Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET/18 SPOR 19 ARALIK 1990
Dünya Kupası'nda Îtalya-Arjantin maçınıyöneten ünlü hakem îstanbul'da
Vautrot: Maçı fazla oynattım11 Altın Adam Yarışması'na
katılan Fransa'mn FIFA
kokarth hakemi Michel
Vautrot, "O maç çok ağır
tempodaoynandı. Top
oyunda çok az kaldı" dedi.
Spor Servisi — 1990 Italya Dünya Kupası'nda
oynanan ve penaltı atışlan sonrasında Arjantin'in
Ustunluğünde sona eren İtaJya-Arjantin maçının
yankılan haftalarca kamuoyunu etkisinde bırak-
mıstı. Maçı yöneten Fransız hakem Michel Va-
atrot'un, ilk uzatma devresini tamı tamına 8 da-
kika 20 saniye fazla oynatması, gerek itaJyanJar
ve gerekse Arjantinhler tarafından tepki ile kar-
şüanmıstı ve bu maçın "uzadı, uzamadı" tartıs-
masına kesin bir yanıt buJunamamıştı.
Evet, ltalya 90'a damgasını vuran bu maçı yö-
neten FİFA kokartlı hakem Mkhad Vaotrot, ön-
ceki gece istanbuTdaydı. Parsan'ın düzenlediğı
"11 Altın Adam" yanşmasına konuk jüri olarak
katılan Fransız hakem diğer juri üyelerinin ısrarlı
sorulanile karşı karşıya kaldı. Hakemliğin zor
olduğu kadar guzel bir meslek olduğunu belir-
ten Vautrot, ttalya ile Arjantin arasında oyna-
nan yan fınal maçını normal süresinden daha
fazla oynattığmı da kabul etti.
Kendisine yapılan davet üzerine Lyon'dan 1
gunlüğüne tstanbul'a gelen Vautrot, ayagının to-
zu ile kaüldığı yanşmada kendisine yöneltilen so-
rulara verdiği 'esprili' yarutlarla dikkat çekti. Bu
yıl hakemliği bırakma kararı alan ve Fransız
Merkez Hakem Komjtesi başkanlığtna getirümesi
beklenen ünlu hakem, "Arjantin - ttal>a maçı-
nı niçin fazla yönettiniz? Saatinizin markası ney-
di?" biçimindeki soruya önce gülerek "Ne ya-
Ayın futbolcuları
Gökhan ve
Novak
Spor Servisi — Beşiktaşlı
Gökhan ve Bakırköysporlu
Novak, ayın 'altın' futbolcu-
su seçildiler. Parsan tarafın-
dan düzenlenen '11 Altın
Adam' yanşmasmın kasun ayı
birleşiminde savunma ve orta
alan için altın adam belirlen-
di. Savunma oyuncuları ara-
sında yapılan oylamada, Be-
şiktaşlı Gökhan 2. turda ayın
futbolcusu seçildi. Gökhan'ı
G.Birliği'nden Zakarias ve
G.Saraylı Ismail izledi. Orta
alan için yapılan oylamada ise
Bakırköysporlu Novak, daha
ilk turda 18 oy alarak ayın fut-
bolcusu oldu. Bu futbolcuyu
G.Saraylı Mi'hammed ve Sa-
nyerli Mecnur izledi.
Ordıı millüer
Fransa
önünde
PARİS (AA) — 34. Dunya
Ordulararası Futbol Şampiyo-
nası eleme grubundaki son
maçını, bugün başkent Paris'-
te Fransa ile yapacak olan Or-
du Milli Futbol Takımı, maçın
hazırlıklarını araüksız sür-
düriiyor.
Teknik Direktör Yzb. Erol
Tok, bugun sahaya çıkacak on
birin hemen hemen belli oldu-
ğunu ve milli takımın Fransa
karşısında, Metin (Beşiktaş),
Talip (Aydınspor), Hayati
(Ankaragucü), Esat (Sanyer),
Şeyhmuz (Trabzonspor), Tn-
ran (Beşiktaş), Ünal fTrabzon-
spor), Avni (Gençlerbirliği),
Soner (Zeytinburnuspor)veya
Hamdi (Trabzonspor), Meh-
mrt (Beşiktaş), Saffet (Sanyer)
ya da Cengiı'den (Aydınspor)
kurulu ekiple çıkacağını sözle-
rine ekledi.
GÜNÜN İÇİNDEN
• F.BAHÇE'DE ÇİFT
ANTRENMAN — Fenerbah-
çe, Gaziantepspor ile hafta so-
nunda oynayacağı Federasyon
Kupası maçının hazırlıklannı
dün çift antrenman ile sürdür-
dü. Dereağzı Tesisleri'ndeki
Teknik Direktör Guus Hid-
dink yönetiminde yapılan sa-
bah çalışmasında A takım ile
genç takun çift kale maçta 4-4
berabere kalırken, uzun süre-
dir sakat olan Hakan da dun
düz koşu ile çalısmalara baş-
ladı. Öğleden sonraki antren-
manda ise, kondisyon çaüşma-
sı ve minyatür kale maç yapıl-
dı. Kaleci Schumacher ise, sa-
londa ayn olarak çalıştı. Öte
yandan, önceki gun yönetim
kuruhı tarafından geri çevrilen
Hiddink'in devre arası progra-
mı, düzeltmeler dikkate alına-
rak yeniden hazırlanması iste-
ğiyle i dün Hollandalı hoca-
ya menajer Selim Soydan ara-
cılığıyla iade edildi.
• TÜREL ISTtFA ETTİ —
Türkiye Birinci Ligi'nde mü-
cadele eden ve sezonun ilk ya-
nsını 11 puanla sonuncu ola-
rak tamamlayan Zeytinburnu-
spor'un Teknik Direktörü Me-
tin Türel istifa etti. Metin Tu-
rel, konuyla ilgili olarak yap-
tığı açıklamada, ligin ikinci ya-
rısındaki stresin sağlığını
olumsuz yönde etkileyeceği
için istifa ettigini söyledi.
• ATALANTA-tNTER —
Futbolda Avnıpa Kupaları
çeynek final kuralan dün Isviç-
re'de çeküdi.
Zürih kentinde yapılan ku-
ra çekiminde, UEFA Kupası1
nda 2. turda Türk temsilcisi
Fenerbahçe'yi eleyen ttalya'nın
Atalanta takımı, kupada diğer
Italyan temsilcilerinden Inter
ile esleşti.
J J
ÜNLÜ HAKEMLER —11 alön adam yanşmaaıuıı jiıriande Fransız hakem Mictae< Vautrot, Özcan
Oal, Hasan Ceylan ve Ynsuf Namoglu vardı. (Fotoğraf: Levent Yiicelman)
payım, televizyona gelen o maçiann dakikasına
milyonlar odeniyor. Ben de biraz fazla oynata-
yım, yardıma olayım dcdim" yanıtını verdi.
Ardından, maçın çok ağır tempoda gectiğini
ve topun oyunda kaldığı sürenin çok az olduğu-
nu söyleyen Vautrot, "Fazla oynattıgımı kabul
ediyorum" dedi.
18 yaşında hakemliğe başladığını ve 15 yıidır
da FIFA kokartı taşıdığına belirten Fransız ha-
kem, uluslararası alanda son maçını 12 araiıkta
yönettiğini belirterek "O maç benim son ulus-
lararası macımdı, artık bırakmak istiyornın. Bı-
rakma nedenlerini şöyle sralayabUirim: Once,
arkadan gelen genç kaşaga oUnak sagfamak. Üs-
telik eskisi gibi i>i maç yönettigim söyleaemez.
Bir de bu işi zirvedeyken bırakmak en iyisi. Çün-
kü çjkıştan sonraki düşüs çok kötü bir oby" de-
di.
Futbolcuların bu işten para kazandığını, an-
cak kesinlikle oyun kurallarını bilmeleri gerek-
tiğini de kaydeden Fransa'mn ünlü haıtemi,
"Şimdi eUe gol atan bir ünlü lutboicu mo «ffcı
yoksa pozisyonu gormeyen hakem mi? Fatfcöt-
cn centimen olmalı. Kurata bDmeyen oyuca •»
diyaloga girmem" dedi. Turk hakemlerini yakm-
dan tanıdığını, özellikle Yusuf Namoğlu ile iyi
bir dostluğu bulunduğunu vurgulayan Vaatrot,
Türk hakemlerin Avrupa kupalannda yan final,
fmal yönetememelerinin milli takımın başansız-
lığına bağlı olduğunu da söyledi ve "Eger Türk
takımlan başanlı olursa hakemkr de uluslara-
rası platforma çıkar" dedi.
Yarısmaya konuk jüri olarak katılan Türk ha-
kemleri Özcan Oal, Yusuf Namoglu, Hasan Cey-
lan ve Merkez Hakem Komitesi Koordinatöru
Hilmi Ok, Türkiye'de futbolun ilerleyişinde ha-
kemkrin de payının bulunduğunu belirttiler. Hü-
mi Ok, "Hakemler pozitif düşünüyor, yeni ku-
ralian harfiyen uyguluyor. Bazı taltdir hatalan
olabilir, araa Avrupalı hakemler seviyesindeyiz"
dedi. Özcan Oal, artık futbolcuların futbol oyun
kurallannı öğrendiklerini söylerken, Yusuf Na-
moğlu, futbolcuların daha minik takımlar sevi-
yesındeyken kurallan öğrenmeleri gerektiğini be-
lirtti. Hasan Ceylan ise baa futbolculann 9 ku-
surlu hareketi biie bilmediklerini söyledi.
Türkiye-SSCB maçını yönettiğini ve o maça
gösterilen ilgiyi hayranlıkia izlediğini belirten Va-
utrot, "Eğer Türkiye o gnıbu aşıp finallere gir-
seydi, bu olay, Maradona'nın gole giden bir to-
pu elle çizgi üzerinden çevirmesinden daha bü-
yük bir olay olurdu" dedi. Vautrot, onumuzde-
ki günlerde Auxierre ile Aston Vılla arasuıda oy-
nanacak özel bir maçta hakemlere elektronik do-
nanımlar sayesinde yardımcı olunacağım ancak
hakemlçrin 'robot'laşması halinde futbolun
"öleceglni" de sözlerine ekledi. Vautrot, "Eger
hakemler olmazsa futbol güzelleşmez" dedi.
LigbaşındaDenizliileyola çıkan San-Kırmızılılar, ilkyarısonundaliderliği hedefliyorlardı
.Saray, amacına ulaştıLider G. Saray 15 maçlık lig maratonunun
yarısında 11 galibiyet aldı. Buna karşm 3
beraberlik ve 1 yenilgi alan Sarı-Kırmızılı takım,
15 maçta 29 gol attı ve sadece 13 gol yedi.
Spor Servisi — Türkiye profesyonel
futbol 1. liginin ilk yansını Galatasaray
lider olarak kapattı. Sarı-Kırmızılı ekip,
teknik direktör Mustafa Denizli yöneti-
minde başarüı maçlar sergiledi.
Lider Galatasaray 15 maçlık lig ma-
ratonunun yarısında 11 galibiyet aldı.
Buna karşm, 3 beraberlik ve 1 yenilgi
alan Sarı-Kırmızılı takım 15 maçta 29
gol attı ve sadece 13 gol yedi. Atılan 29
gol, en fazla gol atanlar sıralamasında
Galatasaray'ı Trabzonspor'dan sonra
ikinci sıraya getirdi. En az gol yiyen ta-
kımlar içinde de San-Kırmızıh ekip Be-
şiktaş ile birlikte Uk sırayı aldı.
Galatasaray lige, kendi sahasında oy-
nadığı Boluspor maçı ile basladı. Kad-
rosuna Rotariu gibi bir süperi katarak
şampiyonluğu amaçladığıru vurgulayan
Polonya kampında şok
Koseçki 6
milyarmı aldı?
San-Kırmızıh ekip, bu maçta 1-1 bera-
bere kaldı. Yeni transfer Rotariu, takı-
mın tek golünü atan futbolcuydu. Lig-
deki çetin raücadeleyi bilen Sarı-
Kırmızıb yöneticiler, sezon başında 2,5
milyar lira ödeyerek transfer ettikieri
Rotariu'nun yanı sıra ilk yanmn sonun-
da ünlü Polonyalı futbolcu Kosecki'yi
de 7 milyara yaklaŞan bir para ile kad-
rolanna kattüar.
Galatasaray, gol atan bir ekip görü-
nümündeydi. Zor da olsa kazandığı pek
çok maçta amaca ulaşmayı biliyordu.
San-Kırmızılı takım yöneticilerine göre
zor geçen maçlar içinde Zeytinburnu,
Bursaspor, Beşiktaş ve Gaziantepspor
karşılasmalan vardı. Bunlardan sadece
birinde, Beşiktaş'a karşı puan yitirmiş-
lerdi. Galatasaray, tek yenilgiyi Trab-
zonspor'dan aldı. Trabzon'daki mactan
3-0 yenik aynlan San-Kırmızılı takım
Adanaspor ile deplasmanda yaptığı ve
2-2 berabere kaldığı maçın ötesinde en
fazla golü de bu maçta yiyordu.
Sarı-Kırmızılı ekip ilk yarıdaki maç-
larından zaman zaman farklı skorlaria
aynJdı. Sanyer ve Karşıyaka maçlan 6-1
ve 5-1'lik skorlaria dikkati çekti. Bunun
dışında Galatasaray, ilk yandan üç gollü
maçla çıkamadı.
Galatasaray'ın golcüleri yine gecen yı-
lın golcüleriydi. Tanju, takımı sürükle-
yen ve en çok gol atan futbolcuydu.Top-
lam 11 gol atan Tanju Çolak'ı 4 golle
Hasan, 3'er golle Prekazi ve Mustafa
Yüced,ağ, 2'ser golle Uğur ve Muham-
met, l'er golle tsmail, Rotariu, Metin,
Erdal ve Cuneyt izledi. Galatasaray'ın
attığı 30 golden 12'si futbolcuların sağ
ayağından çıktı. Bunlardan 5'i Tanju'-
dan geldi. Sarı-Kırmızılı takımda 7 gol
sol ayak ve 7 gol kafa ile atıldı. 2 penal-
tı golüne karşıhk 1 gol frikikten geldi.
Kendi kalesine gol atan tek futbolcu ise
Cüneyt'ti. Tanju, attığı 11 golden 3'ünü
kafa, ikisini de penaltıdan kaydetti.
Galatasaray seyirci açısından diğer ta-
kımlara oranla daha şansh hir dönem
geçirdi. Boluspor maçını 18.063 kişi iz-
ledi. Genelde 20 binin uzerinde seyirci
bulan San-Kırmızılı takım en az seyir-
ciyJ G.Birliği maçında gördü. Bu maçı
toplam 7.903 kişi izledi ve kulübe
176.990.000 lira bıraktı. En fazla seyir-
ci ise Beşiktaş nıacında vardı. 24.308 kişi
gişelere 537.120.000 lira bırakmıştı.
Kendi sahasında en başanlı takım ola-
rak gözlenen Galatasaray 8 galibiyet, 2
beraberlik alırken 17 futbolcusu san, 1
futbolcusu ise kırmızı kart gördü. Ga-
latasaray'ın bir başka özelliği de kendi
sahasında hiç yenilgi almamış olmasıy-
dı. Puan sıralamasındaki liderliğini lig-
de yer alan 16 takımın en çok galip ge-
leni olarak koruyan San-Kırmızılı ekipte
4 maç 1-0, 2 maç 1-1, 4 maç 2-1, 1 maç
2-0, 1 maç 2-2, 1 maç 6-1,1 maç 5-1 ve
bir maç da 0-3 sonuclandı.
VOLOS (AA) — Yunanistan
ile yapacaklan özel maç için Vo-
los'a gelen Polonya Milli Takı-
mı'nın teknik direktörü Andrei
Streilau, Galatasaray'ın yeni
transferi Kosecki'yi ülkesinin
geçmişteki büyük futbolcuları
ile kıyaslayarak, "Kosecki, Bo-
niek gibi güçlü, Lato gibi teknik
bir oyuncudur" dedi.
Anadolu Ajansı muhabirinin
sorularını cevaplandıran Strei-
lau, Galatasaray'ın Kosecki'yi
transfer etmekle büyük iş başar-
dığını bildirerek, oyuncusunun
"çok süratli, teke tek mücadele-
lerde başanlı, gol yollannda fır-
sat yaratmasını ve yararlanma-
sını bildiğini" ifade etti.
Milli Takım Teknik Direktö-
rü, Polonya'nın en büyük fut-
bolculanndan biri olarak tanım-
ladığı Kosecki'nin tam randı-
man verebilmesi için takım ar-
kadaşlarının nasıl top oynadığı-
nı bilmeleri gerektiğini söyledi
ve "Ona yerinde verilecek bir
pas, kaleden istedigi kadar uzak
olsun rakip takım için
tehlikelidir" dedi.
Streilau, Fenerbahçe'nin
transfer ettiği Jacolcewicz için
ise "Fenerbahce savunmasına
rahat bir nefes aldıracagına
inanıyorum" diye konuştu.
Jacolcewicz'in hava toplanna
hâkim, şutu güçlü ve nerede du-
racağını bilen bir oyuncu oldu-
ğunu kaydeden Polonyalı teknik
adam, "Galatasaray maçında
takımı 1-0 yenikken penaltıyı
kendisine bırakmalan onun so-
ğukkanlı bir oyuncu olduğunu
gösteriyor. Orta alanda ve hü-
cumda da yararü olur" dedi.
Volos'daki Yunanistan maçı
oncesi Kosecki'nin 6 milyar lira-
ya Türkiye'ye transfer olduğu
haberi Polonya Milli Takım ka.-
mpında şok etkisi yarattı.
Başta Teknik Direktör Strei-
lau olmak üzere eski milli takım
antrenörü Viadmir Groski, Ko-
secki'ye verilen parayı duyunca
Turkiye*de teknik direktörlerin
ne kadar para aldıkları konu-
sunda Turk gazetecilerden sü-
rekli bilgi istediler.
Polonya takımının teknik so-
rumluları ve oyunculan, Türk
gazetecilere, "Veselinoviç ne ka-
dar alıyor? 6 milyann ne kada-
nnı Kosecki aldı? Türkiye'de ya-
sam pahalı mı?" biçimindeki so-
mlar yönelttiler. Teknik direk-
törler de Türkiye'ye gelmek için
çağn beklediklerini söylediler.
4.-0
t n
8 ' l t e r e m i l l i
«akımının kalesini 125 kez
koruyarak bir rekora ulaşan Derbj County
takımının kalecisi Peter Shilton, dün gece bu rekorunu büyük bir gösteri maçıyla kutladı. Shil-
ton'ın milli formaya veda ettiği karşüamada İngiltere milli takımı Dunya Karması'nı 4-0 >endi.
Dünya Karması'nda Galatasaray kaptanı Cüneyt Tanman da >er aldı ve oynadığı süre içinde
sergilediği futbolla İngiliz seyircisinin beğenisini kazanırken buyuk alkış da topladı. 41 yaşında-
Id Peter Shilton'un milli takıma veda maçında İngiltere'nin karşısında yer alan Dünya Karma-
sı'nda, 1990 Dünya Kupası'nın yıldızlan Romanyalı Hagi, Kolombiyalı Valdorama, Arjantinli
Ardiles ve Lorenza ile kupanın yıldızı Kameronlu Milla da yer aldılar. İngitiz kaleci ülkesinde
erişilmesi giiç bir rekora ulaştı. 125 kez milli, 915 kez lig maçı ve İngiltere liglerin de büyiık onem
verilen VVembley Stadı'nda 57 kez maça çıktı. Bu arada dun Cuneyt ve Yurdasen Karabasan'ı
tngiltere'ye götunnek için havaalanında bekk>en organizatör Petranoviç, Tanju'yu sorarak, "Ben
onun da gelmesini istiyordum. Gelseydi oynardı" dedi. Bu haberi antrenmanda duyan Tanju,
çok uzüldü ve "Buyuk bir fırsatı kaçırdım" dedi. (Fotoğraf: AP)
Mustafa Denizli, Gordon Milne ve Özkan Sümer aynı görüşte birleşti
Türk futbolu atağa kalktıSABİT HORASAN
KONYA — 3. Milli Beden
Eğitimi ve Spor Kongresi Kon-
ya'da sona ererken, biraraya ge-
len spor yazarlan ile birlikte Ga-
latasaray Kulübü Başkanı Alp
Yalman ve Teknik Direktör
Mustafa Denizli, Beşiktaş Kulü-
bü Başkanı Süleyman Seba ve
Teknik Direktör Gordon Milne
ile Trabzonspor Teknik Direktö-
riı özkan Sümer ve Konyaspor
Başkanı Algün Tunçalp, Türk
futbolunun bugün yaşadığı sı-
kmtıları dile gelirdiler.
"Futbol kuluplerinin idari ve
teknik konulan" panelinde otu-
rum başkanlığını yapan Beşik-
taş Kulubu Başkanı Süleyman
Seba, bütün kulüplerin sıkıntı-
'Futbol Kuluplerinin îdari ve Teknik Konuları' panelinde konuşan
Süleyman Seba ve Alp Yalman Türkiye'de kulüplerin sıkıntılarının
aynı olduğunu belirtirlerken, Konyaspor Başkam Algün Tunçalp,
Ozerk Futbol Federasyonu'nun çarpık, kayırcı ve güçlüyü koruyan bir
tutum içinde olduğunu söyledi.
lannın aynı olduğuna dikkat çe- kiye'de aşağı yukarı hep aynı sı-
kerek konuşmasını şöyle surdür-
dü:
"Profesyonel kulüpler sadece
maç gelirleri ve reklamlar ile
ayakta durmaya çalısıyor. Yan-
uş transfer politikklan neticesin-
de de gelir ve gider arasındaki
açık gittikçe büyuyor. Kulüple-
rin gelecekteki karanlıktan kur-
tardmalan için bir an önce ku-
nımlaştınlarak öz kaynaklanna
dönmeleri gerekir" dedi.
Galatasaray Kulübü Başkanı
Alp Yahnan da, kulüplerin Tür-
kıntı içerisinde bulunduklarını
ifade ederken, Konyaspor Kulü-
bü Başkanı Algün Tunçalp
özerk futbol federasyonunun
çarpık kayırıcı ve güçlüyü kol-
layan bir tutum içerisinde bu-
lunduğunu belirterek federasyo-
nun direkt olarak cumhurbaş-
kanlığına bağlanması gerektiğini
söyledi. Tunçalp, 4 san kart uy-
gulamasının da kaldmlmasını
istedi.
Daha sonra sırası ile görüşle-
rini açıklayan Mustafa Denizli,
Gordon Milne ve Özkan Sumer
de Türk futbolunun son yıllar-
da atağa kalktığun belirttiler.
Gordon Mihıe kulüplerin hası-
lattan başka ek gelirler temin et-
mesi gerektiğini hatırlattı
Sümer, "Futbolu bir market
haline dönüştümıek gerekir.
Vilrinde iyi seyler sunmalı ki ar-
kasından da iyi kazanç
sağlanmalıdır" dedi. özkan Sü-
mer Türkiye'de kulüplerin adla-
nnın profesyonel olmasına rağ-
men yönetimlerin amatörce ha-
reket ettiğine dikkat çekerek
şöyle konuştu:
"Milyarian aşan bir transfer
poh'tikası izleyen yönetimler bil-
gisiztikten kaynaklanan hatalar
yüzünden ancak yüzde 50 verim
alabilmektedirler. Yöneticiler
kendi komplekslerini yenerlerse
hem ekonomik manada bem de
sonuç olarak daha kazançlı
çıkarlar" dedi.
Galatasaray Teknik Direktö-
rü Mustafa Denizli ise kongreyi
izleyenlere verdiği yamtta, Gala-
tasaray'ın bu yıl Avrupa Kupa-
ları'nda daha başarıh olacağını
belirtti.
Daha sonra bir sonı üzerine
açıklama yapan Mustafa Denizli
Kosecki'nin Konyaspor maçında
takımdaki yerini almayacağını
söyledi.
H A K l A L I K ABDÜLKADİR YÜCELM4N
G.Saraylı olmak
artık ucuz değil
Kosecki'nin gazete man-
şetlerini süslediği gün bir Ga-
latasaraylı dostumuzla lafla-
ş/yoruz, "Pamuk eller ceöe,
sözde Galatasaylı olmak
devri artık geçti. Her Gala-
tasaraylı kulübe 50>er bln
sayacak." Ellerini ıki yana
açtı, "Maçlara gidiyoruz ya,
yetmez ml?" Yetmez artık
arkadaş yetmez. Bir hesap
yapalım? Tıklım tıklım stat ne
kadar para bırakıyor 500 mil-
yon. 1 yılda üstüste ne eder;
7,5 milyar. Kulübün eline ge-
çen olsun ol-
sun da 5, 5^
milyar. Demek
ki Galatasa-
ray'ın bir yıllık
gişe hasılatı
bir Kosecki'nin
parası bile
etmiyor.
O halde Ga-
latasaray baş-
ta olmak üzere
tüm kulüpler
yeni gelir kay-
naklan ara-
mak zorunda-
-dırlar. Yoksa
her yıl delik gi-
derek büyüye-
cek ve bir gün
gelecek kulüpler bu delikten
düşüp yok olacaklar. Çünkü
parası olanların yönetime gel-
me olasılıkları da artık tarihe
karışmak üzere. Bu bir mil-
yar, 2 milyarlık bir olay ol-
maktan çıktığına göre artık
tüm servetinı, bir başkanlık
koltuğu için enayice ortaya
koyacak adam sayısı da aza-
lıyor.
Beden Terbiyesi Genel
Müdürü Tevfik Sarpkaya ku-
lüplerin ticari amaç gütmesi-
nı engelleyen Dernekler Ya-
sası dışına çıkarılmasından
yana olduğunu açıkladı.
Amatör Sporlar Konfederas-
yonu Başkanı Rıza Sümer ise
kulüplerin Dernekler Yasası
kapsamında kalmasından ya-
na olduğunu belirtti. İki ayn
görüşü savunanlar kuşkusuz
olacaktır. Ama kulüplerin ar-
tık 40, 50 milyarlık bütçeleri
ile amatörce mücadele etme-
leri olanaksız görünüyor. En
azından yönetimlerde de pro-
fesyonel kadroların oluşması
zamanı gelmiştir. Sevgili HK
za basketbol ve voleybolun
da profesyonel olmasından
sonra hangi amatör ligi savu-
nacak merak ediyorum.
Avrupa'nın
çesitli ülkele-
rinde kulüpler
futbol dışı şov-
larla hem se-
yirci sayısını
arttırmaya,
hem de kulüp-
lere yeni gelir
kaynakları
sağlamayaca-
lışryorlar.
Şovlar dışın-
da sürekli ve
sağlam gelir
kaynaklan ko-
nusunda da
arastırma ya-
pılması ve ku-
lüplerin mutlaka ve mut-
laka gişe geliri + maç
naklen yayınları dışından bü-
yük çapta ve sürekli kaynak
arayışını ısrarla sürdürmele-
rinin süresi de gelmiş olacak.
Birçok yöneticinin yine uyku-
suz geceler geçireceklerini
biliyoruz. Ama ayağımızı yor-
ganımıza göre uzatmazsak
ya uzun yatmayacağız ya da
geniş yatakta yatmak istiyor-
sak büyük duşüneceğiz. Yok-
sa bugünkü yapısı ile birkaç
yıl sonra yöneticiler kulüple-
rin anahtarlarını vilayete tes-
lim etmek zorunda kalacak-
lardır.
Kosecki'nin transferi
Koseçki olayı Türkiye'de ye-
ni bir düşüncenin uygulama-
ya konulmasıdır. Belki bıraz
daha önceaıne giderek Rota-
riu ile başlayan bu akımı des-
•eklemeli ve artık "turşu
futbolcular" devrinin kapan-
dığını kabul etmeliyiz. Kosec-
ki'nin transferi Türkiye'nin
gündeminde önemli bir yüz-
de ile yer alırken görüşler
farklrydı. Kimileri bu transferi
ülkenin ekonomik koşulları
içinde değerlendirildiğinde
"saçma" olarak nitelerken, ki-
mileri de bavullar içinde yurt-
dışına çıkarılan dolarlara ta-
kıldı. Tabi olayasıcak bakan-
ların sayısını ve. bunlann
G.Saraylı taraftaıiar olduğunu
söylemeye gerek yok. Don
lastiğinden tutun da, patates
cipsine dek döviz ödüyorsak
10 trilyonluk bir futbol hol-
ding cirosu içinde 6 milyarlık
bir Koseçki dövizi fazta göze
batmamalıdır. Ustelik biz olim-
piyat madalyasına ve dünya
rekoruna dolar ödeyen bir
toplumuz.
Kosecki'nin transferinde
bizce önemli olan düşünce
gelişimidir. Trabzonspor'un 3
Yugoslavına 5 milyar ödendi.
Ama biri kalesinde sıradan
bir oyuncu diğer ikisi kulübe-
de bile oturmuyor. Şimdi siz
olsanız bu 3 Yugoslava mı
milyar öderdiniz, yoksa Avru-
pa takımlarının peşinde kos-
tuğu 24 yaşındaki Koseçki'ye
mi?
Bu sezon Türkiye'de 45 ya-
bancı futbolcu var. Dövizimiz
zaten gidiyor. Kara paralann
aklanma yolu hazır bulun-
muşken bu furya içinde Ga-
latasaray kalkıp iki dumanı
üstünde futbolcu getiriyor. Bi-
rısı Romanya'dan, diğeri Pr>
(onya'dan. Ustelik turşu değil,
futbolcu.
Hele şükür Yugo'ların sal-
tanatı bttmek üzeredir. Çünkü
ununu elemiş, eteğini duvara
asmış, sonra da Türkiye'ye tu-
rist olarak gelmişken komis-
yoncuların at koşturduğu fut-
bol kulüplerine yutturulan
yaşlı ama "teknik futbolcu"
lagalugasının artık devri ka-
panmıstır. Bir Koseçki mi?
yoksa 45 yabancı mı? Spor
kamuoyunda tartışılıyor? Ka-
ran siz verin.
Seçimisizyapın!
Geçenlerde Münih'te oy-
nanan Bayern Münih-Sovyet
Milli Takımı maçı bir şov ni-
teliğindeydi. Gerçi toplanan
paralar Sovyet halkına gıda
yardımı olarak gidecekti ama
bu tip şovlar Avrupa ülkele-
rinde sık sık görülen ve ku-
lüplere gelir sağlayan organi-
zasyonlardı.
örneğin Al-
man Milli Ta-
kım kalecisine
penaltı atma-
nın karşılığı
200 mark, Al-
man Milli Takı-
mının kaptanı
Augenthaler
ile bir hafta so-
nu otomobil
gezisi 3800
mark, Bayern
Münin ile id-
mana çıkmak
3200 mark, Al-
man takımı ile
birlikte 12'nci
adam olarak
fotoğraf çektir-
mek ise 3180
mark. Şimdi
böyle bir orga-
nizasyonu
Türkiye'de dü-
şünün, Koseç-
ki ile birlikte
fotoğraf çektirmeye meraklı,
şampiyon Besiktaş'ın kadro-
sunda 12'nci adam olarak
posterierde gözükmek iste-
yen, Fenerbahçelı Oğuz ya
da Gaziantep'e 3 gol çeken
Aykut ile bir hafta sonu oto-
mobil gezintisi yapmak için
can atan kimbilir kaç kişi çı-
kar. Ve bu paralar fakir ço-
cukJara, özürlülere, ya da da-
ha başka hayır kurumlarına
dağrtılamaz mı? Bu sevecen-
liği, bu yakınlaşmayı kim or-
ganize edebiiir? Kim ya da
hangi kuruluş? Sporda daya-
nışmaya gereksinim duydu-
ğumuz bugünkû ortamda
böyle kurumlara ve girişimle-
re gerek olduğunu hatırlat-
mak istiyoruz.