25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET/14 [ 30 KASIM 1990 ATASOY'UN APANDİSİTİ PATLADI — Türk hafif mii- zigi sanatçısı Atilla Atasoy, İzmir'e gelirken uçakta sancıla- öinca bavaaJanında bekleülen ambulansla bastaneye kaldı- nldı. Apandisiti patlayan sanatçı bir özel hastanede ameli- yat edildi. (Fotograf: AA) Ozal'a hakaretten hapis BANDIRMA (Cumhuriyet) — Bandırma Cezaevi'nde mü- ebbet hapse hükümlü Nazmi Ümit adlı bir mahkûm, Cum- hurbaskanı Turgut özal'a gön- derdiği bir mektupta hakaret ettiği iddiasıyla 1 yıl ağır hapis cezasına çarptırıldı. Cinayet su- çundan müebbet hapse hüküm- lü Nazmi Ümit, ceza yasasındaki müebbet hapis ce- zalannın kaldınlması için Cum- hurbaşkanı Özal'a gönderdiği mektubunda "Size selam et- mem. Ellerinden sıkmam, iyi gunler dilemem. En kötü gün- ler senin olsun" demişti. Olay- dan sonra Akşehir Cezaevi'ne nakledilen Nazmi Ümit gıyabın- da yapılan yargılamada bir yıl ağır hapis cezasına çarptınldı. YILIN EN tLGtNÇ ÜRÜNLERİ — Amerikan Fortunedergisi. lOyıl öncebaşlattığı gelenegi bu yıl da sürdurerek yılın en ilginc ürunleri listesini yayımJadı. Fortune'un en ilginç otomobiller klasmanında Hon- da'nın Acura adlı spor modeli birinci sıraya oturdu. (Fotograf: AP) CANLI YENGEÇTEN KOLYE — ABD'nin Michiga eyaJetindeki Rockford Lisesi ögrencileri arasındaki son moda uçlannda canlı minik yengeçler bulunan kolyelerden takmak. Monica Leeuwenburg adlı 16 yaşındaki bu lise ögrencisi de çok sevdiği yengecini kolyesinin ucunds taşıyor. (Fotograf: AP) f HABERLERİN DEVAMI Vergi paketi krîzi (Baştarafi 1. Sayfada) şülmesine ANAP'lıların kendi aralarında tartışmalan nede- niyle geç başlanabildi. Toplan- tının saat 10.30'da başlaması gerekirken, ANAP'lı milletve- killeri Komisyon Başkanı Yu- suf özal'ın odasında kendi ara- lannda tartışmayı yeğlediler. Bu toplantıya komisyonun 25 ANAP'lı üyesinden sadece 10'unun katılması dikkati çek- ti. Toplantıda özal'ın dışında ANAP milletvejçilleri Hazım Kutay, Reşit Ülker, Ömer Okan Çağlar, Şamil Kozakoğ- lu, tsmail Şengün, Togay Ge- malmaz, Mehmet Kahraman, Ülkii Söylemezoglu ve Musta- f» Dinek katıldılar. Toplantı- da, başta Yusuf Bozkurt özal ohnak üzere ANAP'lı milletve- killerinin vergi paketinin getir- diği hükümleri eleştirdikleri öğ- renildi. Tasanya karşı çıkan milletvekilleri, vergi oranları- nın arttırılması konusunda Ba- kanlar Kurulu'na yetki tanın- masının Meclis'in devre dışı bı- rakılması anlamına geldiğini savundular. Aynca götürü ver- ginin asgari ücrete bağlanma- sına, işçi ve esnafı karşı karşı- ya getireceği gerekçesiyle karşı çıktılar. Yaklaşık 1.5 saat sü- ren bu toplantıda görüş birliği sağManamaması üzerine Komis- yon Başkanvekili Hazım Ku- tay görüşmeleri başlattı. Maliye ve Gümrük Bakanı Adnan Kahveci, tasarının tü- müne ilişkin konuşmasında, vergi sistemiyle ilgili değişiklik- lerin her ülkede kamuoyunda geniş yankılar yaptığmı vurgu- ladı. Iktidarların en çekindik- leri konulann başında vergi sis- teminde değişikliklerin geldiği- ni kaydeden Kahveci, vergi dü- zeninin korunması ve geliştiril- mesinde ANAP iktidarı döne- minde önemli mesafeler aiındı- ğını söyledi. Dünyada en adil KDV sisteminin Türkiye'de uy- gulandığını belirten Kahveci, "Bu tabii ki yeterti değildir. Belge düzeni için çalışmalann geçmişi de eski değiMir. Vergi konusunda değişiklikler geçmiş iktidarlarda tereddüt yaratmış- ür. Aynı tereddüt bizim iktida- nmızda da vardır" diye konuş- tu. ANAP'lı Okan Çağlar da, muhalefet milletvekillerinin ta- sanya karşı çıkmalarını, "iic- retlilerin aleyhinde bir davranış" olarak niteledi. Çağ- lar, "Bu aceleye gelmiş bir ta- san değildir" deyince SHP'li Ali Topuz, "Niye içerde çalı- şıyorlar o zaman?" diye laf attı. Bu tartışmalardan sonra ko- misyonun SHP ve DYP'li üye- leri ortak bir önerge vererek, tasarının aJt komisyona hava- le edilmesini ve görüşmenin ertelenmesini önerdiler. Bu sı- rada muhalefet milletvekilleri- nin ANAP'lılardan daha fazla olduğunu gören Kutay, bir yandan önergeyi tartışırken, bir yandan da Komisyon Başkanı Özal ve öbür ANAP'lılar salo- na çağnldı. Özal'ın da gelme- sine rağmen ANAP'lıların sa- yısı 9'u aşamadı ve muhalefe- tin sayısının 10 olduğu gözlendi. Bu sırada bir açıklama ya- parj Kutay, Yusuf Bozkurt OzaPın bir yakmmın kaza ge- çirdiğini, bu nedenle toplantı- nın pazartesi günü saat 10.00'a erteîendiğini söyledi. Stiperde yeni tartışma (Baştarafi 1. Sayfada) hükümet tasansı anayasaya uy- gun bulundu. Alt Komisyon'- un bu raporu, Anayasa Komis- yonu'nca da benimsendi. Alt Komisyon raporunda, aynca bütün emekliJer için yüz- de 50 aylık bağlama oranmın sabit tutulmasma ve her emek- linin hakettiği yüzde üzerinden maaş almasına imkân sağlan- masının hakkaniyet kuralına uygun olmadığını ifade edildi. Oylanan Alt Komisyon ra- poru, SHP Denizli Milletveki- li Hiidai Oral'ın muhalefetine karşın oy çokluğu ile kabul edildi. SHP İzmir Milletvekili Tu- ran Bayaat da aylık bağlama- da yüzde 50 oranının anayasa- ya aykırı olduğunun raporda kesin olarak belirtilmesi gerek- tiği görüşünü savundu. Alt Komisyon Başkanı ANAP Sıvas Milletvekili Yıl- maz Altuğ, oranın sabit tutul- masının hakkaniyete daha uy- gun olacağı düşüncesini taşı- dıklannı, raporlarında da bu- nu belirttiklerini ifade etti. Süper emeklilerin durumla- nnı iyileştirmek için hazırlanan tasarı, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalanndan aylık bağ- lanan ve SSK'ya 4 milyon 200 bin lira veya 5 milyon 40 bin li- ra ödeyenlerin maaşlarının 4050 gösterge üzerinden yüzde 50 esasına göre hesaplanması- nı öngörüyor. Bu miktarlardan daha az borçlanma primi öde- miş olanların göstergeleri ise primleri ile orantıh olarak sap- tanacak. Saddam: Boyun eğmeyeceğiz Dış Haberler Servisi — Irak Devlet Başkanı Saddam Hiise- yin, BM Güvenlik Konseyi'nin Ulkesine karşı kuvvet kullanma izni veren kararın oylanmasın- dan birkaç saat önce yaptığı açıklamada, "Uluslararası bas- kılar karşısında boyun eğmeje- ceklerini" söyledi. Hüseyin, BM Güvenlik Konseyi'ni, "ABD'- nin karaıianna ilaat eden uysal bir kuruluş" olarak nitelendir- di. SSCB Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov, Irak'a karşı askeri' baskı dahil her yolun denenece- ğini, ancak bunun "askeri operasyon" anlamına gelmedi- ğini söyledi. ABD Başkanı Ge- orge Bush, Güvenlik Konseyi'- nin kararını "çok etkili" olarak niteledi ve "Barışa daba yakınız" dedi. Körfez bölgesinde ustlenen ABD ve İngiliz birlikleri ile Su- Türkiye (Baştarafi 1. Sayfada) da indirime gitmelerine rağmen Üçüncü Dünya ülkelerinin si- lahlanmasının arttığını ve şım- di bu ülkelerin envanterlerine balistik füzeler ve toplu imha si- lahlarının girdiğini belirten Wörner şöyle dedi: "Bu yiizden biz Balı'da top- lu ve tutarlı savunma fikrini reddedemeyiz. Avrupa'nın gü- ney sının boyunca Magrib ülke- lerinden Ortadogu'ya kadar bir istikrarsızlık kuşağt >er almak- tadır. Gerginlikler sadece Sad- dam Hüseyin gibi diktatörlerin hırşlanyla değil, aynı zamanda niifus artışı, çıkar çatısmalan, göç, azgelişmişlik, aşırı dincilik ve terorizm tarafından yüksel- tilmektedir." Wörner, ittifakm olanakları- nın görev alanı dışındaki çatış- malarda da kullanılmasına im- kân sağlanmasmı önererek, "Açıkça NATO'nun toprak bütiinliiğiine Avrupa dışından gelen tehditleri bölge dışı diye önemsemezlik yapamayız. Türkiye dognıdan tehdit altın- dadır ve güney bölgemiz tum it- tifak çıkarlannı ilgilendiren önemli bir bölgedir." dedi. Bazıları yeni ortaya çıkmış, bazıları da ilerde ortaya çıkabi- lecek riskler ve istikrarsızlıklar karşısında güvenliğin önemini koruyan bir kavram olduğuna dikkat çeken VVörner, şunlan söyledi: "İttifakımız bu riskleri sa- vunma planlamasına almak zo- nındadır. Otunıp bu risklerin askeri çatışmalara yol açacak birer tehdide dönöşmelerini bekieyemeyiz." udi Arabistan ordusunun en üst düzeyde alarma geçirildiği bil- dirildi. Saddam Hüseyin, BM karan alınmadan önce Bağdat'ta yap- tığı açıklamada, "Irak halkının. savaşmak zorunda bırakılırsa, tiim Arapların ve Muslümanla- nn şerefine yakışacak bir şekil- de mücadele etmeyi de bilecegini" söyledi. Saddam, Bağdat'ta toplanan Arap Gençlik Orgütleri temsil- cilerine yaptığı konuşmada, şöyle dedi: "Fırtınanın şiddeti ne olursa olsun, karşısında egilmeyeceğiz. Her türiü haksızlığı reddediyo- ruz ve haksızkğın arkasında bu- lunan tarafı kınıyoruz. Arap ve MUsliiman olarak hukuka ve uluslararası yasalara ilk inanan bizleriz, ancak bunların esit bir şekilde uygulanması ve taraflar- dan bir kısmını kayırmaması koşuluyla." Konuşmasının bu kısmında örnek olarak Filistin sorununu gösteren Saddam Hüseyin, "40lı yıllardan bu yana Filistin sorunu konusunda BM'nin ka- bul ettiği karariann niçin uygu- lanmadığını" sordu ve sozleri- ni şöyle sürdürdü: "Niçin tsra- il'e ambargo uygulanmadı? Ni- çin bu iilkeyi tehdit etmek ama- cıyla deniz ve hava filolan sefer- ber edilmedi?" Irak Devlet Başkanı daha sonra, ülkesinin kriz dönemin- de benimsediği ilkelerin, "Arap- lar arasında sosyal adalet ve bölgenin içişkrine >abana giiç- lerin karı^maması iie Araplann sorunlarını kendi başlarına çözmesi" temeline dayandığını belirtti ve bu çerçevede yabancı ülkelerle ilişkilerinin "Adalet, eşitlik ve karşılıklı saygı" ilke- lerine dayanmasını istediklerini sözlerine ekledi. Hüseyin, Güvenlik Konseyi'- nin de "ABD'nin kararlanna itaat eden uysal bir kuruluş" haline geldiğini öne sürdü. "Amerikalılar sanıyorlar ki, Güvenlik Konseyi'nden güce başvurma karan çıkar çıkmaz biz tir tir titreyip du'nyadan yar- dım isteyeceğiz, sanki hiç savaş tecnıbesi olmayan bir ülkeyle karşı karşıya olduklannı sanı- yorlar" diye sözlerini sürdüren Saddam Hüseyin, ABD'nin üs- tün askeri gücü karşısında Irak halkının da imanı ve haklı oldu- ğu inancı bulunduğunu belirtti. ABD'nin gelişmiş silahlannın da yenilgiye uğratılabileceğini öne süren Saddam Hüseyin, "Askeri yetkililerden bu silah- lara karşı koymak için basit yöntemkr bulmalannı istedim" şeklinde konuştu. SSCB Devlet Başkanı Gorba- çov, Irak'ın Kuveyt'ten çekilmesi için uygulanan önlemlerin basa- nsız olması durumunda, "askeri baskı yapılması gerektiğini" söyledi. Gorbaçov, Moskova'da Ko- münist Parti toplantısında yap- tığı açıklamada, "Her şey yapıl- malıdır, askeri baskı bile. Baskı bakkında konuştuğumu YTirguluyonım" dedi. Gorbaçov, "askeri baskı"nın "askeri operasyon" anlamına gelmediği- ni kaydetti. Bush: Karar çok etkili BM Güvenlik Konseyi'nin oy- lamasından sonra Beyaz Saray- da bulunan birkaç gazeteciye bir açıklama yapan Başkan Bush, "Bütün dünya, bansçı bir çö- züm istiyor. Sanıyorum ki, ba- rışa daha yakınız" dedi. Bu kararın oldukça etkili ve kuvvetli bir karar olduğunu be- lirten Başkan Bush, "Herkes, bu karann ne kadar sert ve ne ka- dar önemli olduğunu anlayacak- ür. Bu karar ile Irak Devlet Baş- kanı Saddam Huseyin'in Ku- veyt'ten çekilmesi gerektiğini an- layacağını düşünüyorum" diye konuştu. ABD ve İngiliz birlikleri alarmda İngiliz televizyonu BBC, Kör- fez'deki muhabirine dayanarak verdiği haberde, İngiliz ve Ame- rikan askerlerinin Irak'ın Ku- veyt'i iîgalinden bu yana en üst duzeyde alarm durumuna geçi- rildiklerini duyurdu. BBC, askerlerin BM Güven- lik Konseyi'nin Irak'ın 15 ocağa kadar Kuveyt'ten çekilmemesi durumunda güç kullanacağı yo- lundaki 678 sayılı karannı onay- lamasmdan sonra muhtemel bir Irak hava saldınsına karşı alarm durumuna geçirildiğini belirtti. Suudi Arabistan ordusunun, BM Güvenlik Konseyi'nin güç kullanma kararından sonra Irak'ın sınırda "misilleme" ope- rasydnunda bulunması olasıhğı- na karşı en üst düzeyde alarma geçirildiği bildirildi. Öte yandan Beyaz Saray Söz- cüsü Marlyn Fitzwater, Irak'ın her an askeri bir harekâtla yüz yüze kalabileceğini söyledi. Fitz- vvater, "Gerçek şudur ki, biz bu karan Saddam üzerindeki bas- kıyı sürdürmenin ve askeri bir harekâtla her an yüz yüze kala- cagı gerçeğini sürekli kafasında tutmasını sağlamanın bir yolu olarak görüyoruz" diye konuştu. BM'den6 savaş9 izni(Baştarafi 1. Sayfada) metninin 2. paragrafında kuvvet kullanma izni olarak yorumla- nan bölüme çekince koyduklan için çekimser kalacağını açıkla- dı. Kichen, "Şimdiye kadarki 10 karara destek vennemizin nede- ni bu karariarda kuvvet kullanı- mına izin veriimemesiydi. O ka- rarlar da son derece sert karar- lardı. Ancak bu kararda 'her türiü yolun kullanılması' sözle- riyle ifade edilen özünde askeri güç kullanımı anlamına gelmek- tedir. Bu nedenle Çin delegasyo- nu bu karan desteklemekte güç- lük çekmektedir" dedi. Güvenlik Konseyi, ABD Dı- şişleri Bakanı James Baker baş- kanJığında, Kanada Dışişleri Ba- kanı Joe Clark, Çin Dışişleri Ba- kanı Kian Kichen, Kolombiya Dışişleri Bakanı Luis Fernando Jaramillio, Fildişi Sahili daimi delegesi Amara Essy, Küba Dı- şişleri Bakanı tsidoro Malmier- ca, Etiyopya Dışişleri Bakanı Tesfaye Dinka, Finlandiya Dışiş- leri Bakanı Pertti Paasio, Fran- sa Dışişleri Bakanı Roland Du- mas, Malezya Dışişleri Bakanı Abu Hasan Bin Hacı Ömer, Ro- manya Dışişleri Bakanı Adrian Nastase, Sovyet Dışişleri Baka- nı Eduard Şevardnadze, tngiliz Dışişleri Bakanı Douglas Hurd, Yemen daimi delegesi Abdalla Al-Ashtal, Zaire Dışişleri Bakanı Kalimba Mushobekwa*nın katı- lımıyla yapıldı. Toplantmın başında önce Ku- veyt Dışişleri Bakanı Şeyh Al- Cafer Al-Sabah bir konuşma yaptı. Konsey'in desteğine teşek- kür eden Al-Sabah Irak'ı ağır dille suçladı. Ardından Irak BM daimi delegesi Abdul Amir Al- Anbari konuştu. Al-Anbari, Güvenlik Konseyi'ni yasa dışı bir karar almakla suçladı. Bu kara- nn Konsey'in şimdiye dek aldı- ğı en tehlikeli karar olduğunu söyleyen Al-Anbari, Güvenlik Konseyi'nin 'tutarsız davrandı- ğını,' 'Filistin ve Kıbns'ın da iş- gal altında olduğunu hatırlattı. Irak daimi delegesi, Güvenlik Konseyi'nin BM Yasası'nın ye- dinci bölümü altında ancak üç koşulda kuvvet kullanma izni verebileceğini belirtti. Al-Anbari dün alınan kararın atfedildiği 42. maddenin "Konsey'in komu- tası altında koleküf eylem" ola- bileceğini vurguladı. Bu neden- le ABD'nin Ortadoğu'daki emperyalist emellerine Konsey'i alet ettiğini kaydeden Al-Anbari kararın bu nedenlerle BM Yasa- sı'nın dışında kaldığını söyledi. Daha sonra Konscy üyesi bü- tün dışişleri bakanlan birer ko- nuşma yaparak karan niçin des- teklediklerini açıkladılar ve Irak'ın Kuveyt'ten koşulsuz çe- kilmesini beldediklerini belirtti- ler. Karardan sonra Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri De Cu- ellar bir açıklama yaptı ve Gü- venlik Konseyi karannın "son derece önemli" olduğunu vurgu- ladı. Cuellar verilen sürenin ba- nşa yeni şans olduğunu belirte- rek, BM Yasası'nın gereklerinin yerine getirilmesinin şart oldu- ğunu söyledi. Sovyet Dışişleri Bakanı Edu- ard Şevardnadze yaptığı konuş- mada alınan karann "tarihi bir karar olduğunu" söyledi. Şe- vardnadze kararın özellikle Sov- yetler Birliği için "ıor" bir ka- rar olduğunu kaydetti. Kanada Dışişleri Bakanı ka- rann Irak'a verilen son banş şansı olduğunu belirtti. Irak'ın bütün barışcıl yollan tek tek tı- kadığını söyledi. Dışişleri Bakanı James Baker yaptığı konuşmada bugün dün- ya milletleri Irak'a karşı güç kul- lanılmasını onayladı. Kimse bu noktaya gelineceğini düşünme- mişti. Ancak Birleşmiş Milletler saJdırganlığa tahammül edemez.' Bugün güç kullanılması onay- landı ama bu daha barışcıl bir dünya için, dünyada banş ve gü- venliğin kurulması içindir dedi. Irak'a mudahale izni Kararın, Kore savaşı kararı'yla farkı NEW YORK (Cumhuriyet) — 1950 tarihli Kore karan ile dün Güvenlik Konseyi'nden geçen karar önemli farkhlıklar taşıyor. Her şeyden önce iki karar da "zonınluluk" ifade- si içermiyor. O nedenle Kore savaşı sırasında karan Türki- k ye dahil sadece 10 BM üyesi uyguladı. Kore karannda, gönderilen kuvvetlerin ABD askeri komutasına verilmesi 'tavsiyesi' belirtiliyor. Irak'a karşı "her türiü yolu kullanma" izni veren karar metni, askeri operasyonun ki- min komutasında olacağmdan söz etmeyerek, bunun her ül- kenin kendi inisiyatifine bıra- kılacağı havası yaratılıyor. 7 Temmuz 1950'de Güven-' lik Konseyi'nden çıkan ve Ko- re savaşını getiren kararda, kuvvet kullarulmasını salık ve- ' ren madde aynen şöyle: (Gii- ı venlik Konseyi) silahlı saldın- ! lara karşı kendini savunma . durumunda olan Kore Cum- huriyeti'ne bütün hükümetle- rin ve halklann güçlü destek vermesini memnunlukla karşı- lar... Askeri destek ve diğer yardımlarda bulunan bütün üyelere, yukarda belirtilen hu- soslar ve Güvenlik Konseyi ka- rarları gereği bu yardımı ABD'nin birteşik kumandası- na sağlamalannı tavsiye eder. ABD'den bu güçlere gereken komutayı sağlamasını talep eder. O tarihte karar Sovyetler Birliği temsilcisinin bulunma- masından yararlanılarak oyla- maya kondu. Mısır, Hindistan ve Yugoslavya çekimser kaldı. Geri kalan yedi değişken üye ve dört daimi üye kararı des- tekledi. Ancak içlerinde Türk- iye'nin de bulunduğu 10 üye ABD komutasına asker gön- derdi. BM'nin o zamanki 59 üyesi birden bu çağnya kaül- madı. Güvenlik Konseyi'nde dün görüşülen kararda kuvvet kul- lanma izni olarak yorumlanan paragraf ise aynen şöyle: "Gü- venlik Konseyi Irak, 15 Ocak. 1991'e kadar Kuveyt'ten çekil- mezse, bölgede uluslararası güvenliğin ve banşın sağlan- ması yolundaki Güvenlik Konseyi karariannın uygulan- ması için, Kuveyt hükiımeti ile işbirliği yapan bütün üye dev- letlere gereken her türiü yolun kullanılması iznini verir. Bu bağlamda bütün devletlere uy- gun desteği sağlama talebinde bulunur." Karar metninde özellikle "izin verilmesi" gibi zonınlu- luk içermeyen bir dil kullanıl- dı. Kore'de olduğu gibi birle- şik komuta kavramlan karar- da yer almadı. Dolayısıyla en son 15 ocakta Irak'a karşı uy- gulanacak olan askeri yaptı- nmda her üyenin kendi başı- na hareket etmesi durumu or- taya çıkıyor. KURS DERSANE EĞİTİM ÇANAJANS 1510044 FAX ısı 4i ss Londra veBerlirv Savaşyakın, Fransa: Sonçağrı, Ankarcu Açıklama bugün İNGİLİZCE KENTTE ÖĞRENİLİR • Audio Visual Yöntem • Sıcak, Uygar Bir Ortam İNGİLİZCE PROBL E M İNİZ E - • *-: "-.İ ÇÖZÜMLER KENT EN6LISH Bahanye Cad Heks Sıneması Ksrşısı Kadıkoy-IST Tel: 347 27 91-92 • GENEL VE MESLEKİ " İNGİLİZCE TOEFL-PROFICIENCY DtL AĞIRLIKLI ÖYS TERCIHLERINE HAZIRLIK ÖZEL BOGAZIÇI İNGİLİZCE KURSLARI ORTA-LİSE TAKVİYE EVHANIMLARINA UYGUN SINIFLAR ŞİRKET MERKEZLERINDE KURSLAR DOKTORA VE DOÇENTLİK DİL SINAVLARINA HAZIRLIK GoKfiliz işhanı Kat:8MECIDİYEKOV(PolisKarakolu ve Halkbankası Yan ILM'de İNGİLİZCE CAMBRIDGE Ünlversltesi Sınavlan PET-CFE - GENEL İNGİLİZCE Yüksek Standart Ekonomik Flyat INGILTEREDE İNGİLİZCE • rLJTnln ÜCRETSİZ yurtdışı hlzmetlerl • AU-PAIR'llk (Ing.aie - yanında anoe yardımcılığı) • KAMPLARDA öğrencilere çalışarak para kazanma ve lnglllzce gelişürme Jk Başkentlerden tepkiler ISTANBUL LİSAN MERKEZİ GenctMCd.No. 50 LALEÜ Tel: 174 20 70 - 174 14 65 1 Tef:5208199 to leam English Başlangıç düzeyi. Orta düzey. İleri düzey. Proficiency. Toefl. Kurumlara özel dersler. BESTsize Inailizcevi sevdirir, en ivi öâreîir. Alı Samı Yen Sok. No:2 Kat 3-4 Gayrettepe 174 28 90 - 91 Buytk Surmelı Otelı karşısı K A 0 ! K O Y LISKUR SÜRÜCÜ KURSU Devreler: HaftaSonu : 1 Aralık Haftalçi : 5 Aralık KADIKOY (SöğOtlüçeşme Camii yanı) 349 18 24-349 18 25 336 02 06-336 02 79 Dıs Haberler Servisi — ABD'nin BM Güvenlik Konseyi'nde kabul edilen karar başkentlerde değişik tepkilere yol açtı. Ankara'da, olası bir askeri mudahale durumunda Türkiye'nin vereceği destek konusunda sivil ve askeri çevrelerde tam bir uyumun olmadığı bildirildi. ABD'de Başkan Bush, Kongre'yi olağanüstü top- lantıya çağırmayı düşünürken lngiltere1 nin yeni Major hükümeti; Thatcher'dan devraldığı politikayı aynen sürdürüyor. Fransa, Güvenlik Konseyi karannın "son bir uyan" olduğu mesajım Irak'a iletme- ye çaüşırken Almanya'da muhalefet, Kohl'ün politikasına karşı çıkıyor. Ankara hassas Körfez krizi BM Güvenlik Konseyi'nde- ki gelişmelerle yeni bir aşamaya girerken Ankara bundan sonra atılacak adımlar üzerinde hassasiyetle duruyor. Bugün top- Ianacak olan Milli Güvenlik Kurulu ile Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın başkanlık etmesi beklenen Bakanlar Kurulu toplan- tısında konunun ele alınacağı ve bir sıcak çatışma durumunda Türkiye'nin olası kat- kılannın çerçevesinin belirleneceği tahmin ediliyor. Bakanlar Kurulu toplantısından sonra Türkiye'nin ilk resmi açıklamasını yapması bekleniyor. • Bu arada Irak'a tanınan sürenin sonun- da askeri yaptırımlara fiilen katılıp katıl- mamak ve olası bir askeri müdahaleye Türkiye'nin vereceği destek konusunda hem sivil hem de askeri çevrelerde bir kon- sensüsün olmadığı gözleniyor. Her iki ke- sim içinde de Türkiye'nin bölgeye asker göndermesine soğuk bakanlann çoğun- lukta bulunduğu dikkati çekiyor. Askeri yetkililer Türkiye'nin sıcak savaşın içinde yer almasının güçlüklerine işaret ediyorlar. Bu kaygılann dile getirildiği Ankara1 da, BM Güvenlik Konseyi tarafındah ta- nınacak "son uyarı" süreci içinde Irak yö- netiminin Kuveyt'ten çekilmesi yönünde adımlar atacağı umuluyor. Askeri müda- halenin kaçınılmaz duruma gelmesi halin- deyse, Türkiye'nin katkısını "lojistik des- tek"le sınırlandırmayı yeğleyeceği belir- tiliyor VVashington: Kongre karar verecek Washington muhabiriırâz Ufnk Giilde- mir'in bildirdiğine göre George Bush, ABD'nin Irak'a karşı güç kullanılmasına onay almak üzere Kongre'yi olağanüstü toplantıya çağırıp çağırmamaya, her iki partinin önde gelen üyeleriyle yapacağı görüşmeden sonra karar verecek. Senato'daki Cumhuriyetçi Parti grubu- nun başkanı Robert Dote, Kongre'nin No- el'den önce olağanüstü toplantıya çağnl- ması olasıhğının "yüzde 50'den fazla" ol- duğunu söyledi. Londra htzh savaştan yana Londra muhabirimiz Edip Emil Öy- men'in bildirdiğine göre, İngiliz hüküme- ti, Irak'a karşı uygun bir aşamada, büyük bir olasılıkla ocak-mart ayları içinde dar- be şeklinde hızlı bir savaştan yana tavır ta- kındığını, dolaylı biçimde de olsa belirt- miş bulunuyor. îngiltere'de geçen günlerde meydana ge- len hükümet değişikliği Dışişleri ve Savun- ma Bakanlıklan tarafından yürütülen pla- nı aksatmadı. Avam Kamarası'nda yapılan Kuveyt bu- nalımı konusundaki olağanüstü oturum- da muhalefet partileri, lngiltere'rlin, Gü- venlik Konseyi karan olmadan Irak'a karşı ABD'nin yanında savaşa katılmaması ge- rektiğini vurgulamışlardı. Paris sakin Paris muhabirimiz Sabetay Varol'un bil- "dirdiğine göre Fransa Güvenlik Konseyi karar için olumlu oy kullanacağını daha önce açıkladığı için Fransa'da sakin bir ha- va hüküm sürüyor. Fransa'nın başkentin- de şimdiük bir "savaş öncesi hava"nın hü- küm sürdüğünü söylemek doğru degil. Konsey karan önemli haberlerin arasında ilk sırayı işgal etmiyor. Ancak bölgede bu- lunan 14.000 kişilik Fransız birliklerinin savaş çıkması halinde savaşın dışında ka- lamayacağını herkes çok iyi biliyor. Berlin: Savaş zemini Berlin muhabirimiz Düek ZapJçıoglu- nun haberine göre gazeteler BM'deki ge- lişmeleri "BM Irak'a karşı savaş yolunu açıyor", "Bağdat'a son şans", "Amerika: nın zaferi" gibi başhklarla verdiler. Almanya'daki siyasal yelpazenin farklı kanatlarında yer alan yorumcular, Irak- ın Kuveyt'ten çekilmesine ihtimal vermi- yorlar ve BM Güvenlik Konseyi karannı bir savaş zemini olarak görüyorlar. Almanya'nın Körfez'e asker yoUaması konusundaki âteşli tartışma ise sürüyor. Başbakan Kohl 2 aralık pazar günü yapı- lacak genel seçimden galip çıkarsa en kı- sa sürede anayasayı değiştirmeye hazırla- nıyor. Anayasa değişikliği ile Almanya'- nın NATO alanının dışına asker yollaya- bilmesinin yolu acılacak. Muhafazakâr Kohl hükümeti, ABD'nin ve Güvenlik Konseyi'nin kararlarına tam destek veri- yor. Sosyal Demokratlar Kohl'ün bu po- litikasına karşı çıkarken Yeşiller savaş aleyhtan tutumlannı sürdürüyorlar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle