25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sahıbı Cumhuriyet Malbaacılık ve Ga2etecıhk Turk Aaonım Şıriceti adına Nadıt Nkdi % Gencl Ys.yın Müdüru H u u C « ı l , Muessesc MudurU Emimt Ijaklıgil. Yuı I5İCT1 MudOru Okıy Gonnsın. 0 HatKr Merkea Müdurı) )«Kn Baycr, Sayfa Duzcnı Yöneımem Ah Acar % Tentıi/aler ASKARA A h M T«n, İZMİR Hikmrt ÇrtUk»)*, \D\SA Çetın ^ «tnogtu 1. Polmka Cdal Batlaapt. D s Habcrln E.rn> b l o . Ekonotm C n ( U Tarku. Is Scmlıka ^ b u bMKi. Kultur Cttal luer. Utaibul Hafre-lcn feaasl Baçak Eğsum Gearaj Ş«yla«, * ı n Hab«len Scc4ct Dot**> Spor Danıimani \Muika«f ^ ocdaaa*. Dıu Yazılar %*nm ÇaiokM. Ara}L tna Ş«laia AlfMS DuzdtıTle \bdaHak 'kucı 0 ivoo dmalûr Umel k o n b u 0 Malı Isler Erol trfcal 0 Mu'iaset-e Hoknl ^cner 0 Butçc Ptamama Se*fi OuBaa.n**otl« 0 Rrklam V * Toran 0 Ek Yav nlar Haba U ı o l 0 [Jare H ı v . . l,«r»r 0 Istame <Mer Çriik 0 Bııgı Islcm >>d lul 0 Pcnoncı Se»»ı RoM««c»tl. Ky™ ATjı™;« Baskan NıdifNadi Ofcl» AUai. lalea »aı«r Hasaı Ccoai. H & M çalakıy». Okaı Goacaon. Ijjar MSRKV bhaa Sriçak. 4li Sltata, Aka« Tma ftrsc/ı * )i«7i Cunbunyet Müoaicıhk ve Gaiocohk T A S Turk Ocaf Cad 39 41 CliaJctiıı 34334 !st PK 246 Ijunbul Td. 512 05 05 (20 h«t) Telex 22246 Fax (1) 526 60 72 Q «•VDfor Aakam. Zı»a Gakalr B!» lnkılap S No 19 4. Td 133 11 41-4- Tttaı 42344 Faı (4) 113 05 65 0 l™i' H Zıya Bh 1352 S 2/3 Td. 13 12 50. Trioı 523» F u (51) 19 13 60 0 A<to> InOnu Cad 119 S. No 1 Kat ! Td ] » ! ' H ( < haı) Ttta 6215! Faı (71) » 25 7« TAKVtM: 13 ARALIK 1990 Imsak 5 41 Guneş: 7 13 Oğle- 12 03 Ikındı: 14.22 Akşam 16 43 Yatsı: 18.09 Dünya Satranç Şampiyonası Kasparov zorlamadı tstiklal Caddesi'ndeAkbank Kültür ve SanatMerkezi açılıyor Beyoğlu'na kültür merkezi Dünya Satranç Şampiyonası'nın 19. oyunu, Kasparov'un önerisiyle berabere sonuçlandı. 19. oyun sonunda Kasparov 10-9 önde bulunuyor. 20. oyun cumartesi günü oynanacak. Haber Merkezi — Fransa'- nın Lyon kentınde devam eden Dünya Satranç Şampiyonası'n- da 19. oyun beraberlikle sonuç- landı. Ikı rakip, satranç uz- manlarının Kasparov'u avan- tajh bulduğu bir konumda, yi- ne Kasparov'un önerisiyle be- raberlikte anlaştılar. 19. oyunda beyazlarla oyna- yan ve artık sadece kazanç için oynayan Karpov, Kasparov'un savunması karşısında, her iki kanattan da piyonlannı surerek ve rok yapmayarak konumsal bir ajantaj elde etmek istedi. Kasparov'un dıkkatli savun- ması karşısında, taşlar iki ka- natta da bloke oldu ve taraflar 21. hamleye kadar hiç taş kırış- madılar. Son derece karmaşık bir durum alan oyunda, Kaspa- rov 34. hamlede bir piyon fe- da ederek karşı oyun elde et- mek istedi. Nitekim bundan dört hamle sonra uzmanlara göre de daha aktif bir konum elde etti. Kasparov buna rağ- men, Karpov'un vezirini tehdit eden 39. hamlesinden sonra be- raberlik teklif etti ve taraflar 1 puanı paylaştılar. Oyunu yo- rumlayan satranç ustaları, ko- numun son derece karmaşık ol- duğunu, Kasparov'un daha iyi durumda olmasına rağmen, bunun kazanç için yeterli olup olmadığının ancak analizler so- nucu anlaşılabileceğıni belütti- ler. 19. oyun sonunda durum 10-9 Kasparov lehine. Maçın sonuçlanmasına sadece 5 oyun kaldı. a b c d e f g h 19. OYUN Şah-Hint Savunması Beyaz Siyah KARPOV KASPAROV 1. 2. 3. 4. 5. 6. 7. 8. 9. 10. d4 c4 Ac3 e4 Fe2 Fe3 d5 Fg5 Fh4 11. Ad2 12. a3 f3 Ff2 Vc2 b4 Kbl Rüstenı Batum Starl'i bıraktı Kültür Şervisi — Rustem Ba- tum, Magjc Box'ın Star 1 kanalı için hazırladığı programın yapı- mına son verdiğini açıkladı. Ba- tum, basına yaptığj açıklamada, "Rüstetn Batum Show adlı programın yapımına, yenileu- mesi gereken sozteşrae konusun- da beliren göruş aynlıklanmız yüztinden son verdik" dedi. Basına "Rustem Batum Staow'da 10 dakika ara" başlı- ğı ile gönderılen bultende prog- ramın sonlandığı açıklanırken, program ekıbinden Fernıh Ya- zıcı da daha sonra sözleşmede- ki uzlaşmazlığın tazminat mad- desinden ka>-naklandığını bildir- di. Verilen bilgıye gore, progra- rrun durdurulmasuıa neden olan madde, Magic Box ile Rustem Batum'un ımzalayacaklan söz- leşmenin Rustem Batum tara- fından tek taraflı feshi h'alinde, sanatçınm Magic Box şirketme, bu şirketten aldığı 1 yıllık söz- leşme ücretinin 100 mislini taz- minat olarak ödemesini içeri- yor. Rustem Batum, programı bı- raktığına ılişkin basına gönder- diği bultende şu sözlere yer ver- di: "1,5 aydır Magic Box için ha- arlamakta oiduğum 'Rustem Batum Show' programıııın ya- pımına, yenilenraesi gereken sözleşrne konusunda beliren gö- riiş aynlıklanmız yüzünden son verdik. Bn kısa süre içinde seyircinin ve basının olağanustu ilgisi programı, sadece Magic Box programları arasında degil, TRT yayınlan da dahil olmak üzere yayınlandığı gunlerde Türkiye genelinde en çok iıle- nen ve en çok konuşulan prog- ram haline getirdi... Yakın bir gelecekte yeni birprognunda birlikte olabUmekumuduyla..." 13. 14. 15 16 17 18. Afl 19. g3 20. h4 21. g4 22. fxg4 23. Ae3 24. Acdl 25. hi 26. Kgl 27. Kg2 28. Şfl 29. Şgl 30. Şhl 31. axb4 32. Af5 33. exf5 34. Kxb4 35. Kxb6 36. Kc6 37. Fel 38. Ff3 39. Fc3 Beraberlikte Af6 g6 Fg7 d6 0-0 e5 c6 Ag4 f6 Aa6 Ah6 AH Fh6 f5 Fd7 c5 b6 Ff4 Fh6 Ac7 fxg4 Ff4 Ae8 h6 g5 Af6 Vc8 Ad8 Ab7 cxb4 a5 Fxf5 axb4 Ac5 Ace4 Vb7 Kal Ac5 Kcl anlaştılar. Tasarımı Metin Deniz'e ait olan binada sergiler, konserler yer alacak. Sanatçı atölyeleri, modern caz ve bale gibi etkinliklerin yapılacağı bir ortam yaratılacak. Lito ve gravür atölyelerinde özgün eserler basılacak ve aynıyerde sergilenebilecek. GÜROL SÖZEN ~ lstanbul çelişkilerle yüklu bir kent. Olumlu ile olumsuz örnek- lerin atbaşı gittiği bu yerde her şeyle karylaşabılirsınız. Ister adına tarihsel bir kent deyin, is- terse carpık kentleşme. Arna va- rolan bir şey var: lstanbul salta- natlar kenti. Yonetimlerin, kul- turlerin, sanatın ve doğanın sal- tanatı... Bu nedenle yazıh ve söz- lü basının gundeminde her gun Böylesine guzelliğin yok edilme- sine, parçalanmasına kımse da- yanamıyor. Her gün yakınma- mıza rağmen gene de nice aynn- tısında derinlikler, ustalıklar bu- labüiyoruz. Birçoğumuzun çır- pınması da bundan. Aslma bakılırsa korunması gereken yalnızca lstanbul'un mı- mari mirası defil; eski kentie birlikte küflıi sandıklardaki tiım belgelerin de yarının kuşa|ı için buyük önemi var. Dununlstan- bul'u nasıldı?... Nasıl yaşadılar, nası! eğlendiler, neleri yazıp çiz- diler? Hangi taşı yonttular?.. Oysa tstanbul'da, neredeyse dun gördüklerimizin özelliklerı- ni anımsayamıyacağız Ama tum olumsuz geüşmelere karşın nice belgelerle yuklu lstanbul. Her gun bir köşede yeni şe>ler de buluyoruz, bilginizi, görgu tanıklığmızı tepeden tırnağa yı- kabilecek. Bu bir fotoğraf, bir harita ya da bir sokağın a>- nntısı... Haberimiz Akbank'm ger- çekleştireceği Akbank Kultur ve Sanat Evi ile ilgiliydi. Biraz da- ha sabır!.. Ister serzenişte bulu- KÜLTÜR MERKEZt — tstiklalCaddesi ile Zambak Sokağın köşesindeki yapı, Akbank KültürMer- keri'ne dönuşu>or. (Fotoğraf: tbrahim Günel) nalım, ısterse yadsıyahm Beyoğ- lu ile ilgili değışımleri. Yeni bir kuşak sahıp çıkacaktır bu sem- tin kimliğı için. Yeni arayışları, çağdaş etkinliklen de beraberin- de getirerek. lşte bunun, uzat- tığım sözun içmde kültür ve sa- natın olma zorunluluğu var. Taksim'den tstiklal Caddesi- ne doğru yuruduğumuzde (övle ya da boyle yurunen bir cadde olacak Istıklal), sağdan ikinci Fransız Konsolosluğu'ndan son- ra birıncı sokağın koşesinde ye- dı katlı bir yapı yer alır. tstiklal Caddesi ile kesilen Zambak So- kak'ın köşesindeki bu yapı, ge- lecekte Akbank Kultur ve Sanat Evi olarak çıkacak Istanbullula- rın karşısına. "İstanbullu kaldı mı," denebilir hemen. Oyleyse duzelteyim: Doğduğumuz değil; olduğumuz yerden söz ediyorum ben. Işin şakası bir yana, yılların ozlemı kapılarını aralıyor. Bir bakıma hepimizın duşlerinde ye- ri var Be>oğlu'nun. "Beyoğlu'- na çıkmak" sozu çoğumuzun dilindeydi. Aradığımız hep bo>- lesine mekânlardı. Üstelik ben- zerleri, yakınlan da vardı. Gene de var. Ama bu kez kapsamh bir duşuncenm ürünü uygulamaya geçecek. Sanat tarihçileri, mimarlar ve kent bilimcileri ve "tabii" sanat- çılar oturup düşundüler: "Kul- tur evine dönüştürulecek bu ya- pı nasıl olmalı?" diye. "Önce. Beyoğlu mimarisinden esintiler taşıyan cephe, sağlıklı bir şekilde ortaya çıkarılmalı, korunmalı. Daha sonraki vıllar- da eklenen >eni katlar da çağdaş uygulamaların ışığında planlanmalı" denildi. Bir an- lamda, dunun mımarlık özelli- ği ile çağdaş mimarhk anlayışı- nın bir bileşimi bu kültür evi. Yapımı gerçekleştırilecek olan Akbank Kultur ve Sanat Evi'nin tasarımı ise çok yönlu sanatçı Metin Deniz'e ait. Sanırım Me- tin Denız'in çok uykusu kaçtı, düşuncelerine girdı yapının ay- nntılan. Ne mı yapılacak bu kültür evinde? Amaç, sanatın her dalında, cağımıza yaraşır etkınlikleri can- lı tutmak: Sergiler, konserkr, ya- ytnlar, sanatçı atölyeleri, mo- dern caz ve modern bale gibi et- kinliklerle bir ortam yaratmak. Varolan sanat ortamına bır ku- rum çevresinde sahıp çıkmak katkıda bulunmak. Eski bir kentin sokaklarında bir mekân paylaşmak az şey mi? Dunun ve gunumuz kulturu- nun evrensel boyutlannı da gun- demde tutarak kimı zaınan yurt- dışından bir muze koleksıyonu da sergılenecek kültür evinde. Usta sanatçılar lito ve gravur atölyelerinde kendi işlerini basa- caklar, aynı yapıda eserlerını sergileyecekler Bu yapı için Anakent Beledi- yesi Başkanlığı ve Beyoğlu Be- İediyesi'nin desteğını de unut- mayalım; Sokağından, kultur evınin yedınci katına kadar su- recek etkinliklere onay verdiklen ıçın... Duşlerimizin gerçek kaynağı ıse her zaman olduğu gıbı sana- tın \e sanatçınm kendisı. Dile- ğımiz, böylesine onemli girışi- min başka kurumları da etkile- mesi; lstanbul'un k-ılturel doku- suna sahip çıkmalan. Alain Delon ve Domiziana Giardano, Jean-Luc Godard'ın 'Nouvelle Vague' filnıinde. Godard'ın İkinci YeniDalga'sı Dış Haberler Servisi — Altrruş yaşını dolduran unlu Fransız yönetmen Jean-Luc Godard, "Nouvelle Vague" (Yeni Dalga) adlı son fîlmiyle, bir yandan Alain Resnais'li, Frençois Traffaut'lu 50'li yılların "aykın" Fransız sineması "Yeni Dalga"ya atıfta bulunurken bir yandan da gizemli bir işadamının (Alain Delon) bir denizde boğulup, tekrar canlanışının öykusünu anlatıyor. "NouveUe Vague" diyor Godard, "Yalnızca bir parça deniz, bir parça göl, önce bir ilk dalga geliyor ve insan boguluyor ve ikinci dalga insanı tekrar canlandınyor." Tıpkı zenginlerin ve yoksulların olduğu eski zamanlara ait bır masal gibi. Bu da eski bir konu, ama Godard hatırladıklarını anlatıyor ve bu yeni. Ve hatıralar, Godard'a gore insanın kovulamayacağı tek cennet. Godard "Nuvelle Vague"de ilk kez oyunculan keşfedıyor. Onlar da sınemanın geçmişinı anlatıyorlar. Filmde her şeyın çıfte anlamı var. Tıpkı bır mask gibi ikinci bir yüzu var filmin. Ve bunun ardında tıpa tıp Godard'a benzeyen bir başka adam bulunuyor. Isvıçre \e Fransa arasında bir vatan tercihi yapamayan, zenginlık ve yoksulluk, iki mantalite ile galibıyet ve yenilgi arasında gıdip gelen Godard... îlk kadın kozmonot Tereçkova, Türkiye'deydi O da uzaydan geldi"İnsan işinden çıktıktan sonra eve gelmeden önce dükkânlara uğrayıp da kuyrukta beklemek zorunda kalıyorsa, bunun iyi bir ruh hali yaratmayacağı çok açık. Bu, ticari sistemimizin beceriksizliğinden kaynaklanıyor. Ayrıca eskimiş, ilerlememize olanak vermeyen idari bürokratik sistem yıkıldı, yeni şistem rayına oturmuş değil. Eski sistem artık yok, yeni sistem henüz yok." diyor Tereçkova. AYŞEN GÜR~ Uzaya önce bir köpek, sonra on erkek ve sonunda bır kadın gönderildi. Gezegeni atmosferin ötesinden görebilen, kendi tür- lerindeki ilk dunyalılar, yani kö- pek Laika, erkek Yurı Gagarın ve kadın Valentina Tereçkova, doğal olarak hemen tarihin mali oldular. Bunlann arasında bugün yal- njzca Valentina Tereçkova yaşı- yor. Tereçkova, birkaç gün ön- ce, DEİK (Dış Ekonomik llişkı- ler Konseyi) davetlisı olarak ilk kez Türkiye*ye geldi. Ankara ve Istanbul'da bakanlarla görüştu, ziyaretler ve konuşmalar yaptı. Tereçkova, uzaya çıktığı an- dan itibaren efsaneye dönüştu- ğünden, hakkında da efsaneye benzer bırçok söylenti var. Bun- lardan birine gore kuçuk Valen- tina tren makinisti olmak ister- mış. Sonra bu- gün, kız arkadaş- larıyla birlikte Moskova'ya bir mektup yazarak, erkekler gibi uzaya çıkmak istediklerını bil- dirmişler. Buna karşılık bekle- miyorlarmış, ama bir sure son- ra mucize gerçekleşmış ve baş- kente çağnlmışlar. Tereçkova'nın 16 Haziran 1963'te Vostok-6 uzay gemısiy- le atmosferı aştığı sırada, uzay- da 24 saat kalması planlandığı halde, yolculuğun daha uzun surmesi için ısrar ettiği, bu yal- varmalara dayanamayan Uzay Merkezi'nın uçuşu uzattığı ve böylece tam 70 saat 41 dakika boyunca dunyanın çevresinde 48 kez dönmesine izin verildiği yo- lunda bir başka efsane daha var. Ama Tereçkova, uzay serüve- nini anlatırken alçakgönullü ve soğukkanlı davranmayı yeğliyon "Uzay programının en onemli hedefleri arasında insanın uza- ya gonderilmesi yer alıyordu. in- san yalnızca erkek anlamına gd- mediğinden, bir kadının da göa- derilmesi doğaldı. Ben de bu amaçla birkaç aday arasından seçildim, ozel oiarak yetiştiril- dim ve uzaya çıktım." 18 Haziran 1%3 tarihli Cum- huriyet gazetesine bakmak, o sı- rada uzayda bulunan Tereçko- va'mn nasıl efsaneleştiğini anla- mak için yeterli. O sıralarda Nevv York Times, Tereçkova'yı "uzay çağının ilk kadın kahramanı' olarak selamlamış. Tereçkova, zeki, bilgili, ince ruh- lu, kumral saçlı, mavi gozlu, muzip bir genç kızrmş. Butün bu nıteliklerinin üzeri- ne, daha sonra hava albayhğı, Yuksek Sovyet'te milletveküliği, Yabancı Ulkelerle Dostluk Der- nekleri Birliği başkanlığı gibi pek çok gorev ve unvanı da ek- leyen Tereçkova, tıpkı sporcular, satranç oyunculan ve balerinler gibi gerçek bir Sovyet yıldızı. "Ben Sovyetler Birliği Komu- nist Partisi u>esiyim" diyor Te- reçkova. "Ve toplumumuzda bir şeyierin degiştirilmesi gerektigini ilk söyleyenler arasındaydım. Aslında hepimiz, altmışlann so- nuna doğnı, toplumun bir an- lamda durduğunu hissediyor- duk. Her şey çok yavaş ve ağır gelişiyordu, Bilimsel araştırma- lar yapdıyor, ama hayata geçiri- lemiyordu. Bunu göruyorduk. Gerlye doğnı çeken bir meka- nizma aktif olarak çahşmaya başlamıştı. Yeni bir aşamaya gi- rilmesi gereki>ordu. Bu yuzden Gorbaçov'un gelişi bizde buyük umutlar uyandırdı." Ancak Tereçkova, kendisini de yaratan geçmişin reddedilme- sine karşı çıkıyor: "Tarihimizde karanlık sayfalar olduğu doğnı. Ama aydınlık sayfaJar da var. Bunlan silmek, kopanp mumkun değil. Gecmiş rin yarattığı lemellere mazsa, hiçbir şey gerçekleştJrtj teraez - Sovyetler Birliği'ndeki l iflat, çöküş, parçalanma gibi umutsuz öngöruleri ise şöyle açıklıyor: "İnsan işinden çıktıktan son- ra, eve gelmeden once dukkfln- lara uğra>ıp da kuyrukta bekle- mek zorunda kalnorsa, bunun iyi bir ruh hali yaratmayacağı çok açık. Bu ticari sistemimizin beceriksizliğinden kaynaklanı- yor. Aynca, eskimiş, Ueriememi- ze olanak vermeyen idari burok- ratik sistem yıkıldı, yeni sistem ise rayına oturmuş değil. Eski sistem artık yok, yeni sistem ise henüz yok." Aynı zamanda bir asker olan Tereçkova"Biz umitlerimizi as- keri sanayii si>il sanajie dönüş- turmeye bagladık" diyor. "Ama bunnn için zamana ihtiyacımız var. Evrensel banş koşullanna henüz tam oiarak kavuşmuş de- ğiliz." Metropolis'te 20 vazo • İZMİR (AA) — Izmir'in Torbalı ilçesinde yer alan "Metropolis Antik Kenti"nde yapılan kazılarda, 20 adet vazo, 30 adet kandil ve çok sayıda iskelet bulunduğu açıklandı. Kazı Heyeti Başkanı Dokuz Eylul Üniversıtesi Guzel Sanatlar Fakultesı Oğretim Üyesi Prof. Dr. Recep Meriç'in verdiğı bilgiye göre bu yıl 3 kasım tarihınde başlayan kazılar sırasında, geçen yıl bulunan buyuk mağaranın yakınında bir de küçük mağara bulundu. Yeniköy- Özbey arasındaki kuçük mağaradaki kazılarda, 6 metre derinlıkte zengin verilere rastlandı. TÜRSAV'ın yönetim kurulu • Kultur Servisi — Kısa bir sure önce kurulan Turkıye Sinema Vakfı (TURSAV) üyeleri, dün Türkiye Sinema Eserleri Sahipleri Meslek Birliği SESAM'ın merkezinde bir araya gelerek vakfın geçici yönetim kurulunu belirledi. Mart ayına dek gecerliliğini koruyacak yönetim kurulunda Şerafettin Gur (Başkan), Hulya Koçyiğit ve Tunç Başaran (başkan yardımcıları) ve uyeler Sami Şekeroğlu, Fatma Girik, Turkân Şoray, Cevdet Turkeroğlu yer alıyor. Dünya çocuklan • tSTANBUL (AA)— Birleşmiş Milletler Yardım Fonu'nun (UNICEF) "Dunya Çocuklannm Durumu 1991" yılı raporu, 19 aralık çarşamba günu Istanbul'da açıklanacak. UNICEF Turkıye temsilcisi Claudio Sepulveda, bu yılkı raporda, 1980 yılından bu yana, 10 yıldır suregelen bağışıklama çabalanndan sonra, gelişmekte olan ulkelerde 123 milyon çocuğun ölumden kurtarıldığının belirtildiğini söyledi. Birleşik Alman güzeli • VVESSELING (AA) — Almanya Guzellik 'fenşması onceki akşam Wesseling kentinde yapıldı. 22 güzel arasındaki yanşmada Brandenburg eyaletinden gelen 19 yaşındakı hemşıre Letıcıa Köffke Almanya guzelı seçildi. Eski Doğu Almanyalı olan Koffke, Almanya guzelı ilan edıldiğınde çok heyecanlandı ve ağladı. Onkoloji Vakfı • tSTANBUL (ANKA) — lstanbul Üniversitesi bunyesinde Turk Onkoloji Vakfı kuruldu. Vakıf Yönetim Kurulu Başkanı Nijad Bilge kuruluşları ve etkili kişileri kanser için açılan mucadelede yardıma çağırdı. Prof. Dr. Nıjad Bilge, ANKA'ya yaptığı açıklamada "Amacımız kanserlı hastalara sahip çıkmaktır. Bugun ileri safhadaki kanserli hastalara sahip çıkılmamakta, bu hastalar adeta yalnızlığa terk edilmektedirler. Biz, şu anda kuruluş aşamasında olan sosyal hizmet evleri ile bu hastalara sahip çıkacağız" dedi. Bilgisayarözelyaşama sokutmamah Bilgisayar teknolojisinde yaşanan hızlı gelişimin insanlığa bilgi alışverişinde büyük kolayhklar sağladığını söyleyen Prof. Tezcan, "Ancak bu teknoloji, insanlarla ilgili bügilerin depolanması ve aktarılması amacıyla da kullanılıyor" dedi. tZMİR (Cumhuriyet Ege Bü- rosu) — Dunyada bilgisayar kullanımının hızla artmasıyla birlikte "bilgisayar suçlannın" yanı sıra "bilgisayar karşısında özel yaşamın korunması" konu- sunda hukukı duzenlemeler de tartışma konusu oluyor. Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakül- tesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Durmuş Tezcan, Türkiye'de de hukuk alanında teknolojik ge- lişimin gerisinde kalmayarak ya- sal duzenlemelerin yapılması ge- rektiğini söyledi. TBMM Adalet Komisyonu'n- da "bilgisayar suçlan" konusun- dakı yasa önensı üzerinde çalış- J malar yapdırken Prof. Dr. Dur- muş Tezcan, "Özel yaşamın gizüliği" ve "insan haklaıı" açı- smdan da bilgisayarın etkilerine değindi. Bilgisayar teknolojisinde ya- şanan hızlı gelişimin insanlığa bilgi alışverişinde büyuk kolay- hklar sağladığını vurgulayan Prof. Dr. Tezcan, "Ancak bu teknoloji, insanlarla ilgili bilgi- lerin depoianması ve aktarılması amacıyla da kullanılıyor" dedi. Prof. Tezcan, bu konunun güncel yaşam içinde de birçok sorunlara neden olabileceğını belirterek şunları söyledi: "Bir bankaya gidiyorsunuz, kredi talebınde bulunuyorsu- nuz. Ancak banka size olumsuz yanıt veriyor. Nedenini anlaya- mıyorsunuz. Bankamn bilgisa- yannda sizinle a>nı ad ve soya- da sahip bir insan hakkında bir kayıt olabilir. Çekleri karşılıksız çıkanlan bilgisayara ka>deden kuruluşlar artık Turkiye'de de var. Bir yere çek verirken çeki yanlış bilgilerden dolayı insan- İar zarar görebilir. Bilgisayar teknolojisi sayesinde bilgi alış- verişinde yaşanan kolaylık bu tur sorunlann da giderek ön plana çıkmasına yol açtı. Özel vaşamın gizlilğinin zedelenme- mesi, insan haklan ihlallerinin yaşanmaması için bilgisayar suç- lannın yanı sıra bu konulann da alacak kişi buraya telefon açıyor ele alınması gerekir." ve hiç karşılıksız çek verip ver- Dunyada giderek yaygınlaşan bilgisayar suçlarına da değinen Prof. Durmuş Tezcan, lsviçre"- de 1987 yıhnda bilgisayar suçla- rından dolayı oluşan ekonomik mediğinizi oğrenebiliyor. Ya bu kunımdaki bilgi yanlışsa, o za- man ne olacak? Aynı şey guvenlik soruştur- malan için de gecerli, alınan bil- giler sağlıklı olmayabilir. Bu zarann 1 milyar doiara ulaştığını açıkladı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle