Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
30 KASIM 1990 KÜLTÜR-SANAT CUMHURİYET/5,
PANEL
'Adalar Dünü Bugünü larını'
• Kültür Servisi — "Adalar Dünü Bugünu Yannı"
konulu panel 1 arahk cumartesi günü MSÜ Resim ve
Heykel Müzesi'nde gerçekleştirilecek. Saat 10.00'da açılış
konuşmaları ile başlayacak panelin 10.30-12.00 arasındaki
gündüz oturumunda "Adalar'ın Yeşil Örtüsü Ekolojisi ve
Çevre Sorunu"na yönelik konulara yer verilecek.
13.00-15.00 arasındaki ikinci oturumda "Adaiar'da Tarih,
Edebiyat ve Arkeoloji" konulan uzerine Murat Belge
"Adalar'ın Sosyal Hayatı", Nejat Gülen "Adalarda
Edebiyat ve Edebiyatçılar", Semiha Akpınar "Adalann
Tarihi ve Arkeolojisi", Dimitri Rayçanovski "Adaiar'da
Dünkü ve Bugünku Görüntuler" üzerine konuşacak.
15.00-17.30 arasındaki uçüncu oturumda Prof. Dr. Bülent
Ozer "Adalar Mimarlığı" konusuna değinecek. .
MÛZİK
Mıırray ve EFZabar'ın konseri
• Kültür Servisi — David Murray ve Kahil El'Zabar'ın
caz konseri 7 ve 8 arahk gunleri saat 20.00'de ITÜ
Taşkışla binasında gerçekleştirilecek. Cazın 1980'lerdeki
en önemli isimlerinden kabul edilen Murray, tenor,
saksofon ve bas klarneti ustalıkla çalabilen bir müzisyen.
Sanatçı 1988'de "Blues for Coltrane A Tribute to John
Coltrane" adlı yapıtıyla Grammy odulunu kazanmıştı.
Kahil El'Zabar ise müzisyen olmasının yanında bir
performans sanatçısı, eğitimci, sanat danışmanı ve film
yönetmeni. El'Zabar davul, konga, bongo, Afrika
davulları marimba, sanza gibi çeşitli enstrümanlar
çalıyor. Murray ve El Zabar'ın konser biletleri
Vakkorama'run Taksim ve Suadiye şubeleri iie Ortaköy
Jazz Music Center'da satışa çıktı.
Çek ve Slovak günleri
• Kültür Servisi — Çek ve Slovak Federatif Cumhuriyeti
Büyük Elçisi Benedikt Durmek tarafından düzenlenen
Jstanbul'daki Çek ve Slovak Gunleri kapsamında bugun
saat 20.00'de Istanbul Teknik Üniversitesi'nde saat
20.00'de obua ve piyano resitali sunulacak. Yarın Edpa
Sanat Galerisi'nde saat 17.00'de Grafık Sanatlar Sergisi
açılırken Ramada Oteli'ndeki 'Moda Takı Gösterisi' saat
12.15'te duzenlenecek, 1 aralık cumartesi günu Çek Halk
Giysileri ve Dantelleri Sergisi saat' 17.00'de İstanbul
Devlet Güzel Sanatlar Galerisi'nde açılacak. Aynı gün
Vaclav Havel'in 'Buruk Ezgi' adlı oyunu Dostlar
Tiyatrosu'nda saat 21.30'da sahnelenirken tiyatronun
fuayesinde Havel'in yaşamı ve eserleri uzerine bir
fotoğraf sergisi açılacak.
Caferağa konserleri
• Kültür Servisi — Türk Kultürune Hizmet Vakfı ile
Istanbul Beledıye Konservatuvarı Turk Musikisi Mezun ve
Mensuplan Derneği'nin Sultanahmet Caferağa Kültür
Merkezi'nde her ayın ilk cumartesi günü
gerçekleştirdikleri Türk musikisi konserlerinin bu ayki
programında Reşat Aysu'nun eserlermi Selma Ersöz
seslendirecek. 1 aralık cumanesi saat 17.30'daki konserin
davetiyeleri AKM gişelerinden ve Caferağa Kültür
Merkezi'nden temin edilebilir.
Sözüar, Güney Amerika'da
• Kültür Servisi — Piyanist Banu Sözüar 18 Kasım 1990
günü Isviçre'nin Schaffhausen kentindeki Devlet
Tiyatrosu salonunda bir resital verdi. Resitalinde Sözüar
Brahms, Alban Berg ve Liszt'in eserlerini yorumladı.
Banu Sözüar'ın bu resitalinde Zürih Tiyatrosu'nun ünlü
aktörlerinden Wolfgang Stendar da hazır bulundu ve
müzik yorumlarında Sözüar'a, Kafka'nın eserlerini
okuyarak eşlik etti. Piyanist Banu Sözüar 20 kasım günu
Güney Amerika ülkelerinden Arjantin, Meksika ve
Küba'yı kapsayan ve yaklaşık bir ay sürecek bir konser
turnesine çıktı. Sözüar bu turnesinde dunyanın en önemli
opera ve konser salonlanndan biri olarak bilinen
Arjantin'in "Opera Colon"unda da bir resital verecek.
Y A P I K R E D İ S E R G İ
Yapı Kredi Sanat Galerileri
Aralık 1990 Programı
tstanbul
Adem Genç Resim Sergisi
7 Aralık - 31 Aralık 1990
Yapı Krecfı Kâzım Taşkent
Sanat Galensı
Istıklâl Caddesı - Beyoğlu
Seyfi Arıkan Resim Sergisi
4 Aralık -29 Aralık 1990
Yapı Kredı Beyoğlu Sanat Galensı
İstiklâl Caddesi - Beyoğlu
Bingül Nart Resim Sergisi
28 Kasım-26 Ara'ık 1990
Yapı Kredı Mustafabey Sanat Galensı
Cumhuriyet Bulvarı No: 174 Mustafabey
Bursa
Hasan Rastgeldi Resim Sergisi
12Aralık1990-4 0cak199l
Yapı Kredı Setbaşı Sanat Galerısı
Atatürk Caddesi No: 25 Setbaşı
Balıkesir
Sefa Büte Resim Sergisi
11 Arahk 1990-4 0cak 1991
Yapı Kredı Balıkesir Sanat Galensı
Alı Hıkmet Paşa Meydanı No: 4
Diyarbakır
Gülnaz Akdemır Resim Sergisi
13 Arahk 1990-7 0cak 1991
Yapı Kredı Ofıs Sanat Galerısı
Ekıncıler Caddesi Içkale Işhanı No- 13'A Ofis
YAPI^KREDi
"hizmette sınır yoktur"
SINEMA/ÂTÎLLA DORSAY
Atıf Yılmaz'ın 'BerdeV adlıfilmi bugün Atlas'ta gösterilmeye başlıyor
Kör înancın kurbanlarıBerdel Yönetmen: Atıf Yılmaz / Senaryo:
Esma Ocak'ın öyküsünden Yıldınm Türker
ve Atıf Yılmaz / Görüntü: Erdal Kahraman
Müzik: Selim Atakan / Sanat yönetmeni:
Mustafa Z. Ülkenciler / Oyuncular: Türkân
Şoray, Tarık Akan, Mine Çayıroğlu, Füsun
Demirel, Gülsen Tuncer, Levent Yılmaz,
Taner Barlan / Bir TAPEV yapımı (Atlas)
"Feodal kültür" ya da
"köylülük" üzerine ne biliyo-
ruz? Kuşkusuz çok şey:
"Köylülük" gelip kentlerimizi
bunca kuşattığına göre ve de
onca Yeşüçam "köy fflmi"nden
sonra!.. Ama belki de çok az
şey: Çflnkü "köy ronuuu" ve
"köy fBmi", sağolsunlar, bizle-
re her şeyi öylesine yalına indir-
geyerek, öylesine şematize ede-
rek, öylesine kalıplaştırarak ve-
regeldilerki!.. Böylece "idealist
ögretmen/cahil halk", "zalim
aftı/sömiirüleıı köytü', "Ctun-
huriyetçi yönetid/gerid eşraf"
gibi birkaç temel izleğe, temel
çelişkiye indirgenen "köy hikâ-
yesi", oysa ardında künbilir da-
ha ne degişik, zengin bir inanç-
lar, inanışlar, yaşam pratikleri
bütünü içeriyor!.. Gerçek sana-
tın ve has sanatçının, Türk feo-
dal kUltür/ahlak kuram ve pra-
tiğinden çıkaracağı daha çok şey
olsa gerek... "Ükel" yaftası ya-
pıştınhveren uygaruklann aslın-
da ne zenginlikler içerdiği Qa-
ade Levi-Straııss'dan beri daha
iyi bilinen bir gerçek değil mi?
"Afrika UkeUigT'ne çok baş-
ka bir açıyla bakıp, yalnız o
"OkeDigin" kendine özgü man-
tığuu ortaya çıkarmakla kalma-
yıp. ""ygar Baü" ile de dalga-
sını geçen "Tannlar Çddırmış
Oimalı" gibi bir filmden sonra,
aynı sinema programında yer
alan "Berdel", "Türk
ükeniti"ne bu kez dramatik bir
pencereden bakıyor. Ama bu
dramatik çerçeveli bakış, yine
de oldukça yeni/yenilikçi/so-
nuçlara varmıyor değil. tlk ola-
rak Semra Özdamar'ın yazdığı
ve Türkiye Aile Sağlığı ve
Planlama Vakfı'nın ödülünü ka-
zanan senaryo, daha sonra Yıl-
dınm Türker ve Atıf Yılmaz ta-
rafından yeniden yazıldı. Film,
Anadolu'da kaduı/erkek Uişki-
lerini, çocuk ve özellikle "oglu
babası" olma özlemlerinin kar-
maşık yapısını irdeliyor. ömer'e
tam 5 çocuk vermiş Hanım...
Ama beşi de kız olmuş!.. Oysa
ömer, her Anadolu (her Türk?)
erkeği gibi, "soyunun sünnesi-
ni saglayacak" bir "erkek
çocuk" istiyor. Bunun için de
tek çare, eve "kuma" getirmek-
tir. Ama "kuma" için "başlık"
parası gerekiyor. Bunları (yine
Yeşilçam fîlmleri sağolsun) bi-
liyoruz. Ama o başlık parası
yoksa, evde de onca kız varken,
ne yapılabileceğini biliyor mu-
yuz? Hayır. Feodal kültürümüz
o denli gelişmiş değil. Bu du-
rumda "berdel" uygulamrmış:
yani, yeni eşin babasına, evin en
büyük kızı verilir, iki genç kız
"degiş-tokuş" edilirmiş. Film-
de de böyle oluyor. Evin daha
ancak 15'ini süren bOyllk kızı
Beyaz, "müstakbd" gelinin
yaşlı, hastalıklı babasına "geHn
gköyor". Ama bu çare de yetcr-
li olmayacak, ömer'in "erkek
evlat" arzusu kolay gerçekleş-
meyecektir...
Daha önce de feodal ahlakın
çeşitli evlerine kamerasını za-
ÖMER, HANIM VE ÇOCUKLARI — Aüf Yılmaz'ın 'Berdel'
adlı filminde Hanım'ı Türkân Şora>, Ömer'i de Tank Akan oy-
nuyor. Filmin senaryosu, Esma Ocak'ın ödül kazanmış bir ö>-
kusünden yola çıkılarak gerçekleştirilmiş.
man zaman beUi bir ustalıkla çe-
virmiş olan Atıf Yılmaz, "ber-
del''i belirgin bir sinema ustalı-
ğıyla anlatıyor. Yönetmenin ge-
lişkin sinemasının insanı etkile-
yen temel bir özelliği, bunca ka-
tı, sert, bir anlamda "vahşi" in-
san ilişkilerini anlatırken, yu-
muşaklıktan, sevecenlikten hiç
vazgeçmemesi. O zor, yalçın
koşullarda bile, ömer'le Ha-
nım'ın, Beyaz'la ailesinin, aynı
evi ve erkeği paylaşan iki "ku-
ma"nın insancıl ilişkileri bozul-
muyor.
Ama öte yandan, filmin çok
acı, çok hüzünlü sahneleri de
var. Daha çocukluğunu yasaya-
mamış bir genç kızla, düzeni
kunılu bir eve "kama" giden
bir başkasının, binbir renkli pe-
çeler, yemenüer, takılar altında
gizli, kaygı dolu yüzleriyle
"becayiş" töreninde karşılaş-
malan, ülkemizde "kadımn
konumo" üzerine sayısız yazı-
dan, bildiriden daha çok etki
gHcü içeren bir sahne. Ya Be-
yaz'ın kimselere acamadığı der-
dini mağaradaki boz yüanla
"paylaşması?" Feodal köl-
t*r"ün içindeki insancıl öğele-
re, insan ilişküerinin sıcakhğına,
otantikliğine hep işaret edilegel-
miştir. Ama o "yılaala
konuşma" sahnesi, bu kültürün
her şeye karşın insanı, insan ki-
şiliğine, özellikle de kadını ezen
yapısını deşifre etmeye ve so-
mutlaştınnaya yetiyor.
Film, Yılmaz'a özgü bir
dram/guldürü dengesiyle sürü-
yor. ömer'in "pâkolojik " ök-
sürük krizleri, kadınlara "sag-
hk ögütteri" vermek üzere ge-
len ekibin dersi gibi bölümler-
de ince bir güldürü izi sürülü-
yor. Yılmaz'ın oyuncu yönetimi
de her zamanki gibi başarüı. Fil-
min ünlü oyunculan da, küçu-
cük ve amatör oyunculan da
inandıncı. Ah, bir de Yılmaz,
finali biraz daha özenle, daha
etki gücü içeren bir sinemayla
kotarabilseydi!..
"Berdel", feodal kültür/ya-
şam üzerine bildiklerimizi sor-
gulayan, kimi bilinen, kimi hiç
bUinmeyen inançlara, uygula-
malara sinemanın benzersiz ışı-
ğını tutan; ilgiyle, merakla izle-
nen bir film. Yapıma olarak,
ülkemizde ilk kez bir Yeşilçam
firmasının dışında bir özel vak-
fın admı tasıyor ve böylece
Yeşilçam-dışı sermayenin Yeşil-
çam'a (kendi amaçİarı doğrul-
tusundaki bir film için de olsa)
el atmasım simgeliyor. Bu açı-
dan, bu önemli ve ilginç girişi-
mi destekliyor ve aynca sinema-
sal nitelikleri açısından da bu
filmi görmenizi öğütlüyoruz.
f
New York ÜçlemesV Scorsese, Coppola ve Woody Allen'ı bir araya getiriyor
Hoş ve boş New York öyküleriC York Cçlenesi)
(New York Stories) / İlk
bölüm: Yaşam Dersleri
(Life Lessons) / Yönetmen:
Martin Scorsese / Senaryo:
Ricnard Price / Görüntü:
Neston Almendros /
Oyuncular: Nick Nolte,
Rosanna Arquette, Patrick
O'Neal, Jesse Borrego /
tkinci bölum: Z o c ' s l z
H a y a t (Life without Zoe) /
Yönetmen: Francis Ford
Coppola / Senaryo: F.F.
Coppola, Sofia Coppola /
Görüntü: Vittorio Storaro /
Müzik: Kid Creole, Carmine
Coppola / Oyuncular:
Heather McComb, Talia
Shire, Giancarlo Giannini,
Paul Herman, Carole
Bouquet / Üçuncü bolüm:
Oldlpns Batıyor
(Oidipus Wrecks) /Yönetmen
Senaryo: VVoody Aüen /
Görüntü: Sven Nykvist /
Oyuncular: Woody Allen,
Mia Farrovv, Mae Questel,
Julie Kavner / Bir Warner
Bros filmi / 123 dakika
(Fitaş, Cep, Nova-Baran).
New York'a gunümuzün en
önemli uç Amerikalı yönetme-
ninin gözüyle bakış... (En önem-
li derken örneğin bir Stanley
Kubrick'in hakkını yiyoruz, ama
olsun!..) Aslında oldukça hoş
bir fîkir kuşkusuz. Gerçi Ame-
rikan sineması sağolsun, New
York denen dev kenti, adımımı-
u atmarruş bile olsak, onca fılm-
den ve TV dizisinden sonra öy-
le iyi tanıyoruz ki!.. Ama New
York üzerine öyküler kuşkusuz
bitmez ve uç çağdaş ve büyük
yönetmenin kendi kentlerini an-
latması, her zaman ilgi çekici
olabilir.
İlgi çekici olmasma ilgi çeki-
ci... Ama filmin bu uç büyük
addan ve çevrelerine topladıklan
diğer ünlülerden (yalnız görün-
tü yönetmenlerine bakmak ye-
terli: Nestor Almendros, Vitto-
rio Storaro ve Sven Nykvist gi-
bi en "babalar"!) beklendiği öl-
çüde doyıırucu olmadığı da he-
men söylenmeli.
İlk öykü, belki de en başarı-
lısı. Martin Scorsese, filmin üç
skeci içinde en uzunu (50 daki-
ka) olan bu öyküde, orta yaşlı,
biraz yorgun ve gerekli olduğvı
ölçude "çıigm" bir New York
ressamının kadınlarla olan iliş-
kisini anlatıyor. Başlarda yine
ressamlığa hevesli genç ve dışa-
vurumcu bir sanşın genç kızla
olan ilişkisi boyunca, yalnız res-
samın değil, New York sanat
çevrelerinin de iç dünyasına gi-
riyor. Bu çevrenin çekiciliğini ve
yapaylığını, üretkenliğini ve sno-
bizmini tanıyoruz. Ressamımız
ise kendisinden oldukça genç
olan kıza alabildiğine asılıyor,
onu elinde tutmak için yapma-
yacağı yok. Ama onu yitirmesi,
elbette her şeyin sonu olmaya-
caktır: Koca New York'ta ünlü
ve "vitrinde" bir ressamın kol-
larına atılmak için bekleyen
SCORSESE'DEN YAŞAM DERSLERİ — >
New York Üçiemesi'nin ilk bölümü Martin Scorsese'in imzasını taşıyor. 'Yaşam Dersleri'
adlı b.u bölümde başrolleri Rosanna Arguette ve Nick Nolte pa>laşıyorlar.
genç kız mı yoktur? Usta işi bir
çevre betimlemesi, sanatçının
duygusal bir ilişkiye olan açlığı,
yaşla birlikte uçup giden aşk iliş-
kisi olasıhklarının içerdiği hu-
zün... Hepsi var bu filmde...
Coppola ise bize bir masal
anlatıyor. Sanki küçuklere yöne-
lik ve "yetişkin" seyirciyi pek
dikkate almayan bu masal, yö-
netmen için bir tatil gününde çe-
kilmiş bir eğlenceliğe benziyor.
New York yüksek burjuvazisinin
yaşamları, eğlenceleri, çocukla-
rınm kiiçük yaştan başladıklan
parlak ve gösterişü yaşam tarzı...
Ve finalde Atina'da, Akropol
önünde verilen görkemli bir
konser. Oyalayıcı, ama boş...
VVoody Allen'in skeci, duru-
mu (yani filmi) kurtaracak gibi
başlıyor. Gerçekten de Allen'in
ilişkilerini hiçbir zaman çözeme-
miş gözüktuğu gerçek anasına
(herhalde) iyice benzeyen tam
bir "Yahudi ana" ile karşılaşıyo-
ruz. öylesine sağlam çizgilerle
çizilmiş ki bu "Jewish mama",
onu birkaç çizgiyle öylesine iyi
tanır gibi oluyoruz ki zavallı
VVoody'nin kişisel yasamına da
girmiş, onun sanatının a>Tilmaz
bileşkesi olan "kompleksleri"ni
de daha iyi anlamış oluyoruz
sanki... Ama VVoody üzerine öğ-
reticiliği bir yana, ne yazık ki bu
"mütehakkim" ana esprisi de
sonuç olarak aynntılarla zengin-
leşemiyor ve Allen skeci bir tek
boyutlu espriye mahkûm biçim-
de ilerleyip bitiyor. Bu oldukça
hoş "üçleme" izlenebilir. Ama
ardında pek bir şeyler olmadığı-
nı da söylemek gerekiyor.
Steve Kloves'un 'İki Erkek, Bir Kadın'ı iki sinemada gösterimde
Soğuk filme
sıcak Pfeiffeİki E r k e k , B i r K a d ı n (The Fabolous Baker Boys) /
Yönetmen: Steve Kloves/ Senaryo: Steve Kloves/Müzik:
Dave Grusin/ Oyuncular: Michelle Pfeiffer, Jeff Bridges
Beau Bridges/ Bir Orion Pictures yapımı (Fitaş, Şafak)
"New York Üçlemesi"nin ya-
ni sıra işte bir "kent filmi" da-
ha! Bu uçlu ilişki, bızlere uzun
yıllardır (iki yıldır) iki piyano-
nun başına oturarak "müzik
yapan" iki kardeşi ve sonradan
aralanna giren "seksi" bir şar-
kıcıyı tanıtıyor. Aslında birbir-
lerini gerçekten seven, biri evli ve
çocuklu, oburu ise "dul" ve kı-
zıyla birlikte oturan kardeşler,
yaptıkları muzığin biraz
"demode" olması uzerine arala-
nna aldıkları şarkıcıda >
'başan"
yı yeniden yakalıyorlar. Ama
dul olanın kıza karşı duyduğu ve
kaplumbağa hızıyla geüşen ilgi,
sorunlara yol açıyor.
"İki Erkek, Bir Kadın" sanki
geçmişten gelen bir film...
1930-40'ların polisiyelerinin o
gece kulüpleri atmosferini ve o
filmlerde hep duyulan "stan-
dart"ları (yani gozde ve klasik-
leşmiş parçalan) yeniden ekra-
na taşıyan film, aynca cinselli-
ğe duraksamalı yaklaşımında ve
duygusalhğı ön plana çıkarma-
sındaki tavırla da dikkati çeki-
yor.
Tümüyle New York'ta geçen
bu "kent film", aynı zamanda
bir "gece filmi" de..
Michelle Pfeiffer'in varlığı, bu
biraz durgun ve soğuk filmi ısı-
tan başlıca şey. Bridges birader-
ler, yanj Jeff ve Beau, ilk kez bir
arada oldukları bu filmde ol-
dukça rahatlar. Ama yine de
filmden belli bir elektrik geçmi-
yor ve kimi hoş yanlara karşın
tumuyle alçak tonda gelişen bu
savsız film, beklenen etki gucu-
ne ulaşamıyor.
Costa Gavras'a
paracezası
• PARIS (AA) —
"Missing" ve "ölümsüz
(Z)" gibi filmlerin
yönetmeni Costa Gavras'a,
Fransız aşın sağının hderi
Jean Marie Le Pen'e ifüra
ettiği gerekçesiyle 10 bin
dolar (yaklaşık 30 milyon
TL) para cezası verildi.
Costa Gavras, 4 martta
konuk sanatçı olarak yer
aldığı bir TV programında
Le Pen'in kişisel yaşamı ve
mali durumuyla ilgıli bazı
iddialarda bulunmuştu.
Paris'teki mahkemenin
yargıcı Le Foyer de Costil,
Le Pen'i Costa Gavras'a
karşı açtığj iftira davasında
hakh buldu. Le Perı,
programın sunucusu için de
Gavras'a müdahale etmediği
için dava açmıştı. Ancak
yargıç, sunucunun,
fîkirlerini belirten
konuklanna müdahale
edemeyeceği ve bunun
düşünce özgürlüğüne ters
düşeceği sonucuna vardı.
Brigitte
Bardot'ya ceza
• RENNES (AA) —
Fransız aktris Brigitte
Bardot ve Fransız 1. Kanal
Mudurü Patrick Le Lay,
ülkenin batısındaki
Brotanya bölgesinde, bir
mezbaha yetkilisine
hakarette bulundu kları
gerekçesiyle para cezasına
çarptınldılar. Yaşamım
hayvanları korumaya
adamış olan ünlü aktris
Bardot ve Le Lay'in
5.000'er frank para cezasına
çarptırıldığı kaydedildi.
Leman Samldan
• ANKARA (AA) —
Aralarında Urdu dili ve
Çince'nin de bulunduğu
yaklaşık 15 dilde şarkılar
söyleyen Leman Sam'm
"Çağn" adlı yeni kaseti
yayımlandı. tlk kasetinde
Zülfü Livaneli'nin
şarkılarını seslendiren
sanatçı "Çağn" adlı yeni
çalışmasında, aralarında
"Menim Nazlı Yarim"in de
bulunduğu çeşitli Azeri
türkuleriyle Aşık Veysel ve
Fikret Kızılok'un bestelerine
yer veriliyor.
İki Kııran
çalındı
• RODOS (AA) — ~™
Rodos'daki Fethi Paşa
Kütüphanesi'nden, beş yüz
yıllık tarihi olan paha
biçilmez el yazması iki
Kuran-ı Kerim çahndı.
Adadaki eski şehirde
bulunan Fethi Paşa
Kütüphanesi'nin penceresini
kırarak içeri giren hırsızlar,
iki Kuranı Kerim'i,
sergilendikleri dolaplann
menteşelerini kırarak
aldılar. Kuran-ı Kerim'lerin
çalındığı, sabah
kütüphaneye gelen nöbetçi
tarafından fark edildi.
Haşitn Şahin
?
in
yeni kitabı
• Kültür Servisi — Yazar
Haşim Şahin'in "Ateşler
Içtik" adlı kitabı
yayımlandı. Haşim Şahin'in
Uçüncü kitabında 33 şiir yer
alıyor. "Ateşler İçtik" adh
kitap Kerem Yayınlan
arasmda çıktı.
BUGUN
• Hacıbektaş Derneği
Hacıbektaş Derneği'nin
birinci yıldönumü gecesi
saat 20.00'de La Bella'da
duzenlenecek (Rumeb' Cad.
No: 142/4 Osmanbey).
ALT1N KÜRE ALMIŞTI — Michelle Pfeiffer, 'İki Erkek, Bir
Kadın'daki rolüyle hem Altın Kiire ödülünü almış hem de Os-
car adaylan arasına girmişti.
BILSAK' TA
BUGÜN
30 Kasım Cuma:
19.00 Türkiye'de Askeri
Darbeler: Siyasi,
Ekonomik ve Insani
Sonuçları: Bülent
TANOR, Hüsamettin
CtNDORUK, Yüksel
SELEK.AsafS.AKAD
19.00 Psikodramacılann
Gözüyle Moreno
Anlayışı ve Tiyatro ile
İlişkileri:
Abdülkadir ÖZBEK
19.30 BilsakTiyatro
Atölyesi: "Işte Baş Işte
Gövde Işte Kanatlar"
Görsel Sanat Atölyeleri
Mehrnet GÜLERYÜZ
yönetiminde (Per.-Cum.)
Cafe-Foyer-Bar (Giriş)
12.00-00.30
Rock Cafe-Bar (5.Kat)
12.00-18.00 HeavyMetal
18.00-24.00 Rock
Murat Net-Murat Pazar
BİLSAK, Sıraselviler
Cad., Soğancı Sok.7
CtHANGİR
143 28 79-99