Katalog

23 ARALIK 1990 CUMHURİYET/9 ANKARA HAVASICumhuriyet Ankara Bürosu 17. TURK BUYUGU HASTA $ANSl Gazeteci hastaneye düşerse Günaydın Gazetesi Ankara Temsilcisi Yavuz Gökmen geçirdiği trafik kazasından sonra Hacettepe Hastanesi Göz Servisi'nde bakım görüyor. Giderek iyileşen Gökmen, ilk günlerde kendisine gönderilen çiçeklerı refakatçılarının imza atarak almalarına göz yumarken, sonunda duruma müdaha'-ıetti. Bir gün uyanır uyanmaz ilk sözü, "Yahu ilk gelecek çiçeği ben imza atarak alacağım" oldu. Aynı anda kapı çalındı, Gökmen sevinçle doğruldu. Gelen çiçeğin üzerindeki yazıyı okudu: "Semra ve Turgut Özal." Özal'ın Konya gezisi Cumhurbaşkanı Özal'ın Konya gezisi oldukça renkli geçti. Özal, çeşitli iltifatlara mazhar olurken bunlardan en önemlisi Sağlık Bakanı Şıvgın'dan geidi. Özal, Selçuk Üniversitesi'nde 16 Türk büyüğü için yapılan anıtın açılışını yaptı. Bu sırada yanında bulunan Şıvgın'a dönerek "Bunlar şimdi 16 Türk büyüğü mü" diye sordu. Bunun üzerine Şıvgın, "17.'si de sizsiniz efendim" karşılığını verdi. Özal, iki günlük Konya gezisi sırasında 1942-1943 yıllan arasında Konya'da eğitim gördüğü "Gazi Lisesi"ni de gezdi. özal burada öğrencilere "samimi itiraflar"da bulundu: "Bizim zamanırnızda ekmek karneyleydi. Biz çok zor şartlar altında okuduk. O zaman öğrencilere 320 gram ekmek kontenjanı vardı. Genç insanlara bu yetmiyor tabii. O zaman civar evlerden ve çocuklannı ziyarete gelen ailelerden peksimet ve kurabiyeler gelirdi. Herkes bunları, o zaman dolaplanmız vardı, saklardı. Biz de birbirimizin dolabından ekmek çalardık. Evet çalardık." Cumhurbaşkanı özal Gazi Lisesi'ndekı ıncelemeleri sırasında okul yetkililerine "Bizim zamanırnızda burada her sabah çorba içilir, her akşam ve öğlen yemeğinde de kuru fasulye, bulgur pilavı yenirdi. Şimdi de öyle mi" diye sordu. Aldığı yanıt memleketin yemek açısından da "çağ atladığı" yolundaydı. Özal'a gezi sırasında , Selçuk Üniversitesi'nde bir de özel ödül verildi. Ödülü, Selçuk Üniversitesi'nin Özal hayranı Türk İslam Sentezci Rektörü Prof. Dr. Halil Cin, "Sayın Cumhurbaşkammıza 10 1 yıldır Türk ekonomisini düze çıkartan ve Türkiye'de pek çok konularda çağ atlanmasını sağlayan başarılarından dolayı veriyoruz" diyerek sundu. Cin, tören sırasında Semra özal konuşma yapmak istediği halde konuşmasına izin verilmeyince çok üzüldü, üniversitesinin içinde geçen bu olaydan dolayı Devlet Bakanı Mehmet Keçecller'i araya koyarak Semra özal'dan özür diledi. Semra ve Turgut Özal, daha sonra "şeb-i arus" törenlerine de katıldılar. Kültür Bakanı Zeybek'in "vaaz"ı andıran konuşmasının sonunda, "Herkes burada birbirine senı seviyorum demeli, sizi birbirinize seni seviyorum demeye çağırıyorum" sözleri salonda hareketlenmeye yol açtı. Özallar'ın birbirlerine gülerek "sevgi itirafları"nda bulundukları görüldü. Özallar'ın yanında oturan Zeybek'in eşinin de bu sırada yerinden kalkarak Semra ve Turgut özal'ın ellerını tutup gözlerinin içine bakarak "Sizi çok seviyoruz" dediği görûldü. HAYVANLAR tSMAİL GİİLGEÇ GÜNÜN FOTOĞRAFI TBMM — Bakanlar Kurnlu bdlümü (Fotofraf: Rıza Ezer) DIPLOMASI-BELEDIYE Genelev brifingi Konya'daki Mevlana törenlerini izlemeye gelenler arasında Fransa'nın Ankara Büyûkelçisi Eric Rouleau da vardı. Rouleau, Konya'ya gelmişken RP'li Belediye Başkanı Halil Ürün'ün de nabzını yokladı. Yaklaşık bir şaatlik görüşmede Ürün, Rouleau'ya "milli görüş"ü anlattı. Ürün, bir ara "kız otobüsü" uygulamasına gelen tepkileri anlatınca Rouleau çok saşırmış göründü ve böyle bir tepkiyi çağdışı bulduğunu şöyledi. Ürün nereden aklına gelmişse, ilginç bir konuya daha giriverdi: 'Genelev.' Başladı konuşmaya: — Masum, kimsesiz kadınlar, mafyanın tuzağına düşürülüyor. Onların sırtından genelevlerde milyonlarca lira para kazanılıyor. Bu bir insanlık suçudur, İslamı bir tarafa bırakalım, insanlığın yüz karasıdır. Rouleau, hayretler içinde "genelev olgusu"nu ilk kez çjuymuş gıbı dınlıyordu. Ürün de Rouleau'yu etkilediğıni sândıkça ekliyordu: — Genelevin bir emniyet supabı olduğunu iddia edenter var. Bu mümkün değil. Genelev bir batakhanedir. Burası açık olduğu müddetçe masum Anadolu kızları mafyaların eline düşecek, böylece fuhuş teşvik edilmiş olacaktır. Ürün, genelevi bitirince faiz konusuna geçti. Bol bol Erbakan Hoca'yı övdü. Sabırla anlatılanları dinleyen büyükelçi, sonunda görevini anımsadı ve sordu: — RP'nin görüşüne en yakın olan devletler hangisi? Rouleau için, bu şorunun yanıtı önemliydi. Ürün'ün ise verebileceği yanıt yoktu. "Tehlikeli" bir soruydu. Topu genel baskana attı: — Bu konuda Sayın Erbakan'dan yeterli bilgi alabilirsiniz. Rouleau Konya'dan "genel ev ve faiz" konusunda hayli bilgilenmiş olarak döndü. BULENT HANIM ftAŞKENTTE Ersoy-Kahveci kapışması Bülent Ersoy bir süredir Ankara'da sahneye çıkıyor. Ersoy'a Ankara'mn pek uğurlu geldiği ise söylenemez. Geçen günlerde şarkı söylerken kendisini dinlemeyen üç kişiye sinirlenen Ersoy, fırçasını attı: "Neden beni dinlemiyorsunuz?" "Fırça"ya karşılık da baldırına bardağı yedi. Bardağı fırlatan ANAP Çankırı Milletvekili Ali Çrftçi idi. Dokunulmazlığı olduğu için de kimse Çrttçi'ye dokunamadı. Ersoy, en büyük darbeyi ise Maliye Bakanı Kahveci'den yedi. Bir baska opce KAHVACİ ile esi Füsun Hanımı dinleyiciler arasında gören Ersoy, dayanamayıp açtı ağzını: — Sahneye çıktığımdan beri ne diye somurtuyorsunuz! Maliyeye borcum da yok ayol. Ankara Oteli'ndeki programını bitirdikten sonra çalışmakta olduğu Başkent Gazinosu'na koşan Ersoy'u bir sürpriz bekliyordu. Maliye ekipleri gelmiş, defterleri inceliyordu. Ersoy kendi kendine söytendi: — Bu da Adnan Bey'in esprisi olsa gerek. Ersoy, şimdilerde siyasetçilere karşı daha dikkatli davranmaya kararlı görünüyor. fiEZIYE IŞÇİ ENGELI Zonguldak yolları taşlı Zonguldak Ereğli Dernir Çelik Fabrikaları'nın kapasite arttırımı ve modernızasyonu nedeniyle Cumhurbaşkanı Özal ile Başbakan Akbulut'un Ereğli'ye gidecekleri açıklandı. Fakat TTKİ'de grevde bulunan grev işçilerinin Özal ve Akbulut'u protesto edeceklerinin öğrenilmesi üzerine gezi sessizce iptal edildi. Gazeteciler TBMM'ye gelişinde iptal nedenini Başbakan Akbulut'tan öğrenmek ıstediler. Akbulut'un ANAP kulisine gelişi sırasında yanına yaklaşan bir gazeteci, "Ereğli'ye gidişinizin iptal edildiği söyleniyor. Yurtdışından gelecek misafirler nedeniyle mi iptal ettiniz" diye sordu. Bunun üzerine Akbulut, '"Yoooo, yoooo işlerimiz vardı onun için gidemiyoruz" dedi. Yanıtı tatmin edtci bulmayan gazeteciler bir saat sonra Akbulut'a aynı soruyu yine sordular. Akbulut'un yeni yanıtı •şöyleydi: "Yurtdışından gelecek misafirierimiz vardı... Hem burada işlerimiz de var, onun için gidemedik." YATIRIMCIREHBERİ En iyi yatırım, üstüne yatmak Bir yıl daha geride kalmak üzere. Yeni yıla girildiğinde "enflasyondan sorumlu" Devlet Bakanı Güneş Taner, "enflasyona endeksli istifasını" sunacak. Peki, işadamları ekonomik duruma nasıl bakıyor? Tekstil İşverenleri Sendikası Başkanı Halit Narin, Cenajans'ın yayın organında kendisiyle yapılan röportajda, "en iyi yatırım alanını" açıkladı: — Bugün en iyi yatırım, paranın üstüne yatmaktır. Narin, önerisine daha sonra da şu açıklamayı getirdi: "Şu anda yapılacak en iyi iş paranın üstüne yatıp güneşli bir yerde beklemek. Bu, tüccar için geçerli. Sanayicılik değişik bir iştir. Sanayici yatınm yapmazsa batar. Bataklıkta yatmış gibi olur. Sanayi devamlı yatırım ister. Sanayici istediği zaman duramaz. Duran harkes gitmeye mahkûmdur. Onun için Türkiye'de 12 milyar dolarlık ihracat potansiyeli hâlâ devam edıyorsa sanayici durmadığı içındir" Narin'in sözlerine bakılırsa Sanayi Bakanı Şükrü Yürür'e de Güneş Taner gibi davranmak düşüyor. KİM KİME DUM DUMA BEHlç AK Şu sdt/as o/Sa. </<*- PİKNİK PİYALE MADRA HIZLI GAZETECİ ISECDET ŞEN ÇIZGILIK KAMİL MASARACl 1 I • / / AĞAÇ YAŞKEN EĞIÜR KEMAL GÖKHAS GÜRSES BİR PH*S*/IKİ^İZ*IN PB. W SANMASI GARFIELD JMDAYls TARİHTE BIIGÜN \H UTAZ 4KIK4\ 23 Arabk JAPON MIUTARIZMININ LIDERl IÛAM EDIUYOR! raro '/V/A/ ÇiN't ıf6ALı SıK/IS'MOrt OA/EMLı SÖ- TOJO, f937l£*&£ G£AIEL MAY g/tŞKAN', SOUeA ÇA £*MŞ 8AKAN/ OLMl/Ş TU. yAPr/St UYGULı<)*4/HsHeLA 4M£eıK4 /L£ f ? , HARBOUK 8AS&M İÇİN DE £MlS VEBEtJ Kı- . 1341 rajro, . t94S'rs, , LU.KES/ TEScrM Oİ-tlMCA, , OA/tf OLUM C£-