
"Erol Bey ne gerekiyorsa her se-
yi verdi" diyen koregraf Sonya
Aslan ise görevden alınmadan
kısa süre önce Cumhuriyefin
sorularmı şöyle yanıtladı:
— Sİ2, davuHu-zurnalı bale
çalışmasını destekliyor nm-
sunuz?
ASLAN — Tabii, bu bir ye-
Görevden alındı Ankara Devlet
Balesi'nde 'davullu bale' projesinin
yürütücüsü durumunda olan Sonya
Aslan, dün Genel Müdür Erol
Gömürgen tarafından görevden alındı.
Bale sanatçıları önceki gün projeye
tepki olarak çalışma sırasında davulu
patlatmışlardı.
Modernin moderni Koregraf
Sonya Aslan, projeye gösterilen tepkiyi
anlamadığını belirterek şöyle diyor:
"Ben modernin modernin
moderniyim. Baleyi geriye götürmek
istemiyoruz. Bu bir yenilik. Folklorik
adımların modernize edilmesini
amaçlıyoruz!'
nilik. Rönesanstan sonra da bir
yerlere gelinmedi mi? Ben Dev-
let Halk Dansları Topluluğu'nu
da üç yıl çalıştırdım. Allahım,
o adımlar, o giysiler ne kadar
zengin. Biz koregraflar otursak,
gece günduz arasak, o adımları
bulamayız. Adamlar, o hareket-
leri nasıl bulmuşlar. Tabii, do-
ğadan geliyor. Ben bunu yanlış
bir fıkir olarak görmüyorum.
— Bu deneme, balede değil
de Devlet Halk Danslan Toplu-
lngn ile yapılamaz mıydı?
ASLAJV — Bu ikisini ayınna-
nız lazım birbirinden. Halk
danslan, halk danslandır. Bale,
larız. Bu olaylar beni çok üzü-
yor. Yanlış anlaşüıyor. Bir im-
kân verilir, denenir bakıür. Bir
kere zurna yok. Olsaydı da zur-
naya alerji mi var? Bir enstru-
man olarak, saz da klarnet de
kuUarulabilir. Bu bir ritm mese-
lesi. Bazı bölgelerde zurna ile
oynanıyor.
— Davullu bale projesi so-
nunda ortaya ne çıkacak?
ASLAN — Her şey için da-
ha çok erken. Daha temel adım-
ları çalıştırıyorum. Aynca, bü-
tün halk danslarını almıyorum.
Hangisi baleye daha uygun di-
ye bakıyorum.
üç ay zamanım vardı. Çok din-
ledim. Rengim Gökmen ile de
konuştum. Istanbul'a gidip se-
naryoyu yazacak olan Çetin Al-
tan ile konuyu detaylı konuşa-
lun dedik. Uluslararası olsun,
kahcı olsun istedik. Tabii, eli-
mizden geldiği kadanyla. Konu-
ya göre hangi müzik uygunsa
onu seçecektik. Müziği, benim
hissetmem lazım. Ama daha
merhaba derken her şey bitti.
Tepki gösterildi.
— Uluslararası, kalıcı olma-
sını istediğiniz bu balede davul
buna ne derecede yardımcı
olabüir?
ama 20 dakika sonra bir kızımız
bayıldı. Davulu çalışma yerine
koydum, bir de baktık,
patlamış.
— Bu bale yurtdışında bege-
nilebilir mi si/ce?
ASLAN — Bilemem, benim
gözümde bir fantezi var şimdi.
Ama ışık, kostüm, dans, hepsi
işin içine girince ne olur bile-
mem. Her şey sahnede ortaya
çıkar.
— Ya kostümler. Sanatçılar,
geleneksel grysilerle mi dans
edecek?
ASLAN — Hayır canım.
Body tight ile dans edeceklerdi.
MİLLİ BÜKÜLÜŞ — Balede milli' ve 'folklorik ögeier tasıyan proje saaatçtlann tepkisi ile karsılastı. (Fotograf: Banş BU)
baledir. Bizim yapacağımız,
halk danslarından yararlanıp,
adımlar ahp, bunun daha ileri-
sini yapmak. O bölge senaryo-
da varsa, dansçının da her şeyi
bilmesi lazım.
— Sizce, sanatçılann davul-
lu folklor çalışmalanna tepkisi
nereden kaynaklanıyor?
Zurnaya alerji
ASLAN — Bilmiyorum, ama
ben hakiki bir sanatçıyım. Mo-
dernin, modernin moderniyim.
Biz ailece bu işi yapıyoruz. Oğ-
lum da danscı. Davulla zumayla
bale yaptıracak halimiz yok. Bu
bir ekol, bir teknik. Bir adımı,
öz hareketi alınz, baleye uyar-
— Hangi yöreler daha
uygnn?
ASLAN — Kırklareli, Gazi-
antep, Dinar (kızlar), Bitlis
adımlan çok uygun, ritmi güzel.
tlle bunlar da olacak diye bir şey
yok. Konuya, müziğe göre de-
ğişebilir.
— Sanatçılann tepkisi nede-
niyle proje >anm kalabilir mi?
ASLAN — O konuda hiçbir
şey bilmiyorum. Eğer başarabi-
İirsem amacım, halk danslarm-
dan modern dansı çıkarmak.
Ama gene de her şey için çok er-
ken.
— Balenin müztgini bebriedi-
niz mi?
ASLAN — Bu çalışmalara
başlamadan önce, hazırhk için
ASLAN — Allahım, ben hep
Gaziantep mi oynayacağım?
Ama, o bölgenin karakterini ha-
kikaten vermek lazım. Bizim ço-
cuklar, ne dans ettiklerini bilmi-
yorlar. Biraz detaya girmek is-
tedik sadece. Belki 20 adımdan
iki tanesini alacaktık.
Ama, dansçının bunu da bil-
mesi lazım. Mesela, bir fonun
önünde dururken, duruşu doğ-
ru olur böylece. Bizim kafamız
çok ileri. Ben bütün folklor der-
neklerini dolaştım. Her şeyi in-
celedim. Arkadaş olsunlar diye
davul calan-çocuğu genç seçtim.
O çocuk, geçen gün provada,
yutkuna yutkuna, korka korka
ders verdi. Olmaz ki bu kadar,
günah. Danslar hakikaten güzel
Hareketleri kısıtlanmasın diye
başlıklarda stil getirecektim.
Bizden istenen, folklorik adım-
lan modernize ederek bir yerle-
re getirmekti. Geriye gidin diyen
yok. Biz de klasikçiyiz. Neden-
dir tepki, vallahi hakikaten an-
layamadım. Belki de anormal
bir şeydir. Baslarken bitti. Ola-
bilir. Sanki folklor oynayacak-
larını sandı çocuklar.
Çok iyi bir şey olmasıru, bi-
linmeyen bir şey olmasını iste-
dim. Ama, verilen kadro çok
önemli. Olayın malzemesi bu.
Bina var, ama tuğlası da çok
önemli. O kadar kargaşa oldu
ki başlayamadım bile. Sadece.
okul öğrencisi dansçılarla çalı-
şıyorum.
DAVULLU BAJuE
OLAYI NEDİR?
Genel Müdür
Gömürgen
Türk adımlı'
bale projesi
istemişti
Devlet Opera ve Balesi
Genel Müdürü Erol
Gömürgen, 90-91
repertuvannı açıklarken
'Türk adımlı bale
1
çalışmalanna başlanacağını
duyurmuş ve bu konuda
koregraf Sonya Aslan'ı
görevlendirmişti.
ANKARA (Conbariyet
Börosa) — Ankara Devlet
Opera va Balesi sanatçılannı
ayağa kaldıran 'milli ça|daş
folklorik bale' projesinin
geçmişi mayıs ayına
dayanıyor.
Devlet Opera ve Balesi Genel
Müdürü Erol Gömürgen, bu
konudaki düşüncesini ilk kez
bale salonu yetersizliği
nedeniyle birkaç gün içinde
inşa edilen 'bale barakası'mn
açılışında, sanatçılara aktardı.
O zamanlar sanatçılar, bunun
'ne menem bir şey olacagı'
konusunda
bilgilendirilmedikleri için
tepki gösteîmediler.
Gömürgen, 1990-91
repertuvannı açıklarken de
opera ve balede Türk
eserlerini arttirmak amacıyla,
'Türk adımlı bale'
çalışmalanna başlanacağını
duyurdu.
Başlangıçta konservatuvan
biürip de genel müdürlüğün
sınavını kazanamayan sanatçı
adaylannı 'isdihdam' etme
amacım güden proje, bu
öğrencilerin olaya 'ragbet
etmemesi' nedeniyle, boşlukta
kalınca, genel müdür
Gömürgen yeni bir arayışa
girdi. 'MilU çagdaş folklorik
bale' çalışmaları için Istanbul
Balesi'nden Sonya Aslan'ı
görevlendiren genel müdür,
geçen baftalarda, bu projeyi
uygulamaya geçirmek için
çalışmalara başlanacağını
duyurdu.
Konservatuvar öğrencilerinin,
bu çalışmada yer almaması
üzerine, Sonya Aslan
profesyonel bale
sanatçılanndan oluşan bir
liste haarladı. Bale idaresi,
ilk başta bu listeyi genel
müdürlükten gelen baskı
üzerine imzaladıklannı
açıkladılar.
Sanatçılar geçen çarşamba
günü kesin olarak duyumlan
çalışma ve listeyi göTünce,
bunu protesto ettiler.
Programa göre davul zurna
eşliğinde 'folklor dersi'
verilmek istenen sanatçılar,
bu eserde zorla
görevlendirilmeleri
durumunda topluca istifa
edeceklerini açıkladılar.
Sanatçılar, bu projede
diretilmesi durumunda
provanm yapılacağı cumartesi
günü oturma eylemi
yapacaklannı duy\ırdular.
Geçen cumartesi günü bir
araya gelen sanatçılar, bale
ve operanın iki ayn sanat dalı
olduğunu vurgulayarak
'librettosu, adı, müzigi belli
olmayan bir eserde rol
almayacaklannı" bildirdiler.
Aym gun Genel Müdür
Gömürgen ile görüşen
sanatçılar, bu görüşlerini de
ilettiler.
Başkoregraf Altan Tekin,
başöğretici Gttlay Sargın ve
sanatçı temsilcisi Tacettin
Uyanık, distribüsyona
'idarenin baskısı üzerine'
imza attıklannı ifade ederek
imzalanm çekmek
istediklerini belirttiler.
Papa, şehvete karşı savaşta
Papa'nın cinsel özgürlüğe karşı çıkan demeçleri giderek
Katolikler arasında bile tepki çekiyor. Çok çocuklu
Üçüncü Dünya ülkelerinde 'prezervatif kullanmaym'
demesi' skandal olarak niteleniyor.
Dış Haberier Servisi — "Cin-
sel şetnet gunahtır." Ortaya çı-
kışından bu yana Kilise bunu
öğütlemiştir.
Almanya'da yayımlanan
"DeT Spiegel" dergisine göre
Hıristiyan dünyasımn ruhani li-
deri Papa II. Jean Paul, yaşa-
ma karşı düşmanca bir tavır içe-
ren bu ilkeyi âdeta bir dogma-
ya dönüştürdü.
Papa 11. Jean PauPe göre yal-
nızca kürtaja değil, doğum
kontrol hapı ve prezervatif gibi
hamilelikten koruyucu önlemle-
re başvuranlar da cinayet işli-
yor. Ve Papa, yoksulluğun ve
açbğın kol gezdiği Üçüncü Dün-
ya ülke insanlarına da bu öğüt-
leri vermekten geri kalmıyor.
Ancak Papa'mn bu çağdışı
görüşleri ilk kez Katolikler ara-
smda da büyük tephilere yol aç-
tı. "Der Spiegel" dergisinin ka-
pak konusu yaptığı yaada Pa-
pa acımasızca eleştiriliyor.
Yazı, Avrupa basınından
almtılara yer vererek, Papa için
"kör, dik kafalı ve nörotik" gi-
bi tanımlamaların kullanıldığı-
nı belirtiyor. "tnsanlan hiçe
saydıgı ve paranoyak egilimler
içinde olduğu" söylenen Papa'-
nın, Kilise'yı "ortaçağ ve
engizisyonlara" geri götürme
çabası içinde bulunduğuna da
dikkat çekiliyor.
Alman piskoposları tarafın-
dan yaptınlan bir kamuoyu
araştırmasına göre, Almanlann
yalnızca yüzde 43'ü Papa'yı
"iyi" ve "mükemmel" (1980:
yüzde 74), yüzde 30'u "Uerid"
(1980: yüzde 56) olarak değer-
lendiriyor. Bir başka kamuoyu
yoklaması ise yüzde 90'ımn Ki-
lise'nin seks yaşamlanna müda-
halesine karşı çıktıgmı ortaya
koyuyor. Katolik teologlardan
da sürekli protestolar yükseli-
yor.
Papa II. Jean Paul'ün ahlak
konusundaki görüşleri şu ilke-
lere dayanıyor: Kadınlar yalnız-
ca eş ve anne olarak değerli; be-
kâret en büynk meziyet; rahip-
ler cinsel yaşamdan yoksun bir
hayat sürmeye devam etmeUdir;
bu konudaki her tür tartışma
"düşmanca propaganda" ya gi-
riyor. Homoseksüeller ve lezbi-
yenler de cinsellikten uzak dur-
malı, bu tür "düzeusiz cinsel
eğilimler" "Tannnın yaratıcı
bilgeliğine" karşı koyuyor.
"Cinsd güç tek başına ve yal-
nızca evlilikte kullanıldıgında
ahlaka uygundur". Her cinsel
ilişkide mutlaka bir cocuğun do-
ğumu istenmeli; yapay yollarla
bunu engellemeye çalışmak bü-
yük bir günah.
Toplam 49 yurtdışı gezisin-
den 10'unu, 360 milyon Katoli-
ğin yaşadığı Latin Amerika ül-
kelerine yapmış Papa. Tüm Ka-
tolikkrin yüzde 40'ım oluşturan
bu Latin Amerikahlann sayısı-
nın bir BM araştırmasına göre
2025 yılında 760 milyona yük-
seleceği sanılıyor. Geçen mayıs
ayında Meksika'da bulunduğu
bir sırada P^pa halka şoyle ses-
lenmiş: "Egerfcirçocukdünya-
ya getirme olasıligkyarken, bu,
birleşme sırasında yapav bir şe-
kilde engellenirse, o zamao bu
çift Tannya ve onun Tannsal is-
tegine sırt çeviriyor demektir."
4
Baba 3'te
cinayet
• NEW YORK (AA) —
ABD'nin New York
kentindeki bir sinemada
"Baba 3" filmini seyreden
iki grup arasında yüksek
sesle konuşma yüzünden
çıkan tartışma silahlı
çatışmaya dönüştü.
Çatışmada 15 yaşındaki bir
çocuk öldü, üç kişi de
yaralandı. Polisin yaptığı
acıklamaya göre Long
Island'daki Sunrise
Sineması'nda yeni gösterime
giren "Baba 3" filminin
20'nci dakikasında iki grup
arasında yüksek sesle
konuşma nedeniyle tartışma
çıktı. Gruplar, daha sonra
silahlannı çekerek
birbirlerine ateş etmeye
başladılar. Çaüşma sonucu
seyircilerden dört kişi
yaralandı. Yaralılardan, 15
yaşındaki Tremain Hall,
kaldırıldığı haslanede oldû.
Uludağ'da
helikopter düştü
• BURSA (Cumhuriyet
Bürosu) — Istanbul'dan
yolcu getiren Maş Air'e ait
helikopter Uludağ'da düştü.
Orman kampı yakınlarında
kar yağışı nedeniyle
helikopterde bulunan 16
yolcunun hafif yaralı
olduğu, pilotun durumunun
ise ağiT olduğu belirtildi.
Yolculardan 4 yaşındaki bir
kız çocuğunun ise beyin
kanaması tehlikesiyle
hastaneye gönderildiği
öğrenildi. Ağır yaralı
pilotun da Uludağ'dan
kentteki hasıanelere
indirileceği bildirildi. Bu
arada yaralılan hastanelere
taşımak amacıyla Uludağ'a
helikopter çağrıldığı
öğrenildi.
MEehmet Akif
anıldı
• Haber Merkezi —
Istiklal Marşı şairi Mehmet
Akif Ersoy ölümünün 54.
yıl dönümunde Ankara ve
IstanbuPda anıldı. Mehmet
Akif, Ankara'da Tacettin
Dergâhı'nda, tstanbul'da ise
Edimekapı'daki
Şehitliği'ndeki kabri
başında duzenlenen
törenlerde anıhıken,
Cumhurbaşkanı Turgut S—
özal, TBMM Başkanı Ka>^
Erdem ve Başbakan
Yıldınm Akbulut birer
rnesaj yayımladılar.
Hava kirliliğine
karşı hutbe
• DENtZLl (AA) —
Denizli'de kış aylannda
büyük boyutlara ulaşan
hava kirliliğine karşı çeşitli
önlemler aranırken ll Çevre
Kunılu, camilerde hava
kirliliği ile ilgili hutbeler
okutuhnasım kararlaştırdı.
ll Çevre Kurulu'nun, Vali
Yardımcısı Orhan Alkan
başkanlığında yaptığı
toplantıda, apartmanlar ve
sanayi tesislerindeki
ateşçilerin eğitiminin yam
sıra halkı bilgilendirmek
amacıyla camilerde hutbe
okutulması ve sinemalarda
seans aralarında
gösterilmek uzere hava
kirliliği ile ilgili film
hazırlatılması kararlaştınldı.
ABD askerleri
tatile gelemiyor
• ANTALYA (AA) —
Anadolu Thristik Otelciler
ve tşletmeciler Derneği
(ATİD) Başkam Beylan öz,
"Körfez cephesinde yeni bir
şey olmadığını" belirterek
ABD'li askerlerin
Türkiye'de tatil
yapmalarımn da kesinlik
kazanmadıgını bildirdi.
Savaşın ve tatilin, Saddam
Hüseyin'e tamnan sürem'n
dolması için 15 ocagı
beklediğini anlatan Beylan
öz, kesin durumun bu
tarihten sonra ortaya
çıkacağını söyledi.
>. Su insanı boğar
' ateş yakarmış...
"Bir makine, bir tnakine
daha... Gece günduz,
alın tertyle geliştirdik
işimlzi. 'Bizim malımız
helaldir. bir şey olmaz'
diyordu ortağun. Ama komşuda çıkan yangm aklımızı
başımıza getirdl. Eee yıttann em«ği! Telefon ettim
Halk Sujorta'ya. Geldller, dövize endeksll Yangın
Sigortası yaptırdım. Böylece tüm variığımız sürekli
gerçek degeri üzerinden sigortalı oldu."
p Halk
1 Sigorta
Bir yaşam sere
S>
I EKıtn 1990'dan itibaren yangm ve nakl.yat branşlarındâ başlayan
serbest pnm uygulaması Halk Sıgorta da "oîel'dır