23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 EKİM 1990 EKONOMİ CUMHURİYET/13 Asil Nadir'ebankalardan solıık EDtP EMİL ÖYMEN LONDRA — Polly Peck'e kredi veren 60 kadar banka, şir- .etin mali durumunun gözden geçirilmesi için bankalararası bir komisyon kurulmasını, Polly Peck'in vadesi gelen borç- lannın da en fazla iki haftalığı- na ertelenmesini kararlaştırdı. Komisyonun vereceği rapora göre, sürenin iki hafta daha uzatılabileceği belirtiliyor. Ha- arlanacak mali rapor şirketin, bir süre önce mali danışman olarak seçtiği "Cooper and Lybrand Deloitte" firmasının haarlayacağ] rapordan ayn ola- cak. Yönetim Kurulu Başkanı Asil Nadir'in, şirketi 90 gün süreyle borç ödemekten kurtaracak for- mülü ise bankaalar tarafından kabul edilmedi. Asil Nadir'in, bu durumda tanınan kısa süre- de, gerekli mali kaynağı Türki- ye'den sağlamak amacıyla giri- . şimlerde bulunması bekleniyor. Toplantıya, Polly Peck'e kre- di veren bankalar içinde 50 mil- yon sterlinlik krediyle önde ge- len Standard Chartered Bank öncülük etti. Polly Peck'in tek bir banka ile büyük miktarda iş yapmaması nedeniyle, şirketin mali durumunu 10 bankanın temsilcilerinden oluşacak bir komisyon yükleniyor. İş ve maliye merkezi "City"- de "Muhasebe Derneği" bina- sından kiralanan bir salonda ya- pılan toplanttya Asil Nadir bir saat erken geldi ve yan kapıdan, gizlenerek iceri girdi. Asil Na- dir, konuşmasını bitirdikten Hurd letler asked tor tıuom to save company K sought Furkish •escue for Polly Peck'e kredi veren 60 kadar banka, şirketin mali durumunun incelenmesi için kendi aralarında bir komisyon oluşturmayı, Polly Peck'in vadesi gelen borçlarının da en fazla iki haftalığına ertelenmesini kararlaştırdı. sonra ise ön kapıdan koruma- lan arasında basın mensuplarıy- la görüşmeden aynldı. Toplan- tıdan çıkan bankacılar genel olarak basına açıklama yapma- mayı tercih ettiler. Ancak bazı- ları görüşlerini aktarmakta bir sakınca görmedi. Bir bankacı, "Dunımu biitün açıklığıyla an- lattılar. Eminim ki çoğumuz olaya olumlu yaklaşacağız" derken bir başkası da, "Duru- ma bakıyonız. Elb«tte dikkate alınacak bir çok nokta var. Ama dunımu da anlıyoruz" de- di. Toplantı, "Financial Times" gazetesinin, lngiltere hükumeti- nin, Türkiye Dışişleri Bakanlı- ğı'na geçen hafta bir mektup göndererek, Türkiye'nin Polly Peck için 48 saat içinde 100 mil- yon sterlinlik mali kaynak bul- masını istediğini açıkladığı gü- ne rastladı. lngiltere Dışişleri Bakanı Douglas Hurd'un imza- sını taşıyan mektup, "aksi tak- dirde, Polly Peck yönetimi kay- yuma devredilecektir" diyordu. Polly Peck'te acil nakit sıkın- tısı basladığına ilişkin haberler birkaç gün önce güncellik ka- zandı. 15 milyon dolarhk çek- lerin dahi ödenmeden geri cev- rildiği haberleri yay.lmaya baş- ladı. Yönetim Kurulu Başkanı Asil Nadir, dünkü toplantıda, şirketin borç faizi ödemelerinin 90 gün süreyle durdurulmasını, bankalann 117 milyon sterlin tutarındaki kısa vadeli kredile- rini yenilemelerini önerdi. Ame- rika'daki yaş meyve şirketi "Del Monte"yi 4-5 ay içinde halka acmayı, 850 milyon.sterlini bu- lan borçlannı yanya indirmeyi, Polly Peck'e ait bazı yan kuru- luşları satmayı da önerdi. Mali analistler, Polly Peck'- in nakit sorunu hakkında şu bil- giyi verdiler: Polly Peck borç servisi için toplam 98 milyon stertine ihti- yacı var. Bunun 40 milyonluk bölümiinün geçen ay ödenmiş olması gerekiyordu, ama ödene- medi. Ekim ve kasım aylan için 20 milyon sterlin, aralıİt ayı için de 18 milyon sterline ihtiyacı var. Bu miktarlann normal ci- ro ye nakit akışı ile sağlanması gerekirken, birçok bankanın, şirketteki bunalım üzerine kre- diyi kestikleri anlaşılıyor. 800 milyon sterlin tutarındaki bor- cun, 650 milyonu vaat edilmiş fon, ancak 150 milyon sterlini vaat edilmemiş fon. Bu neden- le her an kesilebiliyor. Asil Na- dir,' şirketin sermaye yatırımla- nndan bu yıl 200 milyon sterlin, gelecek yıl ise 50-60 milyon ster- lin sağlayacağını belirtti. "Financial Times"ın 6 ayn yazıda değerlendirdiği gelişme- lere ilişkin yorumunda, Polly Peck'in ihtiyacı olan paranın büyüklüğüne işaret edildi ve şu görüş savunuldu: "Bu düzeyde bir yardıma iil- kenin (Türkiye'nin) kapasitesi uygun; yeter ki buna, güçlii bir siyasal destek de eklensin. Bu ise, Cumburbaşkanı Özal'ın ki- şisd prestijini Asil Nadir için or- taya koyması demektir; yalnız- ca muhalefel partileri içinde de- ğil, kendi hükümeti içinde bile eksik olmayan eleştirraenlerini karşısına alması demektir. Mer- kez Tıirkiye'de bile değil, lngil- tere'de bulunan Polly Peck için bir kurtarma operasyonu yapı- lırsa, Özal hakkında yeni sonı- lar ortaya aUlacaktır. Bu soru- lardan biri de şu olacaktır: Öy- leyse Özal neden daha önce ta- nınmış bazı Tiirk şirketlerinin batmaJanna seyirci kalmıştı?" Haftaiık "Economist" dergi- si de konuya yer verdi. "Nadir için oldukça kartşık bir dunım" başhklı yorümda, Polly Peck'- in 3'soru ile karşı karşıya oldu- ğu kaydedildi: "Şirkete ait gizli bilgüer, bisse alım-satımında kullanıldı mı? Son on yıldır Polly Peck hak- kında sürekli bu iddia ortaya atılmış ancak kanıtlanmamıştı. Eğer bu tiır bir işlem yapıldıysa (ki bunu gösterecek kanıt yok) bu durumda şirketin hisse değe- rinin etkilenmesi gerekir, güve- nilirliğinin değil... Asil Nadir, Türkiye'de hükü- meti destekleyen iki gazeteye büyük para ve zaman harcadı. Ancak bunların kârlı olmadığı anlaşılıyor. Asil Nadir'in kendi kişisel mali durumu endişe ve- rici olsa dahi bunun, Polly Peck'in bankerlerine yaptığı ödemeleri etkikmemesi gerekir. Hatta Polly Peck'in kânnm bü- yük kısmı şimdi Türkiye ve Kıb- ns dışuıda sağlandıgına göre, Polly Peck, Asil Nadir'siz de devam edebilir... Polly Peck'in bu yıl borclan artn. Hem de ser- maye yatırımlanndan yaptığı saüşlara ve elde ettiği büyük kâ- ra ragmen. Şirketin bu yıl 130 milyon sterlin kâr etmesi bekle- niyor. Ancak bu, fiyata bakış- la sadece 6 kat kazandıracagı anlamına geliyor. Bankerlerin bu hesaptan meranun oJup ol- mayacaklannı görecegiz." Üazar kasaya KDV ayarı • ANKARA (ANKA) — Maliye ve Gümrük Bakanlığı'nın Resmi Gazete'de yayımlanan tebliğinde gıda maddelerinden aJınan KDV'nin 15 ekimde yüzde 3'ten yüzde 5'e, 1 aralıkta yüzde 6'ya, 1 haziranda yüzde 8'e çıkanlacağı, halen yüzde 10 olan yaygın oranın 15 ekim ve 1 aralıktan itibaren yüzde II ve yüzde 12 olajak uygulanacağı, yüzde 15'lik oranın da 15 ekimde yüzde 20'ye yükseltileceği hatırlatıldı. Tebliğde yazar kasa kullanan vergi yükümlülerinin yazar kasalannı yeni vergi oranlanna göre ayarlatmak zorunda oldukları, ancak değişiklik tarihleri itibarıyla ayarlamanın yetişmemesi durumunda anılan tarihlerden itibaren 15 günlük ek süre tamnacağı kaydedildi. Süper emeklilik • ANKARA (Cumhoriyet) — Anayasa Mahkemesi, süper emeklilik yasasıyla oiuşturulan üst gösterge tablosunun iptalinin istendiği davada, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Imren Aykut'u dinledi. Aykut gazetecilerin konuya ilişkin sorularını yanıtlarken sosyal güvenlik sistemleriyle oynamanın, bu sistemlere müdahele etmenin doğru olmadığını söyledi. Yargıtay 10. Hukuk Dairesi, süper emeklilik yasasının, normal emeklilik göstergesinin yanı sıra üst gösterge oluşturmasına ilişkin maddesinin iptali istemiyle, Anayasa Mahkemesi'ne başvunnuştu. Yargıtay aynca normal emeklilerle, süper emeklilere ayrı ayn emekli aylığı bağlama oranı uygulamasına ilişkin hükmü de anayasaya aykın bulmuştu. Çukurova ve Kepez geriledi • Ekonomi Servisi — "Yeniden değerleme" olayı gündeme getirildikten sonra Çukurova Elektrik ve Kepez Elektrik hisse senetleri aldıklah değer artışlannı geri verdiler. Maliye Bakanının "yeniden değerlemeyle" ilgili herhangi bir çahşmanın yapılmadığına ilişkin açıklaması üzerine düşüşe geçen her iki hisse senedi için dün borsa yüzde 30"luk fiyat marjı tanıdı. Bunun sonucunda Çukurova Elektrik hisseleri yüzde 25 değer kaybederek 15.000 liraya, Kepez Elektrik de yüzde 21.7 düşüş kaydederek 18 bin liraya indi. Canver'in şirketi • ANKARA (ANKA) — SHP'den istifa ederek bağımsız olan ve daha sonra Halkın Emek Partisi'nin kumculan arasında yer alan Adana Milletvekili Çuneyt Canver turizm şirketi kurdu. Yeni gelenfırmalara tanınan îeşvikler eskilere de uygulanacak Otoda eskilere güvence Renault Uluslararası Ekonomik îlişkiler Müdürü Paul Percie du Sert, Türk hükümetinin kendilerine güvence verdiğini bildirerek "Türkiye'ye yeni gelen firmalara verilen tüm teşvikler bize de uygulanacak" dedi. BARIŞ KLDAR PARİS— Renault Uluslarara- sı Ekonomik Îlişkiler Müdürü Paul Percie du Sert yoğun bir re- kabetin yaşandığı otomobil sa- nayiinde Türk hükümetinin kendilerine "güvence" verdiğini bildirerek, "Türkiye'ye yeni ge- len firmalara tanınan tüm teş- vikler bize de uygulanacak" de- di. Percie du Sert, güvenceyi al- dıktan sonra Türkiye'deki üre- tim kapasitelerini 100 binden 150 bine çıkarma kararı aldık- larını biidirdi. Türkiye'ye yönelik olarak iki karar aldıklarını açıklayan Per- cie du Sert, Toros tipi araç üre- timini sürdüreceklerini ve yeni ürünleri olan Renault 21'i Tür- kiye için lanse ettiklerini söyle- di. Toros, Flash ve Renault 9'un yalmzca Türkiye'de üretildiğini ve bunların Avrupa'ya, Afrika- ya da ihraç edildiğini kaydeden Percie du Sert, Türkiye'ye yeni gelen firmalara tanınan teşvik- ler konusundaki bir soruya şu yanıtı verdi: "\eni firmalara verilen teşvik- ler konusu bizleri de düşündür- dü. Bu nedenle Renault başka- nı, ben ve diğer yetkili arkadaş- lanmız biıiikte Sayın Cumhur- başkanı Özal'a, Başbakan Ak- bulnt'a ve difer hükümet üyele- rine gittik. 'Son gelen neden ilk gelenlerden fazla teşvik alıyor' Dünya Otomobil Fuarıİki yılda bir Fransa'nın baş- kenti Paris'te açılan Dünya Oto- mobil Fuarı bu sektörde üretim yapan fırmaların tam bir göste- ri alanı. Otomotiv sanayiindeki tüm yeniliklerle, tüketime yöne- lik her türlü konforun sergilen- digi fuara bu yıl 1022 firma ka- tıldı. Bunlardan 53O'u Fransız, 492'si ise dünyanın dört bir ya- nmdan gelen firmalar. Firmala- rın 57'si otomobil üretiyor. Ak- sesuar üreten firma sayısı ise 540. Diğerleri de eski otomobil, karoseri üreticileri ve basın ile profesyonel oıganizasyon Fırma- larından oluşuyor. diye sorduk. Rekabet içinde ol- dugumuzu anlattık, arzumuzun eşit koşullarda rekabet olduğu- nu bildirdik. Aldığımız yanıl, 'haksız rekabet hiçbir şekilde ge- çerli kılınmaz' oidu. Bizleri ik- na ettiler. Tereddüte duşmeme- mizi, endişe elmememizi söyle- yerek bizlere gü>ence verdiler. Bu yüzden kapasitemizi 100 bin- den 150 bine çıkarma karan al- dık. Aynı teşvikler bize de yapı- lacak." Percie du Sert, rekabetten korkmadıklannı vurgulayarak özellikle Almanya ile rekabet içinde olduklannı, bunu Toyo- ta ve Mazda gibi firmalann iz- lediğini belirterek "Türkiye'de- ki fabrikamız hem kalite hem yan sanayi konusunda sektör içindeki yerini alıyor. Türk tü- keticisi de hakkımızı veriyor" dedi. "Türkiye Ortadoğu için l's otoraobil üretim merkezi mi seçildi" sorusunu ise Percie du Sert, "Biz OYÂK ile birlikte ürettiğimiz arabaları ihraç edi- yoruz. Ortadoğu, Afrika, Avru- pa dahil. Yalmzca otomobil de- ğil, molor. yedek parça, bunun içinde. Beş kıtaya urünlerimiz gidiyor" diye yanıtladı. Percie du Sert, "Hep demode olmuş modelleri Türkiye'de urettiğiniz öne süruluyor. Bu konuda ne diyorsunuz" sorusuna, şu karşı- lığı verdi: "Bu iddia yanlış. Örnegin Türkiye'de lanse edilen Renault 21 son derece yeni bir model, Fransa da yeni ürettik, ama ge- lişmeleriyle biriikte Türkiye'ye verdik. Gerçekçi olduk. Bu mo- del yalmzca Türkiye'de üretile- cek ve ihraç edilecek. Diğer mo- dellere gelince onları da çok ge- lişürdik. Toros modeli dediğimiz modeller eskisinden çok çok farkh. Üstelik Türkiye koşulla- nna göre üretiidi. 'Yabancı fir- malar Türkiye'de çok ucuz ara- ba üretiyor' diyorlar. Kıskanı- yorlar. Toros'tan rahatsız olu- İŞADAMININ EKİM^90 GÜNLÜĞÜ H. TURGUTARIĞ 8 Ekim 1990 pazartesiye kadar • Ücretlilerin geçen ay alış fatura ve fişleri, vergi iade bildirimine listelenerek işyerine verilir. 10 Ekim 1990 çaışambaya kadar • Boş video ve ses kaseti imal ya da ithaünden geçen ay kesilen vergi kesin- tisi Ziraat Bankası'na yatınbr, bildirimi Turizm Bakanhğı'na yollanır. • TV satışı bandrol ücreti Ziraat Ban- kası'na yatınhr, bildirimi TRT Genel Müdürlüğü'ne gönderihr. 15 Ekim 1990 pazartesiye kadar • Geçen ayın banka ve sigorta işlem- leri beyannamesi, vergi dairesine verilir ve ödenir. • Anlaşmalı matbaalarda geçen ay ba- sılan ve dağıülan fatura, p.s.v. ve reçe- telerin bildirimleri, vergi dairelerine ve defterdarhklara verilir. a) Eczaneler, Tapu Sicil Md.lükleri, mimar ve mühendisler, imalatcı kuyum- cular ve mıhlamacılar ile anlaşmalı mat- baalann reçete basınunı içeren eylül 90 ayük. b) 51 ve daha fazla işci çalıştıran ima- latçüar ile noterler, mahkemeler (yüksek dahil), icra-iflas daireleri ve avukatlarm Tem.-Eyl. 90 işlemlerinin üç aylık bilgi ve form bildirimleri, M.G.B. - Vergi Is- tihbarat Şb. Ulus-Ankara'ya taahhütlü gönderilir. • Zorunlu tasarrufu teşvik kesintile- rinin Tem.-Eyl. 90 dönemi bildirim ve icmal formlan düzenlenerek Ziraat B. Şubesi'ne verilir. 22 Ekim 1990 pazartesiye kadar • 10'dan fazla işçi çaüştıran işyerle- rinde geçen ay ödenen ücret ve diğer ödemelerden kesilen gelir vergisi kesin- tileri, muhtasar beyanname ile vergi da- iresine verilir ve ödenir. • Anonim şirketlerce damga vergisi beyannamesi vergi dairesine verilir ve pul bedeUeri ödenir. • Ücretlilerin geçen ay ahş belge so- nuçları vergi iade beyannamesi ile vergi dairesine verilir. • Kendi adlanna reklam yapanlar ve reklamcıların geçen aya ait ilan-reklam beyannamesi ile eğlence, yangın sigorta ve akaryakıt tüketim beyannameleri be- lediyeye verilir ve ödenir. • Kurumlar V.K. m.24'e göre yapılan vergi kesintisi bildirimi, vergi dairesine verilir ve ödenir. 25 Ekim 1990 perşembeye kadar • Geçen ayın KDV beyannamesi ver- gi dairesine verilir, fazla kesinti varsa ödenir. • Kurulu kooperatifler, anasözleşme- lerini 3476 s. Kooperatifler Yasası'na göre yeniden düzenlemelidirler. (24. ve son ay - RG 25.10.1988) 30 Ekim 1990 saiıya kadar • Daha önce satılmış, ama trafık ve vergi kaydı eski sahipleri adına görünen araçlann yeni sahipleri, noter satış bel- gesi ile ll Trafık Bürosuna cezasız dü- zeltme işlemi yaptırabilirler. (18. ay - RG 28.4.1989) • Bağ-Kur'un ekim aylık primi ban- kaya, postaçekine, tl Md. veznesine öde- nir. • Eylül 90 aylık sigorta bildirgesi SSK Bölge Müdürlüğü'ne verilir, prim tuta- n ödenir. • Geçen ay 9'dan fazla işçi çalıştıran- larca: a) Konut E.Y. Fonu bildirimi, SSK Bölge Müdürlüğü'ne verilir, tutan ban- ka ya da sigortaya ödenir. b) Zorunlu tasarnıf kesintisi ayhk bil- dirim formlan Ziraat B. Şubesine veri- lir ve yatınhr. (RG 11.1.1990) • Ticaret ve serbest meslek sahipleri- nin geçen aya ait vergi iade beyannamesi zarfı vergi dairesine verilir. • Eski tip sürücü belgesi yenisiyle de- ğiştirilmelidir. (1. ay) • Kurumlar vergisinin 3. taksidi öde- nir. • Zirai gelir vergisinin ilk 1/3 taksidi ödenir. • Götürü usulde vergüendirUenlerin 2. yan taksidi ödenir. • 1987 ve daha önceki yülarda veri- len harita müteahhitlik karnesi ve imar planı yeterlilik belgesi, Baymdırhk ve Is- kân Bak. - Tek. Araş. Uyg. Gn. Müdür- lüğü'nde değiştirihnelidir. (1. ay - RG 20.9.1990) • Ticaret Odalan, Sanayi, Deniz ve Borsalarının yıllık ve munzam aidatla- nnın 2. taksidi ödenir. EKONOMDE KUUS MERALTAMER "Hele bir para versinler..!' yorlar. Ömeğin Japonlar 'Rena- uH 12 yapımını durdunın' diyor- lar, ama Türkiye'de ürettiğimiz bu modelle Afrika'da rekabet ediyoruz." Percie du Sert, "Türk hükü- metinden almasını arzu ettiginiz ekonomik kararlar var mı" so- rusunu ise şöyle yanıtladı: - "Hükümet ithalatta gümriık- leri arttırmalı. Yalnız mesajımız iyi anlaşılsın, bunu söylerken döviz açısından, Türk otomotiv sanayiinin saglığı açısından söy- lüyonım. Türk sanayiini konı- mak için değil, devamını ve ge- lişmesini sağlamak için gerekli diyorum. Türkiye'ye ithal edilen otomobiller ilk anda ucuz gibi görünse de yedek parça, servis olayını düşunürseniz daha paha- lıya geliyor. Bunun yanı sıra Türkiye'de üretilen araçlar ihraç da ediliyor. Örnegin biz geçen yıl 60 milyon dolarhk araç ihraç ettik. Ayrıca Volvo ile olan or- taklığımızın meyvelerinden Türkiye de yararJanacak." Tam tüm Türk halkı olarak tek bir "milli" mesele etrafm- da birleşmiş, Körfez kriziyle uğraşıp duruyorduk ki ortaya bir "milli" mesele daha çıktı: Asil Nadir... Türk hükümeti -pardon Türk hükümeti değil, tek söz sahibi Cumhurbaşkanı özal, Asil Nadir'e maddi destek sağ- lanması talimatını verecek miydi? Yoksa Ankara'dan Polly Peck'e destek haberleri, Asil Nadir tarafından Ingiltere'de- ki bankalara güven vermek ve zaman kazanmak için özellik- le mi yayılıyordu? Asil Nadir vesilesiyle bu hafta ekonomi kulislerinde başta Özal olmak uzere Coş- kun Ulusoy ve Hiisnfi Ozyeğin gibi bankacılanmızdan Sank Tara ve Tevfik Ercan hatta Vehbi Koç gibi tanınmış işa- damlarımıza pekçok kişinin kulakları bol bol çınladı. Hemen herkesin Asil Na- dir'le ilgili olarak söyleyecek bir sözü, bir yorumu var. Ama bu yorumlar şimdilik "isim ya- zılmaması kaydıyla." tş dünya- sının en kilit noktalanndaki patronları, Türkiye'nin, Asil Nadir'e 100 milyon sterlin gi- bi (yaklaşık 520 milyar lira) bir parayı kredi ya da banka temi- nat mektubu olarak vereceği- ne hiç ihtimal vermiyorlar. Ama eğer verilecek olursa, aşağıda bugün için 'isimsiz" yaptıkları açıklamalann kat- kat sertini adlanyla-sanlanyla yapmakta bir an bile tereddüt etmeyeceklerini de ısrarla vur- guluyorlar. Etkin bir işadamı: Ben Türkiye'nin bu olayda herhan- gi bir maddi destekte buluna- cağına üıanmıyorura. Asil Na- dir'e gelinceye kadar... Tevfik Ercan'a bakın, ENKA'ya ba- kın. Ercanlar'ı zor duruma dü- şüren Ankara'daki MAN fab- rikasıdır. Bu yatiFimı teşvik eden ise özal'ın kendisidir. Asil Nadir özal,' buna rağmen Ercanlar zor duruma düştüğünde yar- dım etmemiştir. ENKA'ya ba- kın. Geçmişin sayfalannı çevi- recek olursak ANAP'ın teme- linde ENKA'nm çok harcı var- dır. ENKA'mn zor durumla- nnda Özal arka çıktı mı? Bütün bu öraekler ortaday- ken özal'ın Asil Nadir'e de destek çıkacağını sanmıyoruz. Eğer aksi olursa bunun altın- da başka şeyler aramak gere- kir. Asil Nadir'in Türk basını- nın yüzde 30"unu elinde tutu- yor olması ve yayınlan aracı- lığıyla özal'a sağlayabileceği destek, bu işin anahtan ola- caktır. O zaman da özal, bu maddi desteği kendi çıkarlan için yaratmış olmayacak mı- dır? Hele bir versinler... Kıyameti kopartınz. Ortalığı ayağa kal- dınnz. 100 milyon pound yetmez Çok etkin bir diger patron: Bu paranın verileceğine ihti- mal vermiyorum. Sayın özal, hesabını kitabım iyi bilmekle övünür. Eğer öyleyse Polly Peck'in 100 milyon sterlinle kurtulamayacağmı da biliyor demektir. Bugün istenen 100 milyon sterlin, sadece bir baş- langıçtır. Polly Peck için ilk hayat öpücüğüdür. Ama işin devamı için 300-400 milyon sterlin gibi çok yüklü meblağ- Turgut Özal lar gereklidir. Çünkü birçok Avrupa bankası, Asil Nadir'e bugüne kadar açtıklan kredi musluklannı artık kapatıyor- lar. Sırf o musluklar tıkandığı için yüz milyonlarca sterlin da- ha gerekecek. Türk bankalan enayi mi ki yabancı bankala- nn uzerlerinden atmak istedik- leri riskleri üstlensinler... Asilçeiik değil, Asil Nadir Bir diğer etkili isadamı: Tabii ki yardım edilmeyecek. özal'ın böyle bir şeyi yapabi- leceğine o kadar inanmıyorum ki bu konu uzerinde düşünme- yi bile reddediyorum. Eğer ak- si olursa, duyulmamış bir re- zalet olur. Ingiltere'de borsada zor duruma düşmuş bir Türk mütesebbisine -kaldı ki İngiliz müteşebbisi,.. Hayır, öyle bir şey olamaz. , Etkili bir patron: Bu para verilecekse de öyle açık açık verilmez herhalde. Verilecekse basın nedeniyle Özal, Nadir'e karşı vefa borcunu ödüyor de- mek olur. Aynca bu iş 100 mil- yon poundla bitmez ve bana sorarsanız Türk hükümetinin gücü, Asil Nadir'in pound üze- rinden borçlanru ödemeye yet- mez. 1 poundu galiba 1 lira zannediyorlar. Bu AsUçelik de- ğil, Asil Nadir... Umarız bü- yüklerimiz Asilçelik'le Asil Nadir arasındaki farkı ayırt edeceklerdir. Gözler Ulusoy, Cıvan ve Alver'de Asil Nadir'e Türkiye'den mali destek sağlanması söz ko- nusu olursa, bu desteğin 3 bü- yük kamu bankası Ziraat, Emlak ve Vakıflar aracılığıy- la gerçekleştirileceğinden, hat- ta bu 3 bankanın böyle bir desteğe hazırlıklı olabilmek için geçen hafta sonu döviz pozisyonlannı yükselltiklerin- den söz ediliyor. Dolayısıyla gözler, Ziraat Bankası Genel Müdürü Coş- kun Ulusoy, Emlakbank Ge- nel Müdürü Engin Cıvan ve Vakıflar Bankası Genel Mü- dürü tsmet Alver'de... Rivayet ise muhtelif... Deniyor ki gerek Ulusoy ge- rekse Cıvan, Bülent Şemiler'- in yakın arkadaşlan. Hatta 2 bankacınm da Türkiye'ye gel- melerinde Ahmet Özal'ın ol- duğu kadar Şemiler'in de kat- kılan oidu. Pekiyi Şemiler kim? Emlakbank'ın eski Ge- nel Müdürü Şemiler, bir yan- da Cumhurbaşkanı 'na banka- cılık konusunda danışmanlık yaptığını söylüyor. Ama aynı zamanda da Kıbns asıllı bir Türk vatandaşı olarak Asil Nadir'in bankacılık işlerini yü- rütüyor. Dolayısıyla gerek Ulusoy'un gerekse Cıvan'ın, Şemiler'e olan yakınlıklan nedeniyle bu kredi işine sıcak baktıklan ve Coşkun Ulusoy Engin Cıvan tsmet Alver Cumhurbaşkanı özal'a ve ba- kanlara kredinin verilmesi yö- nünde görüş belirttikleri söy- leniyor. Vakıflar Bankası Genel Mü- dürü tsmet Alver'in ise Asil Nadir'in Türkiye'deki finans işlerinde birlikte çalıştığı Fi- nansbank'ın sahibi Hüsnti Öz- yegin tarafından ikna edilmiş olabileceği belirtiliyor. Gerek Fransa'daki banka gerekse factoring şirketindeki ortakük- lan dolayısıyla Alver'le özye- ğin'in beUi bir yakmlıklan var. Işbirliği içindeler. Ancak deniyor ki bu 3 ban- kaa da Asil Nadir'e kredi ver- me konusuna olumlu baksalar bile bu çapta bir kredinin ve- rilmesi karan "siyasi"dir ve karan verebilecek tek kişi de Cumhurbaşkanı Turgut Özal'- dır. Çünkü verilecek para 2-3 milyon dolar değildir. Görüş- tüğümüz tüm bankacılar ve işadamları böyle düşünüyor. Ama hemen ardından şunu da ekliyorlar: "Dunım böyle olduğu hal- de, bu para verilirse, 3 banka genel müdürü de daha sonra bunu izah etmekte güçlük çe- kecekJerdir. Çünkü üçü de 'ticari' zihniyeti, başında bu- lunduklan kamu bankasına yerkştinnekle övünmektedir. Hatta bu 3 bankacıdan bazı- lan her fırsatta 'milliyetçilik- ten, vatanseverlikten' söz et- mektedir. Türkiye içinde çok küçük bir destekle ayağa kal- dınlabilecek işletmeler, kapı- lanna kilit vurulmuş balde du- rurken banka genel müdürü olarak atacaklan bu imzanın sorumluluğunu gönül rahatlı- ğıyla taşıyabilecekler midir?" ParayıverenlevermeyenAsil Nadir olayında bankacılanmız tam an- lamıyla 2 kampa aynlmış durumda... Bu iş tıpkı Fenerbahçelilik-Galatasaraylılık gibi bir şey oidu. Finansbank'ın sahibi Hüsnü Özyeğin'in ba- şını çektiği bir kesim var. tktisat Bankası, Ga- ranti Bankası, Manifacturers Hanover'in de yer aldığı bu kesime göre Asil Nadir çok basanlı bir işadamı. Türkiye'deki yatırımlan tıkır tıkır işliyor. Her işadammın iyi ve kötü günleri ola- bilir. Bu noktada Nadir'e sahip cıkılmalı. "Bi- zim uluslararası çapta Nadir'den başka isadam- lanmız mı var ki... Türk hükümeti tabii ki Na- dir'e destek vermeB." Karşı kampta olanlar ise Asil Nadir'le kredi ilişkisi içinde olmayanlar. Bu görüşe göre Asil Nadir esrarengiz bir adam. Aysberg gibi. Çok meçhul taraflan var. Çok büyük oynamış. "Kastelli'nin Avmpaisini" andınyor. Ama Ves- tel grubunun başanlı bir yatırım olduğundan kimsenin kuşkusu yok. Yalnız Vestel'in başan- sı Asil Nadir'in oyun alanı içinde çok küçük ka- hyor. Onlara göre bugün bazı bankacılann Asil Nadir'i hararetle savunmalanndaki ana neden, "kendi paralannı kurtarmak". Örnegin küçük bir bankanın şu sıra Asil Nadir'den 25 milyar lira alacağı varmış ve bankanın patronu bu ris- kini de dikkate alarak Asil Nadir'e acil yardım için oluşturulacak bir Türk bankalar konsor- siyıunu oluşturma çabası içine ginniş. Ama ga- liba bu çaba "akim" kalmış. Bu kampta yer alan bankacılar "O kadar özendiğimiz, örnek aldığımız Avnıpalı banka- lar riskleri uzerlerinden atmaya çalişırken niye onlann riskini, onlann borcunu biz devralahm" diye soruyorlar. "Madem ki almamız tavsiye ediliyor, o zaman neden devlet bankalan alsın, özel bankalar buyursunlar" diyorlar. Rumlarda jeton geç mi düşüyor? Asil Nadir'in yakın çevresi- ne göre "Türk hükümeti tabii ki yardımcı olacak. Panikleye- cek bir dunım yok. Polly Peck'in bir miktar nakit sıkın- tısı var ve bunu Türkiye'nin desteğiyle evelallah aşacak. Bugün Türkiye'nin Başbakanı, hatta Cumhurbaşkanı ülkeye 50 milyon dolar getirecek ya- bancı delegasyonlan kendi ika- metgâhlannda kabul ederken Asil Nadir'e mi yardım etme- yecekler? Asil Nadir ki Türki- ye'de bu kadar yatınm yapmış, bu kadar istihdam yaratmış, şu kadar ihracat yapıyor. Dahası Asil Nadir tek başına Kıbns ekonomisinin yükünü Türki- ye'nin sırtından almıştır. Tabii ki maddi destek saglanacakor. Yoksa nepsi durabilir." Yine aynı cepheden olaya bakıldığında "Asil Nadir kasıt- lı olarak büyük bir sosyal, eko- nomik ve politik kıskaç altına alınmış. tngitiz gazetecilerine paralar verilerek kasıtlı, yalan- yanlış haberler yaptınlıyor. Kıbnslı Rumlar ve Yunan lo- bisi devrede. Para dökerek Asil Nadir'i yok etmeye, dolayısıy- la Türkiye'yi yıpratmaya çalı- şıyorlar. Bu, Asil Nadir mese- lesi değil, milli bir meseledir." Bu argümanlara karşı veri- len yanıtlar da var kuskusuz: Birincisi, Rumlar madem ki bu denli yıpratıcı bir kampan- ya başlatacaklardı, neden bu- güne kadar beklediler? Geçen yıl Londra Borsası Asil Nadir'i baştacı ederken Rum lobisi uyuyor muydu? Rumlarda je- ton bu kadar geç mi düşüyor? tkincisi ise ingiliz basınının "satın alınraasıyla" ilgili. Asil Nadir'in geçmişte sık sık ben- zeri yöntemleri kullandığı, hat- ta borsadaki hisselerinin fıyat- lannı manipule etmek amacıy- la basında çeşitli yazılann ya- zılmasını sağladığı sık sık id- dia edilir. Son olarak da bazı Türk bankacılarmın İngiliz ga- zetelerinde Asil Nadir'e arka çıkan demeçleri aynı yöntemin Asil Nadir tarafından kullanü- dığını ortaya koymaktadır. Hatta "basını kullanma" Asil Nadir'in yıllardan beri uygula- dığı bir yöntemdir ve acaba bu silah şimdi geri teperek sahibi- ne mi yönelmiştir?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle