Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET/6 DIŞ HABERLER 13 ARALIK 1990
KÖRFEZKRİZİ
Savaş senaryolannda İncirlik'e başrolUFUK GÜLDEMİR
WASHINGTON — Birieşmiş Millet-
Ier Guvenlik Konseyi'nin, 15 Ocak 1991'e
kadar Kuveyt'ten çekilmediği takdirde
Irak'a karşı "ber yolun kuUanılması" iz-
nini onaylamasından sonra başlayan ge-
riye sayma işlemi, beraberinde bir çok sa-
vaş senaryosunu da gündeme getirdi.
Türkiye, her gün bu senaryolarda adın-
dan söz edilen ülke olmayı sürdürüyor.
Birkaç gün önce, Washington Post ga-
zetcsi, Irak'a olası bir hava taarruzuna
Türkiye'deki lncirlik Üssü'nden kalka-
cak uçakların da katılacağını Pentagon
kaynaklarına dayanarak iieri sürmüştu.
önceki gece de Amerika'nın en biiyük
TV şirketlerinden ABC, ana haber bül-
teninde F-lll uçaklarının Türkiye'den
kalkarak Irak'a saldırıda bulunduğu bir
senaryoyu ortaya attı.
ABC, bu hava savaşı senaryosunu, ha-
ber bülteninin sonundaki ozel bir bolüm-
de, "Bir çok askeri uzmanla konuşula-
rak hazırlanan, gerçekleşme oranı inan-
dırıcı savaş planı" diye tanıttı. Söz ko-
nusu senaryo şöyle gelişiyor:
"Körfez'de ilk kurşun sıkılmadan iki
hafta önce Anıerikan kuvvetleri en yük-
sek alarm durumuna geririlir. Irak ve Ku-
veyt'teki düşman kuvvetlerinin mevkileri
yapılan gözlem uçuşları ve uydular ara-
cüığı ile bir kez daha teyit edilir. Hedef
lerin koordinatlan Amerikan avcı uçak-
larının bilgisayarlarına işlenir. Gece ka-
ranlığında muhimmat yüklemeleri yapı-
lır. Taarnız gıinii >aklaşırken Amerika,
Irak'ın dikkatini saldmda bulunacagı
noktadan başka bir yere çekmek için
gündiiz manevralarına girişir. Amerikan
>onetimi hâlâ barışçı bir çözümu lercih
etliğini açıklar. Saldın gece başlar. Ka-
ranlıkta savaşma yelenekli Amerikan jet-
leri vargüçleriyle ve sayısız sortilerle
Irak'a çullanır. Üç gün boyunca radar-
lara bağışık stealth uçakları da dahil ol-
mak uzere Amerikan jetleri Irak'ta taş
ttstiinde taş bırakmaz. Öncelikle 145
mevkideki 500 uçaksavar fiize batarya-
ları tahrip edilir. Bu arada Irak'ın elin-
de bulunan Sovyet ve Fransu yapımı yer-
den havaya giidünılii füzeler nedeniyle
birçok uçak yitirilir. Türkiye'den kalkan
Amerikan F-111'leri Irak ve Kuveyt'te-
Amerikan hava filosuna kayıplar verdi-
rir, ama bu, sonucu degiştirmez. Yakla-
şık 100 kadar uçak ve pilotun yitirilme-
sine karşın Amerika, ağır bombardıma-
nı sürdüriir. Amerikan savaş gemilerin-
den ateşlenen seyir füzeleri Irak komuta
kontroi tesislerini hedef alır. Amerika 24
saat içinde Irak ve Kuveyt'te göklere hâ-
Amerikan ABC televizyonu tarafından ortaya atılan ve
'gerçekleşme oranı inandıncı savaş planı' diye tanıtılan senaryo
uyannca, Irak havaalanları ve yerdeki Irak uçakları İncirlik'ten
kalkacak F-lll uçakları tarafından vurulacak. Washington
Post gazetesi birkaç gün önce aynı yönde senaryo yayımlamıştı.
ki 20 hava üssündeki Irak jellerini yerde
imha etmeye çauşır. Ama Irak'ın elindeki
1200 adet bombardımana dayanık.lı uçak
koruganının tıimü hemen imha edileme-
diği için Irak uçaklarından bir bölümü
havalanmayı başanr. Sovyet yapımı Mig
29 ve Fransız yapımı Mirage uçakları
kira olur. Çöl savaşında hava üstünlüğii
belirleyici faktör olduğundan. Irak'ın ha-
va savunması yıkıldıkça Amerikan uçak-
ları daha alçak irtifalarda uçmaya baş-
lar. Avcı uçakları muhimmat, kimyasal,
biyolojik silah tesislerine, köpriilere, yol-
lara, su depoianna saldınr. Eger planlan-
dığı gibi giderse Amerika, hava savaşını
bir haftada kazanır. Eğer Saddam Hü-
seyin testim olmazsa artık Irak Kara Kuv-
vetleri'ne havadan ve yerden taamızun
sırası gelmiştir."
ABC TV'sinin onceki gece yayımladı-
ğı senaryoda adından söz edilen F-lll
uçakları, ABD başkentinin etkili gazetesi
The VVashington Post'un, birkaç gün ön-
ce Pentagon (ABD Savunma Bakanhğı)
kaynaklanna dayanarak yayımladığı ay-
rıniılj savaş planında da ön plandaydı.
Hatırlanacağı gibi Türkiye, Körfez kri-
zinin ilk günlerinde bu uçakların Incir-
lik'te kalmasına izin verdi. ABD'nin Lib-
ya'ya yaptığı saldında da kullanılan
F-lll uçaklarının ana üssü, normal za-
manlarda tncirlik değil. Ancak bu uçak-
lar NATO amaçlan çerçevesinde zaman
zaman İncirlik'e de görev uçuşları yapı-
yordu. Körfez krizi patlak verince ABD
Türkiye'den bir miktar F-lll'in Incirlik'-
te kalması için izin istedi, An kara da ver-
di. Şimdi, Washington Post ve ABC
TV'sinin yayımJadığı savaş senaryoları-
na göre bu uçaklar Irak'a yapılacak ola-
sı bir hava saldırısında kullanılacak.
Bu senaryolarda dikkati çeken nokta
şu: ABC TV'si de Washington Post da
bu senaryoyu uzmanlara dayanarak ak-
tarırken bu üslerin kullanılacağı konu-
sunda en ufak bir kuşku payı bırakmı-
yor, aksine bu uçakların kullanılacagın-
• dan neredeyse kesin bir dille söz ediyor.
Türkiye, kriz başladığından bu yana
Amerika'ya üsler konusunda hep oium-
lu sinyaller verdi. Ancak bilindiği kada-
riyle "açık çek" de vermedi. Oysa bu se-
naryolardan Amerikan askeri plancılan-
nın bu uçakların bir ilk vuruş çerçevesin-
de de kullanılabileceği yonünde bir izle-
nime sahip olduğu anlaşılıyor. İlk vuruş
gerçekleştiğinde de savaşı, uçakların ha-
valandığı Uslerin sahipleri başlatmış ko-
numuna düşüyor.
SUUDIARABISTAN
Irak petrolunun denıze
ulaşoğı noktalar
Öteki petrol öolum
tesıslen
Batılı mûttefıklere
hızmet veren hava
ûslen
Suudi hava ûslen
Petrot kuyularının
bulunduğu alanlar
FRANSIZ 'SCIENCEETVIE
y
DERGİSİ'
Irak'ı karadayenmek zorDış Haberler Servisi — Fransa'da ya-
yımlanan Science et Vie (Bilim ve Yaşam)
dergisi, Körfez krizinin gerçek boyutunu
ortaya çıkarmak için ünlü askeri uzman
Guy Willis'le görüştü. Uzmanın yargıla-
rı Batı için ürkütücü bir manzara ortaya
koyuyor. Bir birleşik komutanhğın ve iş-
birliği yapan ordular arasındaki bağian-
tı sistemlerinin yokluğu, Irak Kara Kuv-
vetleri'nin üstünlüğü. Eğer Batı bu güç
düzeyinde saldırırsa büyuk riske girer.
Batılı güçler, ancak bir Irak saldırısı kar-
şısında başarı ile kendilerini savunabilir-
ler. Yine de böylesi bir savaş, dünyanın
40 yıldan beri görmediği ölçüde kanlı ola-
bilir.
Gu> Willis'in göruşleri şöyle:
"Irak'a karşı kurulan çokuluslu gücün
içinde Amerikalıların, Ingilizlerin, Dani-
markalılann, İspanyolların, Fransızların,
Yunanlıların, Hollandalılann, Avusturya-
lıların, Arjantinlilerin, İtalyanların yanı
sıra Pakistanlılar, Suriyeliler, Mısırlılar ve
Bangladeşliler bulunuyor.
Çokuluslu gücün içindeki bu birlikler,
Birieşmiş Mllletler'in talimatlanna göre
değil, fakat Körfez'e güç gonderen ülke-
lerin kendi aralannda imzaladıklan ikili
anlaşmalara göre mevzilendiler. Islam ül-
kelerinden gelen orduların Körfez'deki
varlık nedeni, Riyad hükümetine yardım
ve İslamın kutsaJ yerlerini savunmak ol-
duğuna göre bu güçlerin Suudilerin ko-
mutası altında toplanmalan akla yatkın
olurdu.
Ancak Batılı güçler, Suudi Silahlı Kuv-
vetleri'nin üst düzey komuta kademele-
rinin çokuluslu gücün denizde, karada ve
havada yürüteceği operasyonların eşgü-
dümünü ne ölçüde başarabileceği konu-
sunda kuşkular duyabilirler. Bu sorun de-
niz kuvvetleri açısından bir dereceye ka-
dar çözüldü. Denizlerde belli sorumluluk
bölgeleri farklı uluslara göre aynldı. Da-
hası bu ülkelerin deniz kuvvetlerinin kur-
maylan, aralannda bir haberleşme siste-
mini yürürlüğe koydular. Bu sistem,
Irak'a karşı uygulanan ambargo sırasın-
da iyi işledi. Ancak Saddam'ın güçlerini
Kuveyt'ten çrkarabilmek, hatta Suudi
Arabistan'ı savunabilmek için birleşik bir
askeri komutanlık kurmak gerekli gibi
görünüyor.
Doğal olarak Amerika Birleşik Devlet-
leri bu güç işin altından kalkabilir. Bu ül-
ke bölgede öteki ülkelere kjyasla çok da-
bii bunu, Körfez'deki öteki güçlerle etkin
bir haberleşme imkânları ile destekleye-
rek. Gerçekten de öteki ülkelerin güçleri
hem aynı malzemeyi, hatta aynı radyo
dalgalârını bile kullanıyorlar.
Amerikaülar Körfez'e yığdıklan gliç
konusunda çok ketum davranıyorlar. An-
cak bunun yaklaşık 350.000 kişiden ve
2500 tanktan oluştuğu söylenebilir. Bu-
na Suudilerin iki zırhlı tümeni, iki Mısır
tümeni ve bir Suriye tümeni eklenirse,
çokuluslu gücün bir Irak saldınsı kar-
şısında elinde 4.000'e yakm tank olduğu
ortaya çıkar. Çok uluslu güç Irak'ı Ku-
veyt'ten çıkarmaya kalkarsa, tank sayısı
daha da düşecektir. Çunkü Mısır ve Su-
riye hükümetleri Irak'a karşı bir saldın-
Science et Vie dergisi ünlü askeri uzman Guy Willis'le
görüştü. Willis'e göre Irak karşıtı ittifakta, birleşik
komutanlığın yokluğu ve Irak kuvvetlerinin üstünlüğü
ABD'nin karadan saldırıya geçmesini zorlaştırıyor.
ABD'nin en büyük umudu hava üstünlüğünde.
ha fazla tecrübe sahibi ve Körfez'deki
çokuluslu güce malzeme, para ve insan
gücü sağlamak açısından dığerlerirun çok
önünde
Güçler arası bir komutanlık oluşturul-
ması hem bir sürenin geçmesini hem de
siyasal bir anlaşmayı gerektiriyor. Fran-
sa, güçlerinin mutlak bağımsızlığı üzerin-
de ısrarlı oldu. tngiltere ise kendi güçle-
rinin Amerikan güçlerinin operasyon ku-
mandasında bütünleşmemesine izin vere-
bilir.
Kısa vadede bir Amerikan komutanlı-
ğı gerçekçi tek çözüm gibi görünüyor. Ta-
TÜRKİYE/MISIR/ÜRDÜN
ABD'den 5 milyar
dolarlık ek yardımWashington Post gazetesi, ABD yönetiminin Körfez
krizinden ötürü 1991 yılı içinde karşılaşılacak zararları
hafifletmek için Türkiye, Mısır ve Urdün'e 4-5 milyar dolar
'ek yardım' sağlayacağım bildirdi.
Dış Haberler Servisi — ABD'nin Kör-
fez bunalımından ötürü 1991 yılı içinde
karşılaşılacak zararları hafifletmek için
Türkiye, Mısır ve Ürdün'e 4 ya da 5 mil-
yar dolar "ek yardım" sağlamaya karar
verdiği bildirildi.
AA'run haberine göre Washington Post
gazetesine gore ABD, parayı Körfez ül-
kelerinden toplayacak. Gazetenin kaynak
gösterdiği ve künliğini açıklamadığı bir
ABD Maliye Bakanhğı yetkilisine göre
Irak ile sorun "beklenenden daha çabuk
cözübe de" Uç cephe ülkesinin 1991'de za-
rarla karşılaşacağı varsayılıyor.
Aynı zamanda ABD, 1990 için belirle-
nen miktarlar bu Uç ülkeye verildikten
sonra "başlanuş olan ekonomik reform
sürecinin devamını" istiyor.
Aynı yetkiliye göre 4 ya da 5 milyarlık
yeni dilim için Japonya ya da Avrupa1
dan da kaynak istenebiiecek. Ancak
ABD, petrol fiyatlarının artışmdan yarar-
lanan Körfez ülkelerinden, bu miktarı
toplayacağma inanıyor.
1990 yılı zaran için 25 ülkeden 13.4 mil-
yar dolar toplanmış, bunun 10.8 milya-
nnın Türkiye, Mısır ve Ürdün arasında
bölüşülmesine karar verilmişti.
Haberde, ABD'nin bu kampanyayı tat-
min edici bulduğu, "dağıtımın biçimin-
den ve hızından" biraz kaygı duyduğu,
ancak 1990 sonuna dek bütün miktarın
sahiplerine ulaşacağını tahmin ettiği kay-
dedildı.
ABD 13.4 milyarın yüzde 30'unun şim-
diye dek sahiplerine verildiğini savunuyor.
Irak'tan İsrail'e tehdit
Irak, dün Israil'i en sert tehdidi yönelt-
ti. Hükümet gazetesi El Cumhuriye, ts-
rail saldırdığı takdirde bu ülkenin hari-
tadan silineceğini bildirdi. El Cumhuri-
ye'de dün birinci sayfada yer alan yazıda
şöyle dendi: "Eğer Israil, Irak'a karşı bir
Mldınya katıürsa, Israil' diye bir şey kal-
naz." Gazete İsrail'in kutsal Arap top-
raklarının yabancı birlikler tarafından
çiğnenmesini kışkırttığını da öne sürdü.
Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin,
Savunma Bakanı General Abdül Cabbar
ŞusaTın yerine, ordu eski komutanlann-
dan Tümgeneral Saadi Tu'ma Abbas'ı
atadı.
Bağdat Radyosu tarafından yayımla-
nan devlet başkanlığı açıklamasında, iki
yıldır yürüttüğü savunma bakanhğı gö-
revinden sonra Şansal'ın askeri işlerden
sorumlu devlet bakanı görevine atandığı
kaydedildi. Ancak, savunma bakanının
neden değiştirildiği belirtihnedi.
Bahreyn Başbakanı'nın
iddiası
Bahreyn Başbakanı Şeyh Halife Bin
Sulman El Halife, Irak'ın 2 ağustos tari-
hinde Kuveyt'i işgal ettikten sonra, pet-
rol zengini diğer ülkeleri de işgal etmeyi
planladığını söyledi.
El Halife, Bahreyn'de yayımlanan bir
gazeteye verdiği demeçte, "Iraklılar, Su-
udi Arabistan'ın doğu bölgesini, Bah-
reyn'i, Katar'ı ve muhtemelen Birleşik
Arap Emirlikleri'ni işgal etmeye
niyetlenmişti" dedi.
Irak'ın ise Körfez krizi konusunda Av-
rupa'yı devreye sokma>ı
a çalıştığı ve bu
amaçla diplomatik temaslann başlatıldığı
öğrenildi.
AT Dönem Başkanlığı'nı yürütmekte
olan İtalyan kaynaklarından alınan bil-
giye göre, Irak Dışişleri Bakanı Tank
Aziz'in yardımcısı El-Zalawi bu amaçla
Roma'ya geldi ve İtalya Başbakanı Giu-
lio Andreotti ile bir görüşme yaptı.
Görüşmede El-Zalawi'nin Andreotti'-
ye, "Irak, Körfez krizinde Avrupa'nın da-
ha aktif bir rol üstlenmesini arzuluyor"
mesajını ilettiği belirtildi.
Şevardnadze: Müdahalede
yer almayacağız
Sovyetler Birliği Dışişleri Bakanı Edu-
ard Şevardnadze, ülkesinin Körfez kriziyle
ilgili bir askeri operasyona katılmasının
söz konusu olmadığını söyledi ve krize
banşçı bir çözüm bulunmasında ABD-
Irak görüşmelerinin önemini vurguladı.
Şevardnadze, Sovyetler Birliği'nin as-
keri bir müdahalede yer alması konusun-
da ise "Ben size şonu söyleyebilirim ki
böyle bir seçenek ttzerinde düşünmüyo-
ruz ve böyle bir seçenek mevcut değil"
dedi.
2 ağustosta Irak tarafından işgal edi-
len Kuveyt'in yeniden yapılanmasının en
az 60 milyar dolara mal olacağı öne sü-
riildü.
Kuveytli ünlü mimar-mühendis Sabah
Al Rayes, Kuveyt'ten Irak'a nakledilen li-
man vinçlerinden süper bilgisayarlara,
okullarda kullanılan kara tahtalardan
renkli sokak karolarına varıncaya kadar
geniş bir yelpazedeki malzemenin sade-
ce 40 milyar dolar dolayında bir maliye-
tinin bulunduğunu kaydetti.
ya katılmayacaklarını daha önce açıkla-
dılar. Karada güçler dengesi, çokuluslu
gücün Kuveyt'e bir karşı saldınya geçme-
sini zorlaştırıyor. Üstelik Kuveyt'e saldı-
rı durumunda, büyük bir ihtimalle mey-
dana gelecek bir sokak savaşının çok da-
ha fazla sayıda insanı gerektirdiği de akıl-
dan uzak tutulmamah.
Buna karşılık Amerikan. lngiliz, Fran-
sız ve Suudi Hava Kuvvetleri'nin tekno-
lojik düzeyi dikkate alındığında, Irak'a
karşı bir hava savaşı, hızla çokuluslu gü-
cün lehine dönüşebilir.
SOVYETLER BİRLİĞİ
KGB ve Gorbaçov'danuyarıKGB Başkanı Vladimir Kruçkov önceki gece televizyonda
yaptığı uyarıda "Dış güçler tarafından desteklenen
radikallerin ülkeyi parçalamasına izin vermeyeceklerini"
söyledi. Mihail Gorbaçov da Komünist Parti'den ülkeyi
parçalamaya çalışanlara karşı mücadele etmesini istedi.
Dış Haberler Servisi — Sovyetler Bir-
liği'nde KGB Başkanı Vladimir Kruçkov
ve Başkan Mihail Gorbaçov art arda yap-
tıldan açıklamalarda, ülkede ıstikrarı
bozmak isteyenleri sert biçimde uyardı-
lar. Gorbaçov ve Kruçkov bu uyanlan ya-
parken, Kırgjzistan Cumhuriyeti egemen-
lik ilan ederek adından "Sovyet Sosyalist"
sözcüklerini çıkarttı.
Devlet Guvenlik Örgütü KGB Başka-
nı Vladimir Kruçkov, önceki gece televiz-
yonda yaptığı konuşmada, radikalleri
uyararak "Yabancı güçlerin desteği ile is-
tikrarı bozmaya çalışanlara karşı
KGB'nin devleti ve yasa diizenini koru-
maya kararlı oldugunu" söyledi.
Ajansların haberlerine göre Kruçkov
konuşmasında, "Bu aşın radikal hareke-
tin büyümesi rasüantı değüdir. Bunlardan
bazıları yabancı ulkelerden maddi destek
alıyorlar" dedi.
Ülke dısmdan "maddi ve manevi" yar-
dım aldığını savunduğu yıkıcı örgütlerin,
ekonomik sabotaj yoluyla ülkenin düze-
nini çökertmeye çalışan guçlerle el ele ver-
diklerini bildiren Kruçkov, basının yap-
tığı olumsuz yayınlann da yasa düzeni-
nin korunmasım güçleştirdiğini kaydetti.
Kruçkov, ellerindeki gizli bilgüerden ül-
kenin birçok yöresinde yıkıcı güçlerin,
"uygun zamanda ortadan kaldınlacak ia-
şüerin listelerini bile hazırladıklanm
öğrendiklerini" açıkladı.
Gorbaçov'un talimatıyla
KGB Başkanı, Başkan Mihail Gorba-
çov'un talimatıyla yaptığım söylediği
açıklamasında, tüm bu olumsuz etkenlere
karşın KGB'nin ülkede yasa düzenini ko-
rumaya ve devletin varuğını sürdürmeye
kararlı oldugunu vurgulayarak bu alan-
da önlerine çıkarılacak tüm engelleri aşa-
caklannı bildirdi.
YİYECEK — Sovyet vatandaşları aniden bastıran kışla birUkte açlıkla karşı karşıya kaldılar. Buyaşh kadm da Almanya'dan ge-
len yiyecek paketlerinin ulaştığı şanslı insanlardan biri. (Fotograf: Reuter)
Mihail Gorbaçov da önceki gece KP
Merkez Komitesi'nin iki günlük toplan-
tısı sonunda yaptığı konuşmada, Komü-
nist Parti'nin Sovyetler'i parçalamak is-
teyenlere karşı mücadele etmesini istedi.
AP'ye göre Gorbaçov şöyle dedi:
"Biz merkezden dikta yönetimini terk
ettik. Ama eski sistemi eleştirme görün-
tüsü altında ülkeyi parçalamaya çalışan-
lara karşı mücadele etmeliyiz. Bir aşın uç-
tan digerioe, katı merkezcilikten kaos ve
parçalanmaya gidilmesine izin vereme-
yiz."
Aynlmak yok
Öte yandan SSCB Yüksek Sovyet Baş-
kanı Anatoli Lukyanov, ülkeyi oluşturan
15 cumhuriyetten hiç birinin birükten ay-
rılamayacağını belirtti.
Lukyanov, dün düzenlediği basın top-
lantısında, gelecek hafta toplanacak 4.
Halk Temsilcileri Kongresi'nin gündemi
hakkında bilgi verirken, gazetecilerin yeni
birlik sözleşmesine ilişkin soru yağmuru-
nu da goğüslemek zorunda kaldı.
Lukyanov, bu konudaki sonılardan bi-
rini yanıtlarken, yeni birlik sözleşmesini
imzalamak istemeyen cumhuriyetlerin,
ülkenin bugünkü hukuki temelini oluş-
turan 1922 tarihli sözleşme çerçevesinde
birlikte kalmak zorunda olacaklarını bil-
dirdi.
"Komünizm" sözcüğü
çıkartıldı
SSCB'nin en büyük cumhuriyeti Rus-
ya Federasyonu'nun en yüksek yasama
orgam, cumhuriyetin anayasasının giriş
bölümünden "komünizm" sözcüğünü çı-
kardı. Rusya Federasyonu Halk Temsil-
cileri Kongresi'nin dünkü oturumunda
benimsenen anayasa değişiklikleri çerçe-
vesinde, Rusya, "Topraklarmdaki tarihin
büieştirdiği uluslann oluşturduğu egemen
bir devlet" biçiminde tanımlandı.
Cumhuriyetin değişiklik öncesi anaya-
sası, Rusya'yı '^tüm halklan ve milliyet-
leri, komünizmin ortak inşası için biıieş-
tiren devlet" olarak niteh'yordu.
Kırgızistan
Sovyet liderleri peş peşe uyanlarda bu-
lunurken Orta Asya'daki Kırgızistan
Cumhuriyeti egemenliğini ilan ederek
adından "Sovyet Sosyalist" sözcüklerini
çıkardı. "Kırgız Sovyet Sosyalist
Cumhuriyeti" adı "Kırgızistan
Cumhuriyeti" olarak değiştiriJdi. Reuter
Ajansı'nın Pravda gazetesine dayanarak
bildirdiğine göre Kırgızistan Yüksek Sov-
yeti'nde yapılan ateşli tartışmalardan son-
ra egemenlik ilan edilmesine karar veril-
di. Yapılan açıklamada cumhuriyette, "a-
yasaJ çoğulculuk, kişilerin cnmbııriyet
topraklannın zenginliklerine sahip olma
ve bunlan işletme hakkı" kabul edildi.