Katalog

CUMHURÎYET/18 SPOR 4 KASIM 1990 Boş tribünler önünde oynanan maçta 2-0'lık skoru koruyamayan San-Lacivertliler, Bakırköyspor'apuan kaptırdı Fener,seyircisini de kaybettiBakırhöy: 2 - Fenerbahçe: 2 gTAT: Ali Sami Yen. GOLLER: Dk. 6Ercan, Dk. 40 R Şenol (penaltıdan), Dk. 70 R Ahmet, Dk. 77 Novak. HAKEMLER: Özcan Oal (4) - Ibrahim Yazıa (4), Çetin Oytu- ner (4) BAKIRKÖYSPOR: Kraft (4) - Gürses (4), Akif(4), Nuri (5), Mü- cahit (4) - Feyzullah (3) (Fuat 3), Novak (8), K. Ahmet (6), R Ahmet (5) - Uğur (6), Sancar (6) (Zafer 4) TOPLAM PUA.N: 62 FENERBAHÇE: Schumacher (4) - Müjdat (5), Hasan (4), Er- can (5) - A. Suphı (4), Semih (3), B. Şenol (5) (hmail (3), Gök- han (6), Thran (4) - Oğuz (5), Aykut (7) TOPLAM PUAN: 55 KULLANDlGl SERBEST ATIŞ: Bakırköy 21, F. Bahçe 23 CEZA ALAN1 DIŞINDAN ŞUT: Bakırköy 2, Fenerbahçe 4 CEZA ALANI tÇINDEN ŞUT: Bakırköy 5, Fenerbahçe 6 KALEYÎ BULAN ŞUT: Bakırköy 5, Fenerbahçe 7 DISARI GtDEN ŞUT: Bakırköy 2, Fenerbahçe 3 KOŞE ATIŞI: Bakırköy 7, Fenerbahçe 6 OFSAYTA DÜŞME: Bakırköy 9, Fenerbahçe 4 SARI KART. K. Ahmet (Bakırköy) SEYİRCİ: 2446, HASILAT: 73.090.000 TL ERCAN TURCAN Kendi evi ve seyircisi önünde galibiyet özlemi Üe yanıp tutu- . $an Fenerbahçe, 50 yıllık futbol geçmişinde en karanlık günleri- ne A.S.Yen'in çimleri üzerinde devam ederken, Bakırköy'den gereken 'moral oksijen'ini alamadı. Tribünlerde parmakla sayüan Fenerbahçe sevgisi bir kez daha yaşlı gözlerle Fenerbahçe 'eo- kaz'ını, 'yataiak' olan bir has- tayı seyretmenin 'kahredici'liği- ni yaşadı. Galibiyet sevincini yaşayama- manın ezikliğinde boş tribünle- rin önüne çıkan Fenerbahçe, at- tığı 2 golün guveni Ue ilk kez se- yircisiyle tadacağı 3 puan sevin- cinin 'başaktör'lüğüne soyuna- cağı yerde işın kolayını seçip 'fi- güran'Uğı tercih etti. Koskoca Fenerbahçe'nin ma- çına bir semt takımının tribün- terde topladığı seyirci kadar ta- raftan gelmiyorsa, bu hem Fe- nerbahçe hem de Türk futbolu için 'siyah' bir lekedir. Futbol olarak Fenerbahçe, skor levhası kadar 'zengin' de- ğildi. Fenerbahçe üzerine son yarıda *felç' gibi çoken 'korkaklık' ligin yenisi Bakır- köy'e 'yeşü ışık' yakıp Yeşil- Siyahlı takuna altın değerinde 1 puan getirdi. Oysa Fenerbahçe, maça ol- dukça hırslı başlayıp ilk 'gol sin- yali'ni oyunun ilk dakikasında Aykut'la vermişti. Gol sınyali- nın arkasından Fenerbahçe'nin golü gelmekte gecikmedi. 6. da- kikada Oğuz, sağ taraftan kul- landığı frikik atışında topu ar- ka direğin üstüne havalandırdı. Uzun adamların önünde çok iyi yukselen Ercan, sert kafa şutu ile kaleci Kraft'ı avladı. Aykut ileri uçta Fenerbahçe'yi gol nok- talanna suruklerken, Fenerbah- çe 16. dakikada maçın en şans- sız anını yaşadı. B.Şenol, Ay- kut'un pasına sahalanmızda en- der görulen bir vole vurdu. An- cak top herkesin bakışlan altın- da direkten geri döndü. Fenerbahçe'nin gol ataklann- dan birinde 40. dakikada B.Ah- met, Semih'i düşürünce, özcan Oal penaltıyı işaretledi. Topun başında her zaman olduğu gibi B.Şenol vardı. B.Şenol'un sert sağ plasesi Bakırköyspor filele- rini havalandmrken, Fenerbah- çe iki farklı galibıyete ulaştı. Iki fark Fenerbahçe'ye son yanda 'telaş ve 'korku'; Bakır- köyspor'a ise 'goller' getirdi. Fenerbahçe, bu yanda ileride sadece Aykut'u bırakıp kaJesi- ni korumaya çakştıysa da iki go- lü kalesınde gördü. 70. dakikada Zafer'in derin- leme pası ile B.Ahmet, hızla Fe- nerbahçe defansından sıynhp Schumacher ile karşı karşıya kaldı. B.Ahmet'in aşırtma şu- tunda fark bire indi. Golden sonra Fenerbahçe de- fansı iyice bunalıma girip arka arkaya hata yapmaya başladı. Nitekim 77. dakikada bir kor- ner atışında 10 kişilik Fenerbah- çe defansı topu uzaklaştırama- yınca topa nefis bir vole vuran Nowak, meşin yuvarlığı Alman kalecinin başı uzerinden filele- re gönderdi. Skor levhası 90 dakika so- nunda eşitliği gösterirken, Fe- nerbahçe, Bakırköy önünde li- ge dönüş için 'hayat öpücüğü'- nü bulamıyor ve bir taraftarın dudaklanndan, maç sonrası şu kelimeler dökülüyordu: "Allah, Fenerbabçeli olana sabır ver- sin." m&&&&fr 3L/FS I U1LII «JL Fener Türkiye'nin en populer takımı Fener- bahçe, dun boş tribunlere oynadı. Al- dığı başarısız sonuçiarla üge erken havlu atan Fenerbahçe'yi taraftan da terk et- ,. , ^ıınımünıgı ti. Her şeye karşın sevgisi yitirme\en Fenerbahçe taraftannın boş tribunlerin onune asüğı sevgi ve sempati sembolu pankart ise ancak Fenerbahçe tarihine 3 Kastm 199O'«n bir belgesi olarak geçti. (Fotograf: Levent Yücelman) MAÇIN ELEŞTİRİSİ ~ Bu Fener'e bu seyirci POKTRE TEKNtKDÎREKTÖRHÎDDtNK f EKStK i KADRODAN YAKINDf 'Antrenörlük zor meslek'AYDIN GÜLEŞ Antrenmanlarını en az 5 bin kişinin takip ettiği, en basıt bir idman maçında bile 10 bin taraftan yanında bulan kos- koca Fenerbahçe, ne yazıktır ki ligdeki kaderini etkileyebile- cek bir dönum maçında ancak 2 bin 400 kişiyi yanında bula- biliyor. Bence bu Fener'e bu seyirci bile çok. Sezon başından bu yana sürekli yazdık ve söyledik "Bu Fener'i çok kotıi gun- ler bekliyor". Ancak bız öylesine yabancı hayranı bir milletiz ki adamları butun yanlışları deneyınceye kadar serbest ve ra- hat bırakınz. Yapacakları yanlış kalmayınca da onlan kapı- dışarı ederiz. Fenerbahçe'nin bu hale geunesinin bana göre tek suçlusu Tekaik Direktör Hiddink'tir. Sezon başından bu yana saçmasapan bir sistem oturtmaya çalışan, sahada fut- bolcusunu bırakalım koşturmayı, ayakta dikine bile durdu- ramayan, elindeki iyi oyunculan kiraya verdiren bu dahinin sanınm artık yapacağı hiçbir yanlış kalmamıştır. Bana göre kendisini de, Avrupa'daki ismini de artık rezil etmemelidir. Biz özellikle yabanalara karşı dunyanın en toleranslı ve sa- bırh milletiyiz. Onun için ipini çekmeyi bizden beklemeyip kendi işini İcendi bitirsin ki hem kendisi hem de Fenerbahçe biraz toparlanabilsin. Dün, ilk 30 dakika kötü gidişe son ver- mek istercesine istekli ve mucadeleci bir Fenerbahçe izledik. Başta Gökhan olmak uzere B. Şenol, Ahmet Suphi ve Oğuz, Fenerbahçe'yi bu sure içinde sonuca taşıyan oyynculardı. 30. dakikadan sonra oyuncular guçleri tamamen bitip sahada âde- ta bir hayali fener gibi dolaşınca 2-0 one geçtikleri bir maç- tan 1 puanı zor kurtardılar. Şimdi bu teknik adama sormak lazun. Fenerbahçe 2-0 onde ve 7 savunma oyuncusu ile oy- narken bir de sekizınci Ismail'i oyuna dahil edip skoru koru- maya çalışıyorsunuz, ama onu da beceremiyorsunuz. Peki Fe- nerbahçe'nin bir maçı kazanması için 4 veya 5 farklı öne mi geçmesi lazım? Diyelim ki Turan hafta içinde idmanlarda ıyiy- di ve siz de ona görev verdiniz. AnCak onu 90 dakika sahada tutmak için ya insanın gozlerinin bağlı olması ya da futbol- dan hiç nasibini almamış olması lazım. Dun, her iki takımın özellikle savunma oyunculan evlere şenlikti. Birinci lig sevi- yesindeki takımlara, bu denli hatalar yapan oyiancular ger- çekten yakışmıyor. Bakırköy bu yıl izlediğim en kötu maçını oynadı. Özellikle savunma oyunculan, Fenerbahçelilerin maçı kazanmaları için ellerinden gelen bütün çabayı gösterdiler. Şükretmelidirler ki Fenerbahçelilerin kendilerinin ne guçleri ne de inançlan vardı. Guus Hiddink! HALtT DERİNGÖR Saym Hiddink, sanınm Fener- bahçe ilk kez bir lig maçında iki bin kişı önünde oynadı. Ne yazık ki bu da sizin teknik direktörlüğu- nüz devrine rastladı. Bu açıdan, ulkemizden gitseniz de uzun yıllar sonra yine de anımsanacaksmız. Fenerbahçe'nin bugünku peri-j şan durumunda tum suçlunun siz ] olduğunu duşunmek haksızlıktır. Ama siz de suçlulardan birısiniz. Biliyoruz, futbolun ekol olduğu ulkelerde buyuk başanlannız olmuş. Ama bizim ülkemizin özel- liği bambaşkadır. Burada, aldığınız bir takımı başarıya götüre- bileceğiniz başarıh bir ortam yoktur. Başarılar tamamen şansa donuktur. Ne yapalım, şansınız olmadığı için ülkemizde yerli (Arkast 19. Sayfada) NECMİ GÜLÜMSEL Aydın, Ankaragucu, Zeytinburnu, Trabzon, Bursa derken Bakırköyspor'a da İstanbul'da "puan" veren Fenerbahçe'de maç sonrası kimsenin ağzını bıçak açmıyordu. Soyunma odasında üzgün bir biçimde oturan ve maçın şokundan kurtulamayan futbolcular, bu sonucun kendileri için çok kötü olduğu görüşünde birleştiler. Polis kordonu altında stadı terk eden Fenerbahçeli futbolcular, fotoğraflannın çekilmesini istemediler. özellikle Kaptan Schumacher, basın mensuplarmı uyararak "Lütfen anlayışlı olun" dedi. Teknik Direktör Guus Hiddink ise İstanbul'da bir turlü maç kazanamadıklarını söylerken ikinci yanda topu rakibe kaptırmamak için tüm güçlerini harcadıklarını açıkladıktan sonra şunlan söyledi: "tlk yarı 2-0 bitti. Bu yanda imkânları i>i değerlendirdik. Devre arasında oyuncularıraa ikinci yanda buyuk baskı goreceğimizi soyledim. Topun surekli bizde kalmasını sağlamamız gerektiğini hatırlattım. Oyunun belirli donemlerinde savunma, görevini yapabilseydi, takım olarak rakibimizin oynamasma izin vermeseydik maçı 3-5 farkla kazanabilirdik. Rakibimizin ikinci yanda saldıracağını biliyordum. Çok top kaybettik. Butun enerjimizi topu kapmak için harcadık. bu da rakibe yaradı. Hücumda kadromuzun eksikliğini hissettik. B. Senol'un sakatlanarak çıkması oyunu bozdu. Antrenörlük mesleği zor meslek, Şimdi yapmamız gereken bir çıkış yolu bulup daha iyi oynamak için mücadele etmeliyiz. Boyle zor günlerde tüm gıiçlerin bir araya gelmesi gerekir." Bu arada bazı yöneticiler de teknik direktör Hiddink'i Turan'a 90 dakika görev verdiğı için eleştirdiler. Saldırgan yakalandı Hafta arası Dereağzı Tesisleri'ni basıp futbolcuları döven saldırganlardan biri yakalandı. Emniyet yetkilileri, araştırmanın surdürulduğünu söylediler. Deplasmandaki başansını kendi sahasında yineleyemeyenSiyah-Beyazlılar G. Birliği ile berabere kald Beşiktaşİstanbul'da yok GUNUN İÇINDEN • AVRUPA KUPALARI — Voleybol'da Avrupa Kupası maç- lan oynandı. Aiınan sonuçlar şöyle: Emlak Baokası (B) - GYM (Lüksemburg): 3-0, G.Saray (B) - Hapoel (Israil): 3-0, Orestiada (Yun.) - Arcelik (E): 3-0, Schweriner (Alm.) - Zira- at Bankası (E): 3-2, Aris (Yun.) - G^aray (E): 3-1, Partizan (Yug.) - Eczacıbası (E): 3-0. • VOLEYBOL — Istanbul Büyukşehir Belediyesi Başkan- hğı tarafından duzenlenen voleybol turnuvasınm 2. günun- de şu sonuçlar almdı: THY-Arçelik: 0-3, Yeşilyurt-G.Sigorta: 0-3, Beşiktaş-ENKA: 3-1, Altınyurt-B.Şehir Belediyesi: 1-3. • GÜREŞ — Deplasmanlı Serbest Güreş liginde aiınan so- nuçlar şöyle: (A Grubu): Ankara Polisgücu - E.Şekerspor: 6-4, lskendemn D.Ç. - Halıç Tersanesi: 6-4, Etibank SAS - TMO: 7-2, (B Grubu): Ulaştırma - Tekelspor: 10-0, Afşin TEK - T.Linyit: 4-5, Bu arada Grekoromende Istanbul Gureş thti- sas şampiyon oldu. MTA ikinci, Şekerspor da uçüncü sırada yeraldı. • ELTOPU AVRUPA KUPASI — Eltopu Avrupa Kupası 2. tur ilk maçında Arçelik, Çekoslovakya'nın ünlü Bratislava takımına 26-16 yenildi. Arçelik, bu sonuçla tur umudunu da yitirdi. • İTALYA BERABERE — Avrupa Futbol Şampiyonası 3. eleme grubunda 1990 Dunya Kupası 3!su Italya, Roma'da SSCB Ue berabere kaldı. Maçta forma giyen Baggio, Schilla- ci gibi oyuncular, Sovyet savunması karşısında etkisiz kaldı. • BASKETBOL — Nasaşspor-Tofaş SAS: 77-85, Sanyo-G.Sa- ray (B): 71-84, Vestel-S.Bank: 90-53. • 2. LİG: Kasımpaşa-Gazıosmanpaşa: 0-0, A.Sebatspor- E.B. Eyüpspor: 0-1, Izmirspor-lnegolspor: 1-1, Altmordu- Ayvahkgücü 4-1, Y.Afyonspor-Y.Salihlispor: 1-2, Petrolofisi- Diyarbakırspor: 2-1, PTT-Şekerspor: 2-0, Adana Demırspor- Polatlıspor: 5-1. • 3. LİG — THY-lznik 4-3, B.Paşa-A.Hisarı: 2-4, Yüce- Çengelköy: 1-0, Pendik-Danca: 6-0, Adapazarı-Maltepe. 1-2, Umraniye-Bartın: 1-1, Kuçükköy-Erd.Ereğli: 2-0. • DEVİR'DE DOPİNG — Başbakanlık Kupası koşusunda ikinci olan şampiyon safkan Devir isimli îngiliz atında do- ping tespit edildi. Devir'in yarıştan sonra yapılan tahlillerin- de doping maddesi Anfivitamın bulununca atın ılgılileri hakkında soruşturma açıldı. • AT YARIŞI — Dun koşulan Istanbul at yarışları sonuç- lannda 6'h ganyan: (1-8-9-6-10-3) şeklinde sonuçlandı. 8185 biletli seyircinin izlediği maçta . Birliği'nin iki şutu Beşiktaş kale direğinden döndü. Beşiktaş: 0 - Gençlerbirliği: 0 HAKEMLER: Osman E. Fırat (3), Enver Elma (3), Yasin Kö- roğlu (5). BEŞİKTAŞ: Engin (4) — Recep (3), Gökhan (5), Ulvi (4), Kadir (4) — Şenol (4), Rıza (3), Mehmet (6), Feyyaz (3) — Ali (4), Me- tin (3). TOPLAM PUAN: 42 GEıNÇLERBİRLİGİ: Okan (6) — Özcan (6), Atilla (5), Zakari- as (8), RMetin (6) — Mehmet (4), Avni (6), K.Metin (4), lzzet (6) — Fevzi (3), (Novalberk ?) Kemal (5). TOPLAM PUAN: 59 KULLANDIGI SERBEST ATIŞ: Beşiktaş 17, Gençlerbirliği 8 CEZAALANI İÇİNDEN ŞUT: Beşiktaş 2, Gençlerbirliği 6 CEZAALANI DIŞINDAN ŞUT: Beşiktaş 4, Gençlerbirliği 1 KALEYİ BULAN ŞUT: Beşiktaş 2, Gençlerbirliği 2 DIŞARI GİDEN ŞVTAeşiktaş 4, Gençlerbirliği 5 KÖŞE ATIŞI: Beşiktaş 13, Gençlerbirliği 2 OFSAYTA DÜŞME:flejı*ta$ 2, Gençlerbirliği yok SEYtRCİ: 8.185 HASELAT: 184.255.000 TL. SARI KARTLAR: Kadir (Beşiktaş), Okan, RMetin, fLMetin (Gençlerbirliği) HİLMİ TÜRKAY G.BİRLİĞİ SAVUNMASINI AŞAMADILAR — Beşiktaş forveti, çok adamla savunma yapan G.Birliği savunmasını aşamadı ve Siyah-Bc.»azlı ekip 1 puana razı oldu. (Fotoğraf: Asena Özkan) 'MAÇIN ELESTİRİSİ Mesut Olmayan Üçlü METİN TÜKENMEZ Ünlu diz eklemini bilirsiniz. Futbolculanmı- zın baş belası. İç yan bağlar, ön çapraz bağlar ve meniskusten oluşur. Bu uçluye "Lnhappy Triad" (mesut olmayan üçlu) derler. Bu uç!ü ze- delendiğı zaman dizin butun fonksiyonlan du- rur. Birbirleriyle de banşmalan zor olduğu için dizin eski gücünu bulması olası değil. Dun Beşiktaş'ta da boyle bir uçlu vardı. Ge- çen hafta Konya'da takımın attığı tum gollerin sahıbi olan Ali-Metin ve Feyyaz Gençlerbirliğı karşısında yok gibiydıler. Beşiktaş'ın golculeri dun "mesut olmayan uçlü"yu oynadılar. Birbir- lerınden kopuk, ne yapmak istediklerinı kimse- nin anlamadığı, rakiplerinin golgesinden bile kurtulamayan, ezik, bezgin ve yılgın bır uçlu. Beşiktaş en kötu oynadığı maçlarda bile bir- çok gol pozisyonu yakalardı. Koşardı, pres ya- pardı ve kendi oyununu rakiplerine kabul ettı- rirdi. Diinkü Beşiktaş'ta bunları da göremedik. Çunku Gençlerbirliği, ıkı beki, çift stoperı ve akıllı liberosu Zacarias ile muthış bir savunma ağı örmüştü. Orta alan oyunculannı da savun- manın onune çekince Beşiktaş'ın işi oldukça zor- laşmıştı. Buna karşın Beşiktaş kendi işini kendi zorlaştırdı. Orta alan futbolculan ayaklanna top aldıklarında hep Metin, Ali - Feyyaz üçlüsunü arıyor, ama onlar da rakip markajdan kurtul- mak için hiçbir çaba harcamıyorlardı. Sanki ge- çen hafta kazanılan başarının arkasına saklan- mışlardı. Aslında onlar Gençlerbirliği savunma- (Arkası 19. Sayfada) Bir hafta önce Beşiktaş Kon- ya'da beklenilen 'patlama'vı yapmıştı. Bu maç sonrasında Siyah-Beyazlı yöneticiler basına yaptıkları açıklamalannda, 'ar- tık bu Beşiktaş'ı kimsenin tutamayacağını' söyluyorlardı. Evet dün o 'tutulmaz Beşik- taş'ı hep birlikte izledik. Hem de buyük hayret ve şaşkınhkla. Az daha Beşiktaş yeniliyordu da. Eğer tzzet'in her iki yanda attığı o nefis şutlar kale direk- lerinden geri dönmese ve Kemal ileri uçta tek başına kalmamış olsaydı sanırız maç sonrasında Gençlerbirliği sahadan üç puan- la ayrılan taraf olacaktı. Evet Beşiktaş iyiye doğru de- ğil, kötüye doğnı gidiyor. Mil- ne oturmuş kulübesinde 'koyun' gibi maç izliyor, antre- nör Bahattin Baydar ondan korkusuna ağzını açmıyor, ba- ğıranlar ise yedek kulübesinde- ki futbolcular. Takımda o ka- dar kötü futbolcu varken Mil- ne adam değiştirmeyi yine hiç düşunmedi. Soruyoruz, bu ye- dek sporcular takımın kurtan- cıları değiller mi? Nasıl Saffet verildi, şayet adama ihtiyacı yoksa, o zaman Zeki de gitsin, Halim de gitsin, Mutlu da git- sin, Hamit de gitsinler, başka kulüplerde top oynasınlar. Yö- neticilerin biraz kıpırdanmalan artık şart oldu. Hocaya müda- hale edilmesinin zamanı geldi de geçiyor bile, ama onlar da Se- ba'nın korkusuna ağızlarını açamıyorlar ne yaak ki. Maçtan önce tribunlere bak- tığımızda az sayıdaki seyirci gö- rünce "Bu Beşiktaş'ın taraftar- lan, maçiara neden gelmez" di- ye konuşmalara başlamıştık. Sonunda hak verdik onlara. O kadar para vereceksin ne futbol ne de gol göreceksin, üstelik de hasta olacaksın. Ne gerek var ki. Bizce maçiara gitmemekle en iyi kararı veriyorlar. Boykotla- rını sürdürsünler, belki futbol- cular biraz düzelirler o zaman. 'Facia' bir hakem vardı saha- da. Çok aramışlar mıydı acaba böyle bir hakemi bu maça ver- mek için? Ne çaldığı düdük doğruydu ne de verdiği karar- lar. Maçı tek kelime ile çığnn- dan çıkardı. Beşiktaş'ta oyna- yan biraz Mehmet vardı. Gerisi tel tel döküldü sahada. Hemen hemen takımda büyük düşüş var, savunmadaki aksakhklar her zaman olduğu gibi yine de- \ vam ediyor. Rıza eski Rıza de- > ğil, keza Şenol da öyle. Konya'- da 'harikalar' yaratırlar şeklin- de kendilerine methiyeler yazı- lan Metin, Feyyaz ve Ali bu kez 'kurtancf değil, 'batıncT rolü- nü oynadılar, bu üçlünün saha- da varhklarıyla yokluklan hiç belli bile değildi. Bize göre bu Beşiktaş, Gençlerbirliği karşı- sında aldığı bir puana sevin- tnelidir. Gençlerbirliği takımına gelin- ce; ilk yanda 9-1 şeklinde oyna- yacak Beşiktaş takımına gol at- ma izni vermediler. 'Zakarias' takımın şovmeniydi dün. 'Tek başına Beşiktaş'a yetti' diye be- lirtsek sarunz fazla abartmış ol- mayız. tkinci yarıda zaman za- man açılarak kontrataklarla gol aradılar. tzzet'in Beşiktaş kale- sinde eriyen iki şutu Kırmızı- Siyahlı takım için büyük şans- sızlıktı doğrusu. Bu yanda Be- şiktaş'tan kat kat üstündüler, daha fazla koşup daha iyi mü- cadele ettiler. Haklan üç puan- dı, onlar da maç sonrasında al- dılan 'bir puana' sevinemediler. GÜNÜN PROGRAMI JL^ • 1. LİG f 7 13.00 Trabzon /o (Avni Alter): Trabzonspor - Boluspor. 13.00 İzmir (Alsancak): Karşıyaka - Aydınspor. 13.00 Bnrsa (Atatürk): Bursaspor - Gaziantepspor 13.00 Adana (Şeklr): Adanaspor - Galatasaray. 13.00 Ankara (19 Mayıs): MKE Ankaragücü - Konyaspor. 13.00 tstanbul (Fenerbahçe): Sanyer - Zeytinburnuspor. BASKETBOL " ktanbul Lütfi Ktrdar): 15.00 \f 1ÜSBK - Urla (bayan), 16.30 Paşabahçe - İTÜ, 18.00 Galatasaray - Efes Pilsen.