25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sahibı Cumhun>ei Maibaa^ılık ve Gazeteuhk Turk A.nonım Şırken adina lı, Polıı u Nidir Nadl £ Gencl Vavm Muduru Hasan Cemal. Mucssese Muduni Habenerı EmitlC Lşakllgll, "Jazi İş'en Muduru O k » Goneastn. 0 Haber Merkezi 4b*ulkMİı VludurL ^alçın Bover. SaMa Duzem \oneimenı \\t \car 0 Temsticıter % \!ı Ahınel Tan IZMIR Hlkmd Çctınkav», Çctin ^tgenoglu tcfal BasİMMMÇ D j Haberlrr Ltfmn Emta Ekonomı Cngiz Tırfen, Ii Senaiki Şaknu Krtr«i kuhur trial L « « . Istanhul >ovn kurv u Ba.Un N«*r Nadı hrısal Ksruk Ezıtım Gnus> $•>(••>• Hatvcr \rasiirma ISBM BrrfcaR Vun Hab-erkr \ « * t Do^a* ^r«r D»n şmanı Okın Aktol \ * T « b>er Havu \urrimaı Dızı W'lar k n o ı Çıtqkın -\ra5iirina Ş«JUH Alps». Duzdın» AMırtlah >ımı ^ Ktx?r3 -at^r \hnwı Korvhn CeaıJ HıknMt irtıahajo, Otı* ik- Lrol tfinl ^ Muhjse^e Bakal Vracr 0 BuıNe P aniama Se*|-ı <>HB*ııbe>*o4lu 0 Re« am \>>* Tor»a ^ Ek Hulvı Ah>ol 0 tdare Hııı 0 0 Hletmc O»4er ttttk Bılgı l»lem Saı! İtnl Per\onel Mı «•ırnıcıı 1kı«M T u &ua» w hjwm. Cumhunveı Mjtbaaolık ve GazetecıJık TAŞ. Türk Ocajı Cad 39-41 U$U |sı PK 246 İstanbul Td 512 05 05 (20 hat) Tekx 22246, F « (1) 526 60 "^ 0 Buroiar A-kar»: Zıya Gûksip BJ. Inkılap S No I» 4, Tel 133 11 41-C Tetot. 42*44 Fax. (4) 133 0* 6< 0 lımır H Zıya BU 1352 S i ) Td 13 12 30, T d « 52359 F*x (51) 19 53 60 0 \ d i M Inûri- Cad II9S V 1 Ka 1 Jt\ 19 *"" 53 (« *san Tel«x 621** F*x (~M 19 25 78 TAKVIM. 29 EKIM 1990 Imsak 4 58 Guneş- 6.23 Oğle: 11.53 Ikındı: 14 44 Akşam: 17 12 Yatsr 18.32 Dünya, 1991'de Mozart'ı anacak5 Arahk 1991, Mozart'ın 200. ölüm yıldönümü. 35 yaşında ölen Avusturyalı bestecinin anısma 1991,Mozart Yılıilanedildi. Dış Haberler Servisi — S Aralık 1991, ünlü Avusturyalı besteci Johannes Chrysosto- mus VVolfgangus Tbeophilus, kısaca VVoHgang Amadeus Mo- zart'ın ölümünün 200'üncü yıl- dönümu. 1991 yılı, bundan yaklaşık 2 yüzyıl önce henüz 35 yaşında gözferini hayata yuman Mozart'ın anısına Avusturya tarafından Mozart Yıh ilan edil- di. Mozart Yıh ile ilgili tum ön hanrhklan tamamlamak üzere olan Avusturya, bu vesileyle bir turizm patlaması bekliyor. Ha- beri veren Alman haftalık "Der Spiegel" dergisine göre Avus- turya geçen iki yıl içinda ülke- sinde konaklayanların sayısın- da iki rakamlı artışlar kaydede- büdi. Bu nedenle "hatıra eşya" sa- nayisi harekete geçti bile. Or- kestra şefı Otto Kleraperer'in "tnsanlann layık olmadıgı bir Tann armağanı" olarak tanım- ladığı Mozart ile ilgili Mozart saatleri, Mozart takvimleri, Mozart ipek eşarplan ve Mo- zart madeni paralar üretilip, sa- tışa sunulmayı bekliyor. Mozart'ın annesinin yaşadı- ğı "VVolfgansee" Gölü kıyısın- daki St. Gilgen kasabası bir kez bile Mozart tarafından ziyaret edilmemiş olduğu halde, Mo- zart Yıh dolayısıyla burada 61 çeşitli gösterinin düzenlenmesı planlanıyor. "Mozart, tüm halklar ve ırklar tarafından an- laşılmış olan tek bestecidir" di- yor Viyana Konser Salonu'nun orkestra şefı ve Mozart şöleni- nin koordinatönl Peter Weiser. Organizatör VVeiser'in görevle- nnden biri de ayru gunde çeşitli yerlerde aynı şeyin yapılmasmı engellemek. Tek başına Salzburg kenti Mozart Yıh dolayısıyla 1100 gösteri planhyor. Ancak Weiser esas amaçlannın unutuhnaması gerektiğine dikkat çekerek "Müzikle ilgili olmayan bir in- san >-alnızca yanm saat bilinçli olarak Mozart muziği dinlerse, o zaman çogu medyanın başar- dıgından daha biiyük bir iş ba- şarmış oluruz" diyor. Ama yalnızca Avusturyahlar değü, "Mozart'ın bir AvrupalT olduğunu iddia eden ttalyanlar ve hatta Amerikalılar ve Kana- dalılar bile Mozart'ı çeşitli fes- tival ve konserlerle anmayı planhyorlar. Viyana'da on mil- yon mark değerinde bir Mozart sergisi düzenlenecek. Isveç Dışişleri Müsteşarı Schori Türkiye ile Isveç'in Avrupa'daki konumlannı anlattu Kaosun koııışııları yızŞAHİN ALPAY "Türkiye ve Isveç, Avnıpa'- nın kanadında, ortak bir kade- re sahip iki ulke konumunda. Her iki ülke de kaosa komşu. İsveç, çozülüp dağdmakta olan Sovyetler Birliği'nin komşusu. Türkiye ise hem Sovyetler'in hem de tüm sorunlar yumagıy- la Ortadoğu'nun..." 24-26 ekim tarihleri arasında Türkiye'yi zıyaret eden îsveç Dışişleri Bakanlığı Daimi Müs- teşan Pierre Schori, Türkiye ile îsveç'in günumüz Avrupası'- ndaki konumları arasında böy- le bir benzetme yapıyor. Türki- ye ile İsveç arasındaki ilişkileri gelistirmek amaayla Ankara'da resmi görüşmelerde bulunan Schori, uzun yıllar İsveç Sosyal Demokrat tşçi Partisi'nin ulus- lararası sekreterliğinde de bu- lundu. Kendisiyle Istanbul'da görüştük. — Sayın Schori, lstanbul'da yapb£ınız konuşmada, Türkiye ile fsveç'in "aynı kaderi paylastıklanm" söyiediniz. Bu sözlerle ne demek istediniz? SCHORİ — Türkiye ve isveç Avrupa'nın kanadında yer alan iki ülke. Her ikisi de bugun ka- osun komşulan. İsveç, çözülüp dağılmakta olan Sovyetler Bir- İsveç Dışişleri Bakanlığı devamlı müsteşarı Schori, "İsveç çözülüp dağılmakta olan Sovyetler Birliği'nin, Türkiye ise hem Sovyetler'in hem de tüm sorunlar yumağıyla Ortadoğu'nun komşusu. Her iki ülkenin de oynayacakları önemli roller var" diyor. 24-26 ekim arasında ziyaret eden Schori Türkiye'yi şöyleyorumluyor: "Dünyanın geri kalanım unutarak Avrupa'da kalıcı değere sahip herhangi bir yapı kurulamaz. f k i i d i k k a t l e r iPIERRE SCHORİ — İsveç Dışişleri Bakanlığı devamlı musteşan Pierre Schori: "Turki\e ile İs- . , . , , ,. hükumetieri arasmday ilişkileri ge^tirme- Avrupa ya toplamanın ne denlı nin zamanı geldiğine inanıyoruz." yanlış olduğunu hatırlattı!' liğı'nin, Türkiye ise hem Sov- yetler'in hem de tüm sorunlar yumağıyla Orta Doğu'nun komşusu. Her iki ülkenin de oy- nayacaklan önemli roller var. Örneğin Îsveç'in Baltık, Turki- ye'nin Balkan işbirliğinde. Av- rupa'nın geleceğinin ve daha gü- venh' bir dünyanın inşasında her iki ülkenin oynayacağı bir rol var. Dünyanın geri kalanım unutarak Avrupa'da kalıcı de- ğere sahip herhangi bir yapı ku- rulamaz. Körfez krizi, btttun dikkatleri Avrupa'ya toplama- nın ne denli yanlış olduğunu ha- tırlattı. Avrupa'nın çevresinde- ki sorunlara eğilmeden Avru- pa'nın sorunlannın çözülemeye- ceğini gösterdi. — Aynı konuşmada Avru- pa'da yeni duvartar onılmesine karşı olduğunuzu söyiediniz... SCHORİ — Evet, Avrupa'- da yeni duvarlar örülmemeli. Berlin duvan yıküdı. Bunun ye- rine Batı ve Doğu Avrupa ara- sma psikolojik ve politik nıteük- te yeni bır duvar dikilmesını is- temiyoruz. Batı Avrupa'nın ve özellikle AT'nin etrafına duvar çekilmesini istemiyoruz. — Bildiğim kadanyla tsveç'- in AT'ye yaklaşımında önemli değişiklikler oldu. Bu tutum de- ğişikligini açıklar mısınız? SCHORİ — Bugün ıçin AT ve îsveç'in de uye olduğu EFTA ulkelerinden oluşan Avrupa ekonomik alamnın gerçekleşme- si için çahşıyoruz. Daha önce AT uyeliği ile geleneksel taraf- Alman tenisçi Boris Becker, çocuk doğurduklan için kadınları kıskanıyor 'Seyirciyi selamlamak, sevişmek gîbfBoris Becker, "Seyirciler, benim içimde, kalbimde olanları göremiyorlar. Seyirci ile bütünleşiyorum, doyuma ulaşıyorum" diyor. Alman tenisçi, "20 bin kişinin önündeyken onlar benim sahibim. Böyle zamanlarda yere eğilerek ayakkabımı çözülmediği halde bağlıyorum" diye konuşuyor. Aşırı ilgiden sıkılan Becker, bazen sokağa siyah peruk ve gözlük takarak çıkıyor. Spor Servisi — Dünya tenis yıldızları arasında olan ve bir numaraya yukselmek için çah- şan Boris Becker aşırı ilginin kendisini sıktığını söylüyor. Al- man tenisçi bazen sokağa siyah peruk ve gözlük ile çıkarak öz- gûrlüğünün tadına vanyor. Kadınlara hep ilgi duyduğu- nu ve onlara büyük saygısı ol- duğunu söylüyor Becker, "Se- yircileri de birer kadın gibi gö- rüyonım. Hem de çok güzel, çok çekki, çok beyecan verici kadın" diyor. Ancak onlan kvs- kandığını da ekliyor sözlerine. Bu kıskançlığın nedeni de ka- dınların çocuk sahibi olabilme becerileri. Alman Stern dergi- sinde yayımlanan söyleşisinde eğer kendisine uygun bir eş bu- labilirse, çocuk sahibi olmayı çok istediğini söylüyor. Kızıl saçlı tenisçi., "Tenise devam etmemin en büyük etkeni seyirci" diyor Al- man tenisçi. Seyircinin kendisi- ni âdeta bir mıknatıs gibi çekti- ğini bu nedenle oradan oraya süruklenerek maçlara çıktığını açıklıyor. Seyirci üe arasında ta- nımlayamadığı bir duygunun NELERLE KARŞI KARŞIYAYIZ? oluştuğunu söyledikten sonra bu bağı şöyle açıklıyor, "Seyir- ciler, beni izlerken sadece servis- lerimi, volelerimi, forehand ve backhandlerimi izliyorlar. Beni dışandan seyrediyorlar. Ama içimde, kalbimde olanlan göre- miyorlar. Fnerjimi nereden al- dıgımı göremiyorlar. Seyirci ile bütünleşiyorum doyuma ulaşı- yorum, işte enerjimin kaynağı. Beş saatlik bir maçtan sonra on- lan selamlamak sevişmek gibi bir duygu. Bunu acıklayabilmek mümknn degil." Seyirci beni arzuluyor Becker'e göre seyirci sadece kendisini izlemek için gelmiyor, aynı zamanda onu arzuluyorlar da. "Bu aşkın ilk anı gibi. Beni istiyoriar. Bütün gucumu hisset- mek görmek istiyoriar. Vücudu- ma, nıhuma sahip olmak isti- yoriar. Daha sonra flort geliyor. 20 bin kişinin onune çıktığımda, onlar benim sahibim. Böyle za- manlarda yere eğilerek ay akka- bımı çözülmediği halde bağlıyo- rum. Zaman kazanıyorum. Be- ni uzun zaman ellerinde tutma- maldar. O zaman kendime olan güvenimi kaybederim. Oyunda istediğim kalmaz. tyi oynamam için onlann sahibi olmalıyım. Ben onlan butün maçta elimde tntanm. Maçtan sonra akşam yemeğinde ise artık onlar be- nim, ben de onlannımdır" di- yor Alman tenisçi. Bir anı Bu hislerin sık sık ön plana çıktığını açıklayan Becker, bir anısını anlatıyor: "Geçen eylül ayında Ameri- kalı Aron Krickstein ile karşüaş- mıştım. tkinci setteydik ve 2-0 yenik durumdaydım. Bir anda seyircilerden bu sekilde aynl^- mayacağımı hissettim. Onlann büyük isteğini, benden çok da- ha fazlasını beklediklerini his- settim. tşte ne olduysa o anda oldu. Birden yükseldim. Her şe- yi duyjnaya başladım, fısıltıları bile. Her şey büyüteç altına gir- mişti. Tenis topnnu futbol topu büyüklügünde görüyordam. Her vuruşta topu yakalıyor, tam çizgiye isabet ettiriyordum. O anda her şeyi yapabiliyorsun. Bir de bakıyorsun yine en büyük sendin gozlerinde." BORİS BECKER— "Seyircileri birer kadın gibi görüyorum. Hem de çok güzel kadın.' Fransız hükümeti hazırladığı yasa tasarısını meclisten geçirmek üzere Içkî ve sigara reklamına 4 yasak' kavgası Reklamcılar, şahsi yasak olmayan sigara ve alkollü içkinin reklamlannın yasaklanmasım "çelişki" olarak değerlendiriyorlar. Sağlık Bakanlığı ve Sosyal Sigortalar Kurumu reklam yasağını savunuyor. SABETAY VAROL PARİS — Hukumetin meclisten geçirmek uze- re olduğu bir yasa tasarısı nedeniyle, tutun ve al- kollu içki reklamım yasaklama yandaşlanyla bu yasağa karşı olanlar arasındaki kıyasıya kavga Fransa'da yeni boyutlar kazanıyor. Geçen aylarda Fransız Ulusal Meclisi'nden ge- çen bu yöndeki yasanın perşembe ve cuma gun- leri Senato'da görüşuünesi, taraflann "üginç" bu- luşlarla ortaya çıkmasına yol açtı. Fransızca tu- tün anlamına gelen ve yeni kurulan "TABAC" adh kunıluş bir gece kulubunde "Uzun İzmarit- ler Gecesi" adı altında eğlenceli- bir toplantı du- zenledi. Dikkatleri uzerine çekmeye çalışan örgut, Nazi Ahnanyası'nın ilk yıllannda Hitler muhalıfleri- nin katledildiği unlu "Uzun Bıcaklar Gecesi" de- yişinden esinlendı. Hasımlannca "5 Ayetullahlar" olarak adlan- dırılan halk sağhğı konusunda uzman beş hekim profesör, Sağlık Bakanlığı ve Sosyol Sigorta Ku- rumu reklam yasağını savunuyor. Buna karşıhk tum ıçkî ve sıgara ureticilerin- den başka, tütun eken çiftçıler, reklamcılar ve soz konusu bu iki keyif venci urunun sponsorızas- yonundan y'ararlanan spor kuluplerinin yoneti- cileri karşıt lobıyi teşkil edıyor. TABAC kurucu- ları, kısmen "Tütun Bilgi Ve Belge Merkezi" (CDIA) tarafından finanse edildiklerinı doğru- ladılar. Salı gecesi düzenlenen geceye, kamuya açık yerlerde sigara içiminin yasalanmasına muhalif olan bazı unlu kişiler de katıldı. Ancak kurulu- şun tütun ve içkı lobisiyle ılişkili oluşu, bir çok unlu sigara tıryakisinin angaje olmasını engelli- yor. "T.A.B.A.C" Fransızca tutun anlamına gel- mekle beraber, adı geçen orgüt, adının "Sigara aleyhtan bürokrasiye karşı olan dehşetengiz dernek" sözcuklerinin baş harflerinden oluştu- ğunu soyluyor "TABAC", Sağlık Bakanı Clau- de Evin'ın çıkarmaya çahştığı yasanın ozgürluk duşmanı olduğunu da iddia etti. Reklamcılar, satışı yasak olmayan bu madde- lerin reklamının yasaklanmasım "çelişki" olarak nıtelerken Fransa'nın önde gelen ıhraç urunlerin- den olan şampanya, konyak turu pahalı alkolle- n ureten imalatçılar. firmaları aleyhinde doğa- cak nispi zarann Fransız ihracatını olumsuz et- kileyeceğını belirtıyor. 'Cognae' kenti Unlu Fransız konyaklarının yapıldığı "Cognac" kenti Belediye Başkanı Francıs Hardy, Liberation gazetesine yaptığı açıklamada, "Böl- gemiz, 100 bin kişilik iş sahası ve Airbus'lardan fazla doviz girdisi demektir" şeklinde konuştu.. BSN, LVMH, Berger, Pernodricard gibi buyuk ureticiler de guçlenni birleştirerek yasaya karşı durmaya çalışıyor. Bu pahalı içki ureten firma- lar, reklam muessesesı çalışmadığı takdirde hal- kın kalnesiz ıçkiler tüketmeye başlayacağmı ge- rekçe olarak ılen suruyorlar. Apayn bır planda mucadele eden ve gazetele- re tam sayfa ilan veren TABAC, genelde sigara ıçimine karşı sert tepkı gösterenlenn bır tur ırk ayrımı yaptığını, orgut üyelerinin ise yaratılan iç savaş ve teror ortamına karşı mucadele ettik- lerini ve "Uzun İzmaritler Gecesi"nde "ulusal uzlaşma" sağlamaya çalışacaklarını duyurdular. Gorulduğu gibi, TABAC, çarpıcı sloganlar kul- lanarak kamuoyunu yasak fikrine karşı caydır- maya çalışıyor. Ne var ki orgutün, rekiam yasağına karşı olan lobinin desteğiyle kurulduğu ortaya çıkıncaetkısi bir mıktar azal'dı. Reklam yasağı yanlılan ise çok daha uzun zamandan beri faaliyet gosteriyor. Ka- muoyunu ve hukumetin desteğini almış du- rumdalar. Fransa'da alkol sektörünün toplam cirosu 85 mılyar frank. Bunun 35 milyarı (7 milyar dolar) ihracata donuk. Tutun satışı ise 200 milyar frank civannda. Alkol reklamı 1 milyar 250 milyon F.F. ciro yaparken zaten TV'de yasak olan sigara rek- lamı yılda 313 milyon frank civannda. Ancak bu iki keyif verici zehrın sağlık butçesindeki payı da çok önemli. sızlık politikamızm bağdaşama- yacağı görüşundeydik. Fakat dunya çok değişti. Ortak bir sa- vunma politikasına yönelmedi- ği takdirde AT'de yer almak is- teriz. AT'de ortak savunma po- litikasına yer olmadığı kamsın- dayız. Önümüzdeki yıllarda NATO'nun rolünun devam ede- ceğine inanıyoruz. Ancak Avru- pa'da banş ve güvenliğin esas olarak AGIK çerçevesinde sağ- lanabileceği görüşündeyiz. Çün- ku Sovyetler Birhği de bu çer- çevede işbirliğine dahil edilebi- lir. Avrupa guvenliği açısından, tecrit edilmiş ve küçük görulen Sovyetler Birliği'nden daha bu- yük bir tehlike olamaz. — İsveç'in AT üyeliğine baş- vurusu ne zaman gündeme ge- lebüir? SCHORİ — Daha zamarumız var. AT, 1993'ten önce yeni üye kabul etmek niyetinde değil. SSCB'de, Almanya'da, AT'de neler olacağını görmek istiyo- ruz. Bu alanlarda o kadar çok belirsizlik var ki... — Türkiye'ye ziyaretinizin amacı nedir? SCHORİ — Ziyaretimin amacı ilişkilerimizı daha da de- rinleştirmek konusundaki arzu- muzu göstermek. 1980'lerin başlannda askeri diktatörlük nedeniyle Türkiye'nin çevresine bir duvar örülmüştü. Şimdi iliş- kilerimizi ilerletmek zamanmm geldiği kanısındayız. Giderek artan sayıda Isveçli, turist ola- rak Türkiye'ye geliyor. tsveç'- te çok sayıda Türk işçisi ve kül- tür adarru toplum hayatına kat- kıda bulunuyor. Hükumetler duzeyinde ilişkilerimizin flerle- mesi bunun doğal ve mantıksal bir sonucu. Geçenlerde sosyal işler bakanımız Ankara'ya gel- di; yakında ulaştırma bakanı- mız Türkiye'yi ziyaret edecek. — Türk dışişleri yetkilüeriy- le hangi konulan görüştünüz? SCHORİ — Avrupa'daki du- rum, Körfez krizi konularmda göruş ahşverişinde bulunduk. Türkiye'de insan hakları konu- su da ele alındı. tsveç önümüz- deki mart ayında Avrupa Kon- seyi Bakanlar Komitesi'nin baş- Itanlığım üstlenecek. Çeşith" çev- relerin, bu arada Isveç'teki Türk göçmenlerin Türkiye'de insan hakları sorunlan konusunda bizden beklentileri var. — tnsan haklan konulannda somut olarak ne göruşüldü? SCHORİ — Isveç'tekı sendi- ka çevrelerinin Turkiye'de sen- dikal haklar konusunda büyük kaygıları var. Bunları ilettik. Türkiye'deki fıkir suçluları ko- nusunu ele aldık. Ve tabii Kürt sorununu görüştük. Bu bağlam- da, Türkiye'deki terör eylemle- rinden büyük üzüntü duyduğu- muzu, terörizmi şıddetle kınadı- ğımızı anlattım. Ancak Kürtler arasında teröre başvuranların çok küçük bir azınlık olduğunu ve bundan Kürtlerin de büyük zarar görduğünu söyledim. Kürtlerin kültürlerini geiiştirme ve anadillerini kullanma hakla- nm desteklediğimizi belirttim. Türkiye'de ana muhalefet par- tisinin Kürt sorunu konusunda kapsamh bir rapor hazırlamış olmasını şahsen büyük memnu- niyetle karşıhyorum. Bu, Tür- kiye'nin, birçok ülkenin ortak olduğu sorunların çözümune yapabileceği katkıya bir örnek. Farklı düzeylerde de olsa birçok ülkenin benzer sorunlan var. — Türk meslektaşlannızdan nasıl bir yanıt aldınu? SCHORİ — Türk meslektaş- lanmız "sorunlar konusunda ne yapılması gerektiğini iyi bildik- lermi ve bu konularda çalışmak- ta olduklanm" söylediler. Ge- nelde yapıa bir goruşme yaptık. — Uzun yıllar tsveç Sosyal Demokrat İşçi Partisi'nin (SAP) uluslararası sekreteriiğini yaptı- nız. Kamuoyu yoklamalanna göre partinizin desteği yüzde 30-32 dolayına kadar düşmüş bulunuyor. Nedir bunun nedeni? SCHORI — Bugünlerde her yerde iktidar partisi olmak çok güç. Sanırım Türkiye'de de öy- le. Isveç'te sosyal demokrat par- tinin geleneksel oy orarunda en az yüzde 10'luk bir azahna göz- leniyor. Ama seçmenlerin yüz- de 18 gibi büyük bir bölümü ka- rarsız olduklanm belirtiyor. Bunlann büyük bölümü de sos- yal demokrat seçmenler. Sanı- yorum, hukumetin Isveç'in eko- nomi politikalannı, Avrupa'da izlenen politikalara uydurmak için aldığı önlemler, bu arada son vergi reformu tepki uyan- dırdı. Sosyal demokrat seçmen- lerin birçoğu, bu arada sendika- cılar bu reformun sosyal de- mokrat nitelikte olmadığı kanı- sındalar, çünkü reform Dk ba- kışta yüksek geür gruplanna ya- rıyor. Oysa önumuzdeki yıl tüm geür gruplarına yararlı olduğu görülecek. Kamu harcamalan- nın kısılması da tepki doğurdu. Ekonomi iyi gıderken devlet cö- mert davranabilir, ama şimdi ekonomiyi verimli kıhna zama- nı. Yine de seçim zamanı gelin- ce sosyal demokrat seçmenlerin yuvaya döneceklerine ina- nıyorum. Düşük alkollü tiztimsuyu • ADANA (AA) — Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi'nde düşük alkollü üzüm suyu üretimi gerçekleştirildi. Prof. Ahmet Canbaş, üzüm suyunu yaparken üzüm şırasının doğal yapısıru bozmayacak bir yöntem kullandıklannı belirterek sonuçta berrak, meyve tadında ve 3 derece alkollü bir içecek hazırlanmış olduğunu bildirdi. Tanm Ürünleri Teknolojisi Bölümü'nde geçen yıl başlayan çalışmalar sonucu, Elazığ yöresinin "öküz gözü" çeşitinden kırmızı, NevşehİT Ürgüp yöresinin "emir" çeşidinden de beyaz üzüm suyu uretüni yapıldı. Çöp seferi başladı • BODRUM — Bodrumlu gönüllülerin çöp seferi başladı. Teknelerle Gökova Körfezi'ne açılan gönüllüler dört gün sureyle koylarda birikmiş çöpleri toplayacaklar. Ancak çöp sorununun insanlarda kirletme bilincinin oluşmasıyla gerçek anlamda çözülebileceğini belirten Bodrumlu gönüllülerden Saynur Gelendost, "Bu eylem ülke çapında giderek artan kirliliİc sorunu için bir uyarıdır" dedi. Gerçekleştirilen çöp toplama kampanyalannın Bodrum'da kirletmeme bilincinin artmasında etkili olduğunu vurgulayan Bodrumlu gönüllüler, geçen yıllara oranla Gökova Körfezi'ndeki kirliliğin belirgin bir şekilde azaldığını söylediler. Acilservis doktorları • tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) — Acil servislerin hastalan yaşatacak önemli bir yer olduğunu belirten ABD Acil Tabipler Birliği Başkanı Prof. Sami Solu, acil servislerde çalışan doktorların özel olarak yetiştirilmesi gerektiğini söyledi. Acil tıp uzmanhğımn tüm gelişmiş ülkelerde ayn bir uzmanlık dalı olduğunu kaydeden Prof. Solu, Turkiye'de bu konuda yeteri kadar çalışma olmadığım ve ilgisiz kalındığını vurguladı. Amerika Birleşik Devletleri'nde 1960 yüında başlayarak acil tıp uzmanhğımn yaygınlaştırılması için çalışmalar yapıldığım ve bunun 1970'h" yıllarda oturduğunu beürten Prof. Solu, Ege Üniversitesi bunyesinde 'Acil Tıp Uzmanhğı Bölümü'nü kurmak amacıyla Turkiye"ye geldi. Bursa hapishanesi • ANKARA (AA) — Nâzım Hikmet, Orhan Kemal gibi Türk yazımmn ustalarımn da uzun yıllar hapis yattığı Bursa Cezaevi'nin yıkımı konusunda 20 gün içinde iki ayn karar alındı. Bursa Kültür ve Tabiat Varhklarını Koruma Kurulu'nun Bursa'da 25 eylülde yaptığı toplantıda, "taşınmaz kültür varlığı" olarak tesciline karar verilen Bursa hapishanesi, aynı üyelerden oluşan kurulun 14 ekim tarihli toplantısında, taşınmaz kültür varhğı ohnaktan çıkanldı. Bursa Bölge tdare Mahkemesi, hapishanenin yıkılma karan ile ilgili olarak Kültür Bakanhğı'nın savunmasını alacak. Kaş'ta altyapı • KAŞ (Cumhnriyet) — Antalya'mn Kaş ilçesinde inşaat yasağı, turizm sezonunun bitimiyle birlikte kaldınldı. Yasağm sona erdiği 15 ekimden bu yana ilçede altyapıya yönelik çalışmalar, Kaş Belediyesi'nce sürdürülüyor. Yapımı bir özel firmaya verilen kısmi kanalizasyon inşaatı kapsamında, liman çevresine yeni kunkler döşenecek, ana aneller yeni projeye uyarlanacak. Bu yıl sonunda bitecek olan projenin yaklaşık 400 milyon lira olarak saptan;< maliyetinin 250 milyon lirası, Turizm Bakanlığı tarafından Başbakanhk Toplu Konut Kamu Ortakhğı'ndan alınarak GAÇ (Güney Anadolu Çevre Fonu) çerçevesinde Kaş Belediyesi'ne yapılan tahsisle, geri kalan 150 milyon lira ise belediyenin kaynaklanndan karşılanacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle