Katalog

CUMHURÎYET/16 DIŞ HABERLER 4 KASIM 1990 'un haberi: Şam, ABD ile ittifaktan huzursuzSuriye, Korfez krizinde, Irak'a karşı Batı'nın yanında yer almasının karşılığını bulamadığına ve Batı tarafından istismar edildiğıne ınanıyoı 1 . Suudi Arabistan'a asker gondermenin halkta yarattığı huzursuzluğun Suriye ordusuna da sıçradığı bildiriliyor. Dış Haberier Servısı — ABD'nın Irak'a karşı kurduğu ıttıfakın en onemlı halkalarından Surıye'nın, Washıngton'- la yaptığı ışbırlığınden gıderek daha faz- la huzursuzluk duyduğu ve "yan çizme" eğılımme gırmeye başladığı bıldırılı>or International Herald Tnbune gazete- sının haberıne gore Şam hukumetı Was- hıngton'la yaptığı ışbırüğının karşılığını bulmadığına manıyor Başkent Şam'da- kı Batılı dıplomatlar ulkede ABD aleyh- tarı havanın gıderek yayıldığını ve Was- hıngton'un Körfez krızını bahane ederek Israıl'e sınırsız destek verdığı yolundakı göruşun guç kazandığım behrtıyorlar Ordu da huzursuz Herald Trıbune'un haberıne gore Su- riye Devlet Başkanı Hafız Esad'ın Irak'a karşı Suudı Arabistan'a asker gönderme- sının halkta yol açtığı huzursuzluk sılahlı kuvvetlere de sıçramaya başladı Şam'- da hukumet vetkılılerı Surıye'nın goru şunun değışmedığını ve Irak'ın kuveyt'- ten eekılıp, ulkeye meşru >onetımın gerı donmesı gerektığını behrtıyorlar. Ancak bu >etkılıler, ABD ıçın "muttefik" sozcuğunu kullanmaktan ka- çınıyorlar Herald Trıbune'e gore Hafız Esad ın danışmanlarından bırı şoyle de- dı "\\ashington ıle neden muttefik ola- lım? Amenkan ordusunun >anında sava- şacağımızı kım so>ledi? Bız sadece Rı>ad hukumetının çagrısı uzerıne Suudı Ara- bistan'a asker gonderdik." Şam'da bır Arap gozlemcı şö\le dıvor "Suri>e ordusunun duygulan da halkınkı gıbı. Bu arada hiç kimse, bir Arap ulke- sının ezılmesinı ıstemivor." Nıtekım Suriye, Suudı Arabıstan'da bulunan 4 500 askerıne ek olarak bu ul keye 12 bın asker ve 250 tank daha gon dereceğını açıklamasına karşın bu taah hudunu henuz gerçekleştırmedı Bır Ba- tılı dıplomat şoyle dı>or "Bu gecıkme- nın nedenının sıyasal olduğuna ınanıvo- rum." İsrail'e silah Ote yandan ABD'nın israil'e >enı sı- lah gonderme karanna karşı duyulan hoşnutsuzluk son gunlerde Sunye bası- nının manşetlerınde yer alıyor Washıng ton'un israil'e gondermeyı kararlaştırdığı sılahlar arasında "Patriot" fuzelerı, ver den yere fuzesavar sıstemı, Apache helı kopterlerı ve F-I5 savaş jetlerı bulunu- >or Bır Surıyeh yetkılı yaptığı açıklamada şoyle dedı "VVashıngton'un İsrail'e sağladığı bu sınırsız destek. banşa vardımeı olmaz. Aksıne tşgalcileri ve saldırganlıgı vurek- lendınr Bu desteği, Irak'ın Kuveyt'i iş- galıne bağlamak ıse laandırıcı degildır." Resmı Surıye ajansı SAN Vnın Genel Yavın \ onetmenı Feyyaz Saveg ıse Surı- ve'nın Suudı Arabıstan'a asker gonder- mesının Batı tarafından istismar edıldı- ğını soyluyor Feyvaz Saveg şoyle dıyor "Bazen birbırine hasım olanlann çıkar- ları aynı noktada birleşebilir. Ama bu, hasmınızın elinde alet olmanız anlamına gelmez." AT'ye ofke Herald Tnbune'un habenne gore, AT'nın Sunye'ye karşı yaptırımları sade- ce "kısmen" kaldırması, Şam lıderlen arasında buyuk hoşnutsuzluk yaratmış durumda Şam, Korfez krızmde Batı'nın yanında yer almasının karşıhğını bulma dığına ınanıyor Sunye yetkılılerı, Avru- pa'nın Iran ve Çın'e karşı yaptırımları yumuşattığını ama Sunye'ye karşı katı tütumu surdurduğunu belırtıp bu durum- dan yakınıyorlar Şam'dakı bır Batılı buyukelçı şov le dı- yor "Sunye vonetimı, Batı'nın, Sunye'- ye haksızlık ettıgine inanıyor." HABERLERIN DEVAMI J. J. \JKSUM I liAj 1 \ LtÖl t / JL Wjt^Av (Baştarafi 1. Sayfada) meyeı . . -&. . . knrkulacaksa vasanmasın daha Ben b CUNEYT ARCAYUREK yaz.yor Prof. Dr. R. KÂZIM TURKER (A Ü Tıp Faktittesı Farmakolojı Anabıhm Dah Başkanı) lkı yüı aşkın bır suredır yaka- landığı amansız hastalıkla ya- şam savaşı veren Turk hekımle- nnın en büyuk lıden, değerh bı- lım adamı, ulusumuzun en bü- yuk sağlık emekçısı, seçkın Türk vatandaşı Prof Dr Nus- ret Fışek'ı kaybettık Tıim ya- şamı boyunca, Turk ulusunun sağlık sorunlannı gıdermede en uygunu, en ıyıyı yapmak ve yer- leştırmek ıçın savaş vermış ve son nefesmı verınceye kadar da bu uğurda uğraşılarını devam ettırmış olan bu büyuk msanın kaybı kuşkusuz sağlık örgutu- müz ıçın yen doldurulmaz bır boşluk bırakmıştır Ne var kı onun genye bıraktığı eserlen bız hekımleTe verdığı dersler ve sağ- lık örgutumuze kazandırdığı canlıbk Nusret Fışek'ı ölümsüz- ler arasına sokmuştur Türk ve dıinya tıp tarıhıne altın harfler- le kaydedılmış yaşamöykusu dı- şında, onun Turk ınsanına olan saygısı, her konuşmasında ön- celıkle vurguladığı "bır hekinun Hk ve degişmez gorevuun hasta- auun vaşam hakkını korumak olduğu ve koşullar ne olursa ol- sun, bundan kesinlikle vazge- çemeyecegi" deyışınde saklıdır Hekım haklan, hekımlenn ge- lışen bılımsel aşamaJara uygun bır şekılde sureklı eğıtımlen, he- kırnkkte ılk basamak sağlık hız- metlerınm önemı, pratısyen he- kımlık dısıplınının ulkemız ıçın ne denlı önemlı olduğu özellık- le son yıllarda uzennde çok dur- duğu konulardı Nusret Fışek tüm bu konularda Türk Tabıp- len Bırhğı Merkez Konseyı Baş- kanı olduğu dönemlerde onemlı aşamalar sağlamıştır Kuşkusuz onun en buyuk eserı 1960'tan sonra Sağlık Bakanbğı Müsteşa- n olduğu yıllarda mımarı oldu- ğu "Sağlık Hizmetlerinin Sosyalizasyonu" başhğı ıle bıl- dığımız 224 no lu yasadır Gel- mış geçmış hıçbır polıtık otorı- te bu yasa ıçın gerçek bır alter- natıf gösterememıştır Bu ne- denle 224 no lu yasa ülkemızde yürürluktedır Ne var kı bu ya- sa geçmış dönemlerde gereğı gı- bı uygulanamamış ve hatta uy- gulanmaması ıçın bır haylı gay- ret sarf edılmıştır Halbukı bu yasada ana esprısı kısaca özeı- lenırse ınsanımızın bedensel ve ruhsal sağlığını korumaya yöne- hk hızmetler, ulke duzeyınde nüfus planlanması, bölgesel ay- ncalıkları kaydırmaya yönelık yataklı kunım hızmetlen, yeterlı ve dengelı beslenme ve rasyonel tuketıme yönelık ılaç pohtıkası dır. Bu yasa sağlık hızmetlerın- de en buyuk oranı kapsayan bı- rıncı basamak hızmetlerını dı- sıplın aJtına almış ve pratısyen hekımlığın ne denlı önemlı bır dal olduğumı, mutlak şekılde kurumlaştınlmasını öngörüyor- du Eğer bu yasa hıç ödun ver- meden ve yozlaştınlmadan uy- gulanabılseydı, herhalde günü müzde hastane kapılarında va- tandaşlanmızın çıle çekmelen dı- ye bır konu olmazdı Nusret Fı- şek, ulkemızın sosyo ekonomık koşullannı dıkkate alarak şaş- maz matematık kurallan uygu- layıp yururluğe koyduğu 224 no lu yasa ıle ulkemıze buyük bır hızmet vermıştır Nusret Fı- şek ınsan onuruna büyuk saygı duyardı Insan haklan, ınsanlar arasmdakı uygarlığın ıcabı olan saygı ve sevgıye dayaiı yaşam, onun temel felsefesıydı özgür- luk onun ıçın hıçbır zaman hıç- bır yerde ödun venlmeyecekbır kavramdı Şaınn dedığı gıbı "Yasamak bir agaç kadar tek ve hur ve bir orman gibi kardeşçesine" Nusret Fışek'ın ınsan ve toplum kavramını en ıyı şekılde behrleyen tümceydı Her canlı gıbı ınsan da doğar, yaşar ve olür Ama bazı ınsan- lar yaşamında toplumuna, ın- sanlığa ve geleceğine kazandır- dığı eserlen ıle daıma yaşarlar Onlan belkı bır daha göremez, konuşamaz ve onlara dokuna- mayız Ama onlar bu eserlen ıle bızım ıçunızdedırler Kuşkusuz Nusret Hoca ıçın gözyaşı dök- tuk, onu her zamankı gıbı seve- cen, hoşgörulu ve her tumcesın- den mutlaka bılmedığımız bır şeyı öğrendığnnız kışı olarak öz- lemını duyup arayacağız Ama Nusret Hoca görevuu ustun ba- şan ıle tamamlamış, bızlere pek çok eser bırakmış bır eşsız lıder olarak tarafımızdan her zaman alkışlanacaktır. Nusret Fişek öldü (Baştarafi 1. Sayfada) bır uygulamayla, Turkıye'de sağlık hizmetlerinin sosyaüeştı- rılmesı çalışmaiannı başlattı Dünya Sağlık Teşkılatı (WHO) danışmanı, Ingıltere Krahyet Tıp Akademısı Onur Uyesı olan Fı- şek, Hacettepe Ümversıtesı'nın kunıluşunda da görev aldı \e koruyucu hekımhk fakultesı de- kanlığı yaptı Fışek bu görev ın- den, YOK yasası çıktıktan son- ra emeklı oldu 1983 sonrasında TTB yetkıle- rının, çıkanlan yasayla kısıtlan- ması karşısında savaşım veren Fışek, halk sağlığı hızmetının "kamu gorevi" olduğu anlayışı- nı Turkıye*ye getıren kışı oldu. Rahatsızhğı nedenıyle, Türk Tabıpler Bırlığı'nın dunkü Yö- netım Kurulu toplantısı Fışek'- ın evınde yapıla^aktı Ölmeden önce meslektaşlanna bır mesaj bırakan Fışek'ın son sozlen ae "Sosyal tıbbı korayunuz" oldu Fışek'ın ölumunden bır gun ön- ce meslektaşlanna yönelık ha- zırladığı mesaj özetle şöyle: "TTB'nin hizmetlerinin getiş- tirilmesi ıçın, merkez konseyi ıle tabıp odalannın sıkı ılışkı ıçın- de olmalannm onemıne ınanan- lardanım. Bu nedenle 1984 yüın- da, merkez konseyı başkanı se- çıldığim zaman, oda yonetıcile- rinın ve konse> uvelerının bira- ya geldiklen ve bırbırtennı tanı- dıklan, tartıştıkları temsılciler meclisı toplantılanm duzenle- dik. 6 yıldır ben bu toplantıla- nn hepsine katıldım, fikirienmi arkadaslanma aktardım ve on- lardan da yararlandım. Bu top- lantıda aranızda buluna- mıyonım. Gunumuzde sosyo polıtık so- runların tartışılması çok çekıci bulunuyor. Ancak şu unutulma- malıdır ki TTB'yı guçlu kılan, aslı gore>lennı yenne getırmesı- dır. Bu yoila, gıtgıde guçlenen TTB'nin "savaşa hayır", "ıdam cezalanna hayır". "ınsan haklan kampanyalan" ses getırır Tersı ıse, TTB'nin guçsuzleşmesme yol açar Bugun hekım bırhklenmn go- revı, uyelerının, 1-Bıreye karşı sorumlulukları yanında, topluma karşı sorum- luluklannın da bıhnane varma- larım sağlamak, 2-Hekımlığın bır örgut ıçmde daha başarı ıle uygulanan bır meslek olduğunu benımsetmek, 3-Sureklı eğıtımı ve bırbırle- nnı eğıtmelenm, denetlemelennı sağlamak Bunlar göz önune alındığın- da, ülkemızde, TTB'nin en bu- yuk görevı, pratısyen hekımlığın \e bırıncı basamak hekımlığın, saygın ve vazgeçılmez dısıphn olarak gelışmesını sağlamaktr Bunun ıçın pratısyen hekımlerı orgutlemehyez, onlan destekle- melıyız." Fışek'ın cenazesı salı gunu Maltepe Camısı'nde kılınacak öğle namazından sonra Cebecı Asrı Mezarlığı'nda toprağa ve- rılecek (Baştarafi 1. Sayfada) korkulacaksa yaşanmasın daba iyi" dıve konuştu Cumhurbaş kanı Turgut Ozal da "turbanın serbest" bırakılması gerektığını söyledı Özal, gelışen Turkıye ıle bırlıkte Turk ınsanının da uç önemlı özgurluğe "Duşunce, Din ve Vıcdan ıle Basın" o/gur luğune konuşması gerektığını savundu Başbakan Akbulut, Sakarya - Kınalı otoyolunun Izmıt - Adapazan bolumunun açılış to- renınde yaptığı konuşmada, Anayasa Mahkemesı Başkanve- kılı Yekta Gungor Özden'ın tur- banı serbest bırakan yasayla ıl- gılı sözlennı eleştırdı Akbulut'- un, Özden'ın Izmır'dekı panel- de yaptığı konuşmaya, öncekı gunku gezı boyunca hıç değın- memesı ancak Ozaf'la dun bır a- raya gelmesınden sonra sert bır eleştırıde bulunması dıkkat çek- tı Dın ve vıcdan hümyetımn Anayasa'nın guvencesı altında olduğunu hatırlalan Akbulut, başta hukumet olmak uzere ka- rar verme durumunda olan her kurumun, hukuk kurallarına, anayasaya uygun davranmak zorunda olduğunu belırttı Karar verenlerın tarafsız ol- ması ve peşın hukum vermeme- sının hukukun prensıplerı oldu- ğuna dıkkat çeken Akbulut de- vamla şöyle dedı "Uzulerek ifade etmek ısüyo- rum kı bazı vetkılıler ve hâkım- lerimiz daha davayı görmeden peşin hukumJer verıp davanın sonucu hakkında, irade ortaya koyuyoriar. Bunlar hukuka ve demokratık kurallara aykındır. Turkıye ve Turk halkını çagdaş- lıklan uzak gostenneye kımse- nin hakkı yoktur. Turk halkının bu konudaki gonışu, goruş be- lirtenlerden daha ılendir " 'Çirkin >aygara' Ege Sosyal Araştırma Vak- fı'nca düzenlenen bır panelde yaptığı konuşmada yuksek oğ- retım kunımlarında turban ta- kılamayacağı görüşunu savunan \e bu nedenle bazı vayın organ- lanyla Başbakan Yıldırım Ak- bulut ıle bazı ANAP mılletvekıl- lennın sert eleştınlenne uğrayan Anayasa Mahkemesı Başkanve kılı Yekta Gungor Ozden, "Bu ulkede Ataturk ılkelennı savun- mak suç olacaksa bundan kor- kulacaksa yaşanmasın daha ıyı - •dedı Anayasa Mahkemesı Başkan- vekılı Özden, konuyla ılgılı ola- rak dün yaptığı açıklamada şöy- le dedı Mahkemenın kararı için uyeler adına degıl Başkanvekıli. Başkan bile konu- şamaz. Neyı konuşacagını bil- Islami cephe' çagrısı (Baştarafi 1. Sayfada) gosterılerı vapılmaya başlandı. Kendılerıne laik ve Ataturkçu diyen bu cephenın olanca kın- leriyle Muslumanları mahkûm etmeye çalışmalannın temelınde tek bır sebep yatmaktadır İsla- ma karşı duydukları nefret ve nefretlenyle avnı oranda duv- duklan korku." Laik kuruluşlar hedef Ortak metınde Turkıye'de "laik-Ataturkçu" bır cephe oluşturulmaya çalışüdığı savu- nularak oldurulenlenn cenaze- lerının "tslam karşıtı gosterılere" dönuşturulmesı eleştırıldı Basının "Siyonistlik- le"suçlandığı metınde, TÜSt- AD, Barolar Bırlığı, Ataturkçu Duşünce Demeğı, Çağdaş Yaşa- mı Destekleme Derneğı, Türk Kadınlar Bırhğı, Kadın Hakla- rı Koruma Derneğı ve Yazarlar Sendıkası suçlanarak "Bu ku- rum ve kuruluşlar Muslumanla- n itbam ve tahkır edıcı be> anat- larda bulunmakta, sokaklarda avaz avaz bağırmakta ve bovle- likle Muslumanlara yönelık zu- lumleri meşrulaştırmaya çalışmaktadırlar" göruşu savu- nuldu "Allah'a çok şukur kı bu ul- kede artık şuurlu bır İslamı yuk- seüş gozlenmektedir" denılen metınde, "laik cephe"şoyle eleştırıldı "Laiklık, demokrasi, çağdaş- lık ve benzeri ne anlama geldıgı bellı olmayan, herkese gore de- gışebılen suslu kavramların ar- kasına gızlenerek surdurulen bu şer kampanvası, yuce kıtabımı- zın hak >e batılın bırbırınden avn olduğunu ve bir arada bu- lunamayacagmı belırten ajetle- rine uygun olarak, Allah'a dost olanlarla. duşman olanları apa- çık bır şekılde ayıncı yonde ge- hşmektedir. Halkımızı hıçbır şe- kilde lemsıl etmeyen ve şımarık bir 'mutlu azınlıgın' çıkar ve oz- lemlerinı temsıl eden bu laik cepbesi, ulkemızın tarihi boyun- ca laiklik ve Ataturkçuluk pa- ravanası altında Muslumanlara saldırarak neyi hedeflemekte- dir?" Metınde yer alan cumhunyet donemıne ılışkın eleştırüer de şoyle "1920'lerden ben bu amacı gerçekle>tirmek ıçın islamı tem- sıl eden ne varsa \ok etme poh- tıkası uygulanmıştır Muslu- manlann okullan kapatılmış, dillen, kılık kıyafetlen, takvım- len ortadan kaldınlmış, buna karşı çıkan bınlerce Musluman "İstıklal Mahkemelen'nde sor- gusuz sualsiz idam edilmiştir. Tek partı diktatorluğu ezanı yasaklamış, Kuran-ı Kenm'leri meydanlarda açıkça yakmış, ca>- mılenmızı kihselere benzelmeve çalışmış ve yıne karşı çıkan bın- lerce Musluman ya hapsedılerek ya da surgun edılerek zulme ug- ramıştır. 1963'ten ben de laik duzen, Musluman kızlara okul kapılarını kapatarak 'başortu vasagı' gıbı ığrenç bır 'vasak'la zulmunu degışık bır yonden sur- durmektedır. Adalet ve ozgurlugun temsıl- cisı olan İslamı vukselış. egemen laik cepheyı tedırgın etmekte ve zulumlerinde her geçen gun da- ha da ılerı gıtmelenne >ol aç- maktadır. Ama rabbimizin vaadi gere- ğı, zulmun ve zalımlerın telaşı boşunadu*. Çunku Islamın zafe- ri yaklaşmaktadır. Laik şer cephesı Musluman- lara saldıraıayı bırakıp cumhu- riyet tarihi boyunca ışledığı sa- vısız zulmun ve ulkemızı kâfır guçlere satmanın hesabını ver- meye hazırlanmalıdır." Savaş ayeti Kuran ı Kerım'dekı Nısa Su resı'nde yer alan "tnananlar Al- lah yolunda, kufredenler tagut ugrunda savaşır. Oyleyse sız şeytanın dostlanyla savaşın" şekhndekı sozlere yer verılen metınde, "E> Musluman kardeş şerefimizi ve ınanımızı elimız- den almak ısteyenlere karşı su- sacak mısın" dıye soruldu ve bu sorunun yanıtı şoyle \erıldı "Elbette ki hayır! Şimdi za- man, İslamın >e tslam ugruna mucadelenın zamanıdır. Şımdi inançlarımız, degerlerımız, na- musumuz, şerefımız, toprakla- nmız ve gelecegımız ıçın bir şey- ler yapma zamanıdır. Şimdı susmanıp, bo>un eğ- menın, seyretmenın, oturmanın ve mucadeleden kaçmanın, Al- laha ve resulune ıhanet demek olduğu bır zamandır. Şimdı bızım suskunluğumuz- dan cesaret alan laik şer cephe- sıne karşı İslam saflannda yer alma zamanıdır. Ey Muslumanlar! Butun komplolara ve tezgâh- lara karşı cemaat, hızıp, grup demeden yalnızca 'Musluman' kimlıgimizle İslam saflannda toplanalım. Unutma! Zulmun sonu da İslamın za-' feri de yakındır! Allah ınanan- ların, mumınlerin yanındadır. Ve bızlere yalnızca onun yardı- mı yeter. Yakın bir gelecekte en gur sada İslamın sadası olacak- tır. Selam hıdayete tabı olanla- ra!" meyen adam yargıç olamaz. Ben bana voneltılen sorulardan >enı vasavla ılgılı olanına 'Bıze gelebılir, goruş açıklamam ola- naksızdır, onceden de belirtmiştim' yanıünı verdikten sonra turbanla ilgili ıkıncı soru- ya Resmı Gazete'yı açıp yayım- lanmış mahkeme karannı oku- yarak vanıt verdım. Hıçbır za- man 'Benım goruşum, uyelenn goruşu' demedım. 'Mahkeme- nın goruşu budur!' dedım." özden toplantıda yenı yasa- nın hıçbır maddesıne değınme- dığını behrterek şövle devam ettı "Çirkin yaygara. Ataturk ıl- kelennı savunanlann yıpratılıp saf dışı edılmesıne vonelik ço- cukça bir çabadır. Bu ulkede Irak'ın' (Baştarafi 1. Sayfada) INA'nın bıldırdığıne göre, Sad- dam Huseyın'ın önerısı parla- mentoda oybırlığı ıle kabul edıldı Bulgarlar, çıkış vızelen ta- mamlandıktan sonra aynlabıle- cek Bağdat dun Fransa'ya da bır jest yaparak, Irak bırlıklenn- 8e pazartesı gunu yakalanan 3 Fransız askerinı Bağdat'takı Fransız Büyükelçılığı'ne teslım ettı Bu arada dort Amenkalı re- hıne de serbest bırakıldı ABD Dışışlerı Bakanı James Baker dun Körfez gezısıne başladı Başkan Bush ıse Şukran Gunu kutlamalan ıçın 22 kasımda Su- udı Arabıstan'dakı Amerıkan bırhklerını nyaret edecek Irak. dun bır açıklama yapa- rak, SSCB, Japonya, Çm, Al- manya ve Fransa arasmdan 2 devletın, Irak'a saldırılmayaca- ğı yolunda bır garantı vermele- n durumunda, Kuveyt'i ışgalın- den bu yana rehm olarak üıttu- ğu yabancılan serbest bırakabı- leceğını duyurdu Reuter'ın ha- berıne göre Irak Ulusal Meclisı Sözcusu Saadı Mehdi Salih, "SSCB, Çın, Japonya, Alman- ya ve Fransa arasmdan ıkısı as- ken seçeneğe başvunılmayacağı yolunda bır garanti verirlerse, rehineler sorununda ilerleme saglanabilir" dedı Irak'ın çağrısı Irak dun ayrıca Arap Bırlığı dışışlerı bakanlarının Tlınus'ta olağanustu toplanması çağnsın- da bulundu AFP'mn habenne göre Irak, Arap Bırlığı'mn mer- kezımn Tunus'tan Kahıre'ye ta- şınması yolundakı karan da "yasadışı" olarak nıteledı Irak Haber Ajansı INA'nın bıldırdı- ğıne göre bır dışışlen bakanlığı sözcusu, olağanustu toplantıda, "Arap Birliğı'nı konımak ve bir- liğm. Amenkan planlanna hız- met eden bır araç olmasını en- gellemek" konularının tartışıl- masını önerdı Toplantı ıçın bır tanh bıldınlmedığı kaydedıldı. Die NVell'in iddiası Turkıye'nın Korfez knzı ve knzm çözumlenmesınden sonra bölgedekı rolune ılışkın tartış- malara bır katkı da Almanya L dan geldı Almanya'nın seçİun gazetelennden Dıe Welt, Bırle- şık Arap Emırlıklen, Suudı Ara- bıstan, Katar \e Bahreyn gıbı ul- kelenn, bolgede etkılı bır guven- lık mekanızması oluşturma ça- bası ıçınde olduklarını ıddıa et- tı Gazetede yer alan bır haber- de, bu ulkelenn, Turkıye, Mısır, Pakıstan ve İran'ı da ıçıne alan bu: "savunma ittifakı" oluştur- mak ıstedıklen kaydedıldı Ha- berde, Korfez krızınden doğru- dan ya da dolayh etkılenen ul- kelenn dışışlerı bakanlıklannm hepsınde, bu yolda planlann ha- zırlandığı öne suruldu Suudı Arabıstan ıle tran arasındakı ılışkılenn 1988 yüından bu ya- na soğuk olduğu, ancak son za- manlarda ıkı ulke arasında ust duzeyde yakınlaşmanın meyda- na geldığıne dıkkat çekıldı Dıe Welt'ın haberınde, savunma ıt- tıfakının "İslam ulkelerinden" oluşacağı, ancak Turkıye ve Mı- sır gıbı ulkelerı de ıttıfaka kata- rak ABD ıle bağlantıyı kopar- Ataturk ılkelennı savunmak suç olacaksa bundan korkulacaksa yaşanmasın daha ıyı Kendılen- nı hukukçu sananlar Anavasa'- nın 153. maddesımn son fıkra- sını anımsavarak konuşup yaz- malıdırlar. Madem venı jasada turban yok, telaşları ne? Millı iradenin ne olduğunu bılmedik- lerı her gunku tutum ve davra- nışlanyla bellı olanlar, nereden gelip nereye gıttıklen gorulen- ler, hukuk devletı, yargı bağım- sızlığı konularında asla ozen gostermeyenler ne kadar saldı- nrlarsa saldırsınlar guler geçe- rira. Kimseye uşaklık va da uy- duluk etmedım. Hıçbır çıkarın peşine duşmedım. Hıçbır sıya- sal eğilimim ve yandaşlıgım yoktur. Hukukun ustunluğunu her zaman savunacağım." ' atağı' mama amacı gudulduğü yazıldı Yardıma Yunan engeli Yunanıstan'ın ıtırazı yuzun- den Turkıye'nın, AT'nın, Körfez krızınden zarar gören ulkelere vapacağı yardımdan yararlana- mayacağı ortaya çıktı AA'nın haberıne göre Atına'nın dıret- mesı yuzünden, topluluk uyele- rı, uç ulkeye yapılacak yardımı tehlıkeye duşurmemek ıçın Turkıye'ye bağış yapmaktan vazgeçtıler ve sadece borç verme yoluna gıttıler Buna karşılık Mısır ve Urdun'e topluluk but- çesınden yapılacak yardımlar, "hibe" şekhnde olacak Baker Korfez'de ABD Dışışlen Bakanı James Baker, Korfez knzme bu- çözum bulunması amacıyla başlattığı buyuk bır dıplomatık tur çerçe- vesınde ılk durağı olan Bah- reyn'e geldı Dun ABD'den ha- reket eden Baker, bugun Bah- reyn'de yetkılılerle görüştukten sonra pazartesı gunü Suudı Ara- bistan'a gıdecek Baker, Bağdat rejımıne karşı bır araya gelen ulkelere yapaca- ğı zıyaretlerı sırasında Irak'a karşı guç kullanımı konusunda nabız yoklaması yapacağını söyledı Baker, Ortadoğu ve Avrupa 1 yı kapsayan gezısuıe başladığı sı- rada, uçakta gazetecılere vapn- ğı açıklamada, "Bu ulkelenn. hangi şartlar ve hangı sınırlama- lar durumunda boyle bır eylemi duşuneceklerını bılmek ıstiyo- nız" dedı. Ote yandan Saddam Huse- yın'ın, ulkenın ust duzey askerı ve sıyası yetkılılerı ıle "Guney Irak'ta askeri kara operasyon- lannı" göruştuğu bıldırıldı Irak Dışışlerı Bakanı Tank Aziz ıse beklenmedık bu- zıyaret ıçın Urdun'e gıttı Resmı kaynaklardan edınılen göre, Tank Azız, Ürdun Krah Huseym ıle goruşerek Irak Dev- let Başkanı Saddam Huseyın'ın bır mesajını ılettı Gorbaçov'un danışmanı SSCB Başkanı Mıhaıl Gorba- çov'un danışmanı Oleg Bogo- molev, ulkesınm Korfez'e asker göndermeye hazır olduğunu söyledı Reuter'ın haberıne gö- re danışman Bogomolev, Al- manya'da yayımlanan Bıld Am Sonntag gazetesıne verdığı de- meçte, bu katılımın 'sınırlı' ola cağını ve daha çok 'sembolik' bır anlaın taşıyacağını bıldırdı Öte yandan Sovyetler Bırlığı- nın, Körfez bölgesınde başlaya- cak bu- savaşın ılende Turkıye, Iran ve Israıl'ı bölgesel super guçler halıne gelmesıne yol aç masından endışe duyduğu bıldı- rıldı AA'nın bıldırdığıne göre Mısır'da yayımlanan Al Hayat gazetesı Londra'dakı Sovyet kaynaklara dayanarak verdığı haberde Moskova'nın bu konu- dakı endışelennın bır sure önce bazı Ortadoğu ulkelennde te- maslarda bulunan Sovyet tem sücı Yevgenı Prünakov tarafın- dan dıle getu-ıldıgı behrtıldı. Ne Çıkarsa...ANKARA — Bır Dışışlerı yet- kılısı 6 Kasım'da üç beş saatlı- ğıne Ankara'ya gelecek olan ABD Dışışlerı Bakanı James Baker'ın gezısını şöyle yo rumladı "Hazır bölgeye gelmışken bı- ze de uğrayacak" Baker'ın Ortadoğu gezı programında başlarda Turkıye yer almıyordu Programa son radan eklendı Dış konulan gu nü günune ızleyen bır bakanın yaptığı değeriendırme, Dışışlerı yetkılısının soyledıklerını doğ- ruluyordu Bakana göre "ABD, Türkıye'yı onurlandınyordu" Dışışlerı, Baker'ın "herhan- gı bır şey ıstemeye gelmedığını" one surüyor Bel lıbaşlı Arap ulkelerı ıle onemlı goruşmelerden sonra Bush Korfez bunalımında gozu kapa lı destek veren "sadık dosta" savsaklandığı ızletıimını ver- memek ıçın gunubırlık, uç beş saatlığıne Baker'ı Ankara'ya gpnderıyor Baker'ın, Mısır, Suudı Ara bıstan gıbı önemsenen Arap ulkelerinden sonra Ankara ıle "bır durum degerlendırmesı" yapacağı one suruluyor Baker kuşkusuz doğru Çan- kaya'ya gıdecek ABD ıçın par- lamento, hukumet, Cumhur- başkanlığı Çankaya'da toplanı- yor TÖ, Baker'le goruşu rken yanına kımlen alacak'' Omeğın yenı Dışışlerı Bakanı Alptemo- çın hazır bulunacak mı'' Yoksa Beyaz Saray'dakı Alı Bozer gı- bı Köşk'un bır odasında nöbet- çı yaverterte kahve ıçerek kapa- lı kapılann açılmasını mı bek- leyecek' Bır partı lıdennın yorumu ıl- gınç "TÖ, şayet Baker'le veya AGIK'te buluşacağı Bush'la yı- ne 'baş başa' konuşursa, Turk- ıye'nın verdığı ödunlere ya ye- nılerı eklenecek ya da verılen odunler uzennde yenıden go- ruşmeler yapılacak, demektır' dıyor ABD basını son gunlerde, otası savaşa Turkıye'nın kuzey- den "pıyadesıyle gırmesı"nı öneren yazılar yayımlıyor Turk askerının sırtı sıvazlanıyor "çok, ama çok cesur" dıye öven tanımlâmalar yapılıyor Kısacası, Amenkan yayın or- ganları kendı kamuoylarından çok, bızım yetkılılerle kamuoyu- muzu bır savaşa hazırlamaya çalışıyorlar Uzunca süre - yaklaşık ıkı ay- Irak'ı savaşla yok etmenın önde gıden savu- nucularından olan TÖ, son gunlerde acımasızca sürdurü- lecek "ambargo ıle sonuç alınmasını" ısteyen demeçler vermesıne karşın, son yayınlar- dan etkılenıyor mu acaba'' Hem Köşk'u hem de Genel- kurmay kanadını yakından ız- leme olanağına sahıp bır ust yetkılı dun, "TÖ'nun kafasında savaş yok" dedı Verdığı bılgıye göre TÖ gıde- rek Genelkurmay'ın eğılımme koşut polıtık bır çızgı ızlıyordu Saldın olmadıkça Kara Kuv- vetlerı bırlıklerının kuzeyden Irak a doğru harekete geçme- sındekı sakıncaları bunalımın başladığı gunden ben savunan Genelkurmay goruşu, son za- manlarda devletın nemen her katına egemen olrnuştu Kara bırlıklerının olası sava- şa katılmayacağı kesınlık kaza- nırken, Incırlık Ussu'nu ABD 1 ye kullandınp kullandırmayaca- ğımız yenı baştan değerlendır- meye alınmıştı Ortak son yar- gı şuydu "Üssun kullanımına ızın ve- rılmesını ABD nasılsa ısteye- cektı Olumlu yanıt vermekten kaçamazdıki" Tokyo gezısıne polıtık açıdan onem vermıyor Dışışlerı çevre- lerı Uzak Doğu'ya gıderken Tahran'a uğrayarak Rafsanca- nı ıle görüşmeyı planlayan TÖ : nün "fırsat bulunca bır araya gelme dıleklerını" boylece ger- çekleştıreceğı one surülüyor Amenkan basını Kerkuk ve Musul uzennde geçmışten ka- lan haklarımızdan söz ederek bıze mavı boncuk uzatırken, Ankara'da bır başka kaygı dıle getırılıyor Askerı harekât baş- layınca Iran'ın, bırden "Musul ve Kerkuk'e el atması olasılığı" gelışmelerı ızleyenlerı kara ka- ra duşunduruyor TÖ'nun Tahran'ı zıyaretı, ABD-Turk ortak yapımı polıtıka- nın sonucu dıye yorumlanıyor Olası savaşta İran'ı savaş dışı tutmak' Bu ana amaç, Rafsan- canı ıle telefon konuşmalan ya- pan TÖ'yu, Tokyo yolunda Tah- ran'a ınmeye zorluyor Resmı bılgıiere göre Tahran zaten am- bargoyu delmış Türkıye'den kamyonlar önce Iran'a, sonra Irak'a geçıyor Bır de Musul- Kerkuk sorunu çıkarsa Kımı bılgıiere dayaiı boylesı senaryo- larla kaygılar başlıyor ve suruyor Bütünüyle bu ırdelemeler adını sanını vermedığımız yet- kılı ve etkılı çevrelerın göruşle- rı Başkenttekı yüksek düzey yönetıcılerın kanıları, yargıları Istanbul'da bulunan TÖ, ba- sına hangı havayı basar, baş- kenttekı goruşlerle karaıiarı ne olçude sahıplenır, harem-ı ıs- metı Kaya Toperı de herhalde dün sabah bılmıyordu Çankaya sözcusu dun kısa asfalt yolun açış törenını vesı- le ederek çevresıne topladığı gazetecıler gıbı TO'den, başa- • rılarla dolu geçmışı bır kez da- ha dınleyecek, ama geleceğı mutlaka öğrenecektı TÖ'nun soyleyeceklerı baş- kenttekı ust duzey yönetıcıler- den öğrendıklerımızın tersı de olabılırdı TO çağını yaşıyoruz Ne çı- karsa bahtına1 Ithal otoda vergi artışı (Baştarafi 1. Sayfada) yenıden yururluğe gırmesı nede- nıyle ithalat rejımı karan ve Destekleme Fıyat Istikrar Fonu- nda daha once behrlenen esas- lar yenıden duzenlenmiştır. Bu duzenieme ıle esas ıtıba- nyla koruma oranlannın arttı- nlmaması ve 5 Eylul 1990 tari- hınden onceki sevıyelerde olma- sına unkân sağlanması amaçlan- mtştır. Ancak sektor ihtıyaçları dikkate alınarak bazı maddele- rin gumruk vergileri ile Toplu Konut Fonu tutarlan yeniden belırlenmiştir." Başta Japonya ve Doğu Avru- pa ulkelennde uretüenler olmak uzere Turkıye'ye yönelık otomo- bıl ıthalatuıın buyük ölçude art- ması, Turk otomotıv sanayun- de tepkı yaratmış ve yerlı oto- motıvcüer korumacaüğı yenıden gundeme getırmışlerdı Ithalat- takı bu patlamanın yanı sıra, hukumetı yenı otomotıv yatı- rımlarını teşvık etme karan, yer- h oto üretıcısı fırmaların eleştı- rılenne neden olmuştu Onceki gun yapılan bır toplantıda, Turkıye'nm otomotıvde en bü- yuk pazar payına sahıp uretıcı- sı Koç Şırketler Grubu'nun Baş- kanı Rabmi Koç, ıthal otolara ödenen 600 mılyon dolara dık- kat çekerek, bırçok ulkede sek- torun korunduğunu savunmuş- tu Yıne aynı gruba bağlı Oto- san'ın Genel Muduru Ali İhsan İlkbahar da "otomotıv sanayü- nın GAP kadar onemli olduğunu" soylemıştı Bakanlar Kurulu'nun gumruk vergısını arttırması, tepkıler ne- denıyle hukumetın sektörü ko- rumaya yönelık bu- karan olarak değerlendırıldı Diışen vergiler İthalat uzenndekı duzenieme kapsamında, gumruk ve gılerı sut ve kremada yüzde 45'ten yuzde 30'a suttozunda yüzde 16'dan yuzde l'e, dokumaya el- venşü maddelerden yapılmış ha-' lılarda yuzde 15'e duşuruldu